Üst üste alınan Kasımpaşa ve Lokomotiv galibiyetleri ile moral bulan Galatasaray, ligde kötü günler geçiren Akhisarspor’a konuk oldu. Kadroda revizyona giden Fatih Terim, savunmada; Ozan’a forma verirken, hücum hattını Sinan- Rodrigues ve Onyekuru üçlüsünden kurdu.

Yüksek tempo

Tempolu başlayan maçta iki takım da oyunu ileride oynamayı hedefledi. Böylelikle hem Galatasaray hem de Akhisar pozisyonlar buldu. 12. dakikada ev sahibi takımın filelere giden topunda hakemin kararı; ‘VAR’ uygulamasına bakılarak, ofsayt oldu. 23’te ise Galatasaray, Rodrigues ile gole çok yaklaştı, fakat top az farkla yandan auta gitti. Sarı-Kırmızılılar bir çok pozisyonda topu son bölgeye götürmekte zorlanırken, Onyekuru ileri uçta beklentiden uzaktı. 41. dakikada Serdar ceza sahasında yerde kalınca, hakem penaltı noktasını gösterdi. 43’te topun arkasına geçen Rodrigues’in vuruşunu kaleci Fatih kornere çeldi. İlk yarıda iki ekip de gol bulamadı ve soyunma odasına 0-0’lık eşitlikle gidildi.

Hücum aksadı

İkinci yarıya Akhisar hücumda daha etkili başladı. Ev sahibi takım, özellikle Nagatomo’nun bölgesinden tehlikeli ataklar geliştirdi. Galatasaray’da ise Onyekuru ve Sinan kanatlarda etkisiz kaldı. 51’de hızlı gelişen atakta Manu ceza sahası içerisinde etkili vurdu ve top ağlara gitti: 1-0. Fatih Terim golden hemen sonra oyuncu değişikliklerine gitse de, oyun anlamında bir farklılık oluşmadı. Sarı-Kırmızılılar son bölümde topu daha fazla rakip yarı alanda tutsa da ceza sahasına girmekte zorlandı. 80’de Muslera ceza sahası içerisinde Manu’yu düşürdü, hakem penaltı noktasını gösterdi. Atışı kullanan Güray farkı ikiye çıkarttı: 2-0. 84’te ise Mustafa Yumlu attığı golle maçın skorunu belirledi: 3-0. Özellikle ikinci yarıda ortaya koyduğu başarılı performansla bu galibiyeti sonuna kadar hak eden Akhisarspor, güçlü rakibi karşısında zorlanmadı.

Şampiyonlar Ligi’ne Lokomotiv galibiyeti ile başlayan Galatasaray’da moraller zirve yapmış durumda. Hem bireysel performans olarak hem de takım performansı açısından ligin en iyisi durumunda olan Sarı- Kırmızılılar bu maçın mutlak favorisi. Forvet ve savunma transferlerinin yapılamamasına karşın takım içindeki tüm oyuncuları etkin bir şekilde kullanmayı başaran Fatih Terim, bu deplasmanda kadroda sürpriz değişime gidebilir. Galatasaray’ın, ligde zor günler geçiren Akhisar Belediyespor deplasmanında kendi oyununu oynaması durumunda kötü bir sürprizle karşılaşmasını beklmiyorum. Fernando, Ndiaye ve Rodrigues gibi formda orta saha oyuncuları ile Terim’in takımı 3 puanı alıp zirvedeki yerini koruyacaktır.

Ön plana kim çıkar?

Sakatlıktan kurutulup tekrar form yakalayan Rodrigues Galatasaray’ın hucumlarına yön veren isim olmaya devam edecektir. Başarılı oyuncu bu karşılaşmada da takımının en büyük gol silahı olur.

Bu istatistiğe dikkat!

Süper Lig’de oynadığı son 43 maçın sadece 8’ini kaybeden Galatasaray (32 galibiyet, 3 beraberlik), bu yenilgilerin tamamını deplasmanda aldı.

Kısa mesaj

Kasımpaşa ve Lokomotiv galibiyetleri Galatasaray’da keyifleri yerine getirdi. Bu deplasmanda yaşanabilecek bir rehavet Sarı-Kırmızılılar’a hata yaptıracak tek etken olarak görünüyor. Fatih Terim tecrübesi ile buna fırsat tanımayacaktır.

Şampiyonlar Ligi ilk maçında Lokomotiv Moskova’yı ağırlayan Galatasaray’da Fatih Terim kadrosunda bir çok sürprize yer verdi.

Savunmanın göbeğinde Serdar- Donk ikilisini görevlendiren Terim, sağda da Linnes’ten yana tercih kullandı. Belhanda da Fatih Terim’in on birinde yer buldu.

İyi başladık

Sarı-Kırmızılılar maça çok iyi başladı. Orta alana hakim olan Aslan, rakibini kendi yarı alanında tuttu. Temsilcimiz kurduğu baskı sonrası golü bulmakta zorlanmadı.

9. dakikada Emre Akbaba sol kanattaki Rodrigues’i gördü. Yıldız oyuncu istediği açıyı buldu ve harika bir vuruşla topu ağlara gönderdi: 1-0.

25 dakikalık bölümün ardında Rus ekibi daha fazla ileri çıkmaya başladı. Terim’in takımı ise bu bölümde orta alanı biraz daha geride kurdu. Savunma konsantrasyonu üst düzey olan Galatasaray’da Fernando ve Ndiaye defansa nefes aldırdı.

İlk yarının son bölümünde Lokomotiv’in ileri uç elamanları biraz daha yetenekli olsa, oyuna denge gelebilirdi.

Eren fişi çekti

İkinci yarıya rakip takım iyi başlasa da, Galatasaray’ın bu baskıdan kurtulması bu kez zor olmadı. Ndiaye, Fernando ve Nagatomo bireysel performansları ile Aslan’ı bu bölümde rahatlattı. Moskova ise temposunu kaybetmeye başladı. 67’de Eren serbest vuruştan çok klas bir vuruşla farkı ikiye çıkarttı: 2-0.

76’da Rodrigues’le gole bir kez daha yaklaşsak da, kaleci son anda topu kornere tokatladı. Eren’in golünden sonra skor baskısından da kurtulan Terim’in takımı, oyuna tek başına yön verdi.

Uzatma anlarında Emre ceza sahasında yerde kaldı, hakem penaltı noktasını gösterdi. Atışı Selçuk kullandı ve skoru 3-0 yaptı.

Rakibini iyi bir futbolla 3-0 mağlup eden Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’ne üç puanla başladı.

Milli aranın ardından Kasımpaşa’yı ağırlayan Galatasaray’da Fatih Terim geniş çaplı bir rotasyona gitti. Bu değişikliklerde hafta içi Lokomotiv Moskova ile oynanacak olan maç baş etken oldu.

Galatasaray topa hakim olan taraftı. Hızlı ataklarla rakibinin üzerine giden Sarı-Kırmızılılar, Rodrigues ile etkili oldu. Terim’in takımı, Kasımpaşa’yı kendi yarı alanında tuttu. Kasımpaşa ise ilk yarının son bölümünde atağa çıkmaya çalışsa da, bunda başarılı değildi. Galatasaray ilk yarıda oyuna hükmetse de, son bölgeye geçişte sorun yaşayınca, skoru değiştiremedi. Mücadelenin ilk yarısı golsüz eşitlikle tamamlandı.

Nefis tempo

İkinci yarıda tempo iyice arttı. Kasımpaşa da daha fazla ileri çıkınca, seyir zevki açısından kalite arttı. Sonunda Rodrigues sahneye çıktı. 55. dakikada serbest vuruşta ortayı yaptı, Eren karambolde golü buldu: 1-0. 58’de ise Ndiaye asisti yaptı, golü ise Rodrigues attı: 2-0. Yıldız futbolcu iyice coştu, 65’te jeneriklik bir gol daha attı: 3-0. 76’da Ozan rakibini ceza sahasında düşürünce hakem penaltıyı gösterdi. Atışı kullanan Diagne farkı ikiye indirdi: 3-1. 77’de ise Sinan’ın kornerden ortasına Serdar kafayı vurdu ve top ağlara gitti: 4-1. Bu gol aynı zamanda maçın skoru oldu. Galatasaray, Rodrigues’in yıldızlaştığı maçta rakibini farklı mağlup ederek, liderlik koltuğuna tekrar oturdu.

Trabzon’da alınan yenilgi ile milli araya giren Galatasaray bu bölümde yaralarını sardı. Sarı-Kırmızılı takımda Ndiaye ve Rodrigues fiziksel eksiklerini kapatırken Terim de oyuncularını motive etme şansını buldu. Orta alanda mücadele anlamında sorun yaşayan Galatasaray’da bu maçta Fernando’nun yanında Ndiaye’nin forma giyecek olması bu bölgenin direncini arttıracaktır. Rodrigues, Onyekuru ve Emre de hücumsal organizasyonu üstlenecek. Aslan, ligin en formda takımlarında biri olan Kasımpaşa’yı ön bölgede durdurmayı başarırsa sorun yaşamayacaktır. Taraftarı önünde farklı bir performans sergileyen Fatih Terim’in takımı 90 dakika boyunca temposunu korumalı. Eğer maçın hızını ve yönünü rakip belirlerse baskıyı aşmak zor olabilir.

Bu istatistiğe dikkat!

Evindeki son 21 lig maçında kaybetmeyen Galatasaray, son yenilgisini yine Kasımpaşa karşısında 2016-2017 sezonunun 30. haftasında yaşamıştı.

Ön plana kim çıkar?

İsveç maçında iki gol atarak milli takımımıza galibiyeti getiren Emre Akbaba çok formda. Özgüveni ve morali zirvede olan başarılı oyuncu hücum aksiyonlarına büyük katkı sağlayacaktır. Emre ortaya koyacağı performansla maça damga vurur.

Kısa mesaj

Ligin en formda takımlarında Kasımpaşa mutlaka ön bölgede durdurulmalı. Özellikle kanatları başarılı bir şekilde kullanan Kemal Özdeş’in takımı bu mücadele de benzer bir anlayışla sahada olacaktır.

Rusya’ya 2-1 yenildiğimiz maçın on birinde hem savunmada hem de orta alanda değişikliklere giden Lucescu, sahaya form düzeyi daha yüksek oyuncularla çıktı. İlk yarıda özellikle topa hakimiyetimiz ve hücum aksiyonlarını doğru yapma noktasında başarılıydık. Topun bizde olduğu anlarda rakip savunmayı zorlasak da İsveç’in uzun toplarında defansımız aksadı. Nitekim 34. dakikada yediğimiz golde de savunmamız Rusya maçındaki gibi acemiydi. Bu sorunun yanı sıra iyi futbolculardan kurulu bir topluluktan öteye geçmekte zorlandı. Ta ki Emre Akbaba oyuna girene kadar. Emre iştahı ve bireysel becerisi ile özlediğimiz heyecanı yaşattı. Galatasaraylı oyuncu attığı gollerle galibiyeti getirirken, Lucescu’ya da şimdilik nefes aldırdı. Bu geri dönüşler her zaman iyi gelişmeleri çağrıştırsa da Lucescu’nun da bu çocuklar kadar inanması gerekir.

Gecenin sorusu

Lucescu elindeki verimli kadroya takım savunmasını öğretebilecek mi?

Maçın starı

Oyuna sonradan girdi ve iki gol attı. Hem A Milli Takıma galibiyeti getirdi hem de Lucescu’ya nefes aldırdı. Alkışlar Emre’ye...

Maçın olayı

Rusya maçında adeta dökülen Şener ve Hasan Ali ’nin bu maçta yedek kalması.

Kısa mesaj

Bir kez daha görüldü ki Lucescu’nun tüm bahaneleri yersiz ve komik. O da oyuncuları kadar inanır ve çok çalışırsa başarmamak için hiçbir neden yok.

Ligdeki ilk 3 maçını kazanan Galatasaray sezona çok iyi başlasa da Trabzon maçındaki kötü futbol ve ağır yenilgi Sarı-Kırmızılılar’a ilk şoku yaşattı.

Aslında farklı skordan çok üzerinde durulması gereken daha önemli noktalar vardı. Ve bunun yanı sıra Ocak ayı transfer dönemi için yol haritasının belirlenmesi adına bu yenilgi önemli doneler verdi.

Galatasaray ilk kez 4-0 kaybetmiyor, bundan sonra da daha farklı yenilgiler yaşanabilir. Ama yenilgiyi bu kadar kolay kabullenmez. Takımı 2-0 yenik durumdayken kimse Belhanda gibi sorumsuzca kırmızı kart görmez! Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edecek bir takımın kalecisi ve defansı topu oyuna bu kadar kötü sokmaz. Muhakkak ki Fatih Terim, milli arada bu duruma el koymuştur.

Ara iyi geldi

Ara transferde ise mutlaka geriden oyunu kurabilen ve tüm savunma hattını organize edebilen bir stoper alınmalı. Maicon, Serdar ve Ahmet’te bu kabiliyet yok.

Milli aranın en çok faydasını görecek takımlarından biri Galatasaray. Ağır Trabzon yenilgisinin ardından nefes alan Sarı-Kırmızılılar’da maç eksiği olan Ndiaye ve sakatlık sonrası çok da iyi dönmeyen Rodrigues hazır hale gelecektir. Öte yandan Terim de oyuncularını tekrar motive etme fırsatı yakaladı.

Hoca çözer ama...

Son basına açık antrenmada Fatih hoca ile aramızda gerçekleşen sohbette gördüğüm şu oldu; hoca yapılamayan forvet transferini bir bahane olarak görmüyor. Herkesin elinden geleni yaptığını ama Ocak transfer dönemi için de şimdiden çalışmaların yapılması gerektiğini düşünüyor.

Sosyal medya üzerindeki ‘forvet olmadan bu gruptan çıkamayız’ tezini de kabul etmiyor Fatih Terim. Onun yerine ‘olsaydı çok daha iyi olurdu. Ama sorunu kendi içimizden çözeriz’ görüşünde. Bu nokta da Fatih Terim’in tavrı taraftara çok önemli mesajlar veriyor.

Sabırlı olunması ve kenetlenmenin devam etmesi başarıyı tekrar getirebilir. Ama yönetim de bu işin Fatih Terim faktörü ve taraftar desteğiyle bir yere kadar gideceğini bilmeli.

Uluslar Ligi’nde Rusya ve İsveç’le aynı grupta yer alan milli takımımız ilk maçında Rusya ile karşılaştı. Yeni bir yapılanma içerisinde olan futbol Milli takımımız maça iyi başlamadı. Ay-Yıldızlılar, Rusya ataklarında savunmada aksadı. Özellikle rakibini uzun toplarında defansta kademe hataları bir hayli fazlaydı. Golde de savunma zafiyetini affetmeyen Cherysev takımını öne geçirdi. Hasan Ali ve Şener’in bireysel hataları da kalemizdeki tehlikeleri arttırdı. 40’ta Rusya savunmasını hata yaptı Serdar bunu iyi değerlendirip, skoru eşitledi. İkinci yarıda da savunmamız bir bütün olarak hareket edemedi. Aynı basit hatalar devam edince Dzyuba takımını tekarar öne geçirdi. Hem defansif oyuncu seçiminde hem de savunma kurgusunda yapılan hatalı tercihler mağlubiyette baş rol oynadı. Lucescu umarım bu sorunu bir an önce çözer. Aksi takdirde bu kabiliyetli kadroya yazık olabilir.

Gecenin sorusu

Lucescu kendi kulüplerinde de formsuz bir dönemde olan Şener ve Hasan Ali’yi ne dü∫ünülerek aynı anda forma verdi?

Maçın starı

Rusya adına ilk golü atan Denis Cheryshev. İlk yarı her yerde olan bu isim skora etki etti, görevini yaptı ve 79’da oyundan çıktı.

Maçın olayı

Milli maçın yayın hakkını son anda alan TRT’nin maçın ikinci dakikasında yayına girmesi.

Kısa mesaj

Artık yabancı kuralı üzerinden dönen kısır tartışmaları bir kenara bırakıp bahaneler üretmekten vazgeçmeliyiz. Eldeki kabiliyetli kadrodan nasıl takım yapılacağının çaresi bulunmalı.