MENÜ

Jesus ve İsmael olmaya gerek var mı?

Abone Ol Google News

Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin ligde oynadığı önceki karşılaşmalara bakarak hepimiz izlenmesi hoşluk yaratacak bir futbol beklentisi içine girdik. Bu iki takımın oyunu adeta çölde bir vaha olarak bizim futbola duyduğumuz susuzluğumuzu giderecekti. Futbol dünyasının beklentisi bu yöndeydi.

Haberin Devamı

Ancak izlenebilir bir futbol söz konusu olduğunda “dağ fare doğurdu” demekten kendimizi alamadık. Oyunun son dakikalarında Beşiktaş’ın yarattığı iki pozisyon siyah beyazlı tribünleri biraz olsun heyecanlandırdı, maçın diğer bölümleri çekişmeden öteye gitmedi. Maçta iki takımın yaptığı faul sayısına baktığınızda da oyunun niteliği hakkında bilgi sahibi olursunuz.

Bazen, eski zamanlarda amatör kümelerde santrfora top şişirme taktiğini andıran uzun vuruşlar ve rakibe her türlü girişimde bulunarak top almasına engel olma taktiğini öncelemek için Jesus ve İsmael olmaya gerek var mı sizce? Bu taktiği antrenör diploması olan hatta mahallenin ağır ağabeyleri bile uygulatabilirdi.

Artık teknik direktörler bir numara değil

Haberin Devamı

Diyeceksiniz ki, bu kadar kariyerli oyuncuları herkesin yönetip bir amaç uğruna yola çıkarması kolay değildir. Ben de derim ki, bugün futbolu etkileyen o kadar çok parametre var ki, çalıştırıcı etkisi birinci sırada değildir. Aynı iyi futbolcu olabilme kriterlerinin içinde doğal yeteneğin altıncı sırada olması gibi.

Yanlış okumadınız, başarılı sporcu ya da futbolcu olabilmenin 10 kriteri içinde doğal yetenek altıncı sıradadır. Ancak yorumculardan kaynaklanan söylemler topumu öylesine etkiliyor ki, “yetenek” dillerden düşmüyor, her şeyi var edenin yetenek olduğu sanılıyor.

Bu, inanılmaz büyük bir yanılgıdır. Bizim insanımız çok çalım yapanı çok yetenekli sanıyor. Oysa kuvvet, sürat, çabukluk, dayanıklılıkta yeteneğin onlarca parçasından biridir.

Derbi oynayanları da izleyenleri de yordu

Geçen iki sezon üst üste ligi ikinci bitiren Fenerbahçe’ye Jorge Jesus’un istediği her futbolcu transfer edildi. Bu futbolcuların hepsi de Jesus ve futbolseverlere göre yetenekliydi(!). Yaratılan pozisyonlar, çekilen şutlar, yapılan ortalar, ceza alanı etrafında yapılan yetenek(!) gösterilerine baktığınızda ne gördünüz?

Oynayanları değil izleyenleri de yoran bir çekişme… Tamam, futbol artık büyük bir endüstridir ama bu yapının içinde oyunu da barındırır. Futbolun oyun yönünü yok sayarsanız eğlenmek ortadan kalkar, oyun diye sergilenen mücadele bıkkınlık verir. Jesus ve İsmael bıkkınlık yaratan bir futbolun temsilcileri olmamalıdırlar…

Eğer yoksulluğunuz ve yoksunluğunuz becerilerinizden büyükse başarılı olmanız zordur derler. Neredeyse her şeye sahip olan Fenerbahçe nasıl böyle futbol yoksulu görünür?

YORUM YAZ