‘’Sıra şimdi yönetimde!‘’
Yakıp yıkmadan, kırıp dökmeden okunması gereken bir karşılaşma izledik. Hem Samsunspor hem Trabzonspor açısından mükemmel bir mücadele ortaya kondu. Fatih Tekke, gemisini ilk limana emniyetle yanaştırdı. Mesaj netti: Gidenler, gelenler ve tamamlanmamış transferler bir an önce tamamlanırsa eksikler kapanır. Böylece takım, diğer limanlara da güvenle yol alır. Trabzonspor gibi büyük takımlar için şampiyonluk yolunda iki vazgeçilmez bileşen var: Onuachu ve Uğurcan. Kalan dokuz aktör arasında Zubkov, Batagov, Mustafa Eskihellaç, Folcarelli, Pina, Saviç ve Olaigbe gibi üst düzey oyuncular da mevcut. Bu denklemde eksik olan parçalar yalnızca tamamlanmayı bekliyor şimdi.
Hoca görevini yaptı
Fatih Tekke yönetiminde Trabzonspor, dörtte dört yapmaya ve dört dörtlük bir başlangıca çok yaklaştı. Bu şansı rakamsal olarak kaybetse de ilk dört haftalık milli ara öncesi süreci gayet iyi yönetti. Bu maçta da yapılan ve yapılamayan hamleler, Trabzonspor’un bariz eksiklerini de net biçimde ortaya koydu. Sonuç olarak; mükemmel maç, mükemmel mücadele aynı zamanda mükemmel derslerle kayıtlara geçti. Fatih Tekke ise bu dört haftalık dönemde yönetime adeta şu mesajı verdi: “Ben görevimi yaptım, sıra sizde!”
‘’Daha iyi oyun şart‘’
Samsunspor, rakip olarak ilk 3 haftada Trabzonspor’un karşılaştığı takımların çok üzerinde. Dolayısıyla şu ana kadarki oyunun üzerine çıkması gerekiyor Bordo-Mavililer’in. Özellikle Zubkov yine en önemli silahı olacak Fırtına’nın...
Trabzonspor, Fatih Tekke yönetiminde 3’te 3 yaptı ve çok çok önemli bir mesafe kat etti. Üstelik bunu orta sahadaki eksikliklere rağmen başardı. O bölgeye takviye de gelirse Trabzonspor’un oyunu hem güzelleşir hem de daha iddialı hale gelir diye düşünülüyor. Bugün ligin en organize ekiplerinden biriyle karşılaşacaklar. Samsunspor, rakip olarak son üç hafta oynadığı takımların çok üzerinde bir oyun anlayışına sahip. Trabzonspor’un 4’te 4 yapması, Milli araya mükemmel bir başlangıçla girmesi demek bu, hem Fatih Tekke hem de Trabzonspor’un hedefleri açısından büyük anlam taşıyor
İç saha avantajı...
Eksiklere rağmen alınacak her sonuç farklı yansımalar doğurabilir. Olumsuz sonuç yönetimi, olumlu sonuç ise Fatih Tekke’yi öne çıkarır. Samsunspor’un hafta içi Avrupa maçı oynaması, son bölümlerde farklı senaryolar doğurabilir. Saha ve seyirci avantajını kullanan Trabzonspor, üç haftalık oyunun üzerine çıkarsa kazanan taraf olur. Güzel bir karşılaşma bizi bekliyor. Zubkov yine en büyük silahı olacak Trabzonspor’un. Onuachu ve Samsunspor stoperlerini çok konuşuruz maç sonunda. Tabii Samsunspor forvet hattı ve Trabzonspor defansını da...
‘’Mükemmel Başlangıç‘’
Ligin üçüncü haftası geride kalırken Trabzonspor üçte üç yaparak sezona mükemmel bir başlangıç yaptı. Oyuna ve oyuncu tercihlerine dair eleştiriler olsa da üç maçlık galibiyet serisi, sezon başlangıcı açısından alışılmışın dışında bir tablo ortaya koydu. Dün akşam tribünle bütünleşen Trabzonspor, özellikle ilk yarıda oldukça etkili bir oyun sergiledi. Tribünlerdeki coşku ve yoğunluk, taraftarların yalnızca oyunu değil, oyunun somut sonuçlarını da önemsediğini bir kez daha gösterdi. Bu birliktelik sezon boyunca sürerse, Trabzonspor mutlaka hedeflerine ulaşacaktır.
Jabol çıkınca...
Karşılaşmayı “Jabol’lu ve Jabol’suz” dönemler olarak ikiye ayırmak mümkün. Onun çıkışıyla birlikte Antalyaspor’un oyuna yaptığı hamleler sahada daha dengeli bir mücadeleye dönüştü. Bu oyunun orta alanda yaşanan sıkıntıları ciddi bir konu! Yine oyunun son bölümünde kendi alanına kapanan bir Trabzonspor olduğu gerçeklerini de üçüncü haftaya kazanırken not düşmek gerekiyor. Bu dakikalarda konuk ekibin ilk yarıda üretemediği istatistiklerin üzerine değerli katkılar koyduğunu söylemek gerekir. Futbolda oyunun tatmin etmediği dönemlerde puan tablosuna bakmak önerilir. Trabzonspor taraftarı da bu tabloya baktığında huzurlu bir hafta geçirecek. Teknik ekip ise olumlu ve olumsuz yönleri analiz edip, önümüzdeki haftalarda oyunu bir adım daha geliştirmeye çalışacak. Şu an için Trabzonspor’da her şey yolunda.
‘’Fırtına favori‘’
Trabzonspor sezona ikide ikiyle başladı. Antalya da aynı. İki takım da kazanmaya alıştı, bu yüzden maçın önemi büyük.
Bu kez sadece üç puan değil, güç gösterisi de sahneye çıkacak. Trabzonspor’un oyunu tartışılıyor. Orta sahadaki tercihler, forvet arkasında kimin oynayacağı hâlâ net değil. Kasımpaşa maçında sol taraftaki savunma zaafları da kolay gizlenmiyor. Bu tabloya rağmen puanlar haneye yazılıyor, bu da camiaya moral oluyor. Bugün sahada Mendy, Cham, Sikan ve Zubkov’u daha verimli kılacak yeni formüller denenebilir. Kadro kalitesi bunu kaldırır, yeter ki doğru hamleler de gelsin.
Mazereti olmaz!
Antalya diri bir rakip. Hataları kollayacak ve daha sabırlı oynayacak taraf onlar. Ama Trabzonspor evinde mutlak favori. Taraftarın desteğiyle kazanmak zorundalar. Bu arada maçın günü saati tribün doluluğu için mazeret kabul etmeyecek türde. Bakalım oyun mu sonuçlar mı besliyor tribünü, bunu da görmüş olacağız.
‘’3 puan değerli oyun sorunlu‘’
Milli araya kadar haneye ne kadar puan yazdırırsanız o kadar iyidir denilir. Trabzonspor’un bu iki haftalık periyotta oyun olarak eleştirilecek çok şeyi varken kazandığı altı puan, ilerleyen haftalar adına umutlu konuşabilmek için önemli. Ancak yalnızca alınan puanlar altın değerinde, oynanan oyuna dair ise bir türlü giderilemeyen sorunlar da Trabzonspor’un önünde önemli dersler olarak duruyor. Hız yok, tempo yok. Takım halinde savunma arızalı. Oyuncuların bireysel yetenekleri, sonuç alabilmek için en önemli silah gibi görünüyor. Trabzonspor taraftarlarına bu oyunu sevdiremez. Temaslı oyun yok. ‘İyi orta gol olur’ demiştik geçen hafta, bu kez iyi orta da gelmedi, Onuachu öyle kaldı.
Zubkov değiştirdi
Yine de bir oyuncu, o da Zubkov, oyunun kaderini değiştirmeyi başardı. Bu oyunu, ihtiyaç duyulan merkez orta sahanın transfer edilmemesine bağlamak ise hataları görememek anlamına gelir. Üç puan çok değerli ama oyun bir o kadar sorunlu ve anlaşılmaz görünüyor. Trabzonspor, iki eski efsane golcüsünün rakip kenar yönetiminde olduğu bir maçı geride bıraktı. Ancak o efsaneler bu kez sanki geçmişte golcü değil de defansif orta saha oynamış gibiydiler..
‘’2'de 2 zamanı‘’
Trabzonspor’un oyunu tam anlamıyla oturana ve oyuncular sisteme adapte olana kadar kazanma odaklı bir futbol izleyeceğimizi düşünüyorum.
Bugün de Kasımpaşa karşısında kazanmaya yakın tarafın Trabzonspor olduğu kanaatindeyim. Kasımpaşa geçen hafta kaybetmesine rağmen pozitif futboluyla dikkat çekti. Şota hocayla birlikte ‘çok atan, çok yiyen, çok pozisyona giren ve veren’ anlayışın kısa sürede değişmeyeceğini düşünüyorum. Bu akşam da oynamak isteyecekleri hücum futbolu Trabzonspor’un avantajına dönüşebilir.
Trabzonspor orta alanda istediği üçlüyü hâlâ kuramamış olsa da Fatih Tekke’nin eksikler ve mecburiyetlere rağmen doğru hamleleri bulacağına inanıyorum. Ligde ikinci hafta itibarıyla her takımın kadro yapısı dengeleri değiştirebilecek güçte. Trabzonspor da orta sahadaki eksiklerine rağmen güçlü bir kadroya sahip. Bahane değil, galibiyet ve 2’de 2 yapma zamanı.
‘’İyi orta gol olur!‘’
İstediğimiz kadar atıp tutalım; bir kural var, değişmiyor: Atanın ve tutanın iyi olacak. Dün gece Uğurcan kalesinde adeta devleşirken, dev santrfor Onuachu, kendisine servis edilen ortalara gereğini yapmakla meşguldü. Attığı gol, bu tip sezon başlangıçlarında ya da sezonun herhangi bir bölümünde kilitlenmiş, açılmayı bekleyen oyunlarda ‘cam simidi’ gibi ortaya çıkan cinstendi. Sezonun ilk karşılaşmaları, her türlü sonuca açık ve her türlü sürprize gebe maçlardır. Kocaelispor, mükemmele yakın bir savunma, pres ve agresif oyunla Trabzonspor’un ilk yarıda tek seçeneğinin ortalarla gol aramak olmasına neden oldu. Gerçi ikinci yarı da ondan farklı olmadı! Trabzonspor’un hazırlık döneminde oyun anlamında yaptığı çalışmaları sahaya ne kadar yansıttığını bilemiyorum ancak dünyanın ve bu ülke futbolunun tek gerçeği bir kez daha görüldü: Futbol basit bir oyun, zor olan ise basit oynamak. İyi orta, Trabzonspor’da ‘gol olur’ bundan sonra. Onuachu’nun olduğu her maçta iyi bir orta varsa, orada gol de olur. Yeter mi peki?
Not: Trabzonspor orta sahası hâlâ ‘oyuncu alın’ diye bağırmaya devam ediyor. Bir de oyuna müdahaleler süre ve tercih olarak tartışmalıydı.
‘’Açılış maçı sezonun aynasıdır‘’
Trabzon’da sezon açılış maçları her zaman özel bir atmosfere sahiptir. Gurbetçilerin memlekete döndüğü bu günlerde tribünlerin boş kalması neredeyse imkânsızdır. Hazırlık maçlarında sergilenen dalgalı performans, beklentileri bir miktar törpülese de açılış karşılaşmalarının coşku ve tempoyla geçtiği gerçeği değişmez. Fatih Tekke’nin sahaya yansıtmak istediği oyun, hız ve enerjiyle birleşirse tribünlerle güçlü bir bağ kurulabilir. Futbolda bilinen bir gerçek vardır: Önce takım oynar, tribün ardından gelir.
Kocaelispor’a dikkat...
Rakip Kocaelispor, Selçuk İnan yönetiminde ligin yeni ama disiplinli ekiplerinden biri. Transfer ettikleri golcü (Petkovic), geçmişte Trabzonspor’un da gündemine gelmişti. Sıcak ve nemli hava oyunun temposunu etkileyebilir; ancak sonuçların bu koşullar üzerinden değerlendirilmesi beklenmez. Trabzonspor için güçlü bir başlangıç, sezonun genel gidişatı hakkında önemli ipuçları verecektir. Açılış maçı, eksiklerden çok mevcut potansiyelin sınandığı bir mücadele olacak.