Ev sahibi takımların maça iyi başlaması doğaldır ama Kayserispor iyinin çok ötesinde fırtına gibi başladı maça. Konyaspor’un topla oynamasına izin vermeden rakip sahaya yerleşti. Korner dönüşü Abdulkadir Parmak’ın düzgün vuruşu ile golü de buldu. Bu gol iştahını daha da arttırdı. Sezonun en iyi sağ bek performanslarından birine sahip Onur’un nefis asistinde Gavranovic tabelayı yine değiştirdi. Konyaspor oyun olarak karşılık veremese de ilk yarının sonlarında Carole’ün yaptığı penaltı ve Guilherme’nin golü ile maçın kaderini değiştirebilmek adına soyunma odasına umutlu gitti. İkinci yarıya da bu umudun yanı sıra Kayserispor’un düşen temposunu da değerlendirerek başladı. Kayserispor kalesine çok adamla ve direnç görmeden gelmeye başladı. Cikalleshi’nin golü ile gelen beraberlik golünden sonra teknik direktörlerin karşılıklı hamleleri geldi.

İyi oynamasa da

Bu hamlelerden kârlı çıkan Konyaspor oldu. Çekiçi’nin ortasında Cikalleshi takımı adına geri dönüşü ilan eden golü attı. Bu golle maçta orta sahalar artık çabuk geçilmeye başlandı. Alınan riskler iki takım adına da bol pozisyon getirdi. Ancak direkler ve şanssızlıklar başka gol görmemizi engelledi. Sonuçta Konyaspor çok zorlandığı Kayseri deplasmanından üst düzey bir oyun oynayamamış olsa da müthiş bir geri dönüşle galip gelmeyi başardı. Kayserispor ise temposunu maçın tamamına yayamayışının karşılığını mağlubiyetle almış oldu.

Trabzonspor iyi hücum etmesine rağmen kötü savunma yaptığı bir ilk yarı oynadı. Hücumda Nwakaeme'nin içe katederek oynadığı anlarda Göztepe'nin dengesini bozduğu, Visca'nın çabukluğu ile getirdiği ve Ömür'e attırdığı gol ile 2 gol buldular. Savunmada ise top Göztepe'ye geçtiğinde ilk müdahalelerde geç kaldılar. Duran top konsantrasyonu da bir hayli eksikti. Halil ve Soner'le gelen gollerin dışında Göztepe biraz iyi santrforu olmayışı biraz da Uğurcan etkisiyle yakaladığı diğer pozisyonlardan gol çıkaramadı. Yüksek tempolu ilk yarıda en dikkat çekici olan ise Göztepe'nin hücum iştahının Trabzonspor'dan fazla oluşuydu.

Avcı maçı çözdü

Bu detay Abdullah Avcı'yı da rahatsız etmiş olacak ki Trabzonspor soyunma odasından sahaya 3 değişiklikle geldi. Özellikle Dorukhan'ın ilk müdahalelerdeki başarısı ile daha az geri koşan, Djaniny'in savunma arkası koşuları ile daha kolay pozisyon üreten Trabzonspor, 10 dakikada maçı kopardı. Ömür ve Djaniny harika gollerle Göztepe'nin ilk yarıdaki direncini de kırdılar. Maçın kader adamı ilk yarı kaçırdığı gollerden sonra Djaniny'nin golünde çok büyük bir hata yapan Angel oldu. Trabzonspor'da maçın yıldızı 2 gol ile Abdülkadir Ömür olurken, Abdullah Avcı sezon boyunca birçok maçta olduğu gibi yine dokunuşları ile maçı çözdü. Sonuçta şampiyonluk için geri sayıma harika bir galibiyetle bir adım daha eklendi

Mesut Özil konusunda büyük resme bakmak lazım. Süper Lig’de şampiyonluk, yıldız oyuncularını devreye sokamıyorsan sadece hayal. Meseleye koşu mesafesi, mücadele gibi detaylardan bakarsanız sürekli ilk 4’e oynarsınız. “Arda Güler’i bu kadar rahat bir dönemde bile oynatmıyorken yeni sezonda işin içine başarı stresi girmişken nasıl oynatacaklar merak ediyorum. Teknik direktörler genç oyuncuları değil kendilerini ‘korumak’ için böyle yapıyor.

‘Arda, şimdi değilse ne zaman oynayacak!’

Arda Güler’in formda olmasına rağmen kritik maçlarda oynatılmamasını nasıl yorumluyorsunuz?

Arda Güler’i bu kadar rahat ve hedeflerinden uzaklaşmış bir dönemde oynatmayı bile başaramıyorken, yeni sezonda işin içine başarı stresi girmişken nasıl oynatacaklar merak ediyorum. Bir oyuncunun gelişiminde kuvvetlenebilmek için sürekli maç oynaması, kötü oynadığında eleştiriyi de göğüslemesi çok önemlidir. Ama maalesef sadece Arda değil yıldıza dönüşebilecek bir sürü genç oyuncuyu geliştirmeyi beceremiyoruz. Üstelik bunu genç oyuncuları ‘korumak’ söylemi üzerinden yapıyoruz. Aslında korunmaya çalışılan tek şey teknik direktörlerin kendileri.

‘Mesut, İrfan, Pelkas...’

Mesut Özil, Trabzon karşısında kısa süre şans bulsa da hazır gözükmedi. Alanya maçında 11’de olmalı mı?

Mesut Özil sadece Alanya maçı özelinde iyileşti, iyileşmedi üzerinden konuşulması gereken bir konu değil. Daha çok büyük resme bakmak lazım. Şampiyonluk, Süper Lig’de yıldız oyuncularını devreye sokamıyorsan sadece hayal. Fenerbahçe gelecek sezon hem şampiyon olmak hem de futbol olarak taraftarlarını tatmin etmek istiyorsa Mesut Özil, İrfan Can, Pelkas, Mert Hakan, Kim, Valencia ve yine üst düzey bir santrforun en fazla süre aldığı, bu yıldızlar üzerinden kurgulanan bir oyun tarzı ile sahada olmak zorunda. Eğer meseleye sadece koşu mesafesi, savaşmak, mücadele gibi detaylar üzerinden bakarsanız şampiyonluk değil sürekli ilk 4’e oynarsınız.

‘Trabzon maçı ivme verir’

Fenerbahçe, Trabzon karşısında 10 kişiyle çok iyi mücadele etti. Bu maç, sezonun geri kalanı için nasıl bir etki yaratır?

Fenerbahçe için hedefsiz kalınan bir dönemde Trabzonspor maçında verdiği tepki, yaptığı mücadele özellikle de taraftarı tribüne gelmişken olması gereken şeydi. Hem ligde yakalanan ivme hem de uzun süre hatırlanacak bu büyük maçlar oyuncuları kendiliğinden motive edebilir. Belki Trabzon maçında erken eksik kalmak negatif gibi görünebilir ama oyuncuların buna verdiği tepki, oyunun içinde kalmaları ve alınan puan tüm camiayı memnun etti.

‘Defansta değişim olmaz’

Novak iyileşti. Son dönemde Szalai sol bekte oynuyordu. Novak hazır olduğunda savunmada bir değişim gerekir mi?

Novak iyileşmiş olsa da Attila Szalai, Trabzon maçında hem Visca ile iyi boğuştu hem de hücum katkısı verdi. Yine çabuk hücuma çıkan Efecan gibi etkili kanat oyuncularına sahip Alanyaspor’a karşı da Szalai’nin doğru tercih olduğunu düşünüyorum. Savunmanın göbeğinde de sakatlık ya da cezalı olmadığı sürece, işler de düzelmişken değişiklik yapmak, forma adaletinin sağlanmasını da engeller. O yüzden Trabzon maçından sonra o bölgede değişiklik beklemiyorum.

Maç başlangıcında Trabzonspor’lu oyuncuların ilk müdahalelerde geç kalışları ile Fenerbahçe, maça rakip kaleye kolay gelen taraf olarak başladı. Bu bölümde net pozisyon çıkaramasa da üstün gözüktü. Bu ilk baskıyı atlatan Trabzonspor, İrfan Can’ın Siopis’e müdahalesi ile önemli bir avantaj elde etti. Abdülkadir Ömür’ün dikine oyunu iyi oynaması ve Nwakaeme’nin golü ile de tabelayı değiştirdiler. Ancak Fenerbahçe eksik kalmasına, geri düşmesine rağmen bu psikolojiye yenik düşmedi. Trabzonspor kalesine çok adamla geldi. Szalai, Serdar Dursun, Zajc ile beraberlik için iyi fırsatlar yakalamasına rağmen gol çıkaramadı. Başta Uğurcan olmak üzere Ahmetcan ve Denswill’in kritik hamleleri çok değerliydi.

Fenerbahçe puanı hak etti

2. yarıya Trabzonspor topu ayağında daha fazla tutup, pas trafiğiyle oyunu kontrol ederek başladı. Fenerbahçe’nin risk almadan sabırla beklemesi, Trabzonspor’un ise eksik rakibinin üzerine gitmemesi fırtına öncesi sessizlik gibiydi. Son bölüme girilirken Puchacz’ın tarafını zorlayan Fenerbahçe kazandığı duran toptan Zajc’la golü bulup Trabzonspor’un durağan oyununa cezayı kesti. Maçın kalanında Trabzonspor’un Nwakaeme ile gole yaklaştığı pozisyon haricinde net fırsat çıkmadı. Trabzonspor için alınan beraberlik maç başlamadan önce önemli savunma oyuncularının ve Hamşik’in yokluğunda iyi gözükebilir ama 70 dakika eksik oynayan Fenerbahçe’yi üstelik öne de geçmişken yenememesi bana göre kayıp demekti. Fenerbahçe ise hedefsiz olmasına, kırmızı karta ve erken gol yemesine rağmen bu sezon taraftarını üzmediği nadir maçlardan birini oynayıp aldığı puanı hak etti.

Edgar’ın ardından Hugo’nun da sezonu kapatmasıyla defans göbeği çöktü. Ancak takım savunmasının ve oyun disiplinin yüksek olmasının yanı sıra hücum hattının müthiş formuyla, Trabzonspor her zaman yediğinden fazlasını atabilme kapasitesine sahip Cornelius çok faydalı bir santrfor ancak Djaniny son maçlardaki görüntüsüyle bu kez 11 için daha önde gibi. Özellikle Visca ve Nwakaeme’nin aynı anda iyi oynadığı bir maçta, rakip savunma oyuncularının kim olduğunun bir önemi yok!

1- Denswil-Ahmetcan ideal

Trabzonspor’un en güçlü yanlarından savunmanın göbeği Edgar’dan sonra Vitor Hugo’nun da sezonu kapatması ile tam anlamıyla çöktü. Ancak puan farkının çok olması, takım savunmasının ve oyun disiplinin yüksek olması ile bu durum sezon sonuna kadar Trabzonspor’un başını çok fazla ağrıtmayabilir. Özellikle de hücum hattının formda oluşu ile Trabzonspor yediğinden fazlasını atabilme kapasitesine sahip, hemen her maçı savunma zaafiyetine rağmen çevirebilecek, formda yıldızlarla dolu. Dorukhan olsaydı, tahmin ediyorum ki bu sezon bir de stoper denenebilirdi ancak onun yokluğunda son haftalarda yaptığı hatalara rağmen Ahmetcan ve Denswill elde kalan ideal bir ikili gibi gözükürken, biraz daha tecrübeli olan Hüseyin de Abdullah Avcı tarafından tercih edilebilir.

2- Djaniny farklı oyuncu

Cornelius’un çok faydalı ve formda görüntüsüne rağmen Djaniny’nin son Kayseri ve Antalya maçlarındaki performansıyla daha önde olduğunu düşünüyorum. Özellikle maçın içinde Cornelius’a oranla daha fazla olan hareketliliği, çabukluğu, dripling özelliği ile hem Trabzonspor’un organize hücumlarında etkili hem de rakip stoperleri hataya zorlama konusunda çok faydalı bir oyuncu olduğu gerçek.

3- Ligin en iyi kanatları

Şu an için Trabzonspor ligin en formda ve kaliteli kanat oyuncularına sahip takımı. Nwakaeme ve Visca’nın aynı anda iyi oynadığı bir maçta, savunma oyuncularının kim olduğunun da bir önemi yok. Trabzonspor için bu oyuncuların santrfor gibi oynayabilme özellikleri, içe katederek oynayışları ve adam eksiltme özellikleri Trabzonspor’un her maçta gol bulmasını sağlayacak kadar değerli.

Trabzonspor rotasyona rağmen yine oyuna doğru strateji ile iyi başladı. Antalyaspor'u göbeğe yönlendirip yaptığı baskı ile hücum ederken, harika bir Djaniny-Visca organizasyonu ile golü buldu. Tek maçlık eşleşmelerin getirisi olan ilk golden sonraki tempolu oyunda Trabzonspor Bakasetas ve Visca ile farkı arttırabilecek, Antalyaspor ise Naldo, Ndao ve Luiz Adriano ile beraberliği yakalayabilecek pozisyonları cömertçe harcadılar.

Maçı hak etti

İkinci yarıya Antalyaspor vites yükselterek geldi. Ancak sezon genelinde skor olarak avantajı aldığı andan itibaren kontrollü oyunu iyi oynayan Trabzonspor 15 dakikalık baskıyı pozisyon vermeden atlattı. Nuri Şahin'nin maçı çevirebilmek için yaptığı ofansif hamleler ve aldığı risk ile iki takım adına da pozisyonlar getirdi. Ancak hem Uğurcan hem de Diego bu devrenin en iyi performans veren isimleri olunca gol çıkmadı. Abdullah Avcı hamleler konusunda daha kontrollü seçimler yaparak oyunu tutmayı başardı. Son anlarda yakalanan kontratakta önünde kalan topu gol yapan ve uzun süre sonra en iyi maçlarından birini oynayan Berat, 89'da Trabzonspor'un turu geçtiğini ilan etti. Ligden sonra kupada da sezonun en iddialı takımı Trabzonspor yine oynadığı oyunla maçı hak eden taraftı.

Galatasaray, Rizespor kadar bulunduğu durumun baskısı ile de mücadele etmek zorunda olduğu maça oldukça istekli başladı. Önde yapılan presin etkisiyle iyi pozisyonlar da üretti. Ancak bu oyunda transferi direkten dönen Gedson nefis bir frikin golü ile Galatasaray'ı cezalandırdı. Sadece gol üzerinden değil oynadığı oyunda ayaklarından kalite akan Gedson, Rizespor için saha içi lideri olarak göze çarptı. Galatasaray, Kerem'in tarafını iyi kullandığı anda Van Aanholt'un sürpriz sağ ayak golü ile resmen kabustan uyanarak soyunma odasına gitti. Soyunma odasından dönüşte de ilk yarıda olduğu gibi golle dönen Rizespor oldu. Boyd kazandığı dönen topta muhteşem bir vuruşla Pena'yı 2. kez çaresiz bıraktı. Üretkenlik konusunda sıkıntı yaşayan Galatasaray'da Torrent çareyi Gomis ve Babel'i oyuna alarak çözmek istedi. Bu hamle ile Galatasaray rakibini daha fazla hataya zorladı. Kazanılan 2 penaltıdan birini Gomis kaçırmasına rağmen Babel'in beraberlik golü ile maçın adeta ipleri koptu.

Nefes aldı

Galatasaray'ın yakaladığı coşku, Marcao ve Kerem'in kaçırdıkları gol olsa maçı koparmak için yeterli olabilirdi. Yine oyun Rizespor'un topu ayağında tutmaya başlamasıyla dengelenen oyunun son anlarında gecenin en organize atağını bitiren Van Aanholt hem galibiyeti hem de gecenin yıldızı olduğunu ilan etti. Sonuçta Galatasaray puan cetvelindeki yerini kabullenmediğine dair bir refleks gösterip 2 maçta 6 puanla nefes almış oldu.

Geçtiğimiz haftaya nazaran karşısında kalabalık ve iyi savunan Kayserispor'a karşı Trabzonspor maçın ilk yarısında adeta duvara çarpmış gibi oldu. Göbeği iyi kapatan rakibine Bakasetas, Ömür gibi iki 10 numara özellikli oyuncu ile oynamasına rağmen pozisyon üretmekte zorlanan, Nwakaeme'nin de haddinden fazla ortaya gelince Onur Bulut'un rahat çıkışlar yaparak Trabzonspor'u geri koşturduğu bu kötü oyuna Gavranoviç ve Thiam cezayı kestiler.

Direkleri dövdü

Maç önünde sürpriz bir skor olmasına rağmen oynanan futbolun karşılığı skor gayet normaldi. Abdullah Avcı 2. yarıya 3 oyuncu değişikliği ile döndü. Kayserispor'un savunma dengesini Djaniny üzerinden bozmayı başardı. Edin Visca'nın gölünde hazırlayan Djaniny, Nwakaeme'nin pasında golü yaparak son yarım saatte maçı yeniden başlattı. Abdülkadir Ömür ve Djaniny temposu yükselen, presin daha iyi yapıldığı oyunda direkleri dövdüler. İki takımında beraberliğe razı olmayışı ile daha da keyifli hale gelen maçta Attamah ve Visca galibiyet için önemli fırsatlar harcadılar. Trabzonspor baskısı uzatmalarda karşılığını penaltı olarak verdi. Nwakaeme sezonun en zor maçında galibiyeti ve adeta şampiyonluğu ilan eder gibi bir gol atarak maçı müthiş bir zafere dönüştürmüş oldu.