Kara Kartal, favori olmadığı bir derbiye çıktı ve kaybetti. Siyah-Beyazlılar'ın erken dakikalarda 10 kişi kalması, zaten takım bütünlüğünden yoksun kadroya mağlubiyet için adeta bir bahane oldu. Samet Aybaba'nın, 'çürük' tanımlamasının ne kadar doğru olduğunu dün akşam gördük. Maalesef Beşiktaş Camiası'nın cefa sezonu, 4 lig maçıyla daha devam edecek. Bir takımdan çok aynı durakta otobüs bekleyen sosyal bir yığına benzeyen bu futbolcular, Türkiye Kupası için de hiç güven vermiyor. Dünkü sonuçla ligde ilk 4 hedefi hayal oldu. Eğer kupa finali de Ankaragücü'ne kaptırılırsa Beşiktaş, kalan lig maçlarına A Takımı'yla değil genç takımıyla çıkmalı.

Sahibinden satılık takım...

Cenk Tosun, Fenerbahçe'ye klasına yakışır bir gol attı. Bu gol, Cenk'in Beşiktaş formasıyla derbide attığı son gol olması sebebiyle özeldi. Milot Rashica'nın savruk futbolu, Gedson Fernandes'in önlenemez düşüşü, Jackson Muleka'nın yine bekleneni verememesi, Siyah-Beyazlılar'da hayal kırıklığı yaratmaya devam etti. Sonradan oyuna giren isimlerden Chamberlain ve Ghezzal'dan da artık ümidi olanın kaldığını sanmıyorum. Mert Günok, Omar Colley ve Semih Kılıçsoy'un da çabaları, arada kaynayıp gitti. Bu kadronun yapması gereken tek şey, sadece 180 dakika motive olup kupayı almak. Ardından Beşiktaş Yönetimi, sezon sonunda stadın önüne, 'Sahibinden satılık takım' tabelası dikebilir.

Musrati'yi yeni kadroyla görelim

Stoper Necip Uysal, sağ bek Necip Uysal, ön libero Necip Uysal... Beşiktaş, yeni sezonda, 'mevkisiz futbolcu' tanımına bir son vermeli. Mevcut yönetimin aldığı isimlere gelirsek... Forma yarışında Necip'i geride bırakamayan Joe Worrall'a sezon sonunda veda edilmeli. Aceleyle alınan ve beklentileri karşılamayan Svensson'la yollar ayrılmalı. Galatasaray derbisinde kendi kalesine gol atan, Fenerbahçe'ye karşı da 25. dakikada kızaran Al Musrati'ye ise yeni sezon kadrosunda şans verilmeli. Kulüp tarihinin en pahalı transferine, 'Jean Onana' muamelesi yapılmamalı. Tutuk kadroda yıldızı sönen Ernest Muci'nin parlaması için de yeni sezon beklenmeli.

Beşiktaş, dün akşam kupada Ankaragücü karşısında ilk yarıda tutuk bir görüntü sergileyerek adeta Fernando Santos döneminden kesitler sundu. İkinci yarıya Cenk ve Masuaku'yla başlayıp Rashica ve Umut'u kenara alan Serdar Topraktepe, bu hamleleriyle takımını hareketlendirdi ancak istediğini alamadı. Rövanşta Semih Kılıçsoy kadroda olacak. Böylelikle Kartal, taraftarı önündeki maçta hücum etkinliğini artıracak. Sakatlıktan dönen ve hazır olmayan isimler de 7 Mayıs'taki ikinci maçta takıma katıldığında Beşiktaş, ekip olarak daha etkin bir görüntü elde etme şansı yakalayacak. Ancak eksikler dönse de hocalar değişse de takımdaki harmoni eksikliğini gidermek imkansız. Çünkü bu kadronun yüzde 60'ı yeni sezonda olmayacak. Oyuncular da bunun bilincinde ve takımın büyük çoğunluğu sadece sezon sonu için gün dolduruyor.

Kebapçıya bile gidemezler!

Beşiktaş, Türkiye Kupası'na sadece 180 dakika uzaklıkta olsa da mevcut kadronun telkinle ya da taktikle bir şeyler başarabilmesi zor. Burada devreye, Beşiktaş Yönetimi girmeli. Kayıp ve sancılı geçen sezonun, Türkiye Kupası'yla tamamlanıp camianın yeni sezona umutla başlamasını sağlayabilmek için yönetim, özel bir prim açıklamalı. Bırakın kupa hedefini, şu anda toplanıp beraber bir kebapçıya bile gitme motivasyonu olmayan bu kadro, ancak maddiyatla ikna edilebilir. Bu formül, başarısız kadroya bir piyango gibi gözükse de büyük kaosla geçen sezonda gelen bir kupa, yönetime güç katar.

Beşiktaş, tarihindeki en sıkıntılı sezonlarından birini yaşıyor. Ancak her şeye rağmen Siyah-Beyazlılar’ın iç dinamikleri, takımın çökmesine izin vermiyor. Kartal, o kadar olumsuz sonuca rağmen ne 2018-19 sezonunun Fenerbahçe’si gibi ligde ilk yarıyı küme düşme hattında tamamladı ne de 2021-22’yi 13. kapatan Galatasaray gibi bir yıkım yaşama endişesi var. Kulübün lig üçüncülüğü ve daha da önemlisi Türkiye Kupası hedefi hala devam ediyor. Beşiktaş’ın DNA’sının bir parçası olan Serdar Topraktepe yönetiminde 5 maç sonra kazanıp ligde kafasını kaldıran Siyah￾Beyazlılar, genç hocayla 2 hedefi de gerçekleştirebilecek güçte. Ligde kötü gidişata dur diyip moral depolayan Beşiktaş, Türkiye Kupası’nı kaldırırsa artık bu sezona ‘kayıp’ gözüyle bakılamaz.

Hasan Arat’ın zamanlaması doğru

Başkan Hasan Arat ve yönetimi, ligdeki kötü gidişatın kupaya da etki etmemesi için Fernando Santos’u çok doğru zamanda gönderdi. Sezonu Serdar hocayla tamamlama kararı alan Başkan Arat, yeni sezonda bambaşka bir Beşiktaş yaratacak. Öncelikle yeni teknik direktörün; başarıya aç, genç, agresif, hem günümüz futbolunun getirdiği gelişime hem de Türk Futbolu’nun endemik iklimine uyum sağlayacak bir yapıda olması şart. Yerli ya da yabancı olmasından çok bu özellikler önemli. Yeni hocayla oluşturulacak güçlü kadroyla gelecek sezonda Beşiktaş’ın küllerinden doğuşunu izleyebiliriz.

Beşiktaş, oyun olarak büyük takım görüntüsünden yine uzak olduğu bir karşılaşmada dramatik bir şekilde Sergen Yalçın'lı Antalyaspor'a evinde kaybetti. Fernando Santos, kendisinden beklenen dokunuşu yapmak bir kenara, takımdaki mental yıkımı daha da derinleştirdi. Ligde peş peşe alınan üçüncü yenilgi, Portekizli hocayı beklenen sona bir adım daha yaklaştırdı. Artık şunu rahat bir şekilde söyleyebiliriz ki Santos'un gelecek sezon takımın başında olmama ihtimali, olma ihtimalinden fazla. 11 lig maçının 9'unun ilk yarısında gol bulamayan bir takımın hocası, değil Santos, Jose Mourinho bile olsa kalamaz. Beşiktaş bu sezon Türkiye Kupası'nı kazansa bile; önceliğini gol yememek olarak belirleyen, ilk yarıları adeta çöpe atan, hücum hattında elinde kaliteli isimler olmasına rağmen skor üretememe sorununu çözemeyen Fernando Santos'la sezon sonu erken final yaşanır.

Mental yorgunluk var

Cenk Tosun ve Semih Kılıçsoy'un gol kaçırma yarışına adeta isyan ederek bireysel yeteneklerini ortaya koyan Ernest Muci ve Milot Rashica ikilisi, Arnavut inadıyla ikinci yarıya başlayıp farkı indirdi ama yeterli olmadı. Kaptan Mert Günok'un üstün gayretleriyle kazandırdığı penaltının başına geçen Rashica, bir daha denese belki de 10'uncu denemesinde başarabileceği bir şekilde atış sırasında topa iki ayağıyla değerek golü harcadı. Bu durumu şanssızlıktan çok mental yorgunluğa bağlıyorum.

Başkan gerekeni yapacaktır

Başkan Hasan Arat, bu sezon peş peşe hoca denemeleri yapıp başarısız olan Siyah-Beyazlı kulüpte lig bitimine kadar Fernando Santos'la yoluna devam etmeyi planlıyor. Ancak takımdaki kötü gidiş, camianın yavaş yavaş gelecek sezon için de umutlarını kaybetmeye başlaması sonrasında Başkan Arat da gerekeni yapacaktır.

Beşiktaş'ın başına Fernando Santos geldiğinden beri Siyah-Beyazlı takımın özellikle ilk yarıdaki gol beklentisi oranı, istikrarlı bir şekilde yerlerde sürünüyor! Siyah-Beyazlılar, sadece denneyimli hocanın ilk maçı olan Karagümrük karşısında ilk yarıyı 1 gol beklentisinin üzerinde kapattı. Ligin lideri Galatasaray karşısında ilk yarı sonunda bu rakam 0,05; küme düşme hattındaki Gaziantep'e karşı da 0,13'tü. Portekizli hoca, yaptığı açıklamalarda hücum hattında agresif ve efektif olmaları gerektiğini savunsa da söylemleri ile eylemleri arasında büyük fark var. Gaziantep maçı da gösterdi ki Beşiktaş, Fernando Santos yönetiminde kötü oyunu tercih ediyor.

Ronaldo bile kurtaramaz!

Santos, bir yandan hücumda agresifliği savunsa da diğer yandan oyunu kaleden pasla başlatıp takımı savunmaya mahkum bırakıyor. Dün Al Musrati'nin kaptırıp devamında gol yedirdiği pozisyonda Libyalı futbolcudan çok Fernando Santos'un sorumluluğu var. Mert Günok, oyunu pasla başlatırken Beşiktaş ceza alanı içinde ve hemen önünde birer Gaziantep FK'lı futbolcu bekliyor. Paslaşma ve top kaybının ardından gol sırasında Beşiktaş ceza alanı içinde 3, hemen çizgi önünde ise 2 Gaziantepli futbolcu bulunuyor. Süper Lig'de daha önce birçok teknik direktörün koltuğunu kaybetmesinin temel etkenlerinden biri olan bu kaleciden pasla başlama fantezisi, bir an önce terk edilmeli. Fernando Santos'un kariyerine herkes gibi ben de saygı duyuyorum. Ancak hoca, oyun planlamasında güncellemeye gitmezse bu işin finali belli. Şimdi lig üçüncülüğü tehlikeye girdi. Bir de Türkiye Kupası'nda sürpriz olursa... İşte o zaman Santos'u, Cristiano Ronaldo bile kurtaramaz.

Hasan Arat gerekeni yapar

Başkan Hasan Arat ve İkinci Başkan Hüseyin Yücel, yönetim olarak ellerinden gelen gayreti gösteriyor. Ara transfer döneminde yapılan hamleler ortada. Maddi ve manevi olarak sıkıntılı bir dönem yaşayan Siyah-Beyazlılar'da özellikle Başkan Arat, yoüun bir mücadele sarf ediyor. Beşiktaş'ta; Semih Kılıçsoy, Ernest Muci, Milot Rashica gibi yıldızı parlayan isimlere ek olarak; Rachid Ghezzal, Cenk Tosun ve Vincent Aboubakar gibi isimler de varken hücumdaki vasat görüntü kabul edilemez. Başkan Arat ve yönetim, şu anda hocanın yanında. Ancak kötü gidiş devam ederse Hasan Arat'ın da Beşiktaş'ın geleceği için gerekeni yapacağından şüphem yok.

Fırtınalı bir sezon geçiren Beşiktaş'ta taşlar yerine oturmaya başladı. Özgüvenini tekrar kazanan Siyah-Beyazlılar, önceki yönetimin, 'üvey evlat' muamelesi yaptığı, Salih Uçan ve Cenk Tosun'un golleriyle Konya engelini aşıp Türkiye Kupası'nda son 4'e kaldı. Ernest Muci'nin yavaş yavaş etki etmeye başladığı takım, artık başı dik ve kırılganlıktan uzak bir görüntü içerisinde. Muci, asist ya da gol katkısı veremese de atılan 2 sayının ikisinde de pozisyonun bir şekilde içindeydi. Sezon başından beri ileri adım atmakta zorlanan takıma ilaç olan Arnavut yıldız, adeta tsunami gibi rakibin üstüne gidip klas vuruşlarıyla rakiplerine korku salıyor. Muci, pazar günkü derbinin de anahtarı olacak.

Semih, rakibinin aklını aldı!

Sözleşmelerindeki maaş artışı, performanslarına endekslenen Salih Uçan ve Cenk Tosun, çıkış yapsalar da önceki yönetimden yeni kontrat alamamıştı. Yeni yönetimle de Galatasaray derbisi sonrasında masaya oturacak olan ikili, tempo artırdı. Salih ve Cenk, Konyaspor karşılaşmasının ardından hafta sonundaki maça da damga vurursa kimse şaşırmasın. Konya karşısında savunmada liderliği paylaşan Omar Colley ve Necip Uysal, sezon sonuna kadar birlikte göreve devam eder. Dünkü mücadelede gol atamasa da ikinci yarıdaki klas çalımla rakibinin adeta aklını alan Semih Kılıçsoy da güçlü Galatasaray savunması karşısında sınırlarını zorlayıp takımına maksimum şekilde katkı sağlayacağını dün net şekilde gösterdi.

Derbide yırtıcı hücum...

Fernando Santos'la 6 maçtır kaybetmeyen ve bu müsabakaların 5'inde kalesinde gol bile görmeyen Beşiktaş, artık savunmada işleri yoluna soktu. Kalede güven veren bir Mert Günok, stoperde Omar Colley ile Necip Uysal ikilisinin uyumu ve önlerindeki çapa Musrati'yle birlikte kolektif ve güçlü savunma sağlandı. Santos'un, hücumdaki büyük çıkışı ise Galatasaray derbisinde yapmasını bekliyorum. Hafta sonunda 42 bin Beşiktaşlı'nın önünde oynanacak dev maçta Siyah-Beyazlı takım, ayakları yere sağlam basan savunma ve kreatif isimlerin yer aldığı orta sahadan aldığı güçle daha yırtıcı bir hücum görüntüsü verecektir.

Sezon başından beri birçok karşılaşmada kalesini gole kapatmaya zorlanan Beşiktaş, dün akşam İstanbulspor'u 2-0 yenip ligde üst üste dördüncü mücadelesinde de rakiplerine geçit vermedi. Ortaya konan futbol, beklentilerin altında kalsa da Fernando Santos, sistemini yavaş yavaş oturtmaya başladı. Portekizli hocanın takım toplantılarında söylediği ilk şey olan, "Öncelikle gol yemeyeceğiz" düşüncesi, takım tarafından benimsendi. Bundan sonrasında ise planlanan, oyuncuların maç içinde top kontrolünü artırması ve hücum hattındaki agresifliği ile dominasyonunu yükseltmesi olacak. Çünkü tecrübeli hocanın da istediği bu. Sanılanın aksine defansif görüntüden Santos da memnun değil.

Muci, sorunu bitirdi

Semih Kılıçsoy, her geçen maç kendi hayran kitlesini büyütmeye devam ediyor. İstanbulspor karşısında da yine yeteneği ve oyun zekasını sonuna kadar kullanıp şık bir gole imza attı. Gol vuruşu sırasında topa hem ayağı hem de beyniyle hükmettiğini hissettirdi. Semih'in kanattan santrfora geçmesi, performansını daha da artırdı. Fernando Santos'un ona istediği bölgede görev vermesi, özgüvenini daha da yükseltti. Öyle ki onun bu parıltısı, takımdaki özgüveni de yukarıya taşıdı. Semih'in üçüncü bölgede Cenk Tosun'la yakaladığı uyum, Ernest Muci'nin de etkisiyle Beşiktaş'ın hücumdaki dominasyonunu artırdı. Konyaspor maçında kalitesinin ön gösterimini sunan Muci, dün attığı klas golle Kartal'ın son dönemdeki en büyük eksiği olan skorer 10 numara sorununu ortadan kaldırdığını gösterdi.

Dengelerin değişeceği hafta...

Beşiktaş, çok kritik bir haftaya giriş yapıyor. Tüpraş Stadı'nda önce bir numaralı hedef olan Türkiye Kupası'nda Konya, ardından ligde belki de şampiyonluk yarışının gidişatını etkileyecek maçta Galatasaray konuk edilecek. Takımda form düşüklüğü ve bitiricilik sorunu olan birçok futbolcunun özellikle derbiyi dört gözle beklediğini söyleyeyim. Kartal, 2 maçta da taraftarı önünde güçlü futbolla kazanıp dengeleri değiştirmeyi hedefliyor. 

Beşiktaş, Konyaspor karşısında ilk 20 dakikayı çok tutuk ve kapanık şekilde oynadı. Rakibinizi hiç tanımıyor olsanız ya da güçlü bir takıma karşı beraberlik amacıyla sahaya çıkıyor olsanız bu oyun kabul edilebilir. Ancak Beşiktaş, kendi evinde böyle bir futbol oynamaz. Dolmabahçe'de kapalı oyun, Beşiktaş'ın DNA'sına da ruhuna da aykırı.

Garip ve anlaşılamaz şekilde geçen 20 dakikanın ardından oyuna yavaş yavaş ağırlığını koymaya başlayan Siyah-Beyazlılar, ikinci yarının başlama vuruşuyla beraber ayağındaki ipler çözülen bir Kartal gibi Konyaspor kalesine akınlara başladı. Takımın golden boy'u Semih Kılıçsoy, sahneye çıkıp rakibin direncini kırdı, ardından son sözü Cenk Tosun söyledi. Fernando Santos, maç sonunda basın toplantısında yaptığı açıklamayla ilk 20 dakikalık görüntüden kendisinin de memnun olmadığını ve bu durumu düzelteceklerini söyleyerek herkesin içini rahatlattı. Aksi halde Santos'un ya taktik anlayışından ya da Beşiktaş'taki koltuğundan vazgeçmesi gerekecek.

Ernest Muci fragman izletti
Ernest Muci, kendi bölgesine yani 10 numaraya geçince daha rahat bir görüntü sergiledi. Rakip kaleye şut bombardımanı yapan Muci'nin bu karşılaşma özelinde şansı yaver gitmedi. Ancak sezonun kalanında bol bol ceza alanı dışından atacağı gollerin fragmanını herkese göstermiş oldu. Tek eksiği, bire bir pozisyonlarda güçlü rakipleri karşısında hakimiyet sağlayamamasıydı. Ancak ligin sertliğine alıştıktan sonra kreatifliğiyle bu problemi kısa sürede aşması muhtemel.

Santos, oyuncularını korumaya almalı
Kara Kartal, sezonu kapatmadı. Ortada Türkiye Kupası hedefi ve Süper Lig üçüncülüğü var. Bundan dolayı Fernando Santos, elindeki kadrodan maksimum verim elde etmeli. Özellikle Vincent Aboubakar'dan en iyi şekilde faydalanmalı. Dün oyuna girerken taraftarların kendisini ıslıklaması, moral olarak kendisini oldukça yıprattı. Aynı şekilde Salih Uçan ve Rachid Ghezzal da taraftarın gazabına uğradı. Santos, taraftarın tepkisi devam etse bile oyuncularını korumaya almalı. Bu sezon özelinde elde kalan 2 hedef için takım bütünlüğünün sağlanması şart.