Arama

Popüler aramalar

‘’Oyun akmıyor!‘’

Yaz sıcaklarından bunaldığımızda ‘esmiyor’ demek ne kadar insanı ferahlatmıyorsa, ligimizde maç izlerken ‘oyun akmıyor’ demek o kadar işe yaramıyor. Zira sezonun neredeyse 3’te birlik kısmı geride kaldı, ağızda tat bırakan maç sayısı bir elin parmaklarına bile ulaşmıyor. Konya-Beşiktaş maçının oyun kalitesi vasatın çok altındaydı. Beşiktaş’ın, Burak’ın golüyle kazanması ve üst üste 4. galibiyetine ulaşması Avcı’yı skor açısından tatmin etmiş olabilir ama oyuna bakarak mutlu olduğunu söylemesi zor gibi. Ljajic sanki hayattan vazgeçmiş gibi umursamaz, futboldan kopmuş gibi isteksiz. Abdullah Avcı’nın ona 85 dakika dayanabilmiş olması Ljajic’e lütuf ama Beşiktaş’a işkence. İlk yarı sol önde, ikinci yarı sağ önde oynayan Caner’in de farklı olduğunu söylemek zor. Ama o en azından hırsıyla ayakta kaldığını düşündürttü, Burak’ın golüne dokunuşuyla katkı sağladı.

Gecenin sorusu

Abdullah hoca, feci bir ilk yarının ardından Ljajic’i sola çekip ona 85. dakikaya kadar nasıl sabredebildi?

Maçın starı

Bu maçtan bir yıldız çıkarmak zor olsa da Burak Yılmaz sahadaki en kaliteli ayak olduğunu attığı golle gösterdi.

Maçın olayı

Konyaspor’un 5 dakika dolmamışken attığı golde Ömer Ali’nin kalecinin görüş alanını kapattığı için ofsayta sebep olması.

Kısa mesaj

Beşiktaş kötü bir sezon başlangıcına rağmen son 6 maçın 5’ini kazandı ve 16 puan topladı. Daha önemlisi üst üste 4 galibiyet kazanma kültürünün oluştuğunun göstergesi.

24 Kasım 2019, Pazar 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Vedat 'ın arkası sağlam olursa...‘’

Kruse oynamayacak ama ben Sarı- Lacivertliler ile ilgili genel bir yorum yapacağım. Fenerbahçe bu sezon oyuncu profilleriyle birlikte oyun tarzını baştan aşağıya değiştirmeyi başardı. Başardı diyorum çünkü bu bir çok riski beraberinde getiriyordu ve tutmaması halinde bir anda ‘toplama takıma’ dönebilirdi. Fakat hâlâ savunma göbeğindeki sorunlarına rağmen Vedat’tan Kruse’ye Rodrigues’den Emre’ye performans grafiklerinin yukarı yönlü olması Fenerbahçe’yi tüm istatistik kalemlerinde zirveye taşıdı.

Kruse ya da benzeri

Ersun Yanal’ın yeni düzeninde santrforun rolü çok belirgindir. Vedat, Fenerbahçe’yi önde tutuyor ve elbette en önemlisi geçen sezon Slimani’nin yapamadığını yeterli seviyede yaparak gol atıyor. Fakat Fenerbahçe’nin oyununda Kruse ya da onun rolünün eksik kaldığını söylemek gerek. Kruse’nin yokluğunda Gustavo’nun önünde oynayan Ozan-Tolga Ciğerci merkezinin topu kazandıktan sonraki tercihleri hâlâ çok tartışılır düzeyde. Doğrusu, Ersun Yanal standartları bize, Deniz Türüç’e Kruse rolü yazmayı hayal ettiriyordu. Fenerbahçe forvetinde şimdilik eksik olan parça bu. Vedat’ın arkası ne kadar sağlam olursa, sıralamadaki yer o kadar yüksek olur.

Kjaer ’i arayan tandem

Fenerbahçe’nin değişen oyununda en sorunlu bölgesinin stoper tandemi olduğunu söylemek mümkün. Zanka’nın yanına kim geçerse geçsin oyun kurulumunda stoperin aldığı rol de savunma performansı da hep sorunlu ilerliyor. Fenerbahçe’nin kadrosunda 4 sabit stoper olduğunun herkes farkında ama hâlâ Kjaer’in rolünü üstlenecek yeterlilikte bir figür yok. Fenerbahçe’nin sezon başında Kjaer’i alması en mantıklı seçenek olabilirdi. Rami’ye güven olmaz. Ocak ayında Kjaer tarzı bir stoper için ekstra bütçe gerekebilir.

21 Kasım 2019, Perşembe 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Değişimin getirisi‘’

Beşiktaş Avrupa’da facia bir sezon yaşıyor olsa da ligde üst üste 3 maçını kazanmayı başardı. Abdullah Avcı, istediği düzenin hala çok uzağında ama derbinin kaderini değiştirdiğinin farkında. Beşiktaş değişiyor ama değişim yetmez gelişim gerekli. Avcı ve öğrencileri yine top odaklı oynuyor fakat ‘fark nerede?’ derseniz; son üç maçta isabetli şut sayısına bakmak yeterli. Son üç maçta kendi sezon ortalamalarının hayli üstüne çıktılar. Diaby’nin forvet arkası Caner’in sağ Ljajiç’in sol ön dizilimi sadece Denizlispor’u şaşırtmadı, Beşiktaş’ı da sahada hayli şaşırtmışsa benziyordu. Etkisiz sayılacak bir ilk yarının ardından oyun rölantide giderken Caner-N’Koudou değişimiyle maçın kaderi değişti. Her ne kadar Caner çıkışına tepki gösterse de Beşiktaş’ın dün gece kazanmasının altında yatan bu değişimdi. Beşiktaş N’Koudou ile daha hızlı bir takıma dönüştü.

Gecenin sorusu

Sackey’in Diaby’ye arkadan yaptığı sert faulün karşılığı dünyanın her futbol ülkesinde kırmızı değil midir?

Maçın starı

Galibiyet sonrası tribünlere üçlüyü kim çektiriyorsa maçın kahramanı odur. N’Koudou sonradan girip maçın kaderini değiştirdi.

Maçın olayı

Gölgesiyle kavga eden Caner’in çıkıp N’Koudou’nun girmesi. Beşiktaş, N’Koudou’yla çok daha hızlı bir takım haline geldi ve maçı çözdü.

Kısa mesaj

Beşiktaş Avrupa’da tarihinin en kötü sezonlarından birini yaşıyor olsa da ligde son 5 maçın 4’ünü kazandı. Büyük takımı hayatta tutan maç kazanma alışkanlığıdır, bunu hatırladılar.

11 Kasım 2019, Pazartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Düşenin dostu Yanal‘’

Hız felakettir ama trafikte. Futbolda ise bir gerekliliktir. Rodrigues ve Moses ile ligin en hızlı kanatlarına sahip Ersun Yanal, Kasımpaşa’nın sol beki atılmışken Rodrigues-Dirar değişimiyle takımının fark yaratacağı kalemden feragat etti. Fenerbahçe ligin topa en çok sahip olan takımı. Fakat bu sahiplik Kasımpaşa karşısında, rakibin eksik kaldığı neredeyse 30 dakikalık bölümde ve ikinci yarının genelinde işe yaramadı. Kemal Özdeş ise merkezden Khalili’yi çıkartıp Veigneau hamlesini yapmak zorunda kalmasına rağmen Koita’yı hızlı hücumun merkezine yerleştirerek ikinci yarıyı 1-1 bitirmeyi başardı. Fenerbahçe 30 dakikaya yakın bir kişi fazla oynamasına rağmen ve topa sahip olmasına rağmen tüm gollerini duran toptan attı. Ersun Yanal’ın bu maçtaki hamlelerini oturup bir kez daha düşünmesi önümüzdeki haftalar için Fenerbahçe’nin yararına olacak sanırım.

Maçın sorusu

Fenerbahçe’nin bu maçtaki tüm gollerini duran toptan atmasında Ersun hocanın oyuncu değişimlerinin ve akan oyun planındaki zaaflarının rolü yok mu?

Maçın starı

Luis Gustavo sahada topla en çok buluşan oyuncu (105) olmasının yanı sıra yüzde 93 pas isabet oranıyla merkezi elinde tuttu.

Maçın olayı

Karim Hafez’in ikinci penaltıdan sonra hakemi alkışlayarak ikinci sarıdan kırmızı görmesi.

Kısa mesaj

Fenerbahçe savunmasının en kötü performans gösterdiği maçtı. Kasımpaşa’nın ikinci golünde, korneri kullanan oyuncunun çizgide kaldığı düşünüldüğünde sahada 11/9 üstünken golü yemenin izahı zor olsa gerek.

09 Kasım 2019, Cumartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Kırılma tehlikesi!‘’

Galatasaray üst üste 2 şampiyonluk yaşamış olmasına rağmen her sezon dünyasını baştan kurmaya çalışmanın sorunlarıyla yüzleşiyor. Son oynanan Çaykur Rize maçı ölçü olmadığı için Beşiktaş derbisinin kadrosuna baktığımızda Galatasaray’ın nasıl bir sirkülasyon içinde olduğunu anlamak mümkün. Terim, şampiyon kadroyu geliştirme yolunda attığı her adımda korktuğu değişime sürüklendi. Santrforda Gomis sonrası bir müddet boşluk, peşinden Diagne, bugün Falcao krizi ve Andone; savunmada Marcao - Luyindama’nın geriden oyun kurma sorunu ve elbette Fernando’nun göbekteki derin boşluğu. Nzonzi ve Seri kendi klasmanlarında müthiş oyuncular. Fakat her iyi oyuncu ile düzeni geliştirecek futbolcu anlamına gelmiyor. Galatasaray hala Fernando’nun merkezdeki boşluğunu doldurabilmiş değil.

Neden imzaladığı anlaşıldı

Galatasaray için Real Madrid deplasmanı büyük bir kırılmaya sebep olmamalı. Bunun için Fatih hocanın tedbirli oyundan yana tercih kullanacağını kestirmek güç değil. PSG ve Real Madrid maçlarına bakınca Donk ile geçen sezon sonunda yüksek kontrat yenilemenin sebebini sanırım herkes daha net anlamıştır. Terim, Fernando’nun yaratacağı boşluğu tahmin ettiğinden Donk’u Şampiyonlar Ligi için elinde bir sigorta olarak tuttu. Marcao ve Luyindama’nın performansları düşünüldüğünde Madrid deplasmanında Donk yine savunmadaki 3. stoper olmak zorunda.

Sahadaki buhranları çözmeli

Zidane, İspanya Ligi’nde durumu toparlamış görünse de hala Şampiyonlar Ligi’ndeki kötü başlangıcın izlerini silmenin yolunu arıyor. İstanbul’da 1-0’lık galibiyet bence Real adına sezonun kırılma noktasıydı. Şimdi taraftarı oyunda tutmak için sansasyonel bir skor kovalıyorlar. Galatasaray için PSG’ye karşı sergilenen ‘mantıklı oyun’ ilk seçenek olacağa benziyor. PSG hariç gruptaki diğer takımlar için sıralama değişkenlik gösterebilir. Genel kanı, PSG ve Real’in Devler Ligi’nde ilerleyeceği yönünde. Avrupa Ligi için İstanbul’daki Brugge maçı final olur. Galatasaray o güne kadar Falcao kriziyle birlikte sahadaki buhranlarını çözmek zorunda. Yoksa Avrupa’da bir kayıp sezon daha haneye yazılır.

05 Kasım 2019, Salı 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Ziyafet var kazanan yok‘’

Kasımpaşa öne geçti, Malatya 2-1’i yakaladı. 10 kişi kalan rakibine karşı ev sahibi son sözü uzatmada Khalili ile söyledi, maç 2-2 bitti. Sergen Yalçın’ın atıldığı maçta iki takım da müthiş futboluyla alkış alırken puanlar paylaşıldı.

Ligimizin oyun standartları maalesef çok yüksek seyretmiyorken Kasımpaşa- Malatyaspor maçındaki heyecan ve pozisyon odaklı futbol dikkat çekiciydi.

Koita’dan nefis bir yay üstü şutuyla gelen golün ardından Kasımpaşa ev sahibi avantajını devrenin sonuna kadar sürdürdü.

Sergen Yalçın, oyuna bakış açısıyla bence birçok meslektaşından pozitif yönden ayrılıyor. Donald-Gökhan Töre, Biofuma-Fofana değişiklikleri Malatya’yı 1- 0’dan 2-1’lik üstünlüğe taşıyan en önemli etkendi. Sergen hocanın hem kendi kariyeri hem de Malatya’nın geleceği için sahada kalmayı başarması gerekiyor.

Malatyaspor kazansa ligin zirvesine ortak olacak ve önünde bambaşka bir pencere açılacakken Robin Yalçın’ın ikinci sarıdan atılması planları alt üst etti.

Kasımpaşa’nın uzatma dakikalarında Khalili ile bulduğu gol tabelayı eşitledi.

İki zeki hoca!

Kasımpaşa rakip ceza sahasında tam 38 kez topla buluşurken Malatya’nın buna 26 ile karşılık vermesi aslında iki takımın oyun karakterinin göstergesi.

Neticede futbol topunun etrafında dönen 22 futbolcu ve buna yardımcı olan iki zeki antrenörün maçını keyifle izledik.

04 Kasım 2019, Pazartesi 06:08
YAZININ DEVAMI

‘’Favori Fener‘’

Fenerbahçe ligin topa en çok sahip olan takımı. Bazen bu sahiplik işe yaramayabilir ama Ersun Yanal ve öğrencileri hali hazırda topa en nitelikli sahip olan takım konumunda. Kayseri deplasmanı beklenenden zor geçebilir.

Zira henüz galibiyeti olmayan Kayserispor bu hafta 3. hocasını değiştirdi. Bülent Uygun, futbolcularından ‘Antrenör değiştiren takım reaksiyonu’ almanın avantajını kullanmak isteyecektir. Fakat ortada bir realite var ve Fenerbahçe geçtiğimiz sezonlardaki oyunlarının ötesine geçmiş durumda. Sarı-Lacivertliler ligin en çok şut çeken takımı ve bunda Vedat Muriç gibi güçlü bir santrforun rolü yadsınamaz. Vedat performansıyla tüm takımı şutuna saygı duyar hale getirdi, o yüzden ligin şut sıralamasında ilk 5’te. Kayseri deplasmanında da en kritik rolü oynaması beklenen oyuncu.

Hâlâ ideal dörtlüyü arıyor

Fenerbahçe sahanın her bölgesinde gelişim gösteriyor. Geçen sezon 44 gol yiyerek kulüp rekoruna koşan takım, bugün kalesinde gördüğü 9 golle ligin en az gol yiyen 2 takımından biri. Ersun Yanal, savunmada ideal dörtlüyü hâlâ arıyor olmasına rağmen Gustavo-Emre’nin kalitesiyle saha genelinde dengeyi yakalamış olmanın rahatlığını yaşıyor.

Bu istatistiğe dikkat!

Süper Lig'de bu sezon en az gol yiyen 2 takımdan biri olan Fenerbahçe (9; Galatasaray ile eşit) ile en fazla gol yiyen ekip Kayserispor (19) bu maçta karşılaşacak.

Ön plana kim çıkar?

Muriç müthiş bir gelişim içinde. Fenerbahçe’nin yıllardır aradığı santrfor olma yolunda ilerliyor. İç sahada ofansif oynamayı seven Bülent Uygun’un bu tarzı en çok onun işine yarayabilir.

Kısa mesaj

Kayserispor ligin en sorunlu takımı ve 9 haftada 3. hocayla çalışıyor. Fenerbahçe ise son yılların aksine pozitif yönde değişiyor. İki haftadır kazanan Sarı-Lacivertliler, bu maçı kazanırsa bu sezon ilk kez 3 maçlık seri yakalayacak.

03 Kasım 2019, Pazar 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Şema sorunu!‘’

Maçı böylesine net bir skorla kazanmış olsa da Galatasaray’ın savunmasından başlayan bir sorunlar yumağının olduğu gerçeğini göz ardı etmemek lazım. Galatasaray geçen sezon geriden kurduğu oyunla fark yaratırken bu sezon bundan eser yok. Yani sorun sadece savunmanın üzerine yıkılacak kadar basit değil. Sahada çok net bir şema problemi var, takımın organizasyon şeması bozuk. Tüm takım Babel üzerinden ilerlemeye çalışıyor. Galatasaray’ın sahada acil ikinci santrfora ihtiyacı var. Real Madrid maçı öncesi Rize’ye karşı rotasyon anlaşılır bir durum. Fakat bu değişim sadece sahada farklı isimde Sarı-Kırmızı forma giyen futbolcuları izlettiriyor. Yoksa yine aynı sorunlar sürüyor. Sahanın en kötüsü Emre Mor’du. Emre zaten EURO 2016’da bundan farklı değildi ki. Umut veren, potansiyeli olan, bazen saman alevi gibi parlayıp tribünleri heyecanlandıran ama bir türlü büyük takım oyuncusu olamayan genç yetenek. Korkarım böyle başlayan kariyeri sonuna kadar böyle devam edecek. Keşke yanıltsa!

Gecenin sorusu

Maçın ilk yarısında 17, toplamda ise 33 kez faulle oyunun durması ülke futbolunun asıl sorunu. Bunu neden kimse dert etmiyor?

Maçın starı

Ömer Bayram, aldığı her dakikanın hakkını veren ender Galatasaraylı futbolculardan biri. Rize karşısındaki orta saha performansı dikkat çekiciydi.

Maçın olayı

Sahada oynayanların kulübedekileri parlattığı ilginç bir maç izlemiş olmamız.

Kısa mesaj

Galatasaray’da Şampiyonlar Ligi öncesi küçük bir makyajla büyük sorunların rengi değiştirilmiş olabilir ama organizasyon şeması hala bozuk vaziyette yerinde duruyor.

02 Kasım 2019, Cumartesi 06:01
YAZININ DEVAMI