Bu aşamadan sonra Fenerbahçelileri teselli etmek hiç ama hiç kolay değil artık.
Öne çıkan başlıklardan ilki; Fatih Tekke’nin yakın zamanda Alanyaspor’u çalıştırmış olması.
Mourinho’nun Trabzon maçından bu yana bozduğu 3-4-1-2’ye geri dönüşü, ikinci yarı Nesyri’yi alarak maçın ibresini çevirmesi uzun süre hafızalardan silinmeyecektir. Fenerbahçe camiasının Mourinho dahil her maçın stresini 90 dakika yönetebilmesi gerekli.
Artık TFF, lider ile maçları aynı gün aynı saatte oynatmalı. Çünkü puan farkı azalacak gibi.
Maçta 3 tane penaltı tartışması oldu. Hakemin sahada üçüne de penaltı çalmasına itiraz etmezdim.
Fenerbahçe’nin 3 golü 4 dakika içinde gelmişti. Yani maçta işi ‘Şipşak’ bitiriverdi. Bu galibiyetle Fenerbahçe zirve yarışına ‘devam’ dedi. Alınan galibiyet şüphesiz Mourinho’ya da nefes aldırdı. Şimdi bizleri heyecanlı bir 5 hafta daha bekliyor..
Sonuçta maçta pek matah şeyler olmadı ama Fenerbahçe rahat kazandı ve puan farkı yine 2’ye düştü. Bu akşam Eyüp’ün yapacaklarını beklemeye koyuldular elbette ama kontrol hala Galatasaray’da. Belki yarın maç bitimi yeni bir gelecek hayal edebilirler!
Beşiktaş, idman maçı havasında geçen maçta Hatayspor'u 5-1'lik skorla geçti.
Yıllardır bu meseleyi dert edinmiş biri olarak, şu dizeleri yaşlı gözlerle tarihe not düşmenin de ayrı bir gururunu yaşıyorum: Toprak üretiyor dedik.
Maçın sadece ilk 30 dakikasını izleyen birinin "ev sahibi ile deplasman takımını", ligde üçüncülük hedefi olan ile küme düşmesi kesin görüneni ayırt etmesi imkansızdı.
Gaziantep’te başarılı teknik adam Selçuk İnan ile Okere ve Kozlowski’nin cezalı olması onlar adına dezavantaj. Fenerbahçe’de ise lig bitmek üzere olmasına rağmen hâlâ ideal 11 belli değil. Camia ve Sarı-Lacivertli taraftarlar, Mourinho ve futbolculara şunu soruyorlar: Var mısınız, yok musunuz? 90 dakika sonunda cevabı alacaklar.
Lig üçüncülüğü hedefine odaklanan Beşiktaş, geriye düştüğü maçı farklı kazandı. Maç fazlası ile zirvenin gerisine kuruldu.
Solskjaer’in bitime az bir zaman kala kadro kurarken yaşadığı kafa karışıklığı normal. Zira hiç bir futbolcusunun bir maçı diğer maçını tutmuyor.
Aslında maçın ilk 10 dakikasında skor 3-1 Göztepe lehine olsa hiç şaşırmazdım. İzmir ekibi, geriden pas ile çıkmaya çalışan Trabzonspor’a baskı yapıp, önemli pozisyonlar yakaladı ama değerlendiremedi. Sonrasında oyunda dengeyi kuran Trabzonspor, öyle net gollük pozisyonlar buldu ki bu defa ilk yarıda soyunma odasına 3-0’lık bir skorla finali garantilemiş girebilirdi.