MENÜ

Şenol Güneş gerçekleri…

Abone Ol Google News

Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir özelliği vardır. İnsan merakı öylesine güçlüdür ki, bazen yaşamı pahasına gerçeğin ortaya çıkması için uğraşır. “Devlet sırrı” olarak uzun süre saklanabilen gerçekler bile zamanı geldiğinde devletin kilitli kasasından çıkarak karşımıza dikilir.

Haberin Devamı

Rahmetli Süleyman Seba bir devlet görevlisi olduğu ve devlet terbiyesi aldığından Beşiktaş’taki başkanlığı sırasında camiadan bilgi almak zordu, dolayısıyla gazetecilerin en çok zorlandığı dönem onun başkanlık yaptığı yıllardı. Seba’dan sonra Beşiktaş’ta diğer takımların yöneticileri gibi gazeteciler ile ahbaplık etmeye meraklı idareciler görev aldıklarından olsa gerek, camiada saklı kalması gereken gerçekleri ağızlarından kaçırıveriyorlar.

Arkadaşımız Orhan Yıldırım yıllardır Beşiktaş’ın içindedir. Önceki gün Beşiktaş’ın Avusturya kampını öyle güzel analiz etmişti ki, kafamızdaki soruların büyük bir bölümü yanıtlarını buldu. En ilginç olanı da Şenol Güneş’in, izlemeye gittiği hazırlık maçından sonra “benden sonra hiçbir şey değişmemiş” sözleridir. Bir teknik direktör dört yıl çalıştığı bir kulüpten sonra bu sözleri neden söyler? Ne anlama geliyor bu sözler? Abdullah Avcı dönemine bir eleştiri midir yoksa kendisinin kurduğu kusursuz sistemin(!) işlediğine ilişkin görüş mü bildiriyor?

Haberin Devamı

Ucu açık, karmaşık bir düşünce biçimi olsa gerek. Şenol Hoca felsefeye meraklı olduğunu, başkalarından alıp kendisine aitmiş gibi söylediği bazı anlamlı cümlelerinden biliyoruz. Ancak anladığım kadarıyla günümüzün önemli filozoflarından, Alman-Polonyalı ana babadan dünyaya gelen Bukovski’den haberdar değil. Eğer olsaydı, bu sözleri söylemeden önce filozofun şu sözleri aklına gelirdi: Bıraktığınız yerde bıraktıklarınız ya orda değiller ya da bıraktığınız gibi değiller. Evrimsel değişimin en kısa ve öz anlatımı bu sözler olsa gerek…

Şenol Güneş’te ciddi bir iletişim sorunu olduğu Loris Karius’un “Benimle 10 ay içerisinde bir kez konuştu” demesinden bellidir. Beşiktaş’tan ayrılmasının üzerinden henüz iki ay geçmeden Güneş’e ilişkin bir gerçek Karius’un ağzından kaçıverdi. Uzun sürede neler ortaya çıkacak kim bilir? Gerçekten vahim bir durum…

Liverpool’dan gelse de genç bir kalecinin en çok ihtiyaç duyduğu teknik direktörünün konuşmaları ve desteğidir. Üstelik Güneş’te eski bir kaleci ve onun sorunlarını en çok teknik direktörü anlayabilir. Futbolcular genel taktik konuşmalardan daha çok bireysel ve özel taktik konuşmalar ile motive olurlar. Mahalle arasında çocuklara ağabeylik yapan insanlar bile Güneş’ten daha çok özel konuşmalar yapıyorlar. “Oyuncular profesyoneldir, kendilerini hazırlasınlar” diyerek olay geçiştirilemez. Dünyanın en büyük futbolcularının bile hoca desteğine ihtiyacı vardır. “Feda” ile başlayıp Samet Aybaba ve Slaven Blic ile hazırlanan takımın neden tersyüz olduğu gerçeği de, yavaş yavaş da olsa ortaya çıkmaktadır…

YORUM YAZ