‘’Kırmızı ağır oldu‘’
Maçın hakemi Volkan Bayarslan rahat geçen ve farklı biten maçın elbette sonucuna etki edecek bir hata yapmadı. Fakat maç içinde vermiş olduğu iki önemli karar bu seviye bir hakemin yapacağı hatalar değildi.
Maçın 21. dakikasında Fenerbahçe’nin Serdar’la kazandığı gol VAR müdahalesi ile iptal edildi. Hakem Serdar’ın Gameli’ye faul yaptığını işaret etti. Serdar’ın hücum aşamasında rakibinin formasını kısa süreli çekip bırakması var. Bu çekmeden oyuncunun etkilenip etkilenmeyeceği hakem takdiri. Fazla eleştiremem. Sonrasında yaşanan gerginlikte Barış’ın kırmızı kartının hatalı olduğunu söyleyebilirim. Rakibini iten oyuncu İçin sarı kart yeterliydi. Bu sırada hakem acemice kartını düşürünce onu alayım derken pozisyonu doğru şekilde göremedi. O kaosda Serdar Dursun’a göstermesi gereken sarı kartı da unuttu.
Penaltıyı atladı
35. dakikada Gameli’nin İrfan Can’a faulü penaltıyı gerektiriyordu. Hakem bu pozisyonda topu işaret ederek maçı devam ettirdi.Ancak Gameli ayağıyla tesadüfen topa dokunsa da sonuçlarını düşünmeden kontrolsüz şekilde kaymış ve rakibine net bir faul yapmıştı.
‘’Kendi elimizle göndermedik!‘’
Meşhur fıkrayı bilmeyen yoktur: “Hakkın rahmetine kavuşan biri, cehenneme düşmüş. Cehennemde, üzerinde ülke adı yazan kocaman kazanlar, her kazanın başında da birer zebani varmış. Kazanda kavrulup duranlardan kazara başını çıkarabilen olursa, zebani elindeki sopayla onu aşağıya itermiş. Bir tek, “Türkiye” yazan kazanın başında zebani yokmuş. Bizim adam zebanilere sormuş: “O kazanın başında niye zebani yok?” Zebani demiş ki: “Türkiye’den gelenleri kendi hallerine bırakıyoruz, kurtulmaya çalışan olursa, diğerleri onu hemen aşağı çekiyorlar.”
FIFA yatırım yapmaz!
Durumumuz aynen budur... 8 Mart hakem operasyonuyla, kendi elimizle, bir Türk’ün Dünya futbol tarihine geçmesini önlemiş olduk. Ardı ardına 6 büyük turnuvaya katılan dünyadaki tek hakem, bir Türk olacaktı. Belki de Müslüman bir ülkede oynanacak Dünya Kupası finalini, yine bir Müslüman hakem yönetecekti. Bu zihniyeti sürdürdüğümüz müddetçe de çok uzun yıllar Dünya Kupası’nda hakemimiz olmayacaktır. Hatta bırakın Dünya Kupası’na hakem göndermeyi; UEFA, FIFA; bizim hakemlerimize yatırım yaparken artık iki kere düşünecektir.
Durum daha da vahim!
Neden düşünmesin ki? Türkiye’nin FIFA hakem listesinin geldiği son noktaya bakar mısınız? Bir FIFA hakemimiz disiplinsiz davranışları nedeniyle PFDK’dan ceza alıyor. Bir başka FIFA hakemimiz Avrupa’da katıldığı; “Atletik test, İngilizce Seviyesi, Kural Bilgisi” sınavlarından sıfır çekiyor. Bir FIFA hakemimizin katıldığı sınavda kopya çektiği iddia ediliyor. Bir başka FIFA hakeminin “renk körü” olduğu ve geçersiz sağlık raporuyla hakemlik yaptığı iddia ediliyor. Maalesef durumumuz budur!
‘’Kaçınılmaz kararlar‘’
Maçın hakemi Ümit Öztürk, üç kırmızı kart gösterdiği bir maçta, iki kırmızıyı VAR yardımıyla verdi. Maçın 9.dakikasında Rosier’in taç atışını önlemeye çalışmasına doğru bir sarı kart çıkmıştı. 19.dakikada ise Rosier-Baku ikili mücadelesinde Rosier ikinci sarı kartı görerek oyundan atıldı. Ben bu pozisyonda Rosier’in rakibine faul yapmadığını, Baku’nün küçük temasları kullanarak kendini yere bıraktığını düşünüyorum. Hakem açısından çözmesi zor bir pozisyon olduğunu söyleyebilirim. Bu pozisyonda düdük çalınmışsa, umut vaat eden ataktan sarı kart çıkması kaçınılmaz olur.
Autla başlamalıydı
37.dakikada Josef’in Berkan’a yaptığı acımasız faulün karşılığı kırmızı karttı. Bu kırmızı hakemin gözünden kaçtı ama VAR müdahalesiyle doğru bir kırmızı kart çıktı. Aynı şekilde 75.dakikada da Jahovic, rakibinin sağlığını tehlikeye sokacak bir faul yaptı. Yine doğru bir kırmızı kartla Göztepeli oyuncu oyundan ihraç edildi. Maçın 88.dakikasında Göztepeliler penaltı beklediler, ancak öncesinde ofsayt vardı. Top bu sırada auta çıkmıştı. Hakem kenara pozisyonu izlemeye gitmediğine göre, ofsaytla maça başlaması hataydı. Maçı autla başlatması gerekirdi.
‘’Son penaltı bence hatalı‘’
Zor bir mücadelede, kritik kararlar vermek zorunda kalan Halil Umut Meler, oyun genelinde tecrübesinin de yardımıyla kontrolü elinde tuttu. İki kez penaltı düdüğü çaldı. Bana göre çaldığı iki penaltı düdüğünden birinde hatalıydı. Maçın hemen başında Carole, Cornelius’un kafa vuruşunda, anlamsız şekilde kollarını yukarı kaldırarak topu eliyle oynuyor. Topu görmüyor olsa bile kolları doğal konumun çok dışında ve bu riski almaması gerekir. Meler’in penaltı düdüğünün doğru olduğu fikrindeyim.
Maçın sonlarına doğru, Kayserispor lehine verilen penaltı da ise oyunun devam etmesinin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Bence penaltı hatalı. Çünkü top, her iki oyuncu için de oynama mesafesinde, ortak bir top. Trabzonsporlu Hugo topa hamle yapıyor. Emrah ise oynama mesafesinde olan topa ayağını uzatmak yerine, Hugo’nun topa uzanan ayağının önüne ayağını koyarak, teması alıp düşüyor. Bu pozisyonu izlediğimde ben böyle değerlendiriyorum. Tabi ki hakem açısından zor bir pozisyon ve çözmek çok kolay değil.
‘’Gerilim ve tansiyon‘’
Maçın hakemi Arda Kardeşler, özellikle maçın ilk yarısında gerilimli ve tansiyonu yüksek bir maç yönetti. Her kritik kararda elini kulaklığına götürerek, otoritesini zayıf gösterecek bir beden diline sahipti. Doğruları çok fazlaydı. Zor anında VAR’ın yardıma koştuğu pozisyon da oldu. Sonucu belirleyecek önemli bir hata yapmadı. Başarılı olduğunu söyleyebilirim. Fakat bu maçın başında yaptığı bir hareketi eleştirmek zorundayım. Maçın başlangıcında kale seçimi için yaptığı para atışında, sembolik de olsa bir kripto para kullanması önemli bir disiplin dışı davranıştı. UEFA’da herhangi bir maçta bunu yapsa, yaptırımları çok ağır olurdu. 1. dakikada İrfan Can’ın kafasına isabet eden tribünden atılan cisimle ilgili yapmış olduğu uygulamada eleştirilecek bir husus yoktu. 6. dakikada Fenerbahçe’nin golü öncesi ofsayt yoktu. 7. dakikada Novak’ın eline temas eden topta verdiği penaltı kararı doğruydu. Top kısa mesafeden gelse de Novak’ın elinin topa doğru hamlesi var. 13. dakikada Larin’in yerde kaldığı pozisyonda Ferdi çok net bir şekilde topla oynuyor. Penaltı beklentileri gereksizdi.
VAR yerinde müdahale etti
Novak ceza sahasında Kenan’a çelme taktı. Pozisyon net penaltıydı. Normalde hakemin rahatlıkla çözeceği bir pozisyondu. Hakem kaçırınca VAR yerinde bir müdahale yaptı. 30. dakikada gol sevinci sırasında Gezzal’ın korner bayrağını tekmelemesi sarı kartı gerektiriyordu. 76. dakikada Wellinton’un Samuel’e faulünde 2. sarı kart beklentileri oldu. Pozisyonda umut vaat eden atak da yoktu kontrolsüz hareket de yoktu. İkinci sarı karta gerek yoktu. 90. dakikada Nazım, N’Kouduo mücadelesinde penaltı beklentileri yersizdi, hakemin devam kararı doğruydu.
‘’Kardeşler tercihi riskli‘’
Arda Kardeşler FIFA kokardı taşıyan hakemlerimizden. 1 Ocak 2020 tarihinde FIFA kokardını göğsüne takmıştı. Çok zorlu maçların altından kalkıp, ismini duyurarak ve kabul ettirerek FIFA hakemi olmuş bir isim değil. Dönemin MHK’ları tarafından “proje isim” olarak vitrine çıkartılmıştı. Tahsili, İngilizcesi, fiziği, atletik özellikleri ve yaşı ile hakemlikte gelişmeye müsait bulunarak erken terfi ettirildi. Yaşının avantajıyla Avrupa arenasında öne çıkabileceği ön görüldü. Geleceğe yatırım olsun, zamanla tecrübe kazandıkça önü açılır düşüncesiyle FIFA kokardı takıldı. Ama işler planlandığı gibi gitmedi. Kardeşler, kendisinden beklenen çıkışı yapamadı. Avrupa’da alt seviye maçlar dışında maç yönetemedi. Ülkemizde ise görev yaptığı, gergin ve sıkışık geçen tüm maçlarda vasat altında yönetimler sergiledi. Kardeşinin Trabzonspor’da oynuyor olması (Erce Kardeşler) dolayısıyla Trabzonspor maçlarına çıkamadı.
İyi sinyaller veremedi
Türkiye’de ve Avrupa’da beklenen başarısına ne kendisi ne de kendisinden ümitli olanlar şahitlik edebildiler. Bu hafta sonu oynanacak derbi, Kardeşler için ciddi bir sınav olacak. Bu güne kadar aşamadığı eşikleri, bu kez aşabilecek mi göreceğiz. MHK’nın bu tercihinde kendince haklı gerekçeleri olabilir. Fakat performans olarak değerlendirdiğimde, benim açımdan bu tür zorlu maçlar için Kardeşler’i düşünmek, önemli riskler barındırıyor. Daha önceki performansıyla, henüz bir derbinin altından kalkabilecek sinyalleri bizlere veremedi.
‘’Penaltı konusunda hatalı kararlar‘’
Maçın hakemi Erkan Özdamar kritik kararlar vermek zorunda kaldı. Önemli hatalara imza attığı fikrindeyim. Maçın belli bölümlerinde, farklı bir faul ve kart standardı uygularken, belli bölümlerinde farklı bir faul ve kart standardı uyguladı.
22. dakikada Kayserispor lehine verilen penaltıda, Beşiktaşlı Welinton’un elle oynadığı doğru. Ancak öncesinde Thiam’ın Welinton’a faul yaptığını düşünüyorum. Hücum faul verilmesi daha doğru olurdu.
48. dakikada Beşiktaş’ın golünün elle oynama gerekçesiyle iptali doğruydu. 62. dakikada Onur’un yerde kaldığı pozisyonda, Atiba’nın penaltıyı gerektirecek bir müdahalesi yoktu. Hakemin devam kararı doğruydu.
77. dakikada N’Koudou’nun yerde kaldığı pozisyonda hakemin penaltı kararı doğruydu. Uğur’un müdahalesi faulü gerektiriyordu.
Montero’nun kırmızısı tartışmalı
Maçın 82. dakikasında Montero’nun Emrah’a müdahalesinde ikinci sarı kart çıktı. Tartışmalı bir sarı karttı.
60. dakikada Montero’nun ilk sarı kartını gördüğü pozisyonda sarı kartı gerektirecek bir ihlal yoktu. Yani iki sarı kartı toplasak bir sarı kart ancak ederdi. 89. dakikada N’Koudou’nun Campanharo’ya müdahalesi net bir penaltıydı. Beşiktaşlı oyuncunun ayağı kaydığı için bu müdahaleyi yapmış olsa da dikkatli davranması gerekirdi. Kayserispor lehine bir penaltı kararı verilmeliydi.
‘’Fener'in iki penaltısı atlandı‘’
Maçın 16.dakikasında Serdar’ın şutunda Tosca’nın koluna gelen topta hakem Sarper Barış Saka 'devam' dedi. Bence top oyuncunun vücudundan sekerek gelse de kolu doğal konumda değildi ve vücudunu genişletmişti. Penaltı verilmesi daha doğru olurdu.
53.dakikada Fenerbahçe lehine verilen penaltıda hakem yanılmadı. Kaleci Günay, topu kurtaran Serdar’a zamanlama hatası yaparak dikkatsiz bir müdahalede bulunmuştu.
90+1 Kitsiou, Ferdi’yi ceza sahasında düşürüyor. Pozisyon bence penaltı. Topu kurtaran Ferdi kendisini kurtaramıyor.
90+5'teGaziantep FK lehine verilen penaltı hakemin gözünden kaçtı ama VAR atlamadı. Tisserand çok net bir şekilde vücudunu genişleterek topu koluyla oynamıştı.