Arama

Popüler aramalar

‘’Farklı hedefler‘’

Doğan konumu gereği politik konuşuyor, öyle de olmak zorunda. Demek istiyor ki-bize göre-; “Böyle giderse hem Şampiyonlar Ligi’ne katılmak, hem de ligde hedefe ulaşmak zor. Bunu da beklentisi büyük olan kamuoyuna aktarmak zorundayım!” “İyiniyetli” çalışmaları da, “Yetersiz çalışmalar” diye tercüme edebiliriz ki, burada Ziya Doğan’a da hak vermiyor değiliz açıkçası!Geliyoruz Başkan Aktuğ’a, diyor ki: Güçlü bir kadromuz var, açık ara şampiyonuz.-Fanatik-29.6.2004-Aynı demecinde de ekliyor Başkan: Gerekli takviyeler de yapılacak.En yetkili iki organdan, sezon hazırlıkları sürerken yapılan birbiriyle çelişkili bu iki açıklama, büyük hedefleri olan bir takımın taraftarı açısından bakıldığında kaygı verici bir durum ve dikkat çekmek istediğimiz nokta da burası. Daha önce de söyledik, Trabzonspor bugünkü ekonomik durumu itibarıyla “Transfer hovardası” bir takım konumunda hareket edemez, etmemeli. Ama Trabzonspor, bırakın bu konuda bir acayip yarış içindeki Fenerbahçe ve Beşiktaş’ı, en azından bir Gençlerbirliği, bir A.Sebatspor, bir Malatyaspor vs kadar olabilirdi, olmalıydı da.Gelinen noktada durum iç açıcı olmamasına ama karşın Başkan umut dağıtıyor. -öyle ya, kombineler satılacak, beklenti içindeki taraftara moral verilecek.-Yönetim istiyor ki, en kaliteliyi en ucuza alalım. Onların tarzı bu! Gecikme teknik direktörün canını sıkıyor, kaygılarını ise direk olarak değil de, değişik yollarla dile getirmeye çalışıyor. İstiyor ki, medya bu işin takipçisi olsun. Açıklamaları büyük bir titizlikle yapıyor. Bir çatışma ortamı doğmasından kaçınıyor. Ama sinirini gizleyemiyor. Mikrofonlar-ses kaydedicileri kendine uzatıldığında tam patlayacak, frene basıyor. Hırsını antrenmanda gideriyor. Futbolcuların adeta pestilini çıkarıyor ve kafasındaki agresif, çok koşan, pres yapan, kazandığı topu olumlu kullanan oyunculardan oluşan bir takım yaratmak için didiniyor. Almanya’daki ilk 3 çalışmadaki gibi istedikleri olunca da keyfi yerine geliyor. Ta ki, transferle ilgili yeni bir soru sorulana kadar! Bu hocanın tarzı. Ama özellikle transfer konusundaki sıkıntıları kamuoyuna aktarma görevini tümüyle medyaya bırakması yanlış. Tabii ki, gelişmeler medyaya yansıyor. Medya mensupları da, kurumdaki olumlu işleri olduğu gibi aksaklıkları da kamuoyuna aktarma görevini yerine getirmeye çalışıyor. Yöntem ise kişiden kişiye değişiyor. Biz de dilimiz döndüğünce haddimizi de bilerek transfer konusunda kurumu yönetenleri sezon bittiği günden itibaren olduğu gibi, önyargısız uyarmaya çalışıyoruz. Bu da bizi tarzımız!

02 Temmuz 2004, Cuma 04:30
YAZININ DEVAMI

‘’Transferde eksi not‘’

Ziya Doğan, lig bitiminden sonra izleme komitesinin raporları doğrultusunda araştırmalarını tamamlayıp Trabzon’a dönmüş ve çalışmalarını anlatmak için düzenlediği basın toplantısında da, günün konusu Gökdeniz ile ilgili sorulara, kızgınlığını belli ederek yanıt vermemişti. Çünkü Gökdeniz’in sözleşmesini uzatıp - uzatmayacağı konusu, o günlerde kamuoyunu, dolayısıyla da Trabzonspor’un gündemini oldukça fazla meşgul etmişti. Aynı dönemde biz de bu sütunlarda dilimiz döndüğünce, Gökdeniz olayının kurumun asıl gündemini gölgede bıraktığını, bu durumun Şampiyonlar Ligi nedeniyle erken başlatılacak çalışmalara sekte vurabileceğini belirtmiş, Trabzonsporlu bazı dostlarımızı üzmüştük! İletilen sitemlerde, henüz erken olduğu, transferin zamanında bitirileceği belirtilmişti.Sakın ola ki, bizi de, “Biz dememiş miydik” çilerden (!) saymayın lütfen. Niyetimiz sadece uyarı görevimizi yeniden yapmak. Maalesef zaman, transfer çalışmaları için pek verimli kullanılamadı. Geçen sürede yapılan transfer sadece 3 ve acıdır biri de fiyaskoyla sonuçlandı. Serkan Bekiroğlu, tedavisinin uzun sürebileceği gerekçesiyle geri gönderildi. Aylardır transferle ilgili araştırma - inceleme yapan bir kurum var karşınızda. Ama Trabzonspor, aynı ligde bulunduğu -şimdi değil tabii ki!- bir takımda top koşturan futbolcunun gerçek durumunu, transfer ettikten sonra öğrenebiliyor. Üstelik bu oyuncunun ağabeyi de takımda. Oyuncu Adanaspor’da ameliyat olmuş, tedavisi tam bitmeden oynatılmış. Sorunlar yeniden başlamış. Bunu Trabzonspor’un izleme komitesi, teknik kadrosu ve yönetimi bu kadar geç öğrenebiliyorsa, transferde geç kalınmışlığın nedeni çok net biçimde ortaya çıkıyor. Trabzonspor’un, “transfer hovardası” bir kulüp görüntüsü vermesine kesinlikle karşıyız, ama bu kadar da değil yani! Doğrudur; bu kulübün, “har vurup harman savurma” lüksü yok. Oturmuş bir kadrosu var. Yapılacak bir - iki takviye ve yanı sıra birkaç alternatif isim, bu kulübü önümüzdeki sezon yarışacağı 3 kulvarda da taşır. Doğan’ın alternatifleriyle talebi, toplam maliyetleri 4 milyon doları bulacak 5, bilemedin 6 oyuncu. Ayrıca hocanın gözü, transfer ettiği sadece bir futbolcusunun maliyeti, Trabzonspor’un toplam transfer maliyetinin iki katı olan bir takımla başa baş mücadele edecek, o takımı geride bırakmayı taahhüt edebilecek kadar kara ve iddialı.Şimdi dönüldü, dolaşıldı, eskilere umut bağlandı. Lee, bilinen bir oyuncu. Üstelik geçen sezon ayrılma şekli de belli. Hangi maliyetle ve hangi koşullarla geri alınacak kim bilir! Batista ile ilgili yeni bir teklif söz konusuymuş, ancak daha önce teklif edilen miktara da bu oyuncu şimdi sıcak bakmıyormuş! Bütün bunlar birer taktik hatadır. Trabzonspor Yönetimi transfer çalışmalarında eksi not almıştır. Gidermesi için de orta alana iki, -madem hoca çok istiyor, Batista ve Lee’ye de evet-, savunmaya da -Serkan Bekiroğlu’ndan doğan boşluğa yani- bir takviye için zaman geçirilmemelidir. Eksi not önemli değil, eksikler giderilsin yeter! Hedefe ulaşmak, sadece kulağa hoş gelen söylemlerle olmuyor!eata@fanatik.com.tr

29 Haziran 2004, Salı 04:30
YAZININ DEVAMI