Cihan Aydın ve ekibi, maç boyunca çok dikkatliydiler. Maça iyi hazırlandıkları her hallerinden belliydi. Üst düzey konsantrasyonla yönettikleri maçı sorunsuz tamamladılar. Son düdüğü çaldığında, arkasında tartışılacak bir pozisyon bırakmadı.

Beşiktaş-Trabzonspor mücadelesinde orta hakem Cihan Aydın ve ekibi, maç boyunca çok dikkatliydiler. Maça iyi hazırlandıkları her hallerinden belliydi. Üst düzey konsantrasyonla yönettikleri maçı sorunsuz tamamladılar. Sahada oyuncuların, kenarda teknik heyetlerin hakeme ve rakibe saygılı davranışları da hakemin işini fazlasıyla kolaylaştırdı. Herhangi bir ceza sahası pozisyonuyla karşılaşmayan Cihan Aydın, kritik bir karar vermek zorunda kalmadı. Maçta elini üç kez sarı kartına götüren hakem, bu kartlarında haklıydı. 63. dakikada Mendy’nin Gedson’u çektiği pozisyonda göstermediği sarı kart, maçtaki tek kart hatasıydı. Son düdüğü çaldığında, arkasında tartışılacak bir pozisyon bırakmamış oldu.

Hakemin faul ve kart hataları vardı. Bu seviye için kabul edilemeyecek boyuttaydı. Maundoiki 18’de görmediği sarı kartın ardından 23’te de hak ettiği sarı kartı görmedi. Lungoi ise itirazdan dolayı gördüğü sarı kartın ardından, Torreira’ya yaptığı faulde ikinci sarı kartı görmesi gerekirdi. Ancak sarı kart Torreira’ya çıktı. 64’te Sorescu top oyunda değilken rakibinin bileğine acımasızca bastı. Bu kırmızı kartlık bir basmaydı. Bu dakikada Sorescu’nın sarı kartı vardı. En azından ikinci sarı kartla atılmalıydı.

Devam kararı doğru

Galatasaray’ın golünde şeklen ofsayt pozisyonunda olan Sallai, hareketsiz. Açık bir aksiyon içerisinde değil. Kalecinin görüş alanında da değil. Savunma ve kaleci için açık bir etkisi de yok. Gol kararı bence doğru. Ceza sahasında top Sanchez’in koluna temas edince penaltı beklentileri oldu. Muslera’dan seken top, çok kısa mesafeden, beklenmeyen şekilde Sanchez’in koluna geliyor. Pozisyonun başından itibaren Sanchez’in topun ele temasını önlemek için çabası var. Elini toptan kaçırmaya çalışıyor ama başaramıyor. Devam kararının doğru olduğunu düşünüyorum.

Hakem açısından oldukça zor bir maç oldu. Kritik kararlar verdi. Sarı kartlarında ve bazı faul değerlendirmelerinde hatalar yaptı. Amranat’ın hareketine çıkarttığı sarı kart doğruydu. Zaman geçirmeler konusunda önce çok rahat davrandı, sonra sertleşti. Kabak Ghezzal’ın başına patladı. Maçın 21. dakikasında Olawoyin hakemi aldattığı için sarı kart gördü. Çok doğru bir sarı karttı. Aynı oyuncu korner kullanıldığı sırada, hiç topla ilgisi yokken rakibi Skriniar’a sarılarak düşürdü. VAR’ın yerinde müdahalesi ile penaltı kararı verildi. Karar doğruydu.

Eğer küfür ettiyse…

72. dakikada oyuncu değişikliği sırasında hakem ile Ghezzal arasında uzun boylu bir diyalog yaşanıyor. Hakem yerde oturan Ghezzal’a bir şeyler söylüyor. Sonra Ghezzal’a sarı kart çıkartıyor. Sarı karta karşılık Ghezzal’ın hakeme bir sözü var. O söze karşılık hakem kırmızı kartını çıkartıyor. Ne dediğini bilemediğim için hakemin kararına doğru ya da yanlış deme şansım yok. Küfür etmişse, karşılığı kırmızı karttır.

Twente - Beşiktaş maçının Polonyalı ünlü hakemi Szymon Marciniak, kendisi ve ekibi açısından rahat bir maçı geride bıraktı. Zorlanacağı hiç bir pozisyonla karşılaşmadı. Oyuncular işini zorlaştırmadı. Kararlarına saygı gösterdiler. Sahip olduğu önemli kariyerin güveni davranışlarına yansıyor ve müthiş bir özgüvenle maç yönetiyor. Bu da işini fazlasıyla kolaylaştırıyor.

Maç boyu karar standardı yüksekti. Maçta tartışılacak bir ceza sahası pozisyonu yaşanmadı. Polonyalı hakem 5 kez sarı kartına başvurdu, 4’ü Beşiktaşlı oyuncular içindi. 1 sarı kartı hariç diğer kartlarında haklıydı. Son düdüğü çaldığında maçın gidişatını etkileyecek bir hataya imza atmamıştı. Sorunsuz bir maç tamamladı.

Hakemler açısından oldukça rahat bir maç oldu. Kritik kararlar vermek zorunda kalmadılar. Herhangi bir ceza sahası pozisyonu yaşanmadı. Maçın gidişatını etkileyecek tartışmalı bir karar yoktu. Bununla birlikte Atilla Karaoğlan, faul ve kart standardını koruyamadı. Serbest vuruş yönetimlerinde sıkıntı yaşadı. Teknik kulübeleri kontrol etmekte zorlandı. Yeterli önlemleri alamadı. Fenerbahçe’nin 3. golü öncesi Çağlar’ın, kramponunun burnuyla rakibine bir teması var. Bu temasın hakemin takdir alanında olduğunu düşünüyorum.

Hakemi eleştiremem ve faul verse daha doğru bulurdum. VAR, buna müdahale edemezdi. Diğer yandan Çağlar’ın faulün atak başlangıç noktası olup, olmadığı da çok tartışmalı. Çünkü atağın bir bölümünde Dzeko topu, kendi sahasında geriye doğru kullanıyor. Göztepe’nin kazandığı 2. golden önce verilen faul kararı da doğruydu.

Maçın hakemi Oğuzhan Çakır, faul ve kart hatalarıyla dolu bir maç yönetti. Kararlarında standart yoktu. 11. dakikada Antalyaspor hücumunda Djenepo ceza sahasına girerken yerde kaldı. Hakem pozisyonu devam ettirdi. Bence de pozisyonda penaltı yoktu. Gedson’un elini göğsünde hisseden hücum oyuncusu kendini yere kolay bıraktığı fikrindeyim. 41. dakikada Musrati’nin rakibine faulü bile yokken, hakem sarı kartını çıkarttı. Böyle bir sarı kart bu seviyede kabul edilebilir değil. Bu kararı beğenmeyen Musrati, hakemi gözü önünde alkışladı. Hakem bunu görmesine rağmen ikinci sarı kartını çıkartmadı. Elbette ilk çıkan sarı kart hakemin hatasından kaynaklandı ama sonraki çıkmayan sarı kartın da ilk sarı kart gibi izahı yoktu.

İkinci sarıdan atılmalıydı

84. dakikada Antalyaspor’un golü öncesi bence faul vardı. Erdal, kalçasıyla rakibini bozuyordu. Maçın sonlarında Gaich, Onur’a faul yapıyor. Hemen ardından Musrati’nin kolu kontrolsüz şekilde Gaich’in çenesine geliyor. Hakemin Beşiktaş lehine faul kararı doğru olsa da Musrati ikinci sarı kartla oyundan atılmalıydı.

Ligimizin 1 numaralı ismi Halil Umut Meler, bir türlü performansını yükseltemiyor. Yaptığı faul ve kart hataları kariyeriyle uyuşmuyor. Dün de bana göre başarısız bir maç tamamladı.

19’da Galatasaray lehine VAR yardımıyla verilen penaltı doğruydu ancak Adil’e çıkması gereken sarı kartı hakemler atladı.

31’de Yunus’un Adil’in çenesine yaptığı hamle sınırda bir hamleydi. Ben de hakem kararına saygı duyuyorum.

54’te Galatasaray’ın golü ofsayt gerekçesiyle iptal edildi. VAR da onayladı. Top ortalandığında şeklen ofsayt pozisyonunda olan Abdülkerim hareketsizdi ancak Barış’a doğru giden topa hamle yapacak Guilherme’ye küçük de olsa bir teması oldu. Burada tartışılacak konu: “Bu temas Guilherme’nin topla oynama becerisini etkiledi mi?” Bence etkilemiyor ve gol kararı daha doğru olurdu. Bu pozisyonda “Guilherme etkilendi” diyene de itiraz edemem. Dolayısıyla VAR’ın müdahale etmemesi doğruydu.

75’te Ahmed Kutucu, Guilherme’nin ayağına net şekilde basıyor. Pozisyon tartışmasız bir sarı kart. Ahmed’in daha önceden de sarısı vardı. İkinci sarıdan atılmalıydı.

Yabancı VAR’ların görev yaptığı ilk haftayı geride bıraktık. Yabancı VAR’larla ilgili ilk haftadan başarılı/başarısız diye yorum yapmanın çok erken olacağı fikrindeyim. Bir kaç hafta daha beklemek gerektiğini düşünüyorum. İlk izlenimim şu ki yabancı VAR da hata yapıyor. Yani hata yapmayan hakem yok!

Hatayspor-Galatasaray: Cihan Aydın

Cihan Aydın maçın zorlu geçeceğine kendisini hazırlamamış. Hatayspor’un ligdeki sıralamasına aldanmış. Hakemin kart ve faul hataları oldu. Calvo üç kez sarı kartı hak ettiği halde maçı kartsız tamamladı.

33’de Kilama topun önüne kendini siper ederek atladı. Bu sırada vücudundan seken top yükselirken, Kilama “ekstra” hareket yaparak topu eliyle oynadı. Bu çok açık bir ihlaldi ve penaltı kararı gerekirdi. Yabancı VAR da bu pozisyonda müdahalede bulunmalıydı, bulunmadı.

54.dakikada Mertens yerde kalınca hakem maçı devam ettirdi ancak VAR müdahalesiyle penaltı kararı verdi. Cemal’i ve Mertens arasında dizden bir kontak var. Mertens bu temasla düşer mi, düşmez mi, bunun hakem takdirinde olması gerekirdi. Penaltıya itiraz edemem ancak bu pozisyon bana göre VAR’ın müdahale edeceği bir pozisyon değildi. Yabancı VAR uygulaması ilk maçta beklentiyi karşılayamadı.

Adana Demirspor-Fenerbahçe: Halil Umut Meler

Halil Umut Meler için zor maç oldu. Kritik kararlar verdi. Göremediği pozisyonlarda VAR imdadına yetişti. Maçın 13.dakikasında Dzeko-Tolga mücadelesinde Fenerbahçeliler penaltı bekledi ancak bence devam kararı doğruydu. 36’da bu kez Adana Demirsporlular penaltı bekledi. Burada da devam kararı doğruydu, Djiku’nun top eline temas ediyor da olsa, kolları doğal konumdaydı.

50.dakikada En-Nesyri’nin golünün VAR yardımıyla iptali doğruydu. İrfan Can’ın açık bir faulü vardı. 56.dakikada Yusuf’un hareketinde Meler kırmızı kartına başvurdu. Hakem takdirinde olan bir pozisyondu. Hakem kararına saygı duyulur. Hakem sarı da gösterse, kırmızı da gösterse takdir sınırında bir pozisyondu. İki durumda da VAR karışamazdı.

63’deki Fenerbahçe golünün de iptali doğruydu. Meler En-Nesyri’nin faulünü atlamıştı. VAR yine imdadına yetişti.

Beşiktaş-Samsunspor: Kadir Sağlam

Maç boyunca faul ve kart standardı yoktu. Net kartlık ihlalleri kartsız geçerken, kartla ilgisi olmayan pozisyonlarda kartına başvurdu. Maçın hemen başında V.Drongelen Gedaon’u şortundan çekerek durdurdu. Balık sırtı bir pozisyondu. Bence hakemin sarı kartını doğru buluyorum.

4.dakikada Samsunspor ceza sahası içinde Marius ile Emirhan Topçu mücadelesinde Beşiktaşlılar penaltı beklediler. Bence hakemin devam kararı doğruydu. 61.dakikada Samsunspor ceza sahası içerisinde Gedson V.Drongelen ikili mücadelesinde de hakemin devam kararını doğru buluyorum. Pozisyonda bence penaltı yoktu.

64.dakikada V.Drongelen’in ikinci sarı kartı çok yanlıştı. Böyle bir ikinci sarı kart, böyle seviye bir maçta kabul edilebilir değildi.

Trabzonspor-Sivasspor: Zorbay Küçük

Haftanın en başarılı performanslarından birine sahipti. Trabzonspor lehine çaldığı penaltıda yanılmadı, haklıydı. Faul ve kart standardı çok iyiydi.

Başakşehir-Rizespor: Oğuzhan Çakır

Maçın hemen başında topsuz alanda Ba’nın Ali Sowe müdahalesinde hakem pozisyonu yakalayıp Rizespor lehine penaltı kararı verse, daha doğru bulurdum. 17’de Başakşehir lehine çalınan penaltı da hakem yanılmadı. Kararı doğruydu. 47’de Mithat’ın Deniz’e faulünde ikinci sarı kart beklentileri olsa da pozisyonda ikinci sarı kartı gerektirecek bir ihlal yoktu. 66’da sahada yaşanan gerginlikte, gerginliğe asıl sebep olan Deniz Türüç kart görmezken, farklı oyunculara kart çıktı. Üstelik hakem kart göstereceği oyuncuyu karıştırarak, kartı önce yanlış oyuncuya gösterdi sonra hatasını düzeltti. 74’de VAR müdahalesiyle Rizespor lehine verilen penaltı doğruydu.

Gaziantep FK-Bodrum FK: Muhammet Ali Metoğlu

Geçtiğimiz hafta “kural uyduran” Metoğlu’nun, kuralların ruhuna uygun maç yönetme özelliğini kazanması gerekir. Maç içerisinde standardı yok. 2 dakika önce faul çaldığı pozisyonun benzerine 2 dakika sonra faul çalmıyor. Sarı kart olmayan pozisyonlarda sarı kartını çıkartıyor ancak net sarı kartlık pozisyonlarda kartına başvurmadığı oluyor. 26’da Maxim’e çıkarttığı sarı kartla oyuncu cezalı dırıma düştü ancak pozisyonun sarı kartla ilgisi yoktu. 81’de Gaziantep FK oyuncuları elle oynama gerekçesiyle penaltı beklediler. Görüntülerden topun ele temasını net olarak tespit etmek mümkün olmuyor. Pozisyon günahıyla sevabıyla hakeme ait.

Göztepe-Antalyaspor: Çağdaş Altay

Maç boyunca kritik karar vermek zorunda kalmadı. Faul standardı iyidi ancak kart kararlarında sorun vardı.
Aslında kartlarını maçın başlarında yerinde kullandı ancak maçın sonlarına doğru en az 4 sarı kart hatası yaptı.

Konyaspor-Kasımpaşa: Burak Pakkan

Maçı son dakikaya kadar başarılı getirdi. Faul ve kart standardı çok iyiydi. Ancak 90+7’de Cafu’nun ceza sahası içinde Adil’e yaptığı faulü atladı. Konyaspor lehine bu dakikada penaltı kararı vermesi gerekirdi.

Eyüpspor-Alanyaspor: Yasin Kol

Haftanın başarısız performanslarından birine sahipti. Önemli kart hatalarına imza attı. 7’de top savunma oyuncusundan gelmesine rağmen yardımcının hatalı ofsayt bayrağına uyarak oyunu durdurması bu seviye için kabul edilemeyecek bir hataydı. İki hafta önce de aynı hatayı yine yapmıştı. 63’de Ahmet yerde kalınca Eyüpspor lehine doğru bir penaltı çaldı ancak penaltıya sebep olan Makouta’nın müdahalesi sarı kartı gerektiriyordu, göstermedi. Daha önce de sarı kart gören bu oyuncunun ikinci sarı kartla oyundan atılması gerekirdi.