Derbi sonrası Bordo-Mavili takım hasarlı. Stoper hattı tamamen değişecek ama hocanın sisteminden vazgeçmeyeceğini biliyoruz. Ben yine adresin Onuachu olacağını, top adrese teslim edildiğinde gerekenin yapılacağını düşünüyorum.
Milano karşısında son çeyrekte 13 sayı geri düşen Anadolu Efes, geri gelip rakibini yakaladı ama sonunu getiremedi. Maç sonu ve uzatmalarda galibiyet şutlarını çok kötü kullanan temsilcimiz 9. haftada 6. yenilgisini aldı.
Derbi sonrası yaşanan dramatik durum zirve hesaplarını alt üst etti. Şampiyonluk için artık puan kaybına tahammül yok. Bu gece Antayaspor karşısında skor ne olursa olsun, Sergen hocaya yazar. Bir puan bile yerinde kalmasını sağlamaz. Hele hele maçın kaybı, bir devrin sonu anlamına gelir...
Fevkalade sıkıcı geçen ‘oyunsuz’ ilk yarının iki takım açısından da ilk nedeni ‘gol yememek’ olarak açıklanabilir.
Tedesco, Plzen deplasmanında Asensio, Nene gibi önde top tutacak isimleri kulübede tutup Szymanski, Oğuz ve Talisca ile başlayarak oyun ezberinin dışına çıkacağını gösterdi.
Euroleague’in 9.haftasında Fenerbahçe aradığı galibiyeti buldu. Son olarak İspanya’daki çift maçı haftayı ağır yenilgilerle kapatan SarıLacivertliler dün evinde ağırladığı Asvel’i 81-67 mağlup etti.
Kerem’in yerine Oğuz, Nene’nin yerine Szymanski, Asensio’nun yerine Talisca... Tedesco’nun başlangıç kadrosu, Plzen’in atletik yapısıyla ilgiliydi.
Liverpool galibiyetiyle yeni Avrupa yürüyüşünün startını veren Galatasaray açısından Ajax maçı gruptaki kaderini belirleyecek kritik bir öneme sahip olmuştu.
Galatasaray ile Ajax arasındaki Şampiyonlar Ligi karşılaşmasında, Fransız hakem Benoit Bastien sahne aldı.
Osimhen Ajax’a yaptığı hat-trick ile kariyerinde bir ilki gerçekleştirmiş olabilir ama daha önemlisi aklıyla, atletizmiyle, bitiriciliğiyle gerçek bir futbol fenomeni.
Sarı-Kırmızılılar emin adımlarla yoluna devam ediyor tebrikler.
Galatasaray müthiş garantici bir pas ısrarıyla başladı. Hiç risk almadan, topa hep sahip olarak en uygun pozisyonu bulmak istediler. Ajax’ın dar alana sıkışıp, açık alan kovalamak istemesi de Galatasaray’ın yüksek pas yüzdesiyle oynamasını kolaylaştırdı. Galatasaray atak sürekliliği sağlayamasa bile oyunu tutmayı başardı.
Aslında bütün olay 18 Eylül'de Almanya'nın Frankfurt şehrinde başladı. Galatasaray sahadan 5-1 ezici bir mağlubiyetle ayrılsa da bu aslında ilerleyen haftaları kazanmak adına büyük ve önemli bir uyarı olmuştu. Galatasaray o günden sonra kendine çeki düzen vermeyi başardı. Liverpool, Bodo/Glimt ve ardından Ajax... Galatasaray mücadeleye sakin ve doğru bir oyunla başladı. İlk 30 dakikalık kısımda maçın da hakimiydi. 30. dakikadan sonra ev sahibi takım kendisini Galatasaray kalesinde hissettirse de sarı - kırmızılılar savunmada hata yapmadı.
‘Kadroda yapılan küçük manevralar Beşiktaş maçında işe yarar mı?’ diye düşünürken derbide ilk 25 dakikayı görünce etrafıma ‘Fenerbahçe tarihinin en ağır yenilgisini alır’ diyordum.