‘’Santrfor meselesi‘’
Zajc’ın sahte 9 başladığı bir ilk 11, aslında Fenerbahçe’nin sezon boyunca yaşadığı en büyük sorunun özeti: Fenerbahçe’nin mevcut kadroda yeterli sayı ve kalitede santrforu yok. Gol tamda sahte 9 formatının gerektirdiği yerden seri pas oyunu sonucu geldi. Ancak sezonun büyük kısmında olduğu gibi Fenerbahçe golü bulduktan sonra maç bitmiş gibi el frenini çekti. 16’da Volkan geçmiş parlak günlerini anımsatan bir karşı karşıya kurtarış yaptı. Fakat 34’te Sadık’ın duble hatası sonucu Antalyaspor golü buldu: 1- Sadık ofsaytı bozarken yanlış ayağı ile müdahale etmeye çalıştı. 2- Orta yapılırken içeride bir rakip varken zaten topa gidilmez rakip marke edilir! Sadık’ınki Fenerbahçe stoperi standardı için pozisyon alma konusunda kökten bir tercih hatası. Puyol’u saçı uzunken de kısayken de hiç böyle temel bir hata yaparken gördün mü Güntekin? Sadık maçın kalanında toparlandı, Moses coştu, Elmas da güzel bir gol attı.
Gecenin sorusu
Genç yetenek Mert Tunç’a neden doğal bir santrfor yokken şans verilmez?
Maçın starı
Moses ikinci yarıda döktürdü. 22 yaşındaki Harun Alpsoy da dikkat çekici bir performans sergiledi.
Maçın olayı
Mehmet Topal’ın tribünlerin bir bölümü tarafından ıslıklanması. Sorumlu direkt Topal mı yoksa bunca yıldır genç bir alternatifini bulamayanlar mı?
Kısa mesaj
Fenerbahçe’nin seneye şampiyonluğa oynaması için ikisi forvet olmak üzere 5 çok iyi oyuncu transfer etmesi gerek.
‘’Model alınacak galibiyet‘’
Trabzonspor ilk 30 dakikada iyi bir baskı kurdu. Beşiktaş ise o periyotta çok top kaybetti, Dorukhan’ın rakip baskısından çıkmakta belirleyici olan çift yönlü dinamizmini çok aradı. İlk yarının son 15 dakikasında Atiba bir süre Dorukhan’ın işini üstlenince oyun görece olarak dengelendi. 42’de Atiba’nın geliştirip Güven’in olgunlaştırdığı pozisyonda Beşiktaş ilk net fırsatını Burak’la yakaladı. O pozisyondaki süper reaksiyonuyla Uğurcan neden Avrupa devlerinin onu izlediğini bir kez daha gösterdi. İlk yarıda Karius da çok iyiydi. Yusuf’un golünde Karius’un yapabileceği pek bir şey yoktu, yetenekli solak orada yapılabilecek en iyi vuruşu yaptı. Karius 59-62 arası yaptığı iki kritik kurtarışla Beşiktaş’ı oyunda tutan isimdi zaten. İkinci yarı başındaki değişiklikler Trabzonspor’un baskısını kırdı, topun Beşiktaş’a geçmesini sağladı ama yenilgiyi önleyemedi. Uğurcan’dan Yusuf’una Trabzon’un gençleri çok etkileyicilerdi.
Gecenin sorusu
Beşiktaş yönetimi Dorukhan’ı 7 milyona satarsa, o parayla Dorukhan’ın yerini dolduracağına emin mi?
Maçın starı
Yusuf, Abdülkadir, Uğurcan... Trabzon’un gençleri her hafta daha da yıldızlaşıyorlar.
Maçın olayı
Fırat Aydınus’un iki kez oyunculara çarpması. Hakemliğe yetenekli ender faal Türklerden birisi Fırat, fiziksel durumunu düzeltmesi gerekiyor.
Kısa mesaj
Bu yaz değilse ne zaman Beşiktaş sürdürülebilir başarı adına yeni bir özkaynak devrimi başlatacak?
‘’Buruk galibiyet‘’
Hafta sonu kongrede yaşanan saçmalıkların bu maça yansıması kaçınılmazdı. Beşiktaş iyi başladığı maçta biraz da tribünlerdeki bölünmüşlüğünden etkilendi. Burada tribünde protesto eden ya da etmeyen kimseyi eleştirmiyorum çünkü mevcut Beşiktaş başkanı çok önce taraftarı müşteriye indirgedi. Vida bir kez daha çok sağlam bir stoper performansı sergiledi. Llajic tekniğini konuştururken kreatif katkısını verdi. Atiba zaten doğuştan profesyonellik abidesi, Dorukhan da ona ayak uydurarak gelişiyor. Burak Yılmaz’ın sürekli pozisyon gelişmesini sağlayan hareketliliği takdire şayan. Adriano keşke daha genç olsaydı! Karius, çıkışını sürdürüyor. Bakalım ikinci bir feda sezonu yaşanırsa bu iyi omurgadan geriye ne kalacak?
Gecenin sorusu
Beşiktaş geçen hafta derbide bu maçtaki 11 ile başlasaydı, halen şampiyonluk yarışının içinde olmaz mıydı?
Maçın starı
Adriano keşke Atiba ile beraber Beşiktaş altyapısında görev alsa... Quaresma da goldeki vuruş tekniğini gençlere öğretse...
Maçın olayı
Tribünlerin kafa ve tezahürat karışıklığı. Tarihte ilk kez bir yönetim seçildiğinin ertesi günü bir kısım taraftar tarafından istifaya davet edildi. Bir başka kısmı onları ıslıkladı.
Kısa mesaj
Bu karmaşık atmosferde bile sözleşmesinin profesyonel karşılığını tam olarak alamasa da performans olarak %100 profesyonel davranan Beşiktaşlı oyuncuları kutlamak gerek.
‘’Hangisi daha kötüydü?‘’
Necip ilk yarıda kötü oynamadı ancak Beşiktaş’ın kolektif açıdan daha iyi oynamasını da sağlayan bir tercih olmadı. Şenol Güneş’in 3 defansif merkez orta sahalı planı sadece 5 ile 10. dakikalar arası Galatasaray savunmasına yapılan tam saha preste top kapılmasında işe yaradı.
İlk yarının kalanında ise bu A planı Beşiktaş aleyhine oldu: Beşiktaş çok az top yapabilirken etkili kontratağa da çıkamadı.
Onyekuru’nun gol pozisyonunda saha içindeki hakemler topun kimden çıktığını net göremedi. VAR masasındakiler bu tip kararlara neden karışmıyor?
Beşiktaş oyuncularının çoğu geri koşmak yerine itiraz edince Onyekuru boş kaleye attı. Hakemlerin kararı yanlış olsa bile Beşiktaş forması giyenler önce geri koşup sonra itiraz etseler daha doğrusunu yaparlardı!
İkinci golde de Beşiktaş savunmasının neden yeteri kadar uyanık olmadığını anlamak zor. Adriano sol beke girene kadar sol açık beke gelmeliydi!
Bülent Yıldırım zaten iyi bir hakem değil orası kesin, ancak Beşiktaş savunması daha uyanık olmalıydı.
Gecenin sorusu
Beşiktaş’ın A planı galibiyet serisindeki gibi olsaydı, puan alma ihtimali daha fazla olmaz mıydı?
Maçın starı
Muslera bir derbide daha istikrarlı kalitesini sergiledi, az kurtardı ama kritik anlamda öz kurtardı.
Maçın olayı
Bülent Yıldırım maça atandığı anda Twitter’a her iki takım taraftarlarının da yazdıklarına bakın, hangisi haksız?
Kısa mesaj
Hakemlerin konsantrasyonu kötü, Beşiktaş takım savunmasının konsantrasyonu daha kötüydü.
‘’İyi kaleci, usta golcü ve diğerleri...‘’
İlk 45’te Ankaragücü, Vodafone’da Beşiktaş’a karşı en iyi beş deplasman takımı performansından birini sergiledi. Antalyaspor, Süper Lig’de Beşiktaş’ı Vodafone’da yenen ilk takım olurken ilk 45’teki Ankaragücü’nün yarısı kadar bile üstün oynamamıştı. O maça göre en büyük fark Beşiktaş kalecisinin ilk yarıdaki harika performansı oldu: Karius. İlk yarıda adeta “Hezarfen Ahmet Çelebi’leşip ikisi uçarak olmak üzere 4 kritik kurtarış yaptı. Serpil Hamdi Tüzün “Önce iyi bir kaleci ve usta bir golcü sonra diğerleri... ” der, Karius ve Burak ilk yarıda efsane hocanın kulaklarını çınlatan performanslarıyla skoru belirlediler. Burak’ın çapraz çalımı sonrası gol olan şutu en doğru kararı en doğru vuruşla hayata geçirmesi sonucu geldi. İkinci yarıda Beşiktaş toparlandı, hem iyi oynadı hem de farkı artırdı. Ljajic’in golünde şutundan bile daha etkileyici olan Kagawa ile yaptığı usta işi verkaçtı.
Gecenin sorusu
Beşiktaş sezonun ilk yarısında o kadar kötü olmasaydı, Galatasaray deplasmanına puan farkıyla lider gitmez miydi?
Maçın starı
Karius mükemmel bir kalecilik performansı sergiledi. En son FM 2015’te bu kadar etkileyiciydi!
Maçın yıldızı
Çocuk istismarına karşı gösterilen organize tepki müthişti.
Kısa mesaj
Haftaya derbiler tarihinin en çekişmeli ve zevk vaat eden maçlarından birisi oynanacak, inşallah hakem ve saha dışı faktörler bu heyecana gölge düşürmez!
‘’Valbuena tılsımı‘’
Bu sezon hepimiz Trabzonspor’un daha bile iyi başladığı maçlara şahit olduk. Fenerbahçe ise birkaç haftadır tarihinin en kötü maç başlangıçlarını yapıyor. Henüz 30. saniyede Sadık’ın kademe hatası sonrası başlayan kolektif kaos, ikinci yarıda Valbuena oyuna girene kadar devam etti. Yusuf Yazıcı’nın golünde Abdülkadir Ömür, idollerinden Iniesta’nınkileri anımsatan kalitede bir asist yaparken Fenerbahçe savunması olabilecek en hatalı şekilde pozisyon almıştı. İlk 45’te biraz Jailson direnişi bolca da Trabzonspor pas futboluyla top koşturması izledik. Valbuena girdikten sonra Fenerbahçe maça ortak oldu. Sadık’ın sarısı varken yaptığı hatalı müdahale, yakalanan momentumu bozdu. Son 10 dakika Fenerbahçe yeniden baskı kurdu, Trabzonspor çok geriye çekilince Valbuena ile Kadıköy tılsımı birleşip kalesinde devleşen Uğurcan’ı son anda geçmeyi başardı.
Gecenin sorusu
Sadık sarısı varken o aşırı riskli müdahaleyi neden yapar?
Maçın starı
Sosa çift yönlü orta saha nasıl oynamalı dersi verdi. Kazandığı ikili mücadelelerin yanı sıra baskı altında oyunu açan usta işi pasları ile Abdülkadir, Anthony ve Yusuf’u çok iyi besledi.
Maçın olayı
Abdülkadir’in asisti estetik açıdan da etkileyiciydi.
Kısa mesaj
Fenerbahçe’de yetenek seviyesi yetersiz bir sürü oyuncu varken, Valbuena’nın yedek bırakılma kriteri olmamalı. Valbuena’nın serbest 10 numara oynadığı başka bir düzen oluşturulmalı
‘’Pirlo Burak‘’
İlk 15 dakikada Burak Yılmaz, santrfordaki yerini bırakıp çok fazla orta saha ve kenarlara geldi, iki kritik pas hatası yaptı. İkinci top kaybından sonra asıl mevkisine döndü ve iyi oynamaya başladı. 24’te Burak, Sivas ceza alanında yerde kaldı. Hakem zahmet edip VAR’a bile bakmadı. VAR’a bak yine verme ama bir zahmet bak! Aynı şey Sivaslı oyuncunun Vida’nın müdahalesinde yerde kaldığı pozisyon için de geçerli: Penaltı versen de vermesen de bir zahmet VAR’dan bak! Lens de maçtan sonra Diabate’nin golündeki hatasını izlemeli: Kademede savunmacı varken arkasından tek hamle riskine girilmez, Diabate gibi olağanüstü hızlı bir oyuncu varsa aksine rakibe doğru değil, kendi savunmacının arkasına koşarsın! İkinci yarıda Beşiktaş uzun süre baskı kurdu. Kagawa bekleneni veremedi, çilingir olamadı. Sonunda Burak frikikte Pirlo olunca çok zor ama bir o kadar değerli 3 puanı getirdi.
Gecenin sorusu
Devre arasında içeri giden Burak Yılmaz’ın kafasına nesne atıldığı doğru mu? Doğruysa bir cezası olmayacak mı?
Maçın starı
Burak golüyle maça damga vurdu. Dorukhan ise yine müthiş oynadı.
Maçın olayı
Burak Yılmaz’ın frikikten attığı olağanüstü gol. Ljajiç sahadayken topun başına geçme cesaretini göstermesi yüzde 99 oradan ısrarla frikik çalışarak oluşan özgüveninin karşılığı. Pirlo böyle frikik atardı!
Kısa mesaj
Futbolcular ve Şenol Güneş, şampiyonluk mücadelesini bırakmamaya kararlı. Yönetim de artık kademeye daha güçlü girmeli.
‘’Tarihinin en kötülerinden‘’
İlk yarının son 15 dakikasında Fenerbahçe forması giyen oyuncuların performansı, tüm zamanlarda Fenerbahçe formasıyla sergilenen en kötü 5 performanstan biriydi. Alanyaspor’un hücum sürekliliğini durduramamak bir yana, geriden topla çıkıp yarım porsiyon bile oyun kuramamak diğer yana... Bu kötü sezonda başta büyük maçlarda olmak üzere sık sık bipolar kolektif bozukluk yaşayan bir Fenerbahçe izledik: Bazı dakikalarda berbat, bazı dakikalarda periyotlarda tam tersine 3-0 yenilgiden maç çevirebilecek kadar kudretli oynayabilen bir Fenerbahçe vardı. Ancak dün Alanya’da Fenerbahçe forması giyen oyuncular o kadar kötü bir performans sergilediler ki en son Ersun Yanal gelmeden önce Akhisar’da bu kadar çaresiz bir Fenerbahçe izlemiştik. Ersun Yanal takımı devraldığı seviyeye döndürdü. Bunda hatalı ara transferlerin de payı büyük: Sadık kötü, Tolgay çok kötüydü.
Gecenin sorusu
İsmail Köybaşı, ne kadar kötü seviyede olduğunun farkında mı? Bu durumunu, kulübün içinde bulunduğu durumu hiç mi önemsemiyor?
Maçın starı
Yenilen golde biraz hatalı olsa da Harun adeta dünyaları kurtardı, farkı önledi.
Maçın olayı
Alanyaspor’un Sergen Yalçın yönetimindeki kaliteli oyununa devam etmesi. Buna karşın Comolli’nin sezon başı transferlerinden sonra Ersun hocanın devre arası transferlerinin de sapır sapır dökülmesi.
Kısa mesaj
Fenerbahçe’nin bir dahaki sezonu farklı futbol akıllarıyla planlaması şartoğlu şart.