‘’Horoz'un ligi!‘’
Bank Asya 1.Lig’de geride bıraktığımız haftaya da Denizlispor damgasını vurdu... Sezon başından bu yana son derece iyi bir kadroyla fark yaratan, üst üste çok iyi sonuçlar alan Horozlar, yarışta arayı açmayı sürdürdü. Yeşil-Siyahlı ekibin en dikkat çeken özelliklerinden biri ise sadece kendi sahasında değil, deplasmanlarda da galip gelmeyi başarması. Bu arada Karadeniz ekipleri de Süper Lig’i ne kadar çok istediğini kanıtladı.
Boluspor-Denizlispor
Boluspor, sezon başında favoriler arasında gösterdiğimiz ekiplerdendi. Ancak bir türlü istikrar yakalayamadılar. Denizlispor mücadelesi ise iddiaları adına çok değerliydi, puana çeviremediler. Şüphesiz ki önemli bir kayıp. Diğer yandan Denizlispor ise Süper Lig yolunda işi bir an önce garantilemek istediğini yine kanıtladı. Boluspor gibi zor bir deplasmanda, üstelik rakibi olarak görülebilecek bir ekibe karşı rahat kazanması Horozlar’a saygı duyulması gerektiğinin ispatı. Hamza Hamzaoğlu ve ekibini kutlarız.
Kartal-Erciyesspor
Ligin en çok berabere kalan takımı Kartalspor, bu geleneğini sürdürdü. Ergün Penbe’nin hafife alınmayacak bir kadrosu var, ama aynı zamanda gol problemi de yaşıyorlar. Eğer üst sıralara çıkmak istiyorlarsa bunun önüne geçmeleri şart, aksi halde 1’er puanlarla çok fazla ilerleyemezler. Erciyes ise açıkçası İstanbul’a 3 puan için gelmişti, olmadı. Yine de bu zor deplasmandan alınan beraberlik çok büyük bir kayıp sayılmaz.
Mersin İ.Y.-Orduspor
Orduspor, artık tam manasıyla lige ısındı. Bunun en güzel örneği Mersin İdmanyurdu karşılaşmasında gösterdiler. Denizlispor hariç zor gol yiyen bir takıma hem 4 gol atmak hem de etkili hücum elemanlarını durdurmak büyük başarıdır. Uğur Tütüneker’in öğrencileri, bu ligde son ana kadar ilk 2’yi kovalayacak, bu görüntü onun habercisidir. Mersin’de ise işler pek de beklendiği gibi gitmemeye başladı. İlk yarı hedefleri ilk 6 arasında olmaktı. Ancak şimdilik bu potanın dışındalar. Zaten bu gidiş hoca değişikliği de getirdi. Nurullah Sağlam eldeki kadroyu daha etkin kullanmak zorunda.
Ç.Rizespor-Giresunspor
Çaykur Rizespor, daha önceki dönemlerde bu tip kritik, tabiri caiz ise 6 puan değerindeki maçları çözemeyen bir havadaydı. Ancak değiştiklerini gösteriyorlar. Takımın kazanma hırsı, taraftarın giderek artan ilgisi bu mücadele için çok değerli. Giresunspor ise büyük bir hayal kırıklığı durumunda. Teknik direktör değiştirdiler, ama Çaykur Rizespor deplasmanında işe yaramadı.
Akhisar Bld.-Gaziantep B.B.
Akhisar Belediye, hala Bank Asya 1.Lig’deki acemiliğini üzerinden atmayı başaramadı. Üstelik bu hafta karşısında Gaziantep Büyükşehir Belediye gibi bu yarışın en deneyimli ekiplerinden biri vardı. Gaziantep ekibi, sezon başında çıtayı yükselttiğini deklare etmişti. Ancak bunu sahada da kanıtlıyorlar. Lige renk katacakları kesin.
T.Linyit-Samsunspor
Tavşanlı Linyitspor, ligdeki ikinci golünü güçlü rakibi Samsunspor’a attı ama bunu 3 puanla süsleyemedi. Bank Asya 1.Lig’de gelecek haftalar onlar için çok daha sıkıntılı olacaktır. Çünkü alt sıralardan kurtulma stresi tavan yapacak. O nedenle çıkış yapmak için ellerini çabuk tutmalılar. Samsunspor ise kritik puanlar yitiriyor. İlk 6 onlar için hayli değerli. Oraya uzanmak istiyorlarsa bir galibiyet serisi şart.
Adanaspor-Diyarbakırspor
Adanaspor, Diyarbakırspor maçıyla birlikte nefes aldı. Zamanlama açısından bu 3 puan Turuncu-Beyazlılar’a hayat verecektir. Diyarbakırspor’un nasıl toparlanacağı ise büyük merak konusu. Eldeki kadroya da, takımın deneyimine de, camianın futbolseverlerine de yazık oluyor. Tabloya bakıldığında üzerlerindeki ölü toprağından kurtuldukları andan itibaren basamakları çıkabilirler ama bunun için vakit her geçen gün azalıyor.
Altay-Güngören Bld.
Altay’ın durumu şaşkınlık verici... Siyah-Beyazlı takım bu temposuyla bırakın Süper Lig’i, ilk 6’nın içinde bile zor olur. O nedenle bir an önce oturup nerede hata yaptıklarını bulmaları lazım. Güngören Belediyespor ise alkışı hak ediyor. Mütevazi kadrolarıyla rakip ayrımı yapmadan ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorlar. Tek problemleri savunma zaafları. Ligin en çok gol yiyen takımı durumundalar. Gol yemedikleri bütün maçlardan puan alıyorlar, bu onlar için anlamlı bir veri.
‘’İstersen oluyor‘’
Eskişehir’de ev sahibi ekip gergin çıktığı maçtan mutlu ayrıldı. Güneşli havada başlayan, şiddetli yağmurla devam eden karşılaşma aynı hava durumu gibi inişli çıkışlıydı. Bülent Uygun’un Eskişehirspor’daki ilk maçı olması, takımın üzerindeki galibiyet baskısı ve 7 maçta sadece 3 puan toplayan Kırmızı-Siyahlılar’da ister istemez bir gerginlik yaratmıştı. Çift forvet Batuhan-Adem ikilisi ile oynayan Es Es, ilk 45 dakikada sadece tek pozisyon buldu, onu da gol yaptı. Golde Batuhan’ın hakkını teslim etmek gerek. Sağ ayağının dışını çok nefis kullanarak takımını rahatlattı. Ancak bu rahatlık fazla uzun sürmedi. Koray’ın yaptığı gereksiz faul sonrasında ikinci sarıdan kırmızı görmesi maçı Eskişehirspor için kabusa dönüştürdü. Aslında ilk yarıya baktığınızda skor 0-0 iken Tum ve İbrahim Akın ile iki net pozisyonu değerlendiremeyen taraf İstanbul Belediyespor’du. İkinci yarıda Abdullah Avcı, 10 kişi kalan rakibin savunmaya çekilmesiyle oyunda hücumsal bir üstünlük kurmasına rağmen, Belediye aradığı net pozisyonları bulamadı. Rakibin etkisiz hücumlarından cesaret alan Eskişehirspor, Batuhan ve Erkan Zengin ile ikinci gole de oldukça yaklaştı. İki takım adına da en büyük eksiklik, kaygan zeminde çok az şut atmalarıydı. Böylesine zeminlerde uzaktan atılacak şutlar, skora çok rahat etki edebilir.
Her şeye rağmen Eskişehir gergin çıktığı maçta çok önemli bir 3 puan ve moral kazandı. Belediye ise daha maç başlamadan sakatlanan İskender’i sahada fazlasıyla aradı. Üstelik İbrahim Akın’ın da gününde olmayışı, puanla dönebilecekleri maçtan puansız ayrılmalarının sebebiydi. Bana göre Es Es’te galibiyetin mimarları Doğa, Erkan Zengin ve istekli bir futbol ortaya koyan Batuhan’dı.
‘’Hoş geldin Hagi‘’
Futbolda bu tür sonuçlar olacaktır. Bursaspor’un sahasında takıldığı rakibi sezona iyi başlamış bir Karabükspor’du. Ben aslında maçı bir kenara bırakıp Cernat’ın attğı 2. Karabükspor golünü yazmak istiyorum. Gerçekten Hagi’den beri ve sonrası Süper Ligimiz’de gördüğüm en kaliteli goldü. Kimse Bursaspor savunmasına laf söylemesin. Bu gol tamamen bir futbolcunun düşündüğünü yani teoriyi pratiğe geçirmesiydi. Daha top gelmeden atacağı golü hesaplamış, topa ona göre falso verip rakibini ekarte etmiş, bütün bunlardan da önemlisi kendi indirdiği topa tam anlamıyla ‘Hagivari’ bir vuruşla golünü atmayı başarmıştı. Rumen futbolcu geldiği günden beri Karabükspor’a müthiş bir katkı yapıyor.
Aslında herkes Emenike’yi konuşuyor, ama bence bu sezon sanırım Karabükspor’da daha çok konuşulacak isim Cernat olacaktır. Ancak golünü o kadar beğendim ki herhalde nazarım değdi ve sakatlanıp oyundan çıkmak zorunda kaldı. Aynı hemşehrisi Hagi gibi bir stile sahip olan bu ele avuca sığmayan Rumen’i, herhalde başta Galatasaray olmak üzere büyük takımlar “Nasıl kaçırdık?” diye hayıflanıyorlardır. Çünkü bu sezon Sarı-Kırmızılılar’ın aldığı yabancıları görünce bunu söylememek mümkün değil. Aslında sadece Galatasaray mı! Karabükspor’un dün geceki rakibi Bursaspor’un yabancılarına batkımızda amiyane olacak ama bir tabir vardır “Çok aradınız mı!” diye, aynen öyleydi Timsah’ın yabancıları dün gece.
Aslında ilk yarı Bursasapor, ikinci yarı ise oyunu istediği gibi oynayan ve çeviren bir Karabükspor vardı sahada. Maça hızlı başlayan ve erken bir golle de öne geçen Bursaspor maçı koparacak fırsatları da buldu. Ama dün gece buralara tesadüfen gelmediğini gösteren bir Karabükspor vardı sahada ve hakettiği puanı alıp evine döndü. Timsah ise avını bu defa oyunun ilk çeyreğinde elinden kaçırdı ve bu sezon kalesinde hem de evinde iki gol birden gördü. Aslında abartmıyorum, eğer yapabilirse Manchester United karşısında Bursaspor dün gece Karabükspor’un oyun anlayışını sergileyebilir. Çünkü basit ama akıllı ve sakin oynamak puan almalarına yetti.
‘’Tarih yazdık!...‘’
Biz buyuz aslında. 2 maçta havaya girer, 2 maçta yok oluruz. İlk 2 maçtaki 6 puanla bulutların üzerindeydik. Almanya sınavı öncesi “neden olmasın?” edebiyatıyla sahaya çıktık ve gereken dersi aldık. Aslında aldık zannediyorduk, almamışız. Bakü’de de ayaklar yere değmemişti. Oysa Azerbaycan’a, “nasıl 3 gol yeriz” diye hayıflandığımız Almanya 6, Avusturya 3 gol atmıştı. İki maçta 9 gol yiyen takıma hem gol atamadık, hem yenildik. Yani tarih yazdık!
Sadece ilk yarı için biraz olumlu konuşabiliriz. Düşünün 3 önemli atak yapmışsınız ancak bu kadar gol yiyen bir takıma gol atamamışsınız... Hadi Hamit ve Servet’inki şanssızlık. Ama Gökhan Gönül’ün pozisyonu tamamen hazırlıksızlık. Zaten bu tip rakiplerin direnci bir golle kırılır ama biz direnç kattık Azerbaycan’a.
Daha da kötüsü golü yedikten sonra direnci kırılan taraf bizdik. Rakibin kalecisi iyiydi ama Allah’tan Volkan da günündeydi. Aksi halde daha farklı bir yenilgiyle dönmek olasılık dahilindeydi. Hoş, mağlup olduktan sonra hiçbir skor fark etmez. Sadece Hamit Altıntop’la koca bir milli takım yürümezdi, yürümedi de.
Son söz; Cuma günü Almanlar’a, Salı günü de bir Alman teknik direktöre mağlup olduk. Bizim Hollandalı, Almanya yenilgisi için, “Biz dünya birincisi miyiz? Normal sonuç” demişti... Azerbaycan için en azından susmalı. Birşey söylerse ‘pes’ derim.
‘’Zirve döküldü!‘’
Bank Asya 1.Lig’de 7 haftayı geride bıraktık. 17 takımın mücadele ettiği bu kategoride geriye dönüp baktığımızda 7 haftada 5 takım teknik direktörleriyle yollarını ayırmış. İlk ayrılık İzmir’den gelmişti ve Karşıyaka’da Erdoğan Arıca dönemi bitmişti. Ardından Adanaspor’da Kemal Kılıç’ın istifası, Gaziantep Belediyespor’da Cemal Gürsel Menteşe’nin sürpriz kararı ve Altay’da da Ercan Ertemçöz’ün yönetim kurulu tarafından görevine son verilişini izledik. “Artık biraz ara verir” diyorduk istifalar, ama bu hafta da devam etti. Aslında Hüsnü Özkara’nın ki biraz da beklenen bir istifaydı. Giresunspor’un ligde golü ve galibiyeti bulunmayan Tavşanlı Linyit karşısında evinde mağlup olmasının, böyle bir istifayı peşinden getirmesi mümkündü ve öyle de oldu. Hatta biz maç öncesi, “Beraberliğe bile tahammülü olmaz, Hüsnü hoca bırakır” diyorduk. Temennim, bu istifalar zincirinin sürmemesi yönünde. Çünkü istikrarın olmadığı yerde, başarı da olmaz. Bir takımdaki başarısızlığı sadece ve sadece teknik direktöre endeksleyenler, yanılgıya düşerler.
3 puandan fazlasını kazandılar
Bank Asya 1. Lig’e baktığımızda ise bu hafta zirvedekilerin sapır sapır döküldüğünü gördük. Gerçekten haftanın kazananları, 3 puanın çok üzerinde bir kazanım elde ettiler. Gaziantep Büyükşehir Belediyespor, Samsunspor, Altay ve Tavşanlı Linylitspor derin bir nefes aldı diyebiliriz. Bu hafta Denizlispor liderliğini kaybetmedi, ama önemli bir 2 puan kaybetti. Bu maç öncesi, geçen yılların iç sahadaki başarılı takımı Kartalspor’un, bu sezon dışarıda daha iyi bir performans çizdiğini belirtmiştik. Nitekim İstanbul ekibi 1-0 yenik duruma düşmesine rağmen teslim olmadı ve Erhan Şentürk’ün kafa vuruşuyla altın değerinde bir puan kazandı. İşler iyi giderken, Denizlispor’u eleştirmek istiyorum. Golcü bir takım olmak güzel de, bazen atamayabilirsiniz. İşte böyle anlarda savunmanızın sağlam olması gerekir. Ama Yeşil-Siyahlılar’ın yediği goller, önemli bir defans zaafiyeti olduğunu gösteriyor.
Ordu kaybetti ama...
Kayseri’de Erciyesspor iyi oynadığı, bir de penaltı kaçırdığı maçı kazanamadı. Mersin İdmanyurdu kalecisi Kerem’in devleştiği karşılaşmada Yunus’un golüyle 1-0 yenik duruma düşen ev sahibi, Bikoko ile eşitliği sağlasa da 90 dakikanın sonuda sahadan boynu bükük ayrıldı. Bu hafta Orduspor yenildi, ama puan cetvelinde bir bakıma yükseldi. Rakiplerinin takıldığı haftada averajla da olsa dördüncülükten, üçüncülüğü çıkan Mor Menekşeler, evinde sürpriz bir yenilgi aldı. Altay’ın tamamen savunma ağırlıklı oynadığı karşılaşmada, iki defans hatası Orduspor’a pahalıya patladı. Oysa 90 dakikaya baktığınızda, puan veya puanları hak eden bir oyun sergileyen taraf olarak Orduspor ağır basıyordu. Altay’ın başında ilk maçına çıkan Coşkun Demirbakan için iyi bir başlangıç oldu, bu 3 puan.
Karadeniz canavarı Antep!
Gaziantep’te tarih tekerrür etti. Geçen yıl yine 7. hafta Rizespor’u evinde 3-0 yenen Gaziantep Belediyespor, bu sezon da yine 7. haftada sahadan aynı skorla galip ayrıldı. Rize’nin oldukça kötü bir futbol sergilediği karşılaşmada, Gaziantep ekibinin oldukça başarılı bir performans ortaya koyduğunu unutmayalım. Ev sahibi ekip, iki hafta üst üste içeride iki Karadanezi takımı Giresunspor ve Çaykur Rizespor’u 3-0’lık skorlarla mağlup etmeyi başardı. İzmir’deki karşılaşmaya ise hem Boluspor, hem de Karşıyaka bıçak sırtında çıktı. Yarenler oyuna çekingen başlayan Kaf Kaf önünde Sefa ile öne geçti. Golü yedikten sonra kendine gelen Karşıyaka, beraberliği yakalasa da taraftarını memnun etmedi. Boluspor ise çıkışa geçmeye hazırlanan güçlü bir kadrodan aldığı bir puana sevindi diyebiliriz.
Samsun’u Savaş sırtladı
Bu hafta Karadeniz’de gülen tek takım Samsunspor oldu. Hüseyin Kalpar’ın öğrencileri, Adanaspor karşısında evlerinde ilk 3 puanlarını aldılar. Aslında yediği ilk gole kadar rakibinden daha iyi oynayan bir Adana vardı sahada. Ancak Ahmet Dursun’un mutlak pozisyonda kaçırdığı gol, bir anlamda konuk takım adına kırılma noktasıydı. Samsunspor ise ikinci yarıda oyuna giren Savaş’la coştu. Genç futbolcu, iki asist bir golle karşılaşmaya damgasını vurdu. İstanbul’da, Bank Asya’nın iki yeni takımının kapışmasında ise gülen olmadı. 90 dakika sonunda yapılan mücadeleye bakarsak hem Akhisar, hem de Güngören için hakkaniyetli bir sonuç çıktı.
‘’Bu horoz susmaz‘’
Bank Asya 1.Lig’de zirve yarışı tüm hızıyla sürüyor. Üst sıralara baktığımızda, haftanın sürprizi Bolu’dan geldi. Yarenler bir puanı son dakikada kurtarmanın sevincini yaşadı Diyarbakırspor önünde! Lider Denizlispor emin adımlarla yoluna devam ediyor. Bu haftaya kadar kalesinde gol görmeyen Mersin İdmanyurdu’na hem de Mersin’de 4 gol atıp, gerçek bir Horoz olduklarını gösterdiler. Erciyesspor ise Denizli’nin ensesinde yarışı sürdürüyor. Kayseri ekibi, İzmir’den de 3 altın puanla dönerken, Altay’ı da, daha ligin başında oldukça uzaklara attı. Rizespor rüzgarı sürüyor. Ümit Kayıhan’ın öğrencileri, sürprizi seven rakipleri Güngören Belediyespor önünde net bir galibiyet almayı başardı. Bir başka Karadeniz ekibi Orduspor ise deplasmanda olmasına rağmen favori çıktığı karşılaşmada Akhisar Belediyespor’u kayıpsız geçti. Karadeniz’in bir başka ekibi Giresunspor Gaziantep’ten ağır yaralı döndü. Bu haftanın ilginç bir tarafı da Adanaspor ve Karşıyaka’nın ilk kez 3 puan almalarıydı. Şimdi gelelim haftanın maçlarına;
Mersin İdmanyurdu-Denizlispor
Lider Denizli, Mersin’de yenik duruma düşmesine rağmen kazanmasını bildi. Peki Mersin bu maça kadar kalesinde gol görememişken, nasıl oluyor da, 4 gol birden yiyebiliyor! Bence Karşıyaka maçı sonrası Mustafa Aydın’ın geçirmiş olduğu ağır trafik kazası, takımı da oldukça etkiledi. Yüksel Yeşilova olayından sonra üst üste travma yaşayan Güney ekibinde, gelişmelerden en çok etkilenen isim, kaleci Kerem oldu. Kamplardaki oda arkadaşının durumunun, tecrübeli ve başarılı kaleciyi fazlasıyla çökerttiği, bu maçta da açıkça belli oldu. Tabii ki Denizlispor’un galibiyetini küçümsemiyoruz. Youla gibi bir deplasman silahı ve Emin gibi orta alanda oynamasına rağmen boş geçmeyen bir oyuncusu ve de Galatasaray’dan gelen Serdar’ı ile zafere ulaşan taraftı Denizlispor.
Altay-Erciyesspor
İzmir’de Erciyesspor öne geçti, farka koştu ve sonrasında “maç bitti” düşüncesiyle durunca, az kalsın canı yanıyordu. Kayseri ekibi ilk yarıda 3-0’lık net bir skor yakaladı. Ama ikinci yarının başında yedikleri 2 golle titrediler. Neyse ki, Altay devamını getiremedi ve Kayseri temsilcisi, sahadan 3 puanla ayrıldı. Bu tür maçları kaybedebilirsiniz. Ama böyle bir avantajın ardından kaybederseniz, yıkımı ağır olur. Kısaca Erciyesspor bu maçı ucuz atlattı. Altay’ın ise son iki haftada 7 gol yemesi, ağır bir savunma zaafı yaşadığını gösteriyor.
Ç.Rizespor-Güngören Belediyespor
Futbolun şakası yoktur. Rizespor da bu bilinçle sahaya çıktı ve ligin yeni takımı Güngören Belediyespor karşısında, net bir galibiyete imza attı. Çünkü yarışta iddialıysanız bu tür maçlarda takılmayacaksınız. 6 haftalık performansıya Rizespor, “bu yarışta ben de varım” mesajını verdi. Artık bundan sonra takıma sahip çıkmak, taraftarın işi bence...
Akhisar Belediyespor-Orduspor
Bank Asya 1. Lig’in ilk ikiye oynayan ekiplerinden Orduspor, Akhisar deplasmanını da kazasız geçti. Mor Menekşeler 2-0 öne geçti, bir gol yemelerine rağmen sahadan 3 puanla ayrılan taraf oldu. Önemli futbolcularının önemli sakatlıkları, Akhisar Belediyespor’un belini bükmüş görünüyor. Her takım için bir üst ligde ilk sezon zordur ve Akhisar da bu süreci yaşıyor.
Boluspor-Diyarbakırspor
Bolu’da ev sahibi, “Ne yapar ederim, bu maçı kazanırım” düşüncesindeydi. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı. Diyarbakırspor’un güçlü bir kadrosu olduğu ortada, tek sıkıntıları forvette, yani gol yollarında... Ve zaman lehlerine işliyor. Güneydoğu ekibi uzun süre önde götürdüğü karşılaşmadan, bir son dakika golüyle 3 puanı kaçıran taraf olarak evine, buruk döndü. Boluspor’un eğer hedefi ilk iki ise, ki öyle, içeride puan kayıpları yaşamaması lazım.
Gaziantep BŞB-Giresunspor
Bank Asya 1. Lig’in en ters ekiplerinden biri Gaziantep Büyükşehir Belediye... Güney ekibinin ne zaman ne yapacağını kestirmek çok zor. Bir gün bakıyorsunuz içeride kötü, dışarıda iyi... Bir gün bakıyorsunuz içeride iyi aynı bu hafta olduğu gibi. Ev sahibi ekip, Giresunspor gibi güçlü bir kadroya sahip rakibi önünde 3-0’lık net bir skorla sahadan ayrıldı. Oysa Giresunspor, bu maça çıkarken “bırakın bir puanı” 3 puan düşlüyordu... Karadeniz ekibinin geride kalan haftalara baktığımızda ciddi bir deplasman sorunu olduğu aşikar.
Kartalspor-Karşıyaka
Karşıyaka lige kötü başlamıştı ve bir türlü istediği 3 puanı alamıyordu. Kaf Kaf’ın birine patlayacağını hep söylüyorduk. Nitekim bu patlama İstanbul’da oldu. Kemal Kılıç’ın öğrencileri, iyi bir iç saha takımı olan Kartalspor’u, İstanbul’da, hem de 2-0’la devirip, taraftarına derin bir nefes aldırdı.
Adanaspor-Tavşanlı Linyitspor
Bank Asya 1. Lig’e iyi bir giriş yapamayan Adanaspor, ilk galibiyetini Tavşanlı Linyitspor karşısında tek golle aldı. Ligin yeni ekibi önünde ilk yarıyı golsüz kapatan Turuncu-Beyazlılar puana, tecrübeli Ahmet Dursun’un golüyle ulaştı. Oldukça stres içinden olan Adanaspor, bu galibiyetle biraz olsun rahatladı, diyebiliriz. Bank Asya 1. Lig’e bu sezon çıkan 3 takımdan biri olan Tavşanlı Linyitspor ise oynadığı 5 maçta topladığı 2 puanla ligin dibine demir attı.
‘’Acemilik!‘’
Bir anlamda ikinci maç olmasına rağmen tamam mı, devam mı maçına çıkmıştı Bursaspor dün gece. Ertuğrul Sağlam’ın sahaya sürdüğü 11 doğru olabilir, ancak ilk yarıda oynanan oyun kesinlikle doğru değildi. Gruba baktığınızda tek alt edebileceğiniz rakiple ilk maçı oynuyorsunuz. Ancak, Ada futbolunun en büyük özelliği, hava toplarındaki hakimiyet ve sert basan anlayıştır. Oysa Bursaspor Batalla, Sercan ve Volkan gibi kısa oyuncularla gol aradı ilk 45’te. Ertuğrul Sağlam’ın yaşıtı olan Rangers’ın kaptanı (41) maç öncesi kendisinden 20 yaş küçük yetenekli ve sprinter bir oyuncunun karşısındaydı ama futbol hayatının en rahat maçlarından birini oynamıştır bu veteran diyebileceğimiz kaptan. İlk yarıda Sercan bir kere topla buluştu ve tehlikeli oldu. O da saman alevi gibi söndü. Orta alandaki etkisizlik ve Ergiç’in daha 25’te oyundan alınması aslında her şeyi anlatıyordu. Ergiç saplantım yok ama bir takımın yabancı oyuncusu yerli oyuncusundan daha verimli değilse, ne anlamı var... Bunlar ilk 45 dakikadaki düşüncelerimdi.
İkinci yarıda risk almak ve gol atmaktan başka çaremiz yoktu. Saatime baktım dakikalar 68’i gösteriyordu. Neden Hüseyin, Turgay kulübede diye içimden mırıldanmadan geçiremedim. 70’ten sonra Turgay ve Nunez oyuna girdi. İyi, dedim Sercan’a destek verirler, ama oyundan çıkan Sercan’dı.
Velhasıl Avrupa arenasındaki Bursa, acemiler ordusu gibi... Süper Lig’deki fizik üstünlüğü Avrupalılar karşısında fizik güçsüzlüğü olarak ortaya çıkıyor. Rangers ise diğer rakipler göz önüne alındığında güçlü bir takım değil belki. Ama yürekten ve futbolun basit kurallarını yerine getirerek oynuyorlar.
Bursaspor’un yediği golde kaptan Ömer, topu taca atacağına yetişti ve topu içeri çevirdi. Yapılan ortayla da golü yedik. Oysa tecrübeli kaptan taca atıp yerini alsa, böyle basit bir gol yemezdik. Belki daha 4 maçımız var ama umutlarımız çabuk söndü yazık oldu bu kadarını beklemiyorduk.
‘’Bu yarış kopmaz‘’
Süper Lig’deki heyecanı gölgede bırakmaya aday bir lig olan Bank Asya 1.Lig’de heyecan tırmanıyor... Bu sezon maçların açık kanaldan verilip daha fazla kitleye ulaşmasına rağmen tribünlerin futbola yoğun katkısı ortaya keyifli anlar çıkarıyor. Henüz geride 5 hafta gibi kısa bir süre kalmasına karşın bu periyot bizlere Bank Asya 1.Lig’deki zirve savaşının son ana kadar aynı tempoda süreceğini ve asla kopmaların olmayacağını gösterdi. Geçelim haftanın maçlarına...
Denizlispor-Altay: 4-1
İstikrarsız bir şekilde yol alan Altay’a sezonun ilk ve en önemli dersini Denizlispor verdi... Süper Lig’den düştükten sonra çabuk toparlanmayı başaran Horozlar, işini şansa bırakmak ya da rötar yapmak niyetinde değil. Özellikle hücum etkinliği ile rakiplerine sıkıntılı anlar yaşatan ev sahibi, Altay’ı da çaresiz bıraktı. Üstelik o Altay’ın Denizli’ye gelene kadarki 4 maçta sadece 1 gol yediğini de unutmamak lazım. Denizlispor böylece kağıt üzerinde değil, yeşil zeminde favori olduğunu göstermiştir. Altay içinse geçen 5 haftadan çıkarılacak çok ders var. Bu dersler alınabilirse iş işten geçmiş sayılmaz. Ancak her geçen hafta telafinin daha da zorlaştığını unutmamak gerekir.
K.Erciyesspor-Akhisar Bld.: 1-0
Bank Asya 1.Lig’de haftanın kapanış karşılaşmasıydı. Geçen sezonlardaki silik görüntüsünden bıkan ve heyecan arayan Erciyesspor, Kayseri şehrine yeni heyecanlar yaşatıyor. Oldukça dengeli ve bozulmayan bir ekip görüntüsündeki Erciyesspor, Akhisar Belediye önünde zorlandıysa da sonuca gitmeyi başardı. Lige yeni çıkan ekiplerin sürprizlere imza attığı haftalarda Erciyes’in bu şansı tanımaması kredilerini yükseltti.
Samsunspor-Boluspor: 0-1
Bank Asya 1.Lig’de en önemli Süper Lig adaylarından biri olarak kabul ettiğimiz Boluspor, yarışa ağırlığını koydu... İlk haftadaki Giresun şokunu atlatmayı başaran Yarenler, Adana ve Tavşanlı’dan sonra zor deplasmanlardan biri olan Samsun’dan da galibiyetle döndü. Boluspor’dan gelen sinyaller hayli iyi. Samsunspor’da ise gözle görülür bir skor üretme problemi var. Maçların tek yönlü oynanamayacağı, oynansa da bir sonuç alınamayacağı açık. Samsunspor’un bu işe çözüm bulması şart.
Orduspor-Ç.Rizespor: 1-1
Karadeniz kapışmasında takımların aşırı kontrollü futbolu zaman zaman ortaya kısır bir oyun çıkardı. Yenilgisi olmayan iki takım da bu sonla karşılaşmamak için büyük çaba sarf etti. Sezonun formda isimlerinden Mehmet Al, takımı Rize adına yine işini en iyi şekilde yaparken Ordu golden sonra uyandı. Mor Menekşeler, bu baskısıyla ancak eşitliği yakalayabildi. Aslına bakılırsa kaybetmediler, ama arayı açma fırsatını da kaçırdılar.
Karşıyaka-Mersin İ.Yurdu: 0-0
Haftanın gol sesi çıkmayan tek maçıydı, takımlar 1’er puanla sahadan ayrıldı. Bir deplasman sınavı olduğunu düşünecek olursak bu sonucun Mersin İdmanyurdu açısından çok ağır yara kabul edilemeyeceği gerçek. Ancak aynı şeyi Karşıyaka için söylemek zor. Zira kan kaybı ve onların yarası ağırlaşıyor. Bir seri yakalaması ve özellikle evindeki taraftar baskısını ortadan kaldırması için kazanması gereken Kaf Kaf için 1 puan değil, kaçan 2 puan kıymetlidir.
Diyarbakırspor-Kartal: 2-3
Haftanın belki de en flaş sonucuna Kartal imza attı. Geçen senenin sadece iç sahada varlık gösteren takımı, bu kez farklı olacağını Diyarbakır’da kanıtladı. Son derece deneyimli rakibi karşısında Ergün Penbe’nin öğrencilerinin ulaştığı 3-2’lik galibiyet çok değerli. Bu arada Kartal’ın ilk kez kazandığını, 0-0 biten 3 maçının ardından ilk kez gol yiyip ilk kez rakip fileleri havalandırdığını da hatırlatmak lazım.
Giresunspor-Adanaspor: 2-1
Bu sezonun iki flaş ekibi Giresunspor ile Adanaspor’un randevusu hayli yüksek bir tempoda oynandı. Doğrusu bu da pek sürpriz değildi. Çünkü her iki takımın da hesapları vardı ve bu hesaplar 3 puan üzerineydi. Yabancılar konusunda doğru tercihleriyle sivrilmeyi başaran Karadeniz ekibinin yıldız adayı Barbosa, attığı harika golle umut saçtı. Adana’nın alternatifsiz hücum silahı Etame bu gole yanıt verdiyse de deneyimli golcü Ümit Tütünci, maçta final vuruşunu yapan oyuncu olarak sivrildi. Bu galibiyet Giresun’a nefes aldırdı, Adana’yı yıktı. Ancak şu bir gerçek ki Giresun zirveye oynamak istiyorsa deplasman sıkıntısını çözmeli. Aksi taktirde sadece evinde kazanmak hiçbir takıma yetmez.
Güngören-G.Antep Bld: 2-2
Haftanın en çarpıcı maçlarından biriydi. Şüphesiz ki herkes bu 90 dakikada bu sezon zirve mücadelesi vermesi beklenen Gaziantep Büyükşehir Belediyespor’un galibiyete yakın taraf olduğunu düşünüyordu. Ancak ligin yeni ve mütevazi takımı Güngören Belediyespor, çıkışını sürdürdü. Geçtiğimiz hafta yarışın iddialı ekibi Giresunspor’u mağlup eden İstanbul ekibi için Antep Belediye’den aldığı 1 puan da hayli değerli. Bu tip sezon başında pek hesaba katılmayan ekiplerin de yarışa katkı sağlaması işin renklenmesi açısından sevindirici.