‘’Alkışlar Akhisar'a‘’
Son lig şampiyonu Galatasaray ve Türkiye Kupası’nı müzesine götüren Akhisarspor; Süper Kupa finalinde karşı karşıya geldi. Konya’da oynanan maça iki takım da beklenen on birleri ile çıktı.
Savunma çözüldü
Mücadeleye ileride oynayarak başlayan Galatasaray, savunmasını da önde kurdu. Akhisar ise rakip savunmanın arasına attığı uzun toplarla atak aradı. 5. dakikada Manu orta alanda topu kaptı, pozisyonu taşıdı ve Barbosa’ya oynadı. Barbosa’nın direkten dönen topunu Seleznov tamamladı: 0-1. Bu golde Galatasaray savunmasında Maicon ve Serdar’ın bireysel hataları da etkili oldu. Sarı- Kırmızılılar daha fazla risk alıp, tüm oyunu rakip yarı alanda oynamaya çalıştı. Akhisar ise Manu ile sol kanadı etkili kullandı. Fatih Terim’in takımında Feghouli ve Belhanda ne hücuma ne de savunmaya katkı veremedi. 42’de Seleznov ceza sahasında vurdu, top yan direkten döndü. Akhisar soyunma odasına 1-0 önde gitti.
Baskı golü getirdi
Galatasaray ikinci yarıya daha iyi başladı. Belhanda-Eren değişikliği ile oyunu tamamen Akhisar yarı alanına yıkan Aslan, savunmada da risk aldı. Rodrigues ve Feghouli biraz kıpırdanınca, Akhisar savunması hayli zorlandı. Fakat, son hamleleri iyi yapamadılar. Bu baskı 79’da gole dönüştü. Nagatomo ceza sahasındaki Eren’e oynadı. Eren bitirici bir vuruşla topu ağlara gönderdi: 1-1. Sarı-Kırmızılılar golden sonra da baskısını sürdürdü ancak, 90 dakika 1-1’lik eşitlikle sona erdi.
Gomis yine kaçırdı
İlk uzatmada Galatasaray etkili olan taraftı. Bu bölümde Yunus’la gole çok yaklaşsa da sonuç alamadı. İkinci uzatmada ise iki ekip de risk almadı, tempoyu düşürdüler. 120 dakika 1-1 bitince, penaltı atışlarına geçildi. Seri penaltılarda son atışı kullanan Gomis’in vuruşunu Fatih kurtardı ve Akhisarspor 5-4’lük sonuçla kupayı kazanan taraf oldu.Son lig şampiyonu Galatasaray ve Türkiye Kupası’nı müzesine götüren Akhisarspor; Süper Kupa finalinde karşı karşıya geldi. Konya’da oynanan maça iki takım da beklenen on birleri ile çıktı.
‘’Transfer yoksa hayal kurulmasın!‘’
Ortaya çıkan tablo çok net. Transfer yapılmadan kimse geçen sezonki başarıyı beklemesin. Hele ki Şampiyonlar Ligi için hayal bile kurmasın. Savunmaya, orta alana ve forvete çok kaliteli isimler alınmalı.
Sezon başı hazırlık kampını AEK maçıyla tamamlayan Galatasaray’ın yeni sezon için hazır olmadığını söylemek gerekir. Aslında kampa katılan oyuncular çoğunlukla fizik ve mental olarak sınıfı geçse de birçok bölgeye acil transfer gerekiyor.
Üç kulvarda mücadele edecek olan Sarı-Kırmızılı takımın kadro derinliği son derece yetersiz. Geçtiğimiz sezon da yetersiz kadroyla şampiyon olunması kimseyi kandırmasın. Bu şampiyonluğun Fatih Terim’in gelişi ve taraftarın maddi manevi desteği ile geldiği çok açık. Fakat bu çok ekstra bir durum ve bir daha gerçekleşmesi de çok zor. Hele ki Şampiyonlar Ligi gibi bir kulvarda yarışacaksanız futbolun gereklerini yapmanız gerekir.
Fatih Terim’in çabası da yetmez
Gençlerin iyi performansı, Terim’in her oyuncudan her bölgede yararlanma çabası yetmez. Mecburiyetten de olsa Nagatomo’nun sağ bek, Selçuk’un 6 numara, Donk’un stoper, Muğdat’ın hem kanat hem 10 numara hem de forvet oynaması, hatta ve hatta Ahmet’in sağ bek oynaması 3 kulvarda da hüsranla sonuçlanır.
Savunma Maicon’la sıkıntı yaşar
Galatasaray’a bölge bölge bakacak olursak savunması hem yetersiz oyunculardan oluşuyor hem de bu bölgedeki oyuncu sayısı az. Maicon ile defansın göbeği özellikle Şampiyonlar Ligi’nde çok ciddi sıkıntı yaşar. Serdar’ın olası bir sakatlığında Ahmet yetersiz kalacaktır. Donk’un stopere gelmesi ise orta alanın işleyişini bozuyor. Bu bölgeye mutlaka oyunu çok iyi kurabilen ve tekniği yüksek bir isim alınmalı.
Gerçek bir ‘8 numara’ gerekiyor
Orta sahanın göbeği ise bir türlü olmadı ve olmayacak gibi. Fernando savunmayı toparlamaktan bir türlü ileri çıkamıyor. Gerçek bir 8 numara alınmazsa çok ciddi problemler yaşanacaktır. Selçuk’un artık 60-65 dakikalık gücü var. Belhanda ve özellikle Feghouli sorumluluk almama konusunda ısrarlı. Mücadele etme özelliği olmayan, rakibe baskı uygulamayan orta alan, savunmayı da zor durumda bırakıyor.
Gomis’le problemler çözülmeli
Forvette ise Gomis sorunu bir türlü çözülemedi. Mutsuz ve keyifsiz. Yönetimin yıldız oyuncu ile bir yol haritası belirleme konusunda daha fazla geç kalmaması gerekiyor. Gomis ile tamam ya da devam denmeli ve bu sorun daha fazla uzamamalı. Eğer tamam deniyorsa da Eren ve Muğdat bu yükü kaldırmaz.
Başkan ve yönetim bu yüzden var
Ortaya çıkan tablo çok net. Transfer yapılmadan kimse geçen sezonki başarıyı beklemesin. Hele ki Şampiyonlar Ligi için hayal bile kurmasın. Savunmaya, orta alana ve forvete çok kaliteli isimler alınmalı. Bunun için de maliyeti ile takıma katkısı arasında uçurum olan isimlerle yolları ayırmak şart. Bu da yönetimin işi. Sonuçta başkan ve yönetimler bu yüzden göreve talip oluyor.
‘’Aslan keyifsiz!‘’
Son hazırlık maçını Atina'da oynayan Galatasaray öne geçtiği mücadeleden mağlup ayrıldı. Sarı-Kırmızılıları'ın iki golünü atan Maicon ile partneri Serdar Aziz'in savunmadaki hataları Yunanistan şampiyonu AEK karşısında yenilgiyi getirdi. Cim Bom 5 gün sonra oynayacağı Süper Kupa'daki Akhisar karşılaşması öncesi iyi sinyaller vermedi
Maçın ilk bölümü orta alan mücadelesi olarak geçerken Galatasaray topla daha fazla oynayan taraftı. Sarı-kırmızılılar Rodrigues’in kanadından etkili geldi. AEK ise savunmanın arasına attığı derinlemesine toplarla pozisyon aradı. Galatasaray aradığı golü 22. dakikada buldu. Selçuk serbest vuruştan ortaladı, Maicon arka direkte tamamladı ve takımını öne geçirdi. 1-0. 34’te ise AEK’nın ilk tehlikeli hücumunda Klonaridis, Serdar Aziz'den kaptığı topu ceza sahasına girdikten sonra penaltı noktasına yerden gönderdi ve Livaja beraberliği sağladı. 1-1. Soyunma odasına bu skorla gidildi.
Savunma dağıldı
Galatasaray ikinci yarıya üç değişiklikle balaşladı. AEK 51’de etkili geldi. Maicon ceza sahasına gelen topu uzaklaştırmak isterken rakip oyuncu Simoes'in önüne indirdi, onun pasında Bakasetas AEK'yı 2-1 öne geçirdi.
56’da ise Serdar Aziz ceza yayı önünde elle oynadı, kaptan Mantalos serbest vuruşta topu barajın üzerinden ağlara gönderdi, Yunan ekibi 3-1 öne geçti. 68’de bu kez Maicon harika bir firikik golüne imza attı, Feghouli'nin düşürüldüğü pozisyonda topu barajın üzerinden filelere gönderdi ve farkı bire indirdi. 69'da Yunus Akgün kaleci ile karşı karşıya kaldı, top Barkas'ın ayağından döndü. Galatasaray ikinci yarıdaki basit savunma hataları nedeniyle çok zorlandığı karşılaşmada öne geçmesine karşın sahadan 3-2'lik skorla mağlup ayrıldı.
‘’Transfer şart‘’
Galatasaray, genel olarak iyi bir kamp sezonu geçirdi. Takımı zorlayan en büyük etken sıcak hava oldu. Fizik kalitesi ve kondisyon olarak oyuncuların geneli iyi durumda. Başta İsmail Çipe olmak üzere tüm genç oyuncuların son derece istekli olduğu görüldü. Göze çarpan oyuncular ise Rodrigues, Muğdat, Fernando ve Sinan oldu. Bu sezon üç kulvarda mücadele edecek olan Terim’in takımına mutlaka en az üç transfer şart. Maicon-Serdar ve Ahmet üçlüsü savunmanın ortası için alternatifsiz ve zaman zaman aksıyor. Orta alana mutlaka bir sekiz numara alınmalı. Yoksa Donk ve Fernando bu yükü tüm kulvarlarda kaldıramaz. Belhanda’dan da geçtiğimiz sezondan daha iyi bir performans beklememek gerekir. Bir diğer bölge ise forvet. Takımın gol sayısına katkı yapacak mutlaka kaliteli bir oyuncu alınmalı.
İsmail Çipe:Geçtiğimiz sezon kiralık gitmesi ona yaramış. Kampın en sürpriz ve başarılı isimlerindendi.
Boran Güngör: Kapasiteli ve özgüveni yüksek olan genç kaleci gelecek vaadediyor.
Berk Balaban: Berk için de bu kamp bir tecrübe oldu. Böyle devam etmeli.
Maicon: Antrenmanlarda iyi çalıştı. Fakat PSV maçında fazlası ile hata yaptı. İstenilen forma ulaşmış değil.
Ahmet Çalık: Serdar’ın sakatlığında istediği şansı yakaladı. Kadroya girebilmek için çok daha fazlasını yapması gerek.
Serdar Aziz:Sakatlığı nedeniyle genelde takımdan ayrı çalıştı. Şu anki kadro içerisinde formayı bırakması zor gözüküyor.
Mariano: Sakatığı nedeniyle zaman zaman takımdan ayrı kaldı. Bu durum fizik kalitesini etkilese de kalitesiyle bunu kapatır.
Linnes: Takımın hazır isimlerinin başında geliyor. Formayı kapması sürpriz değil.
Carole: Beklentileri karşılayamadı. Ayrılık yaşanması muhtemel. Donk: Çok çalıştı ve morali de gayet iyi.
Fernando: Sakatlığından kurtuldu. Onun için iyi bir kamp oldu. Yeri garanti.
Selçuk: Kampın ilk günlerinde daha iyi bir görüntü sergiledi. Kadro derinliği için önemli bir isim.
Rodrigues: Sezonu hiç kapatmamış gibi. Takımın en önemli gol silahlarından olmaya devam edecek.
Muğdat: Uyum sürecini çabuk atlattı. Hırsı, çalışkanlığı ve antrenman performansı ile başarılıydı.
Onyekuru: Kampa katıldıktan sonra kalitesini ortaya koymakta zorlanmadı. Büyük keyif verecektir.
Feghouli: Fazla kilolarından kurtulması pozitif bir gelişme. Ancak henüz en iyi seviyede değil.
Belhanda: Dünya Kupası nedeniyle kampa geç katıldı. Lig başlayana kadar hazır olacaktır.
Sinan: Sezonun ikinci yarısında yakaladığı başarılı performans kampta da devam etti. eren: Hırslı ve çalışkandı. Wiel ile oynanan maçta attığı golle klasını gösterdi.
Gomis: Yüzü gülmedi, kamp boyunca mutsuzdu, isteksizdi. Muhtemelen formunu bulması için zamana ihtiyacı var.
Celil Yüksel: Potansiyeli ve çalışkanlığı ile sınıfı geçti. Bu sezon adını sık sık duyacağımız gençlerden olacağı kesin.
Yunus Akgün: Galatasaray’ın en kabiliyetli gençlerinin başında. İyi çalıştı ve göze girdi.
Ahmet Sivri:Potansiyelini tam olarak yansıtamadı. İyi çalıştı fakat daha fazlasını başarması gerekiyor.
Doğan Can Davas: Onun tecrübe kazanması adında son derece faydalı oldu. Geniş kadroda yer alabilir.
Abdulsamed Karnucu: Terim’in gelişimini yakından takip ettiği bir isim. Potansiyelini mutlaka göstermeli.
‘’En büyük dert sıcak‘’
Sarı-Kırmızılı takım İsviçre’de oldukça sıcak bir havada çalışıyor. Alışılmışın dışında olan bu durum oyuncuları zorluyor. Özellikle kondisyon yüklemesi yapılan sabah antrenmanları bir hayli yorucu geçiyor.
Henüz taktiksel antrenmanlara geçilmezken bu bölümde alt yapıdan kampa katılma şansı yakalayan genç isimler bir hayli istekli.
Kamp için dikkat çeken bir diğer detay ise güvenlik tedbirlerinden taviz verilmemesi. İsviçre polisi bu konuda hassas ve açıkçası biraz katı.
Galatasaray da her hangi bir yaptırıma maruz kalmamak adına kurallara uyumak durumunda kalıyor.
‘’Artık top Başkan'da‘’
Sezonu şampiyon tamamlayıp Şampiyonlar Ligi’ne direkt katılma hakkı kazanan Galatasaray her anlamda derin bir nefes aldı. Şampiyonlar Ligi’ne katılmanın olmazsa olmaz bir şart olduğu sezonda UEFA’dan men cezası alınmaması maddi anlamda ciddi sorunlar yaşayan Galatasaray için adeta hayatta kalma reçetesi. Futbol takımının başarısı, taraftarın eşi benzeri görülmemiş desteği ile nefes alan Mustafa Cengiz yönetimi için kritik süreç şimdi başlıyor. Taraftarın hem kongre sürecindeki desteği hem de ekonomik katkısı, hiç bir başkana kolay kolay nasip olmaz.
UEFA kapıda ama...
Diğer taraftan Terim etkisi ile gelen şampiyonluk, Cengiz’in en büyük şansı oldu. Fakat artık top sayın Başkan’da. Florya ve taraftar gereken her şeyi yaptı. Evet UEFA’nın sopası hala Galatasaray’ın üzerinde ama Şampiyonlar Ligi’nde başarıyı sağlayacak ve ligi tekrar şampiyon biterecek kadroyu kurmak bu yönetimin görevi. Galatasaray’ın Avrupa’da sürekli olması için sportif başarı olmazsa olmaz. Göreve geldiği günden bu yana atıl durumdaki oyuncuları takıma kazandırarak şampiyonluğa ulaşan Fatih Terim ve ekibi transfer döneminde gerekli yol haritasını belirleyecektir.
Ayrılıklar kaçınılmaz
İstenilen kadronun kurulabilmesi için görünen o ki bazı isimlerle yollar ayrılmak zorunda. Gomis, Feghouli, Belhanda, Maicon ve Muslera gibi yüksek maliyetli oyuncuları aynı takımda tutmak çok zor. Bu durum devam ederse Galatasaray ilerleyen sezonlarda yine Avrupa kupalarına katılma şansından mahrum kalır. Doğru bir yapılanma ve sıkı bir transfer politikası ile kalıcı bir başarı yakalayabilir. Bunu da yapacak kişi Mustafa Cengiz. Cengiz’in de bunu yapabilmesi için de taraftarın desteği ve Fatih Terim gibi bir şansı var.
‘’Ruslar başladı biz bitirdik‘’
Hazırlık kampının son maçında Rusya’ya konuk olan A Milli Takımımız’da Mircea Lucecu beklenen on birimizle sahaya çıktı. Karşılaşma düşük tempoda başlarken millilerimiz oyunu kendi yarı alanında kabul etti. Savunmasında ve özellikle orta alanda Rusya etkili oldu. Biz ise savunmamızdan çıkarken çok fazla pas hatası yaptık.
Atak geliştiremedik
Organize olmakta zorlanan millilerimiz atak geliştiremedi. Topu ileri taşıma görevi olan Cengiz ve Yusuf da etkisiz kalınca orta alandan öteye gidemedik. İlk yarının sonuna doğru daha fazla önde oynamaya başlayan Rusya ise golü 35. dakikada buldu. Çağlar’ın savunmadaki hatalı pası rakipte kaldı. Ceza sahası içerisinde topla buluşan Samedov, çapraz pozisyonda iyi bir vuruşla topu ağlarımıza gönderdi: 1-0. İlk yarının son bölümünde daha fazla atak yapmaı denesek de başarılı olmadık. Rusya ilk 45 dakikayı 1-0 önde kapattı.
Etkimizi arttırdık
2. yarıya oyuncu değişiklikleri ile başladık. Bu değişiklikler hücumsal anlamda daha etkili olmamazı sağladı. Rusya ise bu bölümlerde kendi yarı alanında kaladı. 59. dakikada orta alanımızdan gelen uzun topla buluşan Yunus Mallı çok şık bir vuruşla topu ağlara gönderdi: 1-1. İlk devreninin aksine daha fazla golü düşünen millilerimiz Rusya savunmasını zorlamaya başaldı. Her ne kadar tempoyu arttırıp oyunun yönünü belirlesek de galibiyet golünü bulmadık. İkinci yarısını üstün oynadığımız mücadeleden 1-1’lik beraberlikle ayrıldık.
‘’Olaylı maçta kazanan yok‘’
İran’ı İstanbul’da oynanan maçta 2-1 yenen milli takımımız, ikinci hazırlık mücadelesinde Tunus ile karşılaştı. İsviçre’de gerçekleşen mücadeleye Ay-Yıldızlılar yine genç bir kadro ile sahaya çıktı. Yeni bir yapılanma içerisinde olan milli takımımız ilk ciddi atağını 5. dakikada geliştirdi. Tehlikeli geldiğimiz pozisyonda kaleci topu kornere çeldi. İlk 10 dakikadanın ardından Tunus önde baskı kurmak isterken zaman zaman bunda etkili oldu. İki takımın da fazla pas hatası yapması oyunun kalitesini düşürdü. 18’de Tunus etkili geldi. Serkan rakibinin sert şutunu son anda kornere tokatlayarak mutlak bir golü önledi. İlk yarı boyunca özellikle orta alanda istediğimi oyunu sergileyemeyince topu son bölgeye taşımakta zorlandık. İlk 45 dakikada gol olmayınca soyunma odasına 0-0’lık eşitlikle gidildi.
Hücum yapma kalitemiz arttı
İkinci yarıya daha az pas hatası yaptık, kanatları etkili kullanmaya başlayınca da hücum yapma kalitemiz arttı. Özellikle sağ kanadımız bu bölümde ataklarımızın başlangıç noktası oldu. 53. dakikada Cenk Tosun ceza sahası içerisinde yerde kalınca hakem penaltı noktasını gösterdi. Atışı kullanan Cenk topu ağlara gönderdi: 1-0. 55’te ise Anice Badri ceza sahası dışından önüne düşen topa çok güzel vurdu ve skora denge geldi: 1-1.
Serkan Kırıntılı’nın hatası!
60. dakikada taraftarla tartışan Cenk, hakem tarafından kırmızı kartla oyundan atldı. Milli takımımız on kişi kaldıktan sonra hücum edememeye başladı. 78’de Ferjani Sassi’nin zayıf vuruşu Serkan’ın hatası sonucu ağlarla buluştu: 2-1. 90. dakikada ise Çağlar’la beraberliği yakaladık: 2-2. Bu golden sonra yüzlerce taraftar sahaya girince hakem maçı noktaladı.