Sırat köprüsü!

Haberin Devamı ›
Her bakımdan ilginç bir olimpiyata tanık olacağımız hissindeyim. Gerek kendi açımızdan, gerekse olimpiyat tarihi açısından... Çinliler’in 40 milyar dolar gibi devasa bir bütçe yatırdığı organizasyonun dün geceki muhteşem açılış töreni de, uzun yıllar hafızalarda yer edecek bir görsel şöleni dünyaya sundular. Masalsı bir atmosfer yaratan Çinliler, insanı adeta “Alis Harikalar Diyarı”na götürdüler.
Yapılan yatırımı, teknoloji harikası tesisleri, Çin Hükümeti’nin organizasyona verdiği önemi, Çin halkının olimpiyatı sahiplenmesini ve yaratılan heyecanı görünce, İstanbul için 2020’nin de hayal olduğunu iddia edebiliriz. Bizim gerek ekonomik, gerek teknik, gerekse insani altyapı olarak bu seviyeye gelmemiz için daha 10 yıllara ihtiyacımız var.
Pekin Olimpiyat Oyunları’nın ülkemiz açısından en önemli kısmı hiç kuşkusuz, federasyonların özerk olmasından sonra katılacağımız ilk organizasyon olması. Rekor branşta (12), rekor sporcuyla (68) katılmamıza karşın madalya şansımızın Atina’dan daha düşük olduğu inancındayım. Üstelik sporcularımız daha iyi imkanlarla, daha iyi şartlarda hazırlanmasına rağmen... Bunun başlıca nedeni lokomotif branşlarımız halter ve güreşte yaşanılan sorunlar. Her iki branşın yıldız isimleri Hamza Yerlikaya ile Halil Mutlu’nun olmayışı başlı başına bir handikap, halterde son dört yılın çalkantılarla geçmesi, güreşte de bir geçiş dönemi yaşanması madalya şansımızı düşüren başlıca faktörler. Her şeye rağmen grekoromende Nazmi Avluca, Şeref Eroğlu, Mehmet Özal, serbestte de Ramazan Şahin, Aydın Polatçı ve Serhat Balcı madalya potansiyeli taşıyan güreşçilerimiz. Halterde ise Taner Sağır ile Sibel Özkan kürsüyü zorlayacaktır. Elbette temenni etmiyoruz ama, Pekin’de yaklaşık 10 gün boyunca tedavi ile antrenmanları beraber götüren Nurcan Taylan’ın yarışma esnasında sakatlığının nüksetmesi sürpriz olmayacaktır!
Pekin’de yüzümüzü ağartacak branş tekvando. Atina’nın gümüş adamı Bahri Tanrıkulu’nun yanısıra Servet Tazegül madalyaya takme atabilir. Atletizmde ise Elvan’ın dışındakilerin pek fazla şansı yok. Belki Halil Akkaş ile Nevin Yanıt...
Bütün bunlar iyimser tahminler. Gerçek olan şu ki, Pekin’de mutlaka madalya alırız, ancak tek bir altın dahi alamadan Türkiye’ye dönme ihtimalimiz çok yüksek. Ne yazik ki...