Sosa, Burak Yılmaz, Kucka, Olcay, Yusuf Yazıcı... Trabzonspor’un orta alanı ve hücum hattı tek kelimeyle heyecan veriyor. Ancak ön tarafın iyi olması yeterli olmuyor. İş esas savunmada bitiyor. Oradaki kalite seviyesi, sonuçları belirliyor. Durica’nın sakatlığında dün Trabzonspor’un defans göbeğinde Mustafa Akbaş ile Uğur Demirok oynadı. Bu ikili, ilk yarıda takımın en zayıf halkasıydı. 6. dakikada yenilen golde de bu ikili adeta uyudu kaldı... Milinkovic’in getirdiği topa Skuletic vurdu, Onur güzel çıkarttı. Seken topu Ahmet İlhan boş ağlara yolladı: 0-1.

Savunmanın hediyesi!

Bu gol ister istemez tribünlerin havasını da, takımın iştahını da kaçırdı. Bordo-Mavililer ilk yarım saatlik bölümde birbirlerinden kopuk, ne yaptığını bilmeyen bir görüntü çizdi. 14’te Palitsevich, 19’da Manu net fırsatları kullansa, Gençlerbirliği belki de fişi çekecekti. Savunmanın bu dağınıklığı Trabzonspor’un ilk 30 dakikasına mal olurken, 30’da Uğur Demirok’un yarattığı tehlikeyle Fırtına uyandı. 42’de Bordo- Mavililer, rakibi 3’e 2 yakaladı. Burak Yılmaz, inanılmaz bir bencillik yapıp, Olcay’a pas vermeyerek net pozisyonu harcadı.

Abdülkadir fark yarattı

İlk yarıda Trabzonspor adına olumsuz ne varsa, ikinci devrede neredeyse hepsi ortadan kalktı. Ersun Yanal’ın soyunma odasında gerekeni söylediği çok açıktı! Stoper Uğur’u çıkartıp, yerine genç Abdülkadir Ömür’ü kanata koyan Yanal, ‘büyük hoca’ kavramının farklı bir şey olduğunu ispatladı. O Abdülkadir, tribünlerin de desteğiyle takımı hareketlendirdi, 53’te onun pasında Olcay Şahan skoru eşitledi: 1-1. 67’de Olcay’ın vuruşunda Yusuf dokundu, kaleci Hopf güçlükle çıkarttı. 74’te Sosa’nın ortasında Kucka’nın kafası dışarı çıkarken, Ersun hocanın Rodallega hamlesi de sonuç verdi.

İşte Rodallega klası...

82’de oyuna giren Kolombiyalı, 2 dakika sonra Yusuf Yazıcı’nın asistinde usta işi bir vuruşla topu filelere gönderdi: 2-1. 90’da son sözü Onazi söyledi. Okay’ın pasında savunmanın arkasına sarkan başarılı oyuncu, zor da olsa golü attı: 3-1. Ligdeki son iki maçını kazanamayan Bordo-Mavililer, milli aranın ardından ‘buradayım’ demek adına önemli bir maçı kazanırken, 90 dakikanın kahramanı kesinlikle Ersun Yanal’dı. Çok doğru değişiklikler yapan ve oyuna soktuğu 3 futbolcudan da skor katkısı alan Ersun hoca, galibiyette başrol oynadı.

Gençlerbirliği; Aydın, Khalili, Serdar Gürler ve kaleci Hopf’tan yoksun geldi Bursa’ya, aslında işin orada bitmesi gerekirdi geçen hafta. Yani Trabzon’un Olcay, Onur ve Okay gibi eksikleri avantaj gösterilmesin hiç Timsah adına. Adnan Örnek’in bırakıp kaçması yanlıştı ama söylediği söz doğru: Bu takıma bir şok lazım. Eğer Batalla bu şoku verebilirse arkadaşlarına, Bursa’nın kazanmak için artıları çok fazla. Aksi takdirde kariyerlerine kara bir leke sürecekler; şampiyonu düşüren her fert olarak. Yani sadece takım için değil kendi kariyerleri için de oynayacak futbolcular. Sezon boyunca sakatlık kabusu yaşayan takımda sezonu kapatan Serdar ve Furkan dışında eksik olmaması da ayrı bir şans, tabi bunu değerlendirebilirlerse.

Başakşehir mucizesi oluşurken, sezon genelinde rakibin topla oynamasına izin veren, kapılan toplarla ani hücumu içeren oyun planını izledik sıkça. Özellikle duran toplar dahil kenar ortalarındaki ustalıkları Abdullah Avcı’nın ekibini ‘özel’ statüsüne soktu. Ancak Gençlerbirliği karşısında, ligin finali yaklaştıkça şiddetini artıran stres ve bir an önce sonuca ulaşma arzusundan olmalı ki, tam tersi bir tabloya tanıklık ettik.

Topa daha çok sahip olup oyunu tamamen rakip yarı alana yığmaya çalışan Başakşehir, ani ataklarla sonuç arayan Gençlerbirliği. Ümit Özat’ın planı ilk yarıda mükemmel işledi. Kaleci Hopf’un derslik asisti ve Rantie’nin jeneriklik golü dışında o bölümün en önemli ikinci pozisyonu da konuk ekipten geldi; ‘gönüllerdeki cezası halen bitmeyen’ kaleci Volkan, ikincisinde Rantie’ye izin vermedi.

Mossoro fitili ateşledi

Abdullah Avcı, ikinci yarıda bildiğimiz taktiğe geçti. Rakibin topla oynamasına müsade ederken, Mustafa Pektemek hamlesiyle birlikte işler değişti. Mossoro’nun kişisel çabasıyla gelen beraberlik golünün ardından özgüveni artan Turuncu- Lacivertliler, müthiş bir baskı kurdu. 66. dakikada Başakşehir aradığı ikinci golü buldu: 2-1. Mustafa Pektemek karambolde önüne düşen topu net vuruşla ağlara gönderirken, son bölümlerde Abdullah Avcı’nın ekibi oyunu soğuttu. 90 dakika sonunda Başakşehir üzerindeki tüm stresi Beşiktaş’a gönderirken, maç fazlasıyla liderlik koltuğuna oturdu.

Çok kötü başladıkları sezonda mucizeyi gerçekleştirmek için Gaziantepspor’un dün kazanması şarttı. Ancak ilk dakikadan son düdüğe kadar onlardan daha istekli ve daha etkili bir Alanyaspor vardı. Maçın başında dengeli bir oyun ortaya koyan konuk ekipte, 22. dakikada son haftaların yıldızı Vagner Love sahneye çıktı. Efecan’ın güzel pasında tecrübeli yıldız, klasına yakışır bir son vuruşla ağları havalandırdı, 2017’deki 11. lig maçında 11. golünü attı: 0-1. 26’da Gaziantep’te Marcinho kaleyi yokladı, 34’te Emre Akbaba’nın şutu az farkla direğin dibinden auta çıktı. 43’te ise Ghilas ilk yarının son cılız tehlikesini yarattı ve topu dışarı attı.

Alanya fırtınası

İkinci yarıya Alanyaspor müthiş bir giriş yaptı. 48’de Fernandes karşı karşıya pozisyonda zoru başardı, atamadı. 53’te Emre Akbaba ile konuk takım bir fırsatı daha harcadı. 68’de Fernandes bu kez affetmeyip, farkı ikiye çıkarttı... Başarılı forvet Antepli iki oyuncudan çok iyi sıyrıldıktan sonra müthiş bir plaseyle fileleri sarstı: 0-2. 71’de Emre Akbaba’nın akıl dolu pasında Candeias kaleci Victor’u avladı: 0-3.

Oyunuyla fark yarattı

Gaziantepspor 10-15 dakikalık süre boyunca üst üste yediği gollerin etkisinden kurtulamazken, bu anlarda Alanyaspor adeta tarihi farkı kaçırdı, oynadığı oyunla da neden küme düşme potasında olmadığını kanıtladı! Maçın sonlarında ise ev sahibi kıpırdandı ama bu hareketlilik sadece heyecanı artırdı. 87’de Pedro kafayla fileleri havalandırırken, uzatmalarda Ghilas penaltıdan golünü attı: 2-3. Alanyaspor fazla rahatlamanın faturasını yediği iki golle öderken, yine de kazanmayı başardı. Güney ekibi 34 puana yükselip alt tarafla bağını tamamen kopartırken, Gaziantep için ise çanlar çalıyor. 22 puanda kalan Antep, erteleme maçında da Gençlerbirliği'ni yenemezse bundan sonra küme düşme hattından çıkması neredeyse imkansız.

Kümede kalma savaşı veren Kayseri ile Gaziantepspor’un maçının zevkli geçeceğini herkes düşünüyordu ancak kimse 7 gol beklemiyordu. Kadir Has Stadı’nda müthiş bir kapışma yaşandı, her iki kalede üst üste tehlikeli pozisyon vardı.

İzlemeyenler için mücadelenin ne kadar heyecanlı geçtiğini anlatacak belki de en dikkat çekici detay; 90 dakika boyunca her iki takımın toplamda tam 63 orta yapmasıydı. Maça dönünce, gol perdesini Kayserispor açtı. 4. dakikada Antep defansının hatasını iyi değerlendiren Umut Bulut ağları havalandırdı: 1-0. 10’da İlhan’ın güzel asistinde Ghilas skoru eşitledi: 1-1. 27’de Hakan Aslantaş ceza sahasında Sefa’nın temasıyla kendini kolay yere bıraktı, hakem Hüseyin Göçek penaltı çaldı! Atışı kullan yeni milli Deniz Türüç fileleri sarstı: 2-1. 37’de Welliton karşı karşıya kaçırırken, 44’te günün en iyilerinden İlhan Park, Ahamada’nın hatalı çıkışında Barış’ın ortasını golle sonuçlandırdı: 2-2. İlk yarının uzatmalarında yine her iki takım net fırsatları harcadı.

Ghilas’tan süper bir gol

İlk yarı boyunca kolay geçilen orta sahalar, ikinci devrede tamamen düştü... 49’da Ben Hatira, şık bir topuk pasıyla meşin yuvarlağı Ghilas’a aktardı, o da kalecinin bacak arasında golünü attı: 2-3. O Ghilas durmadı, 54’te kendisinin 3., takımının 4. golünü ağlara yolladı. Üstelik 40 metre top sürdükten sonra usta işi bir vuruşla bunu başardı: 2-4. 66’da Kayseri’nin en tehlikeli ismi Deniz Türüç farkı bire indirirken, geldiği günden beri inanılmaz kurtarışlara imza atan kaleci Vitor’un yaptığı hata inanılmazdı: 3-4. Son 25 dakikalık bölümde ise Kayserispor yüklendi, Gaziantep kapandı ve Bülent Uygun’un takımı, ikinci yarının en formda takımlarından birini yenerek hem moral hem de 3 puan kazandı.

Veda maçı veya kırılma maçı... Trabzonspor’un iyi oynaması için ne yazık ki karşılaşmaları bu tip tabirlerle özetlemek yeterli olmuyor. Çünkü oyuncular bir türlü beklenen reaksiyonu
gösteremiyor. Bordo-Mavili futbolcular her maça güvensiz şekilde başlıyor. Durum böyle olunca da ilk golü genelde Trabzonspor yiyor. Dün akşam da öyle oldu. Beklenen senaryo gerçekleşti. Henüz 8. dakikada Antalya’nın ilk yarattığı tehlikede Motta ortayı açtı, Celutska kafayı vurdu, devamında savunma uyurken, Chico topu ağlarla buluşturdu: 0-1.

N’Doye zoru yaptı

Golden sonraki 20 dakikalık bölümde gereksiz bir travma yaşayan Bordo- Mavililer, 33’te Mehmet Ekici ile kaleyi yokladı. 1 dakika sonra Okay’ın pasında ceza sahasına hızlı giren N’Doye
vuruşunu yaptı, kaleci Ferhat çıkarttı. 45’te Yusuf’un ortasında Okay’ın kafasını Ferhat çıkartırken, 45+3’te N’Doye zor olanı yaptı. Senegalli futbolcu, Durica’nın uzun pasını çok iyi
kontrol etti ancak şutu bir o kadar etkisizdi. Trabzonspor’un forveti karşı karşıya pozisyonda ‘gol atamama’ hastalığını tekrarlarken, devreye Antalyaspor 1-0 önde girdi.

İştah var ama...

İkinci yarıda beklediğimiz gibi Trabzonspor adına baskı, iştah ve gol bulma arzusu daha fazlaydı. Ancak geçen her dakika tribünlerin homurdanmasını sağladı. 49’daki tartışılan penaltıyı Onur kurtarmasa, Avni Aker’deki veda maçı belki de tribün cezasını getirecekti. Diego’nun penaltısına Onur’un gol izni vermemesiyle gol için tekrar enerji toplayan Trabzonspor, sonraki bölümlerde sağ-soldan, duran toptan, karambolden kısacası sahanın her bölgesinden tehlike yarattı. Ancak o son bitirici vuruş bir türlü gelmedi. Yerli futbolcular başta olmak üzere Trabzonsporlu isimler rakiple uğraşacaklarına, bu gol sorununa çare arasa hiç şüphesiz ki her şey kendileri adına çok daha farklı olacak.

Maç öncesinde ne düşündüysek, Karabük’te hepsi gerçekleşti... İki takım da net bir şekilde galibiyet için sahaya çıktı, orta alanlar çabuk geçildi, özellikle ilk yarıda üst üste tehlikeli pozisyonlar yaşandı. Ancak bu heyecan fırtınasına rağmen bir türlü fileler havalanmadı, futbolcuların kimi zaman şanssızlığı kimin zaman ise beceriksizliği ön plandaydı. 8. dakikada Batalla’nın şutunda top kaleci Ahmet Şahin’de kaldı. 20’de Merter’in vuruşunda top üstten dışarı gitti. 25’te Poko çizgiyi müthiş indi, pasında Lazarevic’in şutunu çekti. Savunma araya girip mutlak golü önledi. 34 ve 35. dakikalarda ev sahibi iki net fırsatı daha kaçırırken, devreye golsüz girildi.

Hamle var, sonuç yok

İkinci yarıya Tudor, Traore’yi alarak başladı. Hamza hoca ise önce Bilal Kısa, sonra Sercan Yıldırım hamlesini yaptı. Bu değişiklikler iki takıma da olumlu şekilde etki ederken, skor bazında ise her şey aynı gitti! Forvetler Yatabare ve Deniz Yılmaz topu bir türlü üç direk arasından geçiremezken, Karabük’te Lazarevic, Bursa’da Del Valle’nin çabaları da yeterli olmadı. Sonuç olarak belki iki takım da kaybetmedi, ancak futbolseverler böylesine kaliteli oyuncuların gol vuruşlarından noksan bir 90 dakika izledi. Hamza Hamzaoğlu ise Galatasaray’ın yenildiği haftada, eski takımını puan cetvelinde geride bırakma fırsatını geri tepti.

Bursaspor, Alanya’da sürpriz bir 11’le sahadaydı. Sakat Batalla’nın yokluğunda Hamza hoca Necid ve Sercan’ı kadro dışı bırakarak şaşırttı. Bu sezon ilk kez bir arada oynayan bir kadroyla maça başladı. Durum böyle olunca ilk yarıda Alanya oynadı, Bursa baktı! Pozisyon açısından denk bir ilk yarı olmasına rağmen oyun bazında rakibinin çok üzerinde olan Alanyaspor, ikinci yarıda aynı tempoyu yapamadı. Bunda en büyük etken Hamza hocanın yanlışlarında ısrarcı olmamasıydı.

Önce Del Valle sonra John ve Jorquera’nın girmesiyle kendine gelen Yeşil-Beyazlılar’da Kubilay 58’de direğe takıldı. Bu pozisyondan 2 dakika önce ise golsüz forvet Vagner Love yine ağları havalandıramayan isimdi.

80’den sonra patlıyor!

60’ta Emre Akbaba, 79’da Ba ile kaleyi yoklayan Alanyaspor, son 10 dakikada ise adeta dağıldı. Del Valle’nin şutunda kaleci Zlamal sektirdi, Omeruo ıska geçti, Jorquera topu ağlara gönderdi: 0-1. Bu golle morali dibe vuran Alanya, 3 dakika sonra ikiyi yedi. Deniz’in topuk pasında Alanya savunması yine izlerken, Jorquera bir kez daha sahneye çıktı: 0-2. Bursa, önce Harun’un kurtarışları ve rakibin hatalarıyla maçı kazandı. Timsah, bu sezon Adana ve Kayseri maçlarının ardından Alanyaspor’u da 80’den sonra attığı gollerle yıkarken, 8 haftada 16 puana ulaşarak tarihindeki en iyi lig başlangıçlarından birini yaptı.