Bu satırları yazarken Bursa - Altay maçı oynanmamıştı. Yazılı basında gazete bir gün önce hazırlandığı için pazartesi sabahı hazırladığımız haftalık panoramada da gece maçı yer almıyor. Sadece gece baskılarına girebiliyoruz pazartesi akşam maçlarını. En azından bilgilendirmek istedim okuyucularımızı bu konuda. Bu hafta Antalya ve Sakarya sürpriz yapmadı ve kazandı. İki takım da kazasız geçtikleri 29. haftada yollarına emin adımlarla devam ediyor. Ancak her ikisini de hafta sonu zorlu maçlar bekliyor. Antalya, Belediye ile İstanbul'da, Sakarya da Yozgat deplasmanında mücadele edecek. İstanbul Belediye'nin ilk 6 hedefi hala sıcaklığını koruyor. Yozgat ise kümede kalmak için evinde 3 puan almak zorunda. Üstelik başlarında Sakaryalı bir isim Sadun Hoşsoy var.En mutlusu OrdusporBana göre 29. haftanın en mutlu takımı Orduspor'du. Tekrar çıkışa geçen Karadeniz ekibi, hem de İstanbulspor gibi güçlü bir rakibi İstanbul'da devirmeyi başardı. Orduspor'un bir başka mutluluğu bu yarıştaki rakiplerinin de haftayı kayıpla geçirmesiydi. Elazığ'ın yenilmesi ve İstanbul Belediye ile Karşıyaka'nın berabere kalması, Orduspor'un 3 puanın değerini daha da artırdı.Lig dörde bölündüŞimdi geriye kalan 5 haftada ligi dörde bölebiliriz. Birinci kısım ilk iki içine girip, Süper Lig'e doğrudan çıkmak isteyen grup. İkinci grupta Play-Off için ilk 6'ya oynayanlar, 3. kısımda ise küme düşme hattını oluşturanlar yer alıyor. Son grupta ise bu üç grubun içine giremeyen ve hemen hemen ligde formalite maçları oynayan takımlar...Altay’ın gözü dışarıda!Önce birinci gruptan başlayalım. Bursaspor, Antalya, Altay ve Sakarya'nın olduğu grupta 4 takımdan ikisi Süper lige çıkacak. Bursaspor matematiksel olarak garantilemese de, işi bitirdi gibi. Peki, ikinci takım kim olacak? Herkes bunu merak ediyor. Altay'ın deplasmanlarının çok olması, işinin hiç de kolay olmadığını gösteriyor. Ancak İzmir ekibi dışarıda istediğini elde ederse, içerideki maçları daha kolay olduğu için ipi göğüsler. Ama Altay'ın dışarıdaki 4 maçından en azından bir kayıpla dönmesi gerekir. Antalyaspor'un İstanbul Belediye, Bursa ve Sakarya deplasmanları, hiç de kolay değil. Özellikle Sakarya deplasmanı, kaderini belirler. Bu maç her iki takım için de kader karşılaşması bana göre. İçeride Karşıyaka ve Telekom gibi rahat konumda ekiplerle oynayacak olması avantaj.Sakarya’nın fikstür avantajıSakaryaspor ikinci yarının en başarılı ekibi. Bana göre bu fikstüre baktığınızda oldukça şanslı. En zor maçlarından birini bu hafta Yozgat'ta oynayacaklar. Bu maçı kazasız geçerlerse, kendi göbeklerini kendileri keser. Çünkü içeride İstanbul Belediye ve Antalya ile karşılaşacak. Bu avantajlarını kullanırlarsa, Süper Lig'e tekrar dönme ihtimalleri yüksek. Açıkçası Antalya ile oynayacakları maç, hem kendilerini hem de Altay'ı da yakından ilgilendirecek.İlk 6 yarışı çok karışıkİkinci grupta ise ilk 6 için oynayan ekipler yer alıyor. Bu 4 takım arasında ilk ikiye giremeyen iki takım olacak. Diğer iki takım ise şu anda ilk 6 içinden mi yoksa atak yapıp bu gruba girebilecek ekiplerden mi olacak? Kestirmek zor. Tabloya baktığınızda şansları fazla olanlar şimdilik İstanbulspor ve Orduspor, gözüküyor. Ama Elazığspor, İstanbul Belediye'nin de şansları oldukça fazla. Ancak bu iki takım, önündekilerin kaybetmesini bekleyecek ve kendileri de kazanacak. Başka çareleri yok. Uzaktan da olsa Play-Off şansı olanlar arasında Karşıyaka ve Kocaelispor'u sayabiliriz.Akçaabat daha avantajlı3. gruba baktığımızda; küme düşme hattında alttaki 4 takımdan üçü lige veda edecek. Bitime 5 hafta kala alttan 4. sıradaki Sebat 26 puana sahip. En son sıradaki Dardanelspor'un geriye kalan 5 maçta aradaki 7 puanı kapatması zor ihtimal. Küme düşen diğer iki takım kim olacak? Bu sorunun cevabını herkes merak ediyor. Sebat, Mersin ve Yozgat'a göre biraz daha avantajlı konumda. Ama herşey bitmiş değil. Yozgat'ın da, Mersin'in de umutları sürüyor. Ama şu bir gerçek ki, işleri hiçte kolay değil.4. grupta ise lige havlu atanlar. Kalan 5 hafta bu takımlar için gelecek sezona dönük hazırlanma süresi olabilir. Eğer iyi bir yapılanma süresi bana göre. Bu grupta Uşakspor, Mardinspor, Telekom, Kocaelispor ve Gaziantep Belediyespor yer alıyor.Gerilimi önlemek gerekiyorŞimdi gelelim asıl konuya; bitime 5 maç kaldı ve bütün tribünler gerilim içinde. Daha şimdiden "bir sürü komplo teorilerini" duyar gibiyim. İşte bu dönemde Futbol Federasyonu başta olmak üzere MHK'ya büyük görev düşüyor. Güvenlik önlemleri üst düzeyde olmalı tüm statlarda. Ayrıca şampiyonluğu ve küme düşme hattını çok yakından ilgilendiren karşılaşmalara hakem tayinleri çok titiz olmalı. Özellikle tayinlerde bölgesel yakınlıklara çok dikkat edilmeli. Eğer bu konuda hassasiyet gösterirlerse, bizler de buradan bu kurumları canı gönülden destekler, sahip çıkarız. Amacımız testi kırılmadan yol göstermek. Bütün bu söylediklerim sadece Lig A için değil tüm ligler için. Çünkü diğer kategorilerde de aynı heyecan sürüyor. Özellikle herkesin Süper Lig'e odaklandığı, yazılı ve görsel medyanın göz ardı ettiği alt kümeleri de yakın mercek altına almak zorundayız. Eğer önlem almazsak, her türlü tahrike hazır tribünlerin yaratacağı olaylara üzülürüz. Ama herşeyden önemlisi, bile bile yeterli çabayı göstermeyenlerin vicdanları rahat olur mu...

Dün, Rize Atatürk Stadı'nda Fırat Aydınus 5 dakikada, 1 çuval inciri berbat etti. İlk önce Rizespor'un gölünden hemen sonra gelişen Vestel hücumunda Holosko'nun topa elle müdahale etmesine rağmen devam kararı verdi. Daha sonra Arda'nın pozisyonunda ucuz bir faul çaldı. Bu serbest atış Vestel'in beraberlik golü oldu. Gol sevinci yaşayan Meduna'ya ise hiç anlayamadığımız bir nedenle kırmızı kart çıkardı. Oysa Meduna sadece sevinmişti. Bitmedi, ardından kulübede oturan kaleci Bülent Ataman'a kırmızı kart gösterdi. Onun sebebini bilemiyoruz ama Bülent bu kırmızıya çıldıracak kadar tepki gösterdi.Ve Aydınus şov devam etti. Bu defa, sinirlenen Manisaspor'u yatıştırırcasına Rizespor'dan Serkan'ı ikinci sarı kartla oyundan attı. Aklısıra, Aydınus balans yaptı! Bunlar ilk yarıdaki iki golün dışında söyleyebileceklerimizdi.Tribünler zaten maç öncesi gergindi ve Manisaspor'a aşırı bilenmişti. Çünkü geçen hafta evinde Diyarbakırspor'a 3-0'lık skorla kaybeden Ege ekibine karşı önyargılıydılar. Pek de haksız sayılmazlar. Dün Rize'deki iki takıma baktığımızda, Vestel hakkında geçen haftaboyu konuşulanlar, bu serzenişi hakettiklerini gösteriyordu. Bu kadroyu Rize'ye karşı oynatıyorsan, Diyarbakırspor'a karşı da oynatacaksın. Eğer oynatmazsan, işte dünkü gibi çirkin tezahüratın muhattabı olursun.Ama benim kişisel fikrim, hala, Diyarbakırspor maçının Ersun Yanal'ı aşan bir olay olduğudur.Artın ligin en kritik haftalarını oynuyoruz. Her puan altın değerinde. Merkez Hakem Kurulu Başkanı Mustafa Çulcu göreve geldiğinde, "Biz bu işin altından aslanlar gibi kalkarız" demişti. Ancak bu iş lafla olmuyor. Hatayı hatayla kapatan hakem zihniyeti devam eterse, bu işin altında kalır, ezilir. Bizden söylemesi.İkinci yarıya 10'ar kişi çıkan iki takım 3 puan için kılıçları çekti. Herşey denk giderken, Altan'ın muhteşem frikik golü Vestel'i bitirdi diyebiliriz. Oyun disiplininden kopan konuk ekip karşısında şık goller bulan Rizespor farka koştu. Ve de bu galibiyetle Süper Lig'de kalmayı hemen hemen garantiledi diyebiliriz.

Bu sezonki Lig A sanırım meraklılarının uzun süre kafalarını karıştıracak. Aslında fazla da uzun bir süre kalmadı. Geride topu topu 6 maç var. Bu yolun sonunda Süper Lig olduğu için müthiş bir çekişmeye sahne oluyor. Kimisi ilk iki için, kimisi de ilk 6 için yerini sağlama almak peşinde. Fikstürü şöyle bir elime aldım, sonra da puan cetveline baktım; ve gördüğüm manzara herşeye rağmen Bursaspor'un işinin çok çok kolay olduğu şeklinde. Niye "herşeye rağmen" diyorum Bursaspor için; çünkü iki maç üst üste alınan beraberliğe rağmen Timsahlar'ın takipçileri de nazire yaptı ve kazanamadı. Sadece Altay, geçen haftayı mutlu kapattı ve ikincilik koltuğuna oturdu. Son dakika sürprizleri mutlaka olacaktır ama Süper Lig'e çıkacak 3 takım, muhtemelen bu ilk 8 takım arasından çıkacak gibi. Bugün isterseniz maçları tek tek ele almayalım. Ben bugün geride kalan 6 haftayı değerlendirmek istiyorum. Bu hafta çıkacak takımları, gelecek hafta da düşme hattını ele alacağız. İsterseniz önce liderden başlayalım:Bursaspor: Bu hafta ikinci sıradaki Altay ile oynayacaklar. Kalan 6 maçın ikisi dışarıda, dördü içeride. Deplasmanda belki bir Dardanel maçı kritik olabilir. Ama o zamana kadar da "işi bitirirler" diye düşünüyorum. Aslında kalan 6 maç başına bir puan alsalar, Süper Lig ipini göğüslerler. Bursaspor'un, kendisine lazım olan 6 puanı çok rahat alacağını tahmin ediyorum. Açıkçası liderin içeride oynayacağı rakipleri daha stresli olacak gibi. Çünkü puan veya puanlara, onların daha çok ihtiyacı olacak.Altay: Fikstürü en zorlu takım. 6 maçın dördü dışarıda. Bursa, Ordu ve Sebat deplasmanları kritik. İçeride de düşme hattında olan iki takım Dardanel ve Mersin ile oynayacak olmaları, önemli. Eğer bu fikstürde ikincilik koltuğundaki yerlerini koruyabilirlerse, büyük bir başarıya imza atmış olurlar.Antalyaspor: İlk iki içinde olmak isteyen bir takım. Bu şans ayağına geldi ama şimdilik kaybetti. Ancak bunu yakalama şansı fazlasıyla var. 3 dışarıda 3 içeride oynayacak. İçeridekiler kolay gözüküyor. Dışarıda ise Belediye, Bursa ve Sakarya gibi çok zorlu deplasmanları var. Bana göre kaderini deplasmanlar belirleyecek. Antalyaspor'un şansını Play-Off'a bırakmak istemediğini biliyorum. Onun için bu fikstürü iyi kullanmak isteyecekler, çünkü ilk ikiyi yakalama şansı yüksek bir takım. Ama Sakarya ile Sakarya'da oynayacak olmaları en büyük dezavantajları...Sakaryaspor: Bursa ile deplasmanda son maçta oynayacak olmaları avantajları. Çünkü o zamana kadar Bursaspor'un durumu netleşir. O yüzden de son maçta Sakarya karşısında motive olmaları zorlaşır. Bu da Sakaryaspor'un işini kolaylaştırır. Diğer iki deplasmanına baktığımızda; Yozgat'ın zor olduğu görünüyor. Karşıyaka deplasmanı ise İzmir takımının o anda ilk 6 şansı varsa, kritik olabilir. Ancak Sakaryaspor'un içeride Elazığ, İstanbul Belediye ve Antalyaspor ile oynayacağını düşünürseniz, işinin hiç de kolay olmadığı görülüyor. Ama ikinci sıradaki Altay ile 3 puan ve ikinci sıradaki Antalyaspor ile olan iki puan fark, kapanabilir gözüküyor. Bana göre Sakaryaspor'un en az Altay ve Antalyaspor kadar ikincilik şansı var. Bunu başarabilecek güçteler. Ama içeride kazanması gerek. Özellikle Antalyaspor maçı, iki takım için de kader karşılaşması olabilir.İstanbulspor: "İlk iki şansını tepti" diyebiliriz. Bursa ve Altay deplasmanlarında kaybetmesi ağır oldu. İkinci sıradaki Altay ile olan 8 puanlık fark, kalan 6 haftada kapanabilecek gibi değil. Bundan sonra İstanbulspor'un hedefi ilk 6'yı garantiye almak olmalı. Bunu da elindeki güçlü kadroyla rahatlıkla başarabilir. Deplasmanları zorlu gözükse de, içeride kazanarak, Play Off'a kalabilir.İstanbul Belediyespor: İlk iki şansı yok denecek kadar az. Tek hedefi Play-Off oynamak. Fikstürüne baktığınızda; üst üste oynayacağı Antalya ve Sakarya maçları, kaderini belirler. Antalya ile içeride, Sakarya ile dışarıda oynayacaklar. Ordu ve Elazığ en yakın takipçileri. Aradaki bir puanlık fark kapanabilir de, açılabilir de... Ancak bu iki takımla da maçlarını tamamlamış olması, avantajı. Kadro kalitesi olarak bu ligin en iyi ekiplerinden. Eğer iyi konsantre olurlarsa, Play-Off oynamaları çok normal.Orduspor: Aslında Play-Off için çok avantajlıyı. Ancak üst üste aldıkları iki yenilgi, hesapları bozdu. Ama son iki maçta alınan 4 puan moral oldu. Özellikle Elazığ deplasmanından beraberlikle dönmeleri, Orduspor için hayatiydi. Ancak kalan 6 maçın üçünün zirvedeki, ikisinin de küme düşme hattındaki takımlarla olması, Orduspor'u zorlayacaktır. İstanbulspor ve Bursa ile dışarıda, Altay'la ise içeride oynayacaklar. Bir kere içeride puan kaybetme gibi bir lüksleri asla yok. Son hafta deplasmanda Mersin ile oynayacakları karşılaşma, iki takım için de kader maçı olabilir.Elazığspor: Gakgoşlar da, aynı Orduspor gibi zamansız kan kaybıyla birden irtifa kaybetti. Oysa ligin ikinci yarısına fırtına gibi başladılar. Ancak zamanlama olarak kötü bir dönemde kaybettiler. Bu haftaki Sakarya maçı, en zor virajları. Puanla dönerlerse, fikstürü oldukça iyi gözüküyor. Play-Off'a kalma şansı yüksek bir takım.Şimdilik 8 takımın şanslarını ele aldık. Bu gruba her an katılacak takımlar olabilir. Bu ekipler de bana göre; Karşıyaka, Türk Telekom ve Kocaelispor olur.Yükselme Grubu'nda ise Kasımpaşa'nın ayak sesleri geliyor. ASAŞ'ı Ankara'da deviren Kasımpaşa, büyük bir avantaj yakaladı. İlk iki için en büyük iki aday şimdilik Kasımpaşa ve Eskişehirspor gözüküyor. ASAŞ yenilmesine rağmen şansını sürdürüyor. Diğer takımlara baktığımızda, artık Ekstra Play-Off için mücadele edeceklerini söyleyebiliriz.Bu arada babamın vefatı dolayısıyla cenazemize katılan taziyetlerini sunan ve gelemeyip arayan tüm dostlarımıza bir kere daha teşekkür ediyorum.

Aslında iki takımın kadrolarını karşılaştırdığınızda İstanbul Belediye’nin rakibinden hiç de aşağı kalır tarafı yoktu. Ev sahibi takımın, özellikle orta alanına Lig A’nın en kaliteli orta sahası diyebiliriz. İşte Bursaspor’un sıkıntısı da buradan başladı. Üretkenlikten yoksun ve sadece mücadele etmeye çalışan Bursaspor ilk yarıda sadece Yunus ile pozisyona girdi. Oysa İstanbul Belediye hem gol attı, hem de en az iki önemli gol fırsatını kaçırdı. Kısaca ilk 45 dakikanın mutlak hakimi ev sahibi ekipti.Raşit Çetiner orta alandaki zafiyeti görmüş olacak ki, ikinci yarıya değişiklikle başladı. Yakup’un oyuna girmesiyle hareketlenen Yeşil-Beyazlılar aradığı golü bu futbolcunun asistiyle buldu. Bursaspor adına sahanın en iyilerinden Serdar Kurtuluş, fizik gücünü kullanarak biraz rakip savunmanın da yavaş kalmasından yararlanarak takımının tek golünü attı. Maç da bu dakikadan sonra başladı diyebiliriz. İki takım da ikinci gol peşinde olunca tempo arttı ve karşılaşmaya heyecan geldi. Zaten teknik direktörlerin oyuna soktukları futbolculara bakınca 3 puanı çok arzuladıkları belli oldu.Dün kötü oynayan Bursaspor yine de İstanbul’dan 3 puanla dönebilirdi. Yunus’un kaleci Mehmet Ali’ye takılan vuruşu, konuk ekip için kader anıydı. Ama İstanbul Belediye’nin Uğur ve Murat Uluç ile biraz da şanssızca kaçan iki mutlak pozisyonu var ki, Bursalı taraftarların yüreğini ağzına getirdi.90 dakikayı özetlersek dün Ali Sami Yen’de Bursaspor’un ortaya koyduğu futbolun karşılığı en fazla 1 puandı. Galibiyeti kaçıran taraf İstanbul Belediye oldu. Ev sahibi ekip ilk yarıda çok kötü oynayan rakibinin zaafını iyi değerlendiremedi. Uzun lig maratonunda bazen kötü, bazen iyi oynarsınız, ama sahadan puanla ayrılıyorsanız gemiyi limana yanaştırırsınız. Bursaspor için alınan 1 puanın anlamı da bu. İstanbul Belediye ise dünkü sonuçla ve oynadığı futbolla Play-Off’un en güçlü adaylarından biri olduğunu kanıtladı.

Bursaspor kritik bir virajı zorlansa da kazasız dönmeyi başardı. Lig A’da Süper Lig’e çıkma yarışı iki bölüme ayrıldı. Bursaspor’u bir kenara koyarsak, ikinci takım kim olacak sorusunun cevabını bulmamız lazım. Antalyaspor en kuvvetli aday olarak öne çıktı. Akdeniz ekibinin en büyük avantajı kendisinin sıkıntı yaşadığı bir dönemde olası rakiplerinin de puan kayıpları yaşaması. Özellikle Altay, anlaşılmaz biçimde irtifa kaybetti. Bursaspor’un İstanbulspor’u devirmesi, Antalya’nın ekmeğine yağ süren önemli bir sonuç. 50 puan toplayan Antalyaspor’un bana göre en ciddi rakibi Sakaryaspor gözüküyor. Görünen o ki, ikincilik yarışı Antalyaspor, Altay, İstanbulspor, İstanbul Belediye arasında geçecek. Diğer taraftan ilk ikiye giremeyenler ilk 6 için kuvvetli adaylar olarak öne çıkıyor. 6. olabilmek için içlerinde 35 puanlı Karşıyaka’ya kadar uzanan bir grup mücadele edecek. Uşak, Mardin ve Gaziantep Belediye ligin en erken kepenk indiren takımları. Bu üç takımın matematiksel şansları var. Gerçekçi olmak gerekirse, üçü de prestij için lige devam edecekler. Küme düşme hattında ise resim belli. 4 takımdan 3’ü lige veda edecek. Dardanelspor, Sebatspor, Yozgatspor ve Mersin İdmanyurdu arasında savaş sürecek. Olağanüstü sürprizler olmazsa, Lig A’nın 26 maç sonrası durumu bu. Geride kalan 8 maçta bazı takımların şansı azalır veya çoğalır ama gruplandırmanın değişeceğini pek sanmıyorum. Yeni naklen yayın nedeniyle Lig A’da maçlar pazartesi gecesi veriliyor. Tekrar hatırlatıyorum bu köşedeki yazımız gündüz hazırlandığı için oynanan bir maçı veremiyoruz. sadece geç baskılarına girebiliyor. Ayrıca kötü hava şartları nedeniyle ligin ikinci yarısının başında ertelenen tüm maçlar, hafta arası oynanacak. Bu akşam Bursaspor - Türk Telekom maçıyla hafta arası perde açılıyor. Ayrıca bu karşılaşma Lig TV’den saat 20:00’dan itibaren canlı olarak yayınlanacak.Bursaspor-İstanbulsporKarşılaşma maç öncesi tahminlerimizi doğrular nitelikte geçti. Beklediğimiz gibi lideri oldukça zorlayan İstanbulspor, umut ettiği puan veya puanları alamadı. Belki, oyun olarak en azından bir puan haklarıydı, ama olmadı. Futbolda puan almak için iyi oyun yetmiyor. En azından kazanmak veya puan almak için, ya rakibin kadar atacaksın ya da bir fazlasını. Cumartesi gecesi İstanbulspor bunu başaramadı ve ikincilik yolunda ağır bir yara aldı. Bursaspor ise evinde bu gece oynayacağı Türk Telekom maçını da kazanırsa, hafta sonu “İstanbul Belediye maçına neredeyse tur için gelecek” dersek yalan olmaz. Çünkü şu anda 3. sıradaki Altay ile 12 puan farkın kapanması ve geriye düşmesi Bursaspor gibi güçlü bir ekip için imkansız diyebiliriz.Antalyaspor-SebatsporAntalyaspor bu defa evinde üzülmedi. Mardinspor karşısında alınan şok yenilginin ardından Mersin’de yara saran renkdaşı Sebatspor önünde, sonuca ikinci yarıda gitti. İlk yarı rakip savunmayı geçemeyen ev sahibi ekip, Burak ile kapıyı açtı ve sahadan 3-0’lık skorla ayrıldı. Altay’ın da Uşak’ta takıldığı bir haftada ikincilik koltuğuna bu kez averajla değil, puan farkıyla oturan Antalyaspor, emin adımlarla yoluna devam ediyor. Hafta arası maçlardan çıkacak sonuçlar da Antalyaspor’un keyfini artırabilir, ama beklemek, görmek lazım. Sebatspor ise en azından bir puan umuduyla gitti Antalya’ya. Karadeniz ekibinin ilk yarıda hesapları tuttu ama tecrübeli rakibi karşısında ikinci yarıda teslim oldular. Tek tesellileri Dardanel ve Yozgat’ın yenilmesiydi. Tabi ki aynı duyguları bu iki takımın da Sebat’ın yenilmesiyle yaşadıklarını unutmayalım.Uşakspor-AltayAltay’da beklenen oldu. Haftalardır Mehmet Deliorman’ı oynatmadığı veya oyundan aldığı için İzmir basını tarafından eleştiri oklarının hedefi olan teknik direktör İsmail Kartal istifa etti. Bir gece yarısı operasyonuyla karşılıklı anlaşarak biten İsmail Kartal serüveni, bakalım Altay’ın sıkıntılarına çare olacak mı? Çünkü bu sezon Ercan Ertemçöz ile lige iyi başlayan İzmir ekibinde, tam işler iyi giderken hoca değişikliğine gidildi. Ardından rica minnet Levent Eriş getirildi. Eriş’le, tribünlerden gelen biraz da güdümlü gözüken kötü tezahürat sonucu yollar ayrıldı. Ardından Mardin’de mutlu olmayan ve geçen yıl Sivasspor’u Süper Lig’e taşıyan İsmail Kartal getirildi. Kartal takımı ayağa kaldırdı ama bu sefer de İzmir basını ile pek yıldızı barışmadı. Oyuncu tercihlerinde çok eleştirilen Kartal, işler iyi giderken yönetimi arkasında buldu. Ancak son haftalardaki tatsız sonuçlar ve yönetimdeki çatlaklar, İsmail Kartal’ın ipini çekti. Peki şimdi Turgut Uçar geliyor. Altay’ın içinden bir isim ve düzgün bir portre. Ancak unutulmamalı ki, Altay’daki sorun teknik direktör sorunu mu! 10 maçtır paralarını alamayan futbolculara verilen sözler yerine getirilmiyor. Ömer Hızlıok istifa etmiş, tribünden muhalefete başlamış. Altay camiası çatlak içinde. Böyle bir ortamda bana göre kötü gidişin en son sorumlusu teknik direktörler olmalı. Yanılgıdaki saplantıyı devam ettirmeyip doğru teşhis ve doğru tedaviye geçmezlerse, Altay hüsrana uğrar. Uşakspor cephesinde ise yeni teknik patron Celal Kıbrızlı, dikensiz bir gül bahçesi bulmadı, ama puantaj olarak çok rahat konumda bir takım devraldı. Eğer içinde bulunduğu ekonomik çıkmazlar için gelecek sezona dönük çalışmalar yapılırsa ve kentten işadamı bazında beklenen destek sağlanırsa, Kıbrızlı bu sezon için değil ama gelecek sezon için Uşakspor’da takımıyla birlikte parlak günler yaşayabilir. Çünkü bunun için zaman ve ortam çok müsait, yeter ki, kararlı olunsun.İstanbul Belediye-Yozgatsporİlk 6 yarışından birara kopma noktasına gelen İstanbul Belediyespor önceki hafta Elazığ’da aldığı 3 puandan sonra pazar günü de evinde Yozgat’ı devirmeyi başardı. Bir anda takipçilerinin de yenilmesiyle büyük bir avantaj yakalayan İstanbul ekibinin başarı zamanlaması mükemmel. Yozgat ise bir türlü istediği sonuçları alamıyor. Bu takımın, bu kadronun herşeye rağmen ligde kalması gerek. Çünkü Lig A’ya baktığınızda bir çok takımın üstünde ama puan cetvelinde ne yazık ki zor durumda.Gaziantep Belediyespor-OrdusporOrduspor da güneyde “acılı” bir yenilgi aldı. Önceki hafta evinde Kocaelispor karşısında şok bir yenilgi yaşayan Karadeniz ekibi, telafi için gittiği Antep’te de yıkıldı. İlk 6 için oynayan Orduspor’daki ani düşüş, genel performansına uymuyor. Gaziantep Belediyespor ise çok kritik bir galibiyet aldı. Güney ekibi yenilseydi, oldukça sıkıntılı bir duruma sokabilirdi kendisini. En yakın rakibiyle oluşan 7 puanlık fark, Gaziantep Belediyespor’u ilk sezonunda ligde bırakmaya yeter gözüküyor.Karşıyaka-ElazığsporKaf Kaf, Kaf dağının ardında gözüken ilk 6 hayalini gerçeğe dönüştürürse, hiç kimse şaşmasın. Futbol bu, herşey olabilir. Herkes İzmir’den Altay’ı süper lige beklerken, bakarsınız Play Off’tan Karşıyaka gelir. Bunun adı da olsa olsa Feyyaz Uçar mucizesi olur. Gerçekten de İzmir ekibi ligin ikinci yarısındaki performansıyla tüm krizlere rağmen, büyük bir başarıya imza attı. 6. sıradaki İstanbul Belediye ile aralarındaki 6 puan fark, 3 puanlı sistemde kapanmayacak bir durum değil. Bunu söylerken “diğer takımların şansı yok” anlamına gelmesin. Ben sadece Karşıyaka’nın nereden nereye geldiğini anlatmak istiyorum. Elazığspor ise, aynı Orduspor gibi birden inişe geçti. Oysa ikinci yarıya iyi bir giriş yapmışlardı. Sanırım Gakgoşlar bu krizi çabuk aşar vetekrar Play Off hedefini yakalar.Türk Telekom-Mardinİki takım da kazanabilirdi, ama 3 puan ev sahibinin oldu. Mardin, Ahmet Akçan’ın istifasıyla hafta içi sarsılmıştı. Konuk ekip Başkent’te moral arıyordu. Ama Türk Telekom dirençli yapısıyla, rakibine şans tanımadı.Kocaelispor-DardanelsporDardanelspor 65 dakika 10 kişi oynadığı kader maçında sahadan puansız ayrıldı. Kaleci Kazım’ın kırmızı kartına Dardanelspor cephesi ateş püskürüyor. Orta hakem Hakan Özkan’ın kararının çok ağır olduğunu söyleyen konuk ekibin yöneticilerinin, çok üzgün olduğu serzenişlerinden belli. Görüntüleri izlersek, kim haklı kim haksız anlayacağız. Kocaelispor uzun süredir bir 3 puan serisi yakaladı. Ama Play Off için bu serinin sürmesi gerek.

Sahaya baktığımızda iki takıma da trilyonlar yatırılmış, özellikle Ankaraspor transfer rekortmenlerinden. Ama hala takım olamamış. Sanırım futbolcular, “Çok para aldık, üzerimize düşeni yapmalıyız” baskısı içindeler. İşte bu baskı gerçek kalitelerini sahaya yansıtmalarını önlüyor. Oysa iyi niyetli ve iyi mücadele ediyorlar. Ancak hiçbiri üretken ve yaratıcı olamıyor.Ankaragücü’ne baktığımızda uzun yıllar ligde oynamanın ağırlığını taşıyorlar. İki sol kanat oyuncusu Petkov ve Baliç skoru belirledi. Oysa kantara koyduğumuzda Ankaraspor’a göre daha düşük profilli bir takım hüviyetinde. Ama sonuca gitmekte daha hünerliydiler.Şimdi tribünden ahkam kesmek kolay. Futbolcuları eleştirirken haksızlık da yapmayalım. Kötü futbolun ana sebeplerinden biri aslında 19 Mayıs Stadı’nın kötü zemini. Yerden oynamak isteyen bir takım için facia. Havadan oynadığınız zaman da kontrolsüz futbol ortaya çıkıyor. Puan cetveline baktığımızda zor günler yaşayan iki takımdan Ankaragücü bu galibiyetle rahat bir nefes aldı.Ankaraspor için fazla söylenecek birşey yok. Kulübedeki yıldızlar tabloyu ortaya koyuyor. Orta alanda isim isim daha iyi gözüken Ankaraspor. Ama Ankaragücü’nün askerleri daha iyi savaştı ve sahadan zaferle ayrıldı.Tabii ki eleştirilerimiz kötü futbol üzerine. Ama sahada orta alanda hakemi kandırmak üzere kötü niyetli futbolcuların artistik hareketleri orta hakem Cüneyt Çakır’ın da performansını olumsuz etkiledi. Çakır’a oyuncular da yardımcı olmayınca ortaya tartışılabilecek kararlar çıktı.

Uğur’u Zafer’le, Mehmet Çakır’ı Caner’le durdurma planı Yanal’a yakışmadı. Çünkü bu kadroya durdurulmak yakışırdı. İlk yarı Yılmaz’ın baraj ve kaleci hatasından doğan frikik golü Vestel adına piyangoydu. Ancak ikinci yarının böyle gitmeyeceği belliydi. Gençlerbirliği Teknik Direktörü Mesut Bakkal kritik bir oyuncu değişikliği yaptı. O dakikaya kadar kötü oynayan Baki, Tuna ve Tayfun’dan birini dışarı alması gerekiyordu. Tercihi doğruydu ve Tayfun’u aldı, Ali Cansun’u soktu. İşte bu dakikadan sonra Başkent ekibi Gençlerbirliği gibi oynadı. Ama dünkü maçın yıldızı Mehmet Nas’tı. Gençlerbirliği’nin ele avuca sığmayan orta saha oyuncusu futbol adına ne yapılması gerekiyorsa yaptı. Tek eksiği goldü. Olumlu mücadelesinin de meyvesini adaşı Mehmet Çakır attığı galibiyet golüyle verdi. Ev sahibi ekip, aldığı 3 puanla Beşiktaş’ın ensesine yapıştı. Vestel kazansa çok şey değişebilirdi ilerisi için ama başaramadı. Benim asıl kafama takılan ise, Çek oyuncuların aldıklarına karşı verdikleri! Çünkü bu oyunculardan beklenti büyüktü. Dün yoksalar, ne zaman olacaklar?Hakem Süleyman Abay iyi niyetliydi ama gerçekten kötü bir 90 dakika yönetti.

Malatyaspor da Kamil Ocak Stadı’nda ilk yarıda Gaziantepspor’un kaleye yüzünü döndürmedi dersek yalan olmaz. En uçtaki Senkerik’ten başlayan presi tüm takım başarıyla uygulayınca Antep’in Lazarov’a endeksli hücumları da etkisiz kaldı. Zaten yakalanan birkaç pozisyon da her evsahibinin bulabileceği cinstendi. Ümit Kayıhan ligdeki Rizespor maçında oynayan kadrodan Bilal’i kulübeye çekmiş Emrah’ı sahaya sürmüştü. Serkan Bensol ve Emrah ile sağ kanadı kapatan Malatyaspor, Antep’i hücum yapamaz hale getirdi. Rakibinin bu oyun anlayışını kırması için evsahibi orta alanda adam eksilten oyuncuya ihtiyaç duydu. Ama böyle bir oyuncu yoktu. Açıkcası ilk yarı çok sıkıcıydı. İkinci yarıya Antep hızlı başladı. Faruk çıkmış, yerine Ekrem girmişti. Samet Aybaba değişikliğin meyvesini erken aldı. Golü yiyen Malatyaspor’da Kayıhan bu defa Emrah’ı çıkarıp şutör Bilal’i oyuna soktu. Çünkü skor artık yeterli değildi. Konuk ekip savunma futbolundan hücuma geçince maça da tempo geldi. Rakibin ilk yarıdaki presinden bunalan Antep rahatlayınca orta alanında inisiyatif kullanmaya başladığını gördük. Kupa skorundaki dengeyi bozmak isteyen Gaziantepspor’un baskılı oyunda tek eksiği ikinci goldü. Oyunun sonlarına doğru Kirita ile turu geçen golü de buldu. Ancak bana göre ikinci yarıdaki futbolda etkili olan Samet Aybaba’nın yaptığı iki oyuncu değişikliğiydi. Ekrem ve Sedat oyuna ağırlığını koyarak Malatya’yı deviren isimler oldu. Sonuç olarak dün gece Anadolu’dan gelen ikinci yarı finalist Gaziantep’ti. Kutluyoruz.Maçın hakemi Aytekin Durmaz skoru etkilemedi, ama kolay fauller çalarak tempoyu düşürdü. Yardımcılarıyla da uyumsuzdu.