Türkiye 1976’dan bu yana katılım gösterdiği judoda ilk kez 8 sporcu ve takım kategorisinde Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’na mücadele hakkı elde etti. Bu yükseliş, madalya umudumuzu da arttırmıştı... Çünkü Türkiye, Sidney 2000’den bu yana judoda kürsüye hasret kalmıştı. Ancak yine olmadı... İlk gün tatamiye çıkan 60kg’daki Salih Yıldız, özlemi dindirecek madalyaya çok yaklaşmıştı ama sonuca gelmedi ve olimpiyat 5’liği elde etti. Aynı durumu, dün tatamiye çıkan bireyseldeki son judocumuz ve madalya beklediğimiz isim olan Kayra Özdemir’le yaşadık. 3. olimpiyatına çıkan 36 yaşındaki tecrübeli sporcu Kayra Özdemir yine 5.’likte kaldı.

14. saniyede gelen ippon şoku!

Dünyanın 3 numarası olan ve 2024 Dünya Şampiyonası’nda gümüş madalya elde eden Kayra Özdemir, +78kg mücadelesine de iyi başlamıştı... 16’lı turda Moğolistan’dan Adiyasuren Amarsaikhan’ı (3 shido) yenen Kayra Özdemir çeyrek finalde zorlu bir rakiple eşleşti. Son olimpiyat şampiyonu, 2019, 2023 dünya şampiyonu Japon Akira Sone karşısında iyi bir performans ortaya koyan milli sporcumuz, altın skor bölümünde aldığı wazariyle yendi, yarı finale çıktı. Yarı finalde ise hiç beklemediği şekilde kaybetti. Dünyanın 2 numarası Hershko’ya karşı, daha mücadelenin ‘0:14’ saniyesindeki ipponla kaybedince tamamen yıkıldı. Üçüncülük maçında, dünyanın 4 numarası Güney Koreli Hayun Kim önünde tutuk bir oyun sergiledi ve rakibine ipponla yenildi, kürsüyü kaçırdı. Türkiye ilk madalyasını Barcelona 1992’de Hülya Şenyurt’la kazanmış, ilk altın madalyasına ise Sidney 2000’de Hüseyin Özkan’la ulaşmıştı. Ve o günden bugüne kadar da judoda olimpiyatta madalya gelmedi.

Bugün rakip Güney Kore

Bireyselde madalya şansımız kalmadı, Türkiye ilk kez yer alacağı ‘Karma Takım’ kategorisinde bugün tatamiye çıkacak. 32’li turu ‘bay’ geçen Judo Milli Takımımız, 16’lı turda Güney Kore’yle karşı karşıya gelecek. Judoda ‘Karma Takım’ kategorisi Tokyo 2020 Olimpiyat Oyunları’nda programa eklenmişti. Türkiye, Paris2024’le birlikte ilk kez katılım şansı yakaladı.

Londra 2012’de programa dahil edilen, Tokyo 2020’de ilk sporcularımızı yolladığımız ve tarihi iki madalya (1 altın, 1 gümüş) kazandığımız kadın boksunda yükselişimiz 2024 Olimpiyat Oyunları’nda da devam etti. Kadın boksunda 6 kotadan 5’ini elde ederek en yüksek katılımla yer aldığımız Paris 2024’te ilk kürsü başarısı Hatice Akbaş’la geldi...

Hatice Akbaş’ın yükselişi

İstanbul’un ev sahipliği yaptığı 2022 Dünya Şampiyonası’nda 5 altını sıralayan kadın boksörlerimizden biriydi Hatice Akbaş... Boks stiliyle dikkat çeken milli sporcu, dünya şampiyonluğu başarısıyla ortaya çıkan hikayesiyle de ne kadar dirayetli olduğu ortaya çıkmıştı. Babası çok kıymetliydi, çünkü onun yolunu çizen o olmuştu. Antrenmanlarına lağım kokuları ve sağa sola koşturan farelerle yaptığı dönemleri anlatmasıyla hikayesinin bir bölümü böyle kazınmıştı hafızalara... İşte Hatice Akbaş, Paris 2024 Olimpiyat Oyunları 6. gününde yarı finali biletini cebine koydu. İlk iki maçında olduğu gibi, çeyrek finalde de Moğolistan’dan Mungunsetseg’i çok net yumruklarla 5-0 yendi, son 4’e kalarak bronzu garantiledi.

‘Busenaz’lar yine harika başladı

Dünkü programda Hatice Akbaş’la birlikte kadın boksunda 3 sporcumuz vardı.. Son olimpiyat şampiyonu Busenaz Sürmeneli ile olimpiyat ikincisi Buse Naz Çakıroğlu ilk maçlarına çıktı. Tokyo’ya nazaran dolu tribünler önünde mücadele eden ‘Busenaz’lar fire vermeden yoluna devam etti. Günün açılışını 66kg’da Sürmeneli yaptı. Polonyalı rakibi Aneta karşısında biraz tutuk başladı, oyun ortada gitti. İlk raunddu 3-2 kazanırken, 2.’sini 3-2 kaybetti. Polonyalı çok fazla atak oynasa da çoğu yumruğu havayı döverken Busenaz Sürmeneli ise daha fazla net yumruğu vardı ve rakibini sersemletti. 3. raundda net yumruklarını daha da arttıran milli sporcu sonuca gitti, ringden 4-1 galip ayrıldı. 50kg’da Buse Naz Çağıroğlu, nisan ayındaki Avrupa Şampiyonası’nda kendini göstermişti, çok formdaydı -ki, olimpiyata potansiyeli yükselterek geldiğini ortaya koydu. dünya ve Avrupa Şampiyonu, olimpiyat 2.’si milli sporcumuz yine müthiş savunması ve tekniğiyle Meksikalı rakibi Herrera’yı 5-0’la yendi, yoluna devam etti.

Tokyo 2020 Olimpiyat Oyunları’nda okçulukta Mete Gazoz’la başlayan tarihi madalya serüvenimiz Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’yla devam ediyor... Olimpiyat şampiyonu çıkardığımız okçulukta 2. madalyamız bu kez ‘Takım’ kategorisinde geldi... Mete Gazoz, Ulaş Berkim Tümer, Muhammed Abdullah Yıldırmış’tan oluşan Ay-Yıldızlılar tarihi finali kaçırsa da üçüncülük maçında Çin’i 6-2 yenerek olimpiyat 3.’sü oldu. Erkek Milliler böylece tarihteki 2., takım kategorisindeki ise ilk kürsü başarısını elde ederken Türkiye, Paris 2024’te madalya açılışını da yapmış oldu.

2023 Dünya Şampiyonası’nda sinyali vermişlerdi

Aslında bu başarının ayak sesleri, Paris 2024’e kota veren 2023 Dünya Şampiyonası’nda duyulmuştu... ‘Muhteşem 3’lü, yarı finalde Japonya’yı (5-4) yenerek Dünya Şampiyonası’nda ilk kez finale kalmıştı. Yıldız isimlerle dolu ekol ülke Güney Kore’ye kaybetse de ilk kez ‘klasik yay’ erkek kategorisinde kürsü başarısı getirdi, Dünya 2.’si oldu ve Paris 2024’e ‘takım’ kotası aldı. 2024 Avrupa Şampiyonası’nda da -Abdullah Yıldırmış yerine Berkay Akkyon vardı- üçüncülük elde etmişlerdi. Yani olimpiyatta kürsü hiç sürpriz olmazdı. Tabii sıralama atışlarından daha iyi performansa ihtiyacımız (!) vardı. Nitekim öyle de oldu.

Kolombiya kırılma maçı oldu

İlk rakip Kolombiya’ydı... Stresli geçen ve kırılma yaşatan bir maçtı. Sıralama atışların formda isimlerinden Ulaş Berkim Tümer 9.56 ortalama yaptığı bu mücadele adeta takımı taşıdı. Mete Gazoz’un 6 atışıyla başlaması biraz bozsa da hemen toparlandı. Mental anlamda hemen düşen bir takım değiliz. Bu konuda ‘devam etmeyi’ öğrenmeyi çoktan geçmiş bir takımız. Zaten sonuca da bu yansıdı. Abdullah Yıldırmış, sıralama atışlarına nazaran gerçek performansını ortaya koydu. Mete Gazoz da eşitliği bozan atışlar dahil kendine düşen görevi yaparak Kolombiya engelini 5-4’le geçtik. Sonrasında Ay-Yıldızlılar, Hindistan’ı 6-2’yle çok rahat geçti ve yarı finale çıktı. Yarı finalde sıralama atışlarını 2. bitiren Fransa karşımızdaydı.

Merkez farkıyla tarihi final kaçtı

Son Avrupa Şampiyonası’nda da yarı finalde onlara kaybetmiştik. Deneyimli okçusu Valladont önderliğindeki Fransa Chirault’la birlikte, 17’lik genç yetenek Addis’i de kadrosuna ekleyerek iddialı takım olmuştu. Zor bir maçtı ancak sonuna kadar mücadele ettik ve tarihi finali sadece eşitlik atışlarındaki merkez farkıyla kaçtı. Fransa’ya karşı 4-2 öndeydik, 4. sette kontrol edilen ‘9’ atışı her şeyi belli edecekti. 10’a çevrilse, finale giden biz olurduk.. Atışın aynı kalmasıyla skor eşitlendi: 4-4.. Eşitlik atışlarında skorda yine (27-27) beraberlik oldu ama Fransa’nın attığı okların mesafesi merkeze daha yakın olduğu için onlar kazandı. Üçüncülük maçında Çin’i de 6-2 yenen Klasik Yay Erkek Milli Takımımız, okçulukta ilk takım madalyasını ülkemize getirdi. Tabii daha bitmedi.. Okçulukta madalya serimiz devam edebilir. Bireyselde Elif Berra Gökkır, Mete Gazoz, Ulaş Tümer, Abdullah Yıldırmış ve Karma Takımımız (Mete Gazoz/Elif Gökkır) madalya için ‘Ok Meydanı’na çıkacak.

Judoda 24 yıl hasret kaldığımız olimpiyat madalyasına, Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nın 1. gününde çok yaklaştık ama sonu geldi... Dün tatamiye kadınlar 48kg’da Tuğçe Beder ile 60kg’da Salih Yıldız çıktı. Müsabakaları öncesinde iki sporcumuz da zorlu havuzlara düşmüştü. Olimpiyat arenasında ilk deneyimlerini yaşayan iki sporcumuz da elinden geleni yaptı.

Son şampiyonu yenince kürsü umudumuz arttı

Tuğçe Beder 32.’li turda 48kg’nun ev sahibi, dünyanın 5 numarası Fransız Boukli’yle açılışı yaptı. 24 yaşındaki milli judocumuz, mücadelenin son 1 dakikasına kadar puan vermemek adına çok iyi direndi ancak ipponla kaybetti. -Tuğçe’nin yenildiği rakibi Boukli olimpiyat 3.’lüğüyle günü kapattı-. 60kg’da tatamiye çıkan Salih Yıldız ise önce 32’li turdan gelecek rakibini bekledi ve 16’lı turda Jamaikalı McKenzei’yi wazariyle yenerek çeyrek finale çıktı. Zaten zorluk bundan sonra başlıyordu. Çünkü dünyanın 2 numarası, son dünya şampiyonu Gürcü Sardalshvili’yle karşılaşacaktı. Salih Yıldız, 21 yaşındaki rakibi karşısında inanılmaz bir direnç gösterdi ve mücadele altın skora gitti. Bu bölümde wazari bulmayı başaran Salih Yıldız yarı finale çıkarak madalya umutlarını daha da büyüttü. Güçlü bir rakip olması bir tarafa, formunda olan bir sezon yaşıyordu, milli sporcumuz kaybetse çok da sırıtmazdı. Ancak kazanınca final, olmadı bronz maçında kürsüyü zorlayabilirdik.

Rakibin değil bizim omzumuz yere değince final gitti

Yarı finalde karşımıza yine Fransa’dan biri isim geldi. Dünyanın 3 numarası ve son olimpiyat 3.’sü Luka Mkheidze’ydi. Taraftarının da desteğini arkasına alan Mkheidze karşısında Salih Yıldız son ana kadar soğukkanlığını yitirmedi. Daha oyunun başında iki shido cezası alan Salih Yıldız puan vermenin eşiğindeydi. Ancak atak oyunlarını sürdürdü ve mücadeleyi altın skora taşıdı. Rakip de yorulmuştu ve Fransız sporcu da hanesine 2 shindo cezası yazdırmıştı. Sadece 1 puan gerekiyordu. Ancak yorgunluk, dikkatsizlik ve basit hata bize pahalıya patladı. Salih Yıldız hücum ettiği bir pozisyonda Fransız rakibini omzunu yere değdirmeye ramak kalmıştı ama yapamadı. Bunu lehine çeviren Fransız sporcu, Salih Yıldız’ın omzunu yere değdirince, wazari geldi. Final kaçmıştı, bronz maçında bir şansımız daha vardı. 24 yılın hasreti bitebilirdi. Bu kez rakip, dünyanın 6 numarası Japon Ryuju Nagayama’ydı. Ancak sonuç istediğimiz gibi olmadı. Salih Yıldız, Japon rakibine ipponla kaybetti ve madalyayı kaçırdı. Aslında genel anlamda, tarihin en yüksek olimpiyat kotasını (8) alarak Paris’e gelen Judo Milli Takımımız’dan sürpriz yapmasını bekliyorum.

Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nın 1. gününde Türk kafilemiz, artistik cimnastik, atıcılık, boks, eskrim, judo, kürek, masa tenis ve yüzme branşlarında 18 sporcuyla mücadele edecek. Bir tek, Tuğçe Beder, Salih Korkmaz (Judo) ve Enver Yıldırım (Eskrim) kürsü mücadelesi verecek isimler olacak. Diğer branşlarda ise sporcularımız elemeleri geçmeye ya da final bileti almaya çalışacak.

Takım finali büyük başarı olur

‘Takım’ kotasıyla ilk kez olimpiyatta boy gösteren ve Tokyo 2020’de Ferhat Arıcan’la bu branşın ilk madalyasını aldığımız artistik cimnastikte; Adem Asil, Ferhat Arıcan, İbrahim Çolak, Ahmet Önder ve Emre Dodanlı’dan oluşan Erkek Milliler elemelerde serilerini sunacak. 3. ve son grupta sahne alacak Ay-Yıldızlılar, saat 21.00’de genel tasnif, bireysel alet ve takım finaline kalmak için hatasız bir seri sunmaya çalışacak. Takım halinde finale kalmamız büyük bir başarı sayılacak. Adem Asil atlama masasında kaçırdığı madalyanın Paris’te yeniden talibi olacak.

Haydi Enver Yıldırım

Eskrim tarihinde erkekler kılıç kategorisinde 1972’den sonra olimpiyat hasretimizi dindiren Enver Yıldırım yine bir ilki başarmak için ‘kılıç’ çekecek. Avrupa Şampiyonası’nda bireysel erkeklerde ilk madalyamızı ülkemize kazandıran, Türk eskriminin öncü ismi olan milli eskrimcimiz TSİ 13.55’te 32’li tabloda İtalyan’nın başarılı isimlerinden Luca Curatoli’yle karşılaşacak.

Judoda madalya günü

Paris 2024 Olimpiyatı’na tarihin en yüksek kotasını alarak gelen judoda kadınlar 48 kiloda Tuğçe Beder son 32 turunda Fransız Shirine Boukli’yle karşılaşacak. Erkekler 60 kiloda ilk turu ‘bay’ geçen Salih Yıldız da Hesham Makabr (YEM)-Ashley McKenzie (JAM) galibiyle, son 16 turunda mücadelesine başlayacak. Sporcularımız madalya arayacak. 5 kotayla rekor kıran kadın boksörlerimiz de ringe çıkacak. Son 32 turu müsabakalarında kadınlar 54 kiloda Hatice Akbaş 21.00’de Büyük Britanya’dan Charley Davison, Gizem Özer 21.48’de İtalya’dan Alessia Mesiano karşılaşacak. Erkekler 80 kiloda Kaan Aykutsun ise 23.08’de İtalya’dan Salvatore Cavallaro’yla kozlarını paylaşacak. Kürek tek çiftede Elis Özbay, yüzme 100 metre kurbağalamada Berkay Ömer Öğretir elemelerde ve masa tenisinde Sibel Altınkaya, Lüksemburglu Ni Xia Lian ile karşı karşıya gelecek.

Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nın açılış töreni öncesi, ilk heyecanı dün okçuluktaki sıralama atışlarıyla yaşadık. Belki bir final ya da eleme müsabakası değildi ancak rakiplerimizi belirleyecek ve madalya yolumuzu çizecek bir bölümdü. Hele de Tokyo 2020’de Mete Gazoz’un kazandığı tarihi olimpiyat şampiyonluğuyla birlikte önemi daha da artmıştı...

1996 Atlanta 667 puana ulaşmıştı

Sporcuların 12 etapta 6’şar ok attığı sıralama atışları önce kadınlarda yapıldı... 17 yaşında ilk olimpiyat deneyimini yaşıyan Elif Berra Gökkır adeta yıldızlaştı, rekorluk bir başlangıça imza attı. Güney Koreli Sihyeon Lim’in 694 puanla dünya ve olimpiyat rekoru kırdığı sıralama atışlarında Elif Berra Gökkır 10’u merkez 31 tane 10’lu isabet yaptı. Toplam 671 puan elde eden milli okçumuz sıralama atışlarını kariyer rekoru kırarak, 5. seribaşı olarak tamamladı. Elif Berra kariyerinde daha önce 666 puana ulaşmış, bu sezon da 665’i vardı. ‘Boynuz kulağı geçer’ misali Elif Berra ayrıca antrerönü eski milli okçu Natalia Nasaridze’ye ait rekoru da kırdı. Olimpiyat tarihinde en iyi sıralama atışlarını Atlanta 1996’da Natalia Nasaridze 667’yle ulaşmıştı.

Mete Gazoz 8. Ulaş Tümer 10. bitirdi

‘Takım’ kotasıyla olimpiyata katılan Erkek Milli Takımımız da ise; son Olimpiyat, Dünya ve Avrupa Şampiyonu Mete Gazoz 676 puanlı 8., iyi performansıyla dikkat çeken Ulaş Berkim Tümer de 676 puanla 10, Muhammed Abdullah Yıldırmış da 640 puanla 58. olarak sıralama atışlarını tamamladı. Okçulukta Elif Berra Gökkır’ın Karma Takım’ndaki takım arkadaşı Mete Gazoz oldu. Toplam 1347 puana ulaşan Türkiye Karma Takımı, ilk 16 giren ülkeler arasında 6. seribaşı oldu. Ve 1. turda 11.sıradaki Japonya’yla eşleşti. Erkek Milliler1992 puanla, 6. seribaşı oldu ve 1. turda 11. sıradaki Kolombiya’yla eşleşti.

Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nda Türk bayrağını taşıyacak sporcularımız dün açıklandı... Tokyo 2020 Olimpiyat Oyunları’nda kendi branşlarında ülkemize ilk altın madalyalarını kazandırmış, tarih yazmış; Busenaz Sürmeneli (boks) ve Mete Gazoz (Okçuluk) buna uygun görüldü. Sonuna kadar hakedilmiş bir karar. Ayrıca ‘kadın-erkek’ eşitliğini ön plana çıkartarak kotaları dengede tutan Paris 2024’ün de mottosuna uygun olmuş, 1 kadın ve 1 erkek ‘olimpiyat şampiyonu’ sporcumuzun tercih edilmesi. Tabii ki, herkesin gönlünde yatan ve sempati (sempatizanlığa dönüşmediği sürece!) duyduğu bir sporcu var. Ve bu yönde fikrini söylemekte de özgür.

Bu popülizm kafasıyla kaybederiz!

Ancak fikrini söylerken ve yorum yapılırken bu kez çok fazla ileriye gidildi. Türk Bayrağı’nı taşıyacak sporcuların seçimi hakkında, görmezden gelinmeyecek; ‘Rezalet, Yazıklar olsun’ gibi ifadeler kullanıldı. Yeter artık!!! Uzun süredir branşlar arası; milli sporcuları ayrıştırma, başarılarını küçümseme durumu bilinçli/ bilinçsiz devam ediyor. Ancak bu gelinen son noktaydı. Sosyal medya, özellikle ‘X’ dün yine iş başındaydı. Simone Biles gibi bir yıldız sporcunun Tokyo 2020’de çekilme kararı sonrası, ‘Benden nefret edecekler’ diyerek bakmaktan korktuğu (!) klavye imparatorluğunda maalesef bu yorumlar yapıldı. Peki neye ve kime göre, ‘Rezaletti’ bu seçim. Kadın Voleybol Milli Takım Kaptanı Eda Erdem Dündar’ın neden seçilmediği üzerinden yine linç dolu mesajlar yayımlandı. Ay-Yıldızlı formayı taşıyan tüm sporcularımız, Türkiye’yi ve Türk Halkı’nı temsil eder. Haksızca kıyasladığınız yine bizim sporcularımız. Bu popülizm kafasıyla, maalesef savunduğunuz kişi ve başarılar da değersizleşiyor. Kaybeden yine biziz.

Tokyo 2020’de ne olmuştu

Küçük bir hatırlatma; Tokyo 2020’de Türk Bayrağı taşıma hakkı kaptan Eda Erdem Dündar’a verilmişti. Kadın Voleybol Milli Takımımız, ana kafileden ayrı olarak, 1 gün önce Japonya’ya uçtu. Bu sırada Eda Erdem Dündar’ın bulunduğu 7 sporcumuz, uçaktaki koronavirüs taşıyan biriyle temaslı olduğu için karantinaya alındı. Maalesef karantina süresi ve kuralları gereği 7 sporcumuzun da açılış töreninde yer almasına izin vermiyordu. Ve bu nedenle isim değişikliğine gidilmişti!...

2024 Avrupa Su Sporlar Şampiyonası yüzme yarışlarıyla tamamlandı. Kapanış gününde de Türk Yüzme Tarihi Madalya Tablosu’na 1 altın, 1 bronz olmak üzere 2 kürsü başarısı daha ekledi. Emre Sakçı’nın 50m kurbağalamadaki (olimpik disiplin değil) Avrupa şampiyonluğuyla uzun kulvardaki ilk altın madalyasına kavuşan Türkiye’nin ikinci altını da Kuzey Tunçelli’den geldi... Aslında herkes onun adını, 2023’te, 2 olimpiyat kotası (800m, 1500) alan 16 yaşındaki yüzücü olarak duymuştu... Hatta 1500m’de (14:56.67) U15 kategorisinde tüm zamanların en iyi derecesini yüzmeyi başarmıştı. Avrupa arenasında da iddialı olduğu disiplin 1500m finalinde inanılmaz bir yarış çıkardı. Elemeleri, son olimpiyat 2.’si Ukraynalı Mykhailo Romanchuk’un ardından 0.73 farkla (15:10.01) 2. sırada bitirmişti...

16 yaşında uzun kulvardaki 2. altın madalyayı getirdi

Finalde kariyerinin en iyi derecesine (14:54.16/2023 Avrupa Gençlik Oyunları’nda ulaştı) yakın bir performansla yüzen milli sporcumuz, ilk 200m’yi 1. sırada geçti ancak yarışın son 550m’sinde 4. sıraya kadar düştü. Kontrollü giden Kuzey Tunçelli rakiplerinin de yorulmasıyla, hızını arttırdı ve yeniden zirveyi ele geçirerek, en güçlü rakibinin 0.69 salise önünde (14:55.64) Avrupa şampiyonluğuna yüzdü... Olimpik bir disiplinde uzun kulvarda altın madalyaya ulaşan 2. yüzücü olmanın yanı sıra, bu başarıya 16 yaşında ulaşmanın gururu bir başka olsa gerek!. Bu arada bu derecesiyle olimpiyat kotasını da (Kota: 15:00.99) bir kez daha geçti.

Erkekler karışıkta Berke Saka’dan ilk Avrupa kürsüsü

Erkekler 200m karışıkta finale kalma başarısı gösteren Berke Saka da 1:58.62’lik derecesiyle Avrupa 3.’sü oldu. Milli sporcu, aynı zamanda erkeklerde karışık disiplinde ilk madalya kazanan yüzücü unvanını aldı. Daha önce sadece kısa kulvarda Zeynep Güneş karışık disiplinde ülkemize madalya kazandırmıştı.

Madalya var, kota yok!

Şimdi gelelim madalyonun öteki tarafına... Paris 2024 Olimpiyatı Oyunları adına, kota aradığımız bir Avrupa Şampiyonası’ydı. Bu şampiyonaya yüzmenin önemli ülkeleri (İtalya, Fransa) katılım göstermezken bazıları da ‘as’ sporcularıyla yer almadı. Bu durum, sporcularımızın yüzdüğü dereceleri değiştirmez. Bu kritere bakılması gerekir. Biz, Belgrad’a gelirken yüzmede sadece 2 sporcuyla (Kuzey Tunçelli x2, Emir Batur Albayrak) 3 kotamız vardı. Ve şampiyona bittiğinde buna eklenen sadece Berkay Öğretir (100m kur.) kotası oldu. Tokyo 2020’de ilk finali zorlayan bazı sporcuların madalya aldığı dereceler maalesef olimpiyat kotasına yetmedi. Durum böyle oluncu ‘Madalya var, kota yok’ durumu doğurdu. Bu hiçbir zaman sporcuların aldığı madalya başarısını da gölgede bırakmaz, çünkü hepsinin arkasında bir emek var. Ancak olimpiyat yolunda, şapkayı önümüze de koymamız şart...