‘’Fenerbahçe kendine geldi‘’
Kızıl Yıldız yenilgisi çok ekstra bir güne denk geldi. Tarık, Wilbekın ve Guduriç’in yokluğunda Baldwin de hiç bir şey oynamayınca Fenerbahçe sadece 57 sayıda kalmıştı. Böyle bir yenilginin ardından hiç bir şey olmamış gibi ayağa kalkmak kolaş iş değil. Gerçi rakip Alba Berlin ligin vasat ekiplerinden Alba Berlin’di ama Alman ekibi gününde olduğu zaman hiç beklenmedik galibiyetler alabilen bir takım. Nitekim maça çok hızlı başladılar ama Tarık ve Zagars’ın üçlükleri ile Kanarya geri döndü. İkinci çeyrekte Tarık’a, Pierre de üçlüklerle eşlik edince Fenerbahçe devreyi 38-31 önde tamamladı. Kanarya, bu 38 sayının tam 30 sayısını üçlüklerden buldu. İkinci devre de benzer bir şekilde geçti. Fenerbahçe Beko oyunu sürekli çift hanelerde önde götürdü. Alba Berlin gibi skorer bir takımı çok iyi savunma yapıp etkisiz hale getiren Sarı-Lacivertliler’de Wade Baldwin de devreye girince işler biraz rahatladı. Kenardan gelen Melli, hem hücumda hem de savunmada harika bir performans sergilerken Davis yine 14 sayıyla takımın en skorer ismi oldu.
5 numara bulunursa...
Sarı-Lacivertliler, ribaunt üstünlüğünü rakibine vermesine çok az top kaybı yaparak bu dezavantajı ortadan kaldırdı. İki deplasmanda alınan 2 galibiyet çok değerli. Yeni transfer Sklyer Mays de organizasyon açısından takıma önemli katkı yapacakır. Uzun arayışı devam ediyor. Boban ve Birch’in konratları opsiyonlu. Doğru bir 5 numara da bulunursa Fenerbahçe’nin oyunu da sınıf atlayacaktır.
‘’Fener kötü yakalandı‘’
Sezona iyi başlayan ama sakatlık sorunlarını da beraberinde getiren Fenerbahçe Beko, zor geçmesi beklenen Kızılyıldız maçında beklenenden daha zorlandı. Wilbekın, Guduriç ve Biberoviç gibi hem hücumları yönlendiren, hem de skor üretebilen üç isimden yoksun olan Sarı-Lacivertliler’de takıma liderlik yapması beklenen Baldwin de hiçbir şey oynamayınca farklı mağlubiyet kaçınılmaz oldu. Kızılyıldız oyunun başında Marjanoviç’in savunma zaaflarını ve ağır ayaklarını çok iyi kullandı. Bolomboy’u pota altında çok iyi kullanan Kızılyıldız ilk periyodu 26-12 önde bitirdi. Fenerbahçe’de bu 12 sayının 10’u Nigel Hayes’ten geldi. Zaten bütün maç boyunca takımı ayakta tutmaya çalışan tek isim Hayes Davis oldu.
Mücadele boşa gitti
O da son periyotta yorulunca, o kadar savunma gayreti, mücadele boşa gitti. Nitekimfark 19 sayıya kadar çıkmasına rağmen maçı bırakmayan Fenerbahçe Beko, Davis’in sayılarıyla 3. periyodun sonunda skoru 41-45’e kadar getirdi. Tam umutlanmıştık ama Euroleague’de sadece 1 kişinin iyi hücum ettiği bir takımın maç kazanması imkansız. Davis’e biraz Hall eşlik eder gibi oldu ama ne Colson, ne uzunlar Birch, Marjanoviç, Sertaç ve Melli (4’ü toplamda sadece 5 sayı atabildi) hiç katkı veremeyince Fenerbahçe Beko kendi evinde 57 sayıda kaldı.
Top kayıpları kabul edilemez!
Yapılan 18 top kaybı da kabul edilir gibi değil. Sayı bulamayınca oyuncular bireysel olarak fark yaratmaya çalıştı. Konsantarsyon bozuldu. Bu da zaten olmayan hücum ritminin yanına bu top kayıplarını ekledi. Bu oyun ve hücum performansı bence sıra dışı. Moral bozmaya gerek yok. Eksiklerin ve zaafların gözlemlenmesi açısından belki de iyi bir mağlubiyet oldu. Daha sezonun başı. Takviyeler gelecektir. Guduriç ve Biberoviç de dönecek. Enseyi karartmaya gerek yok...
‘’Rövanşı Fener aldı‘’
Euroleague’deki Türk derbisinde gülen taraf Fenerbahçe Beko oldu. Maçın büyük bölümün önde götüren, maçı kopardığını sandığı anda ise rakibine yakalanan Kanarya, son dakikalarda çaylak Zagars’ın kritik basketleri ile kazanıp ikide iki yaptı. SarıLacivertliler, ilk çeyrekte müthiş bir yarı saha basketbolu oynadı. Tempolu set hücumları sonrası 8 asist üzerinden tam 27 sayı üreten Fenerbahçe’de en skorer isim ise 14 sayı atan Colson oldu. İkinci çeyrekte de iyi savunmasını sürdüren ve kaptığı toplarla skor bulan Feherbahçe, kenardan gelen Biberoviç’in de katkıları ile Fenerbahçe farkı 15’e çıkardı. Ancak devre biterken o ana kadar hiç üçlük atamayan Efes, Beaubois ve Bryant’ın çizgi gerisinden attığı şutlarla soyunma odasına moralli ve umutlu gitti.
Fenerbahçe neredeyse bitiyordu
İkinci yarıya ise Fenerbahçe Beko, Efes’in ilk yarıyı bitirdiği gibi başladı. İlk yarıda oyunun içine giremeyen Baldwin de skora katkı verince kontrol tekrar Sarı-Lacivertli ekibe geçti. Efes; Oturu ve Braynt dışında bir türlü 3. bir skorer çıkaramadı. Bitime 4 dakika kala Fenerbahçe 63-74 öndeyken 3’e 1 hücum ediyordu. Bonzie Colson potaya gitmek yerine 3’lük atıp maçı bitirmek istedi. Ama neredeyse Fenerbahçe bitiyordu.
Skoru eşitlediler ama…
Kaçan üçlük sonrası Larkin’in üçlüğü ile 11- 0’lık seri yakalayan Efes, skoru 74-74’e getirdi. Bundan sonrası kaostu ama Fenerbahçe Beko sakin kalmayı başardı. Guduriç’in kritik üçlüğü tekrar Fenerbahçe’ye hayat verirken, Zagars’ın üçlüğü maçı bitirdi. Bu dönemde panik yapmayan ve iyi savunmasına devam eden Fenerbahçe, aslında hak ettiği maçı krize soksa da kazanmayı bildi.
‘’Harika başladı‘’
Olympiakos, geçen yıl Panathinaikos hezimetlerinden sonra kesenin ağzını açtı ve Euroleague’in en pahalı kadrolarından birini kurdu. Zaten Final-Four oynamış olan takım NBA’den eski yıldızları Vezenkov ve Fournier gibi flaş transferlerin yanı sıra Fenerbahçe’den Tyler Dorsey, Panathinaikos’tan Vildoza’yı alıp güç dengesini oldukça değiştirdi. Fenerbahçe’de Final-Four oynayan takımın üstüne Baldwin, Colson ve Hall takviyeleri yaparken uzun rotasyonundan nasıl bir verim alacağı merak konusuydu. Hazırlık döneminden çok memnun oldukları Samaniç’in beklenmedik rahatsızlığı sonra anında reaksiyon gösterip Marjanoviç ve Kem Birch’i takıma dahil etmek de Genel Menacer Derya Yannıer’in başarısı oldu. Nitekim ilk üç periyot şutlar girmedi ama uzunlar Boban, Birch ve Sertaç ciddi skor katkısı yaptı. Son çeyrekte de Baldwin, Colson, Hayes’in şutları girince sezon çok önemli bir galibiyetle başladı. Jasikevicius bu maçı normal bir Olympiakos maçı gibi değil, sıradan bir Euroleague maçı gibi yönetti. Böyle bir maç kritik bir dönemde oynansa rotasyon en fazla 8-9 kişi olurdu. Daha 12. dakikada Saras 12. oyuncuyu sahaya sürdü. Biri Wilbekın’ın saktalığı sonrası mecburiyetti belki ama (umarım ciddi bir sorunu yoktur), herkesi görmek istedi Saras.
Düzenler oturmamış
Yenilerden Baldwin takımın lideri olacak. O karakteri dün gösterdi. Sorumluluk aldı. 19 sayı ve 7 asist ilk maç için gayet iyi rakamlar. Colson, bu takıma enerji katacak, 3 numaradan gereken skoru yapacak. Marjanoviç sınırlı dakikalar alacak ama o dakikaları verimli kullanacak gibi göründü. Khem Birch benim için şimdilik soru işareti. Düzenler oturmamış. Bazı oyuncular hiç katkı vermiyor ama savunmada disiplininden de hiç taviz verilmedi. Zaten galibiyeti getiren de bu oldu. İlerisi için umut verici olan taraf da bu.
Moral verici galibiyet
Fenerbahçe gibi bütün takımlar gelişim gösterecek. Bu normal. Ama Fenerbahçe’den roller biraz da oturur, top kayıpları azalır, dünkü gibi (ki gayet normal) kopuk kopuk oynanmazsa savunma enerjisi ile iyi bir sezon bizi bekliyor olacak. Melli’nin hem 4 hem hem 5 de numarada verdiği katkı çok önemliydi. En önemlisi kırılma anlarında arka arkaya aldığı 3 hücum ribaundu Olympiakos’un son umutlarını da kırdı. Sevindirici ve moral verici bir galibiyet oldu. Tebrikler takım.
‘’Kupa beyi Efes‘’
Basketbol Gelişim Merkezi, kapılarını dün resmen açtı. Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes arasında oynanan Cumhurbaşkanlığı Kupası finali ile yeni sezon da resmen başlarken bu projenin tamamlanmasında çok büyük payı olan TBF Başkanı Hidayet Türkoğlu’nun da çok önemli konukları vardı. Uzun yıllar sonra adına düzenlenen kupayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şampiyon Anadolu Efes oyuncularına verirken tören öncesi de parkede harika bir mücadele izledik. İki takım da yenilenmiş kadroları ile seyirciler huzuruna çıktı. Tabii ki iki takımda da merakla beklenen oyuncu performansları vardı. Ama geceye eskiler damga vurdu.
Maç sonundaki top kayıpları ve zaferi getiren hücum ribaundu
Kafa kafaya giden maçta Shane Larkin’in yokluğunda sorumluluğu Elijah Bryant aldı. 3. periyodun arkalarında Bryant’ın arka arkaya sayılarıyla Efes 10 sayı kadar öne geçti. Ama cevabı Wilbekın verdi. Bu kez Amerikalı skorerin serisiyle oyun bir kez daha başa baş hale geldi. Kritik anlarda el yakan toplar vardı. Maçın sonu ise bambaşka bir hiyakeye dönüştü. Anadolu Efes 82-81 öndeyken top kaybı yaptı. 11 saniye kala avantaj Fenerbahçe Beko’ya geçti. Wilbekın kenardan topu oyuna sokarken Beaubois örümcek adam gibi uzadı ve topu çalmayı başardı. Yapılan faul sonrası çizgiye sahanın en iyisi Bryant geldi. Amerikalı oyuncu iki atışı birden kaçırınca Fenerbahçe’ye son bir şans gelir gibi oldu hücum ribaundunu alan Ercan Osmani, şampiyonluğu da Anadolu Efes’e getirdi.
Euroleague’de beklentilerin üzerine çıkabilirler
Sezonun ilk maçı. Takımlar henüz hazır değil. Ama büyük potansiyele sahipler. Özellikle Euroleague’de beklentilerin üzerine çıkabilirler. Fenerbahçe’de Bonzie Colson 19 sayı atarken uzun süredir bu formayı giyer gibiydi. Nigel Hayes bıraktığı yerden devam ediyor. Wade Baldwin’in sisteme ve takım arkadaşlarına uyumu zaman alacak gibi durdu. Kazanan tarafa geçecek olursak. Clyburn’ün gidişi Bryant’ın rolü daha da artacak. Elijah’ın en kötüsü bile iki yıldır hayal alemlerinde dolaşan Clyburn’den iki kat fazla katkı verir. Jordan Nwora ise bu yıl adından fazlasıyla söz ettirebilir..
‘’Şampiyon‘’
BSL Basketbol Ligi’nde finalin 4. maçı nefesleri kesti, uzatmada gülen Fenerbahçe Beko 2023-2024 sezonunun şampiyonu oldu. Final serisi çok değişik geçti. Sinan Erdem’de iki maçı zorlanmadan kazanan Fenerbahçe Beko’nun, evinde şampiyonluğa rahat bir şekilde ulaşacağı düşünülüyordu. Ancak işler öyle olmadı. Efes cephesi, Clyburn’ü kesip Bryant’ı monte edince finalin gidişatı da değişti. 3. maçı son saniyede kazanan Anadolu Efes, dün de son saniyeye kadar galibiyeti zorladı ama Papagiannis’in, turnike atan Doğuş’a yaptığı blok belki de maçın kaderini belirledi. Blok sonrası maç uzatmaya gitti, uzatmada ise maç boyu ortalarda görünmeyen Nigel Hayes-Davis 12 sayı atıp hem sahanın yıldızı oldu, hem de zaferi Fenerbahçe’ye getirdi...
Sonunda kazanmanın yolunu buldular
Maç içinde de bir çok hikaye vardı. Fenerbahçe maça 20 sayı öne geçip başladı. Yine rahat bir galibiyet olacak gibi duruyordu ama Efes, Mijatoviç’in molası sonrası bir anda 14-0’lık bir seri yakaladı ve bir anda maça ortak oldu. Devre 36-33 biterken, 28. dakikada Efes, ilk kez öne geçti. 47-48. Bu andan itibaren büyük bir çekişme yaşandı. 24 saniye kala Calathes bom boş turnikeyi kaçırdı, devamında Papagiannis’in bloğu Calathes’in hatasını telafi etti. Sonuçta Jasikevicius sonrası büyük bir çıkış yapan Sarı-Lacivertliler, hak ettiği bir şampiyonluğa imza attı. Deplasmandaki iki maçı kazanıp zaten avanatajı ceplerine koymuşlardı. Ülker Arena’da beklenmedikleri bir dirençle karşılaştılar belki ama sonunda kazanmanın yolunu buldular. Tüm ekibi kutluyorum.
Anadolu Efes finale geç geldi!
Anadolu Efes finale geç geldi. Clyburn’ün vurdumduymazlığı ile ilk iki maçı farklı kaybettiler. Mijatoviç daha sonra çok iyi bir antrenörlük yaptı. Takımı mental olarak da ayağa kaldırdı. Ülker Arena’da dolu tribünler önünde bir maç kazandılar, birini de neredeyse kazanıyorlardı. Finale renk kattılar. Sinan Erdem’deki 2. maç sonrası finale ve basketbola saygı göstermediklerini yazmıştım. O yazdıklarımı geri alıyorum....
‘’Kanarya şampiyonluk için!‘’
Fenerbahçe Beko ile Anadolu Efes arasında oynanan final serisi bir anda değişik bir hâl aldı. Gidişat Fenerbahçe’nin seriyi 3-0’la kazanacağı yönündeydi. Efes, evindeki ilk iki maçta bırakın kazanmayı oyunun içine bile girememişti. Çok rahat ve çok üstün bir şekilde iki farklı galibiyet alan Fenerbahçe Beko, 3. maçta kendi evinde dirençle karşılaştı. Belki kendileri de beklemiyordu bunu ama sonuçta yine şampiyon olacak noktaya getirdiler maçı. Fakat Larkin’in son saniye basketi galibi belirledi. Hafızalar bir anda geçen yıla gitti. Yarı final serisinin ilk maçını 42 sayı farkla kazanan Fenerbahçe Beko, rakibini ezmişti. Ama iki gün sonra bambaşka bir karaktere bürünen Efes, Clyburn’ün son saniye basketi ile kazanıp ardından da turu geçen taraf olmuştu. Tabii ki oyuncular ve teknik adamlar farklı. Özellikle bu sezon Clyburn’ün faydadan çok zararı olmuştu. Coach Mijatoviç 3 maçta da farklı yabancılar denedi. Sonunda Clyburn’ü kesme kararı aldı ve bu karar bence onlara galibiyeti getirdi. Jasikevicius ise 3 maçı da aynı yabancılarla oynadı. Onun değişikliğe gideceğini sanmıyorum. Çünkü kaybettikleri maçı da uzun süre önde götürdüler ve kontrol onlardaydı.
Seriye heyecan geldi
Yaptıkları bir iki hata pahalıya mal oldu. Sadece daha dikkatli oynamaları ve 3. maçtaki hataları tekrarlamamaları gerekecek. Efes tarafının da kazanan kadroyu bozmayacağını düşünüyorum. Clyburn yine oynamayacaktır. Fenerbahçe Beko saha ve seyircisi önünde tabii ki avantajlı. Ama Efes de seriyi Sinan Erdem’e taşımak isteyecek. Son derece sönük geçen seriye heyecan geldi. Bugün de keyifli ve finale yakışır bir maç çıkacağını düşünüyorum...
‘’Efes pes etmedi‘’
Herkes Fenerbahçe Beko’dan rahat bir galibiyet bekliyordu ama maçların oynanmadan kazanılmadığı gerçeği bir kez daha gün yüzüne çıktı. Ben de ikinci maç sonrası fazlasıyla yanıldım. Efes kaybederken o kadar kötü bir görüntü vermişti ki mental olarak toparlanacaklarını hiç sanmıyordum. Ama Coach Mijatoviç radikal bir karar alıp takımın enerjisini sürekli aşağı çeken Clyburn’ü kesme cesaretisini gösterdi. Bu karar sanki takımda ‘doping’ etkisi yapmış gibiydi.
Fener kaçtı, Efes kovaladı
Her ne kadar maçı sürekli geride götürseler, her ne kadar faul problemine girseler de oyunu bir an olsun bırakmadılar, bunun da karşılığını Larkin’in son saniye basketi ile aldılar. Maçın özeti Fener kaçtı, Efes kovaladı. Sarı-Lacivertliler, dolu tribünler önünde şampiyon olmak istiyordu. Onlar da çok iyi mücadele ettiler aslında.
24 saniye kala eşitliği yakaladı
Wilbekın, Hayes ve Calathes’le sürekli maçı koparacak hamleleri yaptılar. Ama Efes kene gibi yapışmıştı oyuna. Son çeyrekte Papagiannis aynı basketten arka arkaya 4 tane attı. Bitime 2 dakika kala 78-73 öne geçti Fenerbahçe. Fakat Willis’in 5 sayısıyla karşılık veren Efes 24 saniye kala eşitliği yakaladı. 4 saniye kala Hayes, faul atışlarından birini kaçırınca galibiyeti alma şansı Efes’e geçti. Coach Mijatoviç maç boyu çok doğru hamleler yapmıştı. Yine güzel bir kenar oyunu çizdi ve top onlar için en olması gereken ismin eline geldi. Larkin de kendisini çok iyi savunan Calathes’i belki de ilk kez geçti ve Efes’in seriye tutunmasını sağlayan basketi attı. Tabii ki avantaj hala Fenerbahçe Beko’da. Ama Efes de iki maç sonra final oynadığını hatırladı ve artık ‘ben de varım’ dedi...