Son 4 haftada, MHK’nın atama prensibini bir düzene oturttuğunu ve hakem performanslarının da iyiye gittiğini düşünüyorum. Dünkü atamalara bakılırsa Cumartesi oynanacak derbinin hakemi de belli. Favori Cüneyt Çakır, plase ise Halil Umut Meler.

Hafta arası/hafta sonu, ilerleyen bir fikstürümüz var. Cezalılar, sakatlar derken bir de Kovid belasına yakalanan hakemler oluyor ki son dakika hakem değiştirmek gerekebiliyor. Bu sıkışık takvimde, ufak tefek hataları göz ardı edersek; özellikle son dört haftada, MHK’nın atama prensibini bir düzene oturttuğunu ve hakemlerin performanslarında da iyiye gidiş olduğunu söyleyebilirim.

Lidere Arslanboğa

MHK, sene başında hesapsız/plansız şekilde, genç ve yeni yüzleri sahaya sürme politikasını rafa kaldırdı. Daha dengeli atamalar yapıyor. Bu dengeli atamaların izlerini bu hafta da görebiliyoruz. Özellikle üç büyük takım maçlarına son maçlarının altından başarıyla kalkan, tecrübeli isimleri vermişler. Suat Arslanboğa liderin maçında düdük çalacak. Hayli zor maç. Galatasaray maçını sorunsuz geçen Arslanboğa, yükselen performansıyla bu tür zor bir maçı hak etmişti.

Vasatı aşamıyorlar

Zirvenin diğer iki ortağı; Galatasaray’ın maçında Arda Kardeşler, Beşiktaş’ın maçında ise Alper Ulusoy var. Bu iki ismin sezon performansı vasatı aşamıyor olsa da son yönettikleri maçlarını kusursuz tamamlamışlardı. Sıkışık takvimde, zirve maçlarına uygun, tecrübeli ve zinde hakem bulma konusunda MHK’nın zorlandığı aşikar... Dolayısıyla günün şartlarını da göz önüne aldığımızda olabilecek en doğru isimlere karar verilmiş gibi görünüyor.

VAR atamalarına göre

Bu haftanın atamalara bakarak, hafta sonu Kadıköy’de oynanacak derbi maçının hakemi ile ilgili de fikir sahibi olabiliyoruz. Gerçi haftanın VAR görevlendirmelerini gördükten sonra daha net bir fikre sahip olabiliriz ancak şimdilik görünen Cüneyt Çakır’ın bu maç için favori olduğu... Geçtiğimiz hafta Beşiktaş-Trabzonspor maçını kusursuz atlatan Halil Umut Meler “Ben de varım!” mesajını MHK’ye gönderdi. MHK’nın eli güçlendi. Öyleyse: “Derbi için favori Çakır, plase Meler!” diyebiliriz.

Halil Umut Meler tek kritik kararını 77. dakikada verdi, onda da yanılmadı. Dorukhan’ın rakibine yapmış olduğu yaralayıcı hamleyi iyi yakaladı ve kırmızı kartını doğru şekilde çıkarttı. Genel yönetimindeki başarısına gölge düşürecek herhangi bir hata yapmadı.

Dün akşam oynanan karşılaşma sırasında hakemler beklenenden daha rahat bir maçla karşılaştılar. Oyuncular iyi niyetliydi ve futbol oynama düşüncesindeydiler. Hakeme ve rakibe saygılı davrandılar. Böylesine rahat geçen ve çok fazla kritik pozisyonun yaşanmadığı maçta hakemler 90 dakika boyunca dikkatliydiler ve konsantrasyonlarını kaybetmediler. Halil Umut Meler tek kritik kararını 77. dakikada verdi, onda da yanılmadı. Dorukhan’ın rakibine yapmış olduğu yaralayıcı hamleyi iyi yakaladı ve kırmızı kartını doğru şekilde çıkarttı.

Penaltı yok

37’de Rosier’e çıkarttığı sarı kart doğruydu, kırmızı gösterilecek bir pozisyon değildi. 39’da Trabzonspor, N’Sakala-Ekuban mücadelesinde penaltı bekledi. Pozisyonda N’Sakala’nın rakibine penaltıyı gerektirecek bir müdahalesi yoktu. Devam kararı doğruydu. Sonrasında Ekuban’a itirazdan çıkan sarı kart da doğruydu.

Sona doğru cimrileşti

Trabzonsporlu Serkan’ın 59, 80 ve 87’deki arka arkaya yaptığı ihlallerde Serkan’a bir sarı kart gerekirdi. Son dakikalarda yaşanan gerginlikte hakem sarı kartlarında biraz cimri davrandı diyebiliriz. Bu iki husus hakemin maçtaki göz ardı edilebilecek ender eksiklikleriydi. Genel yönetimindeki başarısına gölge düşürecek konular değildi.

43’te Valencia-Melnjak mücadelesinde, Melnjak’a sarı kart çıktı. Bence hareket yaralayıcı bir hareketti. Kırmızı daha doğru olurdu. 45’te Fenerbahçe’nin serbest vuruştan kazandığı gol öncesinde verilen faul kararı hatalıydı.

55'te Serdar Aziz'in, rakibine arkadan yaptığı harekette sarı kart doğruydu. 66’da Rizespor’un golü Altay’a faul yapıldığı gerekçesiyle iptal edildi. Hakemin kararı doğruydu. Çünkü kaleci zemin ile elinin arasında topu sıkıştırdığında, topu kontrol etmiş sayılır ve o topa dokunursanız faul olur. Gökhan'a kırmızı...

86’da Fabricio’ya çıkan ikinci sarı kart doğruydu. 90. dakikada Fenerbahçe hücumunda ofsayt bayrağı kalktı. Ancak burada Rizeli kaleci Gökhan, rakibine yaralayıcı bir hamlede bulunuyor. Her ne kadar pozisyonda ofsayt olsa da bu yaralayıcı hareket mutlaka kırmızı kartla cezalandırılmalıydı.

Dün akşam oynanan maçın son dakikasına kadar hakemi zorlayacak ve kritik karar vermesini gerektirecek bir pozisyon yaşanmadı. 90+6’da Gaziantepspor’un penaltı kazandığı pozisyonda hakem yanılmadı. Kararı doğruydu. Kalkavan, tecrübesini de kullanınca kendi adına sorunsuz bir maç tamamladı. Olumsuzluk olarak 66’da Emre’nin Maxim’in ayağına basmasına ve Marcao’nun Djilobodji’ye faulünde çıkmayan sarı kartları söyleyebiliriz. Kalkavan’ın yardımcıları ise maçta fazla mesai yaptılar. Galatasaray’ın 4 golü ofsayt bayrağına takıldı, yardımcı hakemlerin bayrakları doğruydu. Onyekuru’nun ilk golünde kalkan ofsayt bayrağına rağmen, VAR yardımıyla gol kararı çıkması çok kritikti. İnsan gözünün çözemeyeceği bu pozisyon için teknoloji “gol” dedi.

MHK’nin hata da yapsa, vazgeçmediği bir isim Halil Umut Meler. Son zamanlarda çok dağınık maçlar yönetiyor ve skor şansı da hep yanında olduğundan, yaptığı hatalar gündem olmuyor. Bu maça performans olarak hazır olmadığı fikrindeyim. Beşiktaş-Trabzonspor maçı için riskli bir atama.

Lig lideri ile Trabzonspor’un maçını Halil Umut Meler yönetecek. Meler’in ülkemizde ve yurt dışında önemli maçlarda düdük çaldığı ve hayli tecrübeli olduğu bir gerçek. VAR görevleriyle topladığımızda ilk yarıda en çok görev alan hakemimiz. MHK’nin hata da yapsa, vazgeçmediği bir isim. Son zamanlarda çok dağınık maçlar yönetiyor ve skor şansı da hep yanında olduğundan, yaptığı hatalar gündem olmuyor. Bu maça performans olarak hazır olmadığı fikrindeyim.

Derbi hakemi belli

Fenerbahçe’nin maçına atanan Abdulkadir Bitigen ise tecrübesi ve son zamanlardaki çıkışı ile bu zorlukta maçları hak ediyor. İki gün önce çok konuşulan Süper Kupa finalinde VAR masasında oturuyordu. Belli ki MHK’den geçer not almış, alması da gerekirdi. Çünkü sahadaki pozisyonlar VAR’ın karışabileceği pozisyonlar değildi. Galatasaray’ın maçında ise en formda isimlerden Mete Kalkavan var. Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş maçları yönettikten sonra tekrar büyüklerde yeni bir tura başladı. Ben onu yakın zamanda bir derbinin adayı olarak görüyordum ama bu atamayla, büyük oranda, 2 hafta sonra Kadıköy’de oynanacak derbi şansını kaybetti.

Çakır istediler ve aldılar!

İki hafta sonra Kadıköy’de oynanacak derbi için en büyük adayın Cüneyt Çakır olduğu bu hafta atamalarının şifrelerinde yer alıyor. Fenerbahçe-Galatasaray maçında belli ki düdük ona teslim edilecek. Diğer yandan, Süper Kupa finali sonrası, Okan Buruk’un “Çakır varken, başka hakem neden bu maça atandı?” söyleminin üzerine Başakşehir maçına Çakır’ın atanması şık durmamış. 14. haftada oynanan Fenerbahçe-Başakşehir maçı hakemi Bahattin Şimşek 7 hafta sonra, Zorbay Küçük ise 6 ayı aşkın süren sakatlığının ardından Süper Lige dönüyor. Küçük geçtiğimiz hafta ilk maçını 1. Lig’de yönetmişti, o maçta çok hazır görmediğimi söylemeliyim.

İlk yarıda Ekuban'ın şutunda, top Başakşehir ceza sahasında Ponck’un koluna temas etti. Ancak Ponk’un kolları doğal konumdaydı. Vücudunu genişletmiyordu. Penaltı verilmemesi doğruydu. 56’da Fernandes’in şutunda Edgar’ın eline gelen topta doğru bir penaltı kararı verildi. Eller omuz hizası üzerindeydi. 73’te Epureanu’nun kafa topu mücadelesinde rakibinin kafasına kolu temas edince ikinci sarı kartla oyundan atıldı. Bu tür kafaya yapılan temaslar sarı kartı gerektiriyor. 85’te Trabzonspor’un galibiyet golü öncesi Hasan Ali’ye faul vardı. Yaşar Kemal Uğurlu bu faulü atladı. Trabzonsporlu oyuncu bence Hasan Ali’yi kolundan çekerek düşürüyor. Maçın sonuna doğru kenarda yaşanan gerginlikte çıkan kartların eksik kaldığı fikrindeyim. Kırmızı görecek kişilerde hakem cimri davrandı.

Dün oynanan maçın hakemi Ali Şansalan için rahat bir maç oldu. Oyuncular iyi niyetliydi ve kararlarını kabullendiler. Özellikle disiplin konusunda hataları olan Şansalan, bazı faul değerlendirmelerinde de hatalar yaptı. İlk yarının son dakikalarında aynı pozisyon içinde iki Göztepeli oyuncuya sarı kart gösterdi. İki sarı kart da doğruydu. Kolundan çekildiği için sinirlenen Ghezzal’ın rakibine kafayla yaptığı hamle için kırmızı kart beklentileri oldu. O pozisyonda kırmızı olmazdı ama en azından bir sarı kart da Ghazzal’a çıkmalıydı. Bence maçın en kritik anı 55. dakikada yaşandı. Kaleci Ersin, önünde duran Halil’e kontrolsüz şekilde çarparak düşürüyor. Bence bu pozisyonda Göztepe lehine penaltı verilmeliydi. Şansalan Beşiktaş lehine faul çaldı ve önemli bir yanlışa imza attı.

Süper Lig’de ilk yarının son haftasına geldik. Önemli hakem yanlışlarının olduğu çok sayıda maça şahit olduk. Ama kabul edelim iki haftadır hakem performanslarında az da olsa iyiye doğru bir gidiş görünüyor. Özellikle geçtiğimiz hafta için “İlk 20 haftanın en iyisiydi” diyebilirim. Sahadaki hakemlerin çaldığı düdükler, elbette hakem performanslarının en belirleyici unsuru... Fakat doğru maça doğru hakemi bulup atamak ve eğitimlerde hakemlere yerinde/etkili mesajlar verebilmek de başarının temel aşaması. Hatırlayalım. Bazı haftalarda, “Genç yüzleri kazanma” arzusunda ölçü kaçınca iş nerelere gitmişti. Hem genç isimler yıpranmış hem de MHK zor durumda kalmıştı. İlk yarının son haftasında bir-iki isim dışında tecrübeli hakemler tercih edilmiş. Galatasaray’ın zorlu Malatya deplasmanına Türkiye’nin 2 numaralı hakemi Ali Palabıyık atanarak risk alınmamış. Ancak aynı tespiti zirvenin diğer iki takımı Beşiktaş ve Fenerbahçe maçının hakemleri için yapamayacağım.

Kural hatası dahil...

Lider Beşiktaş’ın maçına bu sezon neredeyse her yönettiği maçta problem yaşayan Ali Şansalan atanmış. Geçtiğimiz yıl flaş bir çıkış yakalayan Şansalan’daki düşüş bütün hızıyla devam ediyor. Liderin maçına tercih edilmesini önemli bir risk olarak görüyorum. Diğer yandan Fenerbahçe maçına atanan Alper Ulusoy isminde de risk alındığı fikrindeyim. Ulusoy, ligimizin tecrübeli isimlerinden olmasına rağmen üç büyük maçlarında performansı bir türlü vasatı aşamıyor. Tartışılan yönetimler sergiliyor. En son karlı havada yönettiği Başakşehir-Sivasspor maçında da kural hatası dahil bir çok önemli hataya imza atmıştı ve bu denli zor bir maç için olumlu sinyaller verememişti.

Erkan Özdamar’a görev...

Diğer yandan olaylı şekilde Antalyaspor-Trabzonspor maçını yönetmek üzere Antalya’da otelinde beklerken görevden alınan Erkan Özdamar’a da 7 gün sonra görev verilmiş. “Bir haftalık bir bekletme için gencecik bir hakemi bu uygulamaya muhatap bırakmaya değdi mi?” diye sormadan edemiyorum.