Arama

Popüler aramalar

‘’Bileti adada alırız‘’

Fransa karşısında öyle oynadık ki, her şeyi doğru yaparak ağzımız kulaklarımızda tamamladık maçı.

FIFA klasmanının ‘bir numarası’nı kaleye getirmemekle kalmadık ne yapacaklarını unutturacak kadar şaşkına çevirdik.

Lucescu ile gençleştirilmiş takımımız Şenol Güneş dokunuşları, becerili oyuncularımızın yüksek atletizmi ve kolektif tarzıyla çoğumuzu hayrete düşüren bir seviyeye ulaştı. Şimdi bu ürkütücü oyunumuzu İzlanda’ya götürüyoruz.

Fransa maçındaki dinamiklerini işletebildiğimizde Avrupa Şampiyonası biletini okyanusun ortasındaki volkanik adada cebimize koymamız işten bile değil.

10 Haziran 2019, Pazartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’İşimiz zor ama imkansız değil‘’

Gruptan öte dünyanın ‘şimdilik’ en güçlü görünen takımına karşıyız. Sonuç alıcı oyunlarıyla ürkütücü bir takım Fransa. İşimiz zor ama futbol zaten yaşamdaki zorlukları alt edebilmenin öğreticisi de değil mi? Orta sahadaki diriliğimiz ve savunma dikkatimiz bu maçın çözücüsü olacak. Gerisi Yusuf, Hakan, Cengiz ve Burak’ın ayağına bakacak. Bu maç aynı zamanda bizim çocukların çoğunun kendilerini gösterme, piyasalarını genişletme maçı da olacak. Şenol Güneş’in çoğu Beşiktaş maçında olduğu gibi ilk devreyi kontrollü, temkinli ikinci devreyi gidişata göre yeniden düzenleyeceğini düşünüyorum.

08 Haziran 2019, Cumartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’İstediğin kadar hoca değiştir‘’

Sezonun başında Mehmet Altıparmak’la iyi oynayan ancak sonuç sıkıntısı çekince hoca üstüne hoca değiştiren Erzurum bildik kurguda. Hamzaoğlu’nun savunma sağlamlığını önde tutan tarzı ihtiyaçları olan golün uzağında tuttu onları. Diyelim ki onların kadro seçimi bu oyunu zorunlu kılıyor! Peki Fenerbahçe ne yapıyor? Benzerini! Peki neden? İşte onun yanıtını kimse bulamıyor. Erzurum golü yedikten sonra özellikle kenarlardan yüklendiyse de kilidi açmaya muvaffak olamadı. Peki ama bu oyun en baştan yani bir tür çırpınışa dönmeden oynanamaz mıydı? Bunun önündeki engel nedir? Teknik adamın maç planı mı, fiziksel yetersizlik mi? İki takım da onca hoca değiştirip genel gidişatı değiştiremediğine göre takımlardaki sorunlar sanılanın çok derininde sanki. İşe de futbolu sakatlayan hakim bakış açısından ve klişe ifadelerden arınmakla başlamak gerekiyor.

Gecenin sorusu

Erzurum’un ligdeki yeri ve kadrosu anlaşılır... Peki, misal Hasan Ali’nin parlamadığı maçlarda Fenerbahçe bu oyun anlayışıyla kimi, nasıl parlatıp da sonuca etki edecek?

Maçın starı

Bu maçtan ‘maçın oyuncusu’ çıkar mı? Bence çıkmaz. Sizce?

Maçın olayı

Elbette penaltı golünün ardından Harun’a yağdırılan şişeler... Ardından... Onca harcamaya, onca tumturaklı söz ve ham hedefe rağmen penaltı golü sonrası Fenerbahçe’nin büzüşmesi.

Kısa mesaj

Harcayan da sınırlı harcayan da harcayamayan da benzeri oyunu oynuyor. Bunun önemli nedenlerinden biri ülke futbolunu bildiği sanılan ve bilmediklerini her adımda gösteren teknik adam kalabalığı olmasın?

21 Mayıs 2019, Salı 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Galatasaray bir kez daha şampiyon!‘’

‘Sakin kalan’ın taktiğine hakim olacağı bir maç. Sakinlik seviyesini belirleyecek olan da ev sahibi. Genç İsmail Çipe’nin hocası Terim’i aşarak belki de futbolcu olmasına yol açanlardan Adebayor’u kulübeye itmesi ajitasyon seviyesinin göstergesi sanırım. Devre boyu Galatasaray telaşlı, Başakşehir sakin. Galatasaray en iyi bildiğini yapıyor, gidiyor. Başakşehir, yıllardır en iyi bildiği pozisyonda; bekliyor ve gözlüyor. 45’te Kudryashov rakibi Luyindama’nın hediyesini kabul etse ikinci devre gerilim filmine dönebilir! İkinci devreye ‘Donk diye vuran’ oyuncusunu çıkarıp topa daha hükmeden ve bu tür maçları daha çok oynamış Selçuk’la çıktı Terim. Akabinde bir dönem öfke paratoneri olan Feghouli sezonun en güzel gollerinden birini atarak devreyi açtı ve onlar için eğlence başladı... Galatasaray son haftalarda reaksiyon yitimine uğrayan Başakşehir’e karşı ardı ardına gollere başladı. İkisi VAR’dan döndüyse de üçüncüsü sayıldı. Sonrasında ‘futbol içi gerilimler’ ve GALATASARAY bir kez daha ŞAMPİYON...

Gecenin sorusu?

Gol sevincinde ‘taraftarı tahrik’ neyin nesi anlamış değilim! Kale arkası fotoğrafçı ve kamera dolu. Oyunun parası da yayından, reklamdan geliyor. Forması reklam dolu bir oyuncunun sevinç fotoğrafı vermesi neden tahrik sayılır ki?

Maçın starı

Başta Cüneyt Çakır, hakemlerin tamamı... Bu gerginlikte bu maçı sükûnetle tamamladıkları için... Ve öncelikle teknik ekip olmak üzere Galatasaray takımı..

Maçın olayı

74’te bir serbest vuruşta Selçuk’un sarı kart almasıyla tamamlanan olaylar! Şampiyonun santrfor hattında Eren-Sinan değil de Diagne’nin oynaması. Ve, üç haftalık arada Başakşehir’in oyun olarak tarumar olması...

Kısa mesaj

Yarıştaki rakiplerini bir bir yenen Galatasaray hakkı olan şampiyonluğa ulaştı.

20 Mayıs 2019, Pazartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Derslerle dolu galibiyet‘’

Ülkemizdeki maç sonlarında en sık duyduğumuz lakırdı, ‘’Rakibe pozisyon vermedik’’tir. Dün akşamki maçta bu klişe tespit, en azından ilk devre boyunca Beşiktaş için geçerli olamaz. Söylese söylese bunu Ünal Karaman söyler ki, o da yanlış olur. Çünkü Burak devre sonundaki pozisyonu gol yapabilse onca gol girişimi nafile bilançosuna yazılırdı. Trabzon’un ülkedeki çoğu takımdan farklı olarak sorunu gol atma problemini çözemiyor oluşu. İlk devre Beşiktaş’ı hallaç pamuğu gibi attılarsa da golü atamayınca iş nihayete erdiremediler. Beşiktaş oyuna tırnağını geçirmekte zorlandıkça zaten kendinde olan Trabzon sahanın her yerinde topu yarattığı en uygun alana taşıdı, durdu. Daha fazla gol atabilecekken iki ile yetinmek zorunda kalan Trabzon ülke için derslerle dolu bir galibiyet aldı.

Gecenin sorusu

Genç oyuncuların pırıltısı insanın ülkeye de oyuna da güvenini tazeliyor. Örneğin Dorukhan Toköz’ün yokluğunun Beşiktaş için önemi bu maç sayesinde kavranmış oldu mu?

Maçın starı

Topu kullanmayı henüz tam manasıyla kavrayamamış olsa da Abdülkadir Ömür. Takımına şeklini veren Sosa. Koridorunu tıkayan ve çıkıp golü yapan Novak. Ardından iki kaleci.

Maçın olayı

Kagawa ile dengeye gelmiş maçın yine aynı oyuncunun kaptırdığı top ve Yusuf şahane vuruşuyla Trabzon lehine sonuçlanmış olması!..

Kısa mesaj

Trabzonspor çok harcamadan, gençlere güvenerek futbolun zevk ve gösterişle oynanabileceğini gösteriyor. Zorunluluktan kaynaklı olsa da bu durum, ülke futbolunun çıkış tünelidir.

19 Mayıs 2019, Pazar 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Vasatı aşamayan maç‘’

Hücuma doğru yerleşecek kadar sakin ve güvenliydi Beşiktaş ama oyunu ele almakta zorluk çekti. Hücum için istekli ve planlı olsalar da topu doğru adama geçirmeyi beceremediler. Alanya ise golü yemiş olsa da sakindi. Caner ve Adriano’nun öne çıktığı anlarda savunma arkasını gözlüyorlardı ki, stoperleri sıkıştırsınlar. Ve kazayla da olsa golü buldular. Devreye Beşiktaş daha düzenli oynayarak başladı ve yetmedi devreye Quaresma’nın daha az kullandığı ayağını da devreye soktu. Ancak 70’e doğru Beşiktaş anlaşılmaz biçimde yine içe büzüştü ve Alanya’yı oyuna çağırdı. Alanya’nın koptuğu son dakikalardaki sabun köpüğü hücumları saymazsak ağırlıklı olarak ülke vasatını aşamayan bir karşılaşma izledik.

Gecenin sorusu

Mircea Lucescu dikkatimizi çekmişti ama unutuldu gitti... Sahi, Caner Erkin o ortaları hangi amaçla yapıyor ve ‘’Yapma’’ diyen birileri var mı acaba?

Maçın starı

Burak’ın rakip üzerindeki tedirgin ediciliğinden yararlanan Adem Ljajic. Hem oyun kurdu hem sonuç aradı. Alanya kalecisi Ufuk ile son saniye galibiyeti kurtaran Karius’u da atlamayalım.

Maçın olayı

VAR Alanya’nın golünde milimetreyle ofsaytı tespit edip golü iptal etti. Bu mükemmellik arayışı akında mikron değerlere kadar inecek ve böylece futbolda ‘tam adalet’ sağlanmış mı olacak?

Kısa mesaj

Güven, Dorukhan sahadaki en havalı oyuncular kadar oynuyor. Onları çoğaltmaktan gayrı bir çaba nafiledir.

14 Mayıs 2019, Salı 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’İşte futbolumuzun hali‘’

Oğuzhan Özyakup ülkedeki futbol iklimini ve işleyişin akıldışılığını gösteriyor. 2011’de Arsenal’den geldiğinde yıllık kazancı 300 bin Euro’dan az. Şimdi ise 2.5 milyon Euro. Sonra diyoruz ki, “Türkiye Avrupa’nın altıncı büyük futbol ekonomisi.” Oynamayan Oğuzhan özelinde düşünürsek, kendine kendini şişirmiş bu ekonominin oyuncu geliştirme kapasitesi ile fiyatlandırma politikası ortada.

Geçmişte Oğuzhan’a iyi teklifler geldiğini ama kulüp yönetiminin paradan çok teklif sahibi takımları küçümsediğini okumuştuk. Bugün oyuncunun yıllık kazancından kurtulmak bile başlı başına ekonomik verimlilikten sayılıyor. Şu anki durumda gelecek alacaklarına karşılık bonservisinin verilmesi makul gözüküyor. Çünkü, futbolcu daha iyi bir kontrat bulamadığı takdirde, ki zor görünüyor, Beşiktaş 2022’ye kadar bu parayı ödemekle yükümlü.

11 Mayıs 2019, Cumartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’İki taç atışıyla maç kaybetmek‘’

Orta sahayı Necip’le sertleştiren Beşiktaş, hücumdan taviz vermiş görünse de savunmayı sağlama alma garantisiyle sahada. İlk yarının gidişatına göre Şenol Güneş’in kararı yanlış da görünmedi.

Galatasaray’ın ilk yirmi dakikadaki agresif tarzını baskılayıp durumu dengeye getirmiş olsalar da taç atışına itiraz ederken golü yediler. Ve ikincisi de taç atışından geldi.

Peki mesele nedir? Futbol kurallarının bilinmemesi ve olayın ciddiye alınmaması!

Galatasaray sakin kalıp fırsatları doğru kullanarak ciddi pozisyona girmeden maçı 2-0’a getirdi. Devamı Beşiktaş’ın agresif tarzının getireceği olanakları gözlemekti. Onu yapmak yerine beklediler.

Diagne’nin etkisizliği, Burak’ın etkisizliği geri kalanların etkisizliği...

Galatasaray, şampiyonluk yolunda en zorlu rakiplerinden birini dengeli oyun kurgusuyla aşmayı başardı. Ve böylece bundan sonrasını ellerine aldı.

Gecenin sorusu

Sanıldı ki, VAR gelecek dertler bitecek. VAR taç ve kornere karışmıyor. O zaman sonuca doğrudan etki etmiyor mu?

Belhanda’nın korner bayrağını tekmelesine de karışmadığına göre videonun ‘yardımcı’lığı adaleti ne kadar sağlıyor?

Maçın starı

Sahada özel birini göremedim. Oyuncular kendi ortalamasındaydı. Stadyuma giden 51.578 kişi bu maçın kahramanı değilse başkası değildir.

Maçın olayı

Beşiktaş’ın sakatlanan Gökhan’ı değiştirmeyip Adriano değişikliğe gittiği anda ikinci golü yemiş olması. Üstelik golü bir taç atışının ardından ‘uykudayken’ gelmiş olması.

Kısa mesaj

Takımını sahaya yine on bir yabancıyla süren Fatih Terim sakin, temkinli düzeniyle yeni bir şampiyonluğa gidiyor gibi...

06 Mayıs 2019, Pazartesi 06:01
YAZININ DEVAMI