Arama

Popüler aramalar

‘’Alkışlar Fethiye'ye‘’

PTT 1. Lig’de zirvedekilerin keyfi yerinde. Ancak alt sıralarda ileriye dönük mesajlar aldım bu haftaki sonuçlardan sonra. Malum bu sezon 3 değil tam 4 takım veda edecek. 18 takımlı ligimize Ankaraspor’un dönmesiyle böyle bir durum çıkmıştı. Ama görünen o ki bu durumu yaratan takım Süper Lig’e doğru hızla ilerliyor. Zirvedekiler keyifli demiştim. Gerçekten de Ankaraspor evinde Adanaspor’u 3 golle geçerken en azından ilk yarıda, ‘ilk ikiyi kimseye bırakmam’ mesajını verdi. Adanaspor ise son 3 haftada 3 gollü 3 yenilgi aldı ve bir anlamda hesaplar alt üst oldu. Zirvenin bir başka ortağı İstanbul Belediye, deyim yerindeyse kar yağışı altında gol oldu yağdı. Erken goller ve rakibin 10 kişi kalmasını iyi değerlendiren Büyükşehir kadro farkını ortaya koymaya başladı. Boluspor’a gelince; maalesef kendilerine çeki düzen vermezlerse tehlike çanları çalmaya başladı.

Canavar işbaşında!

Deplasman canavarı Orduspor, Karadeniz derbisinde gülen taraftı. Mersin İdman Yurdu şokunu üstünden atmak için sahaya çıkan Samsunspor evinde tek golle kaybetti. Orduspor ise kritik bir 3 puanla zirvedeki yerini sağlamlaştırdı. Balkes fırtınası bu hafta da sürdü. Karşıyaka önünde 1-0 mağlup duruma düşen Balıkesir, sahadan 4-1’lik bir galibiyetle ayrıldı. Maçın önüne geçen ise taraftar dayanışmasıydı. Bazı işgüzarların gereksiz önlemlerine tribün kardeşliği ile cevap veren iki takım takım taraftarını da kutluyorum.

Tarzan rakip tanımıyor

Bir başka zirve yarışçısı Manisaspor evinde kaybetmeyen 1461 Trabzon’u yendi. Kemal Özdeş’in öğrencileri her geçen hafta üstüne koyarak ilerliyorlar ve Akçaabat’ta da güldüler. İzmir’deki çekişmeli maçın galibi olmadı. Bucaspor 2-0 öne geçtiği maçta 1 puana razı oldu. Mersin İdman Yurdu, Samsun galibiyetinden sonra pes etmeyen yapısıyla geriden gelip sahadan bir puanla ayrılmayı başardı.

Alkışlar Fethiye’ye

Haftanın şok sonucu Denizli’den geldi. Fenerbahçe’yi eleyen Fethiyespor şova devam etti. Yusuf Şimşek’le büyük bir çıkış yakalayan ve Play-Off hesapları içine giren Denizlispor sahasında inanılmaz bir yenilgi alıp adeta dondu kaldı. Kupanın ses getiren takımlarından Gaziantep Belediyespor, geriye düştügü karşılaşmada komşu Kahramamaraş’ı devirmeyi başardı. Adana’da ise 3 puan ev sabinindi. Adana Demirspor favori olduğu maçta Tavşanlı Linyitspor’u 3-0’la geçerken önemli olan gol yemeden bitirmesiydi.

12 Aralık 2013, Perşembe 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Parayla saadet olmaz‘’

Her yer toz duman... Süper Lig yarışında Belediyeler atağa kalktı. Yerel seçimlerden mi olsa gerek iki ekibin de başarılı performansları dikkat çekici! Şaka bir yana her ilin belediyesi var ve hepsi oy uğruna takımlarını destekleyecektir. Ama sonuçta iş sahada bitecek. Takımların başındaki teknik direktörlerin birçoğunun değiştiğini görüyoruz. İlk etapta değişiklikler olumlu gözükse de bence yapılması gereken sezon başındaki doğru seçimlerdir. Temeli iyi atıp, çatıyı da doğru kurarsanız işler istediğiniz gibi olur. Bugün zirvedeki takımlara bakın anlarsınız. Çok futbolcu almak, çok para harcamak başarı getirmez, yıllardır söylüyorum. Önemli olan harmanı iyi yapmak, sözünde durmak ve futbolcunun parasını gününde vermektir.

Ankara iyi dinlenmiş

Haftanın maçlarında dikkat çekici sonuçlar vardı. Şanlıurfaspor’un evinde Ankaraspor’a kaybetmesi sürpriz değil, bana göre sürpriz skorun 4-0 olması. Reha Kapsal evinde seyircisi önünde çıktığı ilk karşılamadan böyle bir sonuç almayı aklının ucundan bile geçirmemiştir. Ama Kapsal ne olursa olsun bu takımı ilk yarı bitimine kadar yarışta tutmak zorunda. Ankaraspor ise milli maç arasının ardından bir de bay oldukları için 21 günlük boşluğu iyi geçirdiklerini belli ettiler farklı galibiyetle.

Yusuf Şimşek damgası

Bir başarı hikayesini de Denizlispor ile Yusuf Şimşek yazıyor. Adeta umutsuz vaka durumundaki takımı alıp üst üste 4. deplasmanını da kazandıran Şimşek, Tavşanlı’da 90 dakika 10 kişi oynadıkları maçı da 3 puanla tamamladı. Daha 10. saniyede stoperinin atılması ve yenik duruma düşmesine rağmen pes etmeyen Denizlispor’u kutluyorum. Haftanın bir başka başarılı ekibi Bucaspor’du. Yaşadıkları bunca krize rağmen Adanaspor deplasmanından galibiyetle evlerine döndüler. Kaptan Zafer bu zaferin mimarıydı.

Balkes ayağa kalktı

Balıkesirspor kısa bir sendelemeden sonra tekrar sezon başındaki havasını yakaladı. Orduspor’u evinde deviren Balkesler, Trabzon’u da eleyerek mütevazi kadrosuyla ilk yarının takımı olmayı hak etti. Demirspor, gol yeme hastalığından kurtulamadı. Adanaspor ise, “Tam ayağa kalktı” derken üst üste aldığı yenilgilerle moral olarak çöktü. En büyük hayal kırıklığını Samsun yaşadı ve 3-0 önde götürdüğü maçı 5-4 kaybetti. Mersin’i aldığı tarihi galibiyetten ötürü de kutlamak gerek.

05 Aralık 2013, Perşembe 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Yazıklar olsun!‘’

Fakat maç başladığında sahada ruhunu teslim etmiş, hani tam anlamıyla kendi fişini çekmiş futbolcular topluluğu bulduk karşımızda. Ronaldo yok, Real işini garantilemiş, agresiflikten uzak... Üstelik Ramos kırmızı görüyor, ev sahibi 10 kişi kalıyor. Böyle bir rakip karşısında bile bu kadar aciz bir Galatasaray görmedim desem yalan olmaz.

Halis Özkahya ile Sivas maçını kazanmaya benzemiyor bu işler. Amrabat ve Dany’nin bizim ligde bile oynaması tartışılırken bu 2 isme Real Madrid önünde as kadroda yer verirsen amatör takımın yemeyeceği golleri yersin.

Bir parantez de Eray’a açmak istiyorum. Genç bir isim, Bernabeu’da ayakları titremiştir, hepsine kabul de 40 metreden, başının üzerinden bir gol yiyorsa gerçekten gelecek için umutsuz vaka demektir. Oysa ki önüne büyük bir fırsat gelmişti ve kullanamadı.

Şimdi şunu diyenler olacaktır; bu maçtan beklenti yoktu, hesaplar Juventus üzerineydi. Kimse kendini kandırmasın. Düz yolda arabayı deviren yönetim bu takımın biraz olsun hırsını-hevesini de aldı götürdü. Ne taktik var ne disiplin var. Yazıklar olsun.

28 Kasım 2013, Perşembe 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Kayseri haketti‘’

Gerçekten aynı anda bu karar kritik oyuncularından mahrum sahaya çıkmak teknik direktörlerin hiçte istemedikleri bir olaydır. Ama Rize'de sahaya baktığımızda iki 11 de hatırı sayılırdı. Özellizle Kayserispor'da Bobo'nun uzun süren sakatlık döneminden sonra iş yapması önemliydi. Öte yandan Rizespor'da Kweuke'de forvette yerini almıştı. Açıkcası iki takımında kafasında 3 puan vardı ama bir taraftanda kaybetmemek öncelik gibi gözüküyordu. İlk 10 dakikada daha atak oynayan Kayserispor'du. Sefa ve Moche ile tehlike yaratttılar ama Serkan Kırıntılı yerinde çıkışlarla pozisyonları önledi.

Ancak önce orta alanda dengeyi kuran Rizespor rakibinde risk almasıyla etkili hızlı hücumlar yaptı. Kıvanç ve Slyvestre ile organize olan ev sahibi ekip final vuruşlarında başarı değildi. Sahada tabiki ilginc eşleşmeler vardı. En önemlisi bana göre gelecekte A Milli takımın sağbekteki iki ismi Rizesporlu Koray ve Kayserisporlu Salih'in Sercan ve Sefa ile giriştikleri mücadele görülmeye değerdi. İşte bu iki isimden biri Kayserisporlu Salih 27. dakikada Jaja'nın serbest atışında kaleci Serkan'dan dönen topu Rizespor filelerine yollayıp takımını öne geçirdi.

32. dakikada Maçın hakemi Fırat Aydınus Rizespor lehine bir faul verdi ama devam kararı verse daha avantajlı olurdu ev sahibi ekip. Bence pozisyona devam deyip sarı kartı daha sonra Salih'e gösterebilirdi. Çünkü kestiği akın golle sonuçlanabilecek bir akındı.

İlk yarıda toplam oynama oranlarında Rizepor'un küçük bir üstünlüğü vardı. Ama oyuna bakarsak dengeliydi. Belkide o serbest atış olmasa beraberlikle bitebilirdi ilk yarı. Sahada pek göremediğmiz Jaja klasını gösterdi ve etkili bir frikik atışında Salih'in golününde bir anlamda hazırlayıcısı oldu.

İkinci yarı beklediğimiz gibi oldu. Neydi beklenti Rizespor'un baskı yapıp gol arayacak olmasıydı. Nitekim o baskı vardı ama rakip kalede etkili bir pozisyon bulmaktan uzaktı. Çünkü kadro olarak öne geçtiği bir macı koruyabilcek gçteydi Kayserispor. Prosinceki uzun süredin oynamayan Bobo'yu 60. dakikada oyunda tuttuktan sonra yerine Nobre'yi aldı. Sahadan görünmeyen, gollerde görünen Jaja yine bir asistle Nobre'ye golü attıran isimdi. Rize'de şunu gördük; Kayserispor takımı buydu ama yaşadıkları şansızlıklardan büyük darbe yemişti. Ve sarı-kırmızılılar sakatlar büyük ölçüde düzelince kalitelerini sahaya yansıttılar.

Bence en büyük fark oyuncu değişikliklerinde gördük ve bu fark galiba Kayserispor'un kazanmasında önemli bir faktördü. Kayserispor'un doğru yaptığı bir işte Prosinecki'yi ikna edip görevde kalmasını sağlamaktı. Salih'in attğı golde oyuncuların hocalarına gidip gösterdikleri sevgi yumağı herşeyi anlatıyordu. Rizespor'a gelince; kimse kusura bakmasın hücum gücü ve savunma gereken takviyeyi görmezse en iyimser beraberlik takımı olurlar ve sıkıntılı bir sezon yaşarlar. Kısaca Cumhurbaşkanının takımı, Başbakanın takımını deplasmanda yendi!

Şaka bir yana Kayserispor hakettiği bir 3 puanla evine döndü...

24 Kasım 2013, Pazar 11:00
YAZININ DEVAMI

‘’Büyük lokma ye ama...‘’

Burası PTT 1. Lig... Burada büyük konuşmayacaksın, iddialı olmayacaksın, “Şu çıkar, bu düşer” demeyeceksin. Bunca yıllık tecrübemle bunu söylüyorsam, demek ki bir bildiğim var. Kısacası; derseniz, patlarsınız. Her zaman söyleriz bu sözü; ‘PTT 1. Lig sürprizler ligidir. Kimse havaya girmesin’ diye. Ama bu hafta PTT 1. Lig herhalde bu konuda zirve yaptı diyebilirim. Orduspor’un iç sahada sıkıntılı olduğunu biliyoruz. Karadeniz ekibi dış sahada yakaladığı rüzgarı içeride devam ettirmekte zorlanıyor. Ama puan farkını açacağı bir haftada yaşadığı yenilgi gerçekten ağır oldu. Gaziantep Belediye, yıllardır bu ligde inişli-çıkışlı grafik çizen bir ekiptir. Ama unutmayalım Orduspor’un, 3 sezon önce Play-Off’tan Süper Lig’e çıktığı Ankara 19 Mayıs Stadı’ndaki karşılaşmada finaldeki rakibiydi Güneydoğu ekibi. Hasan Özer, belki de böyle bir rövanşist duyguyla öğrencilerini motive etti. Sonuç olarak Emrah Kol’un bir gol atıp yıldızlaştığı 90 dakikada gülen konuk ekipti.

Alkışlar Balıkesir’e

Hafta arası evinde ilk golünü yiyen ve ilk yenilgisini alan Balıkesirspor, Adana’dan 3-2’lik galibiyetle döndü. Balkes’te Şanlıurfa yenilgisi sonrası 3 kişi kadro dışı bırakıldı, ayrıca iki futbolcu da cezalıydı. Ama daha maçın başında Karikari’nin golü maçı erken bitirdi. Sanırım biraz önce saydığımız handikaplar Adanaspor’u rehavete soktu. Öyle bir 90 dakika izledik ki; ikinci yarının başında gelen Adanaspor golü ve farkın bire inmesi bile motive edemedi ev sahibini. Kısaca kötü günündeydi ve kaybetti Adanaspor. Şanlıurfaspor karşısında hem takımı hem de teknik direktör İsmail Ertekin’i eleştirmiştim. Adanaspor galibiyeti sonrasında ise hem İsmail Ertekin’i hem de verdiği taktiği harfiyen uygulayan futbolcuları kutluyorum.

Kapsal işbaşında

Denizli’de Yusuf Şimşek rüzgarı sürüyor; 4 maçta 9 puan. 9’u da deplasmanda olması önemli. İçeride kaybettikleri Orduspor’a karşı da pozitif bir oyun sergilemişlerdi. Tabii ki teknik kadro değişiklikleri ilk etapta olumlu yansıyor. Ancak önemli olan bunu devamlı hale getirmek. Şanlıurfaspor, yardımcı hoca Ömer Can Göksu ile olan kararsız beraberliğini sona erdirdi. Raşit Çetiner’in yardımcısı, Çetiner ayrıldıktan sonra takımı başarıyla yarışta tuttu. Reha Kapsal’la yeni bir sayfa açacaklar. Altay ve Ankaraspor’u da bu noktalarda alıp Süper Lig’e taşıyan Kapsal, Şanlıurfaspor’u da hedefe ulaştırırsa sürpriz olmaz.

14 Kasım 2013, Perşembe 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Ptt heyecan ligi!‘’

Lig iyice kızışıyor gerçekten...
Bu hafta arası oynanacak karşılaşmalarla takımlar üst üste 3 maça çıkmış olacak. Bu seriden sezon sonuna dönük, bir takım ipuçları elde edebiliriz. Sezon başına göre bazı takımlar düşüş yaşamaya başladı. Tabii ki bunların belli sebepleri var; bazıları maddi, kimisi kadro darlığından olabiliyor. PTT 1. Lig’in flaş takımı Balıkesirspor içeride fırtına gibi ama deplasmanda kaybediyor. Aslında ilk sezonlarında normal görmek lazım. Baksanıza diğer iki yeni takım Fethiyespor ve Kahramanmaraşspor’a... Ligin dibinden kurtulmaya çalışıyorlar. O nedenle Balıkesirspor’un Süper Lig yarışında olması bence önemli. Sanırım Balıkesir devre arası gereken takviyeleri yapıp, kadro rekabeti yaratabilirse iç ve dış saha dengesini sağlar.

Ordu tutulmuyor

Karadeniz’de bu hafta zorlu bir 90 dakikaya şahit olduk. Aslında maç öncesi biraz da soru işaretleriyle dolu bir karşılaşma olacağı belliydi. Deplasman canavarı Orduspor, içeride zaman zaman zorlanan bir takımdı ve eski hocaları Yücel İldiz’in Adana Demirsor’u ile oynuyordu. Bu maç rakip için daha çok önemliydi. Çünkü Güney ekibi sezon başındaki planlarında Orduspor’un yerinde olmayı düşlüyordu. Ancak İldiz’in ekibi önemli isimlere sahip olmasına rağmen bir türlü savunma yapmayı beceremedi. Bu hastalık Ordu’da da sürdü ve kaybettiler. Orduspor ise transfer yasağı olan bir takım olarak işini garantiye alıp zirve keyfini puan farkını açarak sürdürmek istiyor.

Mersin’de işler karışık

Bu arada Mersin’de neler oluyor diye merak etmiyor değilim. Yıllardır
kaynayan bir kazan gibidir Mersin İdman Yurdu. Kim göreve gelirse gelsin, kentteki kozmopolit yapı ve bölünmüşlük kulübe büyük zarar verir. Seçilen başkan daima yalnızdır ve bütün yük üzerine bırakılır, destek azdır. Yani yine geçmişte yaşanan travmalar sahnede. Siyaset ya da başkan destekli olmak bir yere kadar... Önemli olan maddi sakıntıları çözebilmek. Hakan Kutlu, son Adana Demirspor deplasmanında açık açık söyledi sorunları. Oysa bu kadro zenginliği ve kalitesiyle şu anda ilk ikinin içinde olmaları gerekirdi. Son 3 haftada sadece 2 puan almaları her şeyi anlatıyor. Neyse sözü fazla uzatmadan gözümüzü hafta arası maçlarına çevirelim. Çünkü hepsi birbirinden önemli... Haydi ekran başına...

06 Kasım 2013, Çarşamba 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Doğru hamleler yapınca‘’

Süper Lig’in 21 golle en çok gol atan takımı koca 45 dakikada sadece Emenike’nin bir şutu ve Civelli’nin hatalı geri pasıyla pozisyon üretti. Bursaspor ise gol hariç iki net pozisyon buldu. Kısa ve çabuk oyuncularını iyi kullanan tek pasları iyi yapan Bursaspor ilk yarının tartışılmaz hakimiydi. İlk yarıya damgasını vuran isimse sol kanatta Mehmet Topuz’a zor anlar yaşatan ve bir de gol atan Ferhat Kiraz’dı.

İkinci yarıda oyunda denge vardı. Fenerbahçe önce rakibini denedi ama açamayacağını anladı. Ersun Yanal iki değişikliği de aynı anda yaptı. Mehmet Topal ve Baroni çıktı yerlerine Emre Belözoğlu ile Webo girdi. Bence puan veya puanlar almak için doğru bir değişiklikti. Webo girer girmez skoru eşitledi. Ne Sow ne de Emenike Webo’nun takıma yaptığı katkıyı yapamaz. Golcü kaliteleri olabilir ama Webo takım oyuncusudur ve takıma hayat verir.

Tabii ki goller eşitlenince iki takım da 3 puanı isteyince zevkli bir maç izledik. Oyuna baktığınızda 70’ten sonra biraz fizik gücüne kaldı karşılaşma. Yani ayakta kalan tempoyu sürdürebilen 3 puana sahip olacaktı. Nitekim Fenerbahçe çok koşan çok pres yapıp yorulan Bursaspor karşısında tempoyu yükselten taraftı. İki korner golü aslında yorgunluğun eseriydi. Futbol böyle bir oyun. Kötü de oynasanız yıldızlarınız sizi galibiyete taşıyor.
Bursaspor belki de bu sezonki en iyi futbolunu oynadı ama iki duran toptan kaybetmek üzereyken Batalla sahne aldı. Ancak Fener son kozunu daha kullanmamıştı. Artık maç bitti derken kazanılan serbest atışta eski bir Bursasporlu Egemen, Fenerbahçe’ye altın değerinde 3 puan getirdi.

03 Kasım 2013, Pazar 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Ordu o sezonki gibi‘’

PTT 1. Lig’de sezon sezon iniş-çıkışların yaşandığı, bu ligin bazen çok ön planda kimi dönem de göz ardında kaldığı kesin. Bu sezonki tablo ise giderek heyecanlı bir hal alıyor. Bunda üst sıralara oynayan takımların kararlılığı ve istikrarı, kentlerin ekiplerine sahip çıkması gibi durumlar önemli rol oynuyor. Örneğin haftanın galiplerinden Orduspor... Süper Lig’den düşen takımların sıkıntısını yaşamadılar, Süper Lig’e çıktıkları sezonki performanslarını tekrarlıyorlar. Bu heyecanı sıcak tutmak adına yaptıkları kıymetli. Deplasmanda deplasman takımı gibi oynuyor, iç sahada keyfi katlıyorlar. Özellikle savunma anlamında ders verici işler yapıyorlar. Denizli’de zor da olsa kazanmaları, direnç ve ısrarlarının eseri.

Dramatik bir maç
1461 Trabzon-Ankaraspor maçı dramatikti. Kadir Özcan’ın vefatı takımı çok fazla etkilemişti. Ancak hocalarının mirasını daha iyi noktalara taşımak için iyi işler yaptılar ve Ankaraspor gibi ligi domine eden bir ekibe ezilmediler, hatta 3 puana yakın anlar bile yaşadılar. Sonuçta golsüz eşitlikle bitti maç ama Başkent ekibinin bunu büyük kayıp olarak gördüğünü sanmıyorum. 1461 belki geçen sezondan uzakta ama alt sıraların ekibi olmayacağını kanıtladı. Zirve ortağı Balıkesir de istediğini alanlardandı. Buca’yı ilk ve ikinci yarı sonunda buldukları gollerle yenip farkın açılmasına izin vermediler.

Urfa için yetmez
Ordu için söylediğimizin tersi Buca için geçerli. Ligin en çok gol yiyen 2. takımı olmaları, onları skor ürettikleri maçları bile kazanmaktan alıkoyuyor. Ordu gibi Süper Lig’den gelen İstanbul Belediye haftanın en rahat kazananlarından biri oldu. Bu yarışa hazır olmadan 1. Lig’e yükselen Kahramanmaraş’ın tek şansı küme düşme hattındaki ekiplerin de kendileri kadar sıkıntılı olması. Tavşanlı-Manisa maçı ise haftanın gol yükünü çekti, 6 gol çıktı. Ancak 1’er puanın 2 takımı da sevindirmediği kesin. Tıpkı Bolu-Adana beraberliğinde olduğu gibi. Geçen hafta dışarıda kazanan Bolu kendi geleneğini sürdürüp yine evinde takıldı. Adana da 3 puan fırsatı kaçırıp tırmanma fırsatından oldu. Yükseliş trendindeki Karşıyaka’nın formu sürerse, onları kısa sürede üst sıralara ortak görebiliriz. 2 hafta sonra kazanan Şanlıurfa’nın galibiyeti onları ilk 6’da tuttu. Fakat kadro kalitesi hala sahaya yansımış değil. Adana deplasmanından 1 puan alan Mersin ise hala evindeki Denizli yenilgisini telafi etmiş değil.

31 Ekim 2013, Perşembe 06:30
YAZININ DEVAMI