Arama

Popüler aramalar

‘’Uygun'un gerçek hedefi!‘’

Sivasspor, şampiyonluk yolunda kalan üç deplasman mücadelesi içinde belki de en belirleyici olanına çıkacak. Gaziantepspor’un ligde rahat bir konumda olması, Sivas için avantaj olarak da değerlendirilebilir. Ancak yeni bir teknik direktörle, yeni yapılanma içine giren Güneydoğu temsilcisi, gelecek yılın planlarını yaparken, ligi en iyi yerde bitirebilmenin hesaplarını yapıyor.
Gaziantepspor maçında Yiğidolar için avantajlı gözüken bir durum daha var... Sezon başından bu yana set futbolu oynayan ve hücumlara set yaparak çıkan Kırmızı-Siyahlılar, Jose Coucerio ile birlikte taktiksel bir değişikliği de gitti. 29 haftadır gözü kapalı, ezbere oynayan bir takımın birden bire bu değişikliği kabul etmesi kolay değil. Dışarı yansıtmasalar da, futbolcuların sıkıntıları olduğu kulağımıza gelen haberler arasında...
Litvanya Milli Takımı’nın da hocalığını yapan Coucerio’nun ısrarcı olacağı belli. Oyun dizilişi anlamında kafası karışık Gaziantepspor karşısında; iki sezondur ezbere bildiğimiz bir takım olan Sivasspor’un üç puanı alma şansı yüksek gözüküyor. Üstelik Sivasspor gibi tatlı sert oynayan ekiplerden de hoşlanmayan bir takım Gaziantepspor...
Böyle bir deplasmanda alınacak üç puanın kalan dört hafta için çok önemli olduğunu bilen Yiğidolar, tüm güçlerini sahaya yansıtacaklardır.
Bülent Uygun’un, “Stresli olan biz değil Beşiktaş’tır” cümlesi de çok önemli. Beşiktaş, Fenerbahçe maçına Gaziantepspor-Sivasspor maçının sonucu bilerek çıkacak. Dolayısıyla Sivas’ın Gaziantep’te kazanması, Beşiktaş’ı strese sokacaktır. O nedenle Kırmızı-Beyazlılar’ın, bu kritik deplasmanda puan kaybına tahammülü yok.
Aslında Bülent hoca kalan 5 maçta; “3 galibiyet, bir beraberlik yeter” diyor. Onun kimseye söylemediği hedefi ise 5’te 5 yapmak. Gaziantep maçıyla da ilkini başarmak istiyor.

01 Mayıs 2009, Cuma 04:30
YAZININ DEVAMI

‘’Kara göründü‘’

Bank Asya 1. Lig’de kara göründü... Manisaspor ve Diyarbakırspor artık gün sayıyor. Her iki takım Süper Lig’e çıktı diyebiliriz, ancak matematiksel olarak garantilemedikleri de bir gerçek. Ancak bu iki takımın da bu hafta Manisa’da oynacaklarını ve bir beraberliğin Süper Lig’e çıkmaları için yeterli olduğunu düşünürseniz, “Bu iş bitti” demek yanlış olmaz. Üstelik Diyarbakırspor’un, kaybetse bile, son hafta evinde, ligde kalması kesinleşmiş bir Gaziantep Büyükşehir Belediyespor ile oynayacak olması, yine “Süper Lig’e çıktı” diyebilmemiz için yeterli değil mi! Futbol bu, “olmaz olmaz” diye bir şey yok. Hele bu lig, Bank Asya 1.Lig ise, her an her şey olabilir. Ama ben bu saatten sonra pek de ihtimal vermiyorum, bu iki takımın ağır bir kaza yapmasına... Üstelik takipçilerinin de kalan iki maçı kazanacağı ihtimali de o kadar yüksek değil.
***
Aslında bugün Bank Asya 1.Lig’i maç maç değerlendirmeyeceğim. Play-Off da dahil küme düşme hattında bazı şeyler bu haftaki sonuçlardan sonra oldukça belirginleşti. Play-Off ve küme düşme hattını bu sezon tayin eden takım Çaykur Rizespor oldu. Hatta kendi kendini bile yaktı Karadeniz temsilcisi, aldığı ilginç iç saha sonuçlarıyla... Baksanıza içeridekileri kazansa, çok rahat Play-Off’taydılar. Dışarıda ise öyle galibiyetler aldılar ki, bir ara “Bu takım ayağa kalkıyor” dedirtti herkese. Hele bir tanesi var ki, o bir takımın belki de kaderini tayin edecek ama olumsuz yönde... Sakarya’dan aldıkları 1-0’lık galibiyet, belki de Tatangalar’ı sezon sonu çok çok üzecek. Çünkü, Sakaryaspor bu maçta bir puan bile almış olsaydı, ikili averajla ligde kalmaları kesinleşmiş gibiydi. Ama şimdi küme düşme hattına bakıyorsunuz son iki maçlar bize Malatyaspor’un ardından Güngören Belediyespor ve Sakaryaspor’un işlerinin çok zor olduğunu gösteriyor. Burada “Şu takım yatar, bu takım yener” muhabbeti yapmıyoruz. Ancak duygusal olmadan gerçekçi bir yorum yaparsak; İzmir’de Altay karşısında hem de önde götürdüğü bir maçta Sakaryaspor’un aldığı yenilginin faturası fazlasıyla ağır oldu. Tatangalar, belki kalan iki maçını da kazanır, ama yeter mi onu bilemem!
***
İşte Giresunspor... Çotanaklar’ın evinde, lige havlu atmış Rizespor ve yine lige veda etmiş Malatyaspor ile deplasmanda oynayacak olması, Giresunspor’un ligde kalma açısından, rakibinden daha avanatajlı bir konum içinde olduğunu gösteriyor. Ama şunu da unutmayalım; hiç bir maç oynanmadan kazanılmaz ya da kaybedilmez... Ancak Bank Asya 1.Lig’in bu döneminde, geçmiş sezonlara da bakarak, bu değerlendirmeyi yapabiliriz.
Play-Off için de artık “hemen hemen her şey belli” gibi diyebiliriz. Bu hafta kilit takım yine Çaykur Rizespor’du. Karadeniz ekibi, Kartal’a evinde yenilmesine, Karşıyaka’nın da Ordu’da mağlup olmasına rağmen şansını zora sokmamış gözüküyor. Aslında Boluspor ve Altay’ın evlerinde kazanması, Adanaspor’un ise Kardemir Karabükspor deplasmanında yenilmesi, son iki hafta açısından Play-Off heyecanının derecesini biraz düşürdü. Benim kişisel tahminim; içeride Bolu ve dışarıdaki son maçında Çaykur Rizespor ile oynayacak olan Karşıyaka, en kötü 6. olarak Play-Off’a kalır diye tahmin ediyorum. Play-Off’u garantilemiş Altay, Kasımpaşa ve Boluspor’un artık bu haftadan sonra kart temizliği yapacağını ve güçlü kadrolarını finallere saklayacağını hepimiz çok iyi biliyoruz.
***
Sonuç olarak Bank Asya 1.Lig’de 32. haftayı özetlersek; Lig’de herşey belli oldu gibi. Ancak “Çıkmadık candan ümit kesilmez” sözünde olduğu gibi, son bir umut, herkes maçlarını oynacak, sonuna kadar kıyasıya mücadelesine devam edecek. Ancak fazla bir şeyin değişeceğine pek fazla ihtimal vermiyorum... Aslında sadece Play-Off’a kalan 3 takım belli ve küme düşen bir takım... Ancak şu tablo Play-Off için son takımın kim olduğunu fazlasıyla işaret ediyor... Alt sıralardaki yangının ise son haftaya kadar sürmesi bekleniyor... Malatyaspor’dan sonra “düşecek son iki takım kim olur” sorusunun cevabını ise kimse vermek istemiyor. Çünkü kim düşerse düşsün, sonuç trajik olacak, orası kesin...

29 Nisan 2009, Çarşamba 04:30
YAZININ DEVAMI

‘’Bal gibi olur!‘’

Sivas Başkanı Mecnun Odyakmaz, “Bizi şampiyon yapmazlar” dedi ama böyle oynarlarsa bal gibi olur!
4 Eylül’de müthiş bir ilk yarı izledik ama tek taraflı. Sivas öyle bir başladı ki, Trabzon ne olduğunu anlayamadı. Daha dakikalar 20’de skor tabelasında 2-0 Sivas üstünlüğü yazıyordu. Sanırım son haftalardaki gergin ve durgun Sivas, Trabzon’u rehavete sokmuştu. Ama futbolda dün yoktur bugün vardır. Özellikle sol kanat varyasyonlarıyla başladı iki gol de. Önce Hayrettin’in asistinde Musa, sonra Musa ile başlayan ve yine bir sağ kanat oyuncusu Abdurrahman ile gelen 2. gol. Alanzinho ve Serkan’ın bölgesindeki zafiyeti gören Kırmızı-Beyazlılar, zamanlaması iyi pres ve isabetli paslarla gole gittiler. Kısacası ilk 45 dakikada her şey Sivas’ın istediği gibiydi.
Ersun Yanal 2-0’dan sonra kurtarıcı olarak Umut’u soktu. Ancak, Umut da yakaladığı tek pozisyonda acemice bir vuruşla umutları boşa çıkardı.
İkinci yarı Sivas’tan oyunu yavaşlatması, Trabzon ise hızlı akınlar yapması bekleniyordu. Ama 49’da yine Hayrettin ile gelen gol Trabzon’un umutlarını bitirdi. Aslında maçın sonucu skor olarak şaşırtıcı olabilir ama Trabzon’un yediği gollerin ikisinin rakibin iki kanat savunmacısından geldiğini düşünürseniz çok şaşırmamak gerektiğini anlarsınız. Sözün özü; hiçbir başarı tesadüf değildir. Bir iki kötü oyunla kendilerini karalamak isteyenlere Yiğidolar en iyi cevabı sahada verdi.

26 Nisan 2009, Pazar 04:30
YAZININ DEVAMI

‘’'Süper'siniz!‘’

1. Lig’de 31. haftayı da geride bıraktık. Zirvede değişiklik yok. Manisaspor ve Diyarbakırspor, galibiyetlerle Süper Lig’e bir adım daha yaklaştı. Kalan 3 hafta, Play-Off ve küme düşme mücadelesi şeklinde geçecek. Hatta Play-Off için de 3 takım belli gibi... Sadece ‘4. kim olur’un cevabı belirsiz. Adanaspor ve Rizespor, en yakın takipçi olarak 6. sıradaki takımı yakalama peşinde olacak. Küme düşme hattında ise netleşmiş bir tablo yok. Ancak Malatya önemli bir fikstür avantajını harcadı. Kartal ve Giresun evinde kaybederek ağır yara aldılar. Güngören ise Diyarbakır’da büyük bir sürprize imza atmak üzereydi, ancak başaramadı. Gelelim haftanın maçlarına;

Karşıyaka-Manisaspor

İzmir’de nefesleri kesen bir karşılaşma izledi futbolseverler. Özellikle ikinci yarı müthiş çekişmeye sahne oldu. Karşıyaka kazanıp Play-Off’u garanti altına almak, Manisaspor ise İzmir’den yenilmeden dönmeyi amaçlıyordu. Levent Eriş, 3 stoper oynatarak bir anlamda bir puanı garanti altına almak istedi. Ferhat’ın golü Karşıyaka’yı umutlandırdı. Ancak sezonun yıldızı Sezer, uzatmada 40 metreden çok sert vurdu ve takımını 1 puana taşıdı. Belki de bu gol, Manisa’yı Süper Lig’e taşımaya yetecek. Karşıyaka ise iyi oynadı, ama sahadan buruk ayrılan taraf oldu.

Diyarbakırspor-Güngören Bld.
Diyarbakır’da ev sahibi adeta kâbus gördü. Yapılan iki bireysel hata ve kalelerinde gördükleri 2 gol Diyarbakırspor’u şok etti. Ancak tecrübeli Güneydoğu ekibi bu mağlubiyetin altından kalkmasını bildi ve önce beraberliği yakaladı, son saniyelerde de 3 puanı. Süper Lig’e çok çok yaklaşan Diyarbakırspor’a evinde Kasımpaşa’dan alacağı bir puan dahi yetecek..

Kasımpaşa-Samsunspor
Kasımpaşa evinde yine zorlandı. Ev sahibi, stoperi Evren’in kırmızı kart gördüğü maçta, son saniyelerde attığı golle kazanıp, puanını 51’e çıkardı. İstanbul ekibi artık üstteki rakiplerinin alacağı sonuçlara göre Play-Off hesabı yapacak. Samsun ise bu sezonki deplasman başarısızlıklarına bir yenisini ekledi ve elindeki bir puanı kaçırdı.

Gaziantep B.B.-Altay
İlk iki şansı için mutlaka kazanmak zorunda olan Altay, kötü oynadığı karşılaşmada Gaziantep Belediye ile yenişemedi. Ev sahibi, küme düşme hattından uzaklaşmak için puana şartlanmıştı. Maç sonunda Büyükşehir, puanını 37’ye yükseltip tehlikeli bölgeden uzaklaştı. Altay ise bu sonuçla ilk iki şansını bitirdi.

Kartalspor-Boluspor
“Kartalspor kendini ateşe attı” dersek, yalan olmaz. Boluspor karşısında evinde mağlup olan İstanbul ekibi, kendini bir anda ateş çemberinin yakınında buldu. Tek tesellileri, alttakilerin de yenilmesiydi. Boluspor ise önemli bir 3 puan çıkardı ve güçlü bir Play-Off adayı olduğunu gösterdi.

Adanaspor-Malatyaspor
İkinci yarının en başarılı ekibi Adanaspor, Malatyaspor engelini de rahat geçti. Turuncu-Beyazlılar, ilk yarıda biraz zorlansa da, ikinci yarıda Malatyaspor’u çözdü. Adanaspor bu galibiyet ve önemli fikstür avantajıyla ilk 6 için büyük şans yakaladı. Malatyaspor ise aldığı seri yenilgilerle, uçuruma doğru büyük bir hızla gitmekte.

K.Erciyesspor- Çaykur Rizespor
Erciyesspor, son haftalardaki çıkışını Çaykur Rizespor önünde de sürdürdü. Kayseri ekibi, her iki yarıda attığı iki golle, kümede kalma yolunda oldukça rahatladı, ama henüz her şeyin bitmediğini de belirtelim. Rizespor ise deplasman başarılarına bir yenisini Kayseri’de ekleyemedi ve kaybedip Play-Off yolunda şansını zayıflattı.

Giresunspor-Orduspor
Giresun’da ev sahibi, mutlak kazanıp ligde kalma yolunda rahat nefes almak istiyordu. Giresunspor öne geçmesine rağmen ve önemli fırsatlar kaçırmasının ardından Orduspor’un golleri geldi. Deplasmanda komşusuna ağır bir yenilgi tattıran Orduspor, puanını 42’ye çıkardı. Giresun’da ise bu yenilgi sonrası teknik direktör Engin Korukır görevinden ayrıldı.

Sakaryaspor-K.Karabük
Sakaryaspor, uygun adım yoluna devam ediyor. Önceki hafta son sıradan kurtulan Tatangalar, bu hafta Kardemir Karabükspor’u yenip 16.’lığa çıktı. Yeşil-Siyahlılar, ligde kalmayı garantileyen Karabükspor önünde 3-1 kazanırken ‘ligde kalma savaşında’ taraftarının da yüreğine su serpti.

23 Nisan 2009, Perşembe 04:30
YAZININ DEVAMI

‘’Yiğido'dan bu kadar‘’

Beklenti daha fazlaydı bu maç öncesi Sivasspor’da... Yiğido’nun ev sahibi olması, Fenerbahçe’nin kadro zaafiyeti; ilk maçtaki skora rağmen karşılaşmayı heyecanlı hale getirmişti. İlk yarıda Fenerbahçe skoru koruma duygusu içinde telaşsız bir savunma yaptı. Sivasspor ise belki de bu sezon en baskın ilk yarılarından birini oynadı. Ancak buna rağmen gol bölgelerinde üretken değildi. İlk devre aklımızda kalanlar, Kamanan’ın karamboldeki pozisyonu ve Sylla’nın Volkan ile karşı karşıya kalması oldu. Fenerbahçe’de ise kontrataklar sonunda Güiza’nın uzaktan şutlarıyla kaleyi yoklamasını izledik.
İkinci yarı Sivas’ın risk alması, mutlak gol peşinde koşması, oyunu daha da zevkli hale getirdi. Aslında Yiğidolar 46. dakikada gole çok yaklaştılar. Önce Sezer, sonra Kamanan’ın şutları direkten döndü. Fakat Sivas’ın bu akınları karşılıksız kalmadı. Fenerbahçe az adamla yakaladığı rakip savunmada, Vederson, Deniz ve Güiza ile önemli pozisyonlar yakaladı. Dün gece 4 Eylül’de iki kaleci de çok başarılı oynadı. Özellikle Volkan Babacan’ın İbrahim Dağaşan’ın sert şutunu inanılmaz şekilde çıkarması, belki de maçın kaderini çizen anlardan biriydi.
Sonuç olarak Fenerbahçe finale çıktı. İlk maçta elde ettiği avantajlı skoru burada korumasını bildi, bu kadar eksiğine rağmen.
Sivasspor’un zorlu Trabzonspor maçı öncesi kupaya veda etmesi belki burukluk yaratabilir ama Yiğidolar en azından bu sezon sahasındaki yenilmezliğini sürdürmenin de keyfini yaşadı. Sonuçta elendikleri takımın Fenerbahçe olması üzüntülerini biraz olsun yatıştırmıştır.

22 Nisan 2009, Çarşamba 04:30
YAZININ DEVAMI

‘’Bursa'nın gecesi‘’

İnönü’den dün bir Bursaspor geçti... Timsahlar’ın yanında seyircisi yoktu ama onların ruhu sanki Bursalı futbolcuların üzerindeydi. Öyle mücadele ettiler ki oldukların yerin tesadüf olmadığını kanıtladılar. İlk 45 dakikada uzaktan atılan şutları saymazsak Beşiktaş’a pozisyon vermediler. Alan savunmasın iyi yapan Bursa, ayağa toplarla hızlı hücumlar geliştirdi. Ayrıca rakip hücumlarında da çok hızlı geri döndüler.
Beşiktaş’ın hesabı liderlikti. Kara Kartal inanılmaz bir kazanma arzusuyla oynamasına rağmen Bursa hiç panik yapmadı. Aslında kader anı 34. dakikaydı. Aynı pozisyon içinde önce Yong’un sonra da Volkan Şen’in kaçırdığı fırsatlar inanılır gibi değildi. İlk yarının son anlarında İbrahim Toraman’ın atılması Bursa’ya avantaj sağladı. Buna rağmen Beşiktaş tüm gücünü kullandı ve zaman zaman risk de aldı. Bursa bu anlarda rakibini az adamla yakaladı ama beceriksizce davranıp skoru değiştiremedi. Aslında bu iyi oyun ve mücadele Ekrem’in yakaladığı fırsatla heba olabilirdi. Ancak Bursa takım olarak günündeydi, kalede İvankov hatasızdı. Bulgar kaleci ligin ikinci yarısında İstanbul’da oynanan Galatasaray yenilgisinde kalitesine yakışmayacak hatalar yapıp takımının mağlubiyetine zemin hazırlamıştı. İvankov dün ise sanki özür maçına çıkmıştı. Öyle devleşti ki Beşiktaş’a liderlik şansı tanımadı. Hele hele son saniyelerde çıkardığı kafa şutu görülmeye değerdi. İnönü’de farkında olmadan bir Anadolu dayanışması yaşandı. Timsah geçit vermedi ve Yiğido bu haftayı da lider bitirdi.

20 Nisan 2009, Pazartesi 04:30
YAZININ DEVAMI

‘’İkisi de memnun‘’

Puan aslanın ağzında değil artık midesinde... Konya’da da dün çok stresli ve zorlu bir 90 dakika izledik. Lider Sivasspor, maç öncesi tahmin ettiği gibi karşısında çok dirençli bir rakip buldu. Çünkü Konyaspor ligde kalmak için evinde puan ya da puanlar almak zorundaydı. Zaten karşılaşma başladığında gördük ki Giray Bulak, Sivas’ı çok iyi analiz etmiş. Rakibin etkili oyuncularına adam markajı uygulayan bir Konyaspor sahaya sürmüştü.
İlk 45 dakikada Bulak’ın düşündüklerini futbolcuları başarıyla uyguladı, sadece gol yoktu. Sivasspor ise her zamanki gibi kontrollü futbolunu, az sayıda ama etkili pozisyonlarla değerlendirmeye çalıştı. Özellikle Tum’un direkten dönem topu onlar için talihsizlikti...
İkinci yarıda kılıçlar çekildi. Oyuna daha atak ve üç puanı ister şekilde çıkan liderdi. Konyaspor ise ligin bu döneminde sahasında yenilgi almamak için en az hatayla oynamaya çalıştı. Bülent Uygun, ikinci yarıda Kamanan, Muhamed, Balili’yi oyuna alıp, orta alanı da sadece İbrahim’e bırakınca hem pozisyon buldu, hem de pozisyon vermek zorunda kaldı. Ancak iki yarı sahada gidip gelen top çerçevede buluşmadı. Herkes Konya’nın yorulayacağını düşünüyordu. 5 forvetle hücum yapan Sivas’ın savunmasının yükü ağırlaştı ve son dakikalarda lider kalesinde korkulu anlar yaşadı. Özellikle çok konuşulacak olan Cihan’ın Petkoviç tarafından düşürülmesi penaltıydı. Cihan’ın topu elle düzeltmesini hakem göremedi. Tecrübeli hakem, üst üste istemeden de olsa iki hata yaptı. Cihan’ın elle düzeltmesini görse, penaltı tartışmaları yaşanmayacaktı.
Özet olarak; iki takım da böyle bir mücadeleden sonra kaybetselerdi yazık olurdu. Sahadan üç puan alamadılar ama ligin kritik döneminde, haftayı puansız kapatmanın mutluğunu yaşadılar.

19 Nisan 2009, Pazar 04:30
YAZININ DEVAMI

‘’Sivas şampiyon olabilir mi?‘’

Kendi başkanları dahil, imalı bir şekilde “Bizi şampiyon yapmazlar” dediği Sivasspor, bu tarihi hedefe ulaşabilir mi? Gerçekten kalan 7 haftaya baktık ve şöyle bir analiz yaptık. Bana göre ipler Sivasspor’un elinde... İşte size madde madde Sivasspor’u şampiyonluğa götürecek faktörler:
1- Sivasspor, bu hafta Konyaspor maçından sonra salı günü Fenerbahçe ile Fortis Türkiye Kupası maçı oynayacak. İstanbul’daki ilk maç 3-1 Fenerbahçe lehine bitmişti. Evinde alacağı 2-0’lık skor, Sivasspor’u finalist yapar. Bu ilk maç sonrası biraz zor gözüküyordu. Ancak şu anda hiç de öyle değil. Edu, Lugano, Gökhan Gönül, Yasin ve Semih’ten yoksun bir Fenerbahçe. Ayrıca oynasa da Alex’in durumu da parlak değil. Erken bir gol, Sivasspor’u bir anda finalist yapabilir.
2- Sivasspor’un kupada finale kalması ne demek? Muhtemelen Beşiktaş ile final oynayacaklar. Bu da Avrupa Kupaları’na gitmesinin çantada keklik olduğu anlamına gelir. Ayrıca kupadan elenen bir Fenerbahçe, İnönü’de Beşiktaş ile oynayacağı maça müthiş asılmak zorunda... Bu da Beşiktaş’ın puan kaybetme ihtimalini fazlalaştırıyor.
3- Sivas, bu hafta Konya’dan en azından yenilmeden dönerse, bir sonraki maç Trabzonspor ile evlerinde... Belki kupa yorgunu olabilirler, zorlanmaları normal. Ancak Trabzonspor’u içeride devirdikleri takdirde, önleri iyice açılacak.
4- Fikstüre baktığınızda; küme düşmüş Hacettepe ve rahat bir konumda Sivas’a gelmesi muhtemel Gençlerbirliği ile oynayacaklar. İç sahadaki İstanbul Büyükşehir Belediye maçı, soru işareti. Ancak o yönden de baktığımızda Belediye bu hafta sakat ve cezalılar ordusu Galatasaray önünde oldukça şanslı. Yani Belediye’nin de Sivas’a çok rahat gelme ihtimali de var. Gaziantep deplasmanı zor gözükse de, Anadolu’da Sivasspor’un şampiyon olmasını isteyen önemli bir kitle var. En azından tepki almıyorlar. “Bu sene şampiyon Anadolu’dan” tezahüratını, Sivas’ın deplasman maçlarında bol bol duyabilirsiniz. Bana göre bu da önemli artı bir faktör. Son maçın İstanbul’da Galatasaray ile olması ise Sivasspor’un belki de büyük şansı olacak.
5- Son önemli bir not: Mehmet Yıldız kart sınırında... Bu hafta Konya’da çok dikkatli olmalı, eğer kart görürse, Trabzonspor maçında yok.
Bu bir, “Kalan 7 haftalık programa bakarak Sivasspor’un şampiyonluk şansı”nın analiziydi. Yorum sizin. Herkesin “Sivasspor kötü oynuyor” dediği bir ortamda, diğer şampiyonluk adaylarının nasıl oynadıklarına da bakmak lazım. Küme düşme hattındaki Kocaelispor karşısında, Beşiktaş’ın 74 dakika doğru dürüst pozisyonu bile yoktu. Trabzon, lige veda etmiş Hacettepe karşısında 4-1 kazandı ama maçı izleyenlerin tatmin olduğunu söylemek çok zor. Ben de kendi adıma diyorum ki; Sivasspor ligin sonunda şampiyonluk ipini göğüslerse, kesinlikle sürpriz olmaz...

16 Nisan 2009, Perşembe 04:30
YAZININ DEVAMI