‘’Şimdi Emenike düşünsün‘’
Bu kadar eksikle, son haftaların en formda takımlarından biriyle, hem de deplasmanda oynamak herkes için endişelendirici olur. Ancak başta Giray Kaçar olmak üzere Rizespor savunmasının halı sahada yapılmayacak hataları sayesinde daha 8. dakikada 2-0’ı buldu Fenerbahçe. Rize’nin bir şanssızlığı da karşılarında Emenike’nin olmayışıydı!
Skor avantajı yakalandıktan sonra Rizespor oyuna ortak olabilecek pozisyonlar buldu ama önce Volkan, sonra Mert geçit vermedi. Moussa Sow’un 35. dakikada Messi ve Ronaldo’yu kıskandıracak bir şekilde ağları havalandırmasıyla da maç bitti aslında.
Aslına bakarsanız, Galatasaray ve Beşiktaş derbilerine bir kenara koyarsak Fenerbahçe son haftalarda belki de en az pozisyona girdiği maçı oynadı. Ancak bu kez alışılmışın aksine Sarı-Lacivertliler bulduğu her fırsatı değerlendirdi. Neredeyse gol kaçırmadan maçı tamamladı. Yani bambaşka bir Fenerbahçe vardı sahada. Sadece ben değil, sanırım milyonlarca Fenerbahçe taraftarı da bunu Emenike’nin sahada olmayışına bağlıyordur... Nijeryalı oyuna girdikten sonra pozisyon üretilememesi, Rize’nin de 1 gol bulması tesadüftü herhalde!
İsmail Kartal, risk alarak sürpriz bir kadroyla sahaya çıktı. Ancak rakibin futboluna bakarsak, Kartal bunu belli bir plan çerçevesinde yapmış. Sonuç olarak Fenerbahçe, sezonun geri kalanında belki de
en zor maçı olarak görülen Rize’de neredeyse yürüyerek kazandı.
‘’Bu yenilginin özrü olmaz‘’
Galatasaray’ı 1-0 yenmişsin. Gençlerbirliği’yle oynadıktan sonra zirve yolundaki bir diğer rakibin Beşiktaş’ı konuk edeceksin. Takımda moraller üst düzeyde. Üstelik bir önceki gün Galatasaray sahasında puan kaybetmiş. Liderliği geri alman için tüm şartlar oluşmuş.
Maç başladı ve kısa süre sonra anlaşıldı ki Fenerbahçe’nin hücum oyuncuları Galatasaray derbisinden önceki günlerine dönmüşler. İsmail Kartal, Kuyt-Emenike-Sow’u hareketli oynatıp, sürekli yer değiştirerek rakibin dengesini bozmayı hedefliyor. Ancak bu hamlesi sadece bu oyuncuların dengesini bozuyor. Mevkileri belli olmayan Emenike, Sow ve Kuyt bu nedenle çok etkisiz kaldı. Gerçi Emenike’nin etkisiz kalmak, goller kaçırmak için bir bahaneye ihtiyacı da yok. O zaten çoktan Fenerbahçe’nin forvet oyuncusu olamayacağını kanıtladı!
Gençlerbirliği’nin golünden sonra Sarı-Lacivertliler alışıldık baskıyı kurdu. Kurdu ama kuru bir baskı... Fenerbahçe öyle fırsatlar harcıyor ki artık rakip savunmalar, “Nasılsa kaçırırlar. Aman bulaşmayalım da penaltı filan olmasın” diye düşünecek!
Şampiyonluk yolunda, eline önemli bir fırsat geçmişken böyle bir futbol sergilemenin ve kaybetmenin özrü de olmaz bahanesi de. Gol yollarındaki beceriksizlik ise artık ‘şanssızlık’ olarak açıklanamayacak boyuta geldi.
Fenerbahçe belki haftaya Beşiktaş’ı yenecek ancak böyle giderse derbi sonrası dün akşamki gibi puanları saçmaya devam edecek.
‘’Derbiyi Emre kazandırır‘’
Tecrübeli oyuncu oynadığı zaman, Fenerbahçe rakiplerine hem orta sahada üstünlük kuruyor, hem de pozisyon zenginliği yaşıyor. Emre’nin performansı derbi için belirleyici olacak.
1 - Volkan Demirel: Derbilerde sadece iyi kaleci olmak yetmez. Mert çok başarılı olsa da ‘derbi tecrübelisi’ Volkan’ın dönmesi Fenerbahçe için önemli bir avantaj. Onun varlığı, savunmayı da rahatlatır.
77- Gökhan Gönül: Son haftalarda kaçırdığı goller nedeniyle eleştiriliyor. Kimse bir sağ bekin bu kadar pozisyona girmesini konuşmuyor. Karşısında Yasin-Olcan ikilisinin oynayacak olması önemli bir avantaj.
2 - Egemen Korkmaz: Derbi öncesi Konya’da attığı gol moral oldu. İkili mücadelelerde ve hava toplarında başarılı. Ancak savunmanın arkasına atılan toplarda ağır kalıyor. Bu konuda çok dikkatli olması gerekiyor.
22 - Bruno Alves: İlk maçta yaşadıkları nedeniyle yarınki derbiye çok daha iyi motive olacağı kesin. Onun hırsı, takım için avantaj. Ancak bu hırs kart konusunda sıkıntı yaşamasına da neden olabilir!
88 - Caner Erkin: Ligdeki birçok kanat oyuncusundan daha fazla ceza sahasına orta gönderiyor. Fenerbahçe hücum planında ne kadar önemli bir yere sahip olduğu, Konya’daki yokluğunda görüldü.
20 - Emre Belözoğlu: Hem orta sahadaki direnci artırması hem de takımı yönetmesi nedeniyle onun varlığı Fenerbahçe için çok önemli. Melo’nun yokluğu, sakin kalması açısından da ciddi bir avantaj olacak.
5 - Mehmet Topal: Arena’daki maçta stopere geçtiğinde Sneijder’in neler yaptığı ortada. Rakibin en önemli hücum silahını durdurma görevi onda olacak. Topal’ın performansı da galibiyet için kilit önemde.
10 - Diego Ribas: Evet, şu ana kadarki formuyla büyük bir hayal kırıklığı yaşattı. Ancak Galatasaray karşısında yapacaklarıyla her şeyi unutturabilir. Onun tecrübesindeki bir oyuncu bu fırsatı geri çevirmez.
11 - Dirk Kuyt: İlerleyen yaşının da etkisiyle istikrarsız bir performans sergiliyor. Bu maçta karşısında Olcan’ın oynaması halinde büyük bir avantaja sahip olacak. Ancak defansa da daha fazla yardım etmesi şart.
7 - Moussa Sow: Yarın sol kanatta oynayacak ancak ondan kanat özelliklerinden çok forvet özelliklerini kullanması beklenecek. Savunma Emenike’yle oyalanırken, işi Sow bitirebilir.
29 - Emmanuel Emenike: Galatasaray maçında atacağı bir golün hayata dönüş anlamına geleceğini biliyor. Ancak bu durum üstünde ağır bir baskı da yaratacak. Tribünlerin ona karşı sabırlı olması şart.
‘’Derbi öncesi doping‘’
Ligde peş peşe yaşanan kayıplar, Fenerbahçe’de moralleri alt üst etmişti. Derbi öncesi Mersin İdmanyurdu gibi güçlü bir takımla, hem de deplasmanda oynamak kolay değil. Üstelik birçok as oyuncu İstanbul’da bırakılmışken... Kupaya önem verdiğini her açıklamasında dile getiren Kartal, dün Volkan, Alves, Sow gibi isimleri 11’de oynatarak bunu gösterdi. Diego’nun başarılı performansı, Sow’un gol hasretine son verip güzel bir futbol sergilemesi derbi öncesi en az galibiyet kadar önemliydi.
Son haftalarda sıkça gördüğümüz şekilde, dün de ikinci yarıda kaçan önemli fırsatlar ise bu konuda hâlâ bir sıkıntı olduğunu gözler önüne serdi.
Fenerbahçe, 2-1 kazanarak yarı final yolunda büyük bir avantaj elde etti. Ancak bu maçın asıl kazandırdığı şey, derbi öncesi yerine gelen moralle ve özgüven oldu.
‘’Görünmez kaza‘’
Fenerbahçe’nin son haftalardaki etkili futbolu nedeniyle maçtan önceki genel beklenti, İsmail Kartal ve öğrencilerinin rahat bir galibiyet elde edeceği yönündeydi. Bu beklenti oyuncuları rehavete sokmuş olacak ki, ilk tehlikeli atak Gekas’la Akhisar’dan geldi. Hemen ardından da Güray’ın jeneriklik golü...
Kısa bir şokun ardından tribünlerin müthiş desteğinin de etkisiyle Fenerbahçe hemen kendine geldi. Akhisar’ı ceza sahasına hapsetti. 13. dakikada Emenike, iki metreden topu dışarı vurunca psikolojik olarak bitti. Emenike, ilk yarıda sahada gezindi. Meireles’in ilk devrenin sonlarında gelen golü, Fenerbahçe’nin soyunma odasına moralli girmesini sağladı.
İkinci devrede İsmail Kartal çok önemli bir müdahalede bulundu. Emenike’yi sola çekerken, Sow da forvete geçti. Bu dokunuş Emenike’ye adeta hayat verdi. Nijeryalı oyuncu, Akhisar’ın sağ kanadını deyim yerindeyse felç etti.
Fenerbahçe gol için her şeyi yaptı. Kazanmayı o kadar çok istedi ki bu nedenle geride bırakılan büyük boşlukla bir anda topu ağlarında gördü. Ortaya konulan futbola bakınca, yenilgiye rağmen Sarı-Lacivertliler’i eleştirecek fazla bir şey görünmüyor. Bu maça ‘görünmez kaza’ deyip yola devam etmek gerek.
Akhisar, bu kadroyla elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı. Savunmadaki oyuncuların hatasız oynaması en büyük şansları oldu. Ligde 34 maçlık aranın ardından Fenerbahçe’yi sahasında yenen isim olmak, Roberto Carlos için ayrı bir gurur kaynağı oldu.
Son bir not hakem Özgür Yankaya’ya... Yaptığı komik hataları geçtim, en azından bir an önce avantaj kuralını öğrensin.
‘’Atamayana atarlar‘’
Maçın ilk 10 dakikası klasik bir Fenerbahçe başlangıcı oldu. Topa sahip olan ve baskılı oynayan Sarı-Lacivertliler, henüz 7. dakikada golü de buldu. Bundan sonra konuk takımın rahat bir maç çıkarması bekleniyordu. Ancak öyle olmadı. Fenerbahçe belki de bu sezonun tamamında vermediği pozisyonu Gaziantepspor’a karşı sadece 22 dakikada verdi! Sarı-Lacivertliler’in en son ne zaman ceza sahasına bu kadar hapsolarak oynadığını hatırlamıyorum. Alves ve Mert’in ekstra performansıyla bu periyodu kazasız atlatan Sarı-Lacivertliler için kırılma anı, ikinci yarının başındaki Diego-Selçuk Şahin değişikliği oldu.
Selçuk’un oyuna girmesiyle orta sahada kontrol yeniden Fenerbahçe’ye geçti. 58-68. dakikalar arasında gelen 3 golle Kanarya maçı kopardı.
Emenike ve Sow’un attığı goller iki oyuncu için de ekstra moral oldu. Fenerbahçe’de gecenin kaybedeni ise sahada kaldığı 45 dakika boyunca boş boş gezinen Diego Ribas’tı.
Fenerbahçe, zor geçmesi beklenen bir deplasmandan tarihi farklı bir galibiyetle döndü. Ancak bu maçta kesinlikle ‘atamayana atarlar’ deyiminin hayata geçişine tanık olduk. Sarı-Lacivertliler başka bir rakibe karşı bu kadar pozisyon verirse büyük bir hezimet yaşayabilir. İsmail Kartal’ın bunun tekrarlanmaması için gerekeni yapacağına inanıyorum.
‘’Rize'nin enerjisi Fener'e yetmedi‘’
Yönetimin aksine İsmail Kartal, Türkiye Kupası’nı kazanmak istiyor. Bunu, dün akşam sahaya sürdüğü kadroyla da gösterdi. İdeale yakın bir 11’le Çaykur Rizespor karşısına çıkan Sarı-Lacivertliler, maça kontrollü başladı. 24. dakikada Kadlec’le golü bulunca da rahatladı. Ligde son haftalarda gol yemeyen Fenerbahçe’nin, skor avantajını eline alınca turu zorlanmadan geçeceği düşüncesi ağırlık kazandı. Ancak kaleciyi de dahil edersek gol yemeyen geri 5’liden sadece Alves, Rize’de sahadaydı.
Fenerbahçe bu savunmasıyla özellikle ikinci yarıda inanılmaz açıklar verdi. Bireysel hatalar, adam kaçırmalar derken Rizespor eşitliği sağladı. Ardından öne geçecek fırsatları da yakaladı. Diğer yandan Sarı-Lacivertliler’in hücumdaki etkinliği azaldı. Ancak 47. dakikada Emenike’nin artık şaşırmadığımız bir şekilde kaçırdığı fırsat unutulmamalı.
Tam Rizespor’un baskısını artırdığı dakikalarda Fenerahçe bir kez daha en büyük silahıyla, duran topla golü buldu. Mehmet Topal’ın golü ise Rize’nin gardını iyice düşürdü. Sow’un şık golü ise kendisine asist yapan Emenike için adeta bir ‘son vuruş’ dersi oldu.
Hafta sonunda 9 kişiyle Beşiktaş’a karşı direnmeye çalışan ve çok yorulan Rizespor, dün akşam da 60. dakikaya kadar iyi savaştı. Ancak yorgunluğun da etkisiyle farklı yenilgiden kurtulamadı.
‘’Emenike'nin beceriksizliği...‘’
Günlerdir sabırsızlıkla beklenen maç, adına yakışır bir şekilde başladı. Uzun bir aradan sonra müthiş bir taraftar desteğini arkasına alan Fenerbahçe hemen rakibi üzerinde baskı kurdu. Ancak Ersun Yanal müdahaleleriyle bir süre sonra eski takımının bu baskısını kırdı.
İlk 45’te her iki ekip de önemli pozisyonlar buldu. Bunların en akılda kalanı Mehmet Ekici’nin müthiş frikiği ve Volkan’ın harika kurtarışıydı.
Fener her şeyi denedi
İkinci yarıda ise Fenerbahçe oyunun hakimiyetini iyice ele geçirdi. Trabzonspor 60. dakikadan sonra, “Buradan 1 puanla dönmek de iyidir” anlayışıyla oynamaya başladı. Rakip kalede hiç etkili olamadı.
Cardozo’nun yavaş kalması kontratak planlarını işlevsiz bıraktı.
Fenerbahçe gol için her yolu denedi. Sağlı sollu ataklar, duvar paslarıyla göbekten savunmaya delmeye çalışma, duran toplar... Bu denemeler sayesinde birçok pozisyon da yakaladı Kanarya. Ancak Emenike yine günündeydi! Akıl almaz goller kaçırdı. Nijeryalı’nın beceriksizliğine Hakan Arıkan’ın müthiş performansı eklenince, dev maç golsüz eşitlikle sonuçlandı.









































