MENÜ

Oğuzhan, Ljajic ve Salih Uçan

Abone Ol Google News

Ali Rıza Sergen Yalçın Bey, 12 milyon liraya çalışacakken kendisine bir yıl çalışma bedeli olarak 30 milyon Türk Lirası’nın kapısını aralayan Rıdvan Dilmen’in programına konuk oldu. Bütün Türkiye’nin gözünün önünde yapılan bu danışıklı dövüşün elbette ki bir karşılığı olacaktı. Ne var ki bedelin bu kadar erken ödenmesini de doğrusu beklemiyorduk.

Haberin Devamı

Neyse, bizde böyle şeyler hep olur ama “canım bunda ne var, dostluk ilişkisidir” denilip geçilir. Ancak Dilmen-Yalçın ikilisinin arasındaki bağın sadece dostlukla sınırlı olmadığını bilen bilir. Bunu da geçelim…

Ali Rıza Bey dobra bir insandır ya… Dilmene de aynı özelliğini yansıtarak konuşmuş. İki dakikalık bir video gösterisinin içinde Ghezzal’ın bir top alış verişini görünce menajer arkadaşına “hemen gönder” demiş.

“Hemen gönder” yerine “bize göre” diyebilseydi…

Sergen Yalçın’ın gördüğünü neden şimdiye kadar başka biri görememiş? Sergen Hocak “hemen gönder” yerine keşke “tam bizim ortamımıza göre” diyebilseymiş daha gerçekçi bir yaklaşımda bulunabilirmiş.

Haberin Devamı

Çünkü modern futbolun oynandığı ülkelerde bu yöntemle futbolcu transferi yapılmayalı çok yıllar oldu. Topla ilişkileri iyi olan futbolcuların bizde baş tacı edilmesi ise yeni bir durum değil.

Eskiden futbolcu transfer edenler “ben futbolcuyu yürüyüşünden tanırım” derlerdi, bugün de çok şey değişmiş değil. Ancak bir tık aşama yaptığımızı da söylemeliyim. Çünkü oyuncunun yürüyüşünden, top alışverişine kadar aşama yapmışız.

İşte o top alışverişi iyi olan Salih Uçarı’da Ali Rıza Bey tarafından transfer edilmiş olmalı büyük olasılıkla. Ancak Salih Uçar’ı bir bakışta değil yıllardır izledikten sonra takımına kazandırdı.

Sergen Yalçın’a sorularım var

Yaşı neredeyse Oğuzhan Özyakup’a yakın olan Uçar’ı transfer ederken Sergen Yalçın hiç düşündü mü? Oğuzhan’ın topla ilişkilerinin Salih’ten çok daha iyi olduğu halde onun dünyasına neden giremiyor?

Örneğin şu sorular geldi mi Ali Rıza Bey’in aklına: Salih Uçan Fenerbahçe’de olmadı, Roma’da hiç olmadı acaba Beşiktaş’ta olur mu? Olacaksa bu takımlarda neden barınamadı?

18 yaşında CSKA Moskova’ya transfer edildikten bir sezon sonra Türkiye’ye geri gönderilen Ulusal takımın neredeyse değişmeyen futbolcusu olan, İstanbul’un üç büyüklerinde de yıllarca forma giyen Caner Erkin için “ne yeteneği var” diyen Yalçın, Salih Uçar’da hangi yetenekleri gördü?

Beşiktaş daha önce de topla ilişkileri iyi olan Ljajic’e gerçek bir servet ödeyerek transfer etmişti, şimdi o Ali Rıza Bey tarafından kadro dışı bırakıldı. Salih Uçar, Ljajic’ten daha iyi bir futbolcu mu? Oysa Alanya’da yerini bulmuştu, orada takımında söz sahibi olacak kadar da iyi oynuyordu.

Üç büyükler seviyesi başka bir dünya

Sadece topla olan ilişkilerine bakılarak transfer edilen futbolcular belli ki üç büyükler seviyesinde yeterli olmuyor. Ligimizde bir yere kadar dayansalar da Avrupa maçlarında eksikleri özellikle de kondisyonel niteliklerinin yetersizliği gün gibi açığa çıkıyor.

Varlıklarını sürdürebilmeleri için de, bedenlerinin olanaklarının dışına çıkmaya çalışıyorlar. O zaman da ya kırmızı kart görüyorlar ya da sakatlıkla yüz yüze kalıyorlar. Salih Uçan da Oğuzhan ve Ljajic’in durumuna düşmesin…

Haberin Devamı
YORUM YAZ