‘’Yeni hakemler Süper Lig seviyesinin altında‘’
İkinci yarı yeni isimlerin yer aldığı hakem kadrosuyla başladı. 7 yeni hakem listeye dahil oldu. 5 hakem listeden çıkartıldı. “Bu değişim hakem kadrosunu güçlendirdi mi?” diye sorarsanız, “Hayır!” derim.
Çünkü çıkanlar düşenlere oranla daha iyi değiller. İsimleri yıpranmamış olmaları tek avantajları olacak ama yetenek ve donanım olarak çoğu Süper Lig seviyesinin altındalar. Umarım yanılan ben olurum. Terfi eden hakemlere yeni kariyerlerinde başarılar dilerim.
Haftanın Hakemi : Burak Şeker
Haftanın Hayal Kırıklığı : Ali Şansalan
Galatasaray – Konyaspor / Ali Şansalan
Maç genelinde Ali Şansalan’ın bazı faul ve kart hataları oldu. Son haftalarda yönettiği maçlara oranla bu maçta daha tutuk görüntü verdi.
Maçın 37.dakikasında Zaha’nın şutunda top dışarı gidince hakem aut verdi. Pozisyonu dikkatle izleyince topun önüne atlayan Oğulcan’ın sağ eline topun temas ettiğini görüyoruz. Burada Oğulcan’ın kolları doğal konumda değil. Penaltı verilmesi gerekirdi.
61.dakikada Barış Alper, Oliera’ya faul yaptı ama hakem bu faulü atladı. Topu kazanan Barış Alper’in pasında Kerem’in uzun oynadığı topta bu kez Adil, Halil’e faul yaptı. Hakem bu faulü atlamadı ve Adil’e doğru bir sarı kart gösterdi. Bu serbest vuruştan Galatasaray’ın ilk golü geldi.
Hakemin Adil’in aleyhine çaldığı faulde Calvo’nun aşırı itirazlarına tepkisiz kaldı. Burada Calvo’nun sarı kart görmesi gerekirdi. Golden sonra itirazlarına devam edince Calvo nihayet sarı kart gördü.
Galatasaray’ın kornerden gelen üçüncü golünde, top kornere çıkmadan önce Barış Alper’in Ahmet Oğuz’a net bir faulü var. Hakem faulü atlayarak, korner kararı veriyor. Kornerden gelen top da gol oluyor.
İstanbulspor – Fenerbahçe / Volkan Bayarslan
Sürekli 4 büyük takım maçlarında düdük çalan Bayarslan bilgiğiniz gibiydi. Yine vasat altı bir performansa imza attı.
48’de Mert Müldür caza sahasında Ali Yaşar tarafından düşürüldü, karar penaltı olmalıydı. 63’de bu kez Fenerbahçe lehine doğru bir penaltı düdüğü çaldı.
90+1’de Coly Racine’nin Emre Mor’a yaptığı acımasız faulün karşılığı kırmızı kart olmalıydı. Hakem sarı kart verdi Var da oralı olmadı. 90+3’de İsmail Yüksek’in penaltı beklediği pozisyonda bence hakemin devam kararı doğruydu.
Beşiktaş – Kasımpaşa / Arda Kardeşler
Haftanın başarılı performanslarından birine sahipti. Çok koştu, çok çalıştı ve karşılığını aldı. Sorunsuz bir maç tamamladı.
64’de Ghezzal’ın penaltı beklediği pozisyonda devam kararı doğruydu. Pozisyonda penaltı yoktu. 73’de Hajradinovic’in Cenk Tosun’a faulünde, Kasımpaşalı oyuncuya göstermediği sarı kart maçtaki tek kusuruydu.
MKE Ankaragücü – Trabzonspor / Burak Şeker
Maçın daha 20.saniyesinde Onuachu’ya gösterdiği doğru sarı kart maça ne kadar dikkatli başladığının göstergesiydi.
30’da Trabzonspor golü öncesi Atakan’a yapılan bir faul yok. Gol temizdi. Hakemin maçta yaptığı bir-iki sarı kart ve faul hatası dışında, maçın gidişatını etkileyecek bir hatası olmadı. Başarılı bir maç tamamladı.
Gaziantep FK – Pendikspor / Çağdaş Altay
Maç genelinde tutarlı kararlar verdi. 8 sarı kart kullandı tamamına yakını doğruydu. 59’da Sumidica, sarı kartı varken itirazlarını abarttı. Bu dakikada 2.sarı kartla trübüne gönderilmeliydi. 73’de Pendikspor lehine VAR yardımıyla verilen penaltı doğruydu.
Antalyaspor – Alanyaspor / Mert Güzenge
Faul ve kartlar konusunda standardı yakalayamadı. Efecan’a yapılan faulleri ve kartları atlaması dikkat çekti. Her şeye rağmen sonuca direk etki eden hata yapmadı. Cılız penaltı beklentilerinde devam kararları doğruydu.
Çaykur Rizespor – Hatayspor / Cihan Aydın
9’da top Anıl’ın eliyle buluşunca penaltı beklentileri oldu. Hakemin maçı devam ettirmesi doğruydu. Çünkü Anıl’ın kendisinin bilerek oynadığı top eline gelmişti. Bu gibi durumlarda maçın devamı gerekir.
İlk yarının sonlarında topsuz alanda Hataylı oyuncuya ceza sahasında yapılan faulü hakem görüp değerlendirmeli ve Hatayspor lehine penaltı kararı verilmesi gerekirdi.
60’da Hatayspor aut vuruşu kullanırken kaleci oyunu başlattıktan sonra, Hataysporlu diğer oyuncu topu eline alıyor. Burada Rizespor lehine penaltı kararı verilmesi gerekirdi. Benzer penaltı daha öne Gaziantep FK maçında Rizespor aleyhine verilmişti.
Başakşehir - Adana Demirspor: Turgut Doman
Sonuca direk tesir eden hatası olmasa bile, haftanın başarısız hakemlerinden birisiydi. Hareketsiz ve umursamaz bir görüntüsü var. Sahada doğru yer alamıyor ve pozisyonlara uzak kalıyor. Doğru kararlar verse bile inandırıcı olamıyor.
26 ve 33’deki sarı kartlık ihlallerde faul dahi çalmadı. 6, 44 ve 45+1’deki penaltı beklentilerinde devam kararları doğruydu.
70’de Başakşehir FK golünün Var marifetiyle iptali doğruydu. Çünkü aut kullanılırken tüm hücum oyuncularının ceza sahası dışında olması gerekir. Ancak pozisyonda Piatek ceza sahası çizgisine basıyordu.
89’da Yusuf Sarı’nın sakatlandığı pozisyonda oyunu durduran hakem yanlış yerden hakem atışı yaparak maçı başlattı. Bu maçta bir sorun teşkil etmese de bir başka maçta başına dert alabilir. Doman’ın daha dikkatli olması gerekir.
Samsunspor - Fatih Karagümrük / Emre Kargın
Süper Lig’de ilk kez maç yöneten Emre Kargın sahada fazla sırıtmadı. Sanki yıllardır bu ligde maç yöneten bir hakem gibi özgüvene sahipti. Yerinde ve zamanında gösterdiği doğru sarı kartlarla maçı kontrolüne aldı. Kendisine yapılan aşırı itirazlara tepkisiz kalmadı, uyarı gerekiyorsa uyarı yaptı, kart gerekiyorsa kartını esirgemedi.
Bence maçtaki tek hatası, ilk yarının sonlarında Samsunsporlu Marius’a ikinci sarı kartı göstermemesiydi. Marius Ceccherini’ye kontrolsüz bir faul yapıyordu. Yardımcı hakemin önünde gerçekleşen bu pozisyonda, yardımcı hakem Abdullah Bora Özkara’nın da hakemine yardım etmesini beklerdim.
Kayserispor – Sivasspor / Alper Akarsu
Ligde ilk kez düdük çalan Akarsu vasat altı bir yönetim sergiledi. 86’da Manaj yerde kalınca VAR müdahalesiyle Sivasspor lehine penaltı kararı verildi. Oysa ki, savunma oyuncusu ayağı takılıp dengesini kaybettiği için düşüyor ve rakibini kazara düşürüyor. Bu kararı hakem verse ve “Bu bir dikkatsiz harekettir.” dese itiraz etmezdim ama bu pozisyonda VAR müdahalesini doğru bulmadım.
90+10’da Thiam’a Sivasspor ceza sahsında yapılan hareket ise penaltıydı. Hakem de Var da pozisyona oralı olmadı. Savunmacı iki koluyla birden Thiam’ı kolundan tutarak düşürüyor.
Manaj’ın gördüğü ve tepkilere neden olan sarı kart doğruydu. Manaj yerdeki pet şişeyi tribünlere doğru tekmeleyerek, seyircileri sinirlendiriyor.
‘’Icardi'ye penaltı vermeliydi‘’
Maçın hakemi Arda Kardeşler 90 dakika boyunca kontrolü elinde bulundurdu, sakinliğini korudu. Oyuncular ve kulübeler sorumlu davrandılar ve maçın gerginleşmesini önlediler. Her 2 dakikaya 1 faul düşmesi de sahadaki oyunun kalitesini gösteriyordu aslında. Bu maçı idare etmek de hakem açısından çok kolay değil. Genelde sarı kartlarını yerinde ve tutarlı kullandı. 12’de Osayi’ye, 57’de İrfan Can’a, 63’de Toreira’ya,72’de King’e ve Boey’e, 90+1’de Kerem’e çıkan sarılar doğruydu. 24’te pozisyona itiraz için orta yuvarlağa kadar gelen Muslera’ya ve 46’da Djiku’nun Kerem’in ayağına bastığı poziyonda, sarı kartlarını kullanmalıydı.
İkinci sarıyı vermemekte haklı
Maçın en çok tartışılacak pozisyonu bence 22. dakikada yaşandı. Djiku ve Icardi mücadelesinde Galatasaraylılar penaltı beklediler. Topsuz alanda gerçekleşen bu pozisyon hakem için zor görebileceği bir alanda yaşandı. Hareketin bütününde, topa hareketlenmeye çalışan Icardi, onu engellemeye çalışan Djiku var. Fenerbahçeli oyuncu ilk etapta sol kolunu Icardi’ye doğru uzatırken, eliyle yüzüne vuruyor, sonrasında savurduğu sağ el boşa gitmiş gibi görünüyor. Ben Djiku’nun, sol eliyle yaptığı müdahaleden dolayı penaltı ve sarı kartla cezalandırılması gerektiğini düşünüyorum.
Boey’in 75’de Crespo’ya, 83’de King’e yaptığı faullerde ikinci sarı kart beklentileri oldu ancak bu faullerde sarı kartlık bir ihlal yoktu. 77’de Osayi’nin Zaha’ya faulünde de ikinci sarı karta gerek yoktu.
‘’İmdadına VAR yetişti!‘’
Maçın hakemi Ümit Öztürk açısından aslında zor maç olmadı. Çok fazla kritik pozisyonla karşılaşmadı. Efecan’a yapılan üst üste faulleri çözemedi ve önlem alamadı. Colley maçta 2 kez sarı kartlık ihlal yaptı, karta gerek olmayan pozisyonda kart gördü. Hak ettiği sarı kartları görmedi. Maçın en çok tartışılan anı 7. dakikaydı. Hakem Efecan’a yapılan faulde oyunu devam ettirdi. Buna öfkelenen Efecan abartılı şekilde itiraz etti. Hakem de maçı durdurarak sarı kartını Efecan’a gösterdi. Hakem endrekt serbest vuruş kararı verdi. Tartışmalarda burada başladı.
Çok doğru uygulama
Bir oyuncu hakeme itiraz eder ve hakem sarı kart göstermek için oyunu durdurursa, oyuncunun itiraz ettiği yerden maça endirekt serbest vuruşla başlanır. Bu pozisyonda hakemin uygulaması çok doğruydu. Serbest vuruş sonrası Beşiktaş golünde faul yoktu. Hakem burada golü iptal ederek hata yapıyordu ki imdadına VAR yetişti. Doğru bir gol kararı verildi.
‘’Sakin ve kritik!‘’
Zorbay Küçük, futbol ortamının gerginliğine rağmen sahada sakin kalmayı başaran ve kritik anlarda doğru kararlara imza atan bir yönetim sergiledi. 53’te Kemen’in ortasında top Djiku’nun eliyle buluştu. UEFA’nın eğitimlerinde kullandığı “Oyuncu kolunu bariyer olarak kullanıyor mu?” sorusunun tam karşılığı gibi bir pozisyondu. Djiku, kolunu topun önüne “bariyer” gibi koymuştu. Vücudunu genişleterek topun geçmesini engellemişti. Karar doğruydu. Penaltının hemen öncesinde Attamah’ın elle topu düzelttiği itirazları da gereksizdi. 75’te top Gökhan Sazdağ’ın koluna geldi. Yerinde bir VAR müdahalesiyle, doğru bir penaltı kararı çıktı. Gökhan’ın kolları doğal pozisyonun dışındaydı. 88’de Oosterwolde’nin Thiam’a yaptığı faulde ikinci sarı kart beklentileri oldu ama bu faul için ikinci sarı karta gerek yoktu.
Küfür etmiş olacak ki...
97’de Mert Hakan’ın Bahoken’i sırtından ittiği pozisyonda, faul kararı ve faule itiraz eden Mert Hakan ile Fred’e gösterilen sarı kartlar doğruydu. Barajı adımlayan Zorbay Küçük’e Fred bir şeyler söylüyor. Hakeme küfür etmiş olacak ki direkt kırmızı kart görüyor. Kullanılan serbest vuruş sonrası bu kez Mert Hakan hakeme doğru yönelerek bir şeyler söylüyor. Küçük ikinci sarı kartını çıkartıyor. Muhtemel hakeme karşı sportmenliğe aykırı bir dil kullanmış olması lazım. Her iki kırmızı kartta da hakem raporunu görmeden tam bir fikir sahibi olmak mümkün değil.
‘’MHK çıkmaza girdi‘’
Onca yaşanandan sonra, hakemler için en zor hafta, bu hafta olacak. Allah yardımcıları olsun. Haftanın atamalarının en göze batan yanı, Trabzonspor’un açıklaması sonrası Mete Kalkavan’a ilk kez maç verilmiş olması. Kalkavan ataması hakemlere, kendilerine sahip çıkıldığı hissi verecektir. Ancak bu tavır göstermelik kalmamalı ve devamı gelmeli. Ayrıca uzun süredir görev alamayan başta Yaşar Kemal Uğurlu ve diğer hakemlerin de sahalara dönmesi gerekir.
Eleştirilebilir ama...
Üç büyük takım maçına atanan üç hakem için “Son maçlarında başarılıydılar, sınıfı geçmişlerdi” diyebilirim. Atamaları derinlemesine etüt edecek olsam elbet eleştirecek hususlar bulabilirim ama bu dönem farklı bir dönem. Elde hakem kalmadığı gibi maçlar da ardı ardına geliyor. Bu hafta bitmeden diğer hafta başlayacak. Haftaya derbi var ve aradan 5 gün geçmeden aynı maçtan bir daha oynanacak.
Karaoğlan’ın formu malum!
MHK elle tutulur hangi hakemi bulursa atamaya bakıyor. Çok fazla inceleyecek durumda değil. Sezon başı düğme yanlış iliklendiği için bugün yapılacak bir şey kalmamış görünüyor. Ülkenin bir numaralı hakeminin durumu ortada. Mental ve fiziksel olarak hazırlanması için zamana ihtiyacı var. Atilla Karaoğlan deseniz performansı malum. Tahmin ediyorum ki Abdülkadir Bitigen perşembe akşamı Ankaragücü Hatay maçından sorunsuz çıkarsa iki derbiden birisi onun olur. Diğeri de Arda Kardeşler’e gider. Meler’in yaşadıkları ve Atilla Karaoğlan’ın formu MHK’yi çıkmaza sokmuş görünüyor.
‘’Kapalı oylamayla sahalara dönüş‘’
Cuma 20.00’de Süper Lig ve VAR hakemlerinin katıldığı bir toplantı yapıldı. Toplantıya, TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi, TFF Genel Sekreteri Taner Senseven, Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Aztopal, MHK Başkanı Ahmet İbanoğlu, MHK Üyeleri Tolga Özkalfa ve Ünsal Çimen katıldı. Hakemler perşembe Riva’da toplanmalarına rağmen yurt dışında bulunan Atilla Karaoğlan, Arda Kardeşler ve diğer görevli hakemlerin de görüşmede bulunmaları için Büyükekşi’den süre istediler. Cuma bütün gün Riva’da olan Büyükekşi, programlarını iptal ederek hakemlerin bir araya gelmesini bekledi.
Özkalfa’ya öfke!
Hakemler, MHK üyelerinin Riva’da iki gün boyunca bulunmalarına ve desteklerine rağmen Başkan Vekili Tolga Özkalfa’nın Riva’da olmamasına ve Büyükekşi ile yapılan toplantıya ucu ucuna yetişmesine öfkeliydiler. Hakemler, önce kendi aralarında bir değerlendirme yaptılar. Halil Umut Meler’in yaşadığı elim olayı kullanarak, lehlerine kazanç sağlamaya çalışıyormuş algısı oluşturmamak için özlük haklarıyla ilgili bir talepte bulunmama kararı aldılar. İsteklerini yazılı metin haline getirdiler.
25’e 8 ‘çıkalım’ kararı
Bazı hakemler maçlara çıkılması kararına itiraz ettiler. “Bir süre daha çıkmayalım!” dediler. Bunun üzerine kapalı oylama yapıldı. 25’e 8 maçlara çıkalım kararı çıktı. Büyükekşi, hakemlere karşı sıcak ve pozitif yaklaştı. Döneminde Türk futbolunun aşama kaydettiğini, 2024 başarısını ve 2032’de düzenlenecek organizasyonu işaret etti. Geçmiş başarılarından bahsetti. Hakemlerle birlikte yeni başarılara ulaşmak istediğini söyledi.
Çınar’a cevap yok!
Büyükekşi, sahte rapor, Serkan Çınar açıklamaları, Trabzonspor açıklaması gibi konularda bir soruşturma başlatmaya ya da bir açıklama yapmaya gerek duymadığını söyledi. “Aslı olmayan her konuda açıklama yaparsak bu işin sonu gelmez! Rapor iddiasını araştırdık sorun olmadığını gördük, Çınar’ın açıklamaları dayanıksız, susup susup 5 yıl sonra neden konuşmuş ki, Trabzonspor’a da ben herhangi bir söz vermedim!” dedi.
Performans değerlendirmesi
Kulüplerde yer alan sportif direktörlük gibi bir mekanizmanın hakemlikte de oluşturulması gündeme geldi. Mustafa Aztopal’ın bu göreve getirilmesi konuşuldu. Aztopal, hakemlerle Büyükekşi ve yönetim arasında yaşananlar konusunda köprü vazifesi görecek. Büyükekşi, hakemlerin taleplerinin aksine devre arası performans değerlendirmesi yapılacağını ve yeni klasman belirleneceğini söyledi.
‘’Hakem yanılmadı‘’
Maçı yöneten Kuzey Makedonyalı Aleksandar Stravrev 46 yaşında tecrübeli bir hakem. 15 yılı aşkın süre uluslararası düzeyde maç yönetme tecrübesi var. Fakat çok üst düzey maçlara çıkamamış bir isim. Kariyerinde bir kaç Şampiyonlar Ligi maçı var. Dün akşam sorunsuz bir maç tamamladı.
Faul standardı yüksekti. Kullandığı sarı kartlar yerindeydi. Farklı biten maçta sıkıntıya düşmedi. İkinci yarının hemen başında, Dzeko ceza sahasında yerde kalınca Makedon hakem doğru bir penaltı düdüğü çaldı. Savunma oyuncusu Dzeko’yu açık bir şekilde formasından tutarak çekmişti. Hakem yanılmadı.
‘’Hakemlerle özel görüşme!‘’
Yıllarca futbolun bütün paydaşları, şiddet olaylarını körüklerken, TFF ve TFF’nin disiplin kurulları sesini çıkartmadı. Ceza vermek yerine neredeyse özür dileyen kararlar aldılar. Düşük cezalara mevzuat izin vermediyse, mevzuat değiştirildi. Her mevzuat değişikliğinde cezalar daha da komik hâl aldı. Parasını verenin ceza almadan kurtulduğu maddeler talimata eklendi. Yaşananların ardından, TFF Başkanı Büyükekşi dün bir basın toplantısı düzenledi. Toplantı bitimi hayal kırıklığına uğradım. 11 Aralık gecesi çok üst perdeden konuşmuştu. Bu kez daha sakin ve itidalliydi. Sadece birkaç hususu açıkladı. Beklediğim radikal kararları duyamadım. Çözümleri zamana yaydı. Disiplin talimatında devre arası değişikliğe gidileceğini, hak mahrumiyeti ve para cezasına ilave tedbirler geleceğini açıkladı. Liglerin salı günü başlayacağını duyurdu.
Geri adım attılar ama..
TFF ve MHK yönetiminin hastanede Meler’i ziyaret ettikleri gün, hakemler hastaneden ayrılmışlar ve TFF-MHK yönetimiyle bir araya gelmemişlerdi. Bu bir tepkiydi. Maçlara çıkmama kararlılıkları vardı. Hakemler aynı gün, bakanlarla görüştüler. Kendilerine en üst düzeyde güvence verildi, maçlara çıkma konusunda fikirlerini tekrar gözden geçirmeleri istendi. Akşam saatlerinde TFF yönetimi FIFA hakemimiz Arda Kardeşler’in öncülük ettiği bir grup hakemle Ankara’da bir araya geldi. Hakemler bu toplantıda geri adım attılar ve maçlara çıkacaklarını söylediler. Hakemler eşleriyle birlikte hafta sonunu bir arada geçirmek istediklerini TFF yönetimine ilettiler. TFF de bu talebe olumlu karşılık verdi ve hafta sonu için planlama yaptı.
İşte hakemlerin sıkıntıları
Ben bu yazıyı yazdığım saatlerde hakemler çevrimiçi toplantı yaparak son durumu değerlendiriyorlardı. Bazı hakemler maçlara bu kadar erken çıkılmasına muhalefet etseler de toplantı sonrası liglerin başlamasıyla ilgili kararın değişeceğini sanmıyorum. Bazı hakemler sıkıntı duydukları hususların olduğunu, bu hususlarla ilgili bir güvence alınmadan maçlara çıkma kararı alınmasını eleştiriyorlar.
Şu konulardan sıkıntılı olduklarını dile getiriyorlar:
1- Yalnız olduklarını düşünüyorlar
Hakemler yalnız olduklarını ve hiç bir kurum ya da kişiden bekledikleri desteği bulamadıklarını söylüyorlar. Zaman zaman TFF sitesinden yapılan hakem konulu açıklamaların onları incittiğini ve hedef tahtası haline geldiklerini düşünüyorlar. “Devre arasına kadar maç alamayacak, sezon sonuna kadar maç alamayacak, bu performans klasman değerlendirmelerinde göz önünde bulundurulacak.” gibi açıklamaların onları yıprattığını, hedef yaptığını ve kaygıya sürüklediğini belirtiyorlar.
2- Algoritmaya karşılar
Rutinin dışında dinlendirilen hakemler için gerekli izahatın yapılmamasının ekip içinde moral bozukluğu doğurduğunu söylüyorlar. Uzun zaman maça çıkmayan hakeme MHK’nin, “Atamaları algoritma yapıyor.” mazeretine sığınmasına öfkeliler. Algoritmaya karşılar. Algoritmadaki verilerin şeffaf olmadığından yakınıyorlar.
3- Destek bekliyorlar
Kulüpler tarafından yapılan açıklamalara ya da haklarında gündeme getirilen iddialara kurumsal saygıdan dolayı cevap veremediklerini, bu konuda TFF ve MHK’nin kendilerine yeteri kadar destek olmadıklarını ifade ediyorlar. Yakın zamanda Trabzonspor’un yaptığı “Bize söz verdiler!” açıklamasına cevap verilmemesinden ve Mete Kalkavan’ın maç alamamasından yakınıyorlar.
4- Klasmandan rahatsızlar!
Daha önce yılda bir kez hakem klasmanı belirleniyordu. Sezon performansına göre tenzil ve terfiler oluyordu. Bu mevzuat değişti. Artık yılda iki kez terfi/tenzil yapılıyor. Hakemler bu maddenin kendileri için bir tehdit unsuru olarak kullanıldığını düşünüyorlar. (Büyükekşi de basın toplantısında ‘Devre arası hakem klasmanları belirlenecek!’ dedi) Devre arasında “Terfi olabilir ancak tenzil olmamalı.” diyorlar. Sezon ortası bazı hakemlerin listeden çıkartılması durumunda, bunun bir kulübün talebiyle gerçekleştiği kabulünün oluşacağını dile getiriyorlar.
5- Geç kaldıkları görüşündeler
11 Aralık rezaletinin yaşandığı gün MHK Başkan ve yetkililerinin hakem Halil Umut Meler’in yanına gelmekte geç kaldıklarını düşünüyorlar. O gece ne yapıp edip MHK Başkanı Sayın İbanoğlu’nun Meler’in yanında olması gerektiğini söylüyorlar.
6- Başkana kırgınlar
Sayın Büyükekşi’nin basın toplantısında rezaleti gerçekleştiren kulüp başkanını eleştirmek bir yana onunla ilgili “Yıllardan beri Faruk Başkanımızı tanıyoruz, böyle birisi değildi.” ifadesine fazlasıyla kırılmışlar.