‘’Çilingir Tadic ‘’
Mourinho yine kafasına göre bir 11’i sahaya sürmüştü. Ya rakibi küçük görmüş, ya da Lyon maçını düşünmüş olacak ki bankoları( Amrabat, Tadiç, Çağlar) yanına oturtmuştu. Oğuz Aydın, Levent Mercan ve İrfan Can ise sahadaydılar.
Demirspor’un gücü kapasitesi belli. Süper Lig’de veda maçlarını oynuyorlar. Takımın tek yıldızı, tecrübeli ayakları yok. Fenerbahçe’nin maçı rahat kazanacağını düşünmeyen yok. Maç başlıyor, 45 dakika geçiyor, Fenerbahçe golü bulamıyor. Bulamamasının elbette sebepleri var. Çift santrafor oynuyorsun, kanatlar çalışmıyor. Szymanski ve Fred’in( 90 dakika sahada kalıyorlar) oyuna olumlu katkısı yok. Oğuz, Kostiç etkili değiller. Devre arası hamle yapmayı sevmeyen Mourinho bu defa işe el atıyor. Sarı kartlı Djiku ve etkisiz Kostiç çıkıyor yerlerine Çağlar ve Osayi giriyor. Bu yarıda daha etkili bir Fenerbahçe görüyoruz ama, gol yine gecikiyor. Ev sahibi Baresi’nin kırmız kartı( doğru karar) ile iyice dağılıyor.
Kritik hamle
Sonra Fenerbahçe’nin 2 golü VAR’dan dönüyor. Son 25 dakika Mourinho en önemli hamleyi yapıyor ve çilingir Tadiç’i sahaya sürüyor. Sonrası mı? Tadiç sahneye çıkıyor asistleri ile En Nesyri’ye çabucak 2 gol attırarak maça imzasını atıyor. Sonuçta zor başlayan maçın sonu kolay ve mutlu bitiyor. Fenerbahçe artık bu moralle 6 puan farkı daha kolay kapatırım düşüncesinde. Ne dersiniz?
‘’Bu fırsat kaçmaz‘’
Galatasaray’ın hesapta olmayan sürpriz 2 puan kaybıyla Fenerbahçe ikinci yarıya büyük moral ve ümitle başlıyor. 8 puanlık farkın bu hafta kapanacağını tahmin eden var mıydı? Hiç sanmıyorum. Bazen, “Ummadık taş, baş yarıyor” derler. Galatasaray’ın, Hatayspor’a yakalanışına bu yorumu yapabiliriz. Şimdi gözler Fenerbahçe’ye çevrildi. Böyle fırsat kolay kolay gelmez. Ezeli rakibinin ikramını Fenerbahçe geri çevirmez. Rakip Adana Demirspor’un gücü belli. Genç kadro sadece iyi niyetle mücadele ediyor ve Süper Lig’deki son haftalarını alkışlanarak bitirmek istiyor,
Futbol mucizeler oyunu...
Teknik direktör Jose Mourinho, bu maça hangi ilk 11’le çıkarsa çıksın Fenerbahçe zorlanmadan kazanır. Bu 90 dakika, sürprize kapalı. Maça önde baskıyla başlayacak olan Fenerbahçe’nin erken bulacağı goller ile farka gitmesini bile düşünebiliriz. Futbol mucizeler oyunu derler ama bu akşam Adana’da 90 dakikanın tartışmasız favorisi misafir takım olacak. Evet, sahne Fenerbahçe’nin... Bakalım alkışı kimler hak edecek?
‘’Fenerbahçe ‘devam’ dedi‘’
Maç dakika bir gol bir ile başlayınca şaşırmayan yoktu. Ev sahibi ilk atağında golü bulunca, bizi müthiş bir 90 dakika bekliyor diye düşündük, yanılmadık. Mourinho’nun ilk 11’nde fazla sürprizler yoktu. 3’lü defans (doğru mu, yanlış mı tartışılır) ile oynuyor, kanatları Oğuz Aydın (etkili olamadı) ve Kostiç’e (ataklarda yoktu) teslim etmiş, çift santraforla takımını sahaya sürmüştü. Fenerbahçe erken yediği gole rağmen çabuk toparlandı. Ancak her iki kanadı da kullanamadığından En Nesyri ve Dzeko’yu besleyemedi. Yine de uzun toplardan pozisyon bulan Dzeko ve En Nesyri kale önünden mutlak 2 pozisyonu cömertçe harcadılar. Goller duran toplardan (korner) geldi. Önce Tadiç’in sonra Szymanski’nin kullandığı atışlarda Mert ve Çağlar’ın kafalarıyla gelen goller Fenerbahçe’yi öne geçirdi. Öne geçen Fenerbahçe, rakibinin bıraktığı geniş alanları fazlasıyla kullanamadı. Devre biterken de bir ani atakta yan toptan kafa ile golü yedi.
Şans yardım etti
İkinci yarıya Fenerbahçe hamlesiz, önde baskıyla başladı. Bu yarıda da Konyaspor rakibine fazla pozisyon vermedi. Sarı-Lacivertli takımın oyunda sıkıntıya düştüğü dakikalarda sahneye Konyaspor kalecisi Slowik çıktı. Ayağındaki topu iyi kullanamadı, topu kapan Tadiç ustaca bir vuruşla beklenmedik anda takımını öne geçirdi. Gol ev sahibinin gardını düşürdü. Mourinho’nun Osayi ve Levent Mercan hamleleri, skora çoktan razı olduğunun göstergesiydi. Son dakikalarda büyük sıkıntı ysşayan Fenerbahçe biraz da şansının yardımıyla önemli bir 3 puan alıp zirve yarışına ‘devam’ dedi. Unutmadan bu 90 dakika için Fenerbahçe’nin hakemi ve VAR’ı pek gündeme getireceğini sanmıyorum
‘’Mazeret yok‘’
Saha dışında sürekli ezeli rakibiyle dalaşan Fenerbahçe, şampiyonluk hedefliyorsa artık saha içine dönmeli. Konyaspor maçı kritik bir 90 dakika. Bu maçta ne hataya yer var ne de mazeret üretmeye. Fenerbahçe hedefe yürümek istiyorsa, tartışmasız her maçını kazanmak zorunda.
Zor atıyor, kolay yiyor
Konyaspor deplasmanı her ne kadar zor gözükse de ben Fenerbahçe’yi favori olarak görüyorum. Ev sahibi zor gol atan, kolay gol yiyen bir görüntü çiziyor. Bilhassa iç saha maçlarında daha çok zorlanıyor. Mourinho bakalım kazanması şart olan oyuna çift santrafor mu başlayacak? Amrabat cezalı, İsmail Yüksek sakat olduğuna göre formsuz Szymanski’nin oynama şansı yüksek. Fred’in yanında Mert Hakan mı olur, yoksa Bartuğ Elmaz mı göreceğiz. 3’lü defans kurgusu olursa Osayi mi oynar yoksa Mert Müldür mü, yoksa ikisi birden mi? Kostiç’in ilk 11 başlayacağı kesin.
Ani atak kovalar
Tadiç, İrfan Can, Maximin, Oğuz Aydın 4’lüsünden 2’si sahada olur gibime geliyor. Mourinho bana göre bu maçta Tadiç’i yedek soyundurmaz. Fenerbahçe yine önde baskı kurarak bir an önce sonuca gitmek isteyecek. Konyaspor’un kontrollü oynayacağı, topu rakibine vereceği ve ani ataklar kovalayacağını düşünüyorum. Konyaspor-Fenerbahçe maçları her zaman sürprizlere açık oluyor. Yalnız bu 90 dakikada Fenerbahçe’nin hata yapma lüksü yok. Ya kazanacak, ya da kazanacak. Aksi sonuçlarda kimse mazeret dinlemez.
‘’Tadımız kaçtı‘’
Bir tarafta neyi, ne için protesto ettiğini bilmediğimiz maça U19 takımıyla çıkan Kasımpaşa var. Diğer tarafta maça çıkmaya 24 saat kala karar veren Fenerbahçe. Bu kafayı anlamak mümkün değil.
Futbolseverler böyle yaklaşımları asla hak etmiyorlar. Avrupa’ya kolay yoldan gidilen bu kupa oyununa yan gözle bakmak gerçekten acı. Maç önü yaşananlar, haklı olarak tribündeki seyirciyi de kaçırmıştı. Oyunda ne heyecan vardı, ne çekişme...
Mourinho’nun ligde şans vermedikleri ilk 11’de (Cenk, Bartuğ, Yusuf) yer buldular Karşıda rakip olmayınca maça konsantre olmak da zorlaştı. Buna rağmen idman havasında geçen karşılaşmayı Fenerbahçe elini kolunu sallayarak kazandı. Bu maçta forma şansı bulan ve goller atan Bartuğ Elmaz ve Yusuf Akçiçek ilk 11’i yine ligde değil, kupa oyununda görürler.
Cengiz futboldan uzaklaşıyor
Kolay 90 dakikadaki vurdumduymaz oyunlarından dolayı Szymanski ve Osayi’ye kulübe yolu gözüküyor gibi. İlk yarısı 3 farkla biten oyunun ikinci yarısında Mourinho’nun Levent Mercan, Mert Hakan, Cengiz Ünder, Amrabat hamleleri vardı.
Bu hamlelere rağmen bu yarının pozisyonsuz ve golsüz geçişi akıl alır gibi değildi. Cengiz Ünder’in her geçen gün futboldan uzaklaşması ise acı bir gerçek.
Sonuçta düşündürücü ve üzücü bir 90 dakika yaşadık ve gerçekten tadımız kaçtı. Tadımızı kaçıranlar mutlu ise sorun yok!
‘’Fenerbahçe keyif vermiyor‘’
Mourinho, cin gibi adam. Rakibi, ‘Lokum gibi’ görünce oynatmadığı Levent Mercan’ı sol beke, önüne de Kostiç’i koymuştu. Yine rakibin gücünden (!) olacak Dzeko ve En Nesyri yan yana ilk 11’de idiler. Bu 11 haftaya oynar mı? Hiç sanmam. Maçtan önce moral motivasyonu olmayan, ligin sonlarına doğru demir atmış Hatayspor karşısında Fenerbahçe’nin rahat kazanacağını söylemiştik.
İlk 15 dakika dolarken gelen En Nesyri golüylede maçta fark olur diye düşündük. Golden sonra topu alan Fenerbahçe sürekli yan paslar ile tempoyu yine artıramadı. Amrabat, Fred ve Tadiç’in oyuna olumlu katkıları olmadı. Sınırda olan Amrabat’ın gördüğü sarı kart ise amatörceydi. Osayi (Aklı transferde sanırım) sağ kanadı, Kostiç sol kanadı iyi kullanamadı. Kale sahasına istenilen ortalar gelmeyince de goller rakip defansın yaptığı acemiliklere kaldı. Kadıköy’de 1-1 yakalanan Fenerbahçe devre biterken En Nesyri ile şans golünü bulmasa, neler olacaktı neler. Sahadaki kötü görüntüye rağmen Mourinho ne hikmetse yine hamle yapmadı. İkinci bölümde de Fenerbahçe’nin evlere şenlik hali devam etti. Karşılarındaki rakibin indirci yumruklarının olmayışı en büyük şanslarıydı. Mourinho son 20 dakikada Osayi’nin yerine Mert Müldür’ü (hamleye gel) aldı.
Keyif ve ümit vermiyor
Bitime 15 dakikada kala Tadiç’i çıkartıp (Protesto edilsin diye mi?) Szymanski’yi sahaya sürdü. Kulübedeki İrfan Can ve Cenk’i ise düşünmeyişi anlamak zordu. Son bölümde tribünler cılız skordan hem sıkıntı çektiler, hem de yönetimi istifaya davet ettiler. Uzatma dakikasında gelen penaltıyı takımın en faydalı ismi Dzeko’nun dışarı atması onun adına şansızlıktı. Uzatmadan, Fenerbahçe’nin futbolu ne keyif veriyor ne de ümit. Bu futbolu izleyeceksek Mourinho’ya gerek var mı?
‘’Sürpriz yaşamaz‘’
Taraflı tarafsız kime sorarsanız sorun, Hatayspor’un Kadıköy’den puan çıkartacağına inanmaz. Futbol sürprizler oyunu, kabul. Ancak rakibin kadro kalitesine, eksikliklerine, puan cetvelindeki durumuna ve moral motivasyonuna bakınca, ”Banko Fenerbahçe” diyoruz. Fenerbahçe’nin önde baskıyla başlayacağı maçta, sonuca çabuk gideceğini düşünüyorum.
Bakalım Jose Mourinho kolay rakip karşısında bize nasıl bir ilk 11 seyrettirecek. Maç Edin Dzeko ve En Nesyri’nin yan yana sahada olacağı bir 90 dakika olarak gözüküyor. Portekizli hoca maça çift santrafor mu başlayacak göreceğiz.
Farklı galibiyet mümkün
Sonuca çabuk gidilirse, Cenk Tosun’nun da bu maçta en azından bir 45 dakika forma şansı bulması gerek. Zaten bu maçta da oynamıyorsa ne zaman oynayacak? Şampiyonluk hesapları için her maçını kazanmak zorunda olan Fenerbahçe 3 puanın dışında farka da gitmek isteyecek. Erken gelecek goller ile farklı galibiyet mümkün. Teknik direktörü bile olmayan Hatayspor’un güçlü rakibinden puan alması haftanın değil, sezonun sürprizi olur. Mourinho ve Fenerbahçe’nin tek bir mazeret üretemeyeceği maçta, bakalım rakip nasıl tedbirler alacak? Bizleri keyifli ve bol gollü bir 90 dakika bekliyor.
‘’Talisca gelecek dertler bitecek (mi?)‘’
Fenerbahçe ara transferde bugüne kadar çok konuşulan bir ismi kadrosuna katmak üzere. Beşiktaş’ta oynadığı dönemde tribünlerin sevgilisi olan Talisca’nın kazanılan başarılarda büyük katkısı vardı. Profesyonel oyuncular için kim ne derse desin forma rengi ikinci planda kalıyor. Talisca’nın Avrupa’yı değil, Asya’yı tercih etmesi tamamen yüksek maaş kazanma isteği nedeniyleydi. Brezilyalı oyuncu şimdi Fenerbahçe’ye geliyor.
Yedek oturamaz
Futbolseverler ve yeni takımının taraftarları, onu Beşiktaş’taki müthiş performansı ile hatırlıyorlar. Bakalım 6 yıl sonra Türkiye’ye dönecek olan Talisca, Fenerbahçe’nin dertlerine çare olacak mı? Talisca’nın gelmesiyle Fenerbahçe’nin ilk 11’ni yapmak kolay olmayacak. Bugün Fred’i, İsmail Yüksek’i, İrfan Can’ı, Dzeko’yu , En Nesyri’yi, Tadiç’i, Maximin’i istediği zaman yedek soyunduran Mourinho bakalım Talisca’yı kulübede oturtacak mı? Bu mümkün değil. Talisca hem alacağı ücret hem de ilk 11’i garanti görmesiyle takım içi dengelerini bozar mı? İyi oynar, gollerini atar, maç kurtarırsa ona kimse toz konduramaz.
Riskli bir transfer
Ama Beşiktaş’taki performansının altında kalırsa da büyük baş ağrısı olur. Fenerbahçe Yönetimi riskli bir transfere imza atıyor. Bu transfer ya Fenerbahçe’nin dertlerine çare olacak ya da çarşı pazar karışacak. Bakalım Talisca bu ağır yükün altından nasıl kalkacak? Büyük transferlerin, riskleri de büyük olur, diyelim ve Talisca’nın ilk maçını bekleyelim.