‘’4X4 Fener‘’
Sezon başı ne kadar az kayıp, ilerisi için o kadar kardır... Hele ki Fenerbahçe Beko gibi coach ve bir çok yabancının yeni olduğu bir takımda... Sarı-Lacivertliler, ilk 4 haftayı kayıpsız kapadı. Salı günü 16 üçlük atıp Avrupa yakasında Anadolu Efes'i devirip bu yılki ilk resmi galibiyetini alan Valencia, Asya'da bir başka sürpriz peşinde koşmak istedi. Aslında Valencia'nın oyuncu yapısına baktığımızda şu ana kadar galibiyet alamaması sürpriz sayılmalıydı. Nitekim Efes maçına benzer bir şekilde başladı Valencia oyuna. Oyunculuğu bıraktıktan sonra ilk coachluk kariyerine Euroleague'de başlayan Mumbru yönetimindeki İspanyol ekibi, Efes'e karşı ilk yarı 12 üçlük atmıştı. Dün de 7 üçlükle soyunma odasına 43-34 önde gittiler. Bir ara 33- 20 öne geçmişlerdi.
Doğru beşleri aradı
Fenerbahçe Beko ise Motley dışında kimseden verim alamadı. İtoudis doğru beşleri aradı ama nafile... Hücumda doğru tercihleri yapamayan Sarı- Lacivertliler, savunmayı da oturtamadı. Ki geride kalan 3 maçta rakiplerini ortalama 64 sayıda tutan Fenerbahçe bu alanda Euroleague'in en iyisi konumundaydı. Ama ikinci yarıya agresif ve enerjik başlayan Fenerbahçe, bir anda oyunun gidişatını değiştirdi. Bu periyot rakibi 5 top kaybına zorlayan, geçen maç 5'te 0 üçlük atan Hayes'le arka arkaya 3 üçlük bulan Kanarya, bir anda 24-8'lik seri yakaladı, 58-51 öne geçip maçı da kazanacak noktaya getirdi.
Maçın en istikrarlısı...
Her ne kadar son 30 saniyede top kayıpları olup maç tehlikeye girse de, Sarı-Lacivertliler'in ikinci yarıda rahat bir galibiyet aldığı söylenebilir. Wilbekın'ın 20 sayı, 5 ribaunt, 5 asisti, Hayes'in bu kez boş şutları kaçırmaması, Calathes'in 7 asisti, maçın en istikrarlı ismi Motley'e yaptıkları yardım sonucu belirledi...
‘’Fener ezerek yeniyor‘’
Euroleague'de 3. hafta maçında Asvel'i ağırlayan Fenerbahçe Beko, yine müthiş bir savunma yaptı. Fransız ekibini yanına bile yaklaştırmayan Sarı-Lacivertliler, 3. galibiyitini de net bir skorla almayı başardı.
Euroleague Fenerbahçe Beko için harika başladı. Avrupa Şampiyonası sonrası, Fenerbahçe gibi çoğu takım hazır olmamasına rağmen bu alışma döneminde elde edilen 'net' galibiyetler moral ve özgüven açısından çok önemli. Yoksa nasıl başladığın değil, nasıl bitirdiğin önemli bu ligde. Ama yeni coach, yeni düzen, yeni oyuncularla alışma dönemini kayıpsız atlatmak ilerisi için de büyük avantaj.
Sarı-Lacivertliler bunu yapıyor.
Coach İtoudis, CSKA'da geçirdiği yılların ve kazandığı iki şampiyonluğun ardından bu seviyelerde nasıl oynanacağını çok iyi biliyor. Başarı da savunmadan geçiyor. Bayern'den 62, Maccabi'den 71 sayı yiyen Fenerbahçe dün de Asvel'i 63 sayıda tuttu.
Maça Wilbekın'ın 3/3 üçlüğü ile başlayan ve 15-8 öne geçen Kanarya, bir daha da arkasına bakmadı.
Motley, her geçen gün Euroleague'e adapte oluyor. Performansı giderek artıyor. Burada Jekiri de katkı yapınca pota altından gereken skoru elde etti Sarı-Lacivertliler.
Calathes takımın beyni. Dün de 11 sayının yanına 8 asist ekledi. En iyi yaptığı şeylerden bir buket hazırladı Asvel'e karşı.
En sevindirici taraf ise Edwards'a verilen dakika ve serbestlikti. Edwards özel bir skorer. Euroleague basketboluna çok uzak ama öğrenmeyi çok istiyor. Savunma gayreti, topun kendine gelmesini sabırla beklemesi, rolünü kabul etmesi ne kadar kararlığı olduğunun göstergesi. Öğrendikçe daha da faydalı olacak. Dün 23 dakikada 19 sayı atıp sahanın en skoreri oldu.
Güzel oluğu kadar, gelişmesi gereken yönleri de var Fenerbahçe'nin.
Bjelica döndükten sonra Nigel Hayes sevdası devam ederse, İtoudis'in uzun vadede başı ağrıyabilir.
Hayes bir rol oyuncusu. Görev tanımı belirlenirse az oynayıp, çok fayda verebilir. Ama ona bu kadar süre verilmesi, 'yıldız oyuncu' sanılması anlaşılır bir durum değil.
İşler iyi giderken sırıtmıyor belki ama 0/7 ile şut atan bir oyuncunun kaybedilen bir maçta 23 dakika sahada kalması da açıklanamaz...
‘’Fener hız kesmedi‘’
Sezona yeni bir coach, yeni bir sistem ve yeni oyuncularla giren Fenerbahçe Beko, beklenenden çabuk yol almaya başladı. Hazırlık döneminde İtoudis takımın başında olmamasına rağmen, Euroleague'e çok ama çok iyi bir başlangıç yaptı Sarı-Lacivertliler. Bayern'i 60'lı sayılarda tutan Fenerbahçe, Maccabi gibi skor potansiyeli çok yüksek bir takıma da sadece 71 sayı izni verdi.
Calathes'ten ilk çeyrekte 6 asist
İlk periyot Calathes tam 6 asist yaparken, hücumlar tıkır tıkır işledi. İkili oyun savunması aksasa, pota altında çok sayı yense de, ikinci periyottan itibaren daha iyi müdafa yapan Sarı-Lacivertililer, Maccabi'yi hiç yanına yaklaştırmadı. İtoudis genelde uzun beşlerle (PierreMotley-Hayes) beşlerle sahada kalıyor ve adam değişme savunması yapıyor.Calathes bile fizikli oyun kurucu olunca, bu savunma stratejisi henüz tam oturmasa da fazlasıyla iş yapıyor.
Üçlükler arka arkaya gelince fark oluştu
Hücumda da dün Wilbekin ve Guduriç yüksek yüzdeli şut atınca, ortaya kolay gibi görünen bir galibiyet çıktı. 20 sayı farktan sonra biraz rehavet oldu, skor 67-60'a geldi ama Calathes (2) ve Guduriç (2) ile arka arkaya 4 üçlük bulan Fenerbahçe Beko, bir anda 79-64 öne geçti, maçı da farklı kazandı. Motley başta olmak üzere uzunların tümü faydalı oldu. Bjelica'nın da bu rotasyona dahil olacağını düşündüğümüzde Fenerbahçe hücumları daha da çeşitlilik kazanacak.
Edwards'ı kazanmak gibi niyeti yok görünüyor
Çok şey beklenen Edwards'a gelince... Itoudis'in onu kazanmak gibi bir niyetinin olmadığını görüyorum. Edwards bu düzende çok fazla katkı veremez. Keza geçen yıl takımın en önemli isimlerinden biri olan Pierre de. Pierre için de hiç sırtı dönük oyunlar hazırlanmıyor. Tabii ki eksikler var ama sezon başı için takımın gelişimi oldukça iyi. Umarız Fenerbahçe üstüne koyarak devam eder...
‘’Efes fırsat tepti‘’
Ligin en zor deplasmanlarından birine, eksik ve hiç hazır olmadan gitmişti son iki yılın şampiyonu Anadolu Efes. Maçı da defalarca koparacak noktaya getirdi ama gerek normal sürenin sonu, gerekse uzatmalarda kaçırdığı serbest atışlar nedeniyle sezonun ilk yenilgisini aldı Lacivert-Beyazlılar.
15-2'lik seriye rağmen skora tutunduk
Geçen yıl Obdadoviç takımın başına geldikten sonra Mike James'ten müthiş verim alan ve Play-Off oynayan Monaco, bu sene Okobo, Brown, Moerman, Loyd ve Blossomgame takviyeleri ile daha da güçlenmişti. Bologna deplasmanından da net bir galibiyetle dönen Monaco'nun Efes fazlasıyla zorluk çıkarması bekleniyordu. Ama Clyburn ve Miçiç ile oyuna çok iyi başlayan Anadolu Efes, ikinci periyotta yediği 15-2'lik seriye rağmen skora tutunmayı başardı. İkinci yarıda da kontrol temsilcimizdeydi. Monaco, Mike Jame ve Hall ile skor üretirken Efes, Clyburn ve Miçiç'in yanına Beaubois, Pleiss ve M'Baye'ı ekledi.
Serbest atışlar kaçında maç uzadı
Normal sürenin bitimine 1.45 kala 82-80 önde olan Lacivert-Beyazlılar kalan uzun sürede skor üretemeyince maç 82-82 ile uzatmaya gitti. Uzatmanın en kritik anlarında M'Baye üst üste 3, bir de Miçiç serbest atış kaçırınca evinde oynamanın avantajını kullanan Fransız ekibi 2'de 2 yapmayı başardı. Daha sezonun başı. Takımın iki yeni 4 numarası M'Baye ve Pollonara henüz ciddi katkı vermekten uzaklar. Shane Larkin sakat. Türk oyuncular işin içine girmiş değil. Yeni oyuncular düzene uyum sağlayana, Larkin dönene kadarki süreyi Efes ne kadar az hasarla atlatırsa o kadar iyi olacak. Dün kazanmak işten bile değildi. Biraz dikkatli olunsa, 16 tane top kaybı yapılmasa sonuç çok farklı olabilirdi. Gecenin olumlu tarafına bakacak olursak, Clyburn'ün takıma hemen adapte olması, sorumluluk almasıydı. Onun bu sene vereceği katkı Efes için fazlasıyla belirleyici olacak...
‘’Fenerbahçe'den harika başlangıç‘’
Coach İtoudis ve milli oyuncular yaz döneminde takımla beraber değildi. Sakatlık sorunları da vardı. Cumhurbaşkanlığı Kupası finalinde de Anadolu Efes'e karşı hiç hazır olmayan bir takım görüntüsü çizilmişti. Açıkcası, 3 yıldır Trinciheri yönetiminde sürekli gelişen, geçen yıl da Play-Off oynayan, Fenerbahçe'ye oranla daha oturmuş bir takım olan Bayern Münih karşısında zorlanacağımızı düşünüyordum. Ama Fenerbahçe Beko, özellikle savunmada öyle konsantre ve hatasız oynadı ki son 1 dakikada atılan 8 sayıyı saymazsak Bayern evinde 50'lilerde kalmıştı. İyi savunma yapıp rakibe bir tane bile kolay sayı imkanı sağlamayınca, bu özgüven hücuma da yansıdı. Calathes ve Wilbekin hücumları çok iyi yönlendirdi. Sarı-Lacivertliler sistematik olarak farkı açtı ve Bayern'i bir an olsun kazanabileceklerine inandırmadı. Maçın tek hakimiydi Fenerbahçe. Sakatlıktan çıkan Jekiri'nin performansı çok önemliydi. Motley de Euroleague'e alışacak. Savunma yapmayı bilmediği konuşulan skorer Edwards ise 10'da 1 ile şut atmasına rağmen öyle müdafaa hamleleri yaptı ki, galibiyette payı büyüktü.
Değerli galibiyet
Fenerbahçe'nin dün öne çıkan en önemli özelliği takımolma yolunda kararlı gözükmeleriydi. Edwards'ın çaldığı toplar ve yaptırdığı hücum faullerle 5 hücumda savunma katkısı yapması bunun en önemli belirtisiydi. Tabii ki yeni bir takım olan Fenerbahçe Beko'nun kat edeceği uzun bir yol var. Ama sezon başlangıcı beklenenin üzerindeydi. Münih'te alınan bir galibiyet her zaman çok değerlidir. Fenerbahçe de sezona böylesine değerli bir galibiyetle başladı.
‘’Efes şampiyon!‘’
İki Euroleague devi Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes, sezonun ilk maçında Cumhurbaşkanlığı Kupası finalinde karşılaştı, kazanan taraf son Avrupa Şampiyonu oldu. Efes, geçen yıl olduğu gibi kupada da dar bir rotasyonla Fenerbahçe karşısına çıktı ama rakibini 5 kişiyle, bir ara 21 sayı fark atıp çok rahat mağlup etti. Ergin Ataman dar rotasyonu çok tutumlu kullanmayı başardı. Topu neredeyse her hücum 24 saniye çevirdiler, doğru şutu bulana kadar denediler. Tempoyu düşürüp, elindeki oyuncuları yormamaya çalışan Ataman, bunda da çok başarılı oldu. Sadece 5 yabancının skor ürettiği Efes'te yeni transfer Ziziç, 22 sayı ile yıldızlaştı.
Doğru beş!
Fenerbahçe Beko'nun kadrosu çok daha geniş ve değerliydi. Ama İtoudis bir o kadar kötü tercihler yapıp, bu kadrodan hiç katkı alamadı. Attıkları skordan da ne kadar kötü hücum ettikleri belli oluyor. 5 yabancı tercihinde sahada Nige-Hayes'i gören herkes şaşırdı. Aynı pozisyonda Metecan, Pierre hatta Tarık bile bulunurken, Hayes'in yerine bence ya Booker ya da skorer Edwards tercih edilmeliydi. İtoudis takım skor sıkıntısı çekerken de sahada hep uzun kalmayı tercih etti, doğru beşi bir türlü bulamadı. Wilbekın maç boyunca potaya hiç bakmadı.
Adeta yürüyerek
Calathes'in zaten şut problemi var. Bir de aynı anda Pierre, Hayes ve Metecan gibi skorer olmayan 3 numaralar sahada olunca Fenerbahçe ilk yarıda sadece 23, maç sonunda ise sadece 62 sayıda kaldı. Efes oyunu hep kontrol etti. Adeta yürüyerek maç kazandılar. Ziziç'i pota altında çok iyi kullandılar. Kritik anlarda Miçiç ve Clyburn, birebirlerle katkı verdi. Son periyotta Fenerbahçe biraz yaklaşır gibi oldu ama Efes gibi bir takımı 21 sayıdan yenmek kolay değildi. Nitekim olmadı...
‘’Şölen başlıyor!‘’
Avrupa Şampiyonası, Dünya Kupası Elemeleri derken, kulüpler bazında sezon bugün açılıyor. Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes, Cumhurbaşkanlığı Kupası için kozlarını paylaşacak. Hafta sonu oynanacak ligin ilk hafta maçları öncesi devler Ankara'da boy gösterecek. Son Euroleague şampiyonu Anadolu Efes ile son lig şampiyonu Fenerbahçe Beko kazanıp sezona moralli girmek istiyor. Ergin Ataman, Türkiye, Dimitris İtoudis de Yunanistan coachu oldukları ve yaz dönemini milli takımlarda geçirdikleri için sezon başı hazırlıklarında yer alamadılar.
Sıkıntı çekmeyecekler
Bu Fenerbahçe Beko için biraz daha fazla dezavantaj gibi duruyor. Çünkü yeni coach, yeni sistem ve birçok yeni yabancı var. Zaten uyum sürecine ihtiyaçları vardı, birde en kritik dönemde İtoudis takımın başında olmayınca bu süreç biraz daha uzayabilir. Anadolu Efes cephesine gelince...Ergin Ataman, yardımcıları ve sistemi yıllardır aynı. 4 yabancı oyuncu dışında değişen çok bir şey olmadı. Onlar uyum ve sistemin devamı konusunda çok fazla sıkıntı çekmeyeceklerdir. Ama Efes'in bu yıl da en büyük sıkıntısı yine yerli rotasyonunda olacak. Geçen sezon ligdeki finalde farkı Fenerbahçe Beko'nun sorumluluk alan Türk oyuncuları yaratmıştı. Efes 6-7oyuncu ile sahada kalırken, Fenerbahçe 10-11 oyuncuyla final serisini oynadı.
Bir adım öndeler...
Bu maça özel ise Efes'in handikabı Türk statüsünde oynayan Shane Larkin'den yoksun olacak olması. Milli Takım'da sakatlanan ve ameliyat olan Larkin'in yokluğunda 5 yabancı ile sahaya çıkacaklar. Fenerbahçe'de ise Şehmuz, Melih, Metecan ve Samet gibi Milli Takım seviyesindeki oyunculara devşirme olarak Scottie Wilbekin eklendi.Wilbekin dahil 6 yabancıya sahip olan Kanarya, bugünkü finalde bir adım önde duruyor. Ama tabii ki sezon başı. Takımlar hiç hazır değil. Bizi keyifli bir final bekliyor olacak. Tribünlerinde tıklım tıklım dolu olacağı açıklandı. Yeni sezon herkese hayırlı olsun...
‘’Yine aynı senaryo!‘’
Larkin yoktu, iki uzunumuz Alperen ve Sertaç'a daha ilk yarı 3'er faul çalınmıştı. Oyuna bir türlü giremedik. İlk 11 üçlüğün 10'u kaçtı. 31-15'le 16 sayı geri düştük. Ama bu takımın ruhunda pes etmek ve geri adım atmak yok. Bu kez Buğrahan'ın iki üçlüğü ile tekrar maça döndük. Devre 43-35 bitti. Buğrahan atmaya devam ediyordu. Müthiş bir savunma yaptı Milli Takım. 3. periyotta Fransa'ya potayı göstermedik rakibi sadece 6 sayıda tuttuk. Buğrahan'a, Ercan, Furkan, Sertaç, Şehmuz destek verdi. 22-6'lık seriyle 3. periyoda 57-49 önde girdik.
Uzatmaya gitmeden bitecekti ama...
Her şey harika gidiyordu. 4. periyodun başında Fransa'nın 6- 0'lık serisine karşılık verdik yine. Ergin Ataman doğru beşi bulmuştu. Çeyrek final geliyordu. Hem de eksiklere rağmen, hem de madalya adayı Fransa'ya karşı. Ama yine olmadı... Son anlarda Furkan'ın sayıları ile 77-75 öndeydik. Fransa hücumunda Fournier çizgiye bastı. Cedi'ye centilmenlik dışı faul yaptılar. İki atış ve top bizde. Bitime sadece 12 saniye var. Maç avucumuzun içinde. Aynı senaryo 2019'da Çin'de yaşandı. ABD Mİlli Takımı'nı yenip tarihe geçiyorduk. Önce Doğuş 2'de 0 attı, sonra Cedi... 3 yıl sonra top yine Cedi'de... Yine 2'de 0 attı. Tamam serbest atış kaçar ama bu seviyelerde, yüzlerce NBA maçına çıkmış bir oyuncudan da en az bir tanesini sokmasını beklemek hakkımız. Sonra topu oyuna sokamadık. Cedi, Buğrahan'a tembel bir pas attı, ardından potamızı savunamadık.
Uzatmanın sonundaki tercih hatası
Uzatmada da 5 sayı geri düştük ama Furkan'ın sayılarıyla yine galibiyet fırsatı yakaladık. Bu kez Gobert 2'de 0 attı, ribaundu alan Furkan açık alanda potaya gitmek yerine rakibin savunmaya oturmasını bekledi. Bu da bir tercih hatasıydı. Sonunda da topu kaptırdı, aldığımız maç Fransa'ya hediye edildi. Maç sonu ve uzatmalarda Gobert'in bütün hücum ribauntlarını alıp tamamlaması da, Fransa'nın şansı oldu. İyi savunma yapıp, alamadığımız savunma ribauntları İspanya maçındaki gibi sonumuzu hazırladı. Tıpkı o maçın son hücumunda Cedi-Larkin ikilisinin yaptığı top kaybı gibi...
Çok emek verdiler ancak bireysel hatalar canımızı yaktı
O kadar mücadele, o kadar emek, o kadar savaş yine boşa gitti. O kadar üzgünüz ki anlatmak mümkün değil. Şu an havalarda uçuyor, çeyrek finali bekliyorduk. Müthiş bir heyecan yaşadık. Oyuncular ve teknik kadro bizi Avrupa Şampiyonası'nda çok iyi temsil etti. Formayı sonuna kadar terlettiler. İşin bu yönüne kimse laf söyleyemez. Ama bireysel hatalar çok ama çok canımızı yaktı. Bize hüsran düştü...