Edin Visca transferi Trabzonspor için adeta harika bir yemekten sonra gelen enfes bir tatlı gibi. İstikrarı, karakteri, çabuk ya da set oyunu farketmeksizin katacağı kalite, Abdullah Avcı ile çalışmış olması, işin savunma kısmında da var oluşu ile Trabzonspor için şüphe duymayacağınız bir transfer demek.

Abdullah Avcı geldiğinden beri Trabzonspor yönetimi ile yakalanan uyumun transferlere yansıması ise bir başka başarı hikayesi olmaya aday. Yaşanan ekonomik sıkıntılara rağmen Bakasetas, Hamsik ve Cornelius transferlerinden sonra Visca ile bu başarı öyküsü katlanarak devam ediyor.

Herkes kalite kaybederken Trabzonspor, yönetiminin doğru hamlelerini Abdullah Avcı performansı ile birleştirip mutlu sona yaklaşıyor.

Beşiktaş Süper Kupa Finali'ne iyi başlayan taraftı. Antalyaspor'un çabuk hücum çabalarına savunmaya hızlı geçerek izin vermediler. Hücumda ise forvet hattında 3 santrfor özellikli oyuncu olmasına rağmen işin üretkenlik kısmında ise Ghezzal ya da orta sahadan üretken bir oyuncu bulamadılar. Topa hakim, pas trafiği iyi olunca Rosier'in hücuma çıkışlarından birinde Atiba rakip ceza sahasında yapılan çabuk pasların finalini golle bitirip, Beşiktaş'ın ilk yarıda oynadığı iyi oyunun karşılığını tabelaya da yazdırdı. Maçın ikinci yarısına diziliş değiştirip, Mukairu hamlesi ile dönen Nuri Şahin ilk yarıdaki rolleri değiştirmeyi başardı. Ghacha ve Poli pozisyonları golün habercisi gibiydi. Beşiktaş'ın rakip kaleye nadiren gittiği bölümde Larin kariyerinin en kolay gollerinden birini kaçırınca, Antalyaspor Güray’ın şuutnda Atiba’ya çarpıp ağlara giden topla tabelayı dengeledi. Nuri Şahin'in kulübedeki güçlü hamleleri oyunu Antalyaspor'da tutarken, Önder hoca 17'lik Emirhan hamlesi ile karşılık verdi.

Kalma kredisi!

Alex’in hazır olmadığı, Batshuayi'nin formsuz olduğu hücum hattında genç Emirhan fark yarattı. Maçın uzatmalarında 2 takımın da çok ciddi olmayan hücum denemeleri sonuçsuz kalınca iş penaltılara yani kalecilere kaldı. Ersin'in sezonun ilk yarısındaki başarılı penaltı performansı Beşiktaş'a kupayı kazandıran etken oldu. Mustafa ve Floranus Sherel penaltılarını kaçıran Antalyaspor başa baş oynadığı finali kaybederken formda olmamasına rağmen Beşiktaş kötü geçen sezon için teselli sayılabilecek kupayı Önder Karaveli ile kazanmayı başardı. Bana göre Önder Karaveli hoca da sezonun kalanı için takımda kalma kredisini cebine koydu.

Beşiktaş için Antalyaspor ile oynanacak final maçı gittikçe daha zor hale geliyor. Ta kımın en önemli üretkeni Ghezzal ve hamle ya da 11 fark etmeksizin fark yaratan Güven Ya lçın ve Oğuzhan’ın yoklukları, Batshuayi’nin de formsuzluğu düşünüldüğünde Önder hocanın geldiği andan itibaren en önemli sınavını da bu telafisi olmayan final maçı yapıyor. İşin savunma kısmında geçtiğimiz sezonki performanslarının altında olan Vida ve We linton’un bireysel hataları da tedirgin edici. Yine de büyük takım reaksiyonu gösterebilecek Pjanic, Josef, Rosier, Larin gibi özel oyuncuların yanında, çıkış arayan Alex Te ixeira için de Antalyaspor finali önemli bir fırsat.

Sürpriz olmaz...

Antalyaspor tarafı ise ligimizde 3’lü savumayı doğru uygulayan ve bu dizilişe uygun hem stoper, hem de kanat oyuncularına sahip. Nuri Şahin’in ilk deneyimi olmasına rağmen başarılı işler yapacağının sinyalleri geliyor. Hücumda Mukairu gibi çabuk oyuncuların hataya müsait Beşiktaş savunmasını çok zorlayacağı aşikâr. Sonuçta ne kadar eksik olursa olsun favori elbette Beşiktaş. Ancak Antalyaspor’un da Beşiktaş’ı bundan daha zor anında yakalayamayacağı ve kazanırsa sürpriz olmayacağı da bir gerçek.

Trabzonspor'un neredeyse tamamı rotasyonlu kadrosu maçın ilk yarısında vasatı aşamadı. Boluspor özellikle ilk 10 dakika içinde Trabzonspor kalesinde cirit attı. Bregu ile gole de yaklaşmasına rağmen şansı yanında değildi. Trabzonspor'un az süre alan ve ilk kez bir arada oynayan hücum hattı da hem kişisel olarak hem de organize olma konusunda beklentilerin altındaydı. Sadece Yunus Mallı ile gelen pozisyonda Selmani iyi bir kurtarış yaprak takımı adına skoru dengede tutmayı başardı.

Karşılığını çabuk aldı

İlk yarıdaki kötü oyundan rahatsız olan Abdullah Avcı devre arasında hamleleri yaptı. Bakasetas ve Bruno Peres'in oyuna girişi ile Serkan Asan'ı da öne atan Abdullah hoca bu değişikliklerin karşılığını çabuk aldı. Serkan'ın getirdiği, Bakasetas'ın hazırladığı ve Koita'nın bitirdiği pozisyonda gol geldi. Devamında Dorukhan'ın da oyuna girmesiyle takımın hem direnci hem de kalitesi arttı. Koita ve Bakasetas ile denemeler karşılığını bulmasa da işin savunma kısmındaki hatasız oyun atılan golün tura yetmesini sağladı. Sonuçta Trabzonspor için zorluk derecesi yüksek olamayan ancak rotasyonda hangi oyuncuların hazır kalabildiğini görebilmek adına iyi bir fırsattı. Ancak sınavı geçebilen oyuncu yok gibiydi.

Doğru diziliş ve kaliteli oyuncuları içinde barındıran başlangıç 11'i kendini çabuk hissettirdi. Mert Hakan asistinde Novak, Fenerbahçe'ye transfer sebeplerinin en önemlisi rakip ceza sahasına geriden girme özelliğini kullanarak golü attı. Devamında Fenerbahçe oyunun temposunu biraz düşürdü. Savunmada Kim Min Jae gibi Süper Lig'in her hücumcusu ile bire bir bırakmaktan çekinmeyeceğin bir stoperle oynamanın güveni hissedildi. Hücumda ise İrfan Can ve Mert Hakan final paslarını iyi atsalar maç ilk yarıdan kopabilirdi.

Yeniden doğuş

Maçın ikinci yarısına diziliş değiştirerek gelmesine rağmen Malatya'nın gücü pas kalitesi yüksek Fenerbahçe'yi tedirgin etmeye yetmedi. Yine de skor tabelasının değişmesi, Pereira'nın küstürdüğü Pelkas'a nasip oldu. Valencia'nın asistinde ceza sahası içinde sakin bir vuruşla maçın fişini çeken Pelkas bana göre bu sezonki yeniden doğuşunu ilan etti. Diğer taraftan savunmada Kim ve Szalai varken bu takımın neden haftalarca 3'lü de ısrar ettiği de tartışma konusuydu. Sonuçta Fenerbahçe rahat kazandı kazanmasına ama protestolar eşliğinde gelen bu galibiyetin haklı olarak taraftarı tatmin etmediği de ortadaydı.

İki güçlü takımın rakip sahaya yerleşme savaşı vardı maçın ilk yarısında.. Ve bu savaşı elindeki en önemli yıldızı Marek Hamsik ile kazandı Trabzonspor... Savunmanın önünde gördüğü baskıya rağmen organizasyonu iyi yapan Hamsik, Cornelius’a da attığı enfes pasla, maçın ilk yarısındaki tek net fırsatın da kahramanıydı. Dengeli oyunun, çabuk savunmaya geçişlerin getirisi az pozisyonlu ilk yarı iki kez direğe takılan Trabzonspor ve Guldbransen’in etkinliğinin yanında, sadece bir kez Edin Visca denemesi de sonuçsuz kaldı.

Önemli eksikleri vardı

Trabzonspor maçın ikinci yarısına düşük tempoda başlayınca, Guldbransen yine etkili oldu. Fakat yine gol çıkmayınca oyun dengelendi. O zaman da teknik direktörlerin hamleleri geldi. Bir tarafta Deniz Türüç ve Chadli, diğer tarafta Siopis ve Koita oyuna dahil oldular. Ancak bu hamleler pozisyon bulma konusunda iki tarafın da oyununa katkı yapmadı. Sonuçta Trabzonspor ideal kadrosundan çok önemli eksikleri ile oynadığı formda Başakşehir’i yenemedi ama beraberlik de bana göre puan farkının korunması adına kötü bir sonuç olmadı. Son olarak Hasan Ali’nin eliyle topu kornere attığı top çok iyi maç yöneten Halil Umut Meler’in performansını gölgeledi diyebilirim.

Önder Karaveli, kısa süreli serüvenine görünen o ki hazırlıklı gelmiş. Beşiktaş Atakımı ile ilgili dile getirmese bile futbolun doğruları adına fikirleri varmış. 3 maçlık kısa süre içinde de bu fikirleri küçük gibi gözükse de sonuçları büyük oldu. Yönetimi acele ya da dayatma bir hoca hamlesi yapmaktan kurtarırken kendisi için kariyerinde yeni bir pencere açmış oldu. Teknik direktörler özelinde yaşanan baskıların getirisi sertlikten uzak, sakin ve kibar bir üslupla da bu işin yapılabileceğini gösterdi.

Altay'ın rakibi kim olursa olsun cesaretli oyunu Trabzonspor'a karşı ilk yarıda etkili olmasına yetti. Mücadeleci görüntüsünü Trondsen'in koruduğu kenarı iyi kullanarak, hücum organizasyonları ile süsledi. Trabzonspor tarafında ise az da olsa yapılmış rotasyon takımın performansını düşürmüştü. Uğurcan'ın Cebrail'in golüne kadar Altay'a direnmesi dışında, hücumda da Djaniny etkisi uzun sürmeyince Trabzonspor'un soyunma odasına mağlup gitmesi de kaçınılmaz oldu.

Doğru hamleler

Soyunma odasından Abdullah Avcı en güçlü hamleleriyle geldi. Bakasetas ve Dorukhan'ın girişiyle Hamsik'in oyun kurucu gibi oynaması Trabzonspor'un oyun üstünlüğünü almasını sağladı. Bakasetas asistinde Cornelius'un plasesi ile de beraberlik golü geldi. Ancak rüzgar çabuk dindi. Altay'ın oyunu dengelediği, Poko ve Bamba ile bulduğu pozisyonlarda maçın en iyisi Uğurcan'ın direnişi vardı. Trabzonspor'da galibiyet için Djaniny harika bir fırsatı heba etti. Altay işi mücadeleye dökmeye devam ederek maça ortak olmayı başardı. Ancak Abdullah hocanın son hamlesi Koita devreye girdi. Uğurcan'ın çabalarını ödüllendirircesine yaptığı asist ve Cornelius'un bitirişi ile Trabzonspor kâbustan uyandı. Sonuçta Trabzonspor çok zorlandığı bir deplasmanı Abdullah Avcı'nın doğru hamleleri ile kayıpsız geçmeyi başardı.