Son şampiyon, lig arefesinde çok eksik... 13 Ağustos’ta oynanacak olan Rizespor maçı ile yeni sezona, ‘merhaba’ diyecek olan Kartal’ın son haline bakalım... Kayserispor ile oynanan maçı dikkatle izledik. Teknik direktör Sergen Yalçın, kenara oturup dikkatlice izledi. Kimseye tek kelime etmedi. Kadroda yer alan her futbolcuya şans verdi. Ne yazık ki hiçbirinden istediğini göremedi. Buna rağmen elindeki ekibin son durumunu kötü de olsa analiz etti. Buna göre adım atacaktır.

Yeniler yerinde saydı

Birçok futbolcusu ile yol ayıran Beşiktaş, Salih ve Mehmet To pal takviyesi yaptı. Önceki gün bu iki isme özellikle baktık. Salih, orta alanda bocalayıp durdu! Tempo yapamadı. Oyun anlamında yaratıcı değildi. İyi niyeti dışında 11 için artısı yoktu. En kalabalık bölgede oynadığı için işi de zor. Souza, Atiba, Oğuzhan, Ljajiç, Necip gibi birçok isim arasından sıyrılması için üstüne koyması gerekiyor. Mehmet Topal, stoper olarak görev yaptı. Vasatın altında kaldı. Profesyonelliği ile Necipvari ‘joker’ oyuncu durumunda.

Atiba ve Souza dışında

Yurt dışı sezon başı kamplarının olmaması olumsuz yansımış. Te sislerde ağır tempo, nemli hava etkisi ile aşırı yorgunluk yaratmış. Ay aklarda pranga varmış gibi. Kaleciler motive olmadan uzakta. Savunma, kademe hatası yaptı. Souza ve Atiba dışında önde olanlar etkisiz. Gökhan ile N’Koudou kanatlarda verimsiz.

Forvetsiz kaldılar

Cyle Larin, milli takımdan sakat döndü. Güven kapasitesi ölçüsünde çalışıyor. Yeni alınan Kenan, kaleye uzak duruyor. Santrforsuzluk devam ediyor. Teknik ekip bu yüzden olacak iki santrfor istiyor. Sezon öncesi eksik çok. Ancak Sergen Yalçın gibi bir hoca var. Bu durumun apaçık olması avantaj. Eksikler giderilir. Kayserispor karşısında alınan 3-0’lık mağlubiyete rağmen adı üstünde hazırlık maçı. Yani bir ölçü değil. Ama çok iyi veri. Ligin arefesinde yapılacak transferler, özel idmanlar ile eksikler tamamlanır. Belki ilk 4-6 hafta arası sıkıntı çekilir. Sonrasında üstüne koyarak uçup gider!

İlk hazırlık maçında Başakşehir'i 1-0 mağlup eden Sergen Yalçın'ın ekibi, Kayserispor önünde vasatı aşamadı. Yurt dışı kampını yapamayıp İstanbul'da kalan Kartal, fiziksel olarak çok geride. Ağır idman temposunun verdiği yorgunluk da öne çıkınca oyuncular istediklerini sahaya yansıtamadı.

Son şampiyon Beşiktaş, tesislerinde oynadığı hazırlık maçını farklı kaybetti. Kayserispor önünde durgun gözüken Sergen Yalçın’ın ekibi vasatı aşamadı. Yurt dışı kampını yapamayıp, İstanbul ’da kalan Kartal, fizik olarak çok geride. Ağır idman temposunun verdiği yorgunluk da öne çıkınca, oyuncular istediklerini sahaya veremediler. Beşiktaş takımında öne çıkan kimse olmadı. Yeni isimler Salih ve Mehmet Topal da ortaya fark koyamadı. Sergen hoca tüm oyunculara şans verip, son durumlarını görme açısından önemli verilere sahip oldu.

Kayseri daha diri

Her iki yarıda hızlı ve etkili oynayan Kayseri ise tam aksi görünümde idi. Daha diri, çok koşup, sahanın her yerinde basan oyun yapısı ile etkili oldular. Maçı 3-0 gibi net skor ile kazanmasını bildiler.

Teknik direktör Sergen Yalçın, sezon bitimi takıma 2 Temmuz’a kadar izin verip yönetimden yurt dışı kampı talebinde bulundu. Önce Almanya’nın Marienfeld kasabasında daha önce kamp yapılan yer ile temasa geçildi. Ancak daha önce yaşanan sıkıntı nedeniyle bu mümkün olmadı. Arayışlar sonrası Şenol Güneş döneminde gidilen Slovakya’nın Samorin kenti seçildi. Buraya kadar olanlar normal. Sonrası şaka gibi!

Karantina kararı değişmedi

Slovakya hükümeti, ülkeye giren herkese 8 günlük karantina uyguluyor. Araya birileri girip, “Dışişleri Bakanlığı ile sağlam ilişkilerim var. Bana kampa gideceklerin listesini verin. Konuyu çözerim” şeklinde öneri getirdi. Bunun üzerine kulüp; kamp personeli ve gitmek isteyen basın mensuplarını kapsayan listeyi sundu. Her ne kadar, “Sıkıntı yok, konu çözüldü” dense de önceki gün Slovak yetkililer başkonsolosluk aracılığıyla duruma açıklık getirdi. Pandemi sürecinde böyle bir uygulama söz konusu değil.

Sinirler gerildi...

Bu gelişme üzerine çok sinirlenen Sergen Yalçın, sert tepki gösterdi. Madem böyle olacaktı neden farklı ülke ve yerlere bakılmadı diye çıkıştı. Teknik ekip zorunlu olarak yeni sezona kendi tesislerinde başlamak durumunda kaldı. Maç ağırlıklı ikinci etap için ise çalışmalar sürüyor.

Söz verileni istedi

Sezonu çifte kupayla tamamlayan Sergen Yalçın, yeni sözleşme için 2.2 milyon Euro’nun karşılığı olan Türk Lirası’na onay verdi. Ancak başarılı hoca, göreve geldiği zaman kendisine söz verilen 6 milyonluk çifte kupa priminin anlaşma öncesi ödenmesi talep etti. Konu üstündeki pazarlıklar son aşamaya gelip sürüyor. Yalçın, ayrıca kiralıkların olmayacağını varsayarsak 6-7 de transfer istedi. Takımda teklif gelen her oyuncunun satılabilmesine de onay verdi. Yönetim 6 milyonluk primin sezon içinde 6 eşit taksit ile ödenmesini istiyor. Yalçın ise primin imza öncesi nakit ödenmesinde ısrarcı.

Kimi anlaştı diyor, kimi tam tersi. Parasal sıkıntı söylentisi de var. Çok farklı iddialar da. Ortaya atılanların genelde gerçek payı olsa da işte hoca konusunun imza aşamasına gelememesinin hikayesi... Yönetim penceresi, Başkan Ahmet Nur Çebi, başta hoca olmak üzere transferin merkez üssü oldu. Çebi, limit kısıtlaması yüzünden istenilen transferleri yapamayacaklarını açıkladı. Bu limitin dışında ayrıca 60 milyonluk daha ek bütçeye acil ihtiyaç olduğunun altını çizdi. Haklı. TFF’nin, Şampiyonlar Ligi’ne direkt katılacak takıma en az, yüzde 30-50 arası ek bütçe imkanı vermesi gerekir. Bu kulüp ve ülkemiz için kaçınılmaz. Başkan ayrıca; Sergen hoca için 12 milyonluk tavan rakam belirlediklerinin altını çizdi.

Sergen hocanın rahatsızlıkları!

Başarılı hocanın rahatsızlıkları var. 1-Prim konusu. Bir telefon ile sözleşme okumayıp, rakam konuşmadan imza attı. Kendisine yıllık 7 milyon ücret ödendi. Çifte kupa için de 6 milyon prim verileceği söylendi. Ancak prim, bütçe aşmama adına mukaveleye yazılmadı. Böyle olunca da şu ana kadar askıda kaldı. 2-Transfer konusu; Aboubakar, Mensah, Montero, Dorukhan ayrıldı. Cenk sakat ve durumu belirsiz. Ghezzal’ın kalması imkansız gibi... Giden gidene ama gelen yok. Yalçın yönetime, “Limitleri de ben açacak değilim! Çifte kupa dünde kaldı. Avrupa’da hayal kırıklığı, ligde kötü sonuç hepsini unutturur. Mutlaka çok üst düzeyde takviyeler yapılması lazım” diye net mesaj verdi.

30 milyon Lira istiyor

Parasal konuya gelince. Sergen Yalçın, “Pazarlık yapmam ama büyük takımları çalıştıranların piyasası ortada. Kaldı ki, en büyük olduğumuzu gösterdik. Bunun karşılığı bellidir” dedi. Kendisi rakam söylemese de, yıllık 30 milyon Lira talep ettiği biliniyor. Yönetim ile sorunlar olduğu çok arka planda. Rahatsızlık, tesislere kalabalık gidilip gelinmesi. İdarecilerin hocanın gölgesinde kalması. Ancak bu durum, sözleşme konusunun dışında.

Karşılıklı incinmeler

Hoca kalacak. Başka alternatifi yok. Ama süreç öyle kısa değil. Konunun uzaması; karşılıklı kırılmaya bağlı. Şöyle ki başkan hocanın, “İki kupa aldım. Limitleri de ben mi açayım” sözüne, hoca, başkanın, “12 milyon üstüne çıkamayız. Limit kısıtlı transfer yapamayız” söylemine kırgın... Karşılıklı incinmişler yani. Sonuç olarak Beşiktaş menfaatleri için beklenen sözleşmeyi yapacaklardır. Önümüzdeki Mayıs ayında seçim olacağı için, kontratın 1+2 yıl olması bekleniyor. Ya da sadece tek senelik.

Beşiktaş, sezonu iki kupa ile tamamladı. Camiada herkes mutlu. Coşku ve umut dolu. Ancak yeni sezona doğru planlanan net transfer politikası henüz yok. Her ne kadar yönetim ve Sergen hoca; “devam” deseler de, bu durum resmiyet kazanmadı. Bugün yarın Başkan ile hocanın zirve yapması bekleniyor. Transferde takıma kimlerin alınacağı merak ediliyor. İçeride ise durum farklı. Zira takımın yükünü çeken önemli isimler; Aboubakar, Ghezzal ve Rosier’in durumları belirsiz. Üç futbolcunun da yeni sezonda nerede olacağı tahmin edilemiyor. An itibari ile kulübe hiçbir futbolcu için gelen resmi teklif de yok. Zira Avrupa’da kulüpler Euro 2020’nin bitmesini bekliyor. Serbest olan futbolcular da aynı şekilde beklemedeler. Kazanılan iki kupa her şeyin üstünü örtse de asıl durum; futboldaki bu durağan bekleyiş.

4 de gelir, 14 de!

İşte bu belirsizlik ortasında, öncelik gidecek isimlerde. Geçen sezon kiraya gönderilen isimlerden hiçbiri için dönüş istenmiyor. Atiba bir sene daha oynamak istiyor. Mensah ve Montero’ya teşekkür edildi. Dorukhan vedalaştı. Ljajiç için teklif bekleniyor. Mevcut kadro ile devam edilseydi; 3-4 isim takviyesi ile iş bitecekti. Ancak durum hiç öyle değil. Sayı vermek güç olsa da 6-7 ayrılık kesin. Bu rakamın en az iki katı, hatta daha da fazlası gelecek gibi duruyor.

Yeni sezonda bambaşka...

Devler Ligi için kulübün ve teknik ekibin önceliği santrfor. Hem de iki tane. Ve biri dünya çapında yıldız olacak. On numara, kanatlar ve sağ bek diye gidiyor sıralama. En geride olsa da, kaleci bile var. Yeni sezonda bambaşka bir kadro yapısı beklentisi var.

Oğuzhan, Dorukhan ve Necip. İkinci yarıda Cenk de eklendi. Boş zamanlarını PlayStation oynayarak geçirdiler. Son derece iddialı maçlar yaptılar. Ama sonuçta tek kazanan vardı; Oğuzhan... Takım kaptanlarından Necip, teknik ekip ve takım arkadaşlarına lig bitince nikah masasına oturacağını söyledi. 1. Kaptan Atiba, “Şampiyon olursak sıkıntı yok. Ama olamazsak nikah olana kadar ertelenir” şeklinde espri yaptı. Alkış tufanı koptu. Necip, çifte kupa sonrası ilk iş olarak nikah kıyıp evlendi.

Ghezzal, hafız gibi

Cezayirli oyuncu tesislerde yapılan her kamp öncesi erkenden odasına çekilip, Kuran-ı Kerim’den Yasin süresini okudu. Atıp attırdığı kritik goller ile takıma büyük katkı veren başarılı futbolcu, ayrıca İstanbul’un tarihi camilerini de gezerek, İngiltere’ye geri dönen Mısırlı futbolcu Elneny’yi hatırlattı.

N’Koudou’nun pili bitince...

Tecrübeli oyuncu, takımın maskotu. Rosier ile bu konuda yarış halindeler. N’Koudou, Fransa’dan getirdiği müzik çalar sistemli bavulunu, maç sonrası açıp, dans ederek arabasına giderek farklı tarz ortaya koymuştu. Rosier, bir sonraki maç; takım arkadaşlarını susturdu. N’Koudou’nun duşa girmesini fırsat bilip, bavuldaki sistemin, pillerini çıkarıp cebine koydu. Olup bitenden habersiz olarak odadan çıkar çıkmaz düğmeye basan N’Koudou, müzik çalmayınca şaşırdı. Arkasını döndüğünde en önde Rosier ve diğerlerinin kahkaha attığını gördü. Pilleri cebinden çıkaran Rosier, “100 Euro” diyerek ortamı daha da eğlenceli hale getirdi.

Güneş’ten kalma fıkra

Takım içinde oynayan, oynamayan herkes müthiş ortam içindeydi sezon boyu. Tartışmalar, kavgaya varmak üzere olan olaylar da yaşanmadı değil. Böyle gergin bir yemek de Dorukhan; Şenol Güneş’in anlattığı fıkra ile durumu terse çevirdi. İşte o fıkra..

Çiftlikte kalan yaşlı çift hastalanmış. Malikanedeki yardımcı, “Efendim size tavuk suyu çorba yapayım, iyi gelir” demiş. Tam o sırada, camı gagalayan tavuk, “Be kadın, tarhana yapsana tarhana” diye söylenip durmuş!..

Sergen Yalçın, Hulk’un transferini istemiş ve yönetimden olumlu cevap almıştı. Yalçın, evinde televizyon izlerken, Aboubakar’ın alındığını duyup şaşırıyor. Yardımcısı Murat Şahin’den haberin kesin olup olmadığını öğrenmesini istiyor. Yalçın bu durumu katıldığı canlı yayında da dile getirip gizemli transferi kamuoyu ile paylaşma gereği duyuyordu.

Souza’dan Necip esprisi

Saha içi ve dışında liderlik yapan Souza, sezonun esprisini de yaptı. Takımın jokeri olduğunu vurgulan medya mensuplarına, “Hayır. Joker Necip. Ben bile şaşırdım. Her maçta farklı yerde görüyorum. Ama en başarılı olduğu yer, yedek kulübesi! Çünkü orada hiç hata yapmıyor(!)” diyerek espri patlatmaktan geri kalmadı.

Bana kaleci arattırma!

Sezon başı kaleci hataları öne çıkan Beşiktaş, bir çok ismi gündemine aldı. Sergen Yalçın, yönetime eldekiler ile devam edeceğini söyledi. Yönetim şaşkınlık yaşadı. Ardından herkesin beklentisi aksine Ersin ile özel görüşme yaptı. “Takımın birinci kalecisi sensin. Bak bana devre arasında kaleci arattırma. Hocalarının çalışmalarına yüzde yüz katıl. Benim sana duyduğum kadar kendine güven duy yeter..” dedi.

Kapris çekmedi

Boyd ve Lens yeterli şans buldular. Kesik yiyince de tavır koydular. Sakatlıktan çıkan Douglas da ilk 11’de başlamak isteğini iletti, olmadığını görünce tavır yaptı. Teknik ekip, üç oyuncu ile muhatap olmadan yönetimden kadro dışı bırakılmalarını istedi. Mirin ise ısrarla kulüpte kalmak isteyip daha düşük rakamlara ayrılmak istemediği için aynı akıbete uğradı.

Enzo Roco dediğini yaptı

Yönetim tarafından, istikrarsız performans gösteren Roco’ya, “Teknik ekip seni kadroda düşünmüyor. Karagümrük kulübünden teklif var biz anlaştık” dendi. Buna sinirlenen Roco, “İstenmediğim yerde kalmam. Ama ligde böyle rapor verenleri futbolum ve alacağımız skor ile susturacağım!” karşılığını verip tesisleri terk etti. İç sahada alınan yenilgi sonrası Roco’nun aşırı sevinç gösterisi ve sataşmaları üzerine eski takım arkadaşları ile gerilim yaşaması işte bu yüzdendi.

Kale, içten fethedildi

Başkanın eşi Berna Çebi, futbolcuların eşleriyle yakın dostluk kurdu. Pandemi sürecine rağmen, sıkı kurallar içinde düzenli olarak bir araya gelinip etkinlikler yapıldı. Öyle ki, başkan ve futbolculardan bazıları iki kez virüse yakalanmasına rağmen, eşlerden pozitif çıkan olmadı. Eşler arası bu dayanışmanın benzeri 100’ncü yılda gelen şampiyonluğu hatırlattı. O dönem de; Revna Demirören, Meltem Oktay ve Asuman Güreli ilke imza atmışlardı.

Sergen Yalçın’ın ekibi, sezon boyunca uyum içinde çalıştı. Ancak saha dışında hocaya 7/24 destek olan iki çok özel isim vardı. Sinan Engin ve Serhat Mert... Mert, Sergen hocanın çocukluktan beri en yakın arkadaşıydı. Engin de kulüp menajerliği döneminde kusursuz iletişim kurduğu kişi. En kötü dönemde hocanın motivasyonunu korudular. Kartal, ligin ilk maçında çekinerek gittiği Trabzon’dan 3-1’lik farklı skor ile döndü. Camia fırtına beklerken, tam tersi durum yaşandı. Antalya beraberliği; yol kazası diye geçiştirildi. Ancak üst üste gelen Konya ve Gençlerbirliği yenilgisi büyük sıkıntı yarattı. Sergen hocanın dokunuşları ile alınan 6 puan sonrası, Antep, yine sekteye uğrattı. Çalkantılı sonuçlar teknik ekibin canını sıksa da hedef sapması yaşatmadı.

Derbi uçurdu

Kadıköy’e eksik kadro ile giden Beşiktaş, 4-3’lük skor ile tarih yazdı. Maçtan önce oyuncularına, “Büyük zaferler, yüreğini ortaya koyup savaşarak kazanılır. Sizden bunu bekliyorum” dedi Sergen hoca. Bu söz; sezon boyu maç öncesi klişe haline gelip, ekibin ana motive kaynağı oldu.

Erken uyarı işe yaradı

Sezonda ikinci yarıya Trabzon yenilgisi ile başlamak, ayakları yere sağlam bastırdı. Sürpriz Kasımpaşa yenilgisine rağmen alınan puanlar, zirvenin rengini değiştirdi. Puan farkını artırıp, ligi erken bitirme fırsatları hep ikram edilse de Kartal, mutlu sona uçtu.

Santrforsuz şampiyon

Ara dönemde transfer edilen Cenk Tosun’dan beklentiler büyüktü. Artık Aboubakar yalnız değildi. Tam da kritik maçlar öncesi iki yıldızın sakatlanıp sezonu kapatmaları endişe yarattı. Yalçın ve ekibi bir ilki gerçekleştirip, santrforsuz takımı zirvede tutmasını bildi. Hocanın, “Beşiktaş maça 11 kişi çıkıyorsa eksik değildir” sözü çok şey anlatıyordu. Yedeklere güven, formsuzlara gözdağı, rakiplere de anlamlı göndermeydi. Takım, birçok maça rakiplerin aksine, 3-4 yedek ile çıkmak durumunda kalsa da her maça 11 kişi başladı.

İşte Aboubakar gerçeği

Porto’da istenmeyen isim olan Aboubakar, kulübün tüm şartlarını kabul ederek imza attı. Sakatlığı yüzünden özel madde konuldu. 30 maç oynarsa, 1.5 milyon Euro karşılığında sözleşmesi otomatik yenilenir şeklinde. Yıldız oyuncu, hiç beklenmeyen performans ortaya koydu. Ancak 25’nci maç sonrası menajeri yönetimin kapısını çaldı. ‘Anlaşmayı revize edelim. 3.5 milyon Euro şeklinde uzatalım” dedi. Taviz vermeyen yönetim, yapılan sözleşmeyi hatırlattı. Aboubakar, hiç beklenmedik davranış sergiledi. 29 karşılaşma oynayıp, sakatlığını bahane edip 30’uncu maçına çıkmadan sezonu erken kapattı. Sergen hoca santrforsuz oynamak zorunda kaldı. Yönetim motivasyon bozulmasın diye kadro dışı bırakmama yoluna gitti.

En iyi ve kötü maçlar...

Hiç şans verilmeyen Beşiktaş, Kadıköy’e eksik kadro ile gitti. Alınan galibiyet, sezonun en çok sevinilen maçı oldu. Hatta Başkan Çebi, “O galibiyet sonrası şampiyon olacağımıza inandık” açıklaması yaptı. Bunun tam tersi ise, içerideki Karagümrük yenilgisiydi. Erken şampiyonluk beklenirken, matem havası yaşandı.