‘’Şampiyonluk şifresi bu maçta saklı‘’
Trabzonspor İstanbul’a liderin takipçisi sıfatıyla geliyor. Hesap dışı puan kayıplarıyla düştüğü ikinci sıranın ligin bitimine 5 maç kala keyifleri kaçırdığı ortada. Ancak rakibinin de pekala puan kaybedebileceğini gördükten sonra kalan tüm maçları kazanmanın şampiyonluk için yetebileceği görüşü de hakim... Galatasaray takımının eksik mazeretine sığınmaksızın, geçen hafta sahada Başakşehir’e kurduğu oyun üstünlüğü hafızalarda taze. Hal böyle olunca eksiklerden bağımsız bir büyük maçın daha bu akşam oynanacağını görmek ve söylemek mümkün.
Eksiklerin dönmesi moral
Saha avantajını çok iyi kullanan Galatasaray takımının bundan taraftarsızlık nedeniyle mahrum olması Trabzonspor’un avantaj hanesine yazılacak notlardan. Ayrıca kadrosunda çok çok önemli sakatları olsa dahi yine de gol bulabilen 0-0’ı doğru oynayan bir Trabzonspor var. Sosa dönmüşken üzerine bir de Nwakaeme ve Ekuban’ın da dönüyor olması moralleri artıran en önemli unsur. Trabzonspor Galatasaray rekabeti hep keyifli, hep açık, hep bol pozisyonlu maçlar ortaya çıkardı. Mutlak kazanmak derdinde iki takımın olması da akşamki oyunun kalitesini artırabilir...
Pas trafiğini bozmak
Trabzonspor rakibinin pas trafiğini bozmayı gözüne kestirmiş olabilir. Gol atan ama mutlaka gol de yiyen Trabzonspor’un yine istediği golü, golleri bulacağını düşünüyorum. Sorun devam edecek mi bu merak konusu... Öne geçtikten sonra ne olacak? Rakibi, kalesine etkili hücum organizasyonları ile yaklaşırken nasıl bir mukavemetle karşılaşacak? Bakalım derslere çalışılmış mı? Öyle bir ders ki, adeta şampiyonluğun da şifresini çözmekle neticeli....
‘’Klasik Trabzonspor...‘’
Birbirinin benzeri o kadar çok maçı oldu ki sayısı belli değil. Öne geçiyor, yakalanıyor. Yakalanıyor yine öne geçebiliyor zaman bulabilirse. Bulamazsa da geçen hafta olduğu gibi puan kaybedebiliyor... Sakatların bu kadar yoğun yaşandığı dönemde kadro kurmakta zorlanan bir Trabzonspor izlediğimizi de söylememiz lazım. Maç anında da sakatlıklar eklenince işler daha da zorlaşıyor dün gece olduğu gibi... Bir tarafta küme düşme derdi diğer tarafta şampiyonluk iddiası olunca sahada inanılmaz bir mücadele olduğunu, bol kartların çıktığını, hakemin de kontrolü daha maç başında (6. dakika) kaybettiğini belirtmemiz gerekiyor...
Gecenin sorusu
Öne geçtiği maçlarda Trabzonspor neden bir strateji geliştirmekte bu kadar zorlanıyor?
Maçın starı
Pazdan, Rodrigues ve Kulusic takımı adına öne çıkarken, Trabzonspor’da Sörloth ve Abdülkadir Ömür takımı adına etkiliydi denilebilir.
Maçın olayı
Trabzonspor’un son düzlükte bu kadar eksikleri olmasına rağmen kalan 5 maçta şampiyonluk iddiası en az rakipleri kadar varken, kendi içinde büyük telaş yaşaması, kaybetme psikolojisine girmesi travmatik bir durum...Maçın olayı olmasa da başlı başına irdelenmesi gereken bir olay olduğunu düşünüyorum!
Kısa mesaj
Trabzonspor büyük eksikleri olmasına rağmen öne geçip maçı kazanacak işler yapamadığı sürece bu sonuçlar olacak. Hikayenin sonunu görmek lazım. Belki bu bir puan bir anlam ifade edecek... Ancak bu kadar kolay puanlar bırakmak olacak iş değil süreçte...
‘’Yeniden fırtına zamanı‘’
Son saniye golüyle Alanya’da kaybedilen 2 puan ve liderlik Trabzonspor’da moralleri bozmuştu. Akabinde; Trabzonspor camiasında bir kesimin adeta şampiyonluk kaçtı havasına girmesi dikkatli gözlerden kaçmadı... Bu olumsuz havaya aslında çok daha önce girenlerin de olduğunu gözlemledik. Başakşehir’in Ankaragücü galibiyeti sonrası şampiyonluk gitti havasına girenlerle birlikte bu sayının azımsanmayacak kadar yüksek olması; yarışta moral gücünüzü görme, test etme anlamında dikkat edilmesi gereken bir konu. Hal böyle olmasına rağmen. Başkan Ağaoğlu, yönetim kurulu, teknik ekip ve futbolcularda bu havanın olmaması, tam aksine ‘inanmışlık’ mesajı ve görüntüleri verilmesi, bugünkü maça elbette sirayet edecek gibi gözüküyor.
Keyifli ama stresli...
Teknik adam değişimi sonrası takımların farklı motivasyon ve performans üretme halleri Ankaragücü’nde ne kadar etkili olacak bu akşam göreceğiz. Düşme mücadelesi ile şampiyonluk mücadelesinin harman edildiği keyifli, stresi yüksek bir karşılaşma olacağı ortada.
Ön plana kim çıkar?
Sosa’nın dönüyor olması, onun sahada olması fikri bile tüm camia gibi oyuncu grubunda da bir motivasyon sebebi. Onun dönüşü, Abdülkadir Ömür’ün pas trafiğinde eski görüntülerini vermesi anlamı taşıyor. Abdülkadir’in kalan maçlara damga vuracağını düşünüyorum.
Kısa mesaj
Geçmiş dönem yaşanmışlıkların da etkisiyle Trabzonspor’da artık bir travmaya dönüşmüş ‘kaybetme psikolojisi’ söz konusu... Ancak bu konuda yaşanmışlıkları bir ‘deneyim’ olarak kabul edip daha güçlü duran kenar ve saha içi aktörleri var Trabzonspor’un. Şampiyonluğa inanmış büyük bir kesime gölge etmemek, motivasyonu düşüklerin önemli görevi olabilir takımlarına!
‘’Bundan sonrası yargının takibinde‘’
Türk futbolunda dönem dönem çok önemli 'eşik' konular oldu. Bu da onlardan biri olarak kayıtlara geçiyor. İddialar ve iddiaların gerçeklik durumu elbette yargının konusu olarak karşımızda. Özetle bundan sonrası yargının konusu. Bekleyelim görelim...
Kırılma yaşanmamalı
Burada son 6 maçlık periyotta Trabzonspor’un durumu ne olacak sorusu önemli. Bu konuların dışında kalıp, liderden 2 puan geride olup; saha içinde nasıl bir reaksiyonu olacak Trabzonspor’un? Yönetim ve teknik ekibin bu anlamda işi ve sorumluluğu büyük... Kaybedilenin sadece liderlik olduğu dönemde kırılma yaşanmaması gerekiyor.
Şampiyonluğun şifresi...
Saha içinde ve saha dışında camia bilinciyle büyük bir senkronizasyonun şart olduğu geçmiş şampiyonluk dönemlerinin şifresi adeta. Şampiyonluk yarışlarında liderin avantajı bazen sadece puan olaraktır. Trabzonspor yeter ki lideri takipten vazgeçmesin. Diğer konuların takibi yargının ve yönetimlerin konusu...
‘’Telafisiz dakikalarda yenen goller!‘’
Kendi oyunu oynamak diye bir ifade var... Birçok maçını aynı şekilde oynayan tanımlar için kullanılıyor. Ligimizde Trabzonspor, “Kendi oyununu oynayan” nadir takımlardan biri. Özellikle öne geçiyorsa skoru korumada zorluk çekiyor, mutlak gol yiyor. Gol yediğinde mutlaka reaksiyon veriyor ve yine ekonomi moduna alıyor kendini. Atan, yiyen bir takım olması özelliğiyle her maçı ayrı bünyelere farklı reaksiyonlar verdiriyor adeta! Dün gece tüm eksiklerine rağmen ihtiyacı kadar oynadı Trabzonspor. İki kez öne geçtiği karşılaşmada kalesinde üstelik her iki devre sonunda telafisiz dakikalarda gol yedi ve 2 puan bırakmış oldu.
Gecenin sorusu
Trabzonspor’un liderin 2 puan gerisinde kalması oyuncuları ve camiayı nasıl etkileyeceği merak konusu...
Maçın starı
Özellikle ikinci yarıdaki oyunuyla Erce takımı adına maça damga vururken, Alanyaspor’da da Bakasetas takımına altın değerinde puanı kazandıran isim oldu.
Maçın olayı
Trabzonspor’un geride kalma psikolojisini başarıyla yönetmesi için geçmişte yaptığı birçok hatalı yöntemden uzak durması gerekiyor. Lig baktığınız yere göre uzun ya da kısa olabilir...
Kısa mesaj
Trabzonspor camiasının kalan haftalarda maç kaybetmeden devam etmesi gerekiyor. Bunu kendi emeklerinin karşılığını alma adına yapmaları gerekiyor. Zira bu ligde, bu koşullarda her türlü sonuç beklemek, kazanarak beklemek önemli... Sakatlıklar ligin seyrini her hafta değiştirebilir...
‘’Kupadan önce ligde final!‘’
Türkiye Kupası’nda adını finale yazdıran Trabzonspor ile Alanya, saat 21.00’de ligde karşı karşıya geliyor. Önce Göztepe, ardından Fenerbahçe maçlarında zafere uzanan Fırtına, Akdeniz deplasmanında da kazanıp, liderliği Başakşehir’den geri almak istiyor.
Malumunuz, Trabzonspor ‘en hazır takım’ görüntüsüyle başladı yeni döneme... Bu iddialı durumu da taraflı tarafsız herkesin dikkatlerinden kaçmadı. Göztepe maçı özelinde yaşanan saha içi durumlar nedeniyle de alınan galibiyetin anlamı büyük oldu. Sahada eksik kalmalarına rağmen asla pes etmeyen oyuncu grubu; adeta inanmışlıklarını haykırır gibiydiler. Pandemi öncesi üst üste iki endişe duyulan deplasmanlarından ilkiydi Göztepe maçı. Haliyle ‘nasıl başlarsa öyle biter’ düşüncesinin de ne şekil karşılık bulacağı ligin devamında motivasyon için önemliydi. Arada oynanan kupa ve özelinde ezeli rekabetin de güçlendirdiği karşılaşmadan final vizesiyle çıkış, moralleri daha da yükselten unsurlardı Trabzonspor adına.
Yine çok zor geçecek
Şimdi pandemi öncesinde olduğu gibi o iki deplasmanın ikincisine geldi sıra... Alanya takımı çok formda, iyi kadro, iyi kenar yönetimiyle ligde ve kupada hedeflerine dolu dizgin koşuyorlar. Kupada fiyakalı bir galibiyetle final oynamaya hak kazandılar. Trabzonspor ile Alanyaspor maçları büyük mücadelelere sahne olduğu gibi yine aynısını bekliyoruz. Alanyaspor nispeten rahat, belki yorgun gözükecek... Trabzonspor ise liderlik koltuğunu geri almak ve yürüyüşüne devam etmek isteyecek. Bu aşamadan sonra eksik, sakat, iyi, kötü futbol olmayacak. Sonuç odaklı oyuna hazırlıklı olalım...
Kısa mesaj
Trabzonspor iki maç oynadı ve iki maçta da hakem kararları maçların önüne geçti. Özellikle VAR uygulamaları, VAR hakemlerinin yetersizliklerini işaret etti. Müdahil olmamaları gerekirken müdahil olmaları, olmaları gerekirken de olmamaları soru işaretlerini artıran unsurlar oldu. Güvenler yine yeniden zedelendi. Telafisi olmayan hataları bırakın oyuncular yapsın, siz değil.
Ön plana kim çıkar?
Sörloth, Ekuban ön tarafta yükü taşımaya devam eder... Lakin Abdülkadir Ömür’ün artık sahne alacağı günler geldi diye düşünüyorum.
‘’Mutlu oyuncuların kenti Trabzon‘’
Kulüplerin yaptıkları işten para kazanması önemli fakat unutulmuş bir durum. Öyle unutulmuş, unutturulmuş bir durum ki; birkaç jenerasyon ‘yönetici paralı olur’ zannıyla büyüdü adeta... Çoğuyla uzlaşamama nedenimiz de öyle biliyor olmaları nedeniyle oldu! Buna adeta sloganlaştırılan ‘yarışan takım, büyük takım hazır oyuncu alır’ sözüyle de omuz verilince; kulüplerimiz bu duruma geldi. Oysa üretici ihtiyacı olanı önce kendi kullanıp aynı zamanda ürettiğinden de para kazanıp, üretiminin selameti için yatırımlar yapacağına, borçlandı durdu. Sistem de pandemiyle birleşince tamamen durmuş oldu. Trabzonspor da daha önce o hengame içinde modaya uyup türlü hatalı işlerle anıldı hatırlayın.
Bunun sonu başarı
Bugün gelinen noktada ise üreten, ucuza oyuncu bulan, alan, doğru fiyata satan, şampiyonluğa oynayan, finale adını yazdıran bir takım ortaya çıktı. Adeta cazibe merkezi oldu şehir ve Trabzonspor. Şimdi gelecek vadeden oyuncuların aileleri, yetiştiricileri, kulüp yetkililerinin ‘orada kıymeti bilinir’ diye önerilen kulüp olundu. Bu modelin sonu finaller, kupalar özetle başarı olarak görülüyor herkes tarafından. Mutlu oyuncuların kenti Trabzon algısı bir kere yerleşti. Gerisi gelir.
‘’Fırtına hedefe odaklanmış‘’
Trabzonspor Kadıköy’de de beklendiği gibi gol(ler) bulacaktı. Öyle de oldu. Trabzonspor ilk maçı kazanmanın avantajını, kazanırken kalesinde gördüğü tek golün dezavantajını kritik ederek sahaya çıkmıştı. Hüseyin Çimşir oyunundan asla ödün vermeyen kenar yönetimiyle takımının adını finale yazdırmasını bildi. Ezeli rakibini Kadıköy’de de yenerek finale adını yazdıran Trabzonspor takımı her türlü eksik, sakata rağmen hedeflerine nasıl kilitlendiğini de göstermiş oldu... 3 ay önce Trabzon’da atılan bir golü avantaja çevireceğini düşünen Fenerbahçe takımı, erken gol bulma düşüncesiyle Trabzonsporlu oyuncuların arka tarafta geniş alan bulmasına sebep oldu denilebilir. Trabzonspor takımı sisteminin en kilit isimleri olmadan, kim oynarsa oynasın hedeflerine odaklanmışlığını göstermiş oldu...
Gecenin sorusu
Saha içinde oyuncuların büyük mücadelesine hakemlerin ve özellikle de VAR hakemlerinin hazır olmamasına çözüm üretilecek mi?
Maçın starı
İki gol attığı için Sörloth dersek Ekuban’a haksızlık etmiş oluruz. Abdulkadir Parmak’a da...
Maçın olayı
Emre Belözoğlu’nun kenarda iki sarıdan kırmızı kart görmesi.
Kısa mesaj
İnanmış oyuncu grubu, kenar Yönetimi için sakatlık ve cezaların bir yere kadar önem arz ediyor olması. Trabzonspor her iki kupayı kazanmayı da kafasına koymuş.