Arama

Popüler aramalar

‘’Karşınızda Östersunds‘’

Şarkı diyor ya; “Kolay olmayacak.”
Evet olmayacak. Galatasaray çok dikkatli olmalı. Peki ama neden? Kısa pası seviyorlar. Liglerinde topla oynama yüzdesi 85.6 ile en yüksek takım. Bireysel yetenekleri olan oyuncuları var. Sahaya yayılma becerileri mükemmel, baskılı oyunu seviyorlar, bon vuruş becerisi çok iyi olan isimleri var. Sol kanadı kullanmayı seviyorlar. Geri dönüş becerileri etkileyici. Sağlam ve sert oyun anlayışları var. Ocak ayından beri maç yapıyorlar. Son 14 hafta içinde sadece 3 kez yenildiler. Sahaları suni çim.

Taraftarı çok ateşli

Maçlarda etkili taraftarları var. Ateşliler. Bizim kadar değil tabi... Kendi liginde ilk 5 içinde. Son 6 haftadır kaybetmiyorlar. Rotasyonu çok iyi yapan bir ekip. Kademe anlayışları da iyi. Zayıf noktaları hava topları. Bir İsveç takımı için şaşırtıcı ve Galatasaray’da kafacı bir isim Gomis. Yaz bir kenara iyi hava toplarında Gomis gol bulur.
Ve galip durumda skoru koruma kabiliyetleri çok iyi değil. Galatasaray yenik duruma düşse de maçı bırakmamalı.
Trömse unutulmamalı.

Ve oyuncular...

Kalede Aly Keita: Disiplin sorunu var. Uzun ve oyuna topu çabuk sokmada iyi.
Sağ bek Curtis Edwards: 23 yaşında ve başarılı bir isim defansif orta alan bile olabiliyor. Uzun pas. Çizgi oyununda iyi. Agresif ve ilk hamlede etkin değil.
Sol bek Dennis Widgren: Topla oynamayı sever adam geçmede etkili.
Stoperler Sotiris Papagiannopoulos: Yunanlı isim kademede çok iyi. Kısa pas oynar hava hakimiyeti olan tek isim.
Tom Pettersson: Sık faul yapar. Frikik verir. Disiplinsiz ve en zayıf halka.
Orta alan Hosam Aiesh: Sağ çizgide ortası zayıf adam geçme zayıf ama topu tutma ve kısa pas oynama yönü etkili.
Brwa Nouri: Iraklı 30 yaşında orta alan ortasında. Savunma yönü iyi. Kolay top kapıyor. Duran toplarda çok iyi.
Fouad Bachirou: Orta alanda bir diğer etkin yüz. Komorlardan, Afrika’nın Madagaskar tarafından küçük ada ülkesinden. Yapışkan. Rakibi bırakmaz. Mücadeleci. Topu sever. Adam geçmeyi çok arzular.
Ken Sema: Orta alanının solunda tüm ataklar onun ile şekillenir. 23 yaşında en etkili isim. Harika ara pasları var. Kolay adam geçer. Kolay ve basit oyunu sever. Nefis muz ortaları var.
Forvet Alhaji Gero: En önemli gol silahı Nijeryalı lakin çok sinirli ve kavgacı. Geride kalan 8 maç 2 golü var. Orta alana gelip savunmaya desteğine dikkat.
Saman Ghoddos: Forvet hattında diğer silah. 23 yaşında. Agresif, mücadeleci. Sert şutları var. Defans hattına sızar. Pas tutma kilit pas verme konusunda çok başarılı.

12 Temmuz 2017, Çarşamba 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’ANALİZ DESEK…‘’

Rakamları severim,
Matematik tutkum.
O yüzden kaynakları araştırmak benim için rakamlarda varsa büyük aşk.
KPMG’s Football Benchmark team.
Benchmarkt.
Doktora tezimdi.
Anlamı var olan bir yapıyı kendine uyarlama.
Analiz edip geliştirme.
Türkçede karşılığı yok tam anlamı ile.
Örnek.
Xerox fotokopi makinalarını bulmadı ama en iyi pazarlayan ve kullanıma sunan.
Bunu nasıl başardı?
Neler yapıyor.
Diğerleri nerede?
En iyi yapanlar nerede.
İşte bu analiz bakışı.
KPMG’s Football Benchmark team.
Futbolda bu işleri yapar.
Futbolun analizlerini ortaya koyar.
Başında Andrea Sartori var.
Analizler yerinde ve mükemmel.
Çalışmalarda 100 katar kriter okuyorlar.
Her analiz yaklaşık 1 yıllık bir çalışma ürünü.
Sartori şöyle diyor;
Futbol büyüklüğü her sektörün iştahını kabartıyor
Her sektör rakamları nasıl artırabilir ve kar yakalarım derdinde
Oyun artık ikinci planda gibi
Rakamlar hep önde
Çinin iştahı,
Avrupa’nın oyuncu pazarı,
Güney Amerikalı her futbolcunun dolar ve Euro düşü.
Rakamlar güzel…
Ama bence rakamlar başarılı oyun ile çok ilintili
Geçmiş de bu rakamların gerçeğine destek veriyor.
Açalım:
Beşiktaş hisse senetlerini Avrupa arenası içinde yer alan 10 büyük lig şampiyonu içinde en çok artıran kulüp olmuş rakamlar yüzde 31 artış diyor.
Rakamların diline Beşiktaş için bakalım:
Oyun başına ortalama puanlar : 2.32
Maç başına gol atıldı: 2.21
Maç başına kaybedilen goller: 1.03
Lig başına personel masrafları: 0. 8 (Milyon avro)
Beşiktaş sosyal medyada da gelen son iki yıl başarıları ile zirvede.
Daha pek çok veri için adresimiz : https://www.footballbenchmark.com/documents/files/public/The_European_Champions_Report_2017.pdf
Dedik ya başarısızlık olsada geçmiş sizi ayakta tutuyor bazen.
Nasıl mı?
Futbol Kulüpleri Değerlendirme Raporu'yla, Avrupa'nın önde gelen 32 takımı belirlendi. Raporda Türkiye'nin en değerli kulübü 398 milyon euro ile Galatasaray oldu.
Hadi canım nasıl olur.
Borç,
Kötü yönetim,
Habire başarısız sonuçlar.
Haklı olunabilir.
Ama kriterler geçmişten geliyorsa…
KPMG Football Benchmark ekibinin hazırladığı ' Avrupa Eliti 2017 - Futbol Kulüpleri Değerlendirme Raporu'yla, Avrupa'nın önde gelen 32 takımı belirlendi.
Türkiye'den Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe'nin yer aldığı raporda, Süper Lig'in en değerli kulübü olarak sarı-kırmızılılar gösterildi.
Değeri 398 milyon euro olarak gösterilen Galatasaray'ı 368 milyon euroyla Fenerbahçe izledi.
Listeye bu sene giren şampiyon Beşiktaş'a ise 231 milyon euro değer biçildi.
Raporda Avrupa futbolunun önde gelen 32 takımı, var.
Zirveyi Manchester United alıyor.
TÜRK KULÜPLERİNİN DEĞERİ: 945 MİLYON EURO.
Okumak isteyenler için analiz burada:
https://www.footballbenchmark.com/documents/files/public/KPMG_Football_Clubs_Valuation_Report_31_05_2017.pdf
Lakin bu analiz bir şeyi daha gösteriyor.
1-Galatasaray’ın kıymetli yönetimi: HAZIRA DAĞ DAYANMAZ.
2- Fenerbahçe’nin kıymetli yönetimi: BAŞARI KAZANÇ EĞRİSİ ÇOK ORTAK DEĞERDE AMA TARAFTAR OLGUSU HER DAİM BAŞARI KRİTERİNDE DEĞİL
3- Beşiktaş’ın kıymetli yönetimi: HERŞEY MÜKEMMEL NOKTADA. BÖYLE GİDERSE SON 5 YILA RAKAMLAR VE BAŞARILARINIZ İLE DAMGA VURACAKSINIZ Kİ VURDUNUZ AMA GEÇMİŞİ DÜZENLMEK ADINA BU GÜN DAHA ÇOK BAŞARI GEREK.
4-Anadolu kulüpleri: TÜRKİYE LİGİ RAKAMLAR NE OLURSA OLSUN AVRUPA İÇİN BAŞARININ KRİTERİ DEĞİL ÖNCE AVRUPADA BOY GÖSTER VE ORALARI SALLA.

16 Haziran 2017, Cuma 14:30
YAZININ DEVAMI

‘’KONUŞMAK‘’

İnsanlığın en güzel hazinesi,
Duyguların mimarı,
Aklın yansıması,
Düşüncelerin şekle bürünmesindeki çıkış
Konuşmak.
Erdem.
Akıl,
Us,
Konuşmak, insanlığın yansıması.
Özet ile konuşmak. Lakin konuşur gibi yapmak bazen.
Düşünür gibi olmak gibi,
Uyur gibi yapmak sanki biraz.
Ya da….

Yaparmış gibi yapmak…
Bu aralar Futbolda olduğu gibi “Konuşmak” ama konuşmamak…
Ortak dilimiz olsa da kelimeler, anlaşılmaz oluyor zihinler.
Her konuşma yeni soruları,
Her soru yeni bir bilinmeyeni,
Her bilinmeyen farklı soruları.
Böyle bir kısır döngü.
Ve sözcüklere yansıyan açıklamalar.
-Fatih Terim : “Konuşursam yer yerinde oynar.”
-Arda: “Konuşursak kimse duramaz.”
-Yıldırım Demirören: “Konuşursa kimse koltuğunda oturamaz. “
Konuşarak, konuşmamak bu olsa gerek.
Atarak tutmanın şekli.
Neden konuşmuyorsunuz saygıdeğer isimler.
Konuşun öğrenelim.
Konuşun bilelim,
Konuşun aydınlanalım.

Yoksa her sözcük bir göbek bağı ile mi geliyor zihninize.
Size aitmiş gibi ama sizin olmayan göbek bağı.
Koparmaya,
Çıkarmaya,
Söküp atmaya imtina ettiğimiz.
Bilmiyorum hani soruyorum.
Yoksa biriniz konuşursa düğüm çözülecekte.
Kimse konuşmuyor.

Tam tabir ile oyalama taktikleri.
At topu taca.
Lakin sıkıldı halk bu oyundan.
Ya konuşun,
Ya susun.

AMA NE OLUR BİR KONUŞURSAK DEMEYİN.
Lütfen.

15 Haziran 2017, Perşembe 11:45
YAZININ DEVAMI

‘’VEDA‘’

Galatasaray…
Dünyanın en seçkin markalarından biri,
Avrupa’nın en önemli kupası Süper Kupa,
Avrupa’nın 2. Büyük kupası UEFA’yı kazanan takım.
4 yıldızlık bir marka.
Lakin yönetiminde her dönem sıkıntı var.
UEFA Kupasını alıyor bunu gelire dönüştüremiyor.
Takımı koruyamıyor.
Yüzlerce ismi alıyor milyonlarca dolar çöpe atılıyor.
Takıma emek verenlere hep vefasız vedalar yaşanıyor.
Bakalım mı?
Kime veda edildi yılların emeği ardından…
Maç öncesi verilen bir iki plaket değil derdim..
Gerçek anlamda jübile…
Son dönemde olmayan jübile,
Alkışlar ile uğurlama,
Belki emekli edilen bir forma.
Bülent Korkmaz,
Hagi,
Hakan Ünsal,
Taffarel,
Ergün,
Okan,
Suat,
Mustafa Denizli,
Fatih Terim.
Yüzlerce isim sayılabilir.
Uzun yıllar emek veren başarı getirenlere kayıtsız bir git edası.
Sabri…
Şimdi de Ergin Ataman.
Git…Kapıyı kapat ve git. Bir kuru teşekkür ile git.
Ya, Dünya kulüplerinde ;
Totti,
Gerrard,
Giggs,
Rummenige,
Kuyt,
M.Jordan
Nasıl veda edildiler hatırla, emekliye ayrılan formaları…
Türkiye’de veda edilen var mı başka kulüplerde?
Var
En son hatırladığım Şifo Mehmet,
Ama hani dünya kulübü parolası.
Vefa bozacı mı?
Semt mi?

14 Haziran 2017, Çarşamba 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’DEV SPORCU OLMAK…‘’

Önce ne olur bunu izle can dost:
https://www.youtube.com/watch?v=gvR-t5Q6eEo
Sonra bir bak yazdıklarıma.
Hatta imkan varsa izlerken bir yandan oku…
O “bunu” dedi,
Yok öteki “böyle” söyledi,
“Dış mihraklar var,”
“Takım içinde uyum…”
O oyuncu…
O teknik adam.
SIKILDIM.
SIKILDIM.
SIKILDIM.
Yeter….Yeter…Yeter….
Kosova –Türkiye maçı için ne soran, ne merak eden…
Neden?
Basit, milletin takımında, milletin hoşlanmadığı hareketler.
Sırf ünlü diye babası yaşındaki adama el kaldıran futbolcu,
Bir araba küfür yağdıran dudaklar,
Ve ona haklı diyen akıllar.
Ne güzel yapmışım açıklamaları.
Sonra eleştiri yapıyoruz diye bize kızan dostlar.
Yapmayın bu kadar taraf olmak, akıl tutulmasıdır.
Hak var,
Adaletli bakış var,
Merhamet duygusu var,
İnsanlık var,
Mevlana’nın dediği gibi Hz. İnsan var.
Ama,
Bu nasıl bir akıl tutulması.
Sonra Arnavutluk’ta bir gece vakti,
90 dakika süren bir basın toplantısı
Onlarca cesur soru,
Ama cesaretten uzak yanıtlar.
İsim yok,
Adres yok,
Netlik yok.
Ve kısır tartışmalar.
Satır arasında beni dehşete düşüren ifade.
“Arda sen şu yazılı metni oku sonra biz seni affedelim.”
Babası yaşındaki adamı dövmeye kalk,
Sonra ona küfür et,
Milli takım Teknik adamına söv,
TFF Başkanına söv.
4 sayfa yazı oku affetsinler.
Olağan…
Yadırgamıyorum.
Metrobüste bunu yapanlar sokakta,
Kadınlarımızı çok sevdim diye öldüren hainler dışarda,
Oğlunu-Kızını katleden ebebeyinler namus edasında,
Bebişlere kıyan eller iyi niyet affı çabasında,
Doğaldır.
Bu yüzden bu konuyu artık yazmayacağım.
BİTTİ.
Sporu anlamak için birdaha izleyiniz lütfen;
https://www.youtube.com/watch?v=gvR-t5Q6eEo
Kıskanıyorum artık,
Gece NBA finalleri beşinci maçı için saat kuruyorum, oğlum heyecanlı…
Kalkıyoruz 04:00’de,
İzliyoruz,
İzliyoruz
İzliyoruz,
Keyif ile,
Bizden binlerce kilometre ötede markalaşmanın anlamını çözerek,
Markaya değer katmayı görerek,
Keyif alma kültürünü çözerek.
Bizdeki kavga kültürüne inat harika bir son,
Maç içinde yaşanan elektriklenme yok mu?
Var…
Lakin maç biter kutlama başlar.
Lebron –KD ile kucaklaşır.
Curry’i kutlar.
Bir yanda şampiyonların kutlaması,
Diğer yanda kaybedenlerin iyi oynadık yaklaşımı.
Spordan keyif alma resmi.
Ne olur izle.
Ve anla.
Spor kazanmak üzerine inşa edilmiş bir yapı değil.
Keyif almak,
Mutlu olmak,
Anı yaşamak,
Sınırları zorlamak,
Mücadele etmek,
Rakibe saygı duymak.
Bunlar yoksa sen ne işe yararsın…
Değil mi ARDA kardeş.

13 Haziran 2017, Salı 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’TRANSFER ZARAR GALATASARAY‘’

Alıyorsun, oynatamıyorsun.
Alıyorsun, verim sağlayamıyorsun.
Alıyorsun, satamıyorsun.
Bir fabrika düşün;
Hammadde var, ürün yok.
Hammadde var, kaliteli sonuç yok.
Hammadde var ürün var pazarlama yok.
Ve rakipler seni eziyor sen ne oluyor ki diye soruyorsun.
Galatasaray son iki yılı 6. Ve 4. Sırada tamamladı.
Galatasaray’da kulübün sahibi taraftar bu futbol fabrikası batıyor diyor.
Galatasaray’da kulübün sahibi delegeler, yangın var diyor.
Sayın başkan yok canım transfere devam diyor.
Fabrika verileri ortada.
Bakalım mı?
Yeni sezon yapılanması çerçevesinde Kulüp Başkanı Dursun Özbek döneminde transfer ettiği 20 futbolcunun büyük bölümünde hayal kırıklığıyaşadı.
İşte isimler;
Lukas Podolski, Jose Rodriguez, KevinGrosskreutz, Lionel Carole, Cenk Gönen, Jason Denayer (kiralık), Jem PaulKaracan, Bilal Kısa, Ryan Donk ve Martin Linnes, 2016-2017 sezonunda ise SerdarAziz, Eren Derdiyok, Tolga Ciğerci, Luis Cavanda, Josue Pesqueira (kiralık),Kolbeinn Sigthorsson (kiralık), Emrah Başsan, Nigel de Jong, Garry Rodrigues veAhmet Çalık'ı kadrosuna kattı.
Hangisinden verim aldı.
Peki ne harcadı ?
Galatasaray, son iki sezonda kadrosuna dâhil ettiği futbolcular için şimdiye kadar :
64 milyon 33 bin 575 avro ödedi.
Bunun 31 milyon 410 bin avro bonservis bedeli / 32 milyon 623 bin 575 avro’su futbolcuya.
Allah var bazı oyuncuları da sattı.
O zaman gelire bakalım:
6 milyon 272 bin avro gelir.
Zarar hep zarar..
Ama sayın başkanın yaptıklarını karalamak değil amacım iyi şeylerde var.
Bakalım:
Mesela Podolski’den 100 BİN AVRO GELİR.
2 milyon 500 bin avro karşılığında alınan Podolski, sarı-kırmızılı forma altında çıktığı 75 resmi karşılaşmada 34 kez ağları havalandırdı. Galatasaray ile bir Türkiye Kupası, iki de TFF Süper Kupa şampiyonluğu yaşayan Podolski, 2 milyon 600 bin avro karşılığında Vissel Kobe'ye transfer oldu.
Alınan : Lionel Carole, Eren Derdiyok ve Tolga Ciğerci de istikrarlı bir görüntü ortaya koydu. Kasımpaşa'dan 4 milyon avro bonservis bedeliyle alınan Eren Derdiyok görev aldığı 38 resmi müsabakada 12 gol attı.
Hertha Berlin'den alınan Tolga Ciğerci de 25 resmi maçta sarı-kırmızılı formayı terletti.
Şimdi rakamlara bakalım bir daha kim gelmiş kim gitmiş.
Analizi Anadolu Ajansı yaptı.
Ben yorumladım.
Karar sizin.
Oyuncu Geldiği kulüp Bonservis / İmza parası / Kiralama (Avro) Garanti ücret (Avro) Maç başı (Avro) Oyuncunun toplam kazancı (Avro) Oynadığı resmi maç Lukas
Podolski Arsenal 2.500.000 6.000.000 1.500.000 7.500.000 75
Lionel Carole Troyes 1.800.000 1.400.000 975.000 2.375.000 65
Jose Rodriguez Real Madrid - 800.000 230.000 1.030.000 23
Jem Paul Karacan Reading 50.000 890.000 120.000 1.010.000 8
Cenk Gönen Beşiktaş 600.000 1.850.000 140.000 1.990.000 14
Bilal Kısa Akhisar Belediyespor - 780.000 350.000 1.130.000 36
Jason Denayer Manchester City 360.000 680.000 350.000 1.030.000 28
Kevin Grosskreutz Borussia Dortmund 1.500.000 925.000 - 925.000 -
Ryan Donk Kasımpaşa 2.500.000 1.250.000 75.000 1.325.000 22
Martin Linnes Molde 2.100.000 1.425.000 170.000 1.595.000 54
Serdar Aziz Bursaspor 4.500.000 2.000.000 77.075 2.077.075 6
Eren Derdiyok Kasımpaşa 4.000.000 2.150.000 240.000 2.390.000 38
Tolga Ciğerci Hertha Berlin 3.000.000 2.000.000 200.000 2.200.000 25
Luis Cavanda Trabzonspor 1.800.000 875.000 26.000 901.000 13
Nigel de Jong Los Angeles Galaxy - 2.500.000 110.000 2.610.000 24
Josue Pesqueira Porto - 700.000 124.500 824.500 33
Kolbeinn Sigthorsson Nantes 700.000 400.000 - 400.000 -
Emrah Başsan Antalyaspor - - - - -
Garry Rodrigues PAOK 3.500.000 675.000 56.000 731.000 18
Ahmet Çalık Gençlerbirliği 2.500.000 450.000 130.000 580.000 17
TOPLAM: 31.410.000 27.750.000 4.873.575 32.623.575

09 Haziran 2017, Cuma 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Arda kardeşime çağrı‘’

Ardayı yazdım,
Yazdık,
Yazıyoruz…
Hala gündemde Arda.
Evet, yanlış yaptı.
Evet, hatalı.
Derdini konuşarak anlatabilirdi.
Gelseydi Televizyonların kapısı ona açıktı.
En azından bizim kanal her zaman ağırlar kardeşimizi.
İçinde olanları haksızlığa uğradığı her noktayı anlatabilirdi.
Ki Hürriyet gazetesine konuşmuş bugün.
Demiş ki…
"Hani bunlar ile aynı çatı altında olmayacaktım. Hani gideceklerdi. işte o an dayanamadım. Bir yıl önce Fransa sonrası bunun hesabını soracağım demiştim. Sordum da. Benim ki onurlu karşı tarafınki onursuz bir hata. Arkadan konuşmadım yüzüne bağırdım. Kimseden özür dilemedim. Ne Fatih Hoca ne başkası. Onurum ile bıraktım. Fatih hoca “çık özür dile hallederiz” dedi. Ben ona medya önüne beni siz attınız dedim. Ben onurlu bir hata yaptım"
Onurlu hata ?
Büyüğe el kaldırmak olmaz can kardeşim…
Onurlu hata fiziki müdahaleye yeltenmek olamaz can dost.
Onurlu hata onur kokan bal kokan analara küfre izin vermez.
Onurlu hata kem söze yer vermez.
Sen sadece bunlar için : “ÖZÜR DİLEMELİSİN”
Büyümek için,
Kalplerde yücelmek adına,
Haklıydım ama haklı kalamadım demenin yolu için,
Yoksa haklı kalmak ile haklı olmak sınırını kaçırmaya devam ediyorsun.
Ve bence artık; ne olur konuşma güzel kardeş.
Ya da tüm basını çağır ilk ve son kez yaşananları anlat.
Anlat, anlat, anlat..
Dinlemeye hazır milyonlar var.
Küfürsüz,
Tekmesis,
Yumruksuz,
İçindeki sıcak , hınzır, sevimli Arda ile bütünleşerek gel anlat.
NEREDEN BAKSAN TUTARSIZ
Milli takım…
Gururumuz.
Umudumuz
Kaçtığımız adres
Sığındığımız yürek
Hüzünler
Sevinçler
Lakin…
Silahlar çekiliyor milli takımda.
Gençlerin idolü futbolcular bağrışıyor barlarda,
Sonra odalar basılıyor.
Sahadaki oyun, dışardaki oyunbazlığa dönüşüyor.
Bitmiyor.
Primler tartışılıyor.
Tartışılan rakamları bu ülkenin yüzde 70’i rüyalarında göremiyor.
İdolleri değersizleştiriliyor
Herkes ağzına “ŞEREF” ifadesini doluyor,
Ama birbirini yok etmek adına her şeyi yapıyor.
Haber hakkı kutsaldır yaklaşımı,
Başkana yakınsındır uzaksındır olarak değişmiş,
Eşe dost ve arkadaşa haber var.
Sana maça girecek kart için bile zorluk var.
Gazeteci alır parayı gazetesinden gider maça,
Hey hat…
Sponsorlar ile maça gidenlere bir baksak.
Ardayı gömmeden kendi odamızın kirli düzenini toparlasak.
Kulüpler borç batağında,
Ama hala transfer yarışında.
Batıyorsunuz diyen ekonomistlere inat,
En flaş ismi getirmek adeta şart.
TFF gelirini zirveye taşıyor,
Naklen yayınlar için ödenen bedeller için birileri çok çalışıyor,
Diğerleri çalışanlar sırtından nemalanıyor.
Özet ile futbol batıyor.
Ve Kosova maçı öncesi moraller alt üst,
Takım 2018 yolunda kayba tahammül yok,
Ama tartışmada odak çok.
Arda de,
Prim de,
İsimleri yaz,
Gammazcı ara,
Suflöre bak,
Verilmeyen sözleri konuş…
Futbol için alt yapı için,
Boşver…
Sen son dedikodu ne ondan haber ver.
“Kampa kim gelmiş kim…”

08 Haziran 2017, Perşembe 11:30
YAZININ DEVAMI

‘’OLMADI…‘’

Arda ile Bilal Meşe usta arasında yaşananlar.
İki kanata taraf olanlar.
Arda haklı diye çıkanlar,
Bilal abiye el kalkar mı diyenler.
Bu işten aslında hepimize ders var.
En çok gelecek nesillere.
Bir gazeteciyim .
Tam 30 yıldır.
Bilal abi okunası bir isim.
İyi bir gazeteci.
Haberi kovalayan,
Çalışkan.
Arda bu ülkenin en büyük yeteneği,
Futbol yorumcularına futbolu yeniden öğreten adam.
Ondan Barcelona’ya çaycı olmaz diyenlere kupa ile cevap veren biri.
Sevimli,
Hınzır,
Şakacı…
Ve yaşananlar.
Milli takım uçağında.
Önce iki ayrıntı
1-Her takımın uçağında her daim gazeteci vardır.
2-Bu hem uçak maliyetini azaltır hem de gazetecilerin bilgi alma özgünlüğünü sağlar.
Yüzlerce kez uçtuk,
Galatasaray ile,
Beşiktaş ile,
Fenerbahçe ile,
İngiltere milli takımı,
Fransa-Gana-Hollanda ile…
İzin verildiği süreçte.
Ve sonra yaşananlar.
Anlatmak yazmak bile zul.
Şakacı Arda,
Sevimli Arda,
Evimizdeki sofrada oturan Arda,
Sevinçlerimiz Arda,
Umutlarımız Arda,
Çocuğumuzda gördüğümüz Arda,
Ailemizin minik ferdinin isim babası Arda.
NE yaptın ARDA.
Ne olursa olsun; Büyüğe el kalkmaz (Küçüklere de kalkmaz)
Ne olursa olsun; Küfür insanoğluna ama en çok sana yakışmaz
Ne olursa olsun; Emeklerin bu kadar kolay harcanamazdı
Ne olursa olsun; Adalet kavramı ve hukuksal arayışın unutulmamalıydı.
Sen Arda kardeş;
Şakacı genç Arda’ya attın o tokadı,
Sevimli kardeşimiz Arda’ya savurdun küfürleri,
Masadaki tabağı kırdın hamlelerin ile,
Sevinçlerimizi kursağımıza gömdün,
Umutlarımıza küfür döktün yaktın,
Çocuğumuzun adına hüzün,
İsim babası olduğun miniklere kötü örnek oldun.
Olmadı.
Olmadığını anlatsan belki biraz anlardık,
Biraz empati yapardık,
Biraz yanlış ama arabulucu olalım derdik,
El öpülür barış olur diye aranızda olurduk.
Lakin;
Sen iyi yaptım dedin,
OHHHH Rahatladım dedin,
Elime sağlık,
Dudağıma şükür dedin…
Bizi ve seni sevenleri o an yine bitirdin.
Ne yaptın be kardeşim demiyorum.
Sen bilirsin.
Lakin senin gibi olmasın senden sonra gelenler diye,
30 yıllık meslek hayatımda biriktirdiklerim için,
Üniversitelerde anlattığım derslerde az be az öğrendiklerim ile,
Bir mektup seni örnek alma derdindeki kardeşlere.
Futbolun ile sen olsunlar,
Lakin uçaktaki seni hiç tanımasınlar diye;
MEKTUP…(Tüm sporcu kardeşlerime)
Bugün şöhretin kapısında olabilirsin,
İçinde zirvesinde de…
Tarihin altın ismi,
Başarıların en önemlilerine ulaşan bir tarih neferi,
Lakin bir bak kendine ve sor senden büyük kim var diye…
Ve bu mektubu okurken yaşananları düşün,
Düşündükçe merhamet çiçeğini büyüt,
Büyüttükçe kalplere dokun.
Dokundukça sende büyüyeceksin.
Eline, zihnine ve en önemlisi “Ar” damarına sahip ol…
Evlat selam,
Spor yapıyorsan,
Okuyorsan,
Çalışıyorsan,
Hayatta tutunmaya gayret ediyorsan,
Ne iş yapıyorsan,
Önce insan olmanın gurunu yaşa, yaşat.
Ne kazanıyorsan,
Hangi sokakları adımlıyorsan,
Bilmem ne marka arabaya biniyor,
Tabanın ile yolları arşınlıyorsan
Önce saygıya sür düşüncelerini.
Kimi seviyorsan,
Kimi sarıyorsan,
Kimi yakın görüyor,
Önce büyüklerine ver en büyük desteği.
Haklı olmak zordur bazen,
Haklı kalmak daha zor,
Bazen üstüne gelir dünya,
Bazen öfken taşar bedenden,
Lakin sakın ha! kalkmasın elin havaya,
Dokunmasın en değerli varlık insanoğlunun vücuduna.
Sev ki sevil,
Ver ki al,
Umut et ki yücelt,
Yarınları düşün ki bugünleri yücelt,
Ve en önemlisi kalpleri kırmak içerden açılır hepsi açılmaz dışardan kalplerin hiçbiri.
Doktor ol,
Mühendis ol,
Çöpçü ol,
Balıkçı ol,
Gazeteci ol,
Sporcu ol,
Amaaaaa en çok Hz. İnsan ol.
Üzecektir beynini bazen düşünceler,
Bir sözü kırar kalbini,
Bir haksızlık karşısında titrer bedenin,
Lakin vücut sakin olursa akıl sakin durur, bunun için vakur olmak zordur.
Dergah yap kalbini,
Sevgiye aç yüreğini,
Öfkeye kapat zihnini,
Kulakların duyarsa senin için kem sözleri,
Adalet için adımla dünya denen yalancı yeri.
Toprağa attığın her adım,
Senden öncekilerinin izine karışır,
Bir zamanlar şöhret, para mülk ve şan diyenler
Kefenin beyazlığında değil,
Kalplerde bıraktığı iz ile anılır.
İz bırak,
Tarihe…
İz bırak,
Ailene…
İz bırak,
Vatanına…
İz bırak ki,
Unutulmaz bir armada olsun sevgi selin aksın yüreklerden gelecek nesillere.
Sen şimdi seversin sporu,
Koşarsın bir topun çevresinde,
Adım atacak düşlerin dev statlar,
Milli forma rüyan,
Örnek ararsın kendine…
Açarsan bakarsan gazetelerin sayfasına,
Televizyonun tuşları arasında kanallara…
Bir yıldız olmak için sahanın içinde mükemmel olmanın yetmeyeceğini görmelisin.
Futbol tarihini sahada yazmak yetmez.
Sokakta,
Evde,
Hayatta yazmak gerek.
Metin Oktay gibi,
Baba Hakkı gibi,
Lefter gibi…
Golleri kalelere sevgini kalplere gönder.
Gollerin ile coşalım, sevgin ile içimizde büyütelim seni.
Sen ne kadar büyürsen o kadar mütevazı ol ve küçül.
Çünkü unutma bu dünyada bir damla,
Bu evrende o bile değiliz.
Sen sen ol haykır “EDEP” diye,
Sen sen ol haykır “SAYGI” diye,
Sen sen ol önce “İNSAN OL”
Hata yapacaksın,
Lakin ondan ders al.
Özür dile ki erdemin büyüsün.
Yarının bugün kaleme alınıyor,
Ya altın harfler ile yazarsın,
Ya bir karalamadan öteye hiçbir şer bırakamazsın.
Karalama olma, EFSANE OL.

07 Haziran 2017, Çarşamba 02:30
YAZININ DEVAMI