Maça kendi kadrolarından önemli eksiklerle çıkmıştı 2 takım. Son dakika kaleci sakatlığı Göztepe’yi üzerken Fenerbahçe maçında sakatlanan Burak tribündeydi ama maçta yoktu. 2’de Göztepe gole çok yaklaştı. Castro’nun ceza alanına getirdiği topa Ghilas sert vurdu, direkten dönen top maçın ilk pozisyonu oldu. 6’da maça baskılı başlayan İzmir ekibi, Sabri ve Scarione ile pozisyon bulunca Trabzonspor kulübesi hareketlendi, Ghilas’ın Onur ile karşı karşıya kalması ise maça iyice heyecan getirdi. 9’da o ana kadar pozisyona giremeyen Trabzonspor golü buldu. Uzaktan Kucka’nın mükemmel vuruşuyla attığı gol maçın skorunu ve seyrini değiştirdi: 0-1.

Aynı güzellikte yanıt

14’de Olcay-Rodallega verkaçıyla Trabzon, Göztepe kalesine yüklendi. Ancak Kadu araya girerek 2. gole izin vermedi. 20’de uzaktan Scarione denedi, Okay’a çarpan top Onur’da kaldı. 21’de Jahoviç, Scarione’den aldığı topla ceza alanına girdi, Onur golü önlerken Bordo-Mavililer’in yüreği ağzına geldi. 26’da maç başından beri orta alandaki Okay’ın yanlız kalmasından ve top kayıpları Göztepe’ye golü getirdi. Tayfur, Kucka’nın golüne aynı güzellikte bir vuruşla karşılık verdi ve durumu eşitledi: 1-1.

Üst üste goller

37’de Yusuf kaleye şutladı ama isabet olarak kendi kalitesiyle bu şut bağdaşmadı. 44’de Durica, Jahoviç’i düşürdü, verilen penaltıyı Ghilas gole çevirdi: 2-1. 45+1’de Yusuf’un ceza alanına kullandığı serbest vuruşta topu Uğur kafayla dokundu, dönen topu Rodallega ağlara göndererek maça eşitliği getirdi ve devreyi bitirdi: 2-2.

Onur kopmayı önledi

46’da Yusuf sol taraftan Göztepe kalesine yüklendi, çaprazdan şutu yan ağlara takıldı. 50’de Rotman Olcay’a şut çektirmedi kalesini oluşacak tehlikeden önledi. 67’de Sabri’nin kullandığı serbest vuruşta topu Onur çıkardı, topu iyi takip eden Jahoviç takımını öne geçirdi: 3-2. 78 ve 79’da N’Doye ve Rodallega’nın şutları vardı ama Göztepe kalesinde tehlike yaratmadı. 83’de Jahoviç tek başına Trabzonspor kalesine yüklendi, Onur topu bloke ederek maçın kopmasına mani oldu. Maç bu sonuçla bitti.

Maçın adamı Tayfur

Trabzonspor’un özellikle defansı ve adam paylaşımındaki sıkıntısı ilk mağlubiyeti getirdi. Göztepe, rakibinin bu dengesizliğini iyi değerlendirdi, ilk galibiyetini aldı. Onur gol çıkarmaktan yoruldu. Olcay ise Beşiktaş’ta oynadığı sonuçsuz futbolu Trabzonspor formasıyla bizlere hatırlattı. Maçın adamı bana göre Göztepeli Tayfur’du.

Özlenen Fenerbahçe taraftarı statta yerini almıştı. İki takım arasında maç başlamadan önce uçuk istatistikler vardı. Trabzonspor 20 yıldır Kadıköy’de kazanamıyor, Fenerbahçe ise 15 maçtır rakibi karşısında yenilgi yüzü görmüyordu. Sarı-Lacivertliler bu oranları korumak, artırmak, Bordo- Mavililer ise sayıları değiştirmek adına ligin ikinci haftasında Kadıköy’deydi. Maçın ilk 3 dakikası orta alanda geçti. 5’te Fenerbahçe defansının uzaklaştıramadığı topla Kucka buluştu. Ceza alanına gönderdiği topu Volkan’ın üzerinden Burak aşırttı: 0-1.

Alper yeniden başlattı!

9’da İsmail soldan ortaladı, kale önünde Alper’den önce Onur yatarak topu bloke etti. Burak’ın 20’de sakatlanması sonucu Ersun Yanal forvette N’Doye ile devam kararı aldı. 30’da sağdan Trabzon kalesine yaklaşan Valbuena çaprazdan şutladı, Onur yatarak ayaklarıyla golü önledi. Orta alanda bol faullu pozisyonlar maçı gerse de sezona çok iyi başlayan Alper 44’te topu aldı, pozisyonunu kendi yarattı ve sol çaprazdan yerden Onur’u avlayarak durumu 1-1’e getirdi. Devreyi bitirdi ama takımı adına maçı yeniden başlattı!

Valbuena hata yapmadı

İkinci yarı Giuliano alkışlarla takımdaki yerini aldı ve Alper ile forveti pekiştirdi. 54’te Mehmet Topal’ın volesi isabetsizdi. 56’da Olcan çaprazdan şutladı, Volkan kapattığı köşeden golü yedi: 1-2. Kaptan Volkan bu andan itibaren kendi taraftarınca yuhalandı. Golden sonra Ersun Yanal’ın çalıştırdığı her takımda yaptığı klasik taktik fauller devreye girdi. Bu da hakem Ali Palabıyık’ı zor durumda bıraktı. 68’de Skrtel iyi yükseldi ama golü atamadı. 83’te Kucka topa elle müdahale etti, verilen penaltıyı Valbuena gole çevirdi: 2-2

Soldado&Josef kaçırdı

86’da Skrtel boş kaleye topu atamadı. 89’da Soldado golü kaçırarak saç baş yoldurdu. 90+5’te Josef gol kaçıranlara kendisini de ekledi. Maç 2-2 bitti. Taraftar muhteşemdi. Yukarıdaki yazdığım istetistiklerin sadece rakamları değişti. Volkan iki lig maçında da aynı hatayı yaparak takımını zor durumda bıraktı ancak Olcay’a orada şut attıranı da sorgulamak gerekir. İleriki zamanda KOCAMAN müdahale artık kaleye gelecektir. Bu kaçınılmazdır.

Göztepe yıllar sonra Süper Lig’de ama seyircisinden yoksun ağırladı Fenerbahçe’yi. Hava sıcak ama nemsiz olması bizler kadar futbolculara da maç içinde nefes aldırdı. Maç arka arkaya atılan gollerle başladı. 5’de Souza’nın müthiş ara pasıyla topla buluşan İsmail, soldan kale önüne kesti. Alper takımının, kendinin ve maçın ilk golünü attı: 0-1. 8’de kaleci Volkan’ın büyük hatası durumu 1-1’e getirdi. Fenerbahçe kalesine yaklaşan Castro’nun müthiş füzesine Volkan uçtu ama topu elinden kaçırdı. 13’de Jahoviç ara pasıyla Gouffran’ı kaçırmak istedi, Ancak Skrtel pozisyonu dikkatiyle önledi. 21’de Valbuena’nın frikiği baraja çarpıp Beto’nun ellerinde kaldı. 35’de Alper ceza alanında kendini yerde buldu. İtirazlara rağmen hakem oyunu devam ettirdi.

RvP kötü kullandı

37’de Isla sağdan ceza alanına ortaladı, kale önünde Van Persie yatarak kafayı vurdu, ancak top yandan dışarı gitti. 44’de Jahovic’in şutunu yediği golde hatalı olan Volkan ayaklarıyla çıkardı ve eşitlik bozulmadan devre bitti. 49’da Kadu ceza alanına hareketlenen Alper’i düşürdü. Frikiği Van Persie kötü kullandı. 51’de Dirar’ın sağdan kale önüne ortasına Mehmet Topal kafayı vurdu, top yan direğe çarpıp oyuna geri döndü. 58’de Scarione, topu ayağına aldığında kaleyi de karşısına aldı ve Volkan’ı sert şutla avladı: 2-1. 64’de Valbuena’nın soldan kullandığı serbest vuruşta Kadu ile birlikte yükselen Skrtel kafayı vurdu ve durum eşitlendi: 2-2.

323 Fenerli ayaktaydı

Golden sonra Fenerbahçe’de Kocaman değişiklikler vardı! Dirar-Atıf, Van Persie-Ahmethan ile aksayan yerler onarıldı. Valbuena ve Alper’in dinamo gibi çalışması Atıf ve Isla’nın oyunun son bölümlerinde kanatta zengin atak varyasyonlarına neden oldu. Sonuç gelmesede İzmir’deki 323 Fenerbahçeli gol ümidiyle hep ayaktaydı. Maç bu sonuçla bitti. Göztepe ligdeki ilk puanın aldı. İyi kadrosu ve muhteşem taraftarıyla tahmin ediyorum İzmir Bornova’da çok can yakar. Fenerbahçe ise yeni transferlerinin de kadroya oturmasıyla gücüne güç katacaktır. Takım geçen sezon maçlarda 70. dakikadan sonra dururdu, şimdi ise değişim var. Bu da herhalde Kocaman farkı. Ancak kontralara dikkat.

Kulüp tarafından sakat denip kadroya alınmayan Kjaer ve Van Persie’ye ek olarak Aykut Kocaman ilk resmi maçında Topal ve Ekici’yi yanında oturtarak Graz’ın karşısına çıktı. Kale ise Kameni yerine yine Volkan’daydı! Maçın ilk atağı Fenerbahçe’den geldi. 5’te Alper, Lykogiannis tarafından düşürüldü. Valbuena sağdan serbest atışı kullandı, uzak direk dibinde De Souza kafayı vuramadı. 10’da golü Hierlander attı. Röcher’in soldan ortasını iyi takip etti ve Volkan’ı avladı: 1-0.

Neustadter kafayı yapıştırdı

21’de golün sahibi Hierlender yine kaleyi yokladı, ancak Skrtel kaleye gidecek şutu önledi. 27’de Potzmann kaleyi gördüğü anda şutladı, Volkan elinden kaçırdı ancak Skrtel pozisyonda dikkatliydi. 29’da ataklarını sıklaştıran Fenerbahçe’nin golü geldi. Alper çalımlarla sağdan ceza alanına sokuldu, kale önünde gönderdiği topa Maresic kendi kalesine attı: 1-1. 34’te Fenerbahçe farkı 2’ye çıkardı. Soldan Valbuena korner atışını kullandı, Neustadter iyi yükselip kafayı yapıştırdı: 1-2! İlk yarı bu sonuçla bitti.

Volkan kalesinde devleşince

55’te Dirar uzaktan Graz kalesini yokladı, herkesin bakışları arasında top az farkla auta gitti. 59’da Şener çalımlarla Graz kalesine yaklaştı, vuruşunda Siebenhandl Fenerbahçe’nin 3. golünü önledi. Son dakikalarda Avusturya ekibinin baskısı vardı, buna taraftarı da eklendi. 90+1’de Schubert’in şutu yürekleri ağızlara getirdi ama kalede Volkan devleşti. Maç bu sonuçla bitti.

Galatasaray örneği unutulmamalı!

Genel olarak Fenerbahçe’ye bakarsak Graz için yaz denilebilecek sıcaklıkta bir maç oynandı. Aykut Kocaman Alper’i iyi kullandı, herkes rakibini hafife almayarak sorumlu bir şekilde sahadaydı. Dirar ve Valbuena dikkatliydi. Bu sonuç Kadıköy’e fazla iş bırakmadı. Ancak Graz ters takım. Geçen hafta ligde St.Pölten karşısında 2-0’dan 3-2 maçı kazanan ve çok koşan bir takım. Kalite farkı olsa da elenen ve Avrupa’ya veda eden Galatasaray örneği unutulmamalı.

Duayen Başkan İlhan Cavcav’ın vefatı nedeniyle ertelenen maç olduğu için transfer döneminde takımlarına dahil olanlar sahada yoktu. Ev sahibinde Ben Hatira, Marcinho, Victor ve Thiam, Gençlerbirliği’nde Anıl Karaer, Murat Duruer ve Etien maçı sadece seyrettiler. Maçın ilk atağı Başkent ekibinden geldi. 1’de Uğur soldan ceza alanına ortaladı, Antep defansında Reis dikkatliydi. 5’de Orkan uzaktan denedi, şut isabetsiz olunca önde pas bekleyen Ghilas’tan fırçayı yedi! 29’da Vedat soldan ceza alanına kesti, Serdar’a ‘al da at’ dedi. Ancak kötü vuruşla topu dışarı atan Serdar’a yakışmadı. 1 dakika sonra İlhan, Hopf ile karşı karşıya kaldı ama golü atamadı. 35’te Serdar aut çizgisi üstünde Pedroso ile mücadelesinde ‘top benden çıktı’ demesine rağmen Mete Kalkavan’ın yanlış korner kararına engel olamadı! İlk yarı bu sonuçla bitti.

Özat’ın duvarı

Ümit Özat taktik anlamda takımını şekilden şekile soktu, değişiklikler yaptı ve müdahaleler sonuç getirdi. 70’te Uğur’un soldan ortasına Serdar dokunarak takımını deplasmanda öne geçirdi: 0-1. 80’de ve 86’da Ghilas ve İlhan ile Antep gole çok yaklaştı ama Gençler defansı izin vermedi. Son dakikalarda Gençlerbirliği kalesine adeta etten duvar ördü. Defansı açmaya çalışan Gaziantepspor’un pasları ve frikikleri isabetsiz olunca ‘yönetim istifa’ tezahüratları arasında maç bitti. Gençlerbirliği 6 hafta sonra deplasmanda aldığı 3 puanla rahatlarken Gaziantepspor dibe iyice oturdu

Başakşehir'in yenilmesi ile zirvenin karışacağı kesin. Bu durumdan kendine pay çıkarmaya çalışan Antalyaspor kazanmak için sahadaydı. Ancak karşısında Sergen Yalçın ile yoktan varolan Kayserispor vardı. İlk 5 dakikada Antalya topa daha hakimdi ve El Kabir ve Sakıb ile pozisyonlar kaçırdı.

8'de El Kabir ceza alanına Charles'i kaçırdı. Pozisyon devam ederken Douglao araya girip kalesinde oluşacak pozisyonu bitirdi. 29'da El Kabir topu Mabiala'dan kaptı, Eto'o ya attırdığı golde payı çok büyüktü: 1-0. 31'de M'Billa'nın kale önünde kaçırdığı gol saç baş yoldurdu! Bu dakikadan sonra Fırat Aydınus kartlarını konuşturdu 38'de Charles ve Erkan'ı oyundan attı, yanlış kart gösterdiği Danilo'ya gösterdiği sarıyı geri aldı. Gidip gelen kartlar maçı oldukça gerdi, devre bitimine kadar bu gerginlik sürdü. 49'da Mendes sakatlanma pahasına son zamanlarda Süper Lig'de görmediğimiz görselliği müthiş bir gol attı, bizlere Tanju Çolak'ı hatırlattı: 1-1.

El Kabir damgası

85 ve 88'de Kayseri arka arkaya şutlar denedi ama golü atamadı. 90+3 maçın yıldızı El Kabir şık bir golle maçın sonucu belirledi.

Ev sahibi takım var olma ve ligde kalma şavaşı verirken Kemal Özdeş ile inanılmazı başarmaya çalışan Kasımpaşa için bu mücadele yukarı tırmanma maçıydı. İlk dakikalarda Antep ataklarını Elyasa ile başlatıp Ghilas-Ben Hatira ile devam ettirmek istedi ancak Paşa defansı dikkatliydi. 12’de Kasımpaşa tehlikeli geldi. Tunay ile başlayan atakta topla buluşan Eduok uzaktan şutladı, Victor topu zor tokatladı. 27’de Marcinho topla cezalanında buluştu, Ancak Sadiku araya girdi ve Antep’in maç başladığından beri yaptığı ilk atağını bitirdi! 3 dakika sonra yine Marcinho şık vurdu, direkten top dışarı gitti. 44’te Marcinho’nun frikiğini Ramazan köşeden müthiş çıkartarak kalitesini ispat etti. İlk yarı bu sonuçla bitti. 47’de Sefa hızla Paşa yarı alanına sokuldu, pas yerine şutu düşününce kendi taraftarından tepki aldı.

Castro fişi çekti

54’te Tunay ile başlayan atakta ceza alanında Turgut ıskaladı, topla buluşan Castro rahat bir vuruşla takımını öne geçirdi. 0-1 90+3’te Guanca farkı ikiye çıkardı: 0-2. Son bölümde Antep taraftarının yönetime protestosu ve başkanına küfürü maça damga vurdu. Gaziantepspor için ise şunu söyleyeceğim: “Ucuz etin yahnisi pahalı olunca takımın başına sonradan gelen Bülent Uygun ne yapsın?”

Başkan İlhan Cavcav’ın vefatıyla ciddi travma yaşayan, aynı zamanda devre arasında önemli oyuncularını satan Gençlerbirliği, kendine gelme adına bu maçı hedef gördü. Ancak Antalya ve Başakşehir maçlarından 4 puan çıkartan Akhisar da kesinlikle kolay lokma değildi. İlk dakikalarda Aydın ve Serdar ile Başkent ekibi arka arkaya Akhisar kalesini yokladı. 5’te korneri Milinkovic kullandı. İyi yükselen stoper Claro tabelayı değiştirdi: 1-0.

11’de Olcan ile Akhisar beraberliğe yaklaştı. Hopf başarılıydı. 20’de Aydın’ın ‘al da at’ tabiriyle gönderdiği ara pasında Muriç kötü vurdu, Gençler mutlak golden oldu. 35’de Serdar şık çalımlarla Akhisar kalesine sokuldu. Pasında topla buluşan Milinkoviç meşin yuvarlağı Bora’ya nişanladı. Kafkas’ın öğrencileri ilk yarı bitimine kadar rakibine mahküm oynadı atak yapmadı, sadece karşıladı. 50’de Muğdat Gençlerbirliği kalesini yokladı. Şut yerine çalımı düşününce Başkent ekibinin defansını karşısında buldu!

Ümit Özat faktörü

55’te Gençlerbirliği farkı ikiye çıkardı. Sissokko’dan topu kapan Serdar hızla ceza alanına sokuldu, pasında Aydın müthiş vurdu:2-0. 66’da Vaz Te, Hopf ile karşı karşıya kaldı, Politevich araya girerek Akhisar’ın golünü önledi. Maç bu sonuçla bitti, Gençlerbirliği puan sıralamasında üst tarafa sıçradı. Aydın, Claro ve Serdar ile birlikte futbolcularını saha içinde iyi kullanan Ümit Özat maçın yıldızıydı. Akhisar ise sadece Başkent’te terledi, maçı seyretti ve kaybetti.