‘’Korkusuzlar 'Ordu'su!‘’
Kayserispor, “Bu lige misafir geldim, fazla durmam” demişti. Biz de, “Bu kadroyla düştüğü gibi çıkar” demiştik. Ancak sezon başı ligi tanımadığı için biraz zorlandılar. Ama sonrasında toparlandılar ve en yakın rakibiyle farkı 6’ya çıkarmayı başardılar. Aslında ilk 2 takıkmın çıktığı PTT 1. Lig’de önemli olan 3. ile aradaki puan farkı. Kayserispor, şu anda 3. sıradaki rakibiyle 7 puan farka sahip, yani iki maç kaybetme kredisi var. Üstelik Adana Demirspor ve Antalyaspor ile içeride oynayacak olmaları da önemli bir artı. Kupada çeyrek finale kalan, ligde lider olarak yola devam eden Cüneyt Dumlupınar’ın öğrencileri, Süleyman Hurma gibi tecrübeli bir genel menacerle ipi göğüslemeye en yakın görünen takım.
Mandıralı konusu çözülmeli
Aslında Kayserispor’u bir tarafa bırakmalı, işler yolunda giden Antalya’da neler oluyor ona bakmak lazım. Hami Mandıralı’nın takımı bu hafta neredeyse amatörlerden kurulu Orduspor karşısında kaybetti, hem de evinde. Kaybederken de destan filan yazmadı rakip. 2 gol attı, 2 daha atabilirdi. Bir Diarra’nın eksikliğini bu kadar hissetmek Antalayspor için büyük bir soru işareti. Sorun hocıa mı yoksa takımda mı bir arıza var bunun cevabının bulmalı Antalya! Duyumlar başkanın hocayı gönderme isteği içinde olduğu ve yeni isimlerle görüştüğü yönünde. Bence Gültekin Gencer bu konuya açıklık getirmeli, çünkü kan kaybı sürerse yarışı kaybederler, bu kadroya yazık olur.
Efendi galibiyet!
Orduspor ise son iki haftada 4 puan aldı ve ‘pes etmedim’ mesajını verdi. Antalyaspor karşısındaki Orduspor’u izlerken bu kadar sorun ve borç içinde keşke sezon başı böyle bir kadroyla yola çıksalardı dedim. Hiç olmazsa hem bu gençleri kazanhırlar hem de ileriye dönük bir takım oluşturmuş olurlardı. Çünkü bu ligde kadro olarak birkaç takımı çıkartın hemen herkes biribirini yenebilcek güçte. Orduspor’u kazandığı için değil, kazanırken oyunu çirkinleştirmeden pozitif düşünerek mücadele ettiği için kutluyorum.
Altıparmak doğru seçim
Bu arada teknik direktör değişiklikleri devam ediyor. Bu hafta da 4 maçtır kaybeden Denizlispor’da Engin İpekoğlu gitti, yerine Mehmet Altıparmak geldi. Altıparmak’ın iyi bir seçim olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu ligi iyi bilen bir teknik adam ve daha önce de bu takımnın formasını giymiş bir isim. Bir tebrik de Hüseyin Kalpar’a. Alanyaspor’da göreve başladığnda iyi sonuçlar alamadı, ancak takımı tanıdıktan sonra açıldı ve şu anda ciddi bir Play-Off adayı oldu Alanyaspor.
‘’Tunç Kayacı, Bursaspor'un ilk 11'ini yorumladı‘’
Harun Tekin
Şenol Güneş’in takıma gelmesinin ardından formayı kaptı. Hocasının güvenini boşa çıkarmadı. Kartal’ın hücumcularına geçit vermemek için çabalayacak.
Şener Özbayraklı
Süper Lig’in en iyi 3 sağ bekinden biri olduğunu, gösterdiği performansla kanıtladı. İstikrarlı görüntüsünü, Beşiktaş’a karşı da sürdürmeye çalışacak.
Renato Civelli
Bursa savunmasının en önemli isimlerinden. Geri bölgedeki hırçınlığıyla bugün Demba Ba karşısında takımının en kilit ismi olmaya aday.
Serdar Aziz
Tam bir kesici... Savunmadaki başarılı oyununun yanında stoper hattında Renato Civelli’yle yakaladığı uyum, takımının en güçlü noktalarından biri.
Aziz Behich
Sezon başında yerine sol bek düşünülürken, bu mevkiyi başarıyla doldurdu. İyi kanat akınları yapıyor. Ancak bugün, savunmacı özelliğiyle dikkat çeker.
Şamil Çinaz
Defansif özelliğiyle, Şenol Güneş’in orta sahadaki sigortalarından biri olması bekleniyor. Beşiktaş’ın etkili hücumcuları, karşılarında onu bulacak.
Fernando Belluchi
Çok koşan bir oyuncu, saha içerisindeki mücadeleci özelliğiyle, bitmek tükenmek bilmeyen enerjisiyle Bursaspor’un her zaman itici gücü.
Ozan Tufan
Orta alanda Türkiye’nin en etkili futbolcusu. Hem savunmada hem de forvette etkili olmasıyla Şenol Güneş’in en önemli kozu olacak.
Josue Soares
Batalla gittikten sonra onun yerini doldurmaya çalışıyor. İstikrar sorunu var. Bundan dolayı Bursaspor’un Beşiktaş karşısındaki yumuşak karnı olabilir.
Cedric Bakambu
Kaliteli bir futbolcu ama büyük maçlarda sıkıntı yaşıyor. Alan bulması halinde savunmada eksik olan Beşiktaş’ı zorlaması muhtemel bir isim.
Jose Fernandao
Onun için çok söyleyeceğimiz bir şey yok. Beşiktaş karşısında kesinlikle pozisyon bulur. Son haftalarda peş peşe sıraladığı gollerine, Beşiktaş karşısında da devam edecektir.
‘’Her hafta ayrı bir aksiyon!‘’
PTT 1. Lig’de Kayserispor saltanatı büyüyor. Sarı-Kırmızılı ekip iç sahadaki üstün başarısını bir türlü dış sahaya yansıtamıyordu. Ama lider geçtiğimiz hafta Gaziantep Belediyespor karşısında bu şanssızlığını da kırdı ve 1-0’la evine döndü. Aslında puan cetvelindeki yerini kadro olarak hak etmeyen bir ekip olan Gaziantep Belediyespor karşısında alınan
3 puan bence önemliydi. Cüneyt Dumlupınar’ın öğrencileri kontrollü futbolu erken bir golle süsleyip liderliğin keyfini sürdürdü. Üstelik Kayserispor bu galibiyeti alırken
takipçileri Adana Demirspor ve Osmanlıspor evlerinde berabere kaldı. Bir başka takipçi Antalyaspor ise Şanlıurfaspor karşısında deplasmandan 3-2’lik bir galibiyetle dönen takımdı.
Beklenen ayrılık!
Hami Mandıralı’nın öğrencileri 2-0 öne geçtikleri karşılaşmada kalelerinde 2 gol görünce şok oldular, ancak son dakikada genç Berk İsmail şık bir kafa ile takımını 3 puana taşıdı. Antalyaspor’da 3 golün de 3 yeni transferden gelmesi dikkat çekiciydi. Şanlıurfaspor’da ise beklenen oldu ve uzun süredir koltuğu sallanan teknik direktör Cihat Arslan bu yenilgi sonrası Şanlıurfaspor ile yollarını ayırdı. Ordu’da da Ziya hoca kötü şartlara daha fazla dayanamadı ve görevi bıraktı.
Denizli defansı unuttu
Bu hafta ilginç sonuçlar ve ilginç 90 dakikalar izledik. Manisaspor bir korner golüyle öne geçtiği maçta Prijovic’in 2 golüne engel olamayınca Boluspor’a evinde yenilmekten kurtulamadı. Bucaspor ise Denizlispor’u 2-1 yenik duruma düştüğü karşılaşmada 90’da attığı golle 3-2 yenmeyi başardı. Bucaspor’u kutluyorum, ancak bir çift sözüm olacak Denizlispor’a. Gerçekten deplasmanda bu kadar pozisyona girmek güzel, yeni transfer Rostand’ın 2 gol atması güzel de yenilen gollerin hali ne! Horozlar iyi bir ofansif güce sahipler, bol da pozisyon buluyorlar. Ancak defans anlamında durum vahim. Ben Bucaspor karşısında yedikleri 3 gole baktıktan sonra Engin İpekoğlu’nun acilen savunma futbolunu bu takıma oturtması lazım diyorum.
Gakgoş kayıplarda
Öte yandan Elazığ’daki düşüş bu hafta da devam etti. Cangele’nin nefis golüyle öne geçmelerine rağmen, Karşıyaka önünde birbirinden kötü goller yiyerek kaybettiler ve Play-Off yolunda büyük darbe aldılar. Karşıyaka ise evindeki gücünü gösterdi , kazanmasını bildi.
‘’Şimdi söz Samsun'da‘’
Ligin ikinci yarısında yarış erken kızıştı. Sonuçlara bakarsak ilk ikiden çok Play-Off’u daha çok konuşacağız. Aslında devre arası transferleri bitti ve takımlar son gün müthiş hareketlilik yaşadı. Bu son dakika transferlerinin meyvesini almak birkaç hafta sürer bence. ‘Niye?’ derseniz bu isimlerin bir kısmı yabancı, bir kısmı takımlarında oynamamış oyuncular ve bir başka faktör de uyum sorunu. O nedenle devre arasının faydasını görüp görmeyeceklerini şimdiden kestirmek kolay değil. Tabii ki bu arayı lig başlayınca iyi geçirenler de oldu, kötü geçirenler de. Zirveye baktığımızda Kayserispor iyi geçirenlerin başında. Sarı-Kırmızılılar 3. ile aralarındaki 4 puan farkı daha da açabilir. Kayserispor’un takipçisi Adana Demirspor’da da yüzler gülüyor. Güney ekibi iki maçını da kazandı ve transferlerle de güçlendi. Mulenga ve kaleci Serdar Kulbilge’nin gidişini bu iki maçta hissettirmediler şimdilik. Üst üste 5. kez kazandılar.
Samsun bu kez farklı
İkinci yarının flaş olmaya aday takımlarından biri bana göre Samsunspor. Karadeniz ekibi yönetimsel iyileşmeden öte Adilovic ve Umar gibi isimlerin ayrılmasından etkilenmedi. Ofoedu ve Mbilla Etame hücum için bu takımı uçuracak isimler olduklarını ispatladılar. Samsunspor oynadığı iki dış saha maçını da üst üste kazandı, bu bir sürpriz değil. Erhan Altın’ın öğrencileri iç sahayı da çözerlerse geçen yıl finalde döndükleri Süper Lig kapısını bu defa açabilirler.
Antalya soru işareti
Üst sıralarda soru işareti olan takımlar da var. Örnek Antalyaspor. Sorunsuz bir kulüp olarak Antalyaspor, Elazığspor maçını son saniye golüyle kazandı, ardından yine evinde Karşıyaka ile 2-2 berabere
kaldı. Eğer bir yıl aradan sonra tekrar Süper Lig’i hedefliyorlarsa -ki öyle- bu kayıplar olmamalı, aksi halde hüsran yaşarlar.
Urfa yine buruk
Şanlıurfaspor’a gelince; Güneydoğu ekibi çok güçlü bir kadroya sahip. Ama bir türlü istikrarı sağlayamadı. Kayseri’de kaybettikten sonra Adana’da telafi maçına çıktılar, belki kaybetmediler ama beraberlikle sahadan buruk ayrıldılar kısaca. Özetle bu hafta sözü fazla uzatmadan şöyle kısmi bir bakış attık PTT 1. Lig’e. Çünkü, daha yazacak, konuşacak haftalar var önümüzde...
‘’Bu Sivasspor uçar!‘’
Erciyes’in Drenthe, Çaykur Rizespor’un ise Obraniak transferleri büyük iş. Ancak en doğru politikayı Sergen Yalçın yönetimindeki Sivas uyguladı. Eneramo, İbrahim Akın, Aydın Karabulut ve İbrahim Öztürk tam nokta atışı.
Ara transferde özellikle son gün büyük hareketlilik yaşandı. İlk yarıyı kötü bitirenler kesenin ağzını açtı. Devre arasında en doğru hamleleri ise Sivasspor yaptı. Gereken yerlere takviyeleri yaparken gerek kalmayan oyuncularla yollar ayrıldı. Yiğidolar şu anda tehlikeli bölgedeler ama yükselen kadro kalitesi ve değişen futbol mantalitesi ikinci yarıda yukarıya taşır Sivas’ı. İbrahim Öztürk, İbrahim Akın, Eneramo ve Aydın Karabulut isimleri hepsi nokta transfer.
Akigo kabuk değiştirdi
Alt sıralardan kurtulma savaşı veren ekipler içinde Erciyesspor’un Drenthe transferi çok konuşulacak. Bu transferin benzerini Rizespor, Obraniak’ı alarak yaptı. Böyle isimleri getirmek kolay iş değil. Akhisar Yönetimi strateji mi değiştirdi yoksa ikinci yarıdaki tehlikenin farkına varıp bu atağı mı yaptı merak ediyorum!
Es Es’in işi zor!
Eskişehirspor da adından söz ettirdi. Erkan ve Aytaç Kara gibi iki önemli ismi Trabzonspor’a verirken, Emre Güral ile Mustafa Yumlu’yu almaları bir anlamda balanstı. Bir taraftan para kazandılar diğer taraftan da kadroyu tavkiye ettiler. Skibbe ligi biliyor ama önceki Eskişehirspor’u ile şimdiki arasında fark var, işleri hiç de kolay değil.
Kocaman’ın stratejisi doğru
Konya cephesinde Aykut Kocaman istemediklerini tespit edip, ikinci yarıda korkulu rüya görmemek adına boş durmadı. Karabük’ün en büyük transferi yönetimin duruşuydu. Hocasına sahip çıkarak Türkiye’de bir örnek oldular. Tolunay Kafkas, nokta ismlerle anlaştı, ikinci yarı onlar için çok çetin geçecek. Gaziantepspor da gidenler ve gelenlere bakarsak ikinci yarıda en çok sürprize açık takım gibiler.
‘’Hareketlere dikkat!‘’
PTT 1. Lig’de bu hafta rüzgar hem Karadeniz’den hem de Akdeniz’den esti. Adana Demirspor, Antalyaspor, Alanyaspor ve Adanaspor Güney’in kazananlarıydı. Karadeniz’de önce Giresunspor, sonra deplasmanda Samsunspor 3 puanı alan ekiplerdi. Ama Ege’de hüzün vardı, hüsran vardı. 5 Ege takımı da kazanamadı. Zaten puan cetveline baktığımızda alt sıralar her şeyi anlatıyor.
Okay’ın dönüşü
Zirve yarışı ise bambaşka bir hâl aldı. Kayserispor evinde Şanlıurfaspor karşısında 3-0 gibi net bir skorla kazandı. Ev sahibi için 3 puandan daha önemlisi atılan 3 golden ikisinin genç Okay’dan gelmesiydi. Altay’dan gelen ve 4 sezondur Kayserispor’da bekleneni veremeyen Okay’ın performansı takımı adına büyük bir kazanç. Tabii ki önemli olan bu performanısn devamlılığı. Maça dönersek; bu maça kadar PTT 1. Lig’in en az gol yiyen ekibi Şanlıurfaspor’du. Devre arası önemli isimleri kadrosuna katmasına rağmen aldığı farklı yenilgi bir anlamda ilk iki adına büyük bir darbe oldu diyebiliriz. Kayserispor ise önündeki fikstür avantajını iyi kullanırsa ligin sonunu beklemeden Süper Lig yolunda mutlu sona ulaşır. Sezona Play-Off parolasıyla başlayan Adana Demirspor ise rakiplerinin de önünün açılmasıyla kendini bir anda ilk iki yarışının içinde buldu. Devre arası kaleci Serdar ve golcü Mulenga ile yollar ayrılınca kafamda soru işaretleri yaratmıştı. Ancak sonradan yapılan transferler ve takımın Altınordu deplasmanında aldığı 3-1’lik galibiyet işlerin yolunda olduğunu gösterdi.
Diarra’yla olmaz
Bir başka Güney ekibi Antalyaspor, Elazığspor önünde 3 puanı son saniyede Emrah’ın attığı golle aldı. Antalyaspor iyi bir kadro. Ancak gol yükünü hep Diarra üstlendi, bu nereye kadar gider bilinmez. Bu sorunun önlerindeki 17 maçta aşmalı Antalyaspor. Çünkü Diarra üstüne düşeni yaptı şimdiye kadar, ama yapamayacağı günler de olacak, bunu da düşünmek lazım.
Yakışmadı
Tabii ki bu karşılaşmada sonuçtan daha çok öne çıkan; Ümit Özat ile Hami Mandiralı arasında geçen sözlü polemik ve sonrasında Özat’ın tribüne gönderilmesiydi. İkisi de Türk futbolunun üst düzey isimleri. ‘Kim haklı, kim haksız’dan öte kamuoyuna daha doğru resimler vermeliler. Bu tür haberlerle değil başarılarıyla öne çıkmalılar. Çünkü lig uzun bir maraton ve bu köprünün altından daha çok su geçer...
‘’Top artık Demir'de‘’
Bu kadarını ben değil, hiç kimse beklemiyordu. Gerçekten PTT 1. Lig’de ilk yarı biterken zirvedekiler adeta harakiri yaptı. Kayserispor kazansa belki de ligin ikinci yarısı başlarken ciddi bir fikstür avantajı da olduğunu düşünürseniz müthiş bir avantaj elde edecekti. Öte yandan Osmanlıspor dağıta dağıta gidiyor. Antalyaspor karşısında 2-0 öne geçiyorsun ve bu skoru elde etmişken bir topun da direkten geri geliyor ve sonrası... Gerçekten Antalyaspor öyle bir geri dönüş yaptı ki Başkent’ten bırakın bir puanı hem 3 puan hem de farklı bir sonuçla dönebilirdi. İddialı olmak için takım olmak lazım. Bu genellemeyi yaparken bir takımın savunmasında bir ismin (Soro) olmamasının bu takımı bu kadar etkilemesi düşündürücü. Üstelik bu kadro geçen sezon da özellikle savunma bölgesinin göbeğindeki formsuzluğun bedelini ödeyip ilk iki şansını kaybetmişti. Yılmaz Vural iki maçta bir puan toplayabildi açıkcası tecrübeli hocayı zorlu bir devre arası bekliyor.
Kazanan Adana Demirspor!
Antalyaspor ve Kayserispor için de aynı şey geçerli. Çünkü durup dururken kendilerine yeni zirve ortakları yarattılar. Haftanın kazananı son haftalardaki çıkışıyla Adana Demirspor oldu. Şimşekler gerçekten sezon başındaki inişli çıkışlı grafikten sonra istikrarı yakaladılar ve kritik 3 puanlarla rakiplerinin kazanamadığı haftada liderin bir puan gerisinde yerlerini aldılar. Artık teknik kadro ve futbolcular takımı buraya getirdiler, bence top yönetimde. Ayağa gelmiş bir Süper Lig şansını değerlendirmek devre arası transferde yapacakları hamleye bağlı.
Transfer şart
Samet Aybaba ve Ünal Karaman ikilisi ağırlıklarını koydular ama bundan sonra çetin geçecek ikinci yarı için yönetimin kesenin ağzını açması gerek. İstenilen mevkilere istenilen oyuncular alınmalı. Açıkçası Adana Demir bunu yapabilecek güçte, yeter ki istesinler. İkinci yarıya hazır olun Tabii ki bu yarışta sadece 4 takım olmayacak. Play-Off derken rotayı ilk ikiye çeviren takım sayısı çoğaldı. Başta
Şanlıurfaspor olmak üzere takipçileri de ‘neden olmasın!’ demeye başladı. Anlayacağınız ilk yarı bitmedi, devre arası oldu ve ikinci yarıda tam 18 maç ve 54 puan var. Yani şimdiden söylüyorum müthiş bir ikinci yarıya hazır olun...
‘’Funes Mori farkı kaçırdı‘’
Dün gece Avni Aker’de ev sahibi adına silik ve temposuz bir ilk yarı izledik. Ersun Yanal’ın sahaya sürdüğü bu ilk 11’den de fazla bir şey beklemek mümkün değildi. Trabzonspor sadece Yusuf Erdoğan’ın soldan geliştirdiği ataklarla etkili olmayı denedi. Eskişehirspor Bosingwa ve Özer’in olduğu sağ kanadı işletmedi, iyi bir alan savunması yaparak. Konuk ekipte Diego’nun savunmaya dönmesi önemli bir kazanç. İlk 45’te Mori’nin tek golü vardı. Ama Arjantinli birkaç dakika önce daha kolayını kaçırdı. Trabzonspor’daki en büyük sıkıntı üstüne gidildiğince rakibe kolay pozisyon vermesi. Belki Belkalem’in sakatlığı savunma kurgusunu bozmuş, çok genç bir kaleciyle sahaya çıkmak rakibin hücumlarında tedirginlik yaratmış olabilir. Her ne olursa olsun Trabzonspor gibi kadro çeşitliliği olan bir takımdan daha iyi oyun beklemek çok doğal bir durum. Eğer sahada Cardozo varsa ona göre oynamak zorundasınız. Ama ilk yarıda Paraguaylı golcü istediği topları alamadı. Ancak maçın kırılma anları 69 ile 71. dakikalarda Eskişehirspor’un üst üste yakaladığı 3 gollük pozisyondu. Konuk ekip Trabzonspor hücumlarında kapılan toplarla kontrataklarla ileri çıktılar ama final vuruşlarından yanlış tercihler ya da etkisiz şut denemeleri yaptılar. Ama 73’te Ömer, Sissoko’nun pasını afettmedi ve şık bir vuruşla farkı ikiye çıkardı. Karadeniz ekibi topsuz oyunda adeta rakibini izleyen bir haldeydi. 2-0 yenik duruma düştükten sonra Özer’le gelen Trabzonspor golü zamanlama olarak ev sahibini hareketlendirdi. Ertuğrul Sağlam bu dakikalarda yorgunluğu düşünerek Aytaç ve Mori’yi alıp, Andaç ile Lawal’ı sahaya sürdü. İlk yarının aksine ikinci yarıdaki tempo Eskişehirspor’u Trabzonspor karşısında adeta şahlandırdı. Mori çıktıktan sonra ilerde tek kalan Ömer Şişmanoğlu hızlı hücumların hakkını verdi ve kendinin ikinci takımının 3. golünü atan isimdi. Uzatma anlarında gelen Andaç’ın golü ise genç futbolcunun ilerleyen haftalar öncesi özgüven kazanması açısından çok önemliydi.