Maçın hakemi Arda Kardeşler’in başarılı bir maç çıkarttığını düşünüyorum. 90 dakikada ufak tefek hususlar dışında, akılda kalacak bir olumsuz kararı olmadı.

26. dakikada Mbakata ceza sahasına girecekken, Rashica tarafından düşürüldü. Pozisyon ceza sahası dışındaydı ama net bir fauldü. Bu faulü atladı.

45+1’de Beşiktaş ceza sahası içinde Semih’in uzaklaştırmak için vurduğu top açık olan eline geldi. Hakem haklı olarak oyunu devam ettirdi. Kural yorumu çok açık: Bir oyuncunun kendi vurduğu top eline gelirse, penaltı olmaz!

47.35 Mbacata’nın ceza sahası içinde topu elle oynadığı gerekçesiyle penaltı itirazları oldu ancak hakemin devam kararı doğruydu.

87. dakikada Semih, Sorescu’nun müdahalesiyle yerde kalınca hakem doğru bir penaltı kararı verdi. Sorescu’nun Semih’in destek ayağına teması penaltı için yeterliydi.

İlk devre bitiminde Mert Hakan’ın hakeme itirazları sırasında söylediği iddia edilen tehdit cümlesi doğruysa, bu cümlenin karşılığı kırmızı karttır. Ama duymadığım bir konuda dudak hareketlerinden yüzde 100 hüküm kurmam doğru olmaz. Hatalı kart kararlarını tek tek yazmaya yerim yetmez. Welinton’un iki sarı kartını toplasak, tek sarı kart etmez. İki sarı kartına da katılmıyorum. N’Diaye’ye doğru bir sarı gösterdi ama sonrasında N’Diaye atılmak için hakeme her türlü tepkiyi gösterdi ama sineye çekti. N’Diaye’ye ikinci sarı kartı gösteremedi. Lusamba’yı ise kendisini alkışladığı için atması doğruydu. Fenerbahçeli lehine VAR müdahalesi ile verilen penaltıyı çözemedim. Pozisyonda faul var mı, yok mu, o konu da yüzde 100 emin değilim. Hakem vermişse takdirine saygı duyuyorum ancak VAR’ın hangi görüntüye bakarak bu pozisyondaki temasın yüzde 100 çizgi üzerinde olduğuna kanaat getirdiğini anlayamadım. Sahip olduğumuz görüntülerde “Pozisyon içerde!” diyebileceğimiz açık bir kanıt olmadığını düşünüyorum.

Maçın hakemi Bahattin Şimşek, faul ve kart hatalarıyla dolu bir maç yönetti. En büyük şansı, Galatasaray’ın golü erken yakalaması ve maç boyu farklı şekilde maçı önde götürmesiydi. Skorun hakemin hatalarını örttüğü kanaatindeyim.

15. dakikada Akintola’nın topu ortaladığı sırada kayarak müdahale etmek isteyen Kaan Ayhan sakatlandı. Akintola’nın rakibine yönelik bir hamlesi yoktu. Bu bir kazaydı.

21’de orta alan mücadelesinde Olawoyin, Torreira’nın ayağına bastı. Hakem Rizeli oyuncu lehine faul verdi. Faulü yapan Olawoyin’di. Sarı kart görmesi gerekirdi. Yaptığı hareket sertti ancak kırmızı için gereken yoğunluk ve acımasızlık yoktu.

31’de Torreira’nın golünden önce, Köhn topu kazanırken bence faul vardı. Köhn rakibinin sahip olduğu topa hamle yaparken topla karışık rakibini de düşürüyor.

62’de Galatasaray lehine çalınan penaltıda hakem yanılmadı.

Ligde tansiyon hayli yüksek. Neredeyse hakemlerden memnun olan tek bir kulüp yok. Yıpranan hakem kadrosunda, maçlara en uygun ve en az tartışılacak hakemi bulmak kolay olmuyor. Merkez Hakem Kurulu da bu zor süreçte bir çıkış yolu bulamamış görünüyor. Kadro dar, hakem performansları kötü... Mecburen performans odaklı atama yapamıyorlar. Kendilerince tecrübeli buldukları, kokartı olan hakemleri üst üste sahaya sürüyorlar. Bu hafta 4 büyük takımın maçlarına FIFA kokartlı hakemler atanmış. İçlerinde performans olarak bu maçları hak eden de var performansı geride kalan da. Gaziantep-Beşiktaş maçına atanan Arda Kardeşler, nispeten son birkaç maçında başarılı yönetimler gösterdi. Trabzonspor maçında görev yapacak Zorbay Küçük de öyle...

Sağlam’ın işi zor

Galatasaray-Rizespor maçının hakemi Bahattin Şimşek’in ise dalgalı bir performansı var. Bir iyi, bir kötü gidiyor. İyi hakkını bir önceki maçında kullanmıştı! Benim için bu haftanın en riskli ataması Fenerbahçe-Pendikspor maçında yapılmış. Kadir Sağlam faul ve kart standardı çok düşük olan bir hakem. Çaldığı-çalmadığı düdüklerle bazen oyunu geriyor, çıkartmadığı ya da çıkarttığı kartlarla oyunun gidişatına etki ediyor. Umarım yanılırım ama skor olarak sıkışan bir maç olursa işi hayli zor.

Maçta birkaç tane kritik pozisyon yaşandı; hakemin doğrularının yanında yanlışları da vardı.

36’da Richard, Uğurcan’ın ayağına bastığı pozisyonda doğru bir sarı kart gördü. Bu faulü kullanan Uğurcan arkadaşına pas verdi ancak arkadaşı pası beklemiyordu. Topu alan Alanyalı Oğuz Aydın ağlara gönderdi. Golde sorun yoktu.

39’da önce Trezeguet, Fer’in ayağına basarak faul yaptı. Bayarslan devam dedi. Sonrasında Richard Umut’un ayağına bastı ve hakem faul çaldı. Richard burada ikinci sarı karttan kırmızı görmeliydi ama hakem elini cebine atmadı.

67’de Alanyaspor golünün iptali doğruydu. Furkan, Enis Destan’ı iterek düşürüyordu.

69’da Enis Destan penaltı bekledi ancak Ahmet Hassan’ın faulü gerektiren bir şarjı yoktu.

88’de Fer’in Fountas’ın yüzüne doğru yaptığı hamleye sarı değil de kırmızı kart çıksaydı daha doğru olurdu.

Dün akşam oynanan derbi maçının atmosferi, alışılagelmiş derbi atmosferlerine göre oldukça düşüktü. Oyuncular birbirlerine karşı saygılı oynadılar ve hakemi zorlayacak ikili mücadeleler çok fazla yaşanmadı. Buna rağmen hakemin bazı faul ve kart değerlendirmelerinde hataları oldu. Maçın en çok tartışılan pozisyonu 53. dakikada yaşandı. Köhn-Cenk ikili mücadelesinde Cenk yerde kalınca Beşiktaş takımı penaltı bekledi. Hakem maçı devam ettirdi. Penaltıyı göstermek için son anda Cenk’in abartarak düştüğünü kabul ediyorum. Ancak hücum oyuncusuna odaklanmak bizi yanıltır. Köhn’ün hareketlerine odaklanmamız gerekir. Savunma oyuncusunun yaptıkları çok masum değil. Bence bu pozisyonda penaltı verilse daha doğru olurdu. Köhn’ün sağ koluyla yaptığı hamle, Cenk’i bozuyor.

Kırmızı doğruydu

Colley, Barış Alper’e yaptığı faulde kırmızı kart gördü. Colley ciddi risk alarak, ayağı havada, Barış’a doğru hamle yapıyor. Ben de bu pozisyonda kırmızı kartın daha doğru olduğunu düşünüyorum. Colley’in, 48’de Torreira’nın ayağına, 65’te Barış Alper’in, Semih’in ayağına bastığı pozisyonlarda hakem sarı kart göstermeliydi ancak göstermedi.

Önceki gün yayıncı kuruluşta yorumcu olduğum Trio programında, Bodrumspor-Eyüp maçını yöneten hakemi, “Maçı nasıl bitireceğini bilmiyor!” diye eleştirmiştik. Bodrumsporlu oyuncu orta saha çizgisi civarında, kaleciyle karşı karşıya kalacak şekilde ilerlerken, hakem maçı bitirmişti. Yayından çıkınca 2-2 biten Valencia-Real Madrid karşılaşmasında Bellingham’ın iptal edilen golünü gördük. Bu, bizim ligde yapılanlara, “Rahmet okutacak” cinstendi. İspanyollar’ın ünlü hakemi Jesus Gil Manzano’nun bu hatasının kabul edilebilir yanı yok. Bu seviyede bir maçta, maçı uygun yerde bitirmeyi beceremeyen hakeme büyük bir fatura çıkar.

Avrupa’da ilk sıralara girer

Her ne kadar maçı bitiren ilk düdük sesi, Diaz ortayı yaptığı anda duyuluyor olsa da kabul edilemez. Bu sezon Avrupa’da yaşanan en büyük hakem hatalarında bence ilk sıralarda yer alacak bir hata... Bu tecrübede olacak iş değil. Takip edip göreceğiz ama Manzano’nun kariyerinde bu kararının, olumsuz anlamda dönüm noktası olabileceğini düşünüyorum.

Dün akşam oynanan maçın hakemi Atilla Karaoğlan, maç boyunca kritik karar vermek zorunda kalmadı. Herhangi bir tartışmalı ceza sahası pozisyonu yaşanmadı. Oyuncular ve teknik kulübedekiler birbirlerine karşı ve hakeme karşı iyi niyetliydiler. Bu da hakemin ve yardımcılarının işini fazlasıyla kolaylaştırdı. Maçın gidişatına, hakemin verdiği kararların herhangi bir etkisi olmadı. Maçta elini altı kez sarı kart için cebine attı. 85. dakikaya kadar sarı kart kararlarında tutarlıydı ve standardını bozmadı.

Masanga atılmalıydı

Ne var ki 85. dakikada bir kez kritik karar vermek zorunda kaldı, o kararında da yanıldı. Masanga, Krunic’e yaptığı faulde ikinci sarı kartı görmesi gerekirdi. Hataylı oyuncu yaptığı faulle Fenerbahçe takımının umut vadeden atağını önledi. Ama Karaoğlan ikinci sarı kartını çıkartmadı.