Arama

Popüler aramalar

‘’Zirveden normale‘’

Fenerbahçe, Konyaspor’a karşı öyle iyi bir ilk yarı oynadı ki bu sezonun zirve performansıydı. Savunmanın önünde Alvarez sırtı dönük aldığı topları Fred ile uyumlu şekilde öne taşıdı. Sağda konumlanan Asensio içeri kat ederek hücumu dizayn eden isim oldu. Asensio muhteşem bir futbolcu, teknik, yüksek bir futbol zekasına sahip. Her pozisyonda en doğru opsiyonu buluyor, şut ile pas arasındaki tercihleri kusursuza yakın yapıyor. Dün ilk yarıda Fenerbahçe’yi bu kadar üst seviyeye çıkaranların başında geliyordu İspanyol yıldız.

Elbette bu senaryoya bir tane esas kahraman gerekiyor. Başakşehir maçına kadar bir türlü istikrar sağlayamayan Talisca için Brann maçındaki hat-trick büyük bir zihin devrimi yaratmış olabilir. Konya karşısında harika bir ilk yarı çıkardı Brezilyalı forvet ve attığı iki gol kadar hatasız performansıyla sahanın yıldızlarından biri oldu. Tedesco’nun, En Nesyri ve Nene’nin yokluğunda en azından başlangıç planında bir zaaf yaşadığı söylenemez. Ama ikinci yarıda forvet rotasyonundaki zayıflık gerçeğiyle yüzleşti Tedesco. Buna sebep olan bu iki oyuncunun gidişi kadar Szymanski’nin futbolu unutmasıydı elbette.

Tedesco kafa yormalı

Fenerbahçe’ye geldiği günden beri her hocanın prensi olmayı başaran Polonyalı orta saha için son bir ay felaket kötü geçiyor. Bu haliyle Fenerbahçe’de sahaya sürülüyor olmasına bile şükretmeli. İlk yarıdaki hezimetin ardından Çağdaş Atan Pedrinho’yu oyuna sokarak en azından kan kaybını durdurmak istemiş olsa da beklediğinden fazlasını elde etti. İkinci yarıyı Konyaspor domine etti. 86. dakikaya kadar Konya tam 13 gol girişiminde bulunurken Fenerbahçe tek bir şut dahi çekemedi. Ta ki Asensio’nun çektiği şut gol olana kadar. Tedesco, Kadıköy’de harikulade bir ilk yarı oynayıp sezonun zirvesine çıktıktan sonra 86. dakikaya kadar tek bir şut dahi atamamanın üzerine kafa yormalı.

16 Aralık 2025, Salı 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Nefes kesici, ama!‘’

Trabzonspor ile Beşiktaş arasındaki maç izleyenler için nefes kesiciydi. Ama yukarıyı hedefleyen iki takım için de bu savunma zaafları, kalite eksiklikleri sezonun kalan bölümü için iki hocanın da en büyük kabusu olacağa benziyor. Cerny müthiş bir ilk yarı çıkardı. Beşiktaş kadrosunda Rafa Silva'nın yerine oynayıp onun kalitesine yaklaşacak bir tane futbolcu varsa o da zaten Cerny idi. Sergen Yalçın'ın 4-1-4-1 formasyonunda Orkun ile yakın oynayan Cerny iki gol birden attı. Rafa'nın fazlası bile vardı, o da iki ceza sahası arasında kat ettiği mesafeydi.

Kırılma noktası oldu

Kadro defoları hayli fazla. Öndekiler ile arkadakiler diye yine iki farklı takımmış gibi oyanayan bir oyuncu grubu vardı sahada. Cerny, Toure, Orkun ne kadar oyuna kalite katıyorsa, savunma hattı o kadar sırıtıyor. Beşiktaş 2-0'ı yakalamışken ve işler tam da Sergen Yalçın'ın istediği gibi giderken auta doğru ilerleyen topu sağ bek Gökhan Sazdağı kafayla Muçi'ye indirip gole sebebiyet verebiliyor.

Fenerbahçe derbisinde gelen fırsatın daha iyisi Trabzon deplasmanında Beşiktaş'ın ayağına geldi. Trabzon maça iyi başlamış kontrolü elinde tutuyorken önce 2-0'ı peşinden 3-1'i yakalayan Sergen Yalçın ve futbolcuları için kırmızı kart bir yine kırılma noktası oldu. 10 kişi kaldıktan sonra Beşiktaş savunması iyice yaslandı. Fatih Tekke, stoper Serdar'ı çıkarıp Saviç'i aldı, Olaigbe ile de Sikan'ı değiştirerek ikinci yarı tüm momentumu eline geçirdi. Bu hamleler karşısında Beşiktaş'ın iyice yaslanması Trabzonspor'a rekor istatistikler ve 2 gol getirince maç dönmüş oldu.

15 Aralık 2025, Pazartesi 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Gövde gösterisi‘’

Aralık’ın ortasına gelmişken Norveç’te Brann maçını oynamak, üstelik eksik futbolcular varken tedirginliği daha da artırmıştı doğrusu. Ama başlangıç düdüğünden itibaren Fenerbahçe önce fizik olarak ayakta kaldı, peşinden Nene-Kerem işbirliğiyle ilk golü buldu. Bu sıradan bir gol değildi. Fenerbahçe böylesi kötü bir zeminde kalecisi Ederson’dan oyun başlatarak en başından itibaren topla öne doğru gidiş yöntemini ilan etmişti. Norveç temsilcisinin tüm planı, Fenerbahçe’yi ön alandaki baskıyla zorlamak, topu uzun oynamasını sağlayıp kazandıklarını kontra setlerle hızlı getirmekti.

20’de fişi çektiler

Aslında maçın başında Norveçliler’in baskısı vardı ama o baskıyı kırmak için Fenerbahçe’nin seçenekleri daha çoktu. Çünkü Fenerbahçe kaliteli bir takım ve tüm kadro Brann’a karşı fizik olarak yenilmedikleri her dakika üstünlük kuracaklarını biliyorlardı. Ederson’dan uzun gelen pası Mert Müldür taç çizgisinde güçlükle aldığında Nene merkeze gelip rakip blok arasına girdi, En-Nesyri ise sağa açılarak bir koridor yarattı. Nene’nin küçük adımlı dripling üzeri savunma arkasına inen pası Kerem’in klas aşırtmasıyla filelerle buluştuğunda Fenerbahçe’nin en doyurucu gollerinden biri tabelaya yansımış oldu. Bu gol maçın momentumunu Fenerbahçe’ye getirmişti ama üstüne En Nesyri’nin düşürülmesi sonucu gelen kırmızı kart eklenince Talisca ve arkadaşları neredeyse 20. dakikada fişi çekmeyi başardılar.

Böyle oynarsa...

Talisca, hafta sonu Başakşehir beraberliğinde sahanın en kötülerinden biriyken Brann deplasmanına 11 başlayıp harika bir performans gösterdi. Henüz ilk yarıda 2 gol birden atarak maçı erkenden bitirdi, peşinden de mükemmel hattrick’i geldi. Böyle oynadıktan sonra Talisca taşınan değil taşıyan olur. Bu görkemli zafer Avrupa Ligi’nde ilk 8 için büyük bir gövde gösterisiydi. Temsilcimiz, Kadıköy’de Aston Villa’yı yenebilirse son maçta Bükreş deplasmanında hedefine ulaşabilir

12 Aralık 2025, Cuma 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Hatalar oyunu!‘’

Beşiktaş iki haftadır temposunu gözle görülür şekilde yükseltti. Hem Karagümrük hem de dün gece Gaziantep FK’ya karşı çok fazla gol girişiminde bulundu. Geçen hafta Karagümrük kalecisi Grbic, dün ise Gaziantep file bekçisi Zafer sezonun kurtarış rekorlarını kırdılar. Beşiktaş şayet bireysel hatalarını azaltabilse bu temposuyla maçları çok daha rahat domine edebilir.

Ama bir Emirhan, bir Rıdvan, Gökhan Sazdağı üstüne Ndidi’nin yaptığı basit bireysel hatalar Beşiktaş’ı maç boyunca bir türbülansın içinde tutuyor. Hatadır yapılır ama çabuk toparlanabilmek önemli ne var ki Beşiktaşlı futbolcular üzerinde bu hataların etkisi nedense 90 dakika boyunca sürüyor. Gaziantep FK Burak Yılmaz ile taktiksel açıdan hayli esnek bir yapıya kavuştu. Beşiktaş deplasmanında Burak hoca kendi sistemi açısından en vazgeçilmez futbolcusu Melih’ten yoksundu. Onun yokluğunda orta sahada Ogün ile Camara’yı kullandı, Kozlowski’yi sağ Maxim’i de sol iç koridorda konumlandırarak Beşiktaş’ı önde değil daha derinde karşıladı.

Hediye etti...

Sergen hocanın beklediğinden daha yumuşak bir karşılama olmasına rağmen Beşiktaşlı futbolcuların bireysel hataları Gaziantep’in işini kolaylaştırdı ve deyim yerindeyse Burak hocaya iki tane gol hediye etti. Beşiktaş sezon başına oranla temposunu yükseltti, futbolunu geliştirdi ama Sergen hoca bireysel hatalara çözüm üretemediği sürece tüm olumlu istatistikler çöpe gidiyor. Dün Beşiktaş tam 29 şut çekip 13 isabet bulmasına ve 3,05 gibi yüksek bir gol beklentisi yaratmasına rağmen maçı berabere bitirmek zorunda kaldı.

09 Aralık 2025, Salı 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Açmaza düştü!‘’

Fenerbahçe’ye geldiği 3 ayda neredeyse 3 yıllık tecrübe kazanan Domenico Tedesco adeta bir açmaza düşmüş gibiydi. Başakşehir’e karşı yine kadroyu değiştirdi. Başakşehir maçı da gösterdi ki; Fenerbahçe son zamanlarda hep kritik maçların ilk yarılarını çöpe atıyor. Tıpkı Plzen, Beşiktaş, Rize, Ferencvaros maçlarındaki gibi... Başakşehir’e karşı da Fenerbahçe, koca ilk yarıyı tek bir isabetli şut çekemeden bitirdi. Semedo’nun sakatlığının oyunu etkilediğine şüphe yok. Zira Kerem’i alıp sol forvetteki Oğuz’u sağ beke çekmek, Asensio’yu sağ kenara yaklaştırmak Fenerbahçe’nin tüm ayarlarını olumsuz etkiledi. Tabii bir de Talisca rahatlığı var. Talisca’nın hayat konforuna sahip olmak büyük lüks doğrusu. Sağlık için spor yapıyor gibi görünüyor. Fenerbahçe’nin oyunundaki etkisi çok düşük. Frikikler için yaşıyor, onları da değerlendirdiğini söylemek güç. Talisca sahadayken Asensio’nun etkisi azalıyor.

Harit zorladı

Amine Harit, Fenerbahçeli meslektaşlarını en zorlayan Başakşehirliler’in başındaydı. İİlk yarıda Edson Alvarez’e bire birde kurduğu üstünlük Meksikalı orta sahayı sinirlendirince çok erken sarı kart görmesine yol açtı. Harit, ikinci yarıda da Levent Mercan’ın gördüğü sarı kartı, hızlı hücuma çıkışıyla hazırladı. Alvarez’in ikili mücadele etkinliği azaldı, Levent ise oyundan çıkarıldı. Dolayısıyla Fenerbahçe’nin dengesini bozan kartlardı bunlar. Skriniar’ın golü Fenerbahçe’yi öne taşısa da Nuri Şahin’in, Bertuğ ve Brniç’le oyuna müdahalesi Başakşehir’e puanı getirdi.

07 Aralık 2025, Pazar 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Osimhen ve Sane resitali‘’

Osimhen ve Sane resitalişısına çıkana kadar oynadığı son 4 lig maçında sadece 1 kez kazanabilmişti. Dün gece Samsun karşısında ise ilk yarı Osimhen ve Sane’nin resitaliyle 2-0’ı yakalayan Okan Buruk ve futbolcularına karşı ikinci yarıda Thomas Reis’in hamleleri maçın kalitesini çok yükseltti. Öyle bir maçı sonu izledik ki; en son ne zaman böylesi bir 10 dakika izlemişizdir emin olamıyorum. Leroy Sane sezon başında bir bocalama dönemi yaşamış olsa da hali hazırda Galatasaray’ın en formda yıldızlarından biri haline geldi. Liverpool maçında oynamamak, Beşiktaş derbisinde yedek kalmak Sane’yi hayata döndürdü. Nagelsman’ın Alman Milli Takımı’na daveti de Sane’yi ateşleyen en önemli detay olsa gerek. Sane dün gece Samsunspor karşısında özellikle ilk yarıda resital sundu. Bu sezon ligin en iyi sol koridor performansına imza atan Tomasson ile Musaba’nın üzerine topla her gittiğinde tehlikeli pozisyon yarattı. Osimhen ile ikili oyunlarla Samsun’un sol tarafını felç ettiler. Bir gol attı, bir tane de Osimhen’e attırdı. Yaptığı asist harikuladeydi. Fizik kalitesi, tekniği, bitiriciliği ve oyun aklı Sane’ye harika bir kariyer hediye etti. Formda olduğunda sahip olduğu tüm kaliteyi sahaya yansıtabiliyor.

Peri masalı

Samsunspor ligde Antalyaspor’a kaybettikten sonra tam 14 resmi maçtır yenilmiyordu. Thomas Reis ile bir peri masalına yelken açmışlardı. Konferans Ligi liderliği, ligdeki seri Samsun halkını bu sezon için fazlasıyla umutlandırmaya yetiyor. İlk yarı Sane ve Osimhen’i durduramadılar belki ama ikinci yarıda Ntcham’ın girişiyle maçın momentumunu ele geçirmeyi başardılar. Emre Kılınç’ın hazırladığı iki golle maçı berabere de getirdiler. Osimhen’in röveşatasına rağmen de pes etmediler ve son saniyeye kadar yüklendiler. Kazımcan’ın eline çarpan topa penaltı çalınmayınca maçı kaybettiler ama saygıyı yine kazandılar.

06 Aralık 2025, Cumartesi 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Duran faktörü‘’

Son haftalardaki form durumuna bakıp üstüne bir de eksikleri düşününce Kadıköy’deki derbide rüzgarın Tedesco’nun arkasından esmesi bekleniyordu. Ama Okan Buruk Galatasaray kariyeri boyunca Fenerbahçe derbilerine hep iyi hazırlandı. Sakatlıklar sebebiyle kadro kurmakta zorlanan Okan Buruk, Sallai’nin de cezalı olduğu bir gecede Davinson Sanchez’i sağ beke çekip Lemina’yı stoper oynattı.

Bu tercih Fenerbahçe’nin sol koridoruna bir önlem içeriyordu. Sanchez, Kerem Aktürkoğlu’na fiziksel açıdan büyük üstünlük kurdu, Brown’un gelişlerine de baraj kurdu. Fenerbahçe kalecisi Ederson’un oyunu başlatırken sürekli yüksekten Kerem’e şişirmesi ve Sanchez’in topları alması Galatasaray için yeni atak başlangıçları anlamı taşıdı. Tedesco’nun bu tabloya seyirci kalması Sane’yi oyunun içine çekti. Leroy Sane, Sanchez’in kazandığı topları driplingle iç koridora çekip kendine geniş alanlar yaratırken Fenerbahçe’nin karşılama sorunları baş göstermeye başladı.

Kulübesi zayıftı

Okan Buruk, Tedesco’ya oranla sakat ve cezalılardan dolayı daha zayıf bir kulübeye sahipti. O yüzden ikinci yarıda oyuna müdahale etmekte çok zorlandı. Tedesco, Talisca, Duran, Fred kartlarını kullanırken Okan hoca kulübeye baktığında sağlıklı tek alternatifi genç stoper Arda’ydı. Nitekim hamleyi de İlkay-Arda değişikliğiyle yapabildi. Lemina merkeze, Arda stopere geçtiğinde takımının düşen enerjisini tazeleyebildi. Tedesco hamle üstüne hamle yaptıkça oyunun son bölümünde momentumu eline geçirdi. Fenerbahçe baskıyı artırdı ve Duran’ın kafa golü de dengeyi getirdi. Sanırım Tedesco bundan sonra hep, ‘Neden derbiye Duran değil de Nesyri ile başladın’ sorularına muhattap olacak.

02 Aralık 2025, Salı 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Hayata dönüş‘’

Sergen Yalçın, Fenerbahçe derbisinde Abraham’ı yedek bırakarak önemli bir karar almıştı. O gün kararının altını dolduran Bilal Toure ve Rafa Silva’nın performanslarıydı. Dün gece Fatih Karagümrük karşısında da Sergen hoca benzer bir tercih yaptı. Ne var ki Abraham’ın yerine santrfor oynayan Bilal Toure her ne kadar beklenti altında oynasa da Jota’nın oyuna hareket katması farkı oluşturdu. Bununla birlikte Orkun Kökçü’‘nün derbiden bu tarafa çektiği cezanın bitmesi Beşiktaş’ın oyununu pozitif etkiledi. Duran toplarda Orkun’un etkisi büyük. Dün kullanılan kornerler ve serbest vuruşlar genç kaptan sayesinde çok daha etkili oldu. Bazen futbolcuyu oynatarak kaybedersin, bazen yedek bırakarak kazanırsın. Abraham sezon başından bu yana bazı iyi performanslar sergilemiş olsa da Beşiktaş’ın yükünü taşıyabildiğini söylemek zor. Dün yedek kaldığına biraz tepkili görünse de forma adaleti açısından yedek kalması gerektiğini anlaması gerekiyor. Bilal Toure’nin santrforluğunun etkisi tartışılabilir ama onun boşalttığı bölgeyi Jota Silva’nın doldurması Beşiktaş’ın en büyük kazanımıydı.

Domine etti...

Beşiktaş Karagümrük’e karşı oyunun her bir dakikasını üstün oynadı. Rakibine tek bir isabetli şut şansı vermedi, 12’si isabetli tam 26 şut çekti, 40 kez rakip ceza sahasında topla buluştu. Özetle oyunu baştan sona domine etti. Sergen Yalçın’ın galibiyetten ziyade böyle görkemli bir oyuna ihtiyacı vardı. Beşiktaş’ın Rafa kriziyle boğuştuğu bir süreçte zirveden uzaklaşmaması gerekirdi. Bu krizi çözemediği gibi oyunu da geri gidiyorken böylesi bir futbol Sergen hocayı da Beşiktaş camiasını da motive etmeye yetebilir.

01 Aralık 2025, Pazartesi 06:59
YAZININ DEVAMI