‘’Pereira'yı da atmalıydı!‘’
Bitigen, Abdulkadir’in kırmızısında yanılmadı. Trabzonspor’un kazandığı iki penaltı ve Fernandes’in oyundan atılması da doğruydu. Bitigen’in tek hatası sarı kartı olan Pereira’yı 42’de ikinci bir sarı kartla atmamasıydı!
Dün akşam oynanan maç belki de bu sezonun hakem açısından en zor maçı oldu. Hakem çok sayıda kritik karar verdi. Takım ayırt etmeden, ne gördüyse onu çaldı. Kazananın da kaybedenin de bence hakeme söyleyecek sözü yoktu! 7’de Alanya ceza sahasında Tzavellas’ı, Abdulkadir iterek düşürdü. Sonra Tzavellas, Abdulkadir’e faul yaptı. Burada bir düdük çalınacaksa Alanyaspor lehine olmalıydı. Çünkü ilk faulü Trabzonlu oyuncu yapmıştı.
Her babayiğit çıkaramaz!
25’te Abdulkadir’e çıkan kırmızı kart kolay bir kart değildi. Trabzon’da her babayiğit böyle bir kartı kolay çıkartamaz. Bitigen tereddüt dahi etmedi. Kararı kesinlikle doğruydu. Abdulkadir’in ayağı dizinden gergin, kramponun vidaları rakibe dönük, kramponun vidalarıyla ve hız alarak, rakibine zarar verecek güç transferiyle bir müdahalede bulundu. Bu kırmızı kartın tarifi gibiydi.
Eliyle oynadı
42’de Pereira sarı kartı varken, N’Sakala’nın ayağına bastı. Bu dakikada sarı kartı olan Pereira 2. sarı karttan atılsa çok daha doğru olurdu. 64’te Djalma net şekilde eliyle oynadı ve hakem de doğru bir karara imza atarak penaltı düdüğünü çaldı. 80’de bu kez VAR yardımıyla penaltı kararı verildi.
Kırmızı doğru karar
Fernandes’in Hüseyin’in yüzüne gelen elini klasik bir fauldü, beraberinde de sarı kartı gerektirirdi. Fakat verilen bu karara Fernandes sınırları zorlayacak şekilde tepki gösterince hakem de doğru bir şekilde oyundan attı. Direkt kırmızı kartla bile atabilirdi.
‘’Kartal'ın penaltısı verilmedi‘’
Özgür Yankaya 2 yılı aşkın süre sonra ligde bir üç büyük maçı yönetti. Başarısız bir maç çıkarttı. Maçı Beşiktaş’ın kazanması hakem adına büyük şanstı. Aksi durumda ağır eleştirilerden kurtulamazdı. 12’de Ljajic, Denizli ceza sahasında yerde kaldı. Hakemin burada devam kararının doğru olduğunu düşünüyorum. 16’da Bergdich, kramponunun vidalarıyla, Caner’e sert bir müdahalede bulundu. Bu müdahale sarı karttan fazlaydı, kırmızı çıkabilirdi. Bırakın sarı kartı, faul dahi çalınmadı. Karara isyan eden Caner kart gördü. Terazinin kefesi burada şaştı. 34’te Mustafa Yumlu’nun kolu ile Diaby’e yapmış olduğu müdahale bana göre penaltı olmalıydı. Yumlu’nun açılan kolu masum değildi.
Eğrisi doğrusuna denk geldi
67’de Sackey’in Diaby’e; arkadan, sıçrayarak ve hız alarak, kramponun vidalarıyla yaptığı; acımasız ve yaralayıcı müdahaleye sadece sarı kart çıktı. Bu pozisyonun karşılığı yüzde yüz kırmızı olmalıydı. Son dakikada Recep Niyaz’ın golü hakem tarafından iptal edildi. Aslında Sapunaru topu ayaklarının arasına sıkıştırmamıştı. Karar yanlıştı. Ancak pozisyon öncesinde topun Sapunaru’nun eline teması var, sonrasında Vida Sapunaru’ya penaltı yapıyor. Ne olursa olsun ilk ihlali yapan Sapunaru ve verilen kararda: “Eğrisi doğrusuna denk gelmiş!” oldu.
‘’Penaltılar doğru‘’
Hakem açısından kritik kararların verildiği, zor bir maç oldu. Fenerbahçe lehine çalınan iki penaltı düdüğü de doğruydu. İlkinde savunma oyuncusu dikkatsiz davrandı ve topa temas edemedi ama diz darbesiyle Ozan’ı bozdu. İkinci penaltı da ise Palabıyık, Sadiku’nun elle oynamasını görememişti ama VAR’ın gözünden bu ihlal kaçmadı. Sadiku kaleye giden topu vücudunun hiçbir yeriyle önleme şansı yokken; kolunu uzatıp, vücudunu hayli genişleterek topu eliyle önledi. Hakemin monitörden izledikten sonra penaltı kararı vermesi doğruydu. Hafez’in penaltı kararına itirazdan atılması ise oyuncu adına tam bir sorumsuzluk.
İsla’nın kartı yanlış
Hakemi sahada bu derece protesto ederseniz karşılığı kırmızı kart olur. 72’de İsla’nın gördüğü kırmızı karta ise katılmıyorum. İsla’nın hareketinde bir acımasızlık yok. Her ne kadar krampon vidasıyla bir müdahalesi olsa da İsla’nın dizi bükülü. Yaralayıcı düzeyde bir güç transferi yok, sarı kartın yeterli olduğunu düşünüyorum. Maç içerisinde Yusuf önce İsla, sonra Serdar ile girdiği ikili mücadelelerde penaltı bekledi. Bence iki pozisyonda da hakemin devam kararları doğruydu.
‘’Kırmızı kart çok komik‘’
44. dakikada Beşiktaş’tan Lens’e çıkan kırmızı kart çok komikti. Hakemin kartı gösterirken yaptığı beden diline bakılırsa, Lens’in kramponun tabanıyla rakibine bir müdahalesi olduğunu anlatır gibiydi.
Oysa bizim ekrandan gördüğümüz tamamen farklıydı. Lens rakibine tehlike yaratmamak için ayaklarını dizinden bükerek topa kaymış, kırmızı kartı gerektiren bir müdahalede bulunmamıştı. Bu seviyede bir maça yakışmayacak bir kart çıkmış oldu.
‘’Uygulama farkı...‘’
İngiltere’de; diğer ülke federasyonları, UEFA ve FIFA‘dan farklı bir VAR uygulaması yürüyor. Hakemler kararlarını saha kenarındaki monitöre gitmeden değiştiriyorlar. Bu uygulamanın VAR Protokolü’ne uyup uymadığı yönünde de bir tartışma var.
VAR sisteminin temelindeki husus: “Nihai kararın, her zaman hakem tarafından verilmesidir!” Son karar her zaman hakeme ait olmalıdır. Protokole göre; VAR, hakeme TV kamera görüntülerinden görülebilecek durumları açıklar, ancak alınacak kararla ilgili görüş beyan etmez.
Hakem kendi kararını verirken şu iki maddeden birini uygulayabilir:
1-VAR’dan aldığı bilgiye göre kendi nihai kararını verir.
2-Veya saha kenarına gelerek, kamera görüntülerini izleyerek nihai kararını verir.
FIFA ve UEFA’nın tavrı 2. maddenin uygulanması yönünde ve ülkemiz dâhil, diğer ülkeler de bu prensibi benimsemiş durumda. İngiltere ise diğer ülke federasyonlarının aksine hızlı karar vermek adına 1. maddeyi uygulamayı daha uygun görüyor. Dolayısıyla bu uygulamada ‘Protokol’e aykırı bir durum görünmüyor
‘’Penaltı yok, sırtına çarptı‘’
Dün akşam oynanan maçta Arda Kardeşler, kritik kararlar vermek zorunda kaldı. Verdiği kararlarda standardı tutturamadı. Sene başında FIFA kokartı takacak olan Kardeşler yönettiği üç büyük maçlarında standardını koruyamıyor, faul ve kart hataları yapıyor ve başarısız maçlar çıkartıyor. Maçta 3 penaltı beklentisi oldu. Kardeşler penaltı ile ilgili kararlarında yanılmadı. 31’de Serdar’ın ceza sahasında Lopez’le ikili mücadelesinde, Lopez’in kendini kolay yere bıraktığı fikrindeyim. Bu pozisyonda hakemin devam kararı doğruydu. 75’te Tolga’nın ortasında Kayserili oyuncunun koluna çarpan topta da penaltı yoktu ve yine hakemin devam kararı doğruydu.
Serdar Aziz üzerine yürüdü
Bu iki pozisyonda doğru karar veren Kardeşler, Vedat Muriç’in kafasından sonra Kayserili oyuncunun sırtına gelen topuda iyi süzdü. Top kolları yüksekte olan Kayserili oyuncunun sırtından dönmüştü. Buradaki devam kararı da doğruydu. 82’de kaleci Altay’ın Henrique’ye hareketi de kırmızı olmalıydı. Oyuncunun hassas bölgesine yapılan bir darbe var. Altay’ın bu hareketi özden kaçtı. Bu pozisyonda asıl önemli olan, Serdar Aziz’in Kardeşlere itiraz ederken üzerine yürüyerek, onu vücudu ile itmesiydi. Suat Arslanboğa’nın benzer pozisyonda sözleşmesi fesih edilmişti.
‘’Titi'nin teması penaltı değildi‘’
57. dakikada Alexander Sörloth’a, Göztepeli savunma oyuncusu Titi’nin ceza sahasında bir teması var.
Bu temas güçlü, penaltıyı gerektirecek bir temas değil. Bu küçük teması hisseden Sörloth da bu teması kullanarak kendini abartılı bir şekilde yere bırakarak penaltı arayışına giriyor.
Ben Fırat Aydınus’un devam kararının doğru olduğu fikrindeyim.
‘’Başarılı yönetim‘’
Abdulkadir Bitigen başarılı bir maç çıkarttı. Çaldığı düdüklerde ve gösterdiği kartlarda genelde tutarlıydı. Maçın tek tartışılacak kararı 17. dakikada yaşandı ve bence Bitigen çaldığı penaltıda yanılmadı. Galatasaray hücumunda Şener’in ortasında top Melnjak’ın koluna geldi. Her ne kadar Melnjak kolunu vücudunun arkasına saklamaya çalışsa da vücudunu bilinçli bir şekilde genişleterek topun geçişini engelledi.
Kırmızı zorlama olurdu
Terim’in sarı kart sonrası hakemi alkışladığı için kırmızı kart görmesi gerektiğini söyleyenlere katılmıyorum. Terim’in bu belli belirsiz beden dilinin, hakem kararını protesto olarak değerlendirilmesi fazla zorlama bir karar olurdu.