‘’'Uygun' adım‘’
Bir tarafta Sivasspor; tarihinin en parlak günlerini yaşıyor, başarıdan başarıya koşuyor... Diğer tarafta da Trabzonspor... O da tarihinin en kötü günlerinden sıyrılma çabası içinde. Karşılaşma öncesindeki tablo aynen böyleydi. Tabi 4 Eylül Stadı’nda bir tarihi an daha yaşadık aslına bakılırsa. O da eksi 20’lere varan dondurucu soğuk havaydı.
Buz tutmuş zeminde her iki takım da maça oldukça kontrollü bir futbolla başladı. Müsabakanın hemen ilk dakikada Trabzonspor Umut Bulut ile bir gol pozisyonu yakaladı ama mutlak bir şansı değerlendiremedi. Ve konuk ekip için o dakikadan sonra maç adeta bitti diyebiliriz.
Sivasspor’da tam 7 eksik vardı. Ama 90 dakikanın bitiminde kimse bu eksiklerin ismini bile telaffuz etmedi. İlk yarının başarılı ilk 11’inde genelde yer almayan Cvetkov, Sezer, Saidi ve oyuna sonradan giren Onur dahil görevlerini kusursuz yaptılar.
Evinde dünkü Trabzonspor karşılaşmasına kadar 9 maç kazanan Yiğidolar, kaldığı yerden yoluna devam etti. İlk 45 dakikada her zamanki gibi rakibini tartan ve ikinci yarıda vuran Sivasspor, Trabzon’a da aynısını yaptı. Ev sahibi ekip belki göze çok hoş gelen bir futbol oynamıyor ama oyun disiplinleri, kollektif ruhları ve kazanma hırsları, aradıkları golü bulmalarına yetiyor.
4 Eylül’de sahada sadece adı kalmış ve çaresizleri oynayan bir Trabzonspor karşısında vasat futbolları bile 3 puana yetti. Artık bu takım ve yönetim görevini yapıyor. Bana göre saha dışında top Sivaslılar’da. Öyle kuru kuruya başarı istemek yok, sahip çıkmaya devam etsinler.
‘’İlk perde kapandı‘’
TFF 1.Lig’de ilk yarı sona erdi... Sakarya, yenilmesine rağmen zirvede kaldı. Es Es, Bolu’da şok yaşadı; Antalya, Kartal ve Kocaeli ise kritik galibiyetler aldı.
İlk yarı bitti ve zirvede Sakaryaspor var. Gerçekten 17. hafta birbirinden zorlu maçlara sahne oldu. Son haftalarda kısmen de olsa, hakem şikayetleri duyduk. Aslında oldukça güzel giden bir dönemden sonra ilginç bir şekilde özellikle son 3 haftada hakemler çok konuşulur oldu. Karadeniz’de bir derbi ve Malatya’da bir başka derbi ve merakla beklenilen sonuçlar... Bolu’da ise liderliği çok yakından ilgilendiren bir 90 dakika... Altay’ın ilk yarıdaki deplasman başarısızlığı, ligin son maçında da değişmedi ve İzmir ekibi Kocaeli’den eli boş döndü. Son sıradaki İstanbulspor’un ise yenilmesine rağmen Antalyaspor’a kafa tutuşu, görülmeye değerdi.
Özetle bunlar yaşandı bu hafta... Geçelim maçlara;
Erciyes-Sakaryaspor
Sakaryaspor, bu maçtan önce zaten liderliğini garanti altına almıştı. Belki de bu nedenle takımda bir rehavet oluşmuştur. Ama ilk yarı bitiminde 3 puanı alsalardı, çok önemli bir avantaj yakalayacaklardı. Erciyesspor ise içerideki ikinci maçında da puan kaybetmedi. Bu galibiyet, ilk 6 yolunda Kayseri ekibini umutlandırdı.
İstanbulspor-Antalyaspor
Antalyaspor önceki hafta evinde berabere kaldığı Gaziantep Belediye maçından sonra İstanbul’da kâbus gördü. Akdeniz ekibi yenik duruma düştüğü 90 dakikadan tecrübesiyle mutlu ayrıldı. Raşit Çetiner’in öğrencileri eğer bu maçtan beraberlikle ayrılsalar, kendi kamuoylarından büyük tepki görürlerdi.
Karşıyaka-Kartalspor
Kartalspor, deplasmanda kritik bir galibiyete imza attı. Karşıyaka’nın önemli oyuncularından yoksun çıktığı karşılamada, rakibinin zaafını iyi değerlendiren İstanbul ekibi, haklı bir galibiyet aldı. Son vuruş eksikliği, Kaf Kaf’ı eritti. Kartalspor ise ‘deplasmana uygun oyun anlayışı’nın meyvesini almasını bildi.
Boluspor-Eskişehirspor
Bolu’da gerçekten ilginç bir 90 dakika oynandı. Konuk Eskişehirspor, Sergen’le öne geçti. Ardından Coşkun’la bir penaltıyı değerlendiremedi. Ve bütün bu avantajlı durumdan sonra kalesinde 2 gol görünce, deplasmandan Eskişehir’e eli boş döndü. Süper Lig adayı bir ekibin, dış sahada öne geçtiği bir karşılaşmayı kaybetmemesi gerek. Boluspor’a gelince; Yarenler gerçekten güçlü bir rakip önünde, zoru başardı.
Kocaelispor-Altay
Körfez’de bir kaza olmadı. Maç öncesi favori olan Kocaelispor kazandı. Deplasman özürlü Altay önünde 3-0 gibi net bir galibiyete imza atan Kocaelispor, ligin ikinci yarısı için devreyi umutla kapatmış oldu. Altay ise üst üste aldığı başarısız sonuçlarla ikinci yarı için taraftarlarına umut mesajları bırakmadı.
Samsunspor-Diyarbakırspor
Son haftaların başarılı takımı Diyarbakırspor, bu defa kaybetti. Savunmadaki iki önemli oyuncusunun cezalı olması, Güneydoğu ekibi için önemli bir eksikti. Serkan Özsoy ve Ersin’in yokluğunu iyi değerlendiren Samsunspor, evinde 2-0’lık bir galibiyetle ilk yarıyı kapattı.
Orduspor-Giresunspor
Karadeniz’de herkes bu maçın sonucunu merak ediyordu. Gülen ev sahibi Orduspor oldu. Mor-Beyazlılar, genç Uğur Erdoğan’ın ilk yarıda attığı golle 3 puanı aldı. Giresunspor deplasmana 1 puan için gelmişti. Bu maç öncesi tahminler çok gollü olacağı yönündeydi. Çünkü iki takımın da gecikmiş maçlarına baktığımızda, kolay gol yiyen bir görüntüye sahiplerdi. Ancak iki teknik direktörün de bu bölgede derslerini iyi çalışmış oldukları, maçın skorundan belliydi.
Malatyaspor-Elazığspor
Nefesleri kesen bir karşılaşma oynandı Malatya’da. Mehmet Al ve Bülent Karaman gibi iki önemli gol silahından yoksun sahaya çıkan Elazığ- spor, deplasmanda öne geçti. Ancak haftalardır durgun bir dönem yaşayan Taner Demirbaş’ı unutmuştu Gakgoşlar... Tecrübeli golcü, tam 3 gole imza atıp Malatyaspor’u zafere taşıdı.
Gaziantep BŞB-Mardinspor
Gaziantep Belediyespor içerideki galibiyet serisini bu maçta da sürdürdü. Oldukça sıkıntılı günler geçiren Mardinspor, haftanın sürprizini yapıyordu. Mehmet Albayrak’la öne geçen Mardinspor, bu skoru 69. dakikaya kadar korudu. Ancak, Türker’in penaltı golüyle beraberliği yakalayan ev sahibi ekip, Ulaş’la da 3 puana ulaşan taraf oldu.
‘’Yiğido gibi!‘’
İstanbul’a lider gelen Sivasspor, Galatasaray karşısına sahaya 3 puan için çıkmıştı. Teknik direktör Bülent Uygun risk alarak, sakatlıklarına rağmen Balili ve Sedat’a ilk onbirde görev verdi. Bu düşünce aslında 20. saniyede meyvesini veriyordu. Sağ taraftan gelen ortaya Balili’nin vurduğu kafa vuruşunu Orkun son anda önledi.
Deplasmanda oynamasına rağmen oyunu kendi kalesinde kabul etmeyen Yiğidolar’ın oyununu, erken gelen sakatlıklar bozdu. İlk 15 dakikada Sedat ve Balili oyunu terk edince, Bülent Uygun orta alanı güçlendirdi. Bütün bu şansızlıklara rağmen Sivasspor, Muhammed ile iki defa gole çok yaklaştı, ama Orkun’a takıldı. Yiğidolar, Galatasaray’ın hücumlarında ise iyi kapandılar. Nonda ve Hakan ile Sivasspor kalesine gelen Galatasaray’ın atakları yan direk ve kalecide kaldı.
Başa baş mücadelede ilk yarı golsüz sona erdi.
İkinci yarıda Galatasaray’ın kazanmak için baskı yapacağı belliydi. Nitekim ev sahibi ekip, üst üste ataklarla rakibini bombardımana tuttu, ama karşısında bir duvar buldu. Rakip baskıyı savuşturan Sivasspor, 61. dakikada Mehmet Yıldız’la yine gole çok yaklaştı, ama muvaffak olamadı. Aslında maça baktığınızda, talihsiz sakatlıklara rağmen oyun disiplininden kopmayan Sivasspor, son 9 dakikada Galatasaray’a teslim oldu. Kanatları iyi kullanan rakibi, Nonda ve Barış’ın golleriyle sonuca gitti.
Özetlersek; Sivasspor İstanbul’a lider geldi, lider gibi oynadı, kaybetti, ama sahadan başı dik ayrıldı.
‘’Avrupa'nın devi‘’
Bu gece herkes Alex’ten bahsedecek. Gerçekten de Sambacı, belki de Fenerbahçe’ye geldiğinden beri Avrupa’daki en iyi maçını oynadı. Bırakın oynamayı, öyle bir gol atti ki herhalde Devler Ligi’nde gecenin golüydü. Üstelik bu güzel golün zamanlaması da muhteşemdi.
Sarı-Lacivertliler Edu’nun kendi kalesine attığı golle, yenik duruma düştükten 2 dakika sonra bu golün gelmesi daha da anlamlıydı. Alex, bununla yetinmedi ve 1. yarının bitimine dakikalar kala, orta alanda kendi geliştirdiği bir atakta, Uğur Boral’a yaptığı asistle, galibiyet golünün de yaratıcısı oldu. İşte burada durmak istiyorum, çünkü Uğur Boral dedik... Bence Alex kadar gecenin yıldızı olmayı hak etti. Bu kadar diri ve özgüvenli bir oyuncuya sahip olmak, ayrı bir şans. Uzun süre yedek bekleyen Uğur, attığı golün yanı sıra nefis ataklar geliştirdi. Hele 2. yarıda soldan CSKA kalesinin üst direğinde patlayan şutu en az gol kadar güzeldi. Ama genç oyuncu öyle doyumsuzdu ki son dakikida attığı kafa golüyle geceye damgasını vurdu. Belki Hollanda’dan gelen sonuç, bu maçı önemsizleştirdi. Ama şu bir gerçek ki, Fenerbahçe dün gece, karşısında, ilk maçtakinden daha iyi, daha istekli bir rakiple karşılaştı. Ancak Fenerbahçe’nin arzulu oyunu karşısında, güçleri yetmedi. Tabii ki kaleci Volkan’ın kritik kurtarışları, maçın kırılma noktalarıydı.
Türk takımları içinde en yüksek puanı alıp, yoluna devam eden Fenerbahçe’nin artık Avurpa devi olmaya aday bir takım olduğunu herkes gördü. Demek ki doğru yapılanma, sabır gösterilirse meyvesini veriyor; duyurulur...
‘’Nefes nefese‘’
İlk yarının bitimine bir hafta kala Sakarya, zirvedeki yerini kaybetmedi. Antalyaspor’un son dakikadaki puan kaybıyla Eskişehir’in yüzü güldü.
Ligin ilk yarısının bitimine bir hafta kaldı. Sakaryaspor, haftalardır sürdürdüğü liderliği kimseye bırakmaya niyetli değil. Ancak 16. haftada dikkatimizi çeken hakem hatalarının fazlalığı... Belki kötü niyetli olmasalar da, maçların skorunu etkileyen hatalar yaptılar. Hemen aklıma gelenleri sıralayayım: Eskişehirspor-Karşıyaka maçında konuk ekipten Gurur’un gördüğü kırmızı kart ağırdı. Mardinspor-Elazığspor karşılaşmasında gösterilmeyen kırmızı kartlar ve es geçilen fauller, maça damgasını vurdu. Keza, Antalyaspor-Gaziantep Belediyespor maçında tartışılan penaltı kararları ve gösterilen sarı kartlardaki belirsizlik... Bu maçlar, MHK’nın artık tayinlerde çifte standardı bir kenara bırakması gerektiğini gösterdi. Benim şu anda gördüğüm, ‘takımına göre’ hakem veriliyor. Eğer bu tavır sürerse, sadece futbolumuz değil, hakemlerimiz de kaybeder. Üstüne basarak söylüyorum: “Genç hakemlere maç verilmesin” demiyorum. Ama tansiyonu yüksek maçlarda bölgesel gerçekler göz önüne alınarak, atama yapılsın. Bunları düşünmeden yapılan atamalarla, belki de geleceğin hakemlerinin önünü tıkıyoruz.
Sakaryaspor-Samsunspor
Lider, önemli oyuncularından yoksun Samsunspor önünde şansını iyi kullandı. Her iki yarıda atılan iki golle alınan 3 puan, Sakaryaspor’un zirvedeki yerini sağlamlaştırdı. Ev sahibi ekip, erken golle öne geçmenin rehavetini yaşadı. Samsunspor’da ise maç öncesi, yönetimin istifası, moralleri bozdu. Karadeniz ekibi, hedefleri açısından yol ayırımında. Eğer kaos sürerse, ikinci yarı için iyimser değilim.
Eskişehirspor-Karşıyaka
Müthiş bir taraftar desteğiyle sahaya çıkan Eskişehirspor, karşısında bir duvar buldu. Bu duvarı yıkmak için tam 80 dakika bekleyen Eskişehirspor, Serdar’ın attığı golle sahadan 3 puanla ayrıldı. Oysa şimdiye kadar iç saha maçlarında erken golü bulan Kırmızı-Siyahlılar, Karşıyaka önünde gerçekten 3 puana çok zor ulaştılar. Aslında Karşıyaka’nın oyun planı, bir puan üzerineydi. Ama Gurur’un kırmızı kart görmesiyle 10 kişi kalmaları, belki de hesaplarını bozdu.
Antalyaspor-Gaziantep Belediyespor
Antalyaspor her zamanki gibi yenik duruma düştü ve yine her zamanki gibi öne geçti. Ama son saniyede yedikleri penaltı golü, hesapları altüst etti. Atılan 4 golden 3’ünün penaltıdan olması, ilginç bir 90 dakika olduğunu gösteriyor. Tartışmalı kararlar maça damgasını vurdu. Özellikle Antalyaspor savunmasından Bieniuk’un 2 sarı kart görmesi, bir kural hatası olarak gösteriliyor. Maçın hakemi ilk sarı kartın Ertuğrul’a olduğunu söylüyor. Ancak maç görüntüleri öyle söylemiyor, onu da buradan belirtelim...
Kartalspor-Orduspor
3 haftadır galibiyete hasret kalan Kartalspor, evinde beklediğinden daha rahat bir 3 puan aldı. Bu aralar ortalarda gözükmeyen Zafer, attığı 2 golle galibiyetin mimarı oldu. Son sözü ise yine İskender söyledi. Kartalspor, 3 puanı bileğinin hakkıyla aldı.
Diyarbakırspor-İstanbulspor
Maç öncesi favori olan taraf rahat kazandı. Diyarbakırspor bu sezon maç kazanırken bir oyuncuyu da Türk futbolu adına kazanıyor. Hüseyin Kartal, sakatlığı geçtikten sonra ilk 11’de yer aldığından beri, atmaya ve attırmaya devam ediyor.
Giresunspor-Kocaelispor
Körfez ekibi, Karadeniz’de battı! Gerçekten tecrübeli ve güçlü kadrosuyla en azından “evine puansız dönmez” denilen Kocaelispor, Giresunspor’un ofansif futbolu karşısında şaşkına döndü. Levent’in birbirine benzeyen iki golü, Körfez ekibini teslim aldı, diyebiliriz.
Altay-Erciyesspor
Altay içeride kazanıyor, dışarıda kaybediyor. Erciyes önünde de Adem’in şık golüyle öne geçti İzmir ekibi. Ancak bu sezon savunma hatalarının üst düzeyde olduğu Altay, yine kolay bir gol yedi. Oyuna sonradan giren Emrah, kafa ile eşitliği sağladı. Artık herkes “Bu maçtan başka gol çıkmaz” derken, kaleci Yusuf’un hatasını, Yasin affetmedi ve maçın skorunu ilan etti.
Malatyaspor-Boluspor
Malatyaspor’u bu maç öncesi herkes favori gösteriyordu. Ancak 90 dakika bitiminde 3 puanı kaçıran taraf, konuk ekip Boluspor’du. Önemli pozisyonlar yakalayan Boluspor, az kalsın maçın sonlarında Serdar Samatyalı’nın füzesine teslim oluyordu ama yan direkten dönen topla, rahat bir nefes aldılar.
Mardinspor-Elazığspor
Elazığspor’un karşısına önce 3, olmazsa 1 puan parolasıyla çıkan Mardin, ilk yarıyı 1-0 önde kapattı, ama ikinci yarıda adeta yıkıldı. Hakemin kararlarına takılıp, demoralize olan Güneydoğu ekibi, beraberlik golünden sonra disiplini elden bıraktı. Hakemin pasif tutumu ve gösterilmeyen kırmızı kartlar sonucu elektriklenen havadan iyi yaralanan Elazığspor, farka koştu, sahadan 4-1’lik bir galibiyetle ayrılıp evine döndü.
‘’Bu heyecan bitmez!‘’
1.Lig’de sürprizler yaşanmaya devam ediyor... Diyarbakırspor bir kez daha zirvenin adını değiştirdi. Sakarya, Antalya’dan koltuğu geri aldı.
Sakaryaspor bir hafta aradan sonra liderlik tahtına tekrar oturdu. TFF 1. Lig’de geçtiğimiz hafta aslında ev sahiplerinin haftasıydı. Bitime iki hafta kala oluşan tablo, bizi çok çetin bir ikinci yarı bekleyeceğini gösteriyor aslında. Bu da şu demek; Bir çot takım, hâlâ yarışta umutlu... En üstteki takım ile 9. sıradaki ekip arasındaki puan farkı’nın 6 olması, heyecanın hangi boyutta olduğunu açıkça gösteriyor.
İstanbulspor-Sakaryaspor
Açıkçası iki takım içinde bıçak sırtında bir karşılaşmaydı. Tecrübe öne çıktı ve oyunun son 10 dakikasında iki gol atan Sakaryaspor, hem 3 puanı, hem de rakiplerinin takıldığı bir haftada tekrar liderliği aldı. İstanbulspor Teknik Direktörü Naci Şensoy’un maç sonrası söylediği özdeyiş çok hoştu: “Bir koyundan bir post çıkar. Ama bizden bir buçuk post çıkarmamızı bekliyorlar” demesi, İstanbuspor adına her şeyi anlatıyordu.
Diyarbakır-Antalyaspor
Güneydoğu’ya lider giden Antalyspor, eli boş döndü. Kırmızı-Beyazlılar, son haftaların formda ekibi Diyarbakırspor karşısında öne geçmesine rağmen galibiyeti koruyamadı. Aslında maça çok iyi başlayan ve beraberlik golünü yiyene kadar sahanın mutlak hakimi olan Antalyaspor, ikinci yarı direncini kaybetti. Ev sahibi ekip ise, oyun olarak değil ama zihinsel olarak yenilgiyi kabul etmedi. Bunun da meyvesini Bülent Bal’ın önceden çalışılmış iki şık kafa golüyle alıp, çıkışını sürdürdü.
Orduspor-Eskişehir
Bu iki takımın arasındaki maçlar herkes tarafından merak konusu oluyor. Çünkü yakın geçmişte olaylı maçlar oynayan ve yarıda kalıp tekrarlanan 90 dakikalar, hâlâ hafızalarımızda... İstatistikler Orduspor’u gösteriyordu ve de öyle oldu. Ancak maça baktığınızda, sahada hakim olan ve daha iyi oynayan Eskişehirspor’du. 20. saniyede Ümit’in golüyle öne geçen Orduspor’a Eskişehirspor, Coşkun’la karşılık verdi. Sergen’le penaltı atışından yararlanamayan konuk ekip, adeta yıkıldı. Bu maç, öncesi ve sonrasıyla çok konuşulacak. Orduspor cephesinde konuk ekibin iyi karşılandığı ve hiç bir olay olmadığı belirtiliyor. Eskişehir cephesinde ise maç sonrası başkan Nebi Hatipoğlu’nun aracına 100 kişilik bir grubun saldırısından bahsediliyor. Kim doğru, kim yanlış? Herkesi vicdanıyla başbaşa bırakıyorum.
Kocaelispor-Kartalspor
Haftanın maçında Kocaeli’nde futbol adına her şey vardı, sadece gol yoktu. İki takım da üst sıralardaki hedefleri nedeniyle 3 puana oynadı. Bu anlayış ortaya güzel bir 90 dakika çıkardı. Kocaelispor, Taner Gülleri’yle önemli şanslar yakaladı. Kartalspor’da çok olmasa da etkili ataklar yaptı ve gole çok yaklaştı. Kısaca Kocaelispor geceyi buruk kapattı. Çünkü kazansa, liderle aynı puanda olacaktı. Kartalspor ise istediğini alıp, evine dönmenin mutlululğunu yaşadı.
Karşıyaka-Malatyaspor
Bu maçla ilgili sondan başlamak istiyorum. Evet maç sonrası Karşıyakalı futbolcuların bir çember yapıp sevinç yumağı oluşturmaları Karşıyaka gerçeğinin en güzel göstergesiydi. Maça gelince; rakibin bireysel zaafından yararlanan Karşıyaka, Şehmus’un golüyle kazanmasını bildi.
Erciyesspor-Giresunspor
Haftanın belki de futbol olarak en kısır karşılaşmasıydı. Önce bir serbest atıştan Giresunspor öne geçti. Ancak Karadeniz ekibi her zamanki gibi kolay gol yeme alışkanlığıyla, kalesinde iki gol gördü ve kaybetti. Erciyesspor adına sevindirici olan kötü oynarken alınan 3 puandı, diyebiliriz.
Boluspor-Mardinspor
Bu maçı inanılmaz savunma hatalarının öne çıktığı bir karşılama olarak tanımlayabiliriz. Gerçekten atılan 6 golün hemen hepsinde büyük hatalar vardı. Adam paylaşımının bu kadar acemice olduğu 90 dakikada daha çok hata yapan kaybetti. Maç öncesi zaten Boluspor favoriydi. Bu maç Yarenler için, 6 gollük Antep Belediye hezimetinden sonra çok önemliydi. Ama kazanırken hataları görmek da önemli...
Samsunspor-Altay
İki takım için de zor bir maçtı. Samsunspor’un önemli oyuncularından yoksun çıktğı 90 dakikada, gülen taraf olması, bana göre önemli bir başarıydı. Altay ise deplasman karnesini bir türlü düzeltemedi. Her zaman söylüyoruz bu kadronun puan cetvelindeki yeri bu olmamalı. Bu konuda herkes hem fikir. Ancak sonuçlara baktığınızda, tablo hiç de iç açıcı değil.
Gaziantep Belediye-Elazığspor
Ev sahibi ekip iki hafta üst üste kazanarak nefes aldı. Elazığspor’u ise son haftalarda deplasman yorgunu olarak görüyorum. Gakgoşlar’da 15 haftadır dış sahada oynamanın sıkıntısı var. Bu da sonuçlara yansıyor. Ev sahibi ekip ise önceki haftalarda yakaladıklarını atamıyordu, şimdi atıyorlar, fark bu olsa gerek...
‘’Bu lig süper!‘’
Geçen hafta zirve: 1-Sakarya, 2- Eskişehir, 3- Kocaeli, 4- Antalya... Şu anki zirve: 1- Antalya, 2- Eskişehir, 3- Sakarya, 4- Kocaeli... Fazla söze gerek yok!
İlk yarının bitimine 3 maç kaldı. Ama ligin akışına baktığımızda, hâlâ “İlk yarıyı kim lider bitirir?” sorusuna kesin bir yanıt veremiyoruz. Bu hafta dikkati çeken sonuçların başında Diyarbakırspor’un Sakarya deplasmanında aldığı 2-0’lık galibiyet geliyor. Ayrıca yeni yönetimiyle tekrar havaya giren Malatyaspor, evinde haftalar sonra 3 puanla tanıştı. İzmir’in Karşıyaka’sı ise zor geçebileceği düşünülen Mardin deplasmanında kolay bir 3 puan aldı. Ama en flaş ve beklenmedik sonuç, Gaziantep’ten geldi. Güneydoğu ekibi, Boluspor’u 6-2’lik skorla adeta bozguna uğrattı. Karadeniz’de ise Giresunspor’un zaferi vardı. Rakibinin kadro zaafiyetini iyi değerlendiren Giresunspor, erken gollerle Samsunspor’u evine puansız yollamayı başardı. İlginç sonuçlarla geride bıraktığımız 14. haftanın maçlarına şöyle bir göz atalım isterseniz.
Antalyaspor-Elazığspor
Bu hafta herkes Antalyaspor’a çalıştı, dersek yalan olmaz. Elazığspor önünde çok da iyi oynamadılar, ama kazandılar. Teknik direktör Raşit Çetiner’in deyimiyle, “3 değil, tam 12 puan” kazanıp, liderlik koltuğuna oturdu Akdeniz ekibi. Bu maçta iki kırmızı kart çıktı. Ama ikisi de haksızdı. Süleyman Abay, tecrübesine yakışmayacak iki kırmızı ve bir penaltı kararıyla kötü not aldı bizlerden.
Eskişehirspor-Kocaelispor
İlginç bir 90 dakikaydı... Ev sahibi ekip, erken gollerle 2-0 öne geçti ve maç bitti sandı. Ancak Kocaelispor’daki Taner Gülleri gibi bir golcüyü unuttu Es Es’ler. 2-2’lik sonuç Eskişehirspor’u pek memnun etmedi, ama yükselişte olan Kocaelispor için bu şartlarda iyi bir sonuçtu. Neticede iki dost kentin maçında her şey dostça bitti.
Sakaryaspor-Diyarbakırspor
Geçen haftayı lider kapatan Sakaryaspor, 4 haftalık beraberlik serisinden sonra evinde Diyarbakırspor’a boyun eğdi. Ev sahibi ekibin havasında olmadığı ve sadece iyi niyetli bir mücadele içinde olduğu bir karşılaşma diyebiliriz. Diyarbakırspor ise son haftalardaki çıkışını bu maçta da sürdürdü. Özellikle geçen yıllarda golcü sıkıntısı çeken Diyarbakır’da Hüseyin Kartal’ın formda olması, Güneydoğu ekibi için büyük bir şans. Nitekim, onun golleriyle 3 puanı aldılar.
Kartalspor-Erciyesspor
Kartalspor evinde kazanmak için her şeyi yaptı. Ev sahibi ekip, güçlü rakibi Erciyesspor karşısında önce yenik duruma düştü. Bir de penaltı kaçıran Erciyesspor önünde İstanbul temsilcisi beraberliği Zafer’le yakaladı.
Mardinspor-Karşıyaka
Mardin son 3 haftayı puansız kapatıp, hızlı bir düşüşe geçti. Önemli oyuncularının kadro dışı kalması ve sakatlığı, Mardinspor için önemli bir zaafiyetti. Bence düşüşte en büyük etken bu... Karşıyaka ise oturmuş kadrosuyla zorlanmadan kazanan taraftı. Mardin cephesinde görünen o ki, devre arası önemli ölçüde bir revizyona ihtiyaç var.
Malatyaspor-Orduspor
Malatya nihayet kazandı ve lige döndü. Sarı-Kırmızılılar, kritik bir dönemde çok ihtiyacı olan 3 puanı aldı. Orduspor’da ise artık kronikleşen bariz savunma hataları bu maçta da sürdü. Yine kötü bir ilk gol ve teslimiyet... Oysa 90 dakikanın genelinde ezilmediler, ama “Böyle goller yerseniz, kaybedersiniz” demekten başka bir söz aklımıza gelmiyor.
Gaziantep Bld.-Boluspor
Ev sahibi ekip, yardımcı hocayla çıktığı maçta, Boluspor önünde girdiği her pozisyonu gole çevirdi ve sahadan 6-2’lik galibiyetle ayrıldı. Boluspor’un gerçekten çok kötü gününde olduğu maçta, rakibinin zaafını iyi değerlendiren Gaziantep Belediyespor, sonuca giderken, sonunculuktan da kurtulmuş oldu. Boluspor’un bu maçtan çıkaracağı önemli dersler olmalı...
Giresunspor-Samsunspor
Konuk ekip Serkan Aykut, Celil, Caner ve Murat Duman’dan yoksun gelmişti Giresun’a... Ev sahibi ekip, bu fırsatı kaçırır mı! Kaçırmadı tabi ki... Cem ve Emrah Kol, skoru tayin eden isimlerdi. Giresunspor, 7 hafta sonra kazandı. Yeşil-Beyazlılar yeni teknik direktörleri Mehmet Birinci ile ilk 3 puanını aldı. Kısaca Giresunspor’un, böyle bir galibiyete ve morale ihtiyacı vardı ve onu da elde etti. Samsun için ne söyleyelim; Gel devre arası, gel!..
Altay-İstanbulspor
Altay evinde kazanmaya yakın taraftı ve kazandı. Ancak maça baktığınızda hiç de öyle kolay olmadı. İstanbulspor, Tamer ile ilk dakikalarda öne geçti. Sonra Altay’ın berabelik golü geldi. İstanbulspor maç berabereyken galibiyete çok yaklaştı. Ardından genç Eren, kafa ile Altay’ı güldürdü.
‘’Kağıt üstünde Kayseri‘’
Sahaya yıldızlarından yoksun çıkacak olan Sivasspor’un bu maçta işi gerçekten çok zor. Ligde en son Fenerbahçe’yi yıkan Kayseri ekibi ise verilen Milli arada dersine iyi çalıştı...
Anadolu derbisinde iç sahada bu sezon müthiş bir başarı yakalayan Sivasspor’un bu zorlu maçta güçlü rakibine takılabileceğini düşünüyorum. Çünkü kadrodaki önemli yıldızların eksikliği ev sahibinin belini büküyor. Kayserispor ise bu maça hemen hemen tam kadro çıkacak. İç sahada oynadıkları Fenerbahçe karşılaşmasını da tam bir deplasman havasında oynayarak başarılı bir oyunla sahadan galip ayrıldılar. Özellikle Milli maçta yer almayan ve dinlenen yıldızların televizyondan da yayınlanacak olan bu karşılaşmada çok daha etkili oynayacaklarını düşünüyorum. Rakibin elinde kalan tek sağlam kalesi Mehmet Yıldız’a karşı, Kayserispor’un daha fazla yıldızla karşılık verecek olması konuk takımın en büyük avantajı. Bir de Sivasspor’un içeride hücum ağırlıklı bir futbol anlayışıyla mücadele edeceğini hesaba katarsak, bu konuk takımın daha fazla işine gelir. Kayserispor’un kadrosunu bugünkü şartlarda değerlendirirsek, rakibine oranla daha yetenekli oyunculardan kurulu. Bütün bu tabloyu göz önüne koyduğumuzda, Sivasspor’un evinde işinin hiç de kolay olmadığını zannediyorum. Kısaca Kayseri, Sivas’tan eli boş dönmez...
Sivasspor:
Artılar
Yiğidolar’ın en büyük gücü mazeretlere sığınmayan bir teknik kadroya sahip olması. Kim oynarsa oynasın aynı kollektif ruhla mücadele eden bir takım. Ayrıca ev sahibi olarak sahaya çıkıyorlar ve taraftarının büyük desteğini arkada bulacak Sivassporlular. Bir de tabii ki bu maçta alınacak 3 puan ve Trabzon’dan gelebilecek Galatasaray’ın puan kaybı haberi Yiğido’yu lider yapacak. Bu duygu da maça konsantre olmada etkili olacaktır.
Eksiler
Kırmızı-Beyazlılar bu maça forvetteki yıldız oyuncularından yoksun çıkacak. Sadece Balili ve Mohamed’in olmaması, yeter de artar... Ayrıca sakatlıkları nedeniyle Yasir ve kaleci Petkoviç’in yokluğu da büyük bir handikap. Bence iki güçlü partnerinden yoksun mücadele edecek olan Mehmet Yıldız’ın işi çok zor. Bunu son yenildikleri Konya deplasmanında açıkça gördük. Yiğidolar ayrıca, etkili hücum yapan rakibi karşısında da savunmada oldukça zorlanacaktır.
Kayserispor:
Artılar
Kayserispor’un iki Milli oyuncusu Gökhan Ünal ve Mehmet Topuz bu kez belli sebeplerden dolayı Milli takım kadrosunda yer almadılar ve dolayısıyla bu maça her bakımdan çok iyi hazırlandılar ve Fenerbahçe’yi yenip büyük moral kazandılar. Hücumda alternatifli bir kadroya sahipler. İglasias ve Cangele’nin yanında formda ve çok koşan Mehmet Eren, bu deplasmanda iş yapabilir. Rakipte Mohamed konusunda yaşanan belirsizlikte onlar için bir artı olabilir.
Eksiler
Sarı-Kırmızılı takımın bana göre rakibine oranla .bu maçtan önce kayda değer bir eksiği gözükmüyor. Sadece maçı deplasmanda oynayacak olmalarını gösterebilirim. Bir de elbette rakibin 8 puan gerisinde sahaya çıkacaklar. Aradaki puan farkını koruma için sahaya çıkacak bir Sivas karşısında mücadele edecek olmaları onları zorlayacak en büyük etken. Ayrıca Sivasspor taraftarının baskısı da konuk ekibin en büyük handikapları arasında yer alıyor.