Maçın başından itibaren sahanın her yerinde pas yapan, oyunu kontrol eden Başakşehir hücumda hem dönen topları kazandığı hem de hücum presini yaparak rakibini hazırlıksız yakaladığı pozisyonlar buldu. Bajic attığı gol ile oyunla beraber skoru takımına getirirken, pozisyonlar da gelmeye devam etti.

Ancak Başakşehir 2. golü ne zaman bulur derken Mossoro 38’de büyük bir amatörlükle çift sarıdan kendini attırarak rahat giden maçı riske attı. Samet hoca ikinci yarıya rakibinin eksik kalışını fırsat bilerek Robinho’yu da sahaya atıp kaliteyi yükselterek başladı. Topa daha fazla hakim olmaya başlayan takımını iyi organize etmeye başlayan Robinho sayesinde Sivasspor kaleye daha çabuk gitti.

Çok pozisyon üretebildi mi ? Hayır. Ancak maçın son anında kaleci Volkan’ı bir anlamda hataya zorlamayı başararak beraberliği kurtarmayı başardılar. Sonuçta Başakşehir ikinci yarıda eksik oynamasına rağmen çok iyi mücadele ettiği maçta 2 puan kaybederek bana göre şampiyonluğa havlu attı.

Gecenin sorusu

Robinho ve Kone neden yedek kaldı diye sorulabilir? Ancak fizik gücü 90 dakikaya yetmeyen Robinho’nun yanı sıra kontratak oyununa yatkınlığı fazla olmayan Kone’nin yedek kalması ve ikinci yarıda girmesi doğruydu.

Maçın starı

Robinho oyuna girdiği andan itibaren takımını iyi organize etmesinin yanında atılan golde de başroldeydi. Alınan puanın kahramanıydı.

Maçın olayı

Mossoro’nun yaptığı gereksiz işler bir anda takımının 10 kişi kalmasına neden olurken, belki de şampiyonluğun gitmesine sebep olacak.

Kısa mesaj

Başakşehir’de Volkan Babacan milli takım tecrübesine yakışmayan bir hata yaparak bu sezonun belki de en krıtik kaybının kahramanı oldu.

Osmanlı maçını Mossoro ve İrfan Can değişiklikleri ile çözen Başakşehir hafta sonunda kendisi kadar topla oynamaya yatkın; ancak topu rakibine bıraktığı zaman da boş alanları iyi değerlendirmeyi başaran Sivasspor sınavına çıkacak. Her ne kadar Galayasaray, Beşiktaş ve Başakşehir’i yenmiş de olsa bu galibiyetleri kendi sahasında alan Sivasspor’un en büyük avantajı rakiplerini çok iyi analiz eden Samet Aybaba’nın sezonun en başarılı ve formda teknik direktörürlerinden biri olması. Mahmut ve Adebayor’un yokluğunda Mossoro ve Edin Visca’nın uyumu, Emre Belözoğlu’nun geriden takımı organize etme becerisi, Elia’nın sakatlıktan döndükten sonra yakaladığı form grafiği ise Başakşehir’in en önemli kozları.

İzin vermeyebilir!

Şampiyonluk için Osmanlı maçının ilk yarısında olduğu gibi düşük konsantrasyonla bir 45 oynama lüksleri ise artık yok. Çünkü Sivasspor’un kadro kalitesi ve genişliği kötü yakalayacağı bir rakibe hem cezayı keser hem de geri dönüşlere kolay izin vermez.

Ön plana kim çıkar?

Sezonun genelinde hem kapanan takımlara karşı hem de boş alanları çok iyi değerlendirebilen Visca, Adebayor’un yokluğunda Başakşehir tarafında performansı en önemli oyuncu.

Kısa mesaj

Bajiç bitiricilik konusunda Adebayor’u aratmaz, ancak Mahmut’un yokluğunda Abdullah hocanın kime şans tanıyacağı Kone ve Robinho gibi tehditler düşünülünce çok kritik.

Bu istatistiğe dikkat

Bu sezon Süper Lig’de maçların 61 ve 75. dakikaları arasında kalesinde en çok gol gören takım 11 golle Sivasspor... Bu aralıkta en az gol yiyen iki ekipten biri ise 2 golle Başakşehir.

Galatasaray’ın 3 haftada oynayacağı rakiplerinin ortak özelliği, hedeflerini büyük ölçüde tutturmuş olması. Sadece Akhisar’ın az da olsa düşme ihtimalinin bulunması, bu haftaki maçı diğerlerinden ayırabilir. Ancak deplasman fobisinin yenilmesi ve Başakşehir, Beşiktaş galibiyetleri ile özgüvenini en yüksek seviyeye çeken Galatasaray’ın bu maçı da geçeceğini düşünüyorum.

Futbol kültürümüzde ligde istediğini almış takımların motive olmakta zorlandıkları bir gerçek. Galatasaray’ın avantajı kendi form durumu kadar kalan rakiplerinin rahatlığı olacaktır. Sonuçta Fatih Terim’in geldiği andan itibaren takımına yaptığı katkı ile şampiyonluk şansını maksimuma çıkardı. Çok büyük bir sürpriz olmazsa da bu dakikadan sonra şampiyonluğu kimseye kaptırmaz.

Maçın ilk yarısında istediği gibi oynayan, Kayserispor’a kendi sahasında pozisyon dahi vermeyen ve yüksek duran top konsantrasyonuyla iki net pozisyıon kaçıran bir Aytemiz Alanyaspor vardı. Ancak yakaladıkları pozisyonlar kaleci Lung’un enfes reflekslerine kurban gitti. Mücadelenin ilk yarısında Deniz ve Fernandes’in karşılıklı sakatlıkları, iki taraf adına da şanssızlıktı. Alanyaspor bu şanssızlığı 20. saniyede Efecan’ın attığı golle şansa çevirdi. Kayserispor kapanan rakibini açmakta zorlanırken Mendes, attırınca beraberlik golünü Boldrin’le buldular. İki tarafın da beraberliğe razı olmadığı son 10 dakika içinde rakibini hataya zorlayan Alanyaspor oldu. Ve Douglas attığı penaltı golüyle takımının belki de sezonun en değerli galibiyetini aldığını ilan etmiş oldu.

Sumudica’yı aradılar

Kayserispor sezonun ilk yarısında yakaladığı büyük çıkışa rağmen sezonun ikinci yarısındaki istikrarsızlığının yanı sıra cezalı Sumudica’yı da çok aradı. Diğer taraftan Mesut Bakkal, yine can simidi gibi Alanyaspor’u da kümede kalma yolunda düzlüğe çıkarmak üzere. Hakem Halil Umut Meler, maçın tansiyonunu yükseltmeden temposunu düşürmeden maçın sonucuna etki eden olumsuz bir hata yapmadan karşılaşmayı yönetmeyi başardı.

Fenerbahçe oyunu dar alana çekip kalabalık savunma yapma çabasındaki Antalyaspor’a karşı formda forvetleri Giuliano’nun asisti, Aatif ve Soldado’nun golleri ile ilk 20 dakikada diş geçirmeyi başardı. Genel anlamda fiziksel olarak güçlü ve savunma disiplini yüksek bir takım olmalarına karşı sezon başından beri bir türlü minimuma inmeyen bireysel hata sıkıntısı Skrtel ile yine yakalarına yapıştı. Daha fazla oyuncu ile öne çıkan Antalyaspor Skertel’in ağır kalmasından faydalanarak Doukara ile golü bularak Fenerbahçe’nin rahatını kaçırdı.

Süper yedek...

2. yarıya Fenerbahçe yine maç başında olduğu gibi yüksek konsantrasyonla başladı. Gün geçtikçe daha uyumlu ve işler bir hale gelen Soldado-Aatif-Giuliano uyumuna Dirar’ın yaptığı katkı ile 3. golü bulup hem Antalyaspor’un direncini düşürdüler hem de Dirar ve Soldado’yu dinlendirme fırsatını yakaladılar. Ve işin sonunda süper yedek Valbuena ile skoru belirleyip şampiyonluk yolunda yakın takibe devam ettiler.

Gecenin sorusu

Bu seri sezon sonuna kadar devam eder mi? Kalan süreçte Fenerbahçe’nin en ciddi rakibi bu hafta oynayacağı Kasımpaşa. Kayıpsız geçebilirse sezon sonuna kadar maç kaybetmeme ihtimali çok yüksek.

Maçın starı

Giuliano, Fenerbahçe’nin oyun anlayışına uygunluğu, kazanma arzusu, yaptığı asist ve attığı golle maçın yıldızı olurken yeri şu an için doldurulması en zor oyuncu olduğunu da gösterdi.

Maçın olayı

Bireysel hata yapma konusunda istikrarını bozmayan Fenerbahçe’de Skrtel bu zaafın son kahramanı oldu.

Kısa mesaj

Yaşar Kemal Uğurlu ve ekibi iptal ettikleri gol, kaçırdıkları ofsaytlar ve vermedikleri penaltı ile başarısız bir akşam geçirdiler.

Quaresma’nın Vodafone Park’a dönüşünün hissedildiği ilk 10 dakika içinde çok net pozisyon bulamasa da Yeni Malatyaspor’un ikramını geri çevirmeyen Negredo, Beşiktaş’ı öne geçirdi. Ancak bu gol Yeni Malatya’nın değil Beşiktaş’ın temposunu düşürdü. Topa hakim olmasına rağmen üretkenlikten uzak kalan Beşiktaş 2 dakika içerisinde verdiği iki pozisyondan birinde Pereria golü atınca pabucun pahalı olduğu meydana çıktı. Beşiktaş’ın tempoyu arttırmakta zorlandığı zaman geçtikçe stresin ve gerginliğin arttırdığı Beşiktaş’da son 10 dakikaya gelene kadar Babel ve Oğuzhan’ın kötü oyunları, Caner’in sakatlığı gibi olumsuzluklar adeta kabus gibiydi. Ancak sezonun kurtarıcısı Talisca yine ortaya çıkarak Adriano’nun ortasında Beşiktaş’ı kabustan uyandıran golü attı. Quaresma ise maçın yıldızı olduğunu ilan ettiği maçta skoru ilan etti. Sonuçta Beşiktaş oyun kalitesi anlamında sezonun en vasat maçlarından birini bana göre Vodafone Park ve taraftar etkisi ile kazandı.

Gecenin sorusu

Bu performans derbi öncesi kafalarda soru işareti oluşturur mu? Beşiktaş takımı bu yıl iyi konsantre olduğu derbi maçlarını iyi oynarken Galatasaray’ın da kazanma mecburiyeti Beşiktaş için deplasmanda olmasına rağmen küçük bir avantaj olabilir.

Maçın starı

Quaresma Beşiktaş’ın hücum hattında en fazla sorumluluk alan, en çok deneyen ve skoru belirleyen oyuncusuydu. Quaresma’nın oyunu adeta Beşiktaş’ın kötü oyununun da kurtarıcısı oldu.

Maçın olayı

Çok uzun zamandır Babel’in bu kadar kötü oynadığı bir maç hatırlamıyorum. Ancak kötü oynamaya en çok hakkı olan oyunculardan biri olduğu da bir gerçek.

Kısa mesaj

Vida bana göre Beşiktaş’ın yediği golde hatası olmasına rağmen maçın genelinde iyi bir oyun sergiledi.

Başakşehir, Arda Turan’ın 1 gol, 1 asistle yıldızlaştığı karşılaşmada Kayserispor’u 3-1’lik skorla yıktı. Galatasaray yenilgisinin ardından ayağa kalkan Başakşehir, maç fazlasıyla zirveye çıktı. Kayserispor'un fiziksel güç ve mücadele anlamında Başakşehir’e iyi direndiği ilk yarıda tek eksiği, oyunu hücum bölgesine taşıyamamasıydı. Başakşehir ise pas trafiği konusunda Emre Belözoğlu’nun yediği presten olumsuz etkilendiği ilk yarıda Arda Turan’ın güzel asistinde Visca ile golü bulurken, yine Arda Turan ile kısır geçen ilk yarıda 2. gole de yaklaşmayı başardı. İkinci yarıya Kayserispor vites yükselterek başladı. Oyunun kontrolünü aldı ve Deniz Türüç’ün asistinde ikinci baharını yaşayan Umut Bulut skoru eşitledi. Fakat Başakşehir adına işler kötüye giderken ortaya bir kez daha Arda Turan çıktı ve takımını olası bir kabustan uyandıran golü attı. Bu golle hem oyun hem de skor değişti.
Adebayor’dan şık asist

Başakşehir 3. gol için fırsatlar yakalamaya başlarken, aradığı golü mücadelenin uzatma anlarında buldu. 90’da Visca’nın ortasında Adebayor çok şık bir asiste imza attı, Elia tabelayı yazdı: 3-1. Sonuçta çok zorlandığı karşılaşmada Kayserispor’u kendisi adına yaptığı en önemli transfer Arda Turan üzerinden çözmeyi başaran Başakşehir, maç fazlasıyla zirveye çıktı.

Kırılma anı: 66. dakika

Ev sahibinin oyunda etkinliği yokken Arda Turan’ın 66. dakikada attığı gol, Başakşehir’i ayağa kaldırdı.

Maçın adamı: Arda Turan

Başakşehir’e geldiği günden beri en iyi maçını oynadı. Arda, 1 gol 1 asistlik performansıyla fark yarattı.

Fenerbahçe’nin topu Beşiktaş’a bilinçli olarak bıraktığı ilk 30 dakika rutin tempoda geçerken ilk maçta olduğu gibi dengeleri değiştiren yine bireysel bir agresiflik oldu. 30. dakikada Adriano’nun basit hatası ve Pepe’nin tekmesi, kazanmak zorunda olan Beşiktaş’ın işini daha da zorlaştırırken, Fenerbahçe topa sahip olduğu anlarda rakibine göre daha fazla boş alan buldu. Ancak bu dakikalarda ortaya çıkan cılız pozisyonlar Aatif’ın kötü tercihlerine kurban gitti. 2. yarıya iki teknik direktör de yeni senaryoya uygun değişikliklerle girdiler. Şenol hocadan Jeremain Lens ve Domagoj Vida bir tarafta, Mathieu Valbuena diğer tarafta oyuna girdiler. Ancak hocaların oyunun değişmesi için yaptığı bu hamlelere rağmen değişen tek şey maçın sinir harbine dönüşü oldu.

Gecenin sorusu

Takımlar lig yarışında bu maçtan nasıl etkilenir? Açıkçası ne Fenerbahçe ne de Beşiktaş hırpalanmadıkları 60 dakikalık oyundan sonra lig maçlarına beklenenden daha yüksek enerjili çıkacaklardır.

Maçın starı

Oynanabildiği dönem içerisinde maçın yıldızıdır diyebileceğimiz performansa sahip bir oyuncu öne çıkmadı.

Maçın olayı

Fenerbahçe taraftarının (aklı selim olanları bir kenara ayırarak söylüyorum) her şey takımı adına iyi giderken gösterdikleri gereksiz tepkiler ile hem kendileri adına hem de tüm futbolseverlere geceyi zehir etmeleri...

Kısa mesaj

Passolig, bu olayların yaşanmaması için çıkartıldı. Şimdi gereken yapılmalı, bu olaya imza atan holiganlar tek tek tespit edilerek bir daha hiçbir spor müsabakasının yanına bile yaklaştırılmamalı.