Geçen haftayı ağır yaralı kapatan iki takımın maçını ızdırap içinde seyrettik. Gerçek futbol kimliklerinden uzak bir futbol anlayışıyla bize geceyi zehir ettiler. Galatasaray Türkiye Kupası’nı en çok kazanan takım, Kayseri ise son sahibiydi. Ama futbolları bunu hiç de belli etmiyordu.
Galatasaray orta alanını sakatlıktan kurtulan Mehmet Topal ile takviye etmişti, sürpriz isim olarak Aydın ve Ferdi ilk 11’deydi. Kayseri’de ise bilinen kadrodan Aydın kulübede, Olembe ise sahadaydı. İlk yarıda kötü futbola rağmen Kayseri’nin çok önemli pozisyonlarını izledik. Özellikle Aghahowa, Toledo ve Olembe net pozisyonlardan yararlanamadılar.
İkinci yarıda oyuncu değişiklikleri ile biraz daha hareketlenen Galatasaray vardı sahada. Arda’nın oyuna girmesiyle Kayseri kalesine önemli akınlar gördük. Bana göre dün gece Kayseri’nin kaderini çizen Aghahowa’ydı. Fenerbahçe maçının yıldızı Nijeryalı, bu kez gol orucundaydı.
90 dakikayı özetlerksek; ilk maçlarını beraberlikle bitiren iki takım dün gece kazanıp avantaj elde etmek istiyordu. Aslında 3 puana yakın gözüken Kayseri idi ve rahatlıkla bunu yapabilirlerdi. Ancak futbolda atamayana atarlar kuralı işledi ve son dakikada Aydın’ın karambol golü Galatasaray’ı güldürdü. Şimdiye kadar Galatasaray’a karşı şansı tutmayan Kayseri yine kaybetti.

Ligin zirvesinde yer alan namağlup Manisaspor ve Altay, rakiplerinden 4 yedi. Takipçileri Kartal ve Diyarbakır ise zorlu haftayı 3 puanla bitirdi.

Bank Asya 1. Lig’de 11. hafta sonunda, artık yenilgisiz takım yok. Lider Manisaspor ve Altay, aldıkları 4 gollü mağlubiyetlerle, bu unvanlarını yitirdiler. Teknik direktör krizi bu hafta da sürdü. Adanaspor’da, Mustafa Çapanoğlu ile yollar ayrılırken, Kardemir Karabükspor’da istifa eden Başkan Feridun Tankut, baskılara dayanamayıp geri döndü... Bank Asya 1. Lig’de özellikle Kartalspor ve Diyarbakırspor, rakiplerinin puan kaybettiği haftada, aldıkları 3 puanla en kazançlı ekipler oldu. Bir başka ekip Boluspor ise; üst üste ikinci galibiyetini alarak, son sıralardan 9.’luğa yükseldi. Bu haftanın bir başka ilginç yönü de; kuzeyde ve güneydeki maçların beraberlikle bitmesiydi.

K.Erciyesspor-Manisaspor
Lider Manisaspor, önemli eksiklerle geldiği Kayseri’de fark yerken, tek tesellisi liderliği devam ettirmesiydi. Daha maçın başında 10 kişi kalan konuk ekip, rakibin arzulu ve istekli oyununa boyun eğmek zorunda kaldı. Genç Kenan’ın, attığı 3 golle yıldızlaştığı karşılaşmada, Erciyesspor haftalar sonra, derin bir nefes aldı. Manisaspor’un bu sezonki en büyük sorunu kartlar. Hiç bir maçı boş geçirmeyen Tarzanlar, maçı yine 10 kişi bitiren taraftı.

Diyarbakırspor-Altay
Diyarbakır’da, ev sahibinin gol yağmurunu izledik. Dubleci Emrah, yine sahnedeydi. Tecrübeli golcü, attığı iki golle, takımını rahatlatırken Diyarbakırspor’un da, teknik direktör Coşkun Demirbakan’ın da yüzünü güldüren isimdi. Altay ise inanılmaz kötü ve etkisizdi. İzmir’in Siyah-Beyazlı ekibi, kazanmak için hiçbir şey yapmadı. Üstelik rakibin son 15 dakika 10 kişi kaldığı dakikalarda, kalesinde 2 gol daha görmesi, düşündürücüydü. Kısaca bu maçta hak eden kazandı, oyun disiplininden kopan Altay ise ilk yenilgisinde hezimete uğrayan taraftı.

Kasımpaşa-Malatyaspor
İstanbul’da ilk yarısı tamamen ev sahibi ekibin üstünlüğüyle geçen bir maç izledik. Güçlü Kasımpaşa, bir puana gelmiş rakibi önünde maçı koparacak fırsatları buldu, ama değerlendiremedi. Bu tür maçlarda “atamazsan, yersin” kuralı işler. İkinci yarıda oyuna giren tecrübeli Celil’in asistini iyi değerlendiren Caner, takımına altın değerinde 1 puan kazandıran isimdi. Malatyaspor adına üzücü olan, oyunun sonlarında iki stoperin kırmızı kart görmesiydi. Ama bu kırmızı kartları, sadece hakeme yüklenerek izah etmek, yanlış olur. Tecrübeli iki oyuncudan, ilk sarı kartları gördükten sonra daha dikkatli olmalarını beklerdim.

Kartalspor-Güngören Bld.
Maç öncesi favori olan kazandı. Herkes bu maçta Güngören Belediyespor’dan bir sürpriz bekliyordu. Ama Güngören Belediyespor bir hafta evvel, kazandıkları Erciyesspor maçında, düşüşün sinyallerini vermişti. Kartalspor gibi tecrübeli ayaklara sahip bir kadro karşısında fazla direnemediler. Gerçekten ev sahibi ekip, evinde yenilmez bir takım olma yolunda. Kartalspor, üst sıralardaki rakiplerinin takıldığı bir haftadan oldukça kazançlı çıktı.

Giresunspor-Karşıyaka
Giresunspor bu hafta da evinde ayağına gelen 3 puan fırsatını tepti. Çotanaklar, yönetim boşluğuyla çıktıkları Karşıyaka karşısında, öne geçmeyi başardı. Ama her zamanki; “kolay gol yeme hastalıkları” debreşince, evlerinde bir puana razı olmak zorunda kaldılar. Kaf Kaf ise kazansa, çok büyük bir avantaja sahip olacaktı. Ama defansif ruh ağır basınca, Giresun’da bir puana sevindiler diyebiliriz.

Gaziantep BŞB.-Çaykur Rizespor
Gaziantep’te erken bir golle öne geçen ev sahibi ekip, bu avantajını oyunun sonlarında yediği bir golle kaybetti. Çaykur Rizespor karşısında Mehmet Ayaz ile öne geçen ev sahibi ekip, ilk yarının da hakimiydi. Yenilgiden kurtulmak isteyen Çaykur Rizespor, ikinci 45 dakikada etkili olsa da, aradığı golü sonlarda buldu ve haftayı iki takım da birer puanla kapattı.

Sakaryaspor-Boluspor
Sakarya’da konuk ekip oynadı ve kazandı. Rakibin 10 kişi kaldığı maçta, bir de penaltı kaçıran Yarenler, evlerine pürneşe döndü. Sakaryaspor’da ise kan kaybı sürüyor. Tatangalar’ın 11 haftalık performansı, şanlarına hiç yakışmıyor. Artık birilerinin ortaya çıkıp, bu takımı ayağa kaldırması lazım. Aksi halde hasar ağır olur.

Adanaspor-Orduspor
Güneyde öne geçen, her zamanki gibi ev sahibi Adanaspor’du. Turuncu -Beyazlılar’ın, her zamanki gibi skoru koruyamama geleneği, oyunun sonlarında yine ortaya çıktı. Orduspor’da, Bank Asya 1. Lig’in en iyi yabancı golcüsü Bruno, yine takımına hayat veren isim oldu. 90 dakikanın sonuda ne şiş yandı ne de kebap...

Samsunspor-Kardemir Karabükspor
Sıkıntılı günler geçiren iki ekibin maçından 3 puan çıkmadı. Ev sahibi Samsunspor, tecrübeli golcüsü Burhan ile öne geçmesine rağmen, galibiyeti koruyamadı. Kardemir Karabükspor, attığı tek golle bir puanı alıp evine mutlu dönen taraftı.

Diyarbakırspor dün gece Altay’ı ezdi geçti. Güneydoğu ekibi daha oyunun 20. dakikasında 2-0 öne geçince maçı baştan sona istediği gibi götürdü. Kırmızı-Yeşilliler daha önce Çaykur Rizespor maçındaki hataya düşmediler. Altay karşısında müthiş bir alan savunması yapıp rakibe pozisyon vermeyen ev sahibi ekibin oyuncuları gerçekten haklı bir galibiyete imza attı. Altay bu maç öncesi Bank Asya 1. Lig’in namağlup takımıydı. Lider Manisaspor Erciyes deplasmanında aldığı 4-0’lık yenilginin onları iyi motive edemediğini gördük. Siyah-Beyazlılar her zamanki ofansif güçlerinden oldukça uzak bir futbol sergilediler. Hücumda canını dişine takan Şehmus haricinde gayretli bir futbolcu göremedik. Kaleden forvete kadar tel tel dökülen bir Altay vardı sahada.

Diyarbakırspor ise son 4 maçta topladığı 10 puanın tesadüf olmadığnı gösterircesine rakibe nefes aldırmadı. Coşkun Demirbakan, öğrencilerine Altay’ı adeta ezberletmişti. Savunma hatasız oynarken orta alanda genç ve çabuk oyuncularla çok etkili sıkıştırmalar yaptılar. Altay zaten erken gollerle yenik duruma düştükten sonra teslim oldu. Maç öncesi ‘bir Altay yenilgisi olabilir’ diyenler vardı. Ama yenilgisiz bir ekibin ilk mağlubiyeti daha prestijli olmalıydı. Üstelik rakibin son 15 dakika 10 kişi kalmasını bile değerlendiremeyip 2 gol daha yiyerek hezimetle sahadan ayrıldılar. Dün gece Diyarbakır’ındı. Teknik direktör Coşkun Demirbakan ve öğrencileri çıkışlarını bu haftada sürdürerek ilk iki adayı olduklarını gösterdiler. Bu maçın ev sahibi ekip bakımından bir başka önemi de ligin ikinci yarısında Altay’a karşı büyük bir ikili averaj şansı yakaladılar.

Yüzde yüz yerli Kocaelispor, İnönü’de önce Beşiktaş’ın yüreğini ağzına getirdi, sonra da kolayca teslim oldu. Bu sezon Körfez ekibini ilk kez izleyen birisi ilk 30 dakikalık futbola baktığında, ‘Bu takım nasıl sonuncu?’ diyebilirdi. Gerçekten de fırtına gibi esip iki şık golle de öne geçti Yılmaz Vural’ın öğrencileri. Ama Kocaelispor’un niye son sırada olduğu da bu andan sonra ortaya çıktı. Çünkü ligimizde karşılaşmalar 30 değil 90 dakikaydı! Maç kondisyonu böyle bir avantaja rağmen mutlaka karşınıza çıkıyor. Üstelik neredeyse 3-7 taktiği ile oynayan bir Beşiktaş karşısında Taner ile önemli ataklar geliştirmesini bilen bir konuk takımdan bahsediyoruz. Ama bunun dışında çok varlık gösteremeyince ve orta alanda da Semavi yalnız kalınca Kocaeli için sıkıntılar başladı. İlk yarı bu avantajını kullanamadan soyunma odasına 2-2’lik beraberlikle girdiler.
İkinci bölümde ise beklenen oldu. Beşiktaş’ın bireysel silahları; Delgado, Nobre, Holosko ve Tello devreye girdi, goller geldi. Bence 3-2’den sonra en azından Kocaelispor kenar yönetimi değişiklik yapmalıydı. Ama geciktiler. Hatta Körfez ekibi ikinci 45’e Serdar Topraktepe ve Kemalsiz çıkabilirdi.
Neticede bu maç Kocaeli’nin hedefi bir maç değildi. Sadece gelecek adına eksileri ve artıları görme maçıydı. Pozitif yanları da Körfez temsilcisinin ama önce maçın 90 dakika olduğunu öğrenmeliler.

Bank Asya 1.Lig’de geride kalan 10 haftaya baktığımızda zirvenin yavaş yavaş belirginleştiğini görüyorum. Gerçektende lider Manisaspor’un başını çektiği ilk 8’lik grup bir anlamda gelecek sezonda Süper Lig’e çıkacak iki takımın içlerinde olduğunun işaretini bizlere veriyor. Bank Asya’da iki takım Manisa ve Altay yenilgisiz olarak yola devam ediyor. Bir başka Ege ekibi Karşıyaka da son 3 haftada aldığı seri galibiyetlerle lige ağırlığını koydu. Tabiki heyecan üst sıralarda ama alt tarafta oldukça karışık. Özellikle Erciyesspor’dan herkes çıkış beklerken bu hafta aldığı Güngören Belediye yenilgisiyle son sıraya düştü. Haftanın bir başka çarpıcı olayı da Karbükspor Başkanı Feridun Tankut’un istifasıydı. Her hafta teknik direktör değişiklikleriyle artık kanıksar hale gelen futbolumzda bu hafta bir başkan istifasına tanık olduk.

Ordu-Sakarya
Silkinmek yukarılara doğru yükselişe geçmek için iki takımın da kazanmaya çok ihtiyacı vardı. Son haftalardaki durumları da bunun için bir gereksinimdi. Orduspor’un Yücel İldiz ile çıkışına devam edip edemeyeceği, Sakarya’nın ise ne zaman istikrarlı bir çıkış yakalayacağı merak ediliyordu. Karadeniz’de perdeyi konuk takım açtı. Son maçların yıldızı Özgürcan yine Sakarya’yı canlandıran adamdı. Orduspor ise hiç de gününde değildi. Ancak 90. dakikada ligin en üretken yabancılarından biri olan Bruno sahneye çıktı. Açıkcası böyle bir oyundan sonra gelen 1 puan Orduspor için anlamlı oldu.

Güngören Bld.-Erciyes
Güngören Belediyespor sürprizler yapmaya, Erciyesspor ise hayal kırıklıklarına bir yenisini daha ekledi diyebiliriz. İlk kez mücadele ettiği Bank Asya 1.Lig’de mütevazi kadrosuyla bu sezon adından sıkça söz ettiren İstanbul temsilcisi, üst sıralarda kalacağını kanıtlıyor. Güngören Belediyespor’un en büyük sorununun ise istikrar olduğu göze çarpıyor. Eğer bu sorunu da çözebilirlerse deplasmanda da puan, hatta puanlar alabilen bir ekip olarak üst sıralara rahatlıkla kurulabilirler. Erciyes ise umut tüketiyor. Büyük beklentilerle yola çıkan takım, sürekli geriye gidiyor ve bu hafta da Manisa’yı ağırlıyor.

Karşıyaka-Kartal
Artık Karşıyaka için de toparlandı ve yarışa ağırlığını koydu ifadesini rahatlıkla kullanabiliriz. Reha Kapsal’ın genç ve kaliteli kadrosu ligin iyilerinden Kartalspor önünde çok net bir galibiyet aldı. Erciyes galibiyetinin ardından gelen bu sonuç Yeşil-Kırmızılılar’da özgüvenin iyice yükselmesini sağladı. Yıllardır Süper Lig hasretiyle yanan Karşıyaka’nın verdiği sinyaller hayli pozitif.

Giresun-Diyarbakır
Diyarbakırspor, kritik süreci çok iyi değerlendirdi. Rakipleri puan kaybederken o puanları topladı, Süper Lig ortakları arasına katıldı. Artık takımın dış sahada da oyundan kopmadan mücadele vermesi ve skor üretebilmesi Yeşil-Kırmızılılar’ın daha çok canlar yakalacağının işareti. Geçen sezona renk katan Giresun’da ise tehlike çanları çalıyor.

Manisa-Adana
Lider yeniden kendi kimliğine kavuştu. Hem bol gol atıyor hem kazanıyor. Tarzanlar ayrıca 10 hafta geride kalmış olmasına rağmen halen yenilgisiz bir şekilde boy gösteriyor. Manisa için tek sorun 3 farkı bulduktan sonra rakibine hem de eksik durumdayken fazla pozisyon vermesi oldu. Adanaspor ise 9. dakikada çok çok erken bir kırmızı kartla 10 kişi kalmasına rağmen iyi mücadele etti.

Kardemir Karabük-AltayBeş haftalık bir beraberlik serisinden sonra geçtiğimiz hafta hayata dönen Altay’ın zorlu Karabükspor deplasmanında neler yapacağı çok önemliydi. Çünkü rakip artık can derdindeydi. Deneyimli kadrosuyla sonuca giden Altay, kritik haftada Manisa’yı takibi sürdürdü.

Bolu-G.Antep BŞB
Nefes alanlardan oldu Boluspor... Geçen sezon Play-Off oynayan ve bu sezon çıtayı daha yükseğe koymayı hedefleyen Kırmızı-Beyazlılar, Azeri yıldızı Gurbanov ile güldü. Bu sonucun Boluspor’da işleri biraz daha rayına oturtacağını düşünüyorum. Gaziantep Belediye ise eğer bu tempoyla devam ederse zirve yarışında istediği noktada olamaz.

Malatya-Samsun
Haftanın en dikkat çeken maçıydı. İzleyenler tam 7 gol gördü, karşılaşma defalarca gidip geldi. Ancak oyundan hiç kopmayan ve fırsatları değerlendiren Malatyaspor kelimenin tam anlamıyla altın buldu. Yenilgi, Samsun’da ise hoca değişikliğine yol açtı, Hayrettin Gümüşdağ da görevi bırakanlar arasına katıldı.

Ç.Rize-Kasımpaşa
Çaykur Rizespor çok önemli bir yara daha aldı. Sezona iyi başlayan ancak sonradan takılan Karadeniz temsilcisi, ibreyi bir türlü kendine çeviremiyor. Rize’nin zirveden uzaklaşması, takım üzerindeki stresi de artırması açısından tehlikeli. Kasımpaşa ise deplasmanda 1 puan aldı. Ancak İstanbul temsilcisinin hücum sorununu çözmesi lazım.

9. hafta geride kalırken zirve yarışı iyice kızıştı, karşılaşmaların hiçbirinden beraberlik çıkmadı. İlk 5 takım, birer puan farkla sıralandı.

Bank Asya 1. Lig’de müthiş bir haftayı geride bıraktık. Oynanan 9 maçtan beraberlik çıkmaması gibi, 5 takım da deplasmandan 3 puanla dönmeyi başardı. Bu haftanın bir başka özelliği de, bu galibiyetlerde 4 futbolcunun duble yaparak takımlarını zafere taşımalarıydı. Puan cetveline dönüp baktığımızda ise üst sıralarla alt sıralar arasında gözle görülür bir kopma yaşandığına tanık olduk.

Sakaryaspor-Manisaspor
Adapazarı’nda gülen, konuk ekip oldu. Cenk’in attığı 2 golle hayat bulan Manisaspor, hem liderliğini hem de yenilmezliğini sürdürdü. 3 kırmızı kartın çıktığı maçta Sakaryaspor, gerçekten canını dişine takmasına rağmen Martinez’in hatalarıyla belki de en az bir puandan oldu. Burak Akdiş’in beklenmedik kırmızı kartı, bir anlamda ev sahibi ekibin gardını da düşüren andı. Manisaspor ise kart karnesi açısından bu maçı da boş geçmedi ve bu defa da Nizamettin kendini oyun dışında buldu.

Kasımpaşa-Boluspor
Evinde rahat kazanamayan Kasımpaşa zor da olsa Boluspor’u geçmeyi başardı. Aslında bu maç için fazla yorum yapmak yersiz olur. Çünkü aşırı yağmur altında ağırlaşan zeminde iki takımın mücadelesini kutlamak gerek. Gol atanın kazanacağı bir 90 dakikaydı. Boluspor savunmasının ortaklaşa hatasını Erhan Küçük affetmedi ve takımına sahasında ikinci galibiyeti tattırdı.

Altay-Malatyaspor
İzmir ekibi 5 haftalık beraberlik serisini Malatyaspor önünde aldığı farklı galibiyetle bozdu. Evinde bu defa yakaladığı pozisyonları gole çevirmesini bilen, ligin iki yenilgisiz takımından biri olan Altay, rahat bir nefes aldı. Malatyaspor ise beraberliğe çok yaklaştı ama yakaladığı fırsatları değerlendiremedi.

Kartalspor-Giresunspor
Bank Asya 1. Ligi’nin iddialı ekiplerinden Kartalspor, Giresunspor engelini ilk yarıda attığı iki golle geçti. Ligin ilk maçında Altay’a yenildikten sonra mağlubiyet yüzü görmeyen Kartalspor’un yükselişi sürüyor. Mehmet Kahriman ve İskender’in gollerine bir şey yapamayan Giresunspor, seyircisinin desteğine rağmen skoru lehine çeviremedi. Çotanaklar ikinci yarıda oyunda dengeyi kursa da, Kartal galibiyeti korumasını bildi.

K.Erciyesspor-Karşıyaka
Erciyesspor yeni teknik direktörü Mustafa Uğur ile çıktığı maçta evinde yine hüzün yaşadı. Kayseri ekibi baskılı oynadı, iyi oynadı ama rakip kaleye gol atamazsanız hiçbir işe yaramıyor. Nitekim ligin flaş ekibi Karşıyaka, az ama öz yakalıyor ve sonuca gidebiliyor. Bu maçta da genç Ferhat şık bir golle takımını zafere taşıdı. Zaten 15 puanla zirve yarışında bulunan Karşıyaka’nın, attığından daha çok yemesine rağmen üst sıralarda olması da, başarının sırrı gibi.

Diyarbakırspor-K.Karabükspor
Diyarbakır’da ilginç bir 90 dakika izledi futbolseverler. Karabükspor’un öne geçtiği karşılamada ev sahibi ekibin kazanma hırsı, bir anlamda unutulmayacak bir galibiyete döndü. Önce beraberliği yakalayan Diyarbakırspor, uzatmanın uzatmasında bu defa golcüsü Emrah’ın takımının ve kendisinin ikinci golüyle sahadan 3 puanla ayrıldı. Son 3 haftada 7 puan alıp ayağa kalkan Diyarbakırspor için anlamlı bir galibiyetti. Karabük ise ayağına gelen puanı bir anlamda elinin tersiyle itti dersek, yalan olmaz.

Adanaspor-Güngören Bld.
Atanın, fırsatları değerlendirenin kazandığı bir maçtı. İlk yarıda oldukça etkin olan bir Adanaspor vardı sahada. İlk yarıda gol sesi çıkmadı. İkinci yarıda ev sahibinden beklenirken gol, Güngören Belediyesporlu Ersin’den geldi. Adanaspor bu gole cevap verdi ama bu arada Fuad’ın gördüğü kırmızı kart bir anlamda hesapları bozdu. Yine de 3 puanı kovalayan ve savunmada risk alan Adanaspor, bu taktiğinin bedelini ağır ödedi ve yeniden sahneye çıkan Ersin ikinci golünü atıp, bu sezon Güngören Belediyespor’a ikinci deplasman galibiyetini tattıran isim oldu.

Gaziantep BŞB-Orduspor
Orduspor durdu durdu Gaziantep Büyükşehir Belediyespor’a patladı. Ev sahibi ekibin iç sahadaki karnesi zaten iyi değildi. Ama puan cetvelindeki yeri itibariyle, aşırı 3 puan şartlanması Suat Kaya’nın öğrencilerini olumsuz etkilemişti. Orduspor tecrübeli kadrosuyla rahat bir deplasman galibiyeti almayı başardı. Karadeniz ekibi bu sonucu alırken, iyi de bir futbol ortaya koymayı başaran taraftı.

Samsunspor-Çaykur Rizespor
Rizespor yarım takımla Samsunspor’u devirdi! Rizespor kalede Ferhat, forvette ise Riberio’nun yıldızlaştığı ve savunmada muhteşem oynayan bir kaç futbolcuyla önemli bir 3 puan alıp yarışı sürdürdü. Samsunspor bu maçta en azından bir puanı fazlasıyla hak etti ama yakaladığı önemli pozisyonları biraz beceriksizlik ve rakip kaleci Ferhat’ın başarılı kurtarışlarıyla değerlendiremedi. Ancak bilinmeliki Rizespor için bu maçta alınan sonuç sadece moral olur.

Bugün nasıl olsa herkes Fener’i yazacak. O zaman biz de yenilenin neden yenildiğine bakalım. Önce şunu söylemeliyim, geride kalan 8 maçlık periyotta Bursa’yı yakından izledim, buna kamp dönemi de dahil. Sivas ve Eskişehir yenilgisi kabul edilebilir sonuçlardı. Diyebilirsiniz ki, Fenerbahçe’ye yenilmek anormal mi! Tabi ki hayır. Ama böyle olmamalı. Bursaspor, Bursaspor gibi oynayıp yenilmeli. Bu takım 5 galibiyet alırken iyi oynamasa bile büyük bir efor sarfediyordu. Dün gece Timsahlar oynar gibi yaptılar, oynamadılar. Ne savunmada ne hücumda iyi bir Bursa görebildik. Yenilen 4 golün ikisi Fenerbahçe’nin savunmasından geliyorsa fazla söze gerek yok. Ayrıca diğerlerinde de müthiş hatalar vardı. Ama bu maçın sonucunu sadece savunmaya yıkarsak büyük bir haksızlık olur. Bir kere orta alandaki pas hataları ve top kaptırmalar dikkat çekti. Bekir Ozan ve Mustafa Sarp gerektiği kadar etkili olamadı. Bir de kaptan Yusuf Şimşek’in aldığı topları ezmesi bir anlamda Bursaspor’un sonunu hazırladı.
Fenerbahçe’nin en büyük zaafı; rakip hızlı hücum yapınca çaresiz kalmasıydı. Bursaspor bu zaafı da değerlendiremedi. Elinizdeki hızlı oyuncular Sercan Yıldırım ve Gökhan Güleç’i iyi besleyemezseniz ve orta alandan ileriye hızlı top çıkaramazsanız ancak 4-0’dan sonra iki gol bulursunuz. Kısacası her açıdan Bursa’yı son 2 yıldaki Kadıköy zaferlerine yenisini ekleyecek güçte görmedim. Tabiki kadro dışılar, cezalılar etkendi ama yine de daha iyi bir Bursa olabilirdi. 5-2’lik hezimet Bursa’ya da Bursaspor’a da yakışmadı.

İnönü’de futbol adına çok güzel bir gece yaşadık. Buna her iki takımın da katkısı büyüktü. Beşiktaş cephesinde Mustafa Denizli’nin İstanbul’daki ilk maçında taraftarın büyük bir sevgi gösterisine tanık olduk. Maç bu şovla tempolu başladı, öyle sürdü.
Zaten ofansif güce sahip olan Beşiktaş’ı Denizli’nin sistemi daha da atak bir takım haline getirmiş. Tecrübeli hoca, hücum hattında Güney Amerikalılar’ı tercih etti. Tello ve Delgado’nun orta alandan yaptığı asistlerde Bobo-Nobre pozisyonlar yakaladılar. Fakat bir anlamda Kartal’ın oyun anlayışını Sivas’ın erken golü tetikledi dersek de yanlış olmaz. Yiğidolar’ın kazandığı golde Beşiktaş’ın 2 Çek oyuncusunun Mehmet Yıldız’ı pek tanımadığı ortaya çıktı. Bülent Uygun, tempoyu yükseltmeye çalışan Beşiktaş’a karşı daha kontrollü bir futbolu tercih etti. Orta alanı kalabalık tutup tek forvet kullandı.
Delgado’nun beraberlik golünden sonra Beşiktaş ilk yarıyı önde bitirebilecek pozisyonlar da buldu. Kimi zaman şanssız kimi zaman beceriksizdi. İkinci 45 dakikada Sivas skoru korumak Beşiktaş maçı çevirmek için inanılmaz bir mücadele sergiledi. Uygun forvete Balili’yi de sokarak o ana kadar rahat oynayan Beşiktaş savunmasını tedirgin etti. Pozisyon üstünlüğü ev sahibindeydi ama Sezer ve Faruk ile gole zaman zaman Yiğidolar da çok yaklaştı. Kim ne derse desin dün gece Beşiktaş kaybetseydi yazık olurdu. Ama lider çıktığı bir karşılaşmada şimdiye kadar evinde hiç yenemediği Sivas’ı dün de deviremeyerek darbe aldılar. Sivas ise geçen seneki rüzgarı sürdüreceğinin sinyallerini verdi.