Başarılı bir sezon geçiren Yeni Malatya’nın görüntüsü tam anlamıyla “bitse de gitsek” der gibiydi.

Kazanmanın bile yetmeyebileceği Bursaspor ise eksiklerine rağmen bütün sezon neden oynamadığını bir türlü anlayamadığım Furkan ve Tunay’ın hareketli oyunu, Yusuf Erdoğan’ın önündeki boş alanları değerlendirmesi ile maçı Yusuf ve Umut Nayir 20 dakikada çabuk çabuk 0-2 yapıverdi.

Öne çok oyuncu ile çıktığında geri dönmekte zorlanan Malatya’da bir de Mustafa Akbaş elle kestiği pozisyonda atılınca maçın hikayesi daha ilk yarıdan belli oldu.

2. yarıya Malatya Guilherme ve Barış Alıcı ile gelse de oyuna ancak Okan’ın yaptığı hata ve Kamara’nın çabası ile tutunmaya çalıştılar ama yeterli olmadı.

İzmir’den gelen haberle...

Eksik olmanın dezavantajı ile fırsat bulmakta zorlandılar.

Mina’nın gayretine rağmen 3. gol konusunda Umut ve Sakho ile fırsatlar kaçınca maçın galibi Bursaspor oldu. Ancak galibiyet Bursaspor’a tarihinde 2. kez yaşadıkları hayal kırıklığı için teselli olmadı.

İzmir’den gelen haber ile biten umutlar daha şampiyonluğu hafızalarda taze Bursaspor için gelecek sezonu alt ligde geçirecekleri anlamına geliyordu.

Özellikle 2 ayaklı maçların ortak özelliği olan kontrollü oyun kısır bir ilk yarı getirdi. Adana Demirspor’un yapmayı düşündüğü baskıyı topu ayağında tutarak ve iyi pas yaparak kıran Hatay bu oyununu topu ceza sahasına getirip pozisyon üretemediği için sadece savunma olarak iyi bir iş yapmış oldu. Diğer taraftan Adana Demirspor, Gladky ve Pote üzerinden hızlı hücumlar ve savunma arkası toplar ile 1-2 pozisyon yakalasa da Akın doğru zamanlamalarla doğru yerlede olunca gol çıkmadı. İkinci yarıya Hatay daha da derli toplu döndü. Yine topa hakim oldular. Özellikle sağ kenardan Selim ile etkili oldular. Ancak Caner ve Gökhan Karadeniz’le yakaladıkları fırsatları harcayınca turu daha ilk maçtan garantileme fırsatını da kaçırmış oldular.

Silik hücum...

Adana Demirspor’un Gladky haricinde hücumda ne yaptığını bilen oyuncusu olmayınca Ümit Özat’ın değişikliklerine rağmen iç saha avantajı silik hücum performansı ile kaçmış oldu. Kontrollü geçen maçın kazananı yoktu. Ancak işe Şimşekler tarafından bakarsanız deplasmanda bulacakları bir gol ile beraberliğe de turu geçecek olmaları sadece küçük bir avantaj kaçırdıkları anlamına geliyor. Hatay ise oynadığı disiplinli oyunu taraftarı önünde tekrarlarsa turu geçmeye yakın taraf olacaktır.

Dengeli geçen maçın ilk yarısında çok fazla pozisyon olmasa da özellikle Soldado’nun yakaladığı pozisyonda Fenerbahçe ilk yarıyı önde kapatabilirdi ancak Sehic başarılıydı. Erzurum’un önde pres yaparak kazandığı toplarla hücum etme çabası pozisyon getirmedi. İkinci yarıya ise Fenerbahçe iyi başladı. Erzurum’un yaptığı presten sıyrıldıkları her an ceza sahasına kolay girdiler. Soldado’nun aldığı penaltı sayesinde de golü buldular. Sonrası her iki takım açısından da Rus ruletine döndü. Hem risk alan Erzurumspor, hem de boş alan bulan Fenerbahçe, kısır geçen ilk 60 dakikanın ardından birçok fırsat yakaladı. Fakat iki taraf da son vuruş konusunda oldukça beceriksizdi. Sonuçta Fenerbahçe, Avrupa kupalarına gitme olasılığını zorlayabileceği son 2 haftada ilk maçı kayıpsız geçerken, Erzurumspor’a ise ligde kalmak için küçük çaplı bir mucize lazım.

Gecenin sorusu

Fenerbahçe için önümüzdeki sezon bu hücum hattından kimler kalmalı? Sahaya çıkan 11 ve hamleler üzerinden bakınca Mehmet Ekici ve Dirar dışında Fenerbahçe’de diğer hiçbir oyuncu için yeni sezonda kalsın diyemem.

Maçın starı

Fenerbahçe son 10 dakikada çok pozisyon vermiş olmasına rağmen Serdar Aziz’in iyi bir maç çıkardığını söyleyebilirim. Ancak 90 dakika özelinde yıldız statüsünde bir oyuncu yoktu.

Maçın olayı

Erzurumspor taraftarının penaltıdan sonra verdiği tepki ve maçı neredeyse oynanamaz hale getirme görüntüsü bana göre gecenin olayıydı.

Kısa mesaj

Victor Moses, zaman zaman iyi işler yapmasına rağmen özellikle kilit paslarda yaptığı hatalar ile dikkat çekti diyebilirim.

Süper Lig’in iç sahada en başarılı takımı Galatasaray, taraftar desteğini, Türkiye Kupası ve derbi özgüvenini ayrıca Fatih Terim gibi son düzlüklerde takımını hata yapmadan yöneten teknik direktörü düşünüldüğünde şampiyonluk maçına avantajlı çıkan taraf. Abdullah Avcı’nın kazanmasına rağmen son maçta yaptığı rotasyon, sezonun genelinde yakalanan oyun kalitesini geri getirmedi. Tecrübeli ve iyi bir kadro olmalarına rağmen agresif savunan takımlara karşı bu kaliteyi sezonun 2. yarısında seviye seviye kaybettiler.

Feghouli’ye eşlik edilmeli

Galatasaray’da ise derbileri çözen orta saha kurgusu Donk-Fernando bu agresifliğin ve oyunu iki yönlü oynama konusunun ustaları. Feghouli’nin yüksek form durumuna Diagne, Belhanda ve Onyekuru eşlik ederse taraftar avantajı ile birlikte mutlu sona ulaşmak Galatasaray için daha yakın bir ihtimal olur. Başakşehir’de ise oynayabilirse Emre Belözoğlu, İrfan Can, Edin Visca ve Robinho şampiyonluk için sazı eline alması gereken oyuncular.

Tarih yazma fırsatı

Bazı maçlar için taktiğe falan gerek yoktur. Bazı maçlar oyuncuların maçı ya da şampiyonluğu ne kadar istediği üzerinden çözülür. İşte bu sezonun finali de hangi takımın şampiyonluğu daha çok istediği üzerinden çözülecek. Ya Galatasaray Fatih Terim ile duble yapacak ya da Başakşehir Abdullah Avcı ile yeni bir şampiyon takımla tarih yazacak.

Ön plana kim çıkar?

Galatasaray için sezonun en değerli oyuncusu Feghouli, Başakşehir maçında da takımının en önemli kozu. Mariano ile uyumu maçı çözebilir.

Ön plana kim çıkar?

Başakşehir’de kilit isim Visca. Özellikle takımının gol yükünü hem asist hem de gol olarak sezon boyu üstlenen Visca, Başakşehir sezonu nerede bitirirse bitirsin yılın oyuncusu olmayı hak etti.

Öyle final deyince aklınıza yüksek tempolu, bol pozisyonlu, kıran kırana bir maç falan gelmesin. Akhisar’ın hücum edebilmek için Galatasaray’ın üstüne geldiği anlarda kaptığı toplarla hücum etmeyi planladığı ancak yapamadığı, Galatasaray’ın ise Belhanda ve Feghouli’nin hareketlenmesini beklediği ancak yakalanan 1-2 pozisyonda Diagne’nin ağır kalışı ile skor alamadığı vasat bir ilk yarı düşünün. Bir taraf düşmüş teselli arıyor, diğeri sezon finali için adeta hazırlık maçı oynuyor. Bu görüntü Akhisar’ın geriye topa hakim olarak dönmesi ile değişti. Onyekuru ve Lopez’in karşılıklı kaçırdığı gollere rağmen Güray’ın ikramını Manu geri çevirmedi. Sonrası ise yüklenen Galatasaray önce Linnes’le kazandığı penaltıyı Diagne ile kaçırdı. Sonrasında Diagne ile kazanıp Sinan’la eşitledi. Bu penaltı Akhisar’ın gardını hem konsantrasyon olarak hem de oyun olarak düşürünce Feghouli fişi çeken golü atarak kupayı takımına kazandırdı.

Gecenin sorusu

Hafta sonuna kadroda ne değişir? Fernando- Donk tandemi ve Nagatomo’nun geri dönüşü ile Beşiktaş derbisine geri dönülür.

Maçın starı

Aslında yıldız olacak kadar yüksek bir performans gösteren olmadı. Ancak yine Feghouli sıradan bir maç oynamasına rağmen attığı gol ile kupaya imzasını atmış oldu.

Maçın olayı

Diagne, Galatasaray’a faydalı mı değil mi karar vermek zor. En olumlu yaptığı iş penaltı atmaktı. Şimdi o nu da yapamıyor. Sonrasında gidip penaltıyı alıyor. Kopmuş takıma golü yapıyor.

Kısa mesaj

Galatasaray’ın şampiyonluk için finaldekinden çok daha yüksek bir mücadele ve futbol kalitesine ihtiyacı var.

Yeni teknik direktör için bakılacak kriterler arasında tabii ki taraftar gözünde kabul görecek birini tercih etmek önemli. Fakat bu detay iki haftada bir, bir oyuncuyu önce kabullenmeyip sonra kral ilan eden sonrasında tekrar protesto eden taraftarları görünce önemini yitirdi. Şenol Güneş’in oynattığı oyunu aratmamak, topa rakiplerinden daha çok hakim olmak ve özellikle iç saha kazanma alışkanlığını devam ettirebilmek gelecek hoca için en önemli kriterler olacak. Diğer taraftan gündemde olduğu için Sergen Yalçın konusuna şöyle bir değinelim...

Başarılı deneyimleri var

Çalıştığı takımlarda oyuncular üzerinde ağırlığını hissetirebildiğini ispatladı. Beşiktaş’ın ekonomisinin ve kulüp şartlarının farkında. Süper Lig’deki tüm takımları tanıyor. Son olarak sadece Anadolu kulüplerinde çalışması dezavantaj gibi gözükse de bana göre Beşiktaş’a gelmeden önce yaşadığı deneyimlerde başarılı. Oyun okuma konusunda sayılı teknik direktörler arasında. Ve açıkçası ‘tecrübeli hoca’ klişesi kırılacaksa şansı en çok hak eden isimlerden biri.

Derbi hezimeti sonrası Beşiktaş’tan yüksek oyun kalitesi beklemek hayal olurdu. Oynanan ilk yarı vasatın üzerine çıkılamayan oyun gayet normaldi. Ancak Galatasaray maçında sol kenarda eziyet çeken Adem Ljajic’in santrfor arkasında ki serbestliğine yeniden dönmesi ile skor bulması bir oldu. Önde hareketli bir oyun oynasa da Beşiktaş oyununu Alanyaspor’a kabul ettiremedi.. Ve duran toptan yediği gol ile de içeriye berabere gitti. 2. yarı maçın hikayesinde bir farklılık yoktu. Saman alevi gibi nadiren parlayan 2 takım vardı. Beşiktaş Quaresma’nın kıpırdanışı ile golü bulup skoru aldı. Kolu kanadı kırık Alanya’ya karşı oyun vasat skor iyi oldu. 3.lük işini Trabzon deplasmanı öncesi sağlama aldı.

Gecenin sorusu

Nasıl bir teknik direktör tercih edilmeli? Beşiktaş ekonomik sıkıntılardan önce Şenol Güneş’le yakaladığı oyun kalitesine ve keyifli oyuna önem veren bir hoca seçmek zorunda.

Maçın starı

Yıldız gibi mi oynadı? Hayır. Ancak iş disiplininden rakip kim olursa olsun ödün vermeyen, örnek profesyonel Atiba Beşiktaş’ın yine her yere yetişen ve orta saha direncini ayakta tutan oyuncusuydu.

Maçın olayı

Beşiktaş için dün akşam sahada bulunan oyunculardan Karius, Mirin, Lens gibi oyuncular ekonomi müsaade ederse yerlerine oyuncu bakılması en muhtemel isimler. Tabi yeni teknik direktör ile bir çıkış yakalamak adına bir şans daha tanınırsa o başka.

Kısa mesaj

Beşiktaş’ın, Kagawa’dan yeterince faydalanamadığını düşünüyorum. Özellikle Necip, Lens gibi oyuncuların zaman zaman aldığı şansları alması gereken öncelikli oyuncu Kagawa olmalıydı.

Galatasaray sezonun neredeyse her bölümünde yaşadığı krizleri ekstra bir motivasyona çevirmeyi başardığı sezonun son düzlüğüne 2 kupanın da avantajlısı olarak giriyor. Yönetim değişiklikleri, ibra edilmeyişler, derbi sonrası cezalar, Şampiyonlar Ligi hayal kırıklığı derken Fatih Terim’in bu krizlerin tamamında gösterdiği davranış biçimi ise Galatasaray’ın bugün geldiği noktadaki en önemli detay.

Terim tecrübesi...

Özellikle saha dışındaki çıkışları ile oyuncularının konsantrasyonunu artıran Terim, sezonun ikinci yarısında Feghouli ve Belhanda başta olmak üzere yıldızları devreye sokarak birçok maçı çözmeyi başardı. Diğer taraftan yaşanan santrfor krizi tam anlamıyla çözülmese de, beklenenin çok altında oynamasına rağmen Diagne ile problemin üstü kapandı. Fikstür üzerinden yaşanan derbi avantajını Fernando-Donk tandemi ile çözmeye devam etti...

Taraftar faktörü

Deplasmanda yaşanan oyun kalitesi düşüklüğüne rağmen iç sahada basit hatalar yapmadı. Bazen şampiyonluk yolunda en önemli ayrıntı basit hata yapmamaktır. Ne Fatih Terim ne de tecrübesi yüksek saha içi liderleri baskı altında tökezlemediler. Taraftarın işler kötü gittiği her an verdiği destek, yaşanan düşüşlerin uzun sürmesini engelledi. Sonuçta Galatasaray hem saha içi hem de saha dışında kazanmak için bütünleşmeyi başardı. Ve 2 kupaya da sadece 1 adım uzaktalar. Finallerde ise karşılarında büyük düşüş yaşayan Başakşehir ile küme düşen Akhisar var.