‘’Kalite‘’
Dün gece lider ile lig sonuncusu maçını, takımları tanımayan bir yabancı izlese sanırım çok zorlanırdı. İlk yarıda Galasataray’ın baskısını nasıl karşılayacağını ve bu baskıdan çıkıp nasıl hücum yapılır dersini verdi Ümraniyespor. Bence attıkları iki nefis golün haricinde 3 net Muslera’dan döndü. Peki bu yarıda Galatasaray ne yaptı derseniz hücumda etkili oynadı pozisyonda buldu ama rakip kaleci Orkun çok başarılı kurtarışlar yaptı ve kalesinde tek gol gördü. Orta alanı sadece Toreira’ya bırakan Sarı-Kırmızılı ekip rakibe çok geniş alanlar verdi ve çok da zor durumlara düştü. Bir önceki maçta Giresun deplasmanında Dubois futboluyla kalitesiyle golüyle çok iyi oynamışken niye 11 de yoktu soru işareti. Bence 8 artı 3 denklemini başka türlü çözebilirse. Nitekim oyun kurgusu ritmi bozulmuş olunca takımın kimyası da zaman zaman dalgalandı. Açıkcası bu yarıda Ümraniyespor dersini daha iyi çalışmış ve rakip analizini Recep Uçar daha başarılı yaptığını gördük... İkinci yarıda Galatasaray rakip kaleyi abluka altına aldı. Çabuk ve dikine oynayarak rakip savunmanın dengesini bozmaya çalışan Galatasaray bununda karşılığını penaltı kazanarak aldı. Tabii ki bu futbol aynı zamanda risk almak demekti. Ancak evinde kazanmak İçin bu riski almak zorundasın ve sonrasında hamleler geldi. Oyunun ikinci sarıdan kırmızı kart ile 10 kişi kalması rakibi karşısında yorulan Galatasaray için bir şanstı dün gece.
Canı yanar...
Gerçekten şampiyonluk yolunda hiçbir maçın kolay geçmeyeceğinin göstergesidir bu karşılaşma. Ancak bu zor anlarda kaliteye ihtiyaç vardı orada da İcardi faktörü sahneye çıktı. Arjantinli nefis bir penaltı ve nefis bir kafa golüyle Galatasaray’ı öne geçirmeyi başardı... Skordan bağımsız yorumum; Okan Buruk dün gecenin artılarını bir kenara koyup eksilerini çok iyi analiz yapmalı. Çünkü Galatasaray’ın çok ciddi bir savunma zaafı var ve bunu bugüne kadar kazanarak kapattı bu açığını ama önüne geçilmezse, bu zaafından canı yanar bizden söylemesi.... Son sözüm de maçın hakemine.... Nefis bir 90 dakika yönetti genç Cihan Aydın’ı kutluyorum...
‘’Galatasaray emin adımlarla‘’
Galasataray zorlu geçmesi beklenen deplasmandan kayıpsız döndü. Gerçekten rakibin önemli eksikleri olsa da bir dış saha maçıydı. Çok şut çeken, rakibe baskıyı iyi yapan Galatasaray ilk yarının mutlak hakimiydi. Giresunspor İstanbul’da kazanırken nasıl kazandıysa aynı taktiği evinde de denedi ama ilk 45'te bu anlayış iş yapmadı. Nitekim kaçan penaltının arkasından Galatasaray Mertens’in fırsatçılığı ve çabukluğuyla soyunma odasına 1-0 önde giren taraftı.
Muslera yine hatasız
İkinci yarı oyuna müthiş bir baskıyla başlayan Giresunspor izledik. Özellikle iki kanattan yan ortalarla Galatasaray kalesini abluka altına aldılar ancak karşılarında büyük bir tecrübe Muslera faktörü vardı. Uruguaylı eldiven her zamanki gibi kalesinde hatasız bir maç çıkardı. Ev sahibi ekibin baskısını kıran Galatasaray oyunda dengeyi kurup arka arkaya golleri sıraladı. Okan Buruk yorulan takımını değişikliklerle tazeledi ve orta alan dengesini lehine çevirdi.
Maçın yıldızı Torreira
Dünkü maçın yıldızı oyundan çıkana kadar sahada basmadık yer bırakmayan Torreira'ydı diyebiliriz. Ancak bu sezon Galatasaray’ın en belirgin özelliği oyunun iki yönünde dengeli bir şekilde oynaması ve pres kalitesini yükseltmesi. Savunmada zaaflar zaman zaman olsa da gelişen ve sonuca giden özgüven yüklü bir takım sahada mücadele ediyor. Gerçekten liderlik koltuğunda oturmak kolay değildir her rakip size farklı motive olur. Ama Sarı-Kırmızılı ekip oyuncu kalitesiyle bunu aşıyor ve emin adımlarla yoluna devam ediyor. Dün gece de Giresunspor karşısında üst üste 10. galibiyetini alarak ayrı bir rekora imza attı. Ayrıca 3 isim ilk gollerini atarak galibiyete imzalarını attı.
‘’Zirve yarışında kayıpsız‘’
Aboubakar’ın 3. dönemi nedeniyle Vodafone Park'ı dolduran Beşiktaşlı taraftarlar Alanyaspor karşısında üst üste 5. galibiyeti görmeye gelmişti. 5 eksikli Beşiktaş hırs ve istek açısından dopdoluydu. Siyah-Beyazlılar'ın orta alanı çabuk geçip rakibe ön alan baskısıyla oyun kurgusunu bozma planı belli bölümlerde tuttu. Bunlardan birinde Furkan, hatalı kafa pasıyla penaltıya sebebiyet verince Cenk Tosun takımını öne geçirdi. Beşiktaş top rakipteyken Alanyaspor’un isabetli pasa dayanan organizasyonunda zaman zaman zorlandı. İşte bu anlarda Mert Günok geçit vermedi. İkinci yarının 60. dakikasında maç bitti dersek yalan olmaz. Alanyaspor’un saplantı düzeyine ulaşan göze hoş ama sonuca etki etmeyen futbolu hatalarla birlikte golleri de getirdi. Cenk Tosun nefis bir golle farkı ikiye çıkartırken, Dele Alli ile fark 3 oldu.
Alanya şanslar buldu ama...
Her ne kadar rakibin B planı olmayan futbol anlayışını eleştirsek de Beşiktaş önemli isimlerden yoksun olmasına rağmen onları aratmayan bir futbol sergiledi. Öte yandan evindeki ilk maçta Alanya’da 3-0 yenik duruma düşüp 3-3’ü yakalayan Akdeniz ekibi aslında aynısını yapacak şansları buldu ama son vuruşlarda başarısızdı. Deplasmandaki kötü gidiş bu maçta da sürdü açıkçası. Beşiktaş ise zirve yarışını kayıpsız geçip şampiyonluk iddiasını gösterdi.
‘’İddialı Beşiktaş!‘’
Kayseri’de Aboubakar’ın kulübede olması bile oyun olarak Beşiktaş’ı olumlu etkilemiş. Özellikle erken gelen golle rahatlayan SiyahBeyazlılar, çok zorlanacağını düşündüğü bir maçta ilk 45 dakikada soyunma odasına güle oynaya 2-0 önde girdi. Çağdaş Atan’ın oyun kurgusu ilk dakikalarda yedikleri golün etkisiyle bir türlü sahaya yansımadı. Beşiktaş orta alanda çok dinamik ve baskılı oyunuyla rakibine göz açtırmadı. Özellikle Gedson ve Tayfur oyunun iki yönünü de etkili oynarken Salih hücumları hazırlayan rolü aldı. Beşiktaş’ın rakibin etkili kanat akınlarını da etkisiz hale getirmesi sonucunda Kayserispor tek pozisyonunu ilk yarının uzatmalarında Kemen ile yakaladı ama değerlendiremedi. İlk yarıyı özetlersek Beşiktaş’ın tartışmasız oyun ve skor olarak üstün taraf olduğunu söyleyebiliriz. Kayserispor cephesinden ise rakibin baskısı karşısında organize olamayan ve zaman zamanda koordinasyon sorunu yaşadığını gördük.
Kayseri’nin gücü yetmedi
Maçta ikinci yarıda Beşiktaş tempolu ve disiplinli futbolunu sürdürürken rakip kaleye gitmekten çok skoru koruyup savunma ağırlıklı oynadı. Dün takım olarak kompakt bir Beşiktaş izlerken sahanın en etkili isimleri Masuaku ve Gedson Fernandes olarak ön plana çıktı. Son bölümde Abubakar ve Dele Alli hamlesiyle Şenol Güneş bu oyuncuların son durumlarını da gözlemlemek istedi. Kayserispor istekliydi puan için çaba gösterse de yeterli değildi güç olarak. Beşiktaş açısından Konya galibiyetinden sonra üst üste iki deplasmandan 6 puan çıkartarak iddiasını ortaya koydu.
‘’Adana'nın nefesi Giresun'a yetmedi‘’
Adana’da haftanın ilk maçında ilk yarıda bir gol ve bir kırmızı kart vardı ve ikisi de konuk Giresunspor’a aitti. AdanaDemirspor, sezonun ilk yarısında stoper bölgesinde 3 oyuncusu ile vedalaşan bir takım olarak gerçekten savunma anlamında zafiyet yaşanması çok normal. Ancak Montella bütün bunlara rağmen elindeki kadrodan bir savunma üçlüsü çıkartıp aynı oyun anlayışını devam ettirdi. Rodrigez’in eline çarpan topla kazanılan penaltıyı Giresunspor Bajic ile gole çevirip, Karadeniz ekibi 2. golü de yine Bajic ile bulmak üzereyken dönen topta Peres Yusuf Sarı’yı kaçırınca kırmızı kartı da görüp takımını 10 kişi bıraktı. İkinci yarı tek kale bir maç izledik. Giresunspor savundu, AdanaDemirspor tüm hücum opsiyonlarını denedi ancak kaleci Onurcan performansıyla devleşti. Montella elindeki tüm silahları sahaya sürmesine rağmen aradığı golü bulmakta zorlandı.
Kök söktürdüler!
Açıkcası yürekten oynayan ve puan almayı çok isteyen Giresunspor’u izlerken bu baskıya ne kadar dayanır diye kendi kendime sordum.Nitekim dakikalar 85’i gösterirken, karamboldeN’Diaye beraberlik golünü Adana adına kaydeden isimdi. Aslında konuk ekip müthiş baskı yemesine rağmen değerli kontrataklar yaptı. Ancak bu hücumlarda da bir kaleciden fazlasını sahaya yansıtan Ertaç bir kesici ve oyun kurucu gibi ek görevleri üstlenmişti. Puan cetvelinin ilk iki sırasındaki Galatasaray ve Fenerbahçe’yi İstanbul’da deviren Giresunspor yine zirve mücadelesi yapanDemirspor'a da Adana’da kök söktürdü.Dün gece rakamlar tek taraflı bir oyunu gösterse de uzunca bir süre 10 kişi mücadele eden Giresunspor ile Adana Demirspor futbol adına izleyenlere son ana kadar büyük bir heyecan yaşattılar.
‘’İşte Demir'in gücü!‘’
Adana’da müthiş bir maç izledik. Süper Lig'e damgasını vuran AdanaDemirspor, Samet’in Fenerbahçe’ye transferinden sonra iki önemli ismi Belhanda ve Rodriguez’in cezasıyla birlikte Ankaragücü karşısına oldukça handikaplı çıktı. İlk yarıda çok etkili bir Ankaragücü izledik. Başkent ekibi deplasmanda 3 puan için oynadı ve bunu da yaptığı ataklarla gösterdi. Ömer Erdoğan’ın öğrencileri rakip kalede ilk yarıda 3 gol bulmasına rağmen VAR ve ofsayta takıldı. İkinci yarı golle başladı ve oyuna sonradan giren Yusuf Sarı şık bir vuruşla Demirspor’u öne geçirdi. Ancak dün Adana’da kolay kolay teslim olacak bir Ankaragücü yoktu.Nitekim başkent ekibi stoperi Radokoviç’in kafa vuruşu ile beraberliği yakaladı. Ev sahibi ekip taraftarının da desteğiyle yine rakip kalede baskıyı kurar kurmaz Emre Akbaba’nın füzesiyle 2-1 öne geçti.
Kıymeti büyük
Öyle bir maç izledik ki iki takımın da gol isteği, 3 puan isteği heyecanı üst seviyeye taşıdı. Ankaragücü, karşısında Ertaç’ı buldu. Tecrübeli kaleci öyle bir performans gösterdi ki dün takımının galibiyetinin mimarıydı. Gerçekten Ankaragücü futbol adına sahada herşeyi yapmasına rağmen yetmedi ve evine puansız döndü. Adanademirspor için böyle güçlü bir rakip karşısında böyle iyi oynayan bir rakip karşısında önemli eksiklerine rağmen kazanılan 3 puanın çok kıymetli olduğunu düşünüyorum.
‘’Tek devre yetti‘’
Galasataray, taraftarının desteğiyle neredeyse ilk yarıda 3 puanı cebine koydu. Hatayspor bekleyip hızlı hücumlarla golü bulmayı planlamıştı kağıt üzerinde. Ancak Kerem ile gelen erken gol ve ön alanda yediği baskı neticesinde Hatayspor mahkum bir ilk yarı oynadı. Galatasaray Mertens ’in cezası nedeniyle Mata ’nın görev aldığı orta alanda rakip ceza alanından çıkmadı ve 3-0 ’ı ilk yarıda buldu. Kerem gelişen oyun yapısıyla iyi kullanıldığında artık çok çok etkili bir futbolcu olmak üzere. İkinci yarıda da Galatasaray ’ın baskılı oyunuyla birlikte 3-0’ın etkisiyle tempo biraz düşüktü. Orta alanda Torreira takımı bir maestro gibi yönetirken kanatlarda ön bölgede yapılan hücumlar final paslarında etkisiz kaldı.
Ligin şakası yok!
Aslında 3-0 dan sonra risk alıp farkı azaltma çabası içinde olan Hatayspor önünde ikinci yarıda gol sayısını artırmak için uygun bir maçtı. Dakikalar 70 ’i gösterirken Okan Buruk 4 oyuncu değişikliği yaparak güç tazeledi. Ancak bu değişiklikte dikkati çeken Gomis ’i sokarken, İcardi’yi saha da tutup çift forvete döndü. Hamle, hemen meyvesini verdi. Yunus’un asistinde Gomis farkı 4'e çıkardı. Hatayspor tarafndan bakarsak ara transfer de takviye ihtiyacını iyi değerlendirmeliler, ligin şakası yok
‘’Olaylı maç Başakşehir'in‘’
Ligin üst sıralarını çok yakından ilgilendiren bir karşılaşma izledik. Zirve yarışında iddialarını göstermek için kazanmaları gereken bir maça çıkan iki ekip de oynadıkları futbolla bunu kanıtladı. Başakşehir ve Adana Demirspor kadroları ezbere sayabileceğimiz kadrolar. Emre Belözoğlu elindeki güçlü ve oturmuş kadrosuyla rakibi çok zorladı ancak ilk yarı istediği gibi gitmedi. Konuk ekip ise içeride dışarıda aynı futbolunu devam ettirdi. İlk yarıda aksiyon vardı, hücum denemeleri vardı ancak ceza alanları forvetlere kapalıydı. Nitekim ilk yarıda fazla pozisyon göremedik. Bambaşka bir ikinci yarı izledik. Başakşehir VAR sonucu Arda Kardeşler’in verdiği penaltı ile öne geçti. Ancak tartışmaya açık bir karardı, benim içime açıkçası sinmedi. Ardından Samet ile gelen Demirspor’un beraberlik golü skoru dengeledi. Serdar Gürler fırsatçılığını gösterip Başakşehir'i öne geçiren isimdi.
Fırsatı kullanan kazandı
Sonrasında Demirspor’un müthiş baskısı ve gole çok yaklaştığı süreci gördük. Maçı özetlersek; oyun planları olan iki ekip sahada bu plan içinde ödün vermeden mücadele etti. Zaman zaman birbirlerine üstünlük sağladıkları dakikalar olsa da fırsatları değerlendiren taraf galip geldi.