MENÜ

Sarı ve kırmızı kart nasıl bulundu?

Abone Ol Google News

1966 yılında Arjantin Genel Kurmay Başkanı General Raul Poggi ülkede darbe emri verdi. Darbe olduğunda Arjantin ulusal takımı 11 Temmuz’da başlayacak olan Dünya Kupası finalleri için İngiltere’de bulunuyordu. Ülkedeki politik durumdan ötürü Arjantin ulusal takımının hazırlıkları da tam bir karmaşa içerisindeydi. 1964 ve 1965’te yaptığı 13 maçın sadece birini kaybeden Arjantin’de şampiyona öncesinde teknik direktörlüğe Juan Carlos Lorenzo’nun getirilmesi de başta takım kaptanı Rattin olmak üzere futbolcuların kafasını iyice karıştırmıştı. Çünkü Lorenzo Lazio ve Roma’yı çalıştırırken katenaçyodan çok etkilenmişti. Bu nedenle savunmanın arkasına bir süpürücü konmasını, hatta yıllar sonra voleybolda uygulanan liberonun farklı renk forma giymesini o günlerde süpürücü için de önermişti. Topla oynama becerisine dayalı özgür futbolu bir Latin Amerika tarzı olarak benimsemiş Arjantinlı futbolcular Lorenzo’nun düşünceleri karşısında adeta afallamışlardı.

Haberin Devamı

O ünlü fıkrada, otobanda ters yöne giden Temel’in üzerine doğru gelen otomobiller örneğinde olduğu gibi, Londra’ya indikten sonra sanki her şey Arjantinlilerin başarısız olması için gelişiyordu. Maçtan bir gün önce Wembley’de antrenman hakları olduğu halde yetkililer köpek yarışları yapılacağını öne sürerek bu hakları ellerinden alınmıştı. Yine de grup maçlarında bir sorun olmamış ancak Arjantin kaptanı Boca Juniors takımının oyuncusu Antonio Rattin’in mız mız tutumu dikkat çekmişti. Ülkesinin dışına ilk kez çıkan kaptan çocukları ve karısına duyacağı özlemi gidermek için onların ses kayıtlarını yanına almıştı.

Haberin Devamı

Çeyrek final maçlarında hakem atamaları Arjantinlileri rahatsız etmişti. İngiltere-Arjantin maçına bir Alman hakem, Rudolf Kreitlein, Batı Almanya ile Uruguay arasındaki karşılaşmaya ise bir İngiliz hakem, Jim Finney atanmışlardı. Avrupalıların oynadığı fizik güce dayalı sert futbol ve Avrupalı hakemlerin bu oyun tarzına izin verdikleri düşüncesi kafalarda kuşkular yaratmıştı. 1966 Dünya Kupası’nda kuralların hakemler tarafından farklı yorumlanması Avrupa ve Latin Amerika temsilcileri arasında sürekli sürtüşme yarattı.

Arjantin kaptanı Rattin’in oyundan ihracı

İngiltere-Arjantin maçına damgasını vuran olay maçın 35. dakikasında Alman hakemi Kreitlein’in Rattin’i oyun dışına davet etmesiydi. Kimilerine göre nedeni belli olmayan, kimilerine göre iki farklı pozisyonda rakiplerine sertlik yapan, kimilerine göre ise sürekli hakeme itiraz eden Rattin bu kararı hak etmişti. Hatta İngiliz futbolcu Bobby Caharlton’da hakemi haklı bulmuştu. Hak edip etmemesi bir yana Rattin’in oyundan atılması sarı ve kırmızı kartların doğuşuna öncülük etmişti.

Rattin hakemin davranışına bir anlam verememiş, başını öne eğip ellerini yana açarak hiçbir şey yapmadığını anlatmaya çalışmış hatta tercüman isteyip sahayı terk etmemekte direnir. Bu durumda hakem komitesi başkanı Ken Aston taç çizgisine kadar gelip hakeme yardımcı olmak ister. Onun bu davranışı, sonraki yıllarda bir dördüncü hakem fikrinin de belirlenmesine neden olur. Oyun sekiz dakika durduktan sonra Rattin sahayı terk eder.

Haberin Devamı

Ken Aston trafik lambalarından esinlenir

Maçtan sonra hakem komitesi başkanı Ken Aston evine gitmektedir ve trafik ışıklarında birkaç kez durmuştur. Son durduğunda sarı ve kırmızı renkler kart uygulaması konusunda ona esin kaynağı olur ve Meksika’da yapılan 1970 Dünya Kupası’nda ilk kez uygulamaya konulur. Meksika’da hiç kırmızı kart gösterilmez, 33 kez hakemler sarı kartına başvurur. 1970 Dünya Kupası ilk kez oyuncu değişikliği uygulamasının yapıldığı turnuva da olur. İlk değişikliği ise Sovyet Rusya takımı yapar. Maçın devre arasında Viktor Serebryanikov’un yerine Anatoliy Duzach oyuna dahil oldu.

İlk kırmızı kartı Doğan Babacan gösterir

Bir futbolcunun kırmızı kart görmesi ilk kez Almanya’da yapılan 1974 Dünya Kupası finallerinde gerçekleşir. Turnuvanın açılış maçında Almanya ile Şili karşı karşıya gelirler. Maçın 67. dakikasında futbol tarihinin ilk kırmızı kartını hakem Doğan Babacan Şilili Calos Caszely’e gösterir. O günlerde 17 yaşındaydım ve maçı televizyondan izliyordum. Türk hakem Doğan Babacan’ın oyuncunun yanına gelip kırmızı kartını gökyüzünü delercesine hızlı çekmesinin görüntüleri bugün bile belleğimdeki canlılığını korumaktadır.

YORUM YAZ