Arama

Popüler aramalar

‘’Gövde gösterisi‘’

Mücadeleye iyi başlayan taraf Galatasaray’dı. Orta alanda topun hakimiyetini eline geçiren Sarı-Kırmızılı ekip, sahaya iyi yayıldı. Sneijder ve Selçuk’la topu ileri taşıyan ev sahibi takım, rakip alanı parselledi. 10. dakikada Burak yaklaşık 25 metreden çok sert vurdu ve takımını öne geçirdi: 1-0. Erken gelen gol Aslan’ın iştahını kabarttı. 16’da Selçuk serbest vuruşu bekletmeden kullandı ve yerden Sneijder’ı gördü. Yıldız oyuncu uzak mesafeden düzgün vurdu ve nefis bir gole imza attı: 2-0. Kısa sürede farkı 2’ye çıkaran Aslan iyice rahatlamışken Melo 20. dakikada ceza sahasının hemen dışında çok gereksiz bir faul yaptı. Topun arkasına geçen Marica direkt kaleyi düşündü ve farkı 1’e indirdi: 2-1. Sinan, Galatasaray’daki ilk kurtarışını yapma fırsatını bir kez daha değerlendiremedi!

Olcan’dan uçan kafa!

Konya bu golden sonra daha atak oynamaya başladı. Konuk ekip özellikle Tarık’ın görev yaptığı bölgeyi çok etkili kullandı. 10 dakika boyunca ciddi baskı kuran Yeşil-Beyazlılar beraberliği yakalayamadı. Ve Cim Bom’un usta ayağı Sneijder bir kez daha sahneye çıktı. 34. dakikada organize gelişen atakta son olarak Bruma, Sneijder’e oynadı. Hollandalı yıldız nefis bir bilek hareketi ile rakip savunmayı oyundan düşürdü ve harika bir vuruşla golü yaptı: 3-1. Aslan bu golden sonra da durmadı. 45’te Burak soldan ortaladı, Olcan uçarak kafayı vurdu ve top ağlara gitti: 4-1.

Aman savunmaya dikkat

İkinci yarıda da oyun disiplininden kopmayan Galatasaray, yıldız oyuncularının maça ağırlığını koyması ile rahat bir galibiyet aldı. Fakat savunmada sorunlar olduğu bu maçta da görüldü. Sabri’nin yokluğunda Tarık bu bölge için iyi bir alternatif değil. Genç oyuncunun savunması bir hayli zayıf. Diğer yandan Chedjou’nun da formsuz olduğunu gözardı etmemek gerek. Ama asıl dikkat edilmesi gereken konu Melo’nun bireysel performansındaki düşüş. Hamza Hamzaoğlu aksayan bu noktalara çözüm bulduğu takdirde takımı hem kupada hem de ligde son ana kadar zirveye oynamaya devam edecektir.

13 Şubat 2015, Cuma 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Bu futbol yetmez‘’

Geçtiğimiz hafta sonu Bursaspor ile mucizevi bir şekilde beraber kalan Galatasaray, zorlu Eskişehir deplasmanına çıktı. Zirve yarışından kopmamak adına mutlaka kazanmak zorunda olan Sarı-Kırmzılı takımda Hamza Hamzaoğlu yaptığı sürpriz seçimlerle şaşırttı. Sakatlıktan kurtulan Burak’ı hafta boyunca takımla çalışmasına karşın İstanbul’da bırakan Hamzaoğlu, ‘risk almamayı’ tercih etti. Asıl risk bu maçtan kaybedilecek puan olması gerekirken tecrübeli hoca tercihini Burak’ı 18’e almayarak kullandı. Orta alanda Yekta ile sahaya çıkan tecrübeli hoca Sneijder’i sol tarafta kullandı.

Toplama takım gibiydiler

Karşılaşmaya son derece kötü başlayan Galatasaray’da bireysel pas hataları ilk dakikalarda sorun yaratmaya başladı. 2. dakikada Melo’nun geri pasını kapan Mori, kaleci ile karşı karşıya kaldı. Mori vuruşunu yapsa da Muslera’yı geçemedi. Özellikle orta alanda son derece savruk bir görüntü çizen Galatasaray takım olmaktan çok uzaktaydı. Oyunun Sarı-Kırmızılı takım adına kötüye gitmeye başladığı dakikalarda 19’da Sneijder bireysel becerisiyle kaptığı topu nefis bir pasla Umut’la buluşturdu. Tecrübeli golcünün ilk vuruşu kaleciden dönse de Umut ikinci hamlesinde golü buldu: 0-1. Bu dakikaya kadar etkisiz kalan Aslan bu golü bulması son derece önemliydi. Fakat bu gol Eskişehir’i pek etkilemedi. Ev sahibi takım savunmanın arkasına attığı toplarla etkili olmaya devam etti. 27. dakikada Ahmet sağ taraftan ortaladı, Muslera topu ceza sahası içerisine tokatladı. Arka direkte bekleyen Sissoko vuruşunu yaptı ve top ağlara gitti: 1-1. İlk yarı boyunca futbol adına olumlu hiçbir şey yapmayan Galatasaray bu golle üstünlüğünü kaybetse de soyunma odasına beraberlikle gitti için şanslıydı.

Bruma hareket kattı

İkinci yarıya Yekta-Olcan değişikliği başlayan Hamza Hamzaoğlu Sneijder, Olcan ve Emre’yi Umut’un hemen arkasına gönderdi. Fakat bu değişiklik de işe yaramadı. Sneijder’in sola hapsedilmesi, Melo’nun vurdumduymaz futbolu Eskişehir’in işini kolaylaştırdı. 50. dakikada Sissoko yerden çıkarttı, Funes tamamlamak istedi, Chedjou son anda kornere attı. 55’te Mori soldan gelen ortaya etkili vurdu, top az farkla auta gitti. Kazanma hırsından uzak, oyun disiplininden kopmuş Galatasaray’da Bruma’nın oyuna girmesi Aslan’a tempo kazandırdı. Sarı-Kırmızılılar her ne kadar vasatı aşamasa da kıpırdanmaya başladı. 87. dakikada Olcan sol taraftan yerden ortaladı, Selçuk arka direkte topa dokundu ve takımını öne geçirdi: 1-2. 90 dakika boyunca kötü oynayan Aslan bu maçtan galibiyetle ayrılsa da bu futbolu şampiyonluk için yeterli olmadığı kesin. Eskişehir’i 2-1 mağlup eden Galatasaray çok önemli bir 3 puanı hanesine yazdırdı.

10 Şubat 2015, Salı 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Ya Muslera olmasaydı?‘’

Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin 3 puanla kapattığı haftada hata yapmak istemeyen Galatasaray, ligin dişli takımı Bursaspor’u konu etti. Selçuk ve Burak gibi iki önemli yıldızından yoksun çıktığı maçta Galatasaray’da Afrika Kupası’ndan dönen Chedjou ilk 11’de yer aldı. Sürprizi bol bir kadroyla sahaya çıkan Hamza Hamzaoğlu savunmada Koray-Chedjou ikilisine forma verirken defansın solunda Hakan forma giydi.

Muslera duvar ördü


Karşılaşmaya çok iyi başlayan Bursaspor, Galatasaray’ın kalesine adeta kabus gibi çöktü. 8. dakikada Melo’nun yaptığı faul sonrası topun başına Volkan Şen geçti. Volkan ceza sahası dışından çok iyi vurdu top az farkla auta gitti. 9’da ceza sahası içerisinde topla buluşan Fernandao çaprazdan vurdu, Muslera son anda topu kornere çeldi. Bir dakika sonra Fernandao kornerden gelen topa kafayı vurdu, Sabri son anda çizgiden çıkarttı. 12. dakikada Ozan, orta alandan kaptığı topla hızla ceza sahasına yöneldi. Kaleci ile karşı karşıya kalan Ozan, net pozisyonda Muslera’yı geçemedi. Bu ana kadar tek başına mücadele eden Muslera ilk 12 dakikalık bölümde 2 net gol pozisyonunu engelleyerek takımını ayakta tuttu. Aslan’da savunmada Chedjou yaptığı pas hataları ile dikkat çekerken orta alandakiler de yeteri kadar mücadele edemedi. Aslan atak geliştirmekte dahi zorlandığı maçta ilk akının da golü buldu. 19. dakikada Olcan’ın soldan yaptığı nefis ortaya kafayı vuran Umut golü yaptı: 1-0. Bu golden sonra Cim Bom toparlansa da Bursaspor oyunun kontrolünü eline geçirmeyi başardı. Savunmanın arasına atılan her topla gol pozisyonuna giren konuk takım güçlü rakibine nefes aldırmadı. Orta alandaki savunmadaki hatalarının önüne geçemeyen Galatasaray’a cezayı 45. dakikada Volkan kesti. Belluschi’nin ara pasıyla topla ceza sahasında giren Volkan, karşı karşıya pozisyonda bu sefer Muslera’yı mağlup etmeyi başardı:1-1. İlk yarı boyunca konuk takım Muslera ile 4 kez karşı karşıya kalırken sadece 1 gol bulabilmesi Aslan adına büyük şanstı. Tabii ki Muslera’nın mucizevi performansını da es geçmemek gerekir. Pozisyon açısından son derece zengin geçen ilk yarı 1-1’lik eşitlikle sonuçlandı.

Bursa farkı kaçırdı
İkinci yarı benzer bir görüntüyle başladı. Galatasaray savunmada ve orta alanda çökerken Bursaspor saldırmaya devam etti. Sabri’nin sakatlanıp oyundan çıkmasının ardından savunmanın sağına Koray’ın geçmesiyle defans bloğu iyice oyundan düştü. 53’te kornerden gelen topa kalabalık savunmanın arasında kafayı vuran Fernandao, Bursaspor’u öne geçirdi: 1-2. Bu dakikaya kadar oynanan futbola bakıldığı zaman 21 ’lik skorun Aslan için büyük şans olduğunu söylemek yanlış olmaz. 82. dakikada Bursaspor’da Volkan ceza sahasında elle oynadı ve hakem penaltı noktasını gösterdi. Topun başına geçen Emre düzgün vurdu ve skoru eşitledi: 2-2. golden sonra Aslan rakip kaleyi abluka altına alsa da skoru değiştirmedi. Bursaspor’un tarihi farkı kaçırdığı karşılaşma 2-2’lik beraberlikle ile tamamlanırken Aslan zirve yarışında ağır yara aldı.

02 Şubat 2015, Pazartesi 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Aslan'ın tadı yok‘’

Ziraat Türkiye Kupası G Grubu 5. maçında Eskişehir’e konuk olan Galatasaray sahaya yedek ağırlıklı bir kadro ile çıktı. Olcan, Dzemaili, Tarık, Hamit, Pandev ve Sinan’ı ilk 11’de sahaya süren Hamza Hamzaoğlu, Çaykur Rizespor maçında savunmada başarı ile görev yapan Hakan-Koray ikilisini bozmadı.

Olcan ve Yasin aksadı

Oldukça düşük tempoda başlayan mücadelede iki takım da fazlası ile pas hatası yaptı. Genellikle rakiplerine orta alanda kurduğu baskı ile sonuca giden Galatasaray, kupa maçında bunu başaramadı. İlk defa bir arada oynayan Dzemaili, Yasin ve Sinan Gümüş topu ileri taşıyamadı. Özellikle Yasin kendi bölgesinde aksarken birçok pozisyonda topu rakibe teslim etti. Eskişehirspor ise daha dengeli bir oyunu tercih etti ve kontralarla gol aradı. Ev sahibi takım, Olcan’ın görev yaptığı tarafı kullanmaya özen gösterdi. Sol bekte görev yapan Olcan’ın oldukça kötü bir performans ortaya koyduğunu söylemek gerekir. 40. dakikada Es-Es’te Kamil’in ceza sahasına ortasına
Andaç kafayı vurdu ve takımını öne geçirdi: 1-0.

Değişim de işe yaramadı

Hamza Hamzaoğlu ikinci yarıya Hamit-Emre Çolak ve Yasin-Bruma değişikliği ile başladı. Hamzaoğlu bunun yanı sıra Sinan Gümüş’ü de Pandev’in yanında oynatarak 4-4-2 taktiğine geçti. Fakat bu değişikliklerin Galatasaray’a olumlu bir şekilde yansıdığı söylenemez. 49. dakikada Andaç ceza sahası içerisinde vurdu, Eray çok önemli bir kurtarışa imza attı. 61’de ise Kaan yaklaşık 30 metreden vurdu, top üst direkten döndü. Galatasaray ikinci 45’te rakip alanda daha fazla topla oynasa da Eskişehir oyun disiplininden hiç kopmadı. Daha önce bir arada oynama şansı bulamayan Galatasaraylı oyuncular Es-Es karşısında son derece etkisiz bir futbol ortaya koydu. Eskişehir ilk yarıda bulduğu golle maçı 1-0 kazanırken grup liderliği için önemli bir avantaj yakaladı.

29 Ocak 2015, Perşembe 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Aslan 3 puanla başladı‘’

Hafta içerisinde Ziraat Türkiye Kupası mücadelesinde Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor’a 2-0 mağlup olan Galatasaray, lig mücadelesinde Çaykur Rizespor’u konuk etti. Kupa maçında stoperde Hakan-Melo ikilisinden verim alamayan Hamza Hamzaoğlu, Rizespor karşısında Hakan yanında sakatlığı düzelen Koray’a forma verdi.

Sneijder’ın resitali

Karşılamaya son derece konsantre ve istekli başlayan Galatasaray ilk dakikalardan itibaren rakip kalede baskıyı kurdu. Diğer maçların aksine sol kanat yerine forvet arkası oynayan Sneijder sazı eline aldı ve hocasına ‘benim yerim burası’ der gibiydi. Orta alanda kurduğu presle konuk takımı kendi sahasından çıkartmayan Cim Bom golü bulmakta zorlanmadı. 7. dakikada Selçuk ceza sahası içerisinde yanındaki Sneijder’e oynadı. Kaleci ile karşı karşıya kalan yıldız oyuncu düzgün vurdu ve takımının öne geçirdi: 1-0. Bu gol sonrası da Aslan gol aramaya devam etti. 11’de Sneijder ara pası ile Bruma’yı ceza sahasına kaçırdı. Topa hamle yapmak da geciken Burma çok net bir pozisyondan yararlanamadı. 14. dakikada ise Selçuk göğsüyle indirdi. Umut bıraktı, Sneijder ceza sahası dışında çok sert vurdu, kaleci son anda çıkarttı. 44. dakikada maçın yıldız Sneijder nefis bir pasla Bruma’yı gördü. Topu önüne alan Bruma aşırma bir vuruşla kaleci Serkan’ı mağlup etti ve farkı 2’ye çıkarttı. Hücum anlamında son derece başarılı olan Galatasaray savunma da hata yapmadı. Koray’ın zaman zaman yaptığı kademe hatalarını Hakan ve Melo telafi ederken Aslan ilk 45 dakika boyunca rakibine pozisyon vermedi. Özellikle ilk yarım saatlik bölümde bir çok net pozisyondan yararlanamayan Galatasaray soyunma odasına 2-0 önde gitti.

Muslera izin vermedi

Çaykur Rizespor ikinci yarıya daha istekli başladı. orta alanda daha az pas hatası yapan konuk takım sol kanattan geliştirdiği ataklarla etkili olmaya çalıştı. ikinci yarının ilk 15 dakikalık bölümünde son derece ciddi ataklar yakalayan Rize, Muslera’yı aşamadı. 54’te Holosko’nun pasıyla ceza sahası içerisinde buluşan Sercan vuruşunu yaptı, Muslera gole izin vermedi. 57’de ise Obranıak çok sert vurdu, Muslera bir kez daha gole izin vermedi. Galatasaray’da ilk yarıda Sneijder’ın yaptığını bu dakikalarda Muslera yapmaya başladı. Oyunun 78. dakikasında sakatlıktan kurtulduğu gerekçesiyle ilk 18’e alınan Burak, Umut’un yerine oyuna girdi. İlk deparında yerde kalan Burak sadece 2 dakika sonra sakatlanarak yerini Hamit’e bıraktı. Karşılaşmayı 2-0 önde götüren bir takımda Burak’ın hangi amaçla oyuna girdiğini merak etmemek mümkün değil. Son derece amatörce bir değişiklik sonucu Burak tekrar sakatlanırken Hamza hoca kendine bu hamlenin sebebini sormalı. İyi bir futbol ortaya koyan Galatasaray ilk yarıda bulduğu gollerle mücadeleyi 2-0 kazandı.

26 Ocak 2015, Pazartesi 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Lig öncesi son uyarı‘’

Alanya’da geçirdiği devre arası kampının ardından Zıraat Türkiye Kupası maçında Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor’u konuk eden Galatasaray, sahaya zorunlu değişikler dışında ideale yakın bir 11’le çıktı. Alanya’da iki zayıf rakip ile karşılaşan Galatasaray’da Hamza Hamzaoğlu takımının performansını tam olarak görme fırsatı bulamadı. Kupa maçını, lig için son prova olarak gören Hamzaoğlu bu mücadelede Melo’lu savunma hattını denemeyi tercih etti. Defansın ortasında Melo- Hakan ikilisine görev veren tecrübeli teknik adam, Emre Can Coşkun’u yedek soyundurdu. Mücadeleye hızlı başlayan taraf Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor oldu. Konuk takımda 3. dakikada Yekta ve Melo’nun ortaklaşa hatasında topla buluşan Ercan ceza sahası dışından çok düzgün vurdu ve takımını öne geçirdi: 1-0. Aslan bu golden sonra her ne kadar oyuna yön veren taraf olsa da rakip üzerinde etkili bir baskı kuramadı. Özellikle orta alanda Olcan’ın savruk futbolu ve hatalı pasları Sarı-Kırmızılılar’ın ilerde çoğalmasını engelledi. Aslan ilk yarı boyunca Bruma’nın yay üzerinden vuruşu dışında gole yaklaşamazken savunma ve orta alan son derece uyumsuzdu. Diyarbakır Büyükşehirspor, Ercan’ın ayağından bulduğu golle soyunma odasına 1-0 önde gitti.

Hamza hoca arayışta

Takımının ilk yarıdaki oyunundan memnun olmayan Hamza Hamzaoğlu ikinci 45 dakikaya Pandev-Umut, Yekta-Emre Çolak değişikliğiyle girdi. Fakat ilk yarıda son derece aksayan Melo yine savunmada kaldı. Bu değişiklikler, Aslan’ın oyununa pozitif yansısa da iyi konsantre olmuş rakibini açmakta bir hayli zorlandı. Orta alanda son derece önemli bir rolü olan Olcan bu bölümlerde de kötü futboluna devam etti. 68. dakikada Sneijder ceza sahası dışından sol çaprazdan kullandığı serbest vuruşta direkt kaleyi düşündü top az farkla yandan auta gitti. Orta alandaki dağınıklığa daha fazla dayanamayan Hamza hoca 73’te Sneijder-Emre Can Coşkun değişikliğine gitti ve Melo’yu orta alana gönderdi. Fakat Galatasaray toparlanamadı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor uzatma dakikalarında Yusuf’un kafa golüyle farkı 2’ye çıkarttı: 2-0. Bu gol aynı zaman da maçın da skoru oldu.

Melo’nun yeri orta saha

Ligin ikinci yarısının başlamasına günler kala savunmadaki sorunu eldeki oyuncularla çözmeye çalışan Hamza Hamzaoğlu’nun işinin bir hayli zor olduğu görüldü. Melo’nun stoper oynaması kendi performansını düşürdüğü gibi orta alanı da eksik bırakıyor. Bu maçtan çıkan sonuç uzun lig maratonunda bir stoper transferinin şart olduğu.

23 Ocak 2015, Cuma 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Takım oldular‘’

Cesare Prandelli döneminde kararlaştırılan programda 9 günlük izin uzun olsa da oyuncuların tatilde kendilerine iyi bakmaları, Alanya’daki kamp öncesi önemli bir avantaj oldu. Oldukça huzurlu bir ortamda geçen kampta görüldü ki Hamza Hamzaoğlu, oyuncuları ile çok başarılı bir ilişki kurmuş ve ekibine özgüven kazandırmış. Bununla beraber Hamza hoca futbolcuları üzerinde otoritesini de kurmuş durumda. Kampın büyük bölümünde fizik kondisyon ağırlıklı çalışmalar yapılırken uygulanan testlerde oyuncuların sonuçlarının birbirine yakın çıkması, Hamzaoğlu’nun elini güçlendirdi.

Keyifli bir ortam

Transfer defterini kapattıktan sonra tüm konsantrasyonunu futbola veren Sneijder, kampın en neşeli ve en çalışkan ismi oldu. Hollandalı yıldızı geldiği günden bu yana, hiç bu kadar neşeli ve sosyal görmemiştim. Genç yetenek Sinan Gümüş’ün de başarılı performansı devam etti. Pandev’in ise yine beklentileri karşıladığı söylenemez. Tecrübeli oyunu fizik anlamında hala zorlanıyor.
Alanya kampı boyunca keyifli bir ortamda çalışan Galatasaray, gerçek bir takım olmayı başarmış.

19 Ocak 2015, Pazartesi 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Aslan frene bastı!‘’

Ligde oynadığı son dört karşılaşmadan da galibiyetle ayrılan Galatasaray, İrfan Buz’la iyi bir grafik çizen Gençlerbirliği’ne konuk oldu. Sarı- Kırmızılı takım Ankara’ya Melo, Sneijder, Chedjou gibi as oyuncularından yoksun gelirken Hamza Hamzaoğlu, Hakan, Hamit ve Olcan’a ilk 11’de şans verdi. Mücadelenin ilk 10 dakikalık bölümünde rakibine önde basan Galatasaray, rakip kalede daha fazla görülen taraftı.

Gençler çıkarken avlandı


Gençlerbirliği bu baskıdan kurtulduktan sonra Galatasaray kalesini kanatlardan yıpratmaya başladı. 15. dakikada İrfan’ın kullandığı korner atışında Ahmet ceza sahasında kafayı vurdu, top az farkla üstten auta gitti. Aslan tam bunalmaya başlamıştı ki 19. dakikada Gençlerbirliği, Galatasaray kalesine yüklenirken top savunmadaki Olcan’da kaldı. Olcan bekletmeden Burak’a oynadı. Golcü oyuncu hızla orta
alanı geçti ve ceza sahasına yönelen Emre’yi gördü. Emre bekletmeden tekte vurdu ve takımını öne geçirdi. 0-1. Hazırlanışı ve bitirilişi ile son derece güzel golle öne geçen Aslan rakibinin baskısını da kırdı. 35. dakikada Tomic yaklaşık 30 metreden kullandığı serbest vuruşta direkt kaleyi düşündü, Muslera son anda direğin dibinden çıkarttı. İlk 45 dakika oldukça tempolu geçerken iki takım da belirli bölümlerde birbirine üstünlük sağladı. Galatasaray 19. dakikada Emre’nin ayağından kazandığı golle ilk yarıyı 1-0 önde kapattı.

Orta saha düştü

İkinci yarıya iki takım da son derece düşük tempoda başladı. Galatasaray’da ilk yarıda orta alanda koşan, pres yapan Emre, Selçuk ve Hamit ikinci yarıda durdu. Semih ise savunmadan çıkarken yaptığı hatalı paslarla adeta el freni görevi yaptı. Gençlerbirliği ise Gosso ve Stancu ile 60’tan sonra etkili gelmeye başladı. Hamza Hamzaoğlu, Olcan-Yasin değişikliğine gitse de orta alanı harekete geçiremedi. Her geçen dakika biraz daha tehlikeli gelen Gençlerbirliği’nde 71’de Berat sağdan ortaladı, Stancu kafayı vurdu ve skora dengeyi getirdi.

Umut tercihi şaşırttı

1-1. Hamza hoca 77’de oyuna bir kez daha müdahale etti ve Umut-Bruma değişikliğine gitti. Tecrübeli oyuncu sahada gezen Hamit’in yerine Umut’u tercih etmesi bir hayli ilginçti. Kazandığı maçlarda orta alandaki mücadeleci futboluyla sonuca giden Galatasaray, Ankara’da bunu başaramadı. Özellikle ikinci yarıda yorulan ve refleks gösteremeyen Cim Bom bir puana razı oldu. 1-1’den sonra ikinci golü bulmak için saldıran Gençlerbirliği’ni kutlamak gerekir. İrfan Buz’un öğrencileri oynadıkları futbolla alkışı fazlasıyla hak etti.

27 Aralık 2014, Cumartesi 01:30
YAZININ DEVAMI