‘’Aslan'dan müthiş final‘’
Basketbol Süper Ligi'nde henüz bir ay geride kalmasına rağmen son derece keyifli maçlar izlemeye devam ediyoruz. Dün de haftanın en önemli maçı adeta bir resital gibiydi. Sezona sorunlu başlayan Anadolu Efes, bu yıl ligin en iyi hücum takımı görüntüsü veren Galatasaray NEF karşısında Fenerbahçe Beko yenilgisini telafi etmek amacındaydı. Nitekim 3. periyodun ortalarında skor 66-50 Efes'in lehineydi. Unics Kazan karşısında Euroleague'de ilk galibiyetini alan Lacivert Beyazlılar, bir seri yakalamak peşindeydi belki ama 4 dakika içinde Purcell ve Trimble'ın üçlükleri ile 20'ye 2'lik bir seri yakalayıp 70-68 öne geçen Sarı-Kırmızılılar, yakaladığı bu ivme ile bir daha geri adım atmayarak sezonun en önemli galibiyetlerinden birine imza attı.
'Sorunlar devam ediyor'
Son periyotta Efes'i sadece 13 sayıda tutan Galatasaray savunması, Bost, Trimble ve Purcell üçlüsü ile adeta şov yapıp galibiyete uzandı: 92-85. Bu kazanç, yeni kurulan bir takım için geleceğe daha emin adımlarla bakmasını sağladı. Anadolu Efes'te sorunlar devam ediyor. Sakatlıklar onları fazlasıyla etkiliyor. Bryant ve Larkin neredeyse bütün maçı oynamak zorunda kaldı. 83 sayının tamamı 6 yabancı oyuncudan geldi. Ligde kısıtlı yabancı ile oynarken Yiğitcan, Tolga, Buğrahan, Ertan Gazi gibi dakika alan 4 oyuncudan, 0 sayılık katkı alırsan, kazanman da zor olur...
‘’Efes nihayet‘’
Unics Kazan galibiyeti, Anadolu Efes'in psikolojik eşiği atlaması açısından çok önemliydi. Son şampiyon olmanın getirdiği rahatlık, sezon başı sakatlıklar ve zor bir fikstür sonrası gelen arka arkaya 4 yenilgi Efes'i biraz germişti. Üstüne üstlük ligde alınan farklı Fenerbahçe Beko yenilgisi sonrası Lacivert-Beyazlılar, bir mağlubiyeti daha kaldıramazdı. Simon, Anderson, Miçiç ve Doğuş yoktu. Kısa rotasyonunda bu kadar eksikliğin üstüne ilk yarıda Larkin, Beaubois ve Bryant'tan sadece 1 üçlük katkısı gelmesi, şutların girmemesi Lacivert-Beyazlılar'ı iyice strese sokmuştu.
Top kayıpları ritm yakalamasına engel oldu
Son iki yılın en az top kaybeden takımı olan Efes, dün de çoğu kritik yerlerde olmak üzere 13 top kaybı yaptı. İki kez geriden gelip öne geçmesine rağmen, gelen bu top kayıpları temsilcimizin ritm yakalamasına engel oldu. Unics Kazan da sabırlı ve doğru hücum edince son 9 dakikaya 6 sayı geride girdi Efes. Ama galibiyeti kafasına koyan Efes, atamadığını farkedince savunmayla kazanabileceğinin farkına vardı. Özellikle 4. çeyrekte yapılan agresif, mükemmele yakın savunma Kazan'a uzun süre sayı imkanı tanımadı. Burada sorumluluk alan Erten Gazi ve takımla beraber sadece bir antrenman yapan yeni transfer Elijah Bryant'ın kritik sayıları Efes'i rahatlattı. Onlara Moerman ve Beaubois de katılınca maç sonuna doğru oyunu koparan Efes, Euroleague'de 5. maçında ilk galibiyetini aldı.
‘’Fener zirveye kuruldu‘’
Euroleague'e kötü ve çok kötü başlayan iki temsilcimiz Basketbol Süper Ligi derbisinde karşı karşıya geldi. Kazanan, Euroleague'de 4 maçta 4 yenilgi alan son şampiyon Anadolu Efes'i deviren Fenerbahçe Beko oldu. Fenerbahçe Beko, kazandığı maçları iyi analiz etmiş. Agresif savunma yaptıkları, kaptıkları toplar veya aldıkları ribaunt sonrası geçiş hücumları oynayıp kolay sayı bulan Sarı-Lacivertliler, benzer oyunu Efes karşısında sergiledi. Kısacası rakipten daha çok koştu, daha çok mücadele etti ve savunma kaynaklı bulduğu sayılarla rahat, farklı bir galibeyete ulaştı Fenerbahçe. Uzun süredir rakibini yenemeyen, psikolojik üstünlüğü de Efes'e kaptıran Sarı-Lacivertliler, hem bu kötü gidişatı durdurdu, hem de liderliğe yükseldi.
Çıkış yolu bulması gerekiyor
Fenerbahçe'nin ilk yeriyodu 24-16 önde bitirdikten sonra, rotasyona girildiği anda da bu farkı devam ettirmesi kolay galibiyetin anahtarı oldu. Kenardan gelen Şehmuz 12, Metecan 6, Biberoviç 12, De Colo ise 13 sayı üretti. Djordeviç, süreyi ve atılan 90 sayıyı bütün takıma neredeyse eşit olarak yaymayı başardı. Bu galibiyet, Euroleague maratonu için de moral ve özgüven kazandırdı Fenerbahçe'ye.. Anadolu Efes'te işler iyi gitmiyor. Sakatlıklar ve zor fikstür nedeniyle böyle bir başlangıç tahmin ediliyordu. Ama dünkü maçta oyuncuların vücut dili de hiç göze hoş gelmedi.Yeni transfer Elijah Bryant, mutlaka alınması gereken bir uzun ve sakatlıktan dönecek oyuncularla beraber Efes'in çıkış yolu bulması gerekiyor. Bu tip yenilgiler alışkanlık haline gelirse, kısa sürede ayağa kalkmak da zor olacaktır.
‘’Efes denedi, olmadı‘’
Euroleague'de son yılların belki de en keyifli maçını izledik Sinan Erdem'de... Öncelikle uzun bir aradan sonra dolu tribünlerde oynanan basketbolu izlemesi daha da güzel oluyor. Anadolu Efes son şampiyon. Tabii ki bütün takımlara onlara karşı daha motive oluyorlar. Efes'in de bunun farkında olması gerekiyor. Daha sezon başı. Singleton ve Pleiss sakatlıktan çıktı. Simon halen çıkamadı. Larkin, dün 7'de 0 üçlük attı. Belki kariyerinin en kötü üçlük yüzdesiyle oynarken, geçen yılın MVP'si Miçiç ise7üçlükle kendi kariyer rekorunu kırarken 32 sayı üretti.
Çalınmayan düdükler için kafalarda soru işareti
Hücum tarafına söylenecek fazla bir şey yok belki ama eksikleri olan CSKA'dan iç sahada 100 sayı yemek düşündürücü. Tabii burada hakemlerin de çok basit düdükler çalıp savunmaların yumuşamasına neden olmasının da payı var. CSKA bir deplasman maçında tam 37 kere çizgiye gitti. Bir önceki maçta Fenerbahçe Beko'ya çalınan sportmenlik dışı faulleri düşününce, benzerlerinin CSKA Moskova'ya çalınmaması daha sezon başında kafalarda soru işaretleri bıraktı.
Pleiss, Doğuş ve Gazi'nin katkısıyla skora ortak olduk
Dunston ve Petrusev'in ortalarda gözükmediği maçta 3. pivot olarak oyuna giren Pleiss'in yıllardır yaptığı en iyi işi yapıp, istikrarlı bir şekilde skora katkı vermesi, 15 sayılık farkın erimesine neden oldu. Moerman da son dönemde devreye girdi. Ergin Ataman'ın iki savunmacı Doğuş ve Gazi'yi aynı anda oyuna sürüp istediği katkıyı alması, Efes'i bir anda skora ortak etti. Ama sonu gelmedi. Daha sezonun başı. Başlamak değil, bitirmek önemli. Önümüzdeki hafta da Efes için iki zor deplasman var. Bakalım takım bu deplasmanlarda nasıl bir reaksiyon gösterecek?..
‘’Sadece skor güzel!‘’
Sezon başı tüm takımlar için sıkıntılıdır. Hazır olmak için süreye ihtiyaç vardır. Ama dünkü başlangıç fazlasıyla sıkıntılıydı özellikle Fenerbahe Beko için. Kızıl Yıldız, ligin vasat kadrolarından. Üstüne üstlük Zirbes, White ve Laziç de sakat olunca, özellikle pota altında sadece tek uzuna kaldılar. Kuzmiç de erken faul problemine girdi. Maça da agresif savunmayla 6 top çalıp, hızlı hücumlarla 14-0 önde başlayınca çok rahat bir galibiyetin geleceğini düşündük. Ama fazlasıyla yanıldık. Djordeviç rotasyona girdikten sonra Fenerbahçe adeta durdu. Kızıl Yıldız zaten gücü dahilinde hiçbir şey üretemiyordu. Kalan 35 dakika kabus gibi geçti her iki takım için de. 5 dakikada 14 sayı atan Fenerbahçe, takip eden 15 dakikada sadece 14 sayı atınca devre 28-26 sona erdi. İkinci yarı da aynı kör dövüşü şeklinde geçti. Maç boyu ortalarda görünmeyen De Colo'nun son dakikada attığı iki şut, skoru Fenerbahçe adına mühürledi.
Hiçbir şey üretemedi
Savunma isteği, enerji, rakibi tam 21 top kaybına zorlamak güzeldi. Ama bu istatistiğe rağmen maçı koparamamanın nedeni hücumda ne oynadığını bilmeyen bir Fenerbahçe olduğuydu. Koskoca maçta sadece 20 basket atabildi Sarı-Lacivertliler. Bunun da yarısı kapılan toplan sonrası yapılan geçiş hücumlarından geldi. Oyun sete sete kaldığın, yarı sahada hiçbir şey üretemedi Fenerbahçe Beko. İlk maçın 'günahı' diyelim ama çok kısa sürede çözülecek bir sorun gibi de görünmüyor. Kendi evinde Kızıl Yıldız gibi bir takımı yenerken bu kadar zorlanıyorsanız, üst seviye ekiplere karşı nasıl hücum edilecek çok merak ediyorum. İşin mücadele ve savunma kısmı güzeldi ama teknik kısmı ve üretkenlik neredeyse sıfırdı...
‘’Şampiyonlar sahada‘’
Euroleague’de yeni bir macera başlıyor. Geçen yıl Anadolu Efes'in şampiyonluğu ile sona eren sezona yine umutlu giriyoruz. Unvan sahibi Lacivert-Beyazlılar, şampiyon kadronun neredeyse aynısı ile yola çıkıyor. Barcelona'ya transfer olan Sertaç Şanlı'nın yerine genç yıldız adayı Filip Petrusev'i takıma dahil eden Anadolu Efes, yine iddialı bir şekilde sezona başlayacak. Ergin Ataman yönetiminde, kaldığı yerden devam etmek isteyecek olan Lacivert- Beyazlılar, biraz daha tecrübeli, biraz daha özgüvenli olarak sahaya çıkacak. Aynı basketbolu oynayabildikleri takdirde yine kolay kolay kaybetmeyecek bir takım izleyeceğimizi öngörüyorum.
Bir iki ay beklemek gerekli
Diğer temsilcimiz Fenerbahçe Beko ise tuhaf bir yaz dönemi yaşadı. Kadro kurulduktan sonra coach İgor Kokoskov'u kaybeden ve yerine Djordeviç'i getiren Sarı- Lacivertliler, 7 yeni transfer ile yine Play-Off kovalayacak. Kendi kurmadığı takımın başına geçen bir coach ve yeni oyuncuların sezon başlangıcı biraz sıkıntılı olabilir. Fenerbahçe Beko için sağlıklı bir yorum yapabilmek için, bir iki ay beklemek gerekli diye düşünüyorum. Ama bütçe ve oyunculara kağıt üstünde baktığımızda Sarı- Lacivertliler'i Play-Off adayı olarak gösterebiliriz.
Büyük yarış son 3 bilet için olacak
Ligde tepeye oynayacak takımlar bana göre; Anadolu Efes, Barcelona, Real Madrid, CSKA Moskova ve Milano olacak gibi duruyor. Bence en büyük yarış, Play-Off'un son 3 bileti için olacak. Tabii zaman ve sezon çok uzun. Şu anki kadro yapılarına göre bu öngörüyü yapıyorum. Baskonia, Fenerbahçe, Zenit, Maccabi, Bayern, Unics bu biletlere aday takımlar.
Play-Off onlar için başarı sayılır
Ege'nin diğer yakasında çok farklı şeyler olmayacak gibi. Olympiakos ve Panathinaikos yine bütçe artırmadı ve geçen yıla benzer kadrolar kurdular. Play-Off onlar için gerçekten başarı sayılır. Fransız ekipleri Monaco ve Asvel, Kızılyıldız, Alba Berlin ve Zalgiris Kaunas'ın yarışın uzağında kalacaklarını tahmin ediyorum. Keyifli, seyircili, hastalık ve sakatlıklardan uzak bir sezon, tabii ki artık alışılagelmiş olan Final- Four'da en az bir Türk takımı görmek dileğiyle...
‘’Yeniden başlıyor‘’
İNG Basketbol Süper Ligi'nde 2021-2022 sezonu bugün başlıyor. Pandemi döneminde seyircisiz geçen bir yılın ardından yüzde 50 de olsa dolu tribünler önünde yapılacak ilk hava atışı sonrası maraton start alacak.
Anadolu Efes kaldığı yerden
Geçen yılın şampiyonu Anadolu Efes, kadrosunu korudu. Barcelona'ya giden Sertaç Şanlı'nın yerine Petrusev'i alıp transferi bitiren Lacivert-Beyazlılar, yine aynı hedeflerle sezona başlıyor. Güçlü kadro biraz daha tecrübeli ve biraz daha birbirine yakınlaşmış oyuncular, aynı coach ve teknik kadro ile bıraktıkları yerden devam etmeye çalışacaklar.
Fenerbahçe'nin zamana ihtiyacı var
Yaz ortasında Kokoskov'un ayrılması sonucu şok yaşayan ve Djordeviç'i takımın başına getiren Fenerbahçe Beko, yine yüksek bütçesi ve yıldızları ile Anadolu Efes'e en büyük rakip durumunda. Guduriç'in sakatlığı ile sezona girecek olan Sarı-Lacivertliler, İsmet, Metecan, Shayok, Booker, Pollonara ve Henry gibi 6 yeni transfer ve yeni coach ile yola çıkıyor. Fenerbahçe'nin biraz zamana ihtiyacı olacak. Uyum sorununu ne kadar çabuk aşarlarsa sezon başını o kadar az hasarla atlatırlar. Bu iki takımın ardından Pınar Karşıyaka, Ufuk Sarıca yönetiminde yine zirveyi zorlamaya aday... Tofaş, Galatasaray ve Türk Telekom'u da ilk 4 hedefi olan takımlar arasında gösterebiliriz.
Galatasaray yeniden yapılandı
Galatasaray, Ekrem Memnun yönetiminde kadroyu tamamen baştan kurdu. Yeni sponsorlarla daha güçlü bir bütçeye sahip olacaklardır. Türk Telekom da, Euroleague tecrübesine sahip yabancılarla kadroyu takviye etti. Tofaş yıllardır istikrarlı bir şekilde yarışın içinde yer alıyor. Dusan Alimpijeviç'le sözleşme yenileyen Bursaspor da, Frutti Extra gibi güçlü bir sponsorla yukarıda saydığım takımlar arasına girebilir. Bahçeşehir Koleji bu yıl 3. yılını geçiriyor. Transferde doğru hamleler yaptılar. Hazırlık döneminde de aralarında Fenerbahçe'nin de bulunduğu takımları yenip sezona moralli giriyorlar.
Darüşşafaka'da da bütçe düştü
Darüşşafaka'da bu yıl bütçe oldukça düştü. Ama çok profesyonelce yönetilen bir kulüp olan Daçka, doğru planlama ile yine hedeften çok uzaklaşmayacaktır. Diğer takımlar neredeyse benzer bütçelere ve benzer kadro yapısına sahipler.
Beşiktaş'ta genç yıldızlar gitti
Geçen yılın flaş takımı Beşiktaş, Alperen, Şehmuz ve Sadık Emir gibi genç yıldızlarını kaptırdı. Yine yabancıları da genç bir kadro ile yola çıkıyorlar. Ama geçen yılki başarıyı beklemek bu yıl biraz zor olsa gerek. Bekleyip göreceğiz. Dengeli vekeyifli bir lig Gaziantep tecrübesi ile biraz öne çıksa da Büyükçekmece, Aliağa, Afyon, ligin yeni takımları Merkezefendi ve Semt Yalova da kendilerine iyi bir yer edinmeye çalışacak. Net bir şampiyonluk adayı var belki ama ne Play-Off ne de küme düşme için kesin adayın olmadığı bir sezon başlıyor. Bence çok dengeli ve keyifli bir lig olacak. Bütün takımlarla sağlıklı ve başarılı bir sezon diliyorum.
‘’Kokoskov devri sona erdi‘’
Obradoviç'in gitmesinin ardından Fenerbahçe Beko ile 3 yıllık sözleşme imzalayan İgor Kokoskov, dün Dallas Mavericks kenar yönetimine katılmak üzere İstanbul'dan ayrıldı. Sarı-Lacivertliler, Dallas'tan bu transfer için 700 bin Dolar tazminat alacak.
Günlerdir merakla beklenen İgor Kokoskov bilmecesi dün çözüldü ve Sırp çalıştırıcı NBA'in Dallas Mavericks takımında yardımcı antrenör olmak üzere dün İstanbul'dan ayrıldı. Obradoviç'in ayrılmasının ardından Fenerbahçe Beko ile 3 yıllık sözleşme imzalayan Kokoskov'un Fenerbahçe macerası sadece 1 sene sürdü. Geçen yıl Euroleague'de çeyrek final oynayan, Basketbol Süper Ligi finalinde ise Anadolu Efes'e karşı alınan farklı yenilgiler sonrası tartışılmaya başlanan Kokoskov, sezonun başlamasına kısa bir süre kala takımdan ayrıldı. Bu durum Fenerbahçe'yi 'yarı yolda bıraktı' yorumlarına yol açsa da, kulübün de Kokoskov'un kalması için çok da ısrarcı olmadığı gözlendi.
Sırp çalıştırıcı özellikle bu haberlerin çıktığı zamanlarda Fethiye'de tatildeydi ve yakın çevresine 'kontratım var, kalacağım' açıklamaları yapıyordu. Kendisi de gidip gitmeme yönünde kararsız kalmıştı. Ama yönetim içinde final serisi sonrası Kokoskov'u istemeyen bir kesim de vardı. Nitekim gelinen süreçte Kokoskov da çok fazla istenmediğini anlayınca Dallas'ın teklifini kabul etti.
Öte yandan yapılan açıklamada belirtilen ailevi nedenler kısmına gelince. Sırp çalıştırıcının eşi Amerikalı ve İstanbul'a alışamadığı konuşuluyor. Kendisi ABD'ye gitmeyi çok istiyordu. Kokoskov'un kararında bu durum da etkili oldu. Sonuçta, bir ayrılık gerçekleşti. Zamanlaması tabii ki takımı zora sokacak. Peki bu saatten sonra takımın başına kim geçecek?
İlk aday Djordeviç
Konuşulan isimler arasında Djordeviç, Spahija, Erdem Can, Sachetti hatta Pesiç bile var. Benim aldığım bilgilere göre Djordeviç ile anlaşma sağlanmış ve kısa süre içinde açıklanacak. Eğer yerli coachta karar kılınırsa bu isim Erdem Can'dan başkası olamaz...
Obradoviç'in çıkış maddesi var
Bu arada 'madem Kokoskov'la yollar ayrılacaktı bu erkene çekilip Obradoviç getirebilirdi' yorumları yapılıyor. Obradoviç de dönmeyi çok istiyordu aslında. Ama Partizan'a imza attı. Bu arada Zeljko Obradoviç'in kontratında ocak ayında Partizan'dan çıkış maddesi var. Gerçi Obradoviç'in sezon ortasında bir takımı alacağını hiç düşünmüyorum ama kim bilir. Hayat ve profesyonellik çok şeylere gebe...









































