MENÜ

Zamanın getirebileceğini zamanı gelmeden görebilmek…

Abone Ol Google News

Avrupa Futbol Şampiyonası’nda izlediğimiz ve ders aldığımızı umduğumuz kaliteli futboldan sonra kulüpler düzeyindeki durumumuzu gözden geçirecek fırsatı da bulduk sanırım. PSV-Galatasaray maçı da bu anlamda önemli veriler içermekteydi.

Haberin Devamı

Galatasaray Avrupa Şampiyonluğu olan bir takımımız. Sarı kırmızılı takım bu unvanı edindiği günlerde, kadrosundaki değerli oyuncuları sayesinde ülke futbolunu da FİFA sıralamasında yedinciliğe kadar çıkartmıştı.

Futbolun yolunu şans ve talihten ayırmak…

Ancak sonrasında yine duygusal davranışlarımız bizi kurumsallıktan uzaklaştırdı. Galatasaray ağırlıklı o kuşağın edindikleri akılcı bir futbol düşüncesi ile gerçekleştirildi. Sonrasında ise duygusallık hakim kılındı. Gelecekte neler olabileceğini kavrayabilmek akılcı düşünce ile olur, anlık olabilecekleri görmek ise duygusallıkla…

Futbolda kurumsallaşmak ve dolayısıyla işin yolunu şans ya da talihsizlikten ayırmak için, belli bir çaba, zaman harcamaktan, ayrıntıya dikkat etmek ve gerektiğinde bir miktar geriye adım atmaktan çekinilmemeli.

Haberin Devamı

Gerek ülke futbolu bazında gerekse kulüpler düzeyinde yapılacak fedakarlık ya da özveride bulunma ne kadar büyürse şans ve talihe kapıları kapamanın derecesi de o denli küçülür.

Zamanın kurumsal etkisi

Bu düşünce doğrultusunda yapılacak uygulamalar bizi önemli bir noktaya taşır. O da şudur: Zamanın kurumsal etkisini, insanlara ve kurumlara neler getirebileceğini önceden görmeye… Yani zamanın getirebileceği bir şeyi, zamanı gelmeden görmek ve hatta talep etmek…

Kuşkusuz kimse zamandan önce davranamaz. Ancak zamanın gelebileceğini görebilir. 2000’li yıllarda kazanılan başarılardan sonra hangi futbolun ne zaman geleceğini kaçırmış olmalıyız ki, Avrupa ile aramızdaki makas bu denli açıldı.

Bilim ile arasına duvar örmüş bir Ulusal takım hocası, aynı anlayıştaki kulüp yapıları ve teknik adamlarıyla daha fazlası olamazdı zaten…

YORUM YAZ