MENÜ

İlkeler mi yoksa Emre Belözoğlu mu?

Abone Ol Google News

Fenerbahçe’nin gündemindeki asıl konu genel kurul olmasına karşın teknik direktör seçimi ve bu konuda karar verilmesi seçimin bile önüne geçmiş durumda. Şu ana kadar Ali Koç’tan başka aday olmadığına göre Koç’un seçileceği onun da Emre Belözoğlu ile devam edeceği kabul görüyor.

Haberin Devamı

Belözoğlu’nun devam edeceğini düşünen yorumcular “Emre Hoca ile yeni sezona başlanacak” şeklinde görüş bildiriyorlar. Emre Belözoğlu hoca mıdır? Türkiye’de, Süper Lig’de görev yapmanın koşulları vardır. UEFA PRO Lisans sahibi olup “hoca” unvanını almak ilk koşuldur. Belözoğlu’nun bir diploması vardır ama Fenerbahçe’de birinci adam olmaya yetmiyor.

Federasyon ve Antrenörler derneği neden rahatsız olmuyor?

2002 Dünya Kupası’nda üçüncü olan Ulusal takım oyuncularına federasyon 15 günlük özel bir kurs açarak katılımcılara A diploması verdi. O kursta ders verdim, Rahmetli Gündüz Tekin Onay Emre Aşık’ın diplomasını da benim vermemi istedi, verdim. BU özel kurstan dolayı Emre Belözoğlu A diploması sahibidir.

Türkiye’de federasyon ile kulüpler danışıklı dövüş yaparak ilkeleri yerle bir edip hülle yoluyla birbirlerini aldatıp diploması yetersiz hocalara çalışma izni veriliyor. İşin en ilginç yanı bu uygulamadan kimsenin rahatsızlık duymamasıdır. PRO Lisansım olduğu halde teknik adamlık defterini yıllar önce kapattım ancak ne Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği ne de kişisel olarak teknik adamlar benim kadar rahatsızlık duyuyorlar.

Haberin Devamı

Yıllarca uğraşıp PRO lisans alanların emeğine yazıktır

İnsanlar yıllarca uğraşıp teknik direktör diploması almaya çalışıyorlar. Sözgelimi Cevat Güler spor akademisi mezunudur. Buna karşı amatör çalıştırıcı kursundan başlayarak yaklaşık olarak 20 yılda teknik direktör unvanını alabildi. Bu insanların verdikleri emeğin hiç mi değeri yok?

Sergen Yalçın başka takımlarda PRO lisansı olmadan çalıştı. Şenol Can, Çağdaş Atan ve Ömer Erdoğan’ın da bildiğim kadarıyla diplomaları yetersiz. Aynı durumdaki Emre Belözoğlu’da yasal ve etik olarak hakkı olmadığı halde “hoca” unvanı aldı!

Beckenbauer’e bile diploma şartı koşuldu

Almanya da diploması olmayan Franz Beckenbauer’e Almanya milli takımı sorumluluğu verildiğinde ülkede kıyamet koptu. O günlerde İstanbul’da olan Udo Lattek’e(Avrupa’da 16 lig şampiyonluğu kazandı) konuya ilişkin bir soru sormuştum. Yanıtı şöyle oldu: “Almanya’nın futbol kültürü bunu kaldıramaz.

Franz teknik adamlığa devam edecekse kurslara katılmak zorundadır. Aksi halde ilkeler yerle bir olur.” Nitekim Beckenbauer 1990 yılında Almanya’nın başında dünya kupasını kazandığı halde hocalığa devam edemedi.

Bizden de bir örnek vermek gerekir: Ali Uras’ın federasyon başkanı olduğu zaman diplomasız Mustafa Denizli milli takım hocasıydı. O günlerde teknik direktörlük kursu açılmıştı ve Denizli’de katılacaktı. Ali Uras Denizli’ye engel olup “Sen milli takım hocasısın, o kurslarda ders verirsin ancak” diyerek Futbol Federasyonu neden göz yumar?

Denizli’ye engel oldu. Bunun üzerine Tevfik Eroğlu’nun müdürlüğünü yaptığı Cumhuriyet tarihinin en iyi eğitim dairesi, Eroğlu’nun ilkeler uğruna istifa etmesiyle dağıldı.

Haberin Devamı

Türkiye’de bine yakın PRO lisanslı hoca var. İçlerinden biri bile Fenerbahçe hocalığına layık değilse Eğitim Dairesi bu diplomaları neden dağıtıyor? İlkeler mi yoksa kişisel ilişkiler mi?

Bu konuda Türkiye Futbol Federasyonu ve Antrenörler Derneği duyarlılık göstermezse kim engel olacak etik olmayan, ilkelere dokunan teknik adam sözleşmelerine?

YORUM YAZ