Arama

Popüler aramalar

‘’Sezonun fişi çekildi‘’

Galatasaray boş tribünlere oynuyor, böyle giderse daha da boşalır bu tribünler. Anladığım kadarıyla taraftar çarşamba günkü derbiye sakladı son bir destek olarak. Maçın oranlarına bakarsak, ezici bir Galatasaray üstünlüğü var Rizespor karşısında. Ama bu ezici üstünlük hangi bölgede diye sormak lazım.

Bir ve ikinci bölgede bol pas yaparak ulaşılan bir oran rakip ceza alanında da tutulsa daha gerçekçi olur bence. Aslında bu kadro son 8 maçta bir kere kazanmış ve gol yemediği maç yok. Son maçında küme düşmeye oynayan Eskişehirspor’dan 4 gol yemenin verdiği eziklikten olsa gerek Reikerink ilk 11’de stoper orjinli 4 oyuncu oynattı.

Gelecek sezonu kurtarmalı

Büyük kulüp olmak büyük takım olmak kaliteli futbolcularla olur. Eğer biz İstanbul’a iki golcüsünden yoksun gelmiş bir Rizespor’a hem pozisyon verip hem de doğru dürüst pozisyon bulamıyorsanız bu sezon fişi çekmişsiniz demektir. Galatasaray taraftarı bu futbola bakıpta nasıl çarşamba günkü derbi için umutlansın, nasıl kupa da ‘yarı finalde Rizespor karşısında rahat finale çıkarız’ desin. Şurada kalmış 7 maç iki de kupa var finale çıkarsa toplam 9 karşılaşma, hiç olmazsa kaybedilmiş bir sezondan dersler çıkartıp gelecek sezonu kurtarmak lazım.

Büyük takım böyle gol yemez

Dün Galatasaray son dakika da gol attı ama son saniyede yedi ve ayağına gelen 3 puan fırsatını değerlendiremedi. Büyük takım iyi takım 1-0 öndeyken duran toptan gol yemez. Şimdiye kadar işlerin niye kötü gittiğinin göstergesidir Rizespor’un atttı beraberlik golü kimse kendini kandırmasın...

10 Nisan 2016, Pazar 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Sivas'ın uyanışı‘’

Gaziantep’te ilk yarı konuk ekibin istediği gibi geçti. Kümede kalma savaşı veren Sivasspor, son haftalarda iyi futbolunu bir türlü skora yansıtamıyordu. Mesut Bakkal “Her şeyi yapıyoruz, beraberliğe üzüleceğimiz maçları kaybediyoruz” diye de yakınıyordu. Gaziantepspor ise iç sahada istikrarsız bir görünümdeydi. Bu faktör de Sivas için puan şansı olabilirdi. Mesut Bakkal dün gece forvette Hasan Kabze’yi kullandı bu defa. Oyunun ilk 30 dakikasında kayda değer bir gol pozisyonu izlememedik, genelde orta alanda mücadele vardı.

45 artıda attılar

33. dakikada Cicinho’nun ortasında Hasan Kabze ceza sahasında etkili bir vuruş yapamadı. 39’da Beykan ceza alanına girdi ama elverişli pozisyonda adeta topu ezdi ve fırsatı değerlendiremedi. 45 artıda Sivasspor öne geçti. Yiğit’in pasında Aatif, klasına yakışır bir vuruş yaparak ağları havalandırdı: 0-1. Golün etkisiyle birlikte ikinci yarıya Yiğidolar daha da moralli başladı. Topu kendilerinde tutarak Gaziantep’in tempo yapmasını önlemek isteyen Sivasspor, hücumda topu Aatif’le buluşturmayı hesaplıyordu.

Texeira zoru başardı

53. dakikada Larsson’un gollük kafa vuruşunu Setkus önledi. 70’te oyuna ikinci yarıda giren Texeira, Elyasa’nın hatasında kaptığı topu golle bitirebilirdi, ancak fırsatı kötü kullandı. 76’da Barış’ın uzaktan şutunu Setkus kurtardı.

Geriye çekildiler

Son bölümde Sivasspor skoru koruma duygusu içinde geri çekildi. Zaman zaman önemli kontrataklar da yakaladı ama kullanamadı. Sonuç olarak Yiğidolar uzun süredir hasret kaldıkları deplasman galibiyetine Gaziantep’te ulaşıp, ligde kalma umutlarını artırdı. Antep ise üst üste iki iç saha maçından da puansız ayrıldı, kredisini hovardaca kullandı.

09 Nisan 2016, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Çare Tosiç‘’

Güneş, Trabzon maçında başarılı olmuş Tosic-Necip ikilisinden neden vazgeçti bilemiyorum. Tosic gibi Süper Lig’deki maç sayısı çok fazla ve sol stoperde performansını kanıtlamış bir oyuncu tercihi Kasımpaşa karşısında çok daha mantıklı olurdu. Kalan maçlarda Tosic tercihi, savunma hattında Kartal’a nefes aldırabilir.

Beşiktaş’ın Kasımpaşa karşısındaki düşüşünün nedeni nedir?

Kartal maçı unutmuş!

Beşiktaşlı futbolcular, anlaşılan bütün hafta yaşanan Vodafone Arena’nın açılış haberlerinden dolayı Kasımpaşa maçını unutmuşlar. Açıkçası 11 Nisan’daki Bursaspor açılışı, maçın önüne geçmiş ve Kasımpaşa maçını çantada keklik görmüşler ki, bu kötü tablo ortaya çıktı. Oysa Rıza Çalımbay’ın ideal 11 ile sahaya çıktığında neler yaptığını biliyorduk. Bir de sanırım Rıza Çalımbay’nın Beşiktaş ile şampiyonluk yaşamış bir kaptan olarak Kasımpaşa’nın başında takımını bu kadarda motive etmesi beklenmiyordu gibi bir önyargı hakimdi. İşte bu iklim, Beşiktaş’ın kötü futbolunda ve yenilgisinde etkenlerden bir kısmıydı. Çünkü oyunun başından sonuna kadar çok etkili ve rakibe fırsat tanımayan bir Kasımpaşa izledik. Özellikle orta sahadaki bilek güreşini Kasımpaşa kazanınca hem savunma hem de hücumda Beşiktaş’ta işler kötü gitti. Tabii ki Quaresma ve Gökhan Töre gibi kilidi açan ve Gomez’i besleyen oyuncuların yokluğu fazlasıyla hissedildi.

Stoper ve bek hattındaki futbolcu tercihleri doğru mu?

Ersan’ın gidişi sorgulanır

Savunma hattında sıradan bir görüntü vardı. İki bekin önlerinde oynayan isimler yaratıcı olmayınca bir de rakip önde baskıyı başarılı yapınca yetersizlikleri fazlasıyla ortaya çıktı. Ersan satılırken belki kulübe ekonomik katkı yaptı ama bir şampiyonluk kaybedilirse bu satış sorgulanır, sorgulanmalı da... Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi’ne katılması demek 50 milyon Euro gelir demek. Üstelik yeni bir stada şampiyon olarak çıkmak da ayrı bir haz...

Kulübedeki diğer isimlere daha fazla şans verilmeli mi?

Stoper dizaynı yanlıştı

Savunmanın stoper mevkisinde Şenol Güneş, Trabzonspor maçında başarılı olmuş ikiliden neden vazgeçti bilemiyorum. Tosic gibi Süper Lig’deki maç sayısı çok fazla ve sol stoperde performansını kanıtlamış bir oyuncu tercihi Kasımpaşa karşısında çok daha mantıklı olurdu. Tamam, Rhodolfo ve Ersan ikilisi varken kimse böyle bir tercih eleştirisi yapmadı, yapmazdı. Ama gelen iki stoperin de sıradan, vasatı aşmayan oyuncular olduğu şans verildiğinde rahatlıkla görüldü. Şenol Güneş gibi çok tecrübeli bir teknik adam, Kasımpaşa’nın mücadeleci forvet hattına bakıp kendi savunma hattını daha gerçekçi dizayn etmeliydi. Bu yenilgiyi Marcelo’ya bağlamak doğru değil ama Necip-Tosic ikilisinin daha iyi olduğu görüldükten sonra böyle kritik bir maçta görevlendirilmemesi düşündürücü... Kalan maçlarda Tosic tercihi, savunma hattında Kartal’a nefes aldırabilir.

Kalan 7 maçlık periyotta Beşiktaş’ın şampiyonluk şansı nedir?

Çok büyük avantaj kaçtı

Hani ‘bu köprünün altından daha çok sular akar’ derler. Ancak Beşiktaş’ın çok büyük bir avantaj kaçırdığı da bir gerçek. İkili averajın Fenerbahçe’den yana olduğunu düşünürsek bundan sonra gerilimli haftalar Beşiktaş’ı bekliyor. Umutların, Fenerbahçe’nin Galatasaray maçına bağlanması doğru değil. Çünkü aynı deplasmana Beşiktaş da 33’üncü hafta gidecek.... Açıkçası Kasımpaşa yenilgisi Beşiktaş’ın bütün hesaplarını alt üst etti. Eğer kazansalar hem puan farkı artacak hem de Fenerbahçe’yi kaosa sokacaklardı, şimdi ise her şey tersine dönmüş gözüküyor.

06 Nisan 2016, Çarşamba 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Sessiz kaçış!‘’

Kweuke’siz Rizespor gerçekten tatsız tuzsuz bir yemek gibi. Karadeniz ekibi aslında organize bir futbol oynuyor, ancak top final bölgesine gelince bir türlü istenilen final vuruşu gelmiyor. Dün gece de Kayserispor karşısında evinde kazanıp rahat bir nefes almak istiyordu Çaykur Rizesporlu futbolcular. Kolay bir maç olmayacağı iki takım adına da belliydi. Kayserispor en alt sıradaki 3 takımın gözünü diktiği bir ekip olarak baskı altında. Deplasmanda bir puan ilk hedefti Hakan Kutlu’nun öğrencileri için. 13’te sağ kanatta gelişen atakta Mehmet Akyüz vurdu, top savunmadan Deniz Kadah’a geldi ancak gol ofsayt gerekesiyle sayılmadı. 43’te Özgür Yankaya kritik bir kararla Kayserispor’un golünü iptal etti. Berkan’ın kullandığı serbest atışta Oğulcan kafa ile ağları havalandırdı, ancak ofsayt bayrağı havadaydı.

İstediklerini aldılar

İkinci yarıda risk alan iki takım önemli pozisyonlarda yakaladılar. 53’te Rize gole çok yaklaştı. Şövalye’nin gol vuruşunu Zeki Yavru doğru bir kademeyle önlemeyi başardı. 60. dakikada Zeki Yavru’nun nefis frikiği az farkla dışarı çıktı. 70’te Biseswar düşürdü Lopes gelişine nefis vurdu, ancak top az farkla dışarı gitti.
90 dakikanın özeti kaybetmek istemeyen iki takım da istedikleri bir puanı alarak sahadan ayrıldı.

05 Nisan 2016, Salı 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Sivas'a hüsran, Bursa'ya bayram‘’

Sivas’ta ev sahibi belki de son zamanların en iyi ilk yarısını oynadı. Mesut Bakkal’ın öğrencileri Bursaspor karşısında tempo yaptı, çabuk top kullandı, rakibin üzerine gitti ancak bu futbol ilk yarıda sadece bir gol getirdi. Üstelik öne geçmeyi hesaplarken 13’te Sercan’ın ortasında Deniz Yılmaz ile gelen Bursaspor golü Sivas tribünlerini şok etti. 22’de Beykan asist yaptı, Burhan dokundu: 1-1. İlk 45’te savunan ve rakip kalede pek görünmeyen bir Bursaspor izledik. Sivasspor ise skor olarak değil ama oyun olarak soyunma odasına umutlu girdi. İkinci yarıda Bursaspor da atak oynayınca çok zevkli bir maç izledik. 59’da Beykan sol kanattan aut çizgisine getirdi, ortaladı, kale içinde kimse dokunamadı. 64’te Sivasspor öne geçebilirdi. Cicinho’nun ortasına Hasan Kabze penaltı noktasından uçarak kafayı vurdu, Harun müthiş kurtardı. 77’de Aatif’in pasında Burhan’ın şutunda tribünler gol diye ayağa kalktı, ancak top az farkla dışarı çıktı. 84’te yine Aatif ayak dışı gollük şutu kaleyi bulmadı. Artık risklerin alındığı iki takımın da galibiyet golü aradığı son saniyelerde Bursaspor öne geçti. Sivassporceza alanı içinde dolaşan top en son Deniz Yılmaz’a geldi. Golcü oyuncu dar açıdan topu Sivasspor filelerine yolladı: 1-2.

Trajik bir gün

Dün 4 Eylül’de Sivasspor için trajik bir gündü. Belki de en iyi iç saha maçlarından birini oynadılar ama bir Deniz Yılmaz’ı yoktu Yiğido’nun. Bursaspor için ilk yarı kötüydü ama ikinci yarıda gerçek Bursaspor vardı sahada ve yukarıya tırmanış bu maçta da devam etti.


Maçın adamı: Deniz Yılmaz

Bursaspor’un yıldızı Deniz Yılmaz, takımını 2 golle galibiyete taşıdı, Timsah’taki 5. golünü attı.

Kırılma anı: Dakika 77

77’de Burhan Eşer’in Sivasspor adına kaçırdığı gol maçın dönüm noktasıydı. Bu an Bursa’yı ateşledi.

04 Nisan 2016, Pazartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Konyaspor tarih yazdı‘’

İlk sıraları paylaşma yarışında oyuna fırtına gibi başlayan bir Konyaspor izledik. Başakşehir daha rakip kaleye gidemeden kalesinde golü gördü. 2. dakikada Bajiç’in faulüyle Emre sakatlık yaşadı. 6. dakikada Alban Meha korneri kullandı, Volkan golü atan isimdi: 1-0. 13’te Visca serbest atışı kullandı, Yalçın penaltı noktasında bomboş vaziyette topu kale yerine, dışarı attı.

22’de oyunun başında sakatlanan Emre devam edemedi ve yerini Rotman’a bıraktı. 45 artıda Ali Turan’ın kontrolsüz bir şekilde Mossoro’nun bileğine darbesi penaltıydı ama hakem Serkan Çınar ‘devam’ dedi. İkinci yarıda skoru korumaya çalışan ve iyi kapanan bir Konyaspor vardı sahada. Başakşehir ise sabırla hücum deneyen taraftı ve devamlı rakibin bir açık vermesini bekledi. 62’de Ferhat’ın yerine Sokol’u aldı Avcı ve bir anlamda çift forvet 3’lü savunmaya döndü.

3 golcü birden!

Avcı, son olarak Semih Şentürk’ü alıp 3 golcüyleberaberliği kovaladı. 89’da Sokol Cikalleshi, müthiş bir voleyle skoru eşitledi: 1-1. 90 dakikaya baktığımızda taktik disiplin içerisinde müthiş bir mücadele vardı sahada. Konya 3 puanı perçinleyecek pozisyonları buldu ama değerlendiremeyince buruk da olsa bir puana razı oldu.

21 Mart 2016, Pazartesi 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Galatasaray fişi çekmiş!‘’

Başkent’teki maçı izlemeyip topla oynama oranlarına baksanız, ‘Bravo Galatasaray’a Gençlerbirliği’ni ezmiş’ dersiniz. Ama izlediğiniz zaman gerçeklerin tam ters olduğunu görürsünüz. Galatasaray takımı, sıradan performanslara sahip marjinal bir takım hüviyetinde. Düşünün, koskoca 90 dakikada çizgiye inip orta bile yapamayan bir takımdan bahsediyoruz. Peki bu dediğimi nasıl ve kimle yapacak asıl sorun burada. Forvet malum, orta alan escort sonra da hepimiz savunmaya yükleniyoruz...

Üzülmez üzülmeli!

Dün 19 Mayıs’ta savunmanın ayakta kalmasıyla gelen bir puan var, gerisi yalan. Maçı izlerken top rakipteyken Galatasaraylı futbolcuların ne bir koordinasyon ne bir sezgi ne bir top kapma özelliğinin olmadığını çok rahat görebilirsiniz. O nedenle İbrahim Üzülmez bu kadar başarılı performansın ardından bu Galatasaray’ı yenemediği için üzülmeli bence.

Bahaneler aldatmasın!

Haftaya derbi var... Fenerbahçe Braga’dan yorgun döner, nasıl olsa sahamızda bu maça başka motive oluruz, Sneijder’de dönecek gibi bahanelerle kimse kendini aldatmasın. Benim gördüğüm Galatasaray kulüp olarak da, takım olarak da inancını kaybetmiş, ruhuna teslim etmiş, fişi çekmiş...

14 Mart 2016, Pazartesi 01:30
YAZININ DEVAMI

‘’Konya destanı!‘’

Gaziantep’te ev sahibi kazanıp bir anlamda aşağı taraf ile bağlarını koparmak istiyordu. Konyaspor ise sezonun flaş takımı olarak deplasman da olsa 3 puana gelmişti. Konuk ekip 3. dakikada Holmen’in golüyle neredeyse maça 1-0 önde başladı. Bu golün şokundan kurtulmaya çalışan Gaziantepspor oyunda dengeyi kurmak istedi, ancak rakip kalede etkili olduğunu söyleyemeyiz. Çünkü Konyaspor disiplinli oyunuyla pek fırsat vermedi. 24’te Douglas’ın şutuyla Konyaspor farkı 2’ye çıkarabilirdi. Ama önce Karcemarskas dokundu ve top yan direkten geri geldi. 38’de Skubic ceza alanına girdi, Koray dokundu herkes penaltı beklerken Halil Umut Meler yanlış bir kararla ‘devam’ dedi.

Hak edilen zafer

48’de Rangelov’un pasında Holmen gelişine vurdu üstten dışarı gitti. 54’te Holmen yakın mesafeden sert şutunu Karcemarkas inanılmaz çıkarttı. 73’te Larsson soldan girdi yerden ortasına İlhan Parlak altı pasta dokunamadı ve takımının beraberlik şansını kullanamadı. 85 te Ali Çamdalı’nın kornerden gelen topa kafa vuruşu üst direkten döndü. Uzatma bölümlerindeki Gaziantepspor’un beraberlik çabaları yetersiz kalınca Konyaspor hak ettiği bir 3 puanla evine döndü.

13 Mart 2016, Pazar 00:00
YAZININ DEVAMI