Galatasaray fena halde sıkıntılı. Yönetim içi ne zaman musibetlik ürese, futbol podyumunda da mutlak gaz sıkışması sırıttığı posteri, bir başka kulvarda yine elenilen geceydi! Muhtelif yönetim senaryoları filmi, sahnelenen oyuna yansıyor. Dün gece izlendi, berbat yani! Pozisyon yok. Pas defoları çok. Santrfor yok. O zaman önde top tutabilen de yok. Şeffafımsı orta sahada egemenlik, organizasyon zaten yok. Netice hüsran yani! Kaldın bak yine, biçare. Konuk takır takır oynuyor, mülk sahibi mi? Bakıyor! O halde Karagümrük hakimiyeti için de, turu geçme adına sebep beliriyor. Markao 6’da attı golü. Nasıl yediklerini ne siz sorun ne ben söyliyeyim. Sivrisinek telinden beter bir orta saha ve savunma! İstediğin kadar ‘birlik olalım’ de. ‘Bu toplantı sakın ha medyaya yansımasın’ diye tembihle!

Ayakta uyuyor otel parası veriyor

Sen bir takım kurgular peşinde olduğun sürece, hikayelerin nafile bayım! Balık baştan kokar gerçeği sahada. Şu ana kadar anlattıklarım, yönetimsel karmaşanın, örneklenen futbola nasıl yansıdığının ifade şeklidir sevgili dinleyenlerim. Ev sahibinin çakır keyfimsi futbolu hücumda küfelik vaziyette. Küfeciii…! Sarı Kırmızılı leşlerlerin kendine gelecek hali yok gibi! Hele hele Tete, bir başka alemde. Ya Oliveira ayakta uyuyor, otel parası vermiyor. Üste de çuvalla para alıyor. Bu Galatasaray sevenlerine harbiden ıstırap veriyor. Devre! Buruk çevik kuvveti sahaya sürdü. Sürdü de, rakibi Çelikgümrük hüviyetine çoktan bürünmüştü. Gole yaklaştılar, Günay’a takıldılar. Köhn de direğe takıldı. Forvette hiçbir işe yaramayan Zaha çıktı, bari bir gol daha yenilmesin diye Sanchez sokuldu ama o da para etmedi Mendez işi bitirdi 2’ledi. Kapalı devre toplantılara devam Galatasaraylılar! İyi oluyor. Kutlu olsun Karagümrük…

Müsabaka başladı. Sergen Yalçın Brezilya futbol genimi montaj yapmış ne? Samba ritminde, bilumum figürleri monte etmiş ekibine? Lothar Matthaus’u takmıştı peşine Almanya milli maçında, koşudan vazgeçmişti sonra! Futbolcuları vazgeçmiyor, Galatasaray savunmasını peşi sıra koşturdukça, herkesi ter basıyor! Ev sahibi rakip alana, ancak dakika 7’de gidebildi! Mesaj! Sallaparti, hissiz paslar nedenli kontralara, Buruk’un çare bulması şart! Vurulup kalmaması için! Tete ceza sahasında yere indi, kimse Umur etmedi! Bir pozisyon daha az sonra! Tete’nin dizine faullü dokunuldu! VAR uzunca inceledi. Bitigen de ekrana gitti ve penaltı kararıyla bitirdi! Oysa Ahmet veya Erman’a sorsalar, onlar penaltı menaltı vermez, ‘dizine protez mi takılacak yani, buzlayın‘ der geçerdi. Kerem 1-0’a getirdi.

İşte göze batanlar

Seri ve tutarlı konuk atakları sürdü. Sariç direkten döndü, günün başarılısı; Van de Streekhinyo 33’te affetmedi 1-1. Kerem 45’te şahane bir gol daha yaptı, ikinci devre bir penaltı da kaçırdı! Müsabaka 2-1 bitti. Antalyaspor’u kutlarım. Harikulade bir futbol mücadelesine imza attı. Galatasaray ise tüm yorgunluk ve baskıya karşın, böylesi zor 90 dakikayı 3 puanla tamamladı. Köhn, Nelsson, Demirbay, Mertens, elbette Aktürk, illede Torreira günün göze batanlarıydı. Vinicius da akılda kaldı ama iki oda bir salon ebadıyla hakemlerin de gözüne battı ve neredeyse her hamlesine faul îcâd edildi. Olur mu? Olmaz!

Sparta Prag evinde organize, kendinden emin ve bildim bileli aşina olduğumuz tempolu, çabuk ve sert Çek futbolu formatında başladı.

Henüz iki pas yapamadan da, taze belalımız formatındaki Preciado’nun ayağından ilk golü henüz 8’de yedik. Sağ kanat savunmacısını kim kovalamalıydı? Ne siz sorun ne ben söyliyeyim! Bir de Taylor var tipik İngiliz! Ben diyeyim ‘yılan’ siz deyin ‘akrep’ öyle tehlikeli ve sinsi yani. Barış Alper’in bileğine basılmasını görmezden gelen Taylor, Kaan Ayhan’ı benzer hamlesi nedeniyle oyundan attı! Aynı iki pozisyona, iki ayrı değerlendirme. Birini görmezden gelme diğerini en ağır şekilde tecziye. VAR’ına da, yoğuna da, İngiliz ‘ine de ne demeli Allah aşkına ? Yuh yani!

İngiliz-Çek ittifakı

Şampiyonlar Ligi hakem olumsuzlarına, bir yenisi eklendi. Abdülkerim ile çabuk yakaladığımız beraberliğin ve umutlarımızın içine yılan hakem Taylor marifetiyle edildi. Kaan Ayhan atılınca 2 ve 3’ncü golleri attı Sparta Prag ve Zaha’ya yapılan faulü es geçen Taylor akrepliğini tazeledi. Hırslı ve azimli English destekli, sarışınlar ülkesi Prag skoru 4’ledi. Galatasaray İngiliz ve Çekya güçleri ittifakı neticesi, maalesef elenmiştir. Üzgünüz hem de çok üzgün. Kahrolası dış güçler, göz göre göre yazık ettiler bize!

Emre Belözoğlu iyi hazırlanıp konsantre olduklarını belirtmiş ‘Zor maç olacak!’ diye de iddia etmişti. Zor olmadı! Önce Demirbay, ardından Sanchez ve gol üstadı Icardi topu topu 26 dakika içinde, Belözoğlu’nun zorlanmasını bitirdi! Yani? Dr. Buruk ‘artık herşey serbest, ne istersen yiyebilirsin demişti!’ Bilumum destek, gaz, gerilim, gayret enjeksiyonu; hava onca hazırlık berhava oldu! Neredeyse 10 gol kurtaran Bahadır, adam gibi goller yedi. Rizespor kalecisi Tarık acaba izledi mi? İzlemeli! Galatasaraylı Köhn; tam profesyonel. Dengeli, ahlaklı, akıllı. Önde de var, savunmada da. Harikulade transfer olduğunu düşündüm, daha ilk müsabakasında. Tete ‘dün gece ‘hoş geldin’ ama yetmez. Biliyorum ki çok daha fazlasını yapacak donanım hamilisin. Fiş yazdırsın Buruk sana ‘Tete gol at’ ‘Tete asist yap’ ‘Tete harbi yıldızsın, bil değerlendir’ diye. Berkan takımın göbek saplaması değerinde. Göbek saplaması kırık kamyon nasıl yamuk gider? Berkan olmazsa, Galatasaray da öyle.

Demirbaş gibi!

Demirbay takımın demirbaşı oldu, ne mutlu. Muslera, Barış, Nelsson emniyet sigortası Sanchez yaşam sigortasıdır. Aktürk de buram buram futbol zenginliği içeren hamleleriyle, rakibin sigortasını attıran güçlü ceryandır. Icardi ve Mertens mi? Her daim harikulade. Okan Buruk ve ekibi Galatasaray camiasına 4 dörtlük bir futbol topluluğu izletti, 3-1 bitti. Liderlik akşam gitmişti, bugün yine avdet etti. Daim kalsın e mi?

Galatasaray kazanma adına ne gerekiyorsa, onu denedi. Aksini iddia edemeyiz. Fenerbahçe’ye 7 atan Olomouc bunların yanında gazozsa, Spartak fresh meyve suyu valla! Tipik Çek futbolu. Adamlar resmen 70 amperlik akü gibi 12 volt elektrik üretip tüm sistemleri devreye soktuğunuz halde, 14-15 volta çıkıyor! Ne konjektör, ne de alternatör zerre arıza yapmayıp vızır vızır çalışıyor. İşte bu gücü ‘Pes’ ettirmek kolay mı? Galatasaray’a kısmet oldu. İcardi 90’da işi çözdü. Dört dörtlük bir İspanyol hakem izledik. Her kararına saygı duyulası bir hidalgo yani! Zaten hiç kimse de itiraz etmedi. Galatasaray 10 kişi oynamak zorunda kaldı, hakem Nelsson kararında yüzde 100 haklıydı. İlk yarının ilk 15 ve son 10 dakikasında Çekler tam gaz yaptı. Bize 20 dakikalık süre kaldı. Arada spin attık ama mücadeleden asla vazgeçmedik. Demirbay, Vindahi’yi karaciğerinden yaraladı: 1-0.

Ekibe güven tam

Icardi, 10 numara nefaseti örnekleyip 90’da da attığı golle galibiyeti sağladığı gibi ümitleri de, diriltti. Preciado 2 asist ve attığı golle, Spartak’ın her bölgesinin tehlike arz ettiğini belgeledi. Mertens ise ‘İşaret etmedikçe çıkarılmamalı’ kanaatime attığı golle ‘Haklı’ sertifikası verdi. Kuch, 2-2’yi sağlasa da, Muslera dün galibiyet karnesinin hamili değil mi yani? Hele hele son andaki kurtarışı, ne mükemmeldi. 3-2 kazandık fakat Prag’da çok ama çok zor bir 90 dakikanın Galatasaray’ı beklediğini kabul edip, Grande maestro Okan Buruk ve ekibine güvenimizi pekiştirmeliyiz. Bravo Galatasaray…

İlk kez Esenler’de Kasımpaşa hazırlık maçında 2 sene önce seyrettiğim genç futbolcunun mükemmel olduğunu sezmiştim. Sezmiştim de yurtta Barış, cihanda Barış seviyesini, böylesi net hak edeceğini, tahmin edememiştim. Bu gidiş cihan zirvelerinedir. Yüce Yaradan’ımız derman versin. Bir de Cihan Aydın. Genç adam camiasının ışıldayan yıldızı olacaktır, diye düşünüyorum. Henüz dakika 1 sarı kart hem de centilmenlik ve erdem gustosu Mertens’e. Aydın hakkaniyetli ve yerinde kart çıkarttı. Kendinden emin, güvenli, bilgili müsabakanın, seyre değer olmasını temin etti. Helal olsun, bu çocuğa sahip çıkılsın nokta. Okan Buruk ve ekibi Galatasaray’ı şahane kurgulamış. Futbolcuları da eserinin ödülünü layıkıyla sundu harbiden. Dün gece Galatasaray bu sezonun en keyifli oyunlarından birini sevenlerine, sevmeyenlerine arz etti.

Aile başarının sırrıdır

Hele hele Barış ve Mertens mükemmel işler ve birer gol ürettiler. Sol yandan gelen Barış’ın Lima’yı dandilik gibi çevirip çok şık gol yapması, seyre değerdi: 1-0. Mertens ise bir şut çekti Volkan ayaklarından sektirdi. Döneni kafasına doğru şutlayan 10 numara, direk dibi ve Volkan’ın başı arasından ağları yakaladı: 2-0. Muslera biliyorsunuz bir başka üst düzey kalite. Becerilerini cümleye seyrettirdi, her hamlesi mükemmeldi. Kaan joker, Torreira çita, Demirbay çelikbay, Berkan fedakar... İcardi ve Aktürkoğlu‘nu bekliyor Galatasaray! Aile başarının, yaşamın en güzel sırrıdır. Rabbimiz nazarlardan saklasın, gönüllerini yapsın, Ciro’nun da her attığı gol olsun...

Bandırmaspor yürekli başladı. Mustafa’nın golü sayılsa, herkes birbirine sorardı ‘sürpriz olur mu?’ Tribünlerdeki 2 bin Bordo-Beyazlı taraftar da, yüreklerindeki güveni, futbolcularına yansıttı. Doğru futbol karakterini sergileme amacında yapıyı izledim. Zaman zaman şık örnekler, ikinci devre ciddi heyecan da sundular doğrusu. Sanchez; Eyüp’ün kornerinde kafayı sağlam çaktı: 1-0. Anında Doğan Can kafası ve Günay kurtarışı. Seken topu Doğan Can emekleye emekleye gol yapacak, tarihe geçecekti ama Sanchez dopu uzaklaştırdı. Hakemin kafası karıştı! Rötarlı bir penaltı geldi! Metoğlu Zaha’nın maruz kaldığı dokunuşu sezememişti, VAR yetişti. Halil net vurdu: 2-0 Az rötarlı bir penaltı daha geldi Tete yarım kalan işi tamamladı: 3-0.

Vinicius’dan merhaba

Kaleci Akın da şaşırmıştır akın akın penaltı yediğine! Sergen çok şık vurdu devreyi 3-1’e tamamladı. Vinicius ne yaptı? Mükemmel fiziğini izletti! Boy, pos, endam muhteşem de acaba futbolu kadostrafik değerleriyle müsemma mı? Beklemek, sabretmek; iştahlı olduğunu da kabul etmek gerek. Mesela Mulumba sakatlığı ardından 2 ay sonra gelebildi ama affetmedi: 3-2. Kafalarda soru işareti ‘sürprize yer var mı, yok mu?’ Savunmacılarının ayağı altına sigara kağıdı koymazsan, neden olmasın! 3-0’dan 3-2 oldu. Vinicius, Tete asistinde ‘merhaba’ dedi ve 4-2 bitti. Bandırmaspor’u futbol değerleri ve yüreği nedeniyle kutlamak lazım. Galatasaray‘ı da kutlamalı. Strese soksa da, işi bırakmadı.

Her yerde savaş var, dün gece görüldü ki, sahada barış var!
Galatasaraylı Barış Alper Yılmaz yani. Bravo genç adam nokta. Konuk 90 dakikaya öyle bir start aldı ki, ev sahibi dakika 19'a kadar; sadece izlemekle yetindi.
Zaten o zamana kadar da, iki gol yemişti !
Galatasaray o iki erken gol için 'yetti' mi dedi ne ?

Icardi asistinde Nelsson Okan'ı çaresiz bıraktığında dakika henüz 5, Barış Alper ise Maradona'yı hatırlattığında 11. dakikaydı.
19'da Holse dokunsa, durum kritikleşirdi. Çünkü Samsunspor diri, doğru futbol oynayıp; mücadeleden asla taviz vermeyen bir takım. Evlerinde 0-2 yenik durumda olmalarına rağmen, futbol yetilerinden zerre taviz vermediler.

Ciddi baskı kurdular, Muslera'yı aşamadılar. Hele hele Emre Kılıç ve Zeki Yavru, birer devasa canavar oldu!
Müsabakaya renk katan, böylesi futbolculardı.

Samsunspor çok kaçırdı

Kerem ve Barış'ın kendi orta sahaları arasında bulunmaları gereği eksik kaldıkça, rakip rahat etti. Etti de savunma zorlansa da, müdahele etti.

Mertens'i hayranlıkla izliyorum. Savunma adına attığı deparlar, yaptığı koşular herkese ders olacak niteliktedir!

Ya İcardi? İçinden gelsin, gel demiştim. Geldi! Şimdi de 'içinden koşmak gelsin' diyorum.
Maşallah dün gece yine terlemeden bitirdi! Hiç olmazsa rakip savunmaya 'duvar ol' diyeceğim de, duvar bile olamadın dün gece be birader.

Eeeeey Turgay Kaan Numanoğlu; şahsınıza da kutlarım. Drongelen'in Barış Alper'e yönlenen kasti hareketlerini görmezden geldin, İcardi'nin topa hamlesinde tutulmasını ne ettin?

Yanlı düdüklerle işin zor Galatasaray riyaseti ama size yanlış yapan kim varsa, kol kola olmakta da fayda aramak mı var ne ?
Çözemedim? Zor gece 2-0'la geçildi.